14 Haziran 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

14 Haziran 1941 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Haziran w WHARP VAZiYETi P>— Doğu AIzdeııızn'c Teiqmı, Te emn Ve e Te & e) elsi Siz. Ej_hı &95“135’8 ! hareket hedefi (Baş tarafı 1 inci sayfada) » Bir adanın müdafaasında en tbüyük âmilin kuvvetli bir do- 'nanma olduğuna, düne ka- dar herkes kanidi. Büyük Bri- kanya, o ihtişam ve azametinin | zihayat timsali sayılan armada- larına dayanarak, adacığında e-| min ve müsterih yaşıyor, ne or- 'dusuna, ne de hava kuvvı:t.lennv ehemmiyet veriyordu. Donan - ma, bir kuvvet,, kıymet ve “de- | vayı kül,, dü. İmparatorluk, de- | nizle çevrelenmiştir; donanma denizlerin hâkimi kaldıkça, ci- hanşümül devlet, her tehlike- den masundur. Avrupanın da hayat yolları denizlerden geçer, | yyaşamak istırarında — bulunan Avrupa, nihayet — donanmanın esiridir! Zaman, biamandı. Beşer ıeki-, Bı, birçok esasları değiştirmişti. Uçak, bilinmez bir kuvvet, müs- takil bir muharebe unsuru ol— muştu. Üç küre parcasını bağ-| î hyan deniz, bugünkü vasıtalar | ve metodlar yardımile, artık | dinamik bir kara ordusuna en- gel teşkil edemez gibi idi. Uç kıt'a ise, bir cihangire uzun bir | müddet yeterdi! Bu düşüncelere, | bu mütalealara beni de sevke-| den, vak'aların gidişidir. Ah'nun ordusu, bu anda Libya - Mısır sınırlarında taarruz hazarlıkla- | rile meşguldür. Garbi Airikmdı serenügün Fransanın da müza-| haretile, içerilere doğru 1500 kilometre uzunluğunda bir de-| miryolu yapılmaktadır. | Donanma havaları emniyet al- tına almadıkça, iş göremez bir duruma — düşüyor. Karalarda söz ,asri teçhizata sahip ve yeni usu.llerı benimsemiş orduhnn— “Ya deveyi gütmeli, ya, o' dıyırdan gitmelidir!,, | Yarınki hedef, görünşüe göre, Afrika ve ilkönce Afrikanın iki kapısıdır. Taarruz kuvvetleri, bu kapılardan akıp gidebilir. Almanya, hayat sahaları edin mek derdile mübareze meydanı- na atılmıştır. Avrupadaki hâ- kimiyet, yâdellerden geçinen yüz lerce milyonluk beni beşer küt- lesinin mes'uliyetini deruhde et- mektir. Bu sıkışık vaziyetten sıyrılmak, esas- gayeyi teşkil e- der. Her teşebbüsten evvel, birçok istikametleve tevcih edileceğine dair şaşırtıcı haberler yaymak da bir gizleme tertibidir; Alman ordusu, Sovyet sınırlarında yı- ğınaklar yapıyor. Kış gelmez - den, Britanya adasının zaptı dü-. şiünülmektedir! Gerçi, Büyük Britanyanın is-. tilâsı, kat'i neticeye götüren en kestirme bir yoldur. Fakat, te- şebbüs devrelerinde de buna cüret edilememiştir. Şimdiye ka- dar zaferler ucuza mal edilmiş- tir. Ada, bir müstahkem man- zumedir, milyonlarca müretteba- tı vardır.. Büyük bir milletin a- na yurdudur, müstevliye mezar olabilir! Şarka teveccüh, zengin kay - naklara iletmek bakımından, çok caziptir. Bu yolu gösteren- ler, belki, bu fikri besliyenler de vardır. Fakat, Amerikanın har- be karışması bahis mevzuu olan şu sırada, bir âlem kadur büyük bir diyarın tepeden tırnağa mü- vetlerini hasım safla- rına katmak, devam edip dü- ran büyük yardımlardan da mahrum kalmak, Alman diplo- masisinin şaşmıyan kiyasetine uyabilir mi?. Libyada muvaffak bir Alman ordusu vardır. Süveyş, Britan - “ük- serlâh ku ya imporatorluğu için bir dei hayat,, dır. Atlantikten Bri- tanyanın can damarı geçiyorsa, bi ikmal kaynaklarına ulaş- tıran bir şehrah da Süvetgtir. Çok uzaklara göz ve el atmya hiç de lüzum yoktur. Akdenizde hâkimiyet, Afrikada tahakkü- mü bemin edebilir. Afrika ise, Avrupa için en emin bir anbar vazifesini görebilir. Diğer ta- raftan, Süveyş, Asyanın da bir “emniyet süpabı,, dir. | Orta şark - orduları, bu ihti- malleri gözde bulundurmak mec buriyetindedir. Libyada, taarruz işini başaran, bir — avuç zırhlı koştu. Bu muvaffakiyet, yarın- ki teşebbüslere de kuvvet ve- rebilir. Sirenaik ordusu buh - ranlı: vaziyetlerde beslenmişti. İkmal yolunun işlediğinde şüp-. he yoktur. Hele havaların da za- fer yolları açtığı — vakit vakit denenmiştir. İklimin güçlükleri- ne bile galebe çalınmayacağını kimse - temin, edemez. Yakın hedefin “Süveys,, olması kuv- vetli bir ihtimal dahilindedir. Nil ordusunun her darbeyi kar-| şılayacak bir kudrete getirilme- mesi; telâfisi nâkabil zararlar doğuzabilir. | lacağını söyleyemez. Londrada |Meb'usluktan iskat Sem düşmüş | Resmi Harp ühim bir toplantı - (Baş tarafı 1 inci sayfada) | içine bırakılmış on millet veya devletin hükümranlık tapuları duruyor. Fakat. gene, burada parlâmentonun ve İngiliz de- Mokrasisinin verdiği salâyihet- lerle, asırlık Britanya krallığı- nın hizmetkârları ve denizler a- gırı Britanya dominyonlarının Kanadanın, Avustralyanın, Yeni Zelândanın, cenubi Afrikanın Hindistan — imparatorluğunun, Birmanyanın ve dünya küresi- nin bütün aksamımdaki müs - temleklerimizin — salâhiyettar mümessilleri de bulunmaktadır. Bunlar, bu dava için kılınç çekmişlerdir. Bunlar, ölmeden veya zafer elde edilmeden bu kı- hincı ellerinden düşürmiyecek - lerdir. Biz burada toplanırken, At- lantik ötesinde Amerika Birle- şik devletlerinin çekiçleri — ve yüksek fırınları gittikçe fazla- Taşan gürültülerle, teşçi —me- sajlarını ve gittikçe fazlalaşan seri yardım vüdlerini gönder- mektedir . Avrupa ve dünyada, ne faci- alar ,ne vahşetler, ne cinayetler, Hitlerin temsil ettiği daha neler oldu. Varşova, Rotterdam ve Belgrad harabeleri, mazlüm ve sivil halklara karşı hesaplı ve fenni bir valşetle yapılan ha- va bombardımanları facialarını müstakbel nesillere uzun zaman hatırlatacak âbidelerdir. Bura- da Londrada ve adamızın ve Irlandanın bütün şehirlerinde de tahribat eserleri görülebilir. Bunlara mukabele edilecektir ve yakında bu harabelerin intikamı fazlasiyle alınacaktır. Fakat bu gözükür yaralar - dan beter olarak, mağlüp edil- miş milletlerin sefaleti vardır. Bunların kovulduğunu, tedhişe tâbi tutulduğunu ve istismar edildiğini görüyoruz. Bu millet- lerin milyonlarca erkekleri, bir çok vak'ada hakiki esaretten farkedilmiyen — şartlar altında çalışmağa mahküm bulunmak- tadır. Bunların malları ve eş- yası yağma edilmiş — veyahut kıymetsiz paralar mukabilinde çalınmıştır. Bunların aile ocakları ve gün- delik hayatları, gizli siyasi po- lisin her tarafa giren bir sis- temi ile tecessüsü altında bulun- maktadır. O gizli siyasi polis ki bizzat Almanları menfur bir mu- tavaata boyun — eğdirmekten sonra şimdi bir düzine Mem - leketin sokaklarını we yollarını dolaşmaktadır. Müstekreh bir mahlüka prestiji idame etmek ve bunun istibdadını takviye eylemek için icad edilmiş bir fan tezi bir putperestlik nefine ola- rak bu insanların dini âkideleri tahkir — olunmakta ve tazyike tâbi — tutulmaktadır. Bunları an'aneleri ,ktiltürleri, kanunları, sosyal ve siyasi müesseseleri de cebir ve şiddetle ortadan kaldi- rılmış veyahut soğuk — kanlılık- la hazırlanan ince entrikalarla çürütülmüştür. Kıtadaki ha - pishaneler artık yetişmiyor. Tahasşüt kampları dopdolu- dür. Her gün şafakla beraber, Almanların insanları — kurşuna dizen — kıtalarının ateş sesi işi- dilmektedir. Çekler, Polonyalı- lar, Hollandalılar, Norveçliler, Yugoslavlar, Yunanlılar, Pran- sızlar, Belçikalılar, Lüksemburg lular, imanları ve vatanları için canlarını feda etmektedirler. Kıyamete kadar bir alçaklık lekesi olarak kalacak yeni keli- meyi kullanarak söylüyorum : Çuislinglere, fatihini methet- mek, plânlarına yardım etmek ve fatihin hükümranlığını - va- tandaşlarına kabul ettirmek için paralar — verilmektedir. ve bu GÇuislingler, ayni zamanda, ken- dileri de fatihin önünde ta yer- lere kadar - eğilmektedir. Vaktiyle — şanlı — Avrupanın betbaht yeti ve karşı koy- mak için silâha sarıldığımız vah- şetler işte budur. İşte bu temel üzerindedir ki Hitler, arkasında plaspâre uşa- ği Müssolini ve yanında soy - arılıklar yapan amiral Darlan olduğu halde kin zevki ve ırk tahakkümü — vasıtaları ile yeni Ayrupa nizamını kurmak cür« etinde bulunuyor. Şimdiye ka- dar hiçbir fâninin zihninde bu derece gülünç bir hokkabazlık fikri sabit halinde yer edip kal- mamıştır Gittikçe fazlalaşan — mınta - kalara merhametsizceş'ayıldık- ça bu feci harbin seyrinin ne o- u harbin çetin olacağını biliyoruz, —uzun edilen bir meb'us (Baş tarafı 1 İnci saytada) | yeti umumiyeye arzeylediği bil- | dirilmiş ve tezkere reye konu- | larak ittifakla tasvip edilmiş-| tir. - Meclis bundan sonra disiplin | âmiri tarafından verilmiş olan| süreceğini tahmin ediyoruz. Bu harbin safhalarını evvel- den tahmin edemeyiz, ölçeme- yiz. Fakat bir şey muhakkaktır, | | bir şey emindir, bir şey bütün | reddedilmez münakaşa götür | bizim günlerimiz de sayılıdır ve | dünyanın gözü önünde açık, mez bir vaziyettedir. O da, Av- rupa bünyesinin yeniden tanzi- minin ve Avrupa ailesinin yeni- den tahakkukunun Alman elleri ile yapılmıyacağıdır. Alman ordularının ve nazi po lisinin girdiği bütün memleket- lerde, Alman adına öyle bir kin ve nazi imanına öyle bir nefret | doğmuştur ki bu yüzlerce sene insanların hatırasından çıkmı-| yacaktır. Kurtuluşun nasıl ve ne | Zaman geleceğini henüz bilmi-| yoruz. Fakat muhakkak bir şey | var ise o da, dünya yüzünden, | Hitler adımlarının izi ve zehirli ve tahripkâr ellerinin lekeleri yı- kanacak, silinecek ve icap ederse demirle sökülüp atılacaktır. Bizler, burada, esir miletleri kurtarmak için yapılması icap ' eden devamlı ve usancsız gay- rette birbirimizi teyit ve takvi- ye için toplanmış bulunuyoruz. Bir sene evvel, İngiltere hü- kümeti, fırtınaya karşı koymak için yalnız bırakılmıştı. O za-| man bir çok düşmanlarımız gi- | bi bir çok dostlarımız sandılar ki tahmin ettiler ki İngiltere ve müesseseleri' de batacaktır. Fa- | kat şurasını az çok iftiharla size hatırlatabilirim ki ordu- muzun intizamsız ve hemen he- me silâhsız bulunduğu, İngiltere de hemen hemen bir tek top ve tek tank mevcut olduğu, hemen bütün iaşe malzememizin ve mü- himmatımızın Fransada kaybe- dildiği bir anda dahi, Britanya milleti, fatih ile sulh yapmağı hiç bir suretle düşünmemiş ve | müşterek davadan bir dakika ü- midsizliğe düşmemiştir. ©O zaman bile yalnız kendimi- ze değil, fakat bütün insanlara da ilân ettik ki azmimiz, tahriba 'ta uğrayan ve esaret altına gi-| ren milletlerin her birinin kur- | tarılmasına ve nazi tahakkümü- | nün kırılıp tahrip — edilmesine kadar sulh yapmamaktır. Geçen sene haziranının endi- şeli " günlerinden bugüne kadar , nereye vasıl olduğumuza bakı - | niz: Azmimiz ve inadımız, müthiş imtihana mukavemet etmiştir. Kendi semamıza hâkimiz ve şim- di durmadan fazlalaşan — bir tarzda düşmana cevap veriyo- rüz. Krallık — bahriyesi denizlere hâkimdir. Azaltılmış — İtalyan donanması, limanlarda saklan- miş düurüyor. Alman donanma- sı, ekseriyeti itibariyle hasara uğratılmıştır. Veya batırılmış- tır. Limanlarımıza, şehirlerimi- ze ve fâbrikalarımıza yapılan öldürücü akınlar, İngiliz mille- tinin —cesaretini — azaltmamış, | milli hayatımızı durdurmamış, veyahut —harp — endüstrimizin muazzam inkişafını yavaşlatma- mıştır. Okyanusun öte tarafından ge- len yiyecek ve silâhlar, salimen vasıl olmaktadır. Burada, ba- tan gemilerin yerine yenilerini koymak için bütün tertibat a- hınmaktadır. Amerika Birleşik devletlerindeki - dostlarımız ise daha fazla yapmaktadır. Ordu camiasını inkişaf ettiriyoruz. Kara kuvvetlerimizin techizatı- m ve talimlerini daha iyileştiri-| yoruz. | Hitler işkence içinde bir Av- rupada şu: buraya dönebi- lir ve yerinde sayabilir. Daha klara gidebilir er şeameti de oralara türebilir. Afrikaya veya Asya-| ya girebilir. Fakat nihayet, bu| kale ada ile boy ölçüşmek mec-| buriyetinde bulunac Ka- radan, denizden mukavemet e- onu her Z. 'a kud retimiz, Alman milletine, harbin yalnız yağma ve muıdf»ı-n.»ı..4 ten ibaret olmadığını öğretmek-| te devam edecektir. Zaptedilmiş | bütün memleketlerin, milletle- rine yardım edeceğiz ve bu mil- letleri mukavemete — ve isyana teşvik edeceğiz. Hitlerin esarati altına aldığı e kendisi ile gö- V kısa hapis cezalarile mahkeme- ler tarafından verilen kısa ha- deki Pis cezalarının mahiyetinin ta- olan her yerde yinine mütedair mazbata oku - geçmeğe gayret ederek ileri ha- |reketlerine devam ediyorlar. narak kabul edilmiştir. Meclis Pazartesi günü topla- nacaktır. | memleketleri takviye ve tanzim için yaptığı bütün gayretleri kıracağız ve sarsacağız. Hitler, ne sulh, ne rahat, ne huzur gö- recek, ne de müzakere zemini | bulacaktır ve eğer — Hitler, ü- midsiz bir tedbir almak mecbu- riyetinde kalır da muhtemel ol- duğu gibi Britanya adalarının istüâğsına teşebbüs ederse, bu en büyük imtihan karşısında sarsılmıyacağız. | Her gün ruhumuzda yaşa -| ması icap eden Tanrının inaye- tiyle, vazifemizi — başarıncıya kadar imanımızı — sarsılmadan muhafaza edeceğiz. | İşte bütün hür veya zincire vurulmuş devlet ve milletlere hürriyet davasını benimsemiş olan bütün memleketlerin bü- tün insanlarına, müttefiklerimi- ze ,Avrupada iyiliğimizi isteyen- lere veya — kudretli yardımları Okyanuslardan aşarak mütema- diyen yaklaşan Amerikalı dost- larımıza — bugün mesajımız şu- dur: Yüreklerinizi sağlam — tutu - nuz. Her şey iyi bitecektir. İz-| tırap ve fedakârlık uçurumla- | rından beşeriyetin şan ve şere- | fi doğacaktır. Müttefik mümessillerinin sözleri Londra, 13 (a.a.) Dün Saint James sarayında yapılan Müttefikler. toplantısında - Bek| çika başvekili, Belçika hüküme- tinin İngiltere ve dominyonları ile Almanya tarafından istilâ edilen hür milletlerin hükümet- | leriyle, tam bir tesanüd halinde bulunduğunu beyan etmiştir. Norveç hariciye nazırı Lie demiştir. ki: | — Şuna kaniim ki, insanların şahsi -hürriyete ve iktısadi ve içtimai emniyete nail olacakla- ra bir dünyada yaşıyan hür milletlerin iş birliğiledir ki daha iyi bir istikbal kurulabilir. Lüksemburg başvekili Du « pont, Lüksemburg hükümet ve milletinin mütevazi — vasıtaları nisbetinde bu gayelerin tahak- kukuna yardım edeceğini söy- lemiştir. Hollanda başvekili Gerbnndy demiştir ki: — Mihver devletlerinin düa- meğe başladıklarını gösteren işaretler vardır. Fakat bugün dünyadaki mevcut müthiş buh- , ranın son dereceyi bulduğu söy. | lenemez. Fakat her ne olursa| olsun — Hollandalıların itimadı | mutlak olarak bakidir. Polonya — başvekili demiştir ki: — Almanların gözde yeni ni- zamına karşı bütün vasıtalara karşı koymak demokrasinin va- zifesi idi. Aksi takdirde dün- ya barbar Tötonlerin tatbik ede- cekleri uzun bir zulüm devre- sine girecektir. Almanlarla her | türlü işbirliği teklifi meşum bir şeydir. Sözlerine devamla — Polonya başvekili, Churchill'in beyana- tına iştirâk etmiş ve demiştir Sikorski — Bugün- silâh başında bir| camia teşkil ediyoruz. Yarın müstakar ve âdil bir sulh kur- mak için bir caima teşkil edece- Biz. Yunanistanın — Londra elçisi Simopulos demiştir ki —Karar suretindeki adalet sulh ve iş birliği mefküreleri geçen harptenberi Yunanista -| nın mülhem olduğu hususattır. | Hürriyet ve istiklâlimiz için her şeyi feda ettik. Hürriyetin za- ferine ve kurtarılacak Avrupa da sulhün ve milletler arasında | hür işbirliğinin teessüsüne ka-| dar mücadeleye devam ede -| ceğiz. Toplantının sonunda — Eden şu beyanatta bulunmuştur: — Toplantıda hazır bulunan- | ların hepsi, tarihi bir devre ya- şadıklarını ve müttefik devlet- | ler arasında camia — duygusiyle meşbu olmaları lüzım geldiği- ni idrâk etmekte olduklarına e- minim. Nihayet zafer elde edil- diği vakit görülecek işin mu - kaddimesini İşte bu duygu te kil edecektir. Bu gibi toplan! ları devamlı olarak akdetmek mümkün — değildir. Fakat bu toplantınm iş birliğinde yeni | lerdir. En büyük mukavemete <kiknırm şim: | söyliyemiyeceğini beyan etmiş- | darlar tarafından tetkiki muh - sayılıyor (Baş tarafı 1 inci sayfada) Astl küvvetler karşı - karşıya Kahire, 13 (aa.) — Su müttefik kuvvetler imkân dövüşün önüne | Müttefik kuvvetler Sayda ci- varında ve Şamın 15 kilometre- deki varuşlarına kadar gelmiş- Litani ırmağının geçildiği yer- de ve Matuallanın şimalinde kar şılanmıştır. Her iki noktadaki mukavemet bilhassa, tüfenk ve uzun menzilli topların ateşiyle| kırılmıştır. - Fransız kıtalarının yarısı teslim — olduktan sonra Müttefiklere karşı sempatile - rini bildirmiştir. Şimdi general Dentz emri altındaki kuvvetle- rin kısmı küllisinin bulunduğu mıntakaya gelinmiştir. Vichy- nin tebliğinde şiddetli muha- rebeler cereyan ettiğinin bil- dirilmesi burada söylendiğine göre çok fazla izam edilmiştir. Kahirede zannedildiğine göre, Vichy ,nihaf teslimiyet zemini- ni hazırlamak maksadiyle keyfi yeti kasten izam etmektedir. Hür Fransız kuvvetlerinin Su riye Fransızlariyle çarpıştık - larına dair şimdiye — kadar hiç bir haber alınmamaıştır..... . Beyrutun bombardımanı Beyruı 13 (a.a.) — Ofi: İngiliz tayyareleri dün bil - tün gece Beyrut üzerinde uç - muş ve müteaddit defa Beyrut limanını bombardıman etmiş - tir. Hava dafi bataryaları şid- detli mukabelede bulunmuştur. Viehy, 13 (a.a.) — Ofi: Dün gece yakin şarktan al- nan son haberlere göre iz- ler ve De Gaulle'cüler, sahilim bombardımanının ciddi surette devamına rağmen, dün öğleden sonra ve akşam hiç, bir yeni ilerleme kaydetmemişlerdir. hakkında müzakereler Kahire, 13 (a.a.) — Reuter ajansının öğrendiğine göre müt tefikler Şamı bilkuvve işgal et mişler demektir. Kan dökülme- | sına mâni olmak için müzakere- ler cereyan etmektedir. Bu da müttefiklerin şehre — girmesini geciktirmektedir. üner A G Batırılan iisi Te li ve 25 derece| 40 dakika tulü garbide bat- rılmıştır. Denizaltının -kaptanı Robin Mooe'un bir Amerikan vapuru olduğunu pekâlâ biliyor- du. Kurtarılanların sıhhati mü kemmeldir ve ifadeleri kaydo- lunmuştur. Bu ifadelerin bir hülâsası verilecektir. Gemiden 35 kişi kayıptır. Robin Moor'un hamulesi de- miryolu malzemesinden tuhafi- ye eşyasından otomobil ve ye| dek parçalarından ve diğer muhtelif eşyadan mürekkepti ve Port Elizabeth, Kap, Port Natal ve East - London'a gi- diyordu. B. Welles, tam ve mufassal raporu almadan fazla bir şey tir. Hâdiseyi Amerika hükümeti- nin vahim telâkki edip etmedi- ği sualine B. Welles cevap ver- mekten imtina etmiştir. Diğer taraftan B. Roosevel - tin hususi kâtibi B. Bariy de artık sözünü esirgemeğe ma- hal olmadığını beyan etmiş ve demiştir ki — Tam raporun Pazartesi günü gelmesi bekleniyor. Fakat| bir hattı hareket ittihaz etmeğe karar verilmişse raporun alâka- temeldir ve bu takdirde keyfi - yet gecikebilir. Umumi intaba Vaşineton, (aa ) — İhti yatlı müşahidler bile Robin Mo-| Or vapurunun bir Alman deniz altısı tarafından kasten batırıl- miş olmasının bütün Amerika- da akisler yapacağı mütalea - sında bulunuyorlar, B. Wellesin beyanatı hükümetin hüdiseyi va| him telâkki ettiğini pomem' Bir çokların intibar sudur ki| Robin Moor vapurunun batma -| sı mühim hâdiselere doğru ilk adımdır. Fakat hâdisenin der- hal bir harbe müncer olacağını düşünenler pek azdir. bir safha açtığını ve zaferi te- min edecek ve zaferden sonra da sulhu idame eyliyecek teş - kilâtın bir kasmı olduğunu Ü- mid ederim. ' aK Tebliğleri (Baş tarefı 1 inci sayfaday Habeşintanda Belçika müfre- zelerinin Gambala mmtakasın - daki ileri hareketleri inkişaf etmektedir. Habeş vatanperver kuvvetleri Maji — mıntakasında Şoa ve Gimira'ya girmişlerdir. Daha - cenuptaki — harekâta Jimma istikametinde muvaffa- kiyetle devam edilmektedir. Libyada Sollum mıntakasın - da İngiliz devriye müfrezeleri son günler içinde ikinci defa olarak bir Alman zırhlı otomo- bili daha yakalamışlardır. Tobruk bölgesinde iş'ara de- ğe hüdise olmamıştır. ai İtalyan Resmi Tebliği — Roma, 13 (aa) — İtalyan İtaly: 373 numaralı tebliği: Dün cereyan eden giddetli| bir hava muharebesi esnasında | av tayyarelerimiz Malta üze- rinde sekiz Hurricane tayyare- si düşürmüşlerdir. Beynelmilel işaretleri iyice görülen bir de-| niz hastahane tayyaresi beş İngiliz av tayyaresinim taarru- Zuna uğramış ve mitralyöz ate- Şi altına alınan bu tayyare de- nize inmek mecburiyetinde kal mıştır. Hastahane - tayyaresin- den maada iki av tayyaremiz de dönmemiştir. Ege denizinde İngiliz tayya- Teleri Rodos'u bombardıman et- mişlerdir. Bunlardan biri hava müdafaa bataryaları tarafından düşürülmüştür. Şimali Afrikada Tobruk eep hesindeki iki taraf topçuları faa- liyette bulunmuşlardır. Tayyare lerimiz pike uçuşlariyle düşma-! nın mevzilerine, hava müdafaa | bataryalarına ve müstahkem mevkiin barakalarına ve kuv - vetlerine mükerreren taarruz etmişlerdir. Bir bataryaya isa-| bet kaydedilmiştir. Yangınlar çıktığı ve infilâklar olduğu mü-| Du,ıı.n tayyareleri, Bingazi ve civarı üzerine yeniden bom - balar atmışlardır. Şarki Afrikada İngiliz ve Hint | kıt'aları kuvvetlerimizin çekil - mesini müteakıp Assab'i bom -| bardıman etmişlerdir. Assab İn giliz ve Hind kıt'aları tarafın- dan işgal edilmiştir. Gondar mıntakasında düşma- nın Nolşefit'deki — mevzilerimi- ze taarruz için yaptığı bir te- şebbüs tamamiyle akim - kal- | mıiştır. Düşman Yüzlerce zayi-| at vermiştir. Tayyare bombal: rının ve mitralyöz atesinin hi mayesi altında hareket eden di- ğer düşman müfrezeleri Debra| Tabor'daki garnizonumuza taar | ruz etmişlerse de geri püskür - tülmüşlerdir. Av tayyareleri-| miz bu kıt'alara karşı mukabil taarrura geçerek bunları takip etmişler ve mitralyöz ateşi al- tına almışlardır. Galla ve Sadama mıntakasın- da kıtalarımız faaliyetlerine de—i vam etmişlerdir. Seyyar kolla - rımız mukabil taarruza geçerek düşmana mühim zayiat verdir- mişlerdir. Rumanya “Hakkını,, uerı alacakmış 1 İnci sayfada) rinde oldugunu göstermekte- dir. Bir hafta süren hararetli faaliyet sona ermiştir. B. Hit ler ve general Antonesco Avru- panın cenubu şarkisindeki vazi- yeti görüşmüşlerdir. Önümüz-| deki günlerin alâkalı — olacağı| tahmin edilebilir. Rumen milleti, genoral Anto- nesconun çizdiği yoldan itimat- la yürüyebilir. Memleketimize ait ve büyük müttefiklerimiz tarafından tes- lim edilen hakların general An- | tonesco tarafından tahakkuk ettirileceği muhakkaktır.,, Curentul gazetesi diyar ki: “General Antonesco bir sene- den az bir müddet içinde mem- leketimizin üzerine çöken sisi| dağıtmıştır. Rumanya — şimdi mihver devletlerinin yanıbaşın- dadır ve Avrupanın cenubu şar- kisinde kendisine terettüp eden vazifeyi ifa etmeğe hazırlan - maktadır.,, DA (Baş tarafı 1 incefdef'| denbire güç gelir, fakat gün alışır. Çok çahşıp Bım zamanlar dehşetli sinirli Turum, âdeta acaipleşirim, kesle kavga etmek isterim. Rur hiyata ehemmiyet vermi: bunu yanlış anlarlar, Y düşmam olduğuma hükmeder« ler. Bilmezler ki ben uzun zax mandanberi — Yeşilayın sadık dostu olmuşumdur. Bu sefer de birkaç arkadaşla yaz plânımız şu: Bir hafta K Zılcanın Gökderesindeki Elma, çam ormanları içinde. Bir hafta Geredenin Esentepesindeki ha- vuzlu çamların arasında. Bir bafta “Yeniçağ gölünün kenam rında. Bir hafta Bolunun 1” şük kaplıcasında. Ben göylesine ruh sporu diyo- rum. Ruh da beden gibi, hafıza gibi, idrâk gibi spora muhtaçtır. Bu gibi yerler ruha cilâ verir. Neş'e kökleşir. Evinize döndüğü. nüz zaman kendinizde tüken« mez bir çalışma Vve mücadele kuvveti bulursunuz. Ben bu ve sulü kış mevsiminde de tatbil ss, ın tekzibi 1 Inci savf” dile kıtaat tahşidine başlamış « tir. 3 — Sovyetler birliği de ge niş mikyasta hazırlıklar yapa- rak Almanya için harp için bu memleketin hududunda asker tahgidine başlamış bulunmak - tadır. Bu şayiaların manasızlığı pek bâriz olmakla beraber Mos- kovanın mes'ul makamları, ge- niş ölçüde yapılmış bulunan bu rivayetlerin devam etmekte: ol- duğunu göz önüne alarak, Tass ajansını bu şayialara Sovyetler birliği ile Almanyaya “düşman ve harbin daha ziyade genişle- mesinde menfaattar — bulunan kuvvetler tarafından becerik - siz tertip edilmiş bir propa - ganda teşkil ettiğini beyana sa- Tâhiyettar kılmağı lüzumlu - te- lâkki etmişlerdir. Binaenaleyh Tass ajansı e- şağıdaki hususları beyana mü - saraat eder: 1 — Almanya Sovyetler bir- liğine yeni hiç bir talepte bulun mamış ve daha geniş yeni hiç bir anlaşma teklif etmemiştir. Buna binaen bu hususta hiç bir müzakere bahis mevzuu olamaz. 2 — Sovyetler birliğinin elde ettiği malümata göre Almanya da, Sovyet - Alman ademi teca- vüz paktının hükümlerine Sov- yetler birliği kadar sarsılmaz bir şekilde sadık bulunmakta- | dir. Binaenaleyh Sovyet mahfil- lerindeki kanaate göre Alman- yanın paktı bozarak Sovyetler | birliğine karşı taarruza geçe - ceği hakkındaki - şayii her türlü asıl ve esastan âridir. Zi- ra Balkanlardaki harekâttan sonra Alman kıtalarının şimdi Almanyanın şarkına ve şimali şarkisine sevkedilmeleri, tah - min edliebileceği gibi başka se- beplerden ileri gelmekte ve Al- man - Sövyet münasebetlerile hiç bir surette alâkadar bulun- mamaktadır. 3 — Sovyetler birliği sulh po- litikası takip etmekte ve Al - man - Sovyet ademi — tecavüz paktı kükümlerine sadık — kal- mak kararındadır. Binaenaleyh Sovyetler birliğinin Almanyaya karşı bir harbe hazırlandığı hakkındaki şayialar yalan ve tahrik edici mahiyettedir. 4 — Kızılordu ihtiyatlarının yazlık karargâhlarda talim yap Malarının ve yakin bir istik balde yapılacak olan manevra- ların, bu ihtiyatları hazırlamak ve şimendifer teşkilâtını kon- trol etmekten başka hiç bir ga- yesi yoktur. Bu kontrol ise herkesin — bildiği — gibi — her sene yapılmaktadır. Bu vaziye te nazaran Kızılordunun ittihaz | etmiş olduğu bu tedbirleri Al - manyaya karşı gayri bir hareket addetmek en tabirle manasızlık etmektir. Fransız sefirinin Genaze merasimi Ankara, 13 (a.a.) — Fransız büyük elçisi M. Jules Henrinin cenaze merasimi bugün saat 10.30 da yapılmıştır. Mütevef- fanın tabutu merasimden biraz önce önde bir süvari ve bir polis rüfrezesi olduğu halde bir ce- naze arabasile Hariciye Vekü- letine getirilmiştir. Merasimde bütün hükümet erkânı ve kordiplomatik hazır bulunmuş - ve tabut İstanbula sevkedilmek üzere - trene irkâb alanmuatur,

Bu sayıdan diğer sayfalar: