18 Ekim 1938 Tarihli Yeni Asır Gazetesi Sayfa 3

18 Ekim 1938 tarihli Yeni Asır Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| 18 ILK (m TEŞRİN SALI 1938 Bil mediğin YENİ ASIR Ç.O.C.U.K SAHIFE 5 Japon masalı : DALGIN ADAM E ilmediğin in Şeyler | Gülmek için i oÖğreneceğin i .—. min : Reklâm İl Klein “le Skiayemizi Sük0E- rad, tezedolimeilir ezan: 15 kilo ağ İl ? ; EA e büyük bir hazla kopmuş ve bir evin| k ğında İki ıktadır. * gemiye yapılan liye en kuv-! rür. Etrafına bakınır (o ve hiç kimsenin bakmadığını anlayınca e mendi- ini bu a paranin üzerin e düşürür ve eğile- va oturan bir kadını ağır surette ya- Talamıştır. cak 40 kilometre ötede bulunduğu zan- * Frank, ği bir Nevyorklu tak Yadan k muvaffakıyetler siniri ıca aynası 5 metre kutrundadır. Kurbağa gözlerile z eri al a sırf bu işi ik bir) © di bu inle Yeni Zelândada Olemti burnunda gö-| sinir vardır ki bı ein Yülen bir insan başı 25 metre kei bitişiktir. « Binde olup kaptan Kuh tarafından keşfe- & dikmişti. Tirollu köylüler, eski bir anane muci- bince, bazı dini ba bil ag indistanın ihi Noelde, başlarına, yükseklikleri ik is İY deni para yere sımsıkı yapışmıştır. e lie saclardan Birisinin ayak seslerini duyunca alelâcele doğru. SE Jen da nazikâne bir tavırla m hiç — Bayım, tutkalımızın kıymetini ipi e almaz Tembellik “şaheseri, , tahrir müsabakasına iştirâk eden- şuydu: <Tenbelliğin Bir lere verilen mevzu ii müsabakada taştan yapılmış olmasına izi * Sanlı olduğuna Hintliler iman etmekte. » Amerikanın Utah kasabasında en dirler, m için, kış ayini b İayvanı soğuktan kurtarmak maksad ç kü yorganlar ö 1, Kime sularlar. * ir musunuz ki, yağmurlu hava- ın büyük tohumları Hind)la ii Afrika papağanlarının — renkleri e ailirmida balunmr-ü idi siliniyor?. eli ei eser» verdi. Bu: bom- boş bir kâğattı Me a ye şiir satan dükkâi EMİ Adetimdir bu benim! üzü gözü karışık, Kr pasa alışık, ZLİK Türk çocuğu temizdir, Temizlikle ikizdir, Vazoda bir filiz« un için bendeniz. Pek temizim,' pek temiz! ... Bir teselli,; si daha Tnt — Bu kadar içki içmeniz Dünyada sizin ye- Nr Ava — Hayırl Cebimde daha Ev ne ile i inşa edilir? Muallim bir sişe iy bay muallim! Tuğla, kereste, alçıyla Fe, Küçük ilter Bici Bici Yapıyor... Bilgi eği eğlenceleri İpi harciyle ve ipotekle.. Yanlışlık olmasın ber -— Tong biğuğlı olllağsin ÜzE rinden bir defa daha geçireyim mi ba. e ee erzide ikolojisini gayet eyi bilen ter- e ke arasında, şöyle bir muha- cereyan eder: Müşkülpesent müşteri — İşim Bumun için fazla bekliyemiyeceğim. a İl vi yedisini ise kumbaraya att. Aklı i ama, parayı geriye hile, ten ile sıkıldı. Sembaku şehrinde (dalgın bir adam Bir gün bu adam İnari mâbedindeki şöyle dedi: ya? İleri İnari mâbedine gi-| Mâbedin ârkasındaki bir tepeye çıktı l için, pirinç| burada kimseler yoktu. Omuzlarından mz Geğin amaçmkmeka dam tır.| bohçayı © çıkardı, açtı. Bir de iy ki ia i henüz yatakdaydı. halde kızdı ve Sl — Bayan! benim pirincim nerede, rak parçaladı. üzerine Ee Pencerenin yanında. kama baş Bre gör ke, Klindi ii k başladı. Karnı fena halde acıkmıştı. Artık me vanozu sarayım... ne dönmeğe karar verdi. Yolda bir m gö tahta- Adam bunu da «yatakta» gibi anladı. d geniştir) bumu mendil zannetti ve kava- ıyan!... Hançerim nerede? — Dolabın gözünde. — Bir yiye labı aradı. ayin havan tok- b m iyice de tam üç mon var. mağı buldu mn k nraktı, tahtanın üze- hr akan erd re vs Dükkâncı hayret ederek bağırdı: — Dur! mı Bu çörek değil, çöreğe Sonra neşeli bi yola koyuldu. e Bir hayli yürüdü: Nihayet bir köye geldi. Rİ eyl ” dalar: Adam bir müddet koştuktan sonra: RA e — Artık gn göreği yesem fena olmaz! geçirmiş. Ama da şapka hal, Diye düşündü çöreği ağzına kaydu ve caba kimden bahsediyorlar! Diye düşündü Askanma baktı, Klm: seler yo bakınca umum göre deği — Sapkayı çıkardı. baktı. Bir de gör. dü ki Demiaki ei Fena halde kazdı ve pepti yer flat. Eve koşarak girdi ve bağırmağa baş- başka bir köye gel-İladı: — Aptal karı! beni bugün rezil ettin. — Ne hağırıyorsun, komşu? Ben seni İnasıl rezil ettim' ap karnndaki kadma hayretle Adam ayaklarına baktı: o Hakikaten| baktı tun karısı değil, komşusu eri Biraz köyden uzaklı -Ayağında| alımı ra Girdiği ev'de komşusu- varsa çıkarıp attı ve yalınayak olarak|nun eviymiş. olim devam etti, “Deli gibi in fırladı. Yandaki dük- Üçüncü bir köye geldi, buradakiler de koştu, ves iye çay aldı ve şöyle alaya başladı Bir müddet sonra di. ie gene gülmeğe — Al Şuna'da bakıh; Bir tek çorap İ giymiş bir ayağına papuç ötekisine de sandal eki moda tam bu ânda de- Müşteri — Hal.. O zaman mesele yok- tur.. Beklerim. ardım! Benimle kyn bahçeye oynamağa çıkacak ras EE Kk Ki kamıyacağınl Evde Yolcu secili ir? vallah. Size vasati olarak ne bahşiş ra) Hamal — Elli kuruş, bayım. Yolcu Elli kuruş ” ki bu para fazla. amal — Yani demek istedim x - mu? Bana öyle Al güne da bakın! kuşağı havan Komşuyla barışmak için bari bu tokmağı «geçirmiş! Yaman bir muharip| çayı götürüp ona hediye edeyim. olsa gereki Çayı alarak gene oraya koştu: Adam baktı; hakikaten doğru! Kuşa-| — Ben sana karşı demin nezaketsizlik e e değil, tokmak! gösterdim. Ze al köyden uzaklaştı ve tokmağı) Dedi ve çayı kiz çayıra attı. — Neden bu alan erken döndün! ihayet limini önüne geldi. Burada,| | Adam hayretle karşısındakine baktı Kiz ırpte ölenleri: ğil, karısı imiş! Artık yapı- yordu. İlacak bir şey yoktu. Şöyle dedi: kıldı. Dön. dir unlar Bundan: Tayyare kazasında sagamaz alıp mektepten ki cak olan Babaş ii etmem lâzım.. ha aşağı para verilir. kaybolan mücevherler Nasrettin Hocanın çocukluk hikâyeleri mii rın bir koyunu bile havaya kal- Li eyle an milriişi Jnn KEL evvel, Cartier Kii İmeşhur en kıymetli her çe isi fm V-|Kral Zogonun aldığı mi ediyesi © ola Rene > kas lan kumu tayyareyle sahibine inde edi Siz e an MASADA YANARDAĞ | sem ire. Narin çen b e palm. Der Pi akat kuyudan su çekerk Hane gün sizsil-iğim bayii) Italyan vs kuyumcu Cartierin ve bir hı . Hele Ramazan ge- ve e re bulaşıp, | bıraktığı|tür. mücevherleri sigorta etmiş olan İngiliz çe krlaşlarnızn misafir geldiği bir | Napolidedir. Değil mi? Bizden epeyce |lin h leri gö Tavşanların muhafaza edildikleri yer|LYod sigorta kumpanyasının adamlar k, şimdi üzeri rlar ve cezalandırırdı. Ceza verirken | duğun dı i işti İi önlece özel kazanı yi geldiği a civarında ve imc istersiniz. değil a de e renin i de: > er e yaaklıkla çevrilmişti im i ormanda taharriyata baş- vi Birdenbire, bütün an Mi ie olanın, kalbi bilgi ile| (Cezalı talebeyi bekliyen hoca uyuk- Gif, ta mana aramı çiliğe inen e Me. Mean 5 b. h li Gü ih hemn “Küşk Nas cd din 2 iza Me ei e Ee olan yarım mil- Halbuki kı fe yon lürk birası len: sonra, mü- cak el e kenar- ları biraz daha sıklaştırdı Fakat z Sibay, e boğaz kadar, ii Il füslerde sınıfın dolabına sakladığı da vermedi; tavşanlar mite, <vPeerin bulunduğu çantalardan birisi a ii an. etrafa. yayılacak ve yanar, )ballsbivi gizlice yerdi. yan kitabın sayfalarına aramıştı madiyen ln e m 3 > le Kg lin) Mam Anilin renksiz, yağlı dağ bâsil olan ateşli dumanlardan| Bir gün. Nasreddin bunu görmüş ve| Hoca yandıktan sonra boş kâseyi &ö-|| Bunun üzerine öt re SR geri yine : Yapıl dedir. Birçok boyalar bund Bir mantara çok ince bir delik siz kabı gayet yavaşça, dikkatlice idi e dalı MD 15, siyah dut ağacının Üs tü çile ye loya dut yı kim kirli — Muhallebimi kim yemiş? Kitabımı bulunduğu yerin | poli Setik Me sonra, bununla şişenin e ia maa İzin Da emişti. Hoca sınıfa girince, küçük Nasreddin, mağa başlamış bütün yamak bir Ti arkasında bekledi. |metli mücevherleri bulunan bir görene ralık, birdenbire başını havayı gökten ii lü, En : ötmelniz yakla 'akl: Keki ii a isli lie Ba b ağ seklinde Tari Sişenin içindeki anilinli şara; in İla mall dil okuyor diz in bilginin Rİ yf mi Bu suretle elde edilen ip ucu diz. y. in tez yahut kil kullanal ii hafiftir. Su ağır olduğu için, El e bali Sağa pak değ e söy 6 3 “Fan azami bir Kahil ar ağı üzerine yapılan nl Formia “İmajıy> dağın ucuna gelen kısmı aç dolduğu zaman, mantar ince deliğim. Da Ea ai Giy — e a ivarındaki bı paz Buram ekrater» denilen işeni kanımği ve EL e ys diğer birkaç âdi ii zim gösterir. i kırmızı şarap ta sudan hafif ak nin dut yediğini görmüş ve bana anlı Si il Aİ ela yalar be bii ydi a 2 N eyda- ei z e ei Misafir: |isin, yerini ona bırakır ve yavaş yavaş)" yiniz, hoca efendi: İarağıva doğru indi. Fakat gayet eyi bir| e a man liği zaman onlara şöyle k ğu h adı, hem dı «Midesi boş olanın kalbi tok oluri> | isme: olan giftşi ona ateş ederek, tav-| «Enaina. mücevher bulunan” an ki suyun yüzüne doğru li larak derslerdi kuyudan k ğ ld ik ii 'k fillerinden dı lar, Vezu yanardağı İtalyada iğ Sİ ini Li Lai i İklak böyl dir belke a izi;

Bu sayıdan diğer sayfalar: