12 Nisan 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

12 Nisan 1949 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

P 5 Yeni Almanya Imanya hakkında Amerikan İngiliz, Fransız anlaşması bir taraftan (Bann) daki par- lâmento meclisi başkanlığına ve muhtelif Alman memleketleri ida recilerine tevdi olunurken diğer taraftan matbuata da verilmiş- tir. Federal bir Almanya kuru- lacak ve oldukça geniş bir sem bestliğe malik olacaktır. Fakat müttefikler hAlâ birçok mokta- larda kontrol haklarını muhafa- za ediyorlar, Silâhtan teerit ve askeri meseleler, dış memleket- lerle siyasi münasebetler, dış ti- caret, Almanyada demokrasinin karulması vesaire.. Görülüyor X ba yeni idarenin hâkimiyeti çok mahdut olacaktır. Alman liderlerinin böyle bir tesviye tar zından memnun olmalarına im- kân tasavvur edilemez. Esasen bu çİhet geçen hafta İsviçrede bir konferans veren parlâmento heyeti başkanı Mösyö Andeneu- ver tarafından açıklanmış ve bu nütuk İngilterede asabiyet uyan dırmıştı. Yalnız müttefikler bu rejimin geçici olacağını ve bir sene sonra Almanlar lehine tü- diller yapılacağını da söylüyor- lar. Hattâ diyorlar ki işgal kuvs vetlerinin murakabesine tâbi yu karıda sayılan işlerde bile Al- man hükümetleri ve parlâmento heyeti Gdüşüncelerini müttefik devletlere bildirebilir. Bir İngi- Tiz gazetesi Fransız Dışişleri Ba- kanı Mösyö (Şuman) 1 Vaşing- ton konuşmalarında gösterdiği müsamaha ve uzlaşma zihniye- tinden dolayı tebrik etmektedir. Anlaşılan Fransız diplamasisi Almanlara bu kadarcık bile hür- riyet vermek taraftarı değiller- miş! O halde Almanlardan bir kukla hükümet kurmağa ne ha- cet var. Almanlara şimdiye ka- dar olduğu gibi hiçbir hak vere memeli ve Almanyayı batılı müt tefikler üçüzlü anlaşma çerçeve- sinde idare etmelidir. Esasen bir takım Alman liderleri bu kana- attedirler. Yalnız müttefikleri düşündü- ren cihet Sovyetlerin Alman bir- liği taraftarı olmasıdır. Alman- ya, yavaş yavaş eskl müttefik- ler arasındaki rekabetten ve do- ğu ile batının karşı karşıya di- kilmelerinden faydalanma çare- lerini bulabilecektir. Stalin'in cevabi Mareşal Stalin Finlandiya Cum hur başkanına bir telgraf gön- dererek Rus - Fin anlaşmasının yıldönümü münasebetile kendisi- ne gönder'len mesaja teşekkür Finlandiya ve al memleketlefinin çok nazik asi bir durumda bulundukla- bir sırada Finlandiya -Cumhur başkanının Staline bağlılık tel- grafı yollaması ve buna Mosko- vadan cevap alması alâka uyan- dırmıştır. Diğer taraftan İsveç hükümeti de askerf hazırlıkları- na hız vermiştir. Bilhassa bu te- har etmiştir bütün kler hava kısımlarında çok Jdetlendirilmigtir. Türkiye ve Suriye Yeni Suriye hükümet — dar. besi kahramanı Albay Hüsnü Zaim yabancı gazetelere ve ği demeçte Türkiye ile olan mü- nasebetlere temas ederek bun- ların düzenlenmesi lâzım geldi- Hine işaret etmiştir. Türkiye ile daha sıkı fikri münasebetler te- n de Şam radyosunda mun tazaman Türkçe neşriyatta bu- olunmaktadır. lunulacağı ifade Yeni Pransız radyosunun verdi- | ği bir habere göre Hüseyin C: hit Yalçın Ürdün Kralı Abdul- | lah ile görüşmek Üüzere ansızın Ammana gitmiştir. Batı çevrele- rinde bu âni hareket ve teşebbü- e belli bir ehemmiyet ifade 0- Alman harb suçluları Nuremberg teki muhakeme son safhaya girdi Nüremberg: 11 (A.P.) — Tari - hin en büyük: dâvalarından. birinin &on safhası bu gün burada cere - yan edecektir. Alman harp suçlalari meyanın- da bulunan 21 Nazi üç Ameriknn yargıcından mürekkep bir mahke Menin huzuruna çıkarak, - tecavüz Bavaşında Hitlere yardım etmek « ten ve kütle halinde Insanları öl - dürmek üzere hazırlanan - plânları tatbik etmekten sanık olarak yar- gılanacaklardır.. r Zi Nazi suçlusu arasında diplo mat, bakan ve memurlar bulunmak tadır « 1945 yılında başlayan barp suç- Jularn seri halinde yapılan yargı lanmalarında 1539 kişinin suçu sa bit görülmüş ve 444 kişi İdama hamküm edilmiştir. Bu rakkamla - T& daha başka İngiltere, — Pransa ve Rusya tarafından — yargılanıp mahküm olan harp suçlularının sa yısı dahil değildir. Müyonlarca — Almanın Hitleri alkışlamıya abıştığı Nürem berg şehrinde kurulan mületlera- rası askeri mahkeme — tarafından Georing ve diğer yüksek Nazi şah siyetleri muhakeme edileli Ameri- Kalılar şimdiye kadar 12 büyük dş vaya bakmışlardır. Bu gün verilecek olan — hüküm kararı 9 kasım 1948 denberi hazır lanmakta ve 800 sahifeyi bulmak- tadır. F lunmaktadır. Kral Abdullahın kâ tibi düşürülen eski Suriye Cum- hurreisile Ürdün arasında Bü- yük Suriye hususunda konuşma- lar yapılmış olduğu ve müzake- relerin hayli ilerlemiş bulunduğu açıklanmıştır. Anlaşılan Şamda- ki hükümet darbesi üzerinde dı” münasebetlerin de az çok tesiri olmuştur. Her ne kadar Albay Hüsnü bu ciheti kat'i olarak ya- lanlamışsa da. , Birleşmiş Milletlerde | Birleşmiş Milletler çalışmala- rına bügün başlıyacaktır. Gün- dem, âdet olduğu veçhile çok yüklüdür. Görüşülecek meseleler arasında İsrail hükümetinin ka- bulü, Endonezya dâvası, Macar Kardinali ile Bulgaristandaki papazların muhakeme ve mah- kümiyeti, Franko işi vesaire.. Bütün bu noktaların çözülmesi kabil değildir. Faraza yalnız ge- neral Frankonun İspanya hükü- meti haftalarca hattâ yıllarca Birleşmiş Milletleri oyalamıştır ve oyalıyabilir. Peşte ve Sofyada- | ki muhakemelere gelince bunla- rın da tetkiki çok Uzun sürer, Bu toplantının hususiyeti su noktada toplanıyor - denilebilir, Birleşmiş Milletler âdeta yavaş yavaş Cemiyeti Akvamın tuttuğu yola girmiş gibidir. Asıl büyük | ve mühim müzakereler celse dış- larında devlet adamları arasın- da gizli konuşmalarla yapılmak--| tadır. Kont Sforça ve Şumanın | Amerikada bulunmaları perde ar | kasında fısıltı kabilinden mülâ- katlara yol açmıştır. Almanya- nın mukadderatı, İtalyanın | mürge istekleri hep böyle çö- zülmek istenecektir. İstekler arasında ikinci dere- ce ehemmiyette olmakla bera- ber, Birleşmiş Milletlerde kulla- nılan dil meselesi de vardır. Sov- | yetler ve Çin hükümeti Rusçâ | ve Çincenin de cemiyette resmen | kullamılan dil olmasını istiyor- lar. Filhakika Çince ve Rusçayı konuşan yüz milyonlarca kütle- ler vardır. Bu iki lisan da ka- bul edilirse resmi dil sayısı Bir leşmiş Milletlerde beşe çıkacak vaktiyle ! göre, 1949 yılı başında —dünyada meycut boynuzlu bayvanların sayı sı 761 milyonu Bulmakta ve adı İleri, kuzey Amerika ve Afrika ha ç, diğer in kıtalarda artmak | Olduğu hal İris, Giğer bitün kıtalarda artmak| Giduğu halde bugünlerde gelme- Ankara 11 (Hususj) — Enis A-, Kaygenin Demokrat Parti başkam Celâl Bayar aleyhine açtığı alacak, düvasına bugünde birinci asliye hu kuk mahkemesinde — devam edil - di Bugün dinlenen tanıkların hep Si milletvekili kdi Şahin — Lâçin, Suphi Batur, Hâzım Bozca, Meh-| met Askar ve Fethi Erimçağ mev- zuu Bahis paraların Celâl Bayara Demokrat Partt Başkam olması sıfatile değil, şahsına emanet ola, Bigadiç kaymakamı mahküm oldu Bahkesir, 11 (Telefonla) — Geçen 23 Nisan bayramı geçit resminde küçük kızının ön sıra- da geçirilmemesi yüzünden Bi- gadiç kaymakamı Alâeddin İtay tarafından öğretmen Hilmi Genç- kana yapılan hakaretin Si bugün. neticelenmiştir. —Şehrimiz asliye ceza yargıçlığınca suçu sa- it görülen kaymakamın 2 gün hapsine, 100 lira manevi tazmi- nat ve 200 lira avakatlık ücreti ödemesine karar verilmiştir. Alâeddin İtay'in Kastamonu Kargı ilçesinde bulunduğu sırada belediye seçimlerine fesad karış- tırmaktan verilen ve tecil olunan 10 gün hapis cezasının da ilâve- siyle 12 gün hapsine karar veril- miştir. Farrestal, sinirlerinden muztarip.. Vaşhington: 11 (aâ.) — <Uni - ted Press> Eski Milil Savunma Bakanı James Forrestal, Maryland Deniz hastahanesinde tedavi edil- mektedir. Forrestal, yeni Savunma Bakanı Louis Johnson'un işe baş - amasından beş gün sonra yant ge çen 2 nisanda hastahaneye yatırıl zaştır. Amerikan — radyo — yorumcusu Drew Pearson'a göre, bakan ağır bir sinir buhranı geçirmektedir. Es ki bakan geçen cuma, birkaç / gün istirahat etmek üzere Avereli Har riman'ın Florida'daki yazlık köş - küne gideceği sıradâ ani bir sinir bubranına tutulmuştur. Dünyadaki. boynuzlü hayvanların- sayısı Vaşington: 11 (a.a.) — - cafp):| Tarım Bakanlığından bildirildiğine tadır. Milletvekilleri eczahane açabılecek Ankara: 11 (Hususi) — Meci gündemine ahnan bir tefsir maz - batasına göre meb'usların eczaha - ne açmasına, kanuni mâni bulun- emanet olarak verildiğini söyle, İsatla Amerika'nın telsiz Fezalimili üyieanli madığı belirtilmektedir. 4 j ; ; , 4 DıPLOMAT —. HAZRETİ ÖMER Ğİ Yazan: KADIRCAN KAFLI Hızlı yürümekle meşhurdu ve ürürken at Üstünde sanılıyor. u. Karılarını evden çıkarmaz dı; asla gülmezdi ve bütün öm r alnız iki üç defa gülüm- diği görülmüştü. Hiç şaka yazdı; mühim sayılamıya- cak işlerde bile pek ciddi davra- nırdi. Şiddeti ve hiddeti — meş- hurda; müsamaha bilmezdi. Hazreti Ömer halifeliğin ne r bir yük olduğumu biliyor- halkın ve İslâm dininin se- ini ayı mukaddes bir vazife telâkki etmese bu yü- kün ali rmezdi; çünkü dün yaya ait hiç bir ihtirası yoktu. Pek sade bir hayat sürüyordu. Kendisinin ve çoluk çocuğunun yedikleri deve sütünden ve are Pa ekmeğinden ibaretti; — halife ölünce bu klini d tirm: li ” kati mümkün olduğu kadar daha sa- deleştirmek lâzmmgeldiğine inan- di Hazreti Ömer o gece yatsı na- rıldı; evine gitti, odasına kapan dı; yapılacak işleri düşünmiye ladı. Her geyden evvel Ha- 1 bin Velidin kusurlarını hatır ladı; haksız olarak bir çok kim leri öldürten, öldürttüğü a- damlardan birinin karısile ev- lenen, ganimet malları ve para- ları nikâhladığı kıza — <ağırlık» larak veren bu büyük komuta ni asla affedemiyordu; adaletin mutlaka yerine gelmesini isti- yordu. Hazreti Ebu Bekir müsa Mahalı davranmıştı amma Ö- mer asla müsamaha edemezdi; adalet uğruna, kendi oğlu su işlemiş olsa, feda etlmekten kinmezdi; zira «Mülkün temell adalettir.» Ömer hatırladı: Hazreti çocukluğunu ve gençliğini Baba- Bi zengince bir adamdı ve adı Hattabdı. Ömer Mekkede doğ- muştu, soyu dokuzuncu göbek- te Hazreti Muhammedin soyu İ- le birleşiyordu. Ömer yedi ae yaşına gelin ; : Tefrika No. 54 len yere gönderilmişti; orada ve oraya yakın Zecnan vadisin- de babasının develerini gütmi- ye başladı; ayni zamanda oku- 'yup yazma öğrenmiye çalıştı. Ara sıra Mekkeye gelmekle be- raber ömarünün çoğunu kırlar- da geçiriyordu; göçe 'asında Arapcanın en güzelini konuşuyor; gürler okuyor, vü- cutca ve kafaca gelişirken ah- lâkca da olgunlaşıyordu. Henüz on yaşına gelmemişti ki silâh taşıyordu, On beş yaşında iken silâhşör bir delikanlı olmuştu; akranlarile güreşiyor, yarışıyor Büzel konuşmalar yapıyor; ar- kadaşları arasında birinci geli- yordu, Ömer yirmi yaşına bastığı za- man Kureyg kabilesinin en ce- Bur, en faziletli ve becerikli de- likanlısı olmuştu. Mekkenin ileri gelen adamla- rı gibi Ömer de ticaret için A- rabistan dışındaki memleketle- re gitmiye başladı. İşte bu seya Celâl Bayar - Akaygen dâvası Sanıklar mevzuubahis paraların Bayar'a r yak verikliğini söylediler. — Fethi Erimçağ kendisinin bu parayı ve- renlerden olduğunu bu — paraların Celal Bayara emaneten tevdi e - dildiğini eğer parti için — verilmiş olsayda parti muhasibi Cemal Tunl caya verileceğini ve kendisi müs -| 'tafi addedilerek ekarte edilince pa rasının lade edildiğini söyledi. Du ruşma iki miltetvekilinin fanık ola rak dinlenmesi için başka bir güne birakıldı. Soğuk harb ve Rus radyo dinleyicileri Vaşhington: 11 (aa.) — <Unl - ted Press>: — Yetkili makamların| bildirdiğine göre, dişişleri bakanu- ği radyosu Rusya'da büyük bir din, leyici Rütlesi kazanmıştır. Bu da doğu ile batı arasında cereyan e- den soğuk harpte terazinin kefesi- ni barış lehine eğdirmeğe mu - vaffak olacağa benzemektedir. Diğer taraftan Ralph — Flandera, Rus halkını şimdiki — idarecilerden) yüz çevirtmek için bir «psikolojik| taarruz> a geçilmesi ve bu mak - telgraf teklif et miştir. Mart ayında Rusya'da kisa dal ga Üstünde çalışan 5.000.000 radyo makinesi satıldığı haber alınmış - tır. Sovyetlerin hububat ihracatı azalıyor Vashington: 11 (a.a.) — <Un! ted Press> - Yabancı memleketler. le tarim münasebetleri afisinin bil dirdiğine göre. 1949 martında so -| 'a eren © aylk Gevre içinde Sow. yek hububat ihracatı geçen. sene nin aynı devresindekine — nazaran çok düşüktür. Filhakika bu —sene yapılan 14492.000 tonluk Ihracat ge gen sene 3.450.000 tonu bulan ih-i racatın yüzde 40 ından biraz faz ladır, Türk - İngiliz müzik festival hazırlıkları Ankara, 11 (Hususi) — Her sene olduğu gibi bu sene de ya- pılacak olan Türk - İngiliz mü- zik festivali için hazırlıklar de-, vam etmektedir. 24 nisanda Dev let Opera ve Tiyatrosunda bü- Yük bir törenle açılacak olan bu festivale orkestrayı idare edecek olan ünlü orkestra gefi Clarenca Reyhbhouldun yanlarında gene kıy- metli viyolonist Frederik Riddle si beklenmektedir. Bu festivalde Cumhurbaşkanlığı Flarmonik or kestrası Clarenca Raybould'un şefliğinde dört konser verecek- tir. Bundan başka yekünu on bir kadar tutan bazı İngiliz eserleri de Türkiyede ilk defa olarak ça- İtüylerle örtülü olup kazinkine ben SABAH SABAH! Yolculuk var... Üsküdardaki — bir Halk Purtisi ducak merkesinin Meszarlık idaresine ait bir tepeye zorla denecek kadar istekle yerleşmeğe teşne gö- rünmesini türlü türlü tefsir edenler oldu. Bina değil mi? — Evvelce Mezarlık idaresi iken şimdi de Halk Partisi bucak mer- kezini — barındırsın, deyip işin içinden çıkılır amma, biz yine meşhur İngilir mu- harrir Bernard Sehow'a ait bir hâdiseyi halırlamaktan kendimizi alamadık: Bir gazeteci ile konuşan B. Sehow mülâkatın sonuna doğru saatine bakar ve. — Affedersiniz, tabut id- manı zamanım geldi! dedik- ten sonra gazetecinin — ya- maından ayrılır. Şaşkın saşkın duran ga- zeteciye B. Schow'un kâtibe- #i vaziyeti izah eder: — Yapı ileriledi. Kendisi- ni ölüme ahştırmak için her gün bir tabutun içie gb Eskrım müsabakalarında Türk takımı elimine oldu Eliopolis (Kahire) 11 (AP.)— Bugün Heliopolis Palas otelinde yapılan müsabakalar neticesinde İtalya ve Mısır eskrim ekipleri dünya flöre şampiyonluğu final- lerine kalmışlardır. Türk takunı elimine olmuştur. Kilisedeki infilâk Marlon: 11 (A.P.) — Güney Da, kotanın bu şehirdeki Katolik kilise| Si dün içinde ibadete gelmiş bulu-| nan bazı kimseler olduğu halde in filak etmiştir. Kilise tavanının ve tuğla duvar- darının yıkılması neticesinde —altı kişi ölmüş ve daha büyük sayıda insan yaralanmıştır. İnfilâkın, havanın sıcak — olması dolayısile Çağıştırılan vantilâtörde husute pelen kontakt yüzünden vu kubulduğu zannedilmektedir. Bir ucube Milâno: İ1 Çala.) çafp> — MiLA no yakınında bulunan Dumenza"- da Dir keçi bir ucube doğurmuş- tur.. Doğdulktan bir kaç — dakika #sonra Ölen bu hayvanın vücudü zemekte ve)ayak — parmaklarının arası da <yüzgeç ayaklılar» — ınki | gibi zir zarla kaplı bulunmakta - dır. Muazzam bir gagayı ihtiva e- den başın ense kısmında bir. tek göz bulunmakta ve yine — enseden| bir de keçt başı çıkmaktadır. Kravçenko'nun muhasım- ları, kararı temyiz ettiler Paris: (xa) — (afp): «Lettres Françalses> dâvasında Kravçenko' 'nun muhasımları olan Andre VWib mer ve Claude Morgan - önyedinci ceza mahkemesinin 4 nisanda hak larında vermiş olduğu 3 kararı öğ| hnacaktır. - gasaAAAAMAANARARRAAAAARARANNARAMAAAAAAAARAAAA Z Artık Avrupa Mecmualarını Okumanıza Hacet Kalmadı RESiİMLi HAFTA NGenç, ihtiyar kadın ve erkek herkesin Moda, #Sinema, Spor, Sanat ihtiyaçlarını karşılıyacaktır YARIN ÇIKIYOR SAa canaaaRaNaRAMAARAKAMAZANAAAARAARARRAAS | lerinden biri de vardır. na bütün hayatınca tesir eden belki de onun tarih boyunca a- dalet örneği olarak yetişmesine sebep olan bir macera geçirdi: Ömer bir gün panayırda ga- et güzel, safkan Arap, nesliniı €en mükemmeli sayılabilecek bir kısrak gördü; arkadaşı Saad bin Ebi Vakkasla beraber bu kısrağı satın aldılar; daha yük sek fiyatla satmak istediler; fa- kat Arabistanda sattıkları tak- dirde büyük bir kâr etmiyecek- lerdi. Halbuki Suriye ve Iraka götürürlerse iyi müşteri bula - caklardı. Çünkü Bizanalıların vo İranlıların atları Arap atları kadar güzel, hızlı koşan hay - ğildiz. Arap atlarını allar, generaller, zen- gin adamlar alabilirlerdi. Onlar için bir Arap atına sahip olmak başlıca geref sayılıyordu. Genç Ömer ve arkadaşı Saad Ebi Vakkas epice düşünüp görüştükten sonra meşlur A- rap kısrağını Iraka götürmiye karar verdiler, Bu tlkenin Ara bistana en yakın olan Fırad va- disi hem zengindi hem de Arap: Hiyra larla İranlıların leri mühim bir Tinde her sene kurulan panayıra Anadoludan, İrandan, Türkis - tandan, Hindistandan hattâ Çin den tacirler geliyorlar; mal ge- leden sonra temyiz etmişlerdir. YA AAA SA j 1 J | tanınmış iktisatçılarımızdan Gelir vergisinin, banka — mev- duatı faizlerinden vergi almak hakkındaki maddesinin şehrimi- zin iktisadi mehafilinde nasıl kar gilandığını öğrenmek üzere dün B. Cevat Nizami ile bir konuşma yaptık. B. Cevat Nizami, mevduat fa- izlerinden vergi almak usulünün banka ve şahst mahremiyeti ih- lâl bakımından mahzarlü olup olmyacağına dair sorduğumuz suale gu cevabr verdi: — Gelir vergisi açık beyan usulüne tâbidir. Binaenaleyh böy le bir usulün tatbikinde mahre- miyetten bahsedilemez. Bütün mükellefler şahsi kazançlarını tam olarak bildireceklerine göre bü kazançlarının bankadaki mev düat kısmının saklanmak isten- mesi gayri kanuni bir şey olur. Banka faizlerinin gelir beyanna- melerinde gösterilmesi lüzumu hiç bir tereddüdü mucip olmıya- cak kadar aşikârdır. — Devlet tahvilâtı faizlerinin diğer tahvillerden ayrı olarak vergiden muaf tutulması hakkın- da ne düşünüyorsunuz? — Esas itibariyle menba — ne olursa olsun, bütün gelirlerin ver gi karşısında müsavi sayılmaları lâzım gelir. Binaenaleyh prensip itibariyle devlet tahvilâtının faiz lerini gelir vergisinden muaf tu' Fabrikaların | şehir dışına nakledilmesi Dün beledi sanayicilerin de iştirakile bir toplantı yapıldı Dün öğleden aonı mâr Müdürlüğünde — Sanayicilerin de iştirâkile yapılan bir toplantıda, gehir içindeki fabrikaların durumu bir daha gözden geçirimiştir. . Bu bususu Yerinde incelemek üzere ev velce teşkii oluman komlsyon, it - ililere izahat vermiştir. Komisyonun verdiği izahata gö- re, sanayi bögesinin tayini henüz belli olmamıştır. Ancak komlayon, fabrikaların çalışma tarzı ve fab- rikalarda " hefbangi bir “tenlikeye karşı alınması gereken tebirler ü Sezinde «bir fallmatnamd lnmelek: maktadır. Komlayon bu. tallmatnm meyi bazirana kadar tamamlamış | ve Şehir Meclisine vermiş olacak d Şehir arRciksi” Sanayt, teğik Ve Tadmatkamkdı cektir. Belediye 1 - bölge tetkik c Sanayi bölgesi tesbit olunduktan sonra, buraya nakledilecek fabri - kalara tebligat yapılacak ve ken: dilerine nakil için Üç ay — mühlet verilecektir. Bu zaman zarfında nakledilmeyen — fabrikalar — derhal kapatılacak ve ruhsatları geri alı - nacaktır. Dünkü toşaantı da - sanayiciler ancak ağır işlerle uğraşan fabri - kaların şehir dışıma — çıkarılmasını | istemişlerdir. | Papagos'a ve Van Fleet'e| suikast hazırlıyanıar Atina, 11 ÇAA.) — (Lps): İçişleri Bakanlığından bugün bil dirildiğine göre, Yunanistanda- ki Amerikan askeri heyetinden geneval van Fleet ile Yunan Baş komutanı general Papagos'a kar Bi suikast hazırlamaktan — suçlu 80 komüniat tevkif edilmiştir. Bunların arasında Yunan komü- SUU rüyorlardı. Türkler en çok at alıyorlar; bu Badık ve hayvanın değerini bütün d.ger milletlerden daha iyi takdir et- tikleri için daha çok para veri- yorlardı. Ömer ve Saad bir eylül saba- hi erkenden atlarına - bindiler, kısrağı da yedeğe alarak Mek: cesur keden çıktılar; O zaman Yesrib denilen Medineden, Hayberden ve Nufud çölü ortasında Hailden geçerek bir ayda Fırad kıyıları- 'na vardılar, Hurma bahçeleri - rasından ve mahsulleri toplan- mış tarlaların kenarından geçe- rek Hiyra şehrine ulaştılar. O tarihte bu memleketin hü- kümdarı adaletile meşhurdu; kırk sekiz sene saltanat sürdük ten sonra 579 da ölmüş olan İ- ran imparatoru Nüşirevanı ken dine örnek tutuyordu. Her ba- kımdan bağımsız olmakla bera- ber İranlılara her yıl hediye ma hiyetinde küçük bir vergi veri- yor; iyi komşuluk münasebetle rinde bulmuyordu. Nüşirevan, Mazdek adında bir komünist yaptığı kanlı ve ahlâksızca ihti İâli bastirmiş, eşsiz bir adale hüküm sürmüştü. O kadar ki Hazreti Peygamber onu övmi Adil bir padişahin devrinde doğ- muş olduğunu söylemişti. Nüşi- revandan sonra İranda adalet nist partisinin politbürosu üye- ediyordu; Asyanın ve Afrika- nın her tarafından bu gehrin pa zarlarına binlerle tacirin emni- yetle gelip gitmeleri ve alış ve- Tiş yapmaları bu sayede müm- kün oluyordu; bu ticaretten en çok faydalanan da Hiyra hü - kümdarı idi. Ömer ve Saad şehrin kapısın- | dan girip biraz ilerleyince bü- yük bir meydana geldiler; ora- Gelir vergisi ve tüccarlarımız Banka mevduatının faizlerinden vergi alımması hakkında B. Cevat Nizami ne diyor ? mak, gelir vergisi mefhumuna ve vergide adalet prenslpine ay- kırıdır, Ancak bugünkü vaziyette devletin istikrazları «mevcut ve gelecek vergilerden muafiyet» şartiyle aktedildiğine göre bu garta da, tesbit edilen vüdelerde konversyon ameliyesine — başvı Tuluncaya kadar bu şarta da ria: yet mecburidir. Konversyon ya- pılacağı zaman devlet bu vergi Muafiyetini kaldırdığı takdirde gelir vergisinin ruhuna riayet te- Min edilmiş olur. Bundan sonra B. Cevat Niza- mi, gelir vergisinin tamamile le- hinde bulunduğunu — söyliyerek şöyle demiştir: — Kazanç vergisi harbden ev- vel ıslâh edilmiş olsaydı devletin yaridatı mühim nisbette artmış, lükellef zümreler arasındaki mü ratsızlıklar ortadan kalkmış ve mali durumumuz şimdikinden çok farklı ve mükemmel bir du- rumda öolurdu. Bu sayede gayri tabil bir takım servet teraktimle- ri de kısmen önlenmiş olurdu. Gelir vergisi gibi ehemmiyetli bir reform hareketinde fazla is- tical mahzurlu olduğu gibi re- formu fazla tâlik de belki daha fazla mahzurludur. Her reform- da olduğu gibi bunda da bazı tatbik güçlükleri ile karşılaşmak kadder bildir. Türk - Yunan ticaret anlaşması Maker Şehrimize gelen Yunan delegelerinin verdikleri izahat Meriyette bulunan Türk - Yu- nan ticaret anlaşmasının yeni- lenmesi ve Marshall plânı gere- ğince Yunanistanın Türkiyeden alacağı 13 milyon liralık emtea 'nın tesbiti için bir müddettenbe- ri Ankarada bulunan ve hükü- metimizle bir anlaşma imzalıyan Yunari ticaret heyetinden 3 ü dün sabah şehrimize gelmiştir. Gelenler Yunan ticaret birliği mümessili Sinioğlu, Taşe “Nezareti müdürlerinden Halevas, Koordi- nasyon Nezareti müdürlerinden Krantelli'dir. Heyet Szasından M, Si kendisiyle görüşen bir muharri- rimize şunları söylemiştir: «— Ankaradaki çalışmalarımız olarak iki kısımdır: esa 1— Yunanistanın Türkiyeden Marshall plânı gereğince alacağı 13 milyon liralık emteanın bir senede peyderpey alınması ve bunların - bedellerinin Amerika tarafından Türkiyeye ödenmesi, TTürkiyenin Yunanistandan — yine aynı şekilde alacağı emteanın, Amerika tarafından Yunanistana ödenmesi meselesidir. Yunanistanın Türkiyeden — alâ- cağı mallar arasında; koyun, ke- gi. taze ve tuzlu balık, bakliyat, her nevi tohum, pamuk, - peynir, balmumu, pastırma, Türkiyenin bizden alacağı mallar arasında ise çimento, boya ve cam bulun- maktadır. 2 — Normal ticaret anlaşması- nın yenilenmesi: Bu iş karşılıklı iyi niyet ve dostluk havası içinde sür'atle yo- luna girmiştir. Halen mutabakat hasıl olmuş- tur. Yalnız halledilemiyen mesele eski ticaret anlaşmasına bağlı, tasfiye edilmemiş hesapların tan- zimi, Biz bugünlerde Atinaya - gidip bu hesapları tanzim edeceğiz. An-. karada kalan M. Argiraki ve M. Dimitrin ise yeni Türk - Yunan nlaşmasını imzalıyacaklardır.» | DEMOKRAT PARTİ KONGRESİ da yüz kadar atlı binicilik talim leri yapıyorlardı; içlerinden bi- ri diğerlerinden süslü giyinmiş- ti ve gayet gençti. İki ara dekto güzel bir kısrak olduğu | halde görünce durdu; ötekiler de durdular ve Arap kısrağına hayran hayran bakarak bir ler konuştular. Sonra toparlanarak Ömerle din et rafını aldılar; yakışıklı genç us taca bir hareketle iki Arabin yanından geçerken güzel kısta- ğin yularını kavradı; çekti ve alıp götürdü. Ömerin ve arkada ıyorsunuz? Kısrağı larla ber Ba sap den kaybo likanlısı & nin yüzlerine ba talihaiz gaşkın birbirle kıp kaldılar, | ansızın Yazımızın çokluğundan do- | 1 bugün Demokrat Parti || Köongresi hakkında yazımızı koyamadık. Özür diler aaararaanaaea eee eeei a Te — — |A— İkramiyeli Ergani Tahvilleri 16 Nisanda çekiliyor Her amortiye bir yeni tabivif verilte YAPI ve KREDİ BANKASI TTK ETERAME U Ankarada kar yağdı Ankara, 11 (Hususi) — Bus rada hava soğumuştur. Fasılar larla kar yağmıştır. Çinde barış müzakereleri Nankin, 11 (A.A.) — (Lnle ted Press): Resmi bir. kaynake tan bildirildiğine göre, komünleti ler atoş kesmeye muvafakat eta miş ve hükümet barış heyeti tle Pekinde cereyan etmekte olam müzakerelerde daha müsalt bir durum takınmışlardır. Geçici — cumhurbaşkamı — L£ Tsung Yen'in yakınlarından olani bir şahsiyet komünistlerin Yat gçe kıyılarındaki milliyetçi meve zilerine kargı girişmeye hazırlan dıkları umumi taarruzu durdur« muş ve başşehrin 50 mil doğus sundaki mevzilere hücum eden kızıl kuvyetleri 1 mil geri çekmiğ olduklarım bildirmiştir. Amerikanım yeni Moskova Hüyük Elçisi Vaşington, 11 (AP.) — Başı kan Trumanın Birleşik Amerika- nın Moskova Büyük — Elçiliğine visamiral Alan G. Kirk'i tüyin edeceği anlaşılmaktadır. İkinci Dünya Harbinin deniz komutanlarından Alan Kirk. dip lomatik mesleğinde de şöhret ka- zanmıstır, Kirk 1946 danberi Bir leşik Amerikayı Belçikada Bü- yük Elçi sıfatile ve Lüksemburg ıfatile temsil etmek Şimdiki halde bazı görüş- meler yapmak üzere Vaşington- da bulunmaktadır. Türkiye Sağır, Dilsiz ve körler Derneği kongresi Ankara, 11 (Bususi) — Tür- kiye Sağır, Dilsiz ve Körler Der neği kongresi dün yapılmıştır. Bilindiği gibi İstanbulla bir ara» da çalışan Dernek baş gösteren bazı anlaşmazlıklar dolayısile ayrılmak kararı vermiş, bunun Üzerine müslıkil olarak — teşek« kül eden Derneğin ilk genel ku- rul toplantısı da dün yapılan bu toplantı olmuştur. Dünkü toplane tıda yeni Dernek tüzüğü okune muş, dilekler tesbit edilmiş va İ« dare heyeti seçilmiştir. Çukuravada ekim Ceyhan, 11 (ALA) — Tabif sartların müsait gitmesi netice. si bölgemizde ekim durumu çok müsait bir hal almıştır. Ç'ftçiler memnuniyetle harman gününü bektemektedirler. O güne kadar herhangi bir gayri tabif vaziyet olmadığı takdirde çiftçi nmulma dık derecede bol mahsule kavu- şacaktır. Diğer yandan pamuk ekimine de devam edilmekted'r. Bu yıl yazlık ekimin bemen tamamı pa muüğa hasredilmiştir, Pamuktan sonra keten tohumu, susam ve diğer hububat ekilmektedir. Veğ mur düramu da müsait ea tedir. Parise gidecek 50 kişilik Rus hey'eti Moskova, 11 (AP.) — Pariste «Barış Konferansı» adı. altında tertiplenecek mitinge iştirâk e decek 50 kişilik bir Sovyet tem: silci heyeti yakında Moskovaden hareket edecektir. Mosko ki Franı elçili$ifne gimdiden vizd için baş vur 'muştur. Heyet Ü- yeleri arasında T>-enhurg ve Si- sriRE Şi 'maj Şampiyos monov gibi yaz: takoviç, kadın n nu. İzakova vardır Avrupa Pipe - Line plânı Paris, 711 ÇALA.) — (Lpe)t Favre petrol - tasfiyehanelerii Paris bölgesine bağlamak üzere borular döşenmesine tevessül e- dilmiştir. Bu hususta hir kanun lâyihası yakında meclise verile. cektir. Sarfedilecek paranım 3 ayda itfa edileceği tahmin e0 mektedir. Bu projeye Marsilya tasfiyehanelerini — Rotterdam'a bağlıyacak bir Avrupa Pipe-Line plânının mukaddemesi olarak ba« kılıyor. —a keriye ha iında — binlerce zabit — yetiştir. miş — Binbaşı- hıktan — emekli merhum — Hafi Bey oğlu, Tür- kiye Harb Ma- Tölleri — Birliği İstanbul Şube- yüzbaşılığından | | | si kâtibi malül emekli Burhanettin Hafi Cağaloğlu İirtihali daribaka etmiştir. Cena- İzesi yarınki 12/4/949 Salı günü |Lâlelide Şair Haşmet sokak 11 numaralı hanesinden kaldırıları ikindi namazı Beşiktaş Sinanpa- şa camlinde kılınarak Yahya E- 1 alle mezarlığına defnedi- fendi. | b Kendisine rahmet diler ve âi- Hesi efradına sabir dileriz. Çelenk — gönderilmemesi olunur, rica

Bu sayıdan diğer sayfalar: