16 Temmuz 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

16 Temmuz 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

K —<— (—- ZABITA HUHARRİRİMİZİN MÜŞAHEDELERİ: — Esrarkeşler arasında ALEMLER... Yazan: Ahmet Süleyman ŞERİN n Esrar cenneti Hasan sabah esrarkeş cemiyetinde ne yapmıştı ? Bu cennete girecek evvelâ Hasan Sabbanın — huzuruna çıkarılıp okunur — üflenirmiş. Ondan sonra da cennetten çıkar çıkmaz Levdesi olup onun emirlerine ölünceye kadar itaat edebeğine dair yenin ve kasseme çekilirmiş. Bunlardan maada üzerinde nekadar para ve kıymetli eş- ya var alınır iade edilmezmiş İşte o devirde yaşayan ah: maklar bu çersite riyaset e- derste cennete girer ve mu- kannen bir. ücretle yevmiye hisabı kaç gün kalacaklarsa kalırlarmı Cemnat, allahın 1ssiz dağ- larından birin eteğine kurul- Mmuş vazi ovanın ucunda kü- gücük bir kulübe imiş. İçeritinde | Hasan Sabbah ile hünerine vakıf iki bendesi varmış. Cennete girmek Haran Sa- bbahin levendisi olmak iste- yenler bu kolübeye gelerek bendeğanlara Hasan Sabbahı örüp Cennete girmek istedik. rini söylemiş. Hasbenderldrde mürettep Bir program tahtında müraca- ateden bir program tahtında Cennet meraklısı olan ahmağı alır doğruca bir post üzerinde oluran Hasan Sabbam huzu- runa götürürlermiş. Hasan Sabahta bu ahmak kulu karşısına oturtur, onun haleti ruhiyesini anlıyabilecek tarzda sorguya çekermiş. Neticede okur, üf'er ve tütsü yaparak ateşin içine at- tığı ovuç dolusu esrarın - tesi- ri ile O ahmak kişi güzel bir cennet dalgasına düşürürmüş... İşte bu cennet sahibi olan Hasan Sabah, esrar içenler arasında kendiside göre bü- yükğbir şöhret ve büyük birer hürmet kazanmıştır. Canı sıkılan - Hasan ve sa- bahtan şefaat uman esrarkep- ler hemen, bir iki esrarlı sıgara çeker, çektikten — sonra da doğruca dalgasına — düşerek Hasan Sabahın huzuruna - on- dan sonro da cennete gider. Fakat, öylebir. gidiş gi- derki: Cennetten çıkar çıkmaz soluğu doğruca timarhanede alır ve ölünceye kadar onun hulya ve dalgası ile sayıklayıp durur.. İşte, Civan babada ©o gün için nasılsa bu cennete girmek ve Hasan Sabahın nu- ra cemalini görmek istedi. Bu arzusunu yerine getir- mek için gözlerini kapamış, ( Devamı var) messasasasasaa aa İzmitte idam nasıl icra edildi ? Idam mahkümu Ali aa asılırken bayıldı! Mahküâm salben idam edilmiş, 9 a kadar teşhir edilmiştir İzmit muhabirimizden: Bun- dan on ay evvel İzmitte Suphi Efendiyi sustalı çakı ile kat.et- tiğinden dolayı idamına karar verilip kararı tastik edildikten sonra mahalli cürmü itibarile 127631 pazar günü akşamı saat on bir tirenile İzmite ge- türilen Mehmet oğlu — Ali Rıza gece saat on ikide jan- darma taralından polis mü- düriyetine teslim edildi. Polis karakoluna Pay ma- hallesi imamı celbedilerek tel- kinatı diniye icra — ettirildi. O emada maznun kendinden geçerek bayıldı. Bir kaç kişi koluna girerek otomobile koy. dular. Demizyolunda — tersanc önünde kurulmuş — sehpanın önüne getirildi. Sebpa altımda- ki masanın üzerine çıkardılar. Saat bir buçuk idi. Müddetu- mumi Mustafa Bey ve hükü- met tabibi Abdullah Bey ile zabıt kâtıbi Fıkri Bey hazır bulunuyorlardı Hükümet tabibi muaye- nesini icra etti ve müddelumu- mi tarafından — verilen emir özerine zabıt kâtibi Fikri B. tarafından hükümname okundu. Hükmü idam infaz edildi. Halbuki o esnada maznun kendinden geçmiş ve birkaç kişi de kollarından tutuyordu. Bir iki dakika sonra teslimi ruh etti. Mahküm — ahaliye teşhir edilmek üzere saat dokuza kadar asılı durdu. ENVER PAŞA Turan İmparatoru! Hatıratını yazan: İ .L Enver Paşa, Okranya ovalarını tavyare ile geçmek niyetinde idi. Fakat tayyare yoktu! .Bu baberler, firarilerin meş'elerini kaçırmıştı. İstanbul “firari, emin bir. şekilde geç Mişti. Fakat, Okranya yolla- mından geçmek tehlikesi önün- de soğuk — terler — dökmeğe ıı:d'd:u Enver kuman- li kiz Tayyare — ile gitmek mümkün değil mi?.. Kumandan bu suale vert bir cevap vermişti. — Sizi nakledecek tayya- rem'z yok. Eğer, tayyare ile gitmek isterseniz, Berline ha- | telsiz — telgraf — tesisatını da kaldırdık. Talât Paşa, Enverin Al- manca görüşmesinden bir şey anlamamıştı. Kumandanın ne söylediğini #ordu, kendisine tayyare — seyyahatı - teklifini söyler :yl—m * — Bu olurşey Heyet tayyare ile ıııyılııt.&—k ime temez dedi. Şüphe yok ki, ani bir sükut tehlikesinden korkuyordu. Ce- sur sadrazam, bayatının son âr 4 huzur ve sükün için- z Biyetinde idi.... Poliste: Ağır cerh Mecruh bin lirasını - da kaptırmış Rekabet yüzünden arala- rında münaferet peyda olan #rpacı hasanla hayvan tüc- carı Mustafa Abidin efendiler dün, Çeşme meydanında yek- diğerine tesadüf ederek kav- ga cetmişler, neticede Hasan bıcakla Mustafayı karnından yaralamıştır. Carih yakalanmış, mecruh ta hastahaneye kaldırılmıştır. Mecruh ayni zamanda cebin- de bulanan 1000 lirasının da kavga esnasında Hasan tara- fından çalındığını iddia etmiştir. Boğulurken kurtarı'dı Kadıköy rıhtımında yıkan- mak için denize giren sandal- € Çankırlı Hasan oğlu Ethem suların cereyanına kapılarak açıklara düşmüş, boğulmak üz.e iken iskele hamallarından Arap Orhan tarafından kur« tarılmıştır. Başnı yarmış Ortaköyde Aydın sokağın. da at canbazı Necati ile Kü I, bir at pazarlığı esnasında vga etmiş neticede Necati elinde bulunan sopa ile Kâ. mil ağanın başını yarmıştır. Tabanca ateş almış Eren köyünde sakin sıvacı Mehmet Efendi dün, istasyon civarında 4 arkadaşı ile hir- likte otomobile binerken ce- binde bulunan küçük çapta tabancası ateşalmış, sağ aya- ğına İsabet ederek yaralan- mıştır. Cerh Çatladıkspıda — ikisinin de lsmi Mustafa olan iki arabacı kavga etmiş, Muttafa dığer Mustafayı yaralamıştır. Adliyede: Firari Hacı Ömer Mersinde yakalandı Bundan bir müddet evvel henüz gazetelere aksetmiyen bir vak'a olmuştu. Bahçeka- pıda Sadıkıye hanında mani- fatura taciri Kostantin Ef.nin bekçisi Hacı Ömer Efendisinin kendisine bankaya yatırılmak Üzere tevdi ettiği 2400 lirayı alıp savuşmuştur. Aradan bir müddet geç- Miş olmasına rağmen Hacı Ömerin Karamürselde bulun- duğu terpit edilmiş ve zabıta- ca keyfiyet oraya bildirilmiş- tir. Karamürsel zabıtası Hacı | Ömeri yakalamış ve bu adam bir. — Jandarma nezaretinde şehrimize getirilmiştir. Hecı Ömer hakkındaki tahkikat evrakı ikinci ceza mahkemesine — verilmiş olup Orada muhakeme edilecektir. Müdafaaya ka'dı Şişlide Koza gazinosunda Abdullah isminde birini öldü- ren Emrazi akliye hastanesi şoförü Ahmet El. nin muha- gemesine dün ağır ceza mah- kemesinde devam edilmiştir. Dünkü celsede gazinocu Hacı İsmall ile diğer! şahitlerin ifadelerinin telifi için müvace- he yapılmıştır. Muhakeme iddia ve mü- dafaa için talik olunmuştur. Kararda ısrar Geçenlerde Sultanahmette zevcesi Âyşeyi 11 yerinden yaralıyarak öldüren - balıkçı Hikmet 18 sene hapse mah- küm o'muştu. Bu karar bazı usüllerden temyiz mahkemesince nakze- dilmiş olduğu c hetle dün tek- rar muhakeme edilmiş ve mahkeme eski kararında w- rar etmiştir. ee senesesacıNarseRA AA LAL LAT ARAARLALeseLAEAE AAA dARAAA AAA Ene A LALASEArALerReneRnne ihraç etmişiz İzmir ihracatı Son bir hafta zarfında nekadar Harice sevkiyat yapıldı Şehrimiz Ticaret müdürlü- günden aldığımız malümata göre son bir hafta zarfında ecnebi memleketlere ihraç edi- Ten ticaret emtiamız şu suret- le tespit edilmiştir. Afyon 2747, balmumu 2365, bakla 11610 koyun ve keçi Mücadele İzmir de ne hal- dedir? Karşıyakanın Bostonlı kö. yünde vukubulan sıtma ile mücadele edilmektedir. Veri- len malümata nazaran mınta- kada bir.çok kimseler yatak- larda imiş. b Alâkadarlar sıtma ile da- ba sıkı bir surette mücadele için tedbirler aramaktadırlar. bitti. Kıııııı;;ı; fırariler hey- etini öğle yemeğine davet etti. BZ vi Okranya ovalarında Alman kararğahında veda Ziyafetinde idik. Şöyle böyle yirmi otuz kişilik bir sofra ter- tip olunmuştu. Halâ —unutamam. Güya, Berlindeki Adlan otelinin mü- kellef bir salonunda bulunuyor gibi idik. Soframızda kuş südü eksikti. Desem mübalağa et- miş olmam. Şüphesiz, Odesa- nin yenecek, içecek mesi varsa hepsi sofraya dizilmişti. İçki- lerin nev lerini bilmek için ya İspanya Kralı veya Koktil mü- tehassısı olmak gerekli. Her şeyi, ganimet mali idi. “Alman kumandanlarından Ati- la gibi ganimellerden son bir sofra — yapmışlardı. Öyle ya, Belçika, Fransa, Rumanya, | Dd L dEsd velekcde b derisi 9898, halı 7288, çekir- deksiz pamuk 246885, nohut 5175, miyankökü 46759, kepek 50500, palamut 64648, tütün 97553, üzüm 111729, Valeks 6220, yumurta 3005, yüa, ya- pağı, kıl 9494, — zeytinyağı 51852 kilodur. . Bir kaza Kuyuya düştü boğuldu Ortaköyde — Teşmerdiven- lerde Nor sokağında sekin vat- man Hüseyin Nuri Efendinin hemşiresi 23 yaşlarında bulu- nan Şükriye H. dün kuyu ba- şında bulunurken muvazenesi- ni kaybederek kuyuya düşmüş ö'müştür. Veba vak'aları Vekâlet bir tebliğ neşretti Sıhhat ve içtimaf muave- net vekâleti celilesini 11.Tem- muz-931 tarih ve hıfzıssıhha 7715 552 numaralı emirname- lerine tevfikan tebliğ olunur. Sıhhat vekâleti bir tamim neşretmiştir. -Bunda diyor ki: *Yeniden veba vak'aları zuhur ettiği habesi alınan Be- rut lmanı muvaredatına karşı, Mmevcut muayenel tıbbiye ted. birine ilâveten fare itlâfı ted- biri dahi konulmuştur. Polis Teftiş ediliyor Mülkiye — müfettişlerinden Hümü Bey, bilamum polis merkezlerini teftişe başlamıştir. Hiristoyu yaraladılar Yorgancı esnafından Halit ile Mehmet isminde iki arha- daş alacak yüzünden Kumba- iybakkel llide. | Maarif cemiyeti Şimdiye kadar ne iş yaptı? Yeni 4 seçilen aza kimdir? Zeki ve fakir talebenin dahil ve hariçte &li tahsillerini itmam için çalışan ve bunun için muhtelif yurtlar açarak faaliyette bulunan Türk ma- arif cemiyetinin nizamname- ti mucibince her üç senede bir yapılan kongranmın baş> ladığını evvelce - bildirmiştik. mütemmim malümat şudur: Turk maarif cemiyeti bi- rinci kongresini Ankarada B. M. M. Roisi Kâzım Paşanın riyasetinde aktetmiştir. Üç tene- lik faaliyet ve hesap kongrece tetkik edilmiştir. Bu tetkikat- tan anlaşıldığına göre cemiyet üç sene içinde Aakara, İstan- bu!, Bursa, Adana ve Çorum- da olmak üzere beş talebe yurdu ile Ankarada bir ana mektebi açmış bu'unuyor.Bun- dan başka Avrupada ve İstan- bulda yüksek tahsillerini biti- recek bazı talebeye yardım edilmiş olduğu gibi Iki yüzü mütecaviz fakir ve yardıma muhtaç talebeye de muhtelif şekillerde yardımlarda bulu- nulmuştur. Kongre bu ve bu- na mümasil faaliyetler hak- kında idare heyetince veril- mis olan izahatı ve arzolunan besapları tetkik - ettikten son- ra muvafık bulmuştur. Bundan sonra nizamna- mede bazı tadilât teklifi olmuş bu tekliflere de müzakere ve Intaç edildikten sonra on beş kişilik umumi merkez heyeti seçilmiştir. Bu umumi merkez heyeti azas şunlardır : Umumi — merkez azası: heyeti serere ee errererAALA AA LALARAARA Nafi Atif B, Erzurum me: busu, İhsan Paşa Gireson mex busu, Aziz B. Erzurum mebu: su, Refet B. Urfa mebusü,' su, Kemal Zaim B. Konya me-! busu, Haydar B. Afyoa mebu: su, Melâhat Ziya Gevher H. Haydar |(B. Talim ve terbiye azasından, İhsan B. Talim ve terbiye relsi, Faik Reşit B. Neşriyat mü- dürü Asım B. Erzurum meb- usu Emin B. Maarif müsteşarı Avni B. Talim ve terbiye üzü. sından Fuat B. orta tedrisat müdürü umumisi Kemal B. Baş vekâlet müsteşarı. idare heyetine: Nafi Atuf B. Erzurum mebusu İhsan Paşa Girerun mebusu Kemal Zaim B. Konya meb- usu Kemal B. Baş vekâlet müse teşarı Ali Haydar B. talim ve terbiye âzasından intihep edil- mişlerdir. Behçet Bey Dün avdet etmemiştir Düön, beklenen tütün inhik sarı umum müdürü Behçet B. şehrimize gelmemiştir. Behçet B. ancak bir kaç gün sonra gelebilecektir. Darülfünun bütçesi Darülfünun bütçsi, henüz teb liğ edilmemiştir. Bir iki güne kadar tebli- H beklenmektedir. Tahkikat başlıyor Senbenua Fransız. mekte- bindeki dayak hâdisesi hak- kında maarif müfettiş'eri ta. rafından yapılan tahkikat ik- mal edilmek üzeredir. sesesececam Meclisteki istizah takriri celsesi Celse zabıtları FaEP S Meclisteki son matbuat münakaşalarının zabıtlarını aynen neşrediyoruz gikâyetçiyiz.. Bizim gördüğü- müz manzarada hürriyeti mat- buat formülünün üzerinde bir takım muzır haşerenin, kaki- katen —matbuat hürriyetini yıkan muzıir haşerelerin top- landığıdır. Bu gün hiç birimiz mem- leketi tahrip ederek en adi bir hastalığın başı boş bir.kil masına katiyen müsaade ede- meyiz. Bunun içia Hükümeti- mizi teşkil eden zevattan ne- den bu suretle bulaştıricı bir mahiyet arzeden bir hastalığın memlekette kaldığını ve neden buna karşı tedbir alınmadığını sormak mecburiyetinde bulu- muyoruz, Arkadaşlar; bizim ls- tediğimiz hürriyeti matbuat formülü üzerindeki zehir ta- çan ve gittikçe yayılan haşe- reye bir (anti septik) bulmak- tır. O haşereyi itiâf için bir formül istiyoruz. Çünki o mu- halefet matbuatının eserlerini vetözlerini burada tekrar etmek bir cinayet teşkil eder, çünkü onların yazıları için hususi bir lüğat yapmak lâzımdır. On- lar bizim anladığımız lisanla yazmiyorlar. Kühan beylik ve şakavet mensubininin kul- landığı bir lisan kullanıyorlar Bir çoklarımızın bu matbuat bizim işlerimizin fena ve ken- di düşüncelerinin eyi olduğunu, söylüyorlar. Arkadaşlar ma- damki bu kadar eyi düşünen ve madamki bu kadar zekâ sarfeden, madam bu kadar Milleti düşünen insanlardır, neden iki haftadanberi Millet Meclisinin mesaisini takip et- miyorlar ve bir kelime yazmı- yorlar? Birtakım — hâdisattan we bunun etrafındaki ıstırap- lardan doğmuş bunca mesai sarfedilerek vücuda getirilmiş değil devletin ricali, ve meb'- usları, d bütün Milleti işarıda kanunlar müzakere ediliyor, hattâ bunlardan bir. iki tanesi kesbi kanuniyet ediyor da bu kadar yüksek ruhlu olan bu adamlar neden dolayı bu noktalarda zerre kadar alâ- ka göstermiyorlar. Eğer zerre kadar memlekete hizmet et- mek emelinde olsaydılar, belki yeni baştan bir hata içerisine girdiğimizi görerek bizden evvel kaleme sarı'arak şu veya bu noktadan bizi ikaz ederdi. Arkadaş'arım: Sizin gün. lerce gözlerinizi yoran ve be- ni okumakla yoran bu kanun? lar hakkında tek bir kelime gördünüz mü? hayır. Yazas mazlar, onlar yazamazlar Çünz- kü milli kaynak olan buradan çıkan veya buradan kuvvet alan hükümetin g: tirdiği eser- ler bir abidedir. Fakat onlar abidelere bakamazlar. On arın gözü daima aşağıdadır. On- ların — asırlardanberi Babali kaldırımları atında gizlenen levslere bakmaktadır. İzmir-, deki faciaların kokusunu ara- maktadırlar. Muhalefet mat« buatının başımıza çıkardıkları gaile yalnız siyasi değildir, bunun birde ahlâki kısmi vardır. S yasi cepheden daha mülevves bir hareketleri var- dırki daha muzirr bunun he- defi ne #sizsiniz, nede ben, Hedefi doğrudan doğruya na- müus aile namusu, saf gençlik- tır arkadaşlar! Arkadaşlar: Hususi lügat- ler ancak anlayabileceğiniz y zılarla aile namusunu, aile bağlarını, evlilik hayatımı, yetiştirdiğiniz ve üzerinde tit- rediğiniz kız'atınıziın haysiye- Üae çocuklarımızın gereflerini ihlâl edecek yabancı bir t kım neşriyat ile doludur. Türkün en kuvvetli fazileti olan na- musuna do : ğlr poçavra —— halinı nişlerdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: