4 Ağustos 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

4 Ağustos 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kaza YARIN Adliyede: ölümle Vahşiyane bir cinayet! | Bir çocuğa oto« |Tehdit eden ka- Yaralı gencin arkasından yetişip 6 el daha sıkarak öldürmüş İzmirde Karşıyakanin De- debaşı köyünde çok feci bir cinayet olmuş ve 19 yaşında bir genç vücudunun muhtelif yerlerinden yedi kursan yara- # almak suretile öldürülmüş- tür. Maktulun ismi Hüzseyin yefendidir. Hiç bir işle meşğul değildir. Hüseyin — efendinin katili İdris namında bir ca- navardır. Hâdise (hakkında verilen malümat şudur: Kambur Alinin oğlu Hüseyin İle Süleyman çavuş oğlu İdrle arasında senelerdenberi devam edip giden bir tütün meselesi vardır. Bir türlü halledilemiyen bu tütük mes'elesi bu iki gen- €in arasına derin bir kin, düş- manlık girmesine sebebiyet vermiş; nihayet araya bir de kadın hayali karışmış. Bu iki genç bir rivayete göre güzel bir kadma âşık olmuşlar. İkisi de birbirine bu kadından vaz geçmesini haber göndermek suüretile kadına sahip olmak istemişler Hüseyin: — Ben erkeğim. Onun bu- nun emrile hareket etmem! Şeklinde bir cevap - ver. miş. Bundan hiddetlenen Sü- leyman çovuş oğlu İdris Hü- #seyini bulmuş; Tütün mes'ele- sini vesile ittihaz ederek kav- ga çıkarmış. Her iki tarafın da hiddetile başlıyan bu kav- ga nihayet tabancaya dayan- mış. ldr's yedili tabancasını çe- kerek Hüseyine ateş etmiş. Hüseyin aldığı ilk yara üÜze- rine kaçmağa başlamıs. Ve bir kapıyı açarken arkadan İdris yetişmiş. Vahşiyane bir surette Hüseyinin üzerine yü- rümüş. Daha altı el ateş ede. rek bu zavallı genci yedi ye- rinden yaralamış. Mecruh Aldığı yaraların tesirile derhal ölmüş. Katil firar etmiçtir. İzmirdeki pek feti otomobil: kazası nasıl vukua geldi? Evvelki akşam Menemen- le İzmir arasında Ulucak mevkiinde vukua gelen feci otomobil - kazası — hakkında ajansın verdiği haber dünkü nüshamızda vardı. Dün gelen İzmir gazeteleri bu müthiş kaza hakkında ç: tafsilâtı veriyorlar : İnhisar ne kadar anason mız malümat şudur: Cuma tabahı 7 avci, Me- nemen taraflarında avlanmak için Menemen belediyesine mu- kayyet Duç otomobilini kiralı- yorlar. Avcılar akşama kadar avlanıyor gülüyor ve eğleni- yorlar. Akşam üzeri gene ayni #tomobille avdet etmek üzere yola çıkıyorlar. Şoför Yahya isminde bir gençtir. Avcuların içinde Ya- şar “Çavuş isminde diğer bir zat daha vardır. Otomo- bil süratle ilerlemekte iken ön tekerleklerden — birisinin (ispit) denilen değnekleri kırı- hyor bu esnada sür'atla gi- den şoför ne yapacağını şaşı- rıyor ve otomobili yol kenarın- daki hendeğe yuvarlanıyor. Bu sukut neticesinde Yaşar çavuş ismindeki avcının kafa tası kırılıyor, beyai dışarı çi- kıyor ve derhal orada ölüyar. Avcılar İtalyan tebaasından (Civani) nin de kafası kırılıyor . kolları çıkıyor ve ağır sürette yaralanıyor. ENVER PAŞI | Kendidisini tekmil Karşıyaka, yaşar çavuş, Kuvayi Milliye zamanında çök yararlık göste- ren kahramanlardan birildi. Menemen tanırdı. Dört tane çocuğu, bir karısı ve birde an- nesi vardı. Kendisi 45 yaşla- rında idi. Son dakikaya kadar ölümünden kızlarının haberi yoktu. Ve dün akşam kızları karşıyakada kordonda gezi- yorladı.Kazadan sonra jandar- ma mes'eleye vaz'ıyet etmistir. Şoför Yahyu yaklanmıştır. Kazazedeler; ifadeleri alın- dıkta sonara serbest bırakılmış- lardır. Tahkikata devam olu- Buyor. Seyyar sergi İsveçliler limanımıza parasız girmesini istiyor İeveç hükümeti namına seya- hat edecek olan seyyar sergi va- puru Teşrinievvel de limanı- mıza gelecektir. İsveç hükü- meti Ticaret odasına müracaat ederek, mezkür geminin mec- cani olarak limanımıza gel mesinin mümkün olup alma- dığını sormuştur. Yalnız bu, müracaatın aiki vardır. Çünkü, vaktile bizim Karadeniz vapurile giden sey- yar — sergimizden — İsveçliler İlman vesalre ücreti almamış:- lardır. Ticaret odası bu hususta Tâzım gelen makamlarla te- mara girişmiştir. ——— Turan İmparatoru! Hatıratını yazan: ./.L ZDN ni Nihayet Enverle birer -Foke- Tayyaresine binerek Almanyadaki Breslav şehrine in- mek için havalandık —Hayir, demokratım, fakat bolşevikleri demokratlaştırmak Için bir vazife almaktan çekin- buralarda da komünizm har reketi başlıyacaktır, değilmi ? - — Ona şüpbe etmeyiniz. Okranya - köylüleri, arazinin lıiıgı meselesine ehemmi- veriyorlar. Bu propaganda —Fakat, komünistlikte erazi teksimi yoktur. Belki, erazi iştiraki vardır. Bu nasıl komünistlik? — Size söyledimya. köylü, komünist olacaktır. Çünkü, arazi isteyor. Kamünistlik arazı verme- yince, komünistliğe karşı kıyam edecektir. Bunu içindir ki Rus ihtilâlı mobil çarptı! Tepebaşında oturan şoför Mehinedin 8 yaşlarındaki ço. cuğu Şükrü dün, Asri sinema önünden geçmekte iken İspi- ronun İdaresindeki 1373 No.lu otomobilin sedemesine maruz kalmış, başından yaralanmış: tır. Taşla — vurulmuş Unkapanında Hüseyin Bey hanında sakin Elazıizli Hasan oğlu Ahmet dün, polise mü- Fracaatla Hasan isminde biri tarafından taşla başından ya- ralandığı ildirmiştir. Tah. kikata başlanmıştır. Bir olup dövmüşler * Beyoğlu Macar caddesinde sakin madam Takohiyi madam Kiristo ile kızı olga bir olarak dövmüşlerdir. haklarında tah- kikata başlanmıştır. Aşka gelmiş Üsküdarda cami karşısın. da sakin Ahmet isminde biri yanına bir kadın alarak Pano. rama bağçesine gitmiş, İçmeğe başlamıştır. Bu suırada zeybek havası "çalmımş, oda aşka gelerek br çağını çekip oynamağa başla- mış, yakalanmıştır. #ekererer e rekareAAAAA çakçımahkemede Eski polis merkez memur- larından ve halen müekirst idaresi ietihbarat tahar. riyat teşkilâtınde çalışan Hi- rıstaki B. yi ölümle tehdit ve silâh atmakla maznun mev- kuf bulunan Önnik'in muha- kemesine dün birinci ceza mah- kemesitde devam edilmiş ve dinlenen ş ahitler hâdiseyi tespit eylemişlerdir. Onnik kefaletle tahliyesini fstemişse de mahkemece red- dedilmiş, iddin. ve müdafaa için talik olunmuştur. Genç Sadettinin katili Geçen — sene Beyoğlunda Galatasaray karakolu önü- nde bir. otomobil — içinde Sadettin isminde bir gen- ci öldüren —Abdullah, 15 sene ağır hapse mahküm ol- muştur. Temyiz mahkemesi zabıt- namenin usulü dairesinde tan- zim edilmemiş olması dolayısile hükmü nakzetmiştir. Dün Abdullah tekrar mah kemeye çıkarılmış ve zabiıt- namenin tashihi kararile mu- hakeme talik - edilmiştir. Biçak çekmiş İstiklâl caddesinde Bahçeli hamama giden Beyoğlu bıçak- çı Mehmet oğlu İhsan hamam- c1 Haçiğe bıçak çekmiş, ya- kalanmıştır. Meclisteki istizah takriri Celse zabıtları a Di a Meclisteki son matbuat münakaşalarının zabıtlarını aynen neşrediyoruz (Birinci sayfadan devam) Necip Asım B* (Erzurum) — Bendeniz söyliyecektim. Fakat arkadaşlarımın izahat. larile meseleyi tenevvür etmiş gördüm. sarfınazar ediyorüm, Refik B. (Konya) — Ar- kadaşlar, bir zamandanberi devam eden neşriyatları ttibarile memleket için ciddi bir tehlike halini alınış olan bir kısım ga- zetelerin ve onları Idare eden- lerin vaziyetleri bana şunu hatırlattı? Meşrutiyet benüz tlân edil miş, istibdadın mazalimi mil- let üzerinden atılmış vatanın seması açılmıştı.. O zaman belki burada bulunanlar bir çokları gibi ben de mektep sıralarında bulunuyordum. Hür. riyet, Müsavat, Adalet, dür. türları allında 've bu mukad. des mefhumların müdafil na. mile ortaya atılanlar arasın. da biri idarei meşrutayi ilân ettirenler namına — diğeri de güya o zaman müstak £ olarak matbuat sahnesinde ortaya çı kan iki sima — vardır. ğ İsimleri malüm; Hüseyin Karargâhta bulunmak - icabet. tiği söyledi. Rusyadaki iki senelik ser- güşetlerim içinde mühim bir rol oynıyan Göopodin Blomeu- ştayin ile vedalaşırken: — Belki gene görüşürüz, Cümlesi de ikimizin ağızların- dan gayri ihtiyari çıkmıştı. , Karargâh, yolculuk müng- kaşaları — içinde idi. Kuman- dan, emin bir yol bulamıyordu. Fakat, tehlikesiz yol da yok- tu ya... Bilhassa, etraftan yeni ha- berler de gelmişti. Bir çok köylüler, komünist — çeteleri teşkil — etmişler , — Hatman idaresi aleyhine kıyam eylemiş- lerdi. Bunlar, Okranyamıc da- hili işleri idi. Yalmız bu dahilt işler arasında bizimde erime- miz mümkündü. 2 Karargâhta bir kaç Alman zabiti görmüştüm. Her halde, Bunlardan Ali Kemalin o za- man güya milletin yüksek men- faatlerini ve meşrutiyetin mu- hafazanı endişesile Ikdamda her gün intişar eden yazıları- nti ben de okuyordum. İlk totibaim şu olmuştu: Yetişmiş vatanperver bir muharrir. O zamanı hatırlarsak benim gibi bir Çok İnsanlarda bahusus Münevverlede bu adamı böy- lece tanıyorlardı. İşte o zaman- ki yazılarile vatanperver tane nan bu adam, gün geçtikçe artan bir çiddetle o zamanın mevkil iktidarına çatmağa ve kendi tiynetinde arkasına ta- kılan diğer gezete ve muhar- rirlerle, meselâ Volkan gaze- tesile birleşerek meşrutiyeti ilân için hakikaten mücadele etmiş insanlara da dil uzat: mağa başlamışlardı. Bu tiynette olanların mar- keleri bir zaman sonra yavaş yavaş yzzleerinde düşmeğe başlayor. — Hürriyet — mü- savat mefhumlarını kendilerine #ır yaparak memleketi yeni badireye sürükledikleri anla- lCıhnvı Ali Kemal Beyler. bir kaç tayyare de olacaktı. Bu belâlardan kurtulmak için tayyare ile gitmekten daha doğ- ru bir şey olamazdı. Esasen, Enverde bu fikirde tdi. Talâtın Odesadakı itiraz- larıda -milyonların Tayyare ile nakledilememesinden ileri ge- Hyordu. Talâtı — milsonlarile birakır, bizde gidebilirdik. Bu fikrimi, Envere — aç tım. Oda aynı kanaatte idi. Nihayet, bizim tayyarelerle | gitmekliğimiz — kararlaştırıldı. Talât paşada on kişilik kafilelle gidecekti,bir tayyarede bunlara keşif varifesi yapacaktı saat iki olmuştu. İki Foke tayyaresine bindik, Okranya ovaları üze, rinden Almanyaya doğru yol İik hodefimiz, Breslav idi. Hatta, Lehittana bile enmek istemiyorduk. Çünkü Alman- Tarın teğkil ettikleri Leh hükü- vamı var) I—Edebiyat tenkitleri.. L..ı.::“ ”""'I Romancılık tedennide ee 4 Ağustos Temenni olunur ki böyle y;zılar edebiyat sahası haricine çıksın Kalbimin kadını roması ve edebiyat hakkında: —RRLE eeame Akşam gazetesinde tefri- kası nihayet bulan (|Ka'bimin kadını| romanı hakkında mu- harririnin müsaadeleriyle küçük bir mütaleada bulunayım. Yazıları edebiyat sahasında henüz yeni Intişara başlıyan bu muharrire meslekte muvaf- fakiyet temennileriyle beraber bu teşebbüsür.ü takdir ederim, kalbimin kadını: bu eser kariler- de muhtelif cephelerden muhte- Hf noktai nazarlar tevlit ediyor. Evvelâ tanzimatla beraber mem- leketimize giren bu roman nevi edebiyatının bu son günlere kadar geçirdiği tekâmül ve tedenni, saniyen bilhassa bu pek yakın zamanlarda intişar eden eserlerin edebiyata dahil olup olmaması ve nihayet, dedi kodusu el'an devam et mekte olan edebiyatın mev- cudiyet veya ademi mevcudi- yeti meselesi bu noktai nazar- lardan evvel biraz eseri tahlil edeyim. Şüphesiz bir romanda ilk arıyacağımız şey mevzuun eserin yazıldığı zaman ve mu- hitle tevafuku, daha doğrusu bizzat içinde beslendiği cemi- yetle rabıtası münasebetidir. Yani muharririn göstermek istediği hayat veya ispat et- mek istediği iddiadır. Mütea- kiben onun pisikolojisi hisler ve fikirler gelir. Halbuki kal- bimin kadını romanında belli başlı bir mevzu yoktur. Bütün eser bir sergüzeştten ibarettir ki onda da asıl ve mihver teş- kil edecek bir vak'a mevcut değildir. Hayatı âdiye cereya- nının fevkalâde mübalâgalı bir surette deyebilirim ki muhar- tirin yaratıcı muhüayyelesinin ilhamile bir istikbal keşfidir. Vak'a kahramanı kendini ka- derine — taliine — bırakan bir adam süsü altında gizleniyor. Bütün maceralarını hep tesa- düfler hazırlamışlardır. Adetâ muhitindekilerin sevkü idarsile hareket ediyor gibi. Buna rağmen — bütün elvarındakileri kendi cazibe dairesinin dabiline almak tadır. His ve karakter lâyikile anlaşılmıyor. — Lâkin bunuda kendi sempatisine bağışlaya- biliriz. 2inci plândaki eşhaa daha — enteresandır. - Bilhassa gılıyordu. birer birer maskeleri aşağı düşünce altında kin, garaz ve hırstan mürekep kor- konç bir çebre görünüyordu. Nihayat arkadaşlar, bu sahte vatanperverler milletin başına getirmedik belâ ve musibet bırakmadılar. Halkı birbirine düşürdüler. Asırlardanberi devleli yaşatan, unsuru bakiki' Türkler arasın- daki vahdeti defparçaladılar, maksatları hasıl olmuştu. Bun- lar, Yunan, Sırp" Ermeni,Kürt Arnavut hepsi birden dahilde, ayaklandılar, silâhlandılar, üze rimize - saldırdılar. Hariçteki asırlık düşmanlar da bu kep- mekeşten pek — güzel istifade ettiler. İşte bunların aziz va- tanda sahte hürriyet müdafi. lerinin, vatansızların, aziz va tana açtıkları yaradan sel gi- bi akan kanları hâlâ dindire. medik. Üç kıt'adan çekildik, netice malüm. Matbuat hürriyeti demok- rasi icabı diye memleketin âli meoaflini istikbalini yıkmağa çalışan bugünkü — efendiler ki onlarda ayni nakaratı bin bir çeşitte ve bin bir kisve ile yal- Aızlayarak saf ve temiz fikirle- ri zehirlemek için savaşmışlar- dı. (Devamı var ) y eu kadınlar bu zamanda öyle ex rarengiz öyle şayanı hayret mevkidedirlerkt bugünkü ce- miyetimizle tabil bir şekilde tevafuk — etmemektedir. Ve bunlar insanların kendilerini idare "için kabul ettikleri bağ- ların adetlerin temamile hilâ- fında o'arak keyfimayeşa bir hayat yaşumaktadırlar. Fakat, bütün — bu ileri giden — muasırlığa — rağmen ayni mevkideki — şahislerdan; biride |Ferit) o kdar saf ve dürüst o kadar samimi ve ideale yakın bir surette gör- rilmiştirki diğerlerile ayni mevi ki ve muhitte ve ayni çerce- venin dabilinde yaşayan bu | şahsiyet ötekilere nazaran biz de adeta budala hissini ve- recek derecede gülünç geliyor. Fehamet — tabüliğin hari- cinde olarak mantık ve ak- hnın hiç dahili olmadan te- mamiyle hissile hareket et mektedir. Bu günkü hayatta da böyle anormal bir tipe de tesadüf edemeyiz. Ayni zamanda ese re verilen isimle mevzun, alâ- kasıda pek azdır. Burada gösterilmek istenem hayat artık beşeriyyetin ah- lâk formüllerine mantık pren siplerine riayet etmeyeceğ mi yoksa (Ahmet Mithat) Efen: di gibi sırf halka eser okut- muüş olmak arzusunu, yazmış olmak için yazmak mı, mev- zu buhranını, kalem işletmek ve ya san'at kudretinin inki« şafı için vasıta mi artık. bil- miyorum. Tabti mevzu teabı olarak da psikolotik tahlillere kuvvetli maneviyata; necip ve ulvi hislere hiç de tesadüf etmiyoruz. Bence roman denince haw- gi nev'i için olursa olsun ara- nılan şey evvelâ onun ruühiya- tı ve eşhasının kuvvetli mane- viyatıdır. Fakat, maalesef buntarda hiç biri mevcut değil. Çok esel- lerle görüyoruzki edebiyatımız artık mütevazı bulunduğu fi- kirler ve karakterler itibariyle bir 'dönüm nmotasındadır. Ve bu noktada cehetce menfi, Son zamanlrda İntişar eden- eserlerin ekserisi de bunu teyit ediyor. Buceryanı bir müddet dahı takip edelim. Çok temenni ederimki eser lerin ispata çalıştığı bu teden- ni devresi pek süreksiz olsun ve hatta mevcudiyetini hisset- türmesin bile. Ve yabut daha münasip olarak böyle yazılar edebiyat sahası haricine çıkan, Bir tercümelhal, hayatın aile haricinde VA ahlâki kısmı- nın bir kopyası olarak kalsın ve bize son anketlere cevap olarak biz de edebiyat yoktur dedirtmesin Yenişehirli Sıdıka Haszan Edison'un sihhati şa yanı memnuniyet! New-York, 2 (A.A) — Edi- son'u tedavi etmekte olan üç doktor, bir bülten neşrederek muhteriin müzmin bir böbrek İlthabı ile şeker hastalığındn muztarip bulunduğunu beyan etmişlerdirr. Böbrek ıltihabı, —— salâha doğru yüz tutmuştur. Dün öğleden sonra Edi- son'un hastalığı nüksetmiş ise de saat 20 ye doğru tekrar kuvvetini iktisap etmiş ve le- tirahat eylemiştir. Bir askeri tayyare düştü Diğon 1 (A.A) — Biraskert tayyare düşmüş — pilotu ölk- Mmüştür.

Bu sayıdan diğer sayfalar: