10 Ekim 1934 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4

10 Ekim 1934 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Aldığımız bir. mektup üzeri- 'e san'at ve sanaat kelimelerinin dilimizdeki mevkileri hakkında ga bir kaç satırı. yazıyoruz: senedenberi san'at Fransızcadaki — *art, k kullamlmak- kelimcz Can mukabili olar “tadır. Art, eski Yumancada ki Are- | ından alınmadır, kudret ve| 'at ı kelimesi bugünkü mana ile kul- K Tanmazdı. Eski muharrirler, san'- atı hilkat eserlerine tahsis et- miş vefakat onu Sun'i şeklinde istimal etmiştir. Yani ona isi fül mevkü vermiş ve sanıri iş görmesi manasında kullanmışt Güzel bir iş, bir. hüner e: hakkında da daima sanaat ke- l | limesi kullanılmıştır. Fakat bu gün san'at güzel eser manasın- a istimal olunmaktadır. Hatta Fransızcanın Beanx - arts ter- K Uyku insanların yemek, içmek | gibi en tabü ihtiyaçtarındandır. Hat azalımaz, fakat bir ğece uyku: Beçiren adamdan erlesi gün gerek bedeni, gerek fikri bir iş hayat üzerinde ne far büyük bir mücssir e'duğunu imı, fahammü'ü en müşkül olamı e Bayatı len dertlerden Frenkçede uykü. izimgeli luk hakkında doğrudan doğruya bbaya Omahsus asardan - başka ön. anlıyacağı, — okuyup —iti W | AT C) Uyku ve bozuklukları Maharriri: Doktor Esat Raşit San'at — sanaat mektedir. Bu takdirde san'at başka ve sanaat yine başka oluyor. Meselâ adi bir iskemle tasavvur edelir Odun parçalarını, sazları çöp- leri bir araya getiripte iskemle yapan adam, nihayet sanaat sa- ikemlenin hasır kıse ören, ağaç kısmına nakışlar işleyen, Sani ona hileyen - ada di Ööyledir. Lâkin araya boya gi- rince, tezyini emekler çoğalınca, daha döğrüsü iskemlenin fay- dah olması ciheti birakılıp ta izel bir eser, zevk verici bir Şey. haline, geçnesi” istihdaf olununca iş değişir, iskemleyi yapan adam sanaat sahibi ol- Mmaktan çıkar, san'atkâr olur!. Şu izahtan anlaşılıyor ki san- at başkadır, sanaat başkadır. ve bediyat esthe't l ilim'de ancak sanatla meşgul olur, sanaatı kendi. çerçevesi yevmi' güptlerle peşreğilniş dlin szun. veya kasa. birkaç makaleden başka, uğku meselesine dair esasli bir erer çıkmamışlır. İşte (Tıp fakülteri Sinir. hasta. hılları Doçenti) Doktor Esat Raşit Bey tarafından (Uyku ve Bozukluk. ) önvanile. budefa neşredilmiş lan rinsle bu noksam telali cdecek İK eserdir. Uykususluk. rahatsizlı. dinin ne demek olduğunu işite işite Üğrenmiş ve belki de nefsen tecrür be elmiş olduğumuz. cihelle Raşit Beyin dün elimize geçen &serini dik- külle görden geçirdike cek mahiyetle olup tam bir. vukuf ve salâhiyetle yazılmıştır. dikdarını bilerek ve anlayarak- ter davi ettifmek imkânını elde etmiş lurlar. Yalız esere ufak bir kur sur balacağız, Frat Raşit Bey İki. tabım halktan siyade galiba mese dektaşları eve talebesi için yazmış alacak, kitıbbi mtlahları fazla kul” Tanmıştır. Masmafih Esat Raşit beyi böyle kaymetli ve lüzumlu bir eser çıkar POLİSTE Bir adam derede boğuldu Dün akşam üzeri Üsküdarda Merdivenköyde - kaza- neticesi bir Siüm vakası olmuştur. Merdivenköylü Arif isminde biri, arabasiyle- beraber, Mer- divüşliiyde! yayn ehddesk arkar sanda. dere İaaaclan; kai Çkardlakir İlim. müvasinesini haybederek dereye yuvarlan- mştır. Arifin — yuvarlandığı kısım, boğulacak kadar derin olmadığı bakle henüz tesbit edilemiyen Bir gelerle ni glarak ölürer miştir. Hâdiseden Üsküdar Müd: deiumumiliği haberdar edilmiş, ceset mul Karşılıklı döğüş Yedikule de — Gazliçeşme de ohiran Fethiile metresi Nariye ve komşuları Remziye isminde bir kadn, elbirliğile kavga et- mişler. ve birbirlerini döğmüş- lerdir. Polis üçünüde yakalamıştır. Haklarında tahkikat yapmak. tadir. Bir amele iskeleden düştü Pangaltıda bir yapıda çalış- makta olan Haydar isminde bir amele, bir aralık - bulunduğu yerden müvazenesini kaybede- tek düşmüş ve ağır sürette yaralanmıştır. Haydar Beyoğlu bastanesine kaldırılmıştır. Kazada, herhangi bir şahsın alâkası olup olmadığını araş- tırmaktadır. Arif tevkifhaneyi boyladı Kasımpaşada — Mehmet — ve Abdurrahman — isimlerinde iki kahveci ile börekçi Hasan iz minde diğer birini yaralayan ameleden Arif hakkında Ka- ampaşa polis merkezince yapı- dan tahkikat ikmal edilmiş ve carih dün adliyeye teslim olun- muştur. Ârif, müstantiklikçe isticvabı mütcakip hakkında tevkif mü- zekkeresi kesilmiş ve tevkifha- neye sevkolunmuştur. Bir kaza Şoför Burhamın idaresinde ki 2058 numaralı otomobil dün Beyoğlu caddesinde ilerlemekte iken, Dolapdere de Macar cad- desinde oturan Lrodomos efen. di isminde birine çarparak ya- ralamıştir. Şoför Burhan tütul- muş, Lrodamos efendide tedavi altına alınmıştır. Anadoluda seyahat notları Akşehirde bir gün Muntazam bir imar programı çerçevesi içinde şehir günden güne güzel- leşiyor — Nasrattin Hoca da ihmal edilmemelidir. Akşehirde Konyanın güzel hür,, biç kızı “ Akşe- anayurdun em ç zengin kazalarından birisidir. On sene evveline kadar yal ni büyük irat get ret kaynağı olan " Akşehir tirir bir tica- ufuklarında bugün Cümhuriyet programının verimli ışıkdarı aynı zamanda yepyeni ler beldesi,, kurm: İyi düşünüşlü bir görür bir beledeye, dürüst ir program çerçevesi içinde, 'nedir bilmeksizin, caddeler, güzel yorulmal hişıyor. Geniş bir “güzellik- ak Üüzere, kümet ve meydanlar, büyük müesseseler muntazam şoselerle ba; hu programın iftihar aöklükeinder. Akşehir, Afyon verici 've Konyaya Aynı zamanda demiryolu üzerinde. Çok çeki Yeşildağlar bir'kar Bizıl tanbaşa tal hususiyetleri var. yaslanmış gözel veren şehir baş- cevherlerle dolu. hstasyondan şehre / uzanan, emsali her yerde mıyacak kaç İa tünellenmi ki bu cevherleri gerdanlık. kolay buluna- r muntazam, ağaç- bir cadde san- savak inci bir “Akşehir, in nüfus adedi on beş bir merkezi olduğunu müesseselerine, bulmiyor. Bununla be- rünüş şehir anlamak içi mağzalarına, depolarına bir göz gerdirmek yeter. Şehir ferah ve bol bir şey yok. temiz. Sudan Her sokak küçük su damarlarile çevrelen- miş, Yarım saat mesafede bu- lunan ve büyük Ia Belediye tar fedakârlik ından şehre dağıtılan mükemmel bir men- Şehirde — güzel lokantalar, temiz oteller büyük gazinolar var, “Hacı Emin Lokantası ,, İ müesseseler büyük - şe lerde bile nadir rastlanılacak derecede muntazam. Bunların çoğu radyo, “Oparlör,, — gibi asri vasıtalarla mücelhez. Biri yazlıl aşlık ol mak üzere ve tiyat bir ban bir tiyatro — bina: aptırtıyor. — Otuz v sir meb. lâğın bu işe ayrıldığı düşünü- lürse bu binanın ne kadar şık bir şey olacağı anlaşılır. Darül- bedayi heyetine varıncıya ka- ddi temsil heyet- olan; şehre de İ AKĞöNiR . G lürdiik Üü ce hayatından mahı Münevver bir ki hayatı da - canlıdır. Gençlik, her sahada büyük var- gösteriyor. Umumi terbiye e değer. Halk- cidden nazik. Şehrin kıyılarında, aylardan- beri kurumuş bir çayın yanı ba; Teşrinlevvel 10 Filistinden mu- hacir geliyor Gaziayıntap 4 (Hususi) — Bune dan elli sene evvel Aydın vilâye- tinden Filistinin Salta kazasının Romanlı köyüne güç eden Karate- keli aşiretine mensup irkdaşları mmızdan 19 hanede yetmiş bir nü- fanlu ilk Türk mühatir kafi gehrimize gelmiş — ve iki gün Mmüddetle misafir - edilen mühacir- çe Hilâlihmer, Himayeletfal 'cemiyet ve teşekküllerle hai gi farafından / yardımlarda — bulunul Tekdaşlarımız. bir. sıhhiye me- murunun refakatinde gönderildik- leri İslâhiye kazasında İskân e cekler ve bu kazanın Göllü 'nam mevküyde bir köy tesis lecektir. Muhacirlerin çabuk iaki ve istirahatleri için vilayetçe İslâhiye n icap eden. © iştir. 31 hanelik ikincl bir muhacir kalilesi de yela çıkmış olup gu günlerde gelmeleri beklen: mektedir. “Şşında, ovalara doğra yayılan hazin bir mezarlık var. Hafif bir rüzgârın okşayışla riyle her an beşiklenen ağaçlar, sebilleri andıran küçücük bir kubbeyi gölgeler. İşte bu, Nas- | yattin hocanın törbesidir. Bütün dünyada, bütün budun. ların edebiyat meydanlarında ismi anılan neşe kahramanı şöh- retli insan ile ovaların bu met- Tuk ve hazin türbesi arasında ve kadar da büyük bir tezat Bu türbe bir çok defalar ta- mir edilmiş. Belediye, tarihin neşe filozofuna karşı ihmalkâr olmadığını isbat etmiş. Bununla beraber merhametsiz yabani ça- hlar, Nasrattin hocanın eben yatağını her dakika tehdit edi yor. Daha fazla bir alâka iste mek, Nasratlin hocanın elbette hakkı. Onun bir tarafı kırılmış koca sarıklı türbesini korumak için yapılacak çok iş var. Kadirşinas insanların bekle- bunların biran evvel rimli güzel işler arasındı kadirşinasane işi de ihmal ede- miyeceği muhakkaktır ve Nas- rattin hoca bunu bekliyor. Vedat Ürfi Bu akşam MELEK Sinemasında Güzelliği - Gençliği - ve tatlı sesi ile RAMON NOVARRO Gençlik, güzellik ve enfes şarkılar filmi olan ASRİ TALEBE Filminde herkesi teshir edecektir. (Fransızca sözlü İlâve olarak: Metro Goldüryn - Mayer filmi ) dığından dolayı tebrik eder ve bu ba suyu da bir iki seneden beri S G n Di eee Alelâmum kitapçılarda bulunması| umumi sıhhat üzerinde fayda- İÇİN, 2 H et e iktiza eder. lar doğurmuş. iyacağına. İkanaat çe tçisini uykudan kaldırdı, kar- unin dibinb oturttu, konuşma: koyuldu. Bu, Mehlikanın hizmet- Kabul etmez bir mah- rişirirdi, iyi sofra yardı, ev jşlerinin her çeşidini yirdi. Fakat ne erkek tamedı, gün doğana kaz Uyurdu. İş ve uyku, İşte onun Tefrika No: 36 tanıdığı şeyler. Yüzce de girkindi, çil boruğu ve aplak. bir Şehresi vardı. İşte Naciye onu gece yarının. dan sonra karşınına alarak” sorür yordu. — Kız, erkek güreli nn olur, bana anlatabilir misin ? — Bilmemki Hanımcığımt! — Amma yaptın ha. Kadın olup ta erkek güzelini anlamamak, amak kabil mi hiç. Sıkılma da le, ben öyle istiyorum. Göz bebeklerinde hep boş kalan ilık yatakcağızı dolaşan hizmetçi, Uzüm uzun düşündükten sonra cevap verdi — Bizim köyde boğa gibi, aygır Bibi, teke gibi, koç gibi erkeği güzelini “boyda posta - ararlardı Güçlü erkek güzel erkekti — Fena söylemedin amma boy göz: , küvvet kadar yüz yakışıklığı İzım değil miz — Koçun şüzüne bakan koyun z aygırlar, boğalar, ayrı ayrı ve fakat daima ressam Bülendi! için bizmetçisinin — tatme sohbetine can atan Naciye, bu müsahabenin de yine onu batırlat- görünce lazı savdı, yarganına » yarı uyanık ve yarı uykulu çababı buldu.. Şimdi, kafasında bukadar yer 'tatan genci, evinde görüyordu. Artık Gzüntüleri kıntıları ve geceki leri hep sili el uzatiyordu. Aşk titrek, fakat yü sesle iltifat ediyordu ve kargısında gelir ni gel endişesinden doğma iç sı- karaı liğin i. Şen ve şuh; ona ilân'eder kten gelen bir , sizi o getirmişe kendisine ömrüm aldukça minmettar kala. cağım, Ve salona girince, duğü tarafa - oturmuştu, 'yer göstermeği bile kark yallık dostu lbinin bulun- Kamrana hatırma getir. miyerek mütemadiyen konuşuyordu. —Bilmem, burada aıkılacak mmsı 'nir? Benim evim boş bir yuva, Siz 'ona kuşsur bir kafes te diyebilirsir niz, ben kendi evimde kendimi bile gölge gibi görürüm. İçime okadar dasızlık sinmiştir. Sizde onun fare kında olacaksınız, belki geldiğinize nedamet geti -ceksiniz, Hakkımız da yar. Benimevim, Mehlika Hanımın kine kenzemez ki. Orada. sakrak kazlar var, kahkahâ — var, çapkın 'nükteler var, danı var ve herşey var, buradı Bülent, dürmadan - söylüyen bu güzel kadının sinir. buhranı /geçir mekte olduğunu sermekte/ gecik- Bu kadar gevezelik, dolmuş n boşalışından başka bir bir kı gey olamazdı. Seven ve seri #inde tereddüt taşıyan kadın Onu: biraz we Bülent, o inceliği bir çok t rübelerle kayramış — bulunuyordu. Hu sebeple ve biraz da ahmak bir hayretle kadını dinliyordu. Onun birdenbire sustuğunu / görünce şırdu. Ne yapmak lâzım geleceğini fayin edemedi, alık alık Bakınmıya başladı. Bereket versin ayakta du- van Naciyenin şuursuz - söylenişini dinliyen Kâmran müdahele etti : — Ey, dedi, burada nevar? Naciye Hanım, gamlı gamlı içini | çe ni bir” iştiha — İçinde “Bülendin “gözlerine — dikti, inledi — Burada yalız ben vi Demek ki birşey yokt Kâmran, " Bülendin bir söz söylemesini, kompllman - ve hattâ lli bekliyen kadına İcap eden görünce © vazifeyi — Nezaket göster Si gibi sersem. bi tel kekeler — Hayhay efendim, doğru söy- düyorsunuz efendim. Naciye Hanım, yine aynı bakış- İ onu İhata ettikten sonra gülüm. sedi. ve hafifçe meesi! dedikce . Sonra Başka mevras geçti. Hava. dan, tenersühlerdem, sinemalardar oyunlardan bahte girişti. Deminki gibi şuursuz bir teselsüle kapılma Kakla beraber yine gayrı tabil gö rünüyordu, bir bahsin — üzerlnde Devamı var

Bu sayıdan diğer sayfalar: