22 Aralık 1934 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 3

22 Aralık 1934 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kânunuevel 22 SÜTUNLAR — ARASINDI * Napolyon yun aşk mektupları Telgraflar haber veriyor: Na- polyonun aşk mektupları Lon- drada satıldı ve Fransa hükü- eti tarafından alındı. Napolyonun karısı Mari Li yazmış olduğu bu mektupların, bir gün gelipte Londrada mü- zayedeye çıkarılacağı ve 15,000 Tngilir lirası mukabilinde Fran- a hükümeti tarafından alına- rak Fransada mühafaza edil- mek üzere götürüleceği akla gelir miydi? Napolyon bu mektupları, harp sahnesinde karısından uzak bu- Tunduğu sırada, çarçabuk yazıp karısına gönderirmiş! Bunların — anlattığı — birşey yarsa, Napolyonun, n felâ- ketli muharebelerinden bi batırladığı ve oaları bu mektuplarla okşadı- itıdır. Napolyonun bu hareketi Onu sevenler Üzerinde şüphe yok ki iyi bir tesir bırakacak, ona karşı düyulan takdir bis- derini sağlamlaştıracaktır. Bu mektupların öğrettiği bir gey daba var, oda Napolyonun büyük bir asker olduğu kadar büyük bir aşk adamı olduğu dur. Çünkü mektuplarında aş- kın bütün ateşi himolunuyor, aşkın yarattığı bütün rıkkatler. incelikler göze çarpıyor o ka- dar ki bu mektupları okuy bir adam, onları yazanın hüvi- yetini bilmese, bunl: d Yine bu mektuplar öğreti. yarki Napolyon, büyük bir is- Hirateci adamı olduğu halde istiratecinin — bütün - icaplarını unuttuğu — anlar — oluyordu. Çünkü Napolyon bu mektupla- rında karısına plânlarından bah- sediyordu. Onun bunları karı- aına ifşa etmesi ise Parise dön- mesine mani olmuştur. Napolk yon bu pek mübim sırları kıy- metlerini bilmesine imkân bu Tuamayanı bir kimseye ilşa et- mekle, yahut bu mektupların başka ellerede geçeceğini he- lamamakla — başını bel sokmuştur. Fakat Napolyon da nihayet bir insandı, ve mektuplarının yalnız karısı tarafından okuna- cağı ve başka bir kimset bunları ele geçiremiyeceğini zannetmekle, her kesten fark- vız bir insan olduğunu göster- miş oluyor. R. Az kaldı bir. tramvay kazası oluyordu! Evvelki gün, Gülhane par- kının önünden Sultanahmede çı- kan yokuşta çift arabalı - bir tramvay birdenbire bozulmuştur. Vaziyetin tehlikesini hisseden vatman, hemen el ve elektrik firenlekini sıkmak ve arabayı durdurmak istem waffak olamamış, her iki firen de işlememiştir. Bu bozuk ara- bada bulunan yolculular bir hayli korkmuşlar ve - tehlikeli dakikalar geçirmişlersede ni! yet tramvay yoluna devam ede- bilmek imkânını bulmuştur. Kadınbirliği ne olacak? Kadınbir İdare — heyeti, Reis Bayan Lâtife Bekirin An- karadan avdetini beldemekte- dir.Bayan Lâtife Bekire gelince “Kadınbirliği, ism'nin değişti ceğine ve bu teşekküle başka bir ad verileceğine muhakkak isede mu- Jağrı cereyanlarının aleyhinde bulunmaktadır. Çubuklu d yeni gaz depoları Çubuklu gaz depoları Neft Sendikat gaz şirketi tarafından yaptırılacak gaz depoları hasını tevsi maksadiyle oradaki bostanların sahilden içeriye döğ- ru istimlâki bakkında belediye tarafından açılan dava bitme- iş olmakla beraber, mahke- kararı veçbile bir heyet lline gideren istimlâk edi. arazininin tayini muame- yapmıştır. Şimdi beldiye, bu araziye n kaymetin yüzde racak, gaz depolarının irketce hemen inşasına baş- lanacaktır. Yirmi sene sonra bu depolar Belediydain olacaktır. Seyyah terci imanları manları için Sal günü ilk defa bir kurs açılacaktır. Bu husus- ta lâzım gelen hazırlıklar ikmal olunmuştur. Güzel San'atlar akademisi profesörlerinden M. “Mamburi,, kursta İstanbul tarihi ve abi deleri bakkında ders verecek- 'nin önünde verilecektir. Aynı zamanda Bay Emir ğ« lu Ziya da adabı muaşeret dersi verecektir. İmtihanda müvaffak olamı- yan seyyah tercümanları tasfi- yeye tâbi tutulacaktır. Her sene bu kursta ” ders verilib imtihan yapılacaktır. Galata ithalât gümrü- ğünde bir haksızlık Gümrük idaresinin bi hesiz en titiz bir dikkatle ıdı/ resine — çalışılmaktadır. Buna Tağmen arasıra gerek munme- Iıltlm rek memur - işlerinde Bazı yolsuzluklara tesadüf edil- diği de görülmektedir. Buna Bir misal vermek. için gu hadiseyi Bay. Subl gümrüğü manifesto memuru- daür. Takriben bir, bir buçuk 'ây evvel hastalanarak gümrük tababetinden aldığı bir raporla mezuniyet istemiş, bu hususta bir hayli muhaberat ceryan et- miş, nihayet tahkikat tekem mül ederek — Baş Müdüriyet kendisine mezuniyet vermiştir Müteaddit doktor raporuna, baş müdüriyetin mezuniyet der- kenarına rağmen Galata itha- lât gümrüğü müdürlüğü Bay Suphinin hastalık, — mazer, kabul etmedikten başka rapora dahi ehemmiyet vermemiş, baş müdüriyetin mezuniyet em dahi fanımamıştır. Bu vaziyet kari Suphi 30/10/934 tarihinde is- fifaya meebur. olmuştur. — Bu istifanın altında bazı sebepler ve tesirler olduğunu hisseden Başmüdürlük istifayı kal miyerek, sebebini Galata İtha- İkt- gümrüğü müdürlüğünden a fal la aradan uzun bir geçtiği balde, metkâr müdürlük bir bir türlü müsbet ve makul bir cevab vermemiş tir. Nihayet bir veya iki gönde yerilmesi lâzım gelen - bir tez- kere cevabının böyle sürünce. mede bırakılıb verilmemesi ka- nunun ruh ve mefhumuna aykarı bir hareket olduğu gibi. bir memur hakkının da ziyama ge- bebiyet / vermektedir ki hiç te doğru değildir. Alâkadar makamların ehem- miyetle nazarı dikkatini colbe- deriz. Etibba Oıiasının | ğo;adları, levha sahaşı küçüldü | Birçok vilâyetler birinci etibba odası mın- takasına ilhak edildiler Merkezi İstanbulda bulunan üçünçü mıntaka etibba odası- min mintakası sahası çok kü- çültülmüştür. Evvelce bu mın- takaya dahil bulunan Bursa, Kocaeli, Bolu, Zonguldak, Bi- lecik vilâyetleri sene başından itibaren İstanbuldan ayrılarak birinci etibba mmtakasına il- hak edilmişlerdir. Bu süretle İstanbul — muntakası - İstanbul, Tekirdağ, Edirne ve Kırkdareli vilâyetlerinden ibaret kalmıştır. Bu vaziyet, İstanbul merke- in Barsada açmak istediği bir şubenin de açılmamasına sebeb olmuştur. Ankara Lisesinden yetişenler Ankara iden yetişen- ler dön saat Tâde Halkevinde toplanarak kongerelerini yap- aaşlardır. Kongereyi eski reis açmış ve bir sene zarfında yapılan ekunmuş ve kabul edilmişti Badehu yeni heyeti idare Hihabına geçilmiş General “Sarro,, bura- da oturacak Geçenlerde Ankaraya giden eski Fransız sefareti nteşemiliteri General “ Sarro ,, — şehrimize dönmüştür. Mumaileyh demişe tirki “ — Ankarayı, — cekisinden çok güzel buldum. Her taraf- ta ilerileme eserleri var; bu te- rakki bilhassa sanayi işlerinde 'en fazla göze çarpıyor. Artık resmi bir. sıfatın ol mamakla beraber Türk-Franstz dostluğu için elimden geldiği kadar çalışacağım ve İstanbul. da ikamet edeceğim. ,, Adana ve Mersinde satışlar Evve'ki gün Mersin ve Ada- 'a Borsalarında 130000 kilo koza, 90000 kilo çiğit, 130000 kilo buğday, 345000 kalo arpa, 60000 kilo “mısır, 50000 kilo, kepek, 100000 kiloda harub | satılmıştır. İ seygi yoklur! Şerh ve izah: Ahlâk “iyi, ye, sanat #güzele, ilim de “doğru, ya dayanır. Doğruya en temiz sevgi bağlıyanlar da ilim adam- ( darıdır. Bunlar bu. sevgi golunda, hayatlarını, ha- yatla her sevdiklerini bile unuturlar, icab ederse bü- | tün bunları feda ederler. Doğruya b şekilde bağ- danan bu insanların gisi, dünyanın en verimli sevgisidir. Çünkü bütün ilmi keşifler, bunların ese- ridir ve bu keşifler bütün insanlığın mulıdır. Ba keşifler, ya insanlar | V yın ustıraplarını dindirir, |a sebepleri meçkut kal- | mış bir takım hastalıkla- rın kökünü kazır, yahud ni ge- | bülgimizin ufuklı y — Şerhler- Doğruyu en temiz sevgi ile sevenler, belki azdırlar. Fakat bu sevgi kadar verimli bir ve tabelâlar Yeni söy adlarının levha ve tabelâlara yazılması üzerine, bu tebdilden dolayı levha ve tabe- Iâlardan bir kere daha damga âyet edilmektedir. Mamafi soy adları için nü- fus idarelerine verilen istidalar puldan muaf tutulduğu gibi, ta- belâ ve levhalardan da — ayrıca smi alınmak - İstenildiğinden damga resini alamöcan kak- kında emir geleceği umulmak: tadır. Kahve mi, külhanbey yatağı mı? Rasımpaşa mahall değirmeni — sakinlerir mahfuz bir karümiz, derdiği mektupta, Kadıköyün. de Yeldeğirmeninde bir kah- kumarbane - olduğunu eriyor. Bu kahvehane se nin de ismi matbaamızda fuzdur. Karlimiz diyor baber önünden ge- iyorum ki içeri. den fırlatılmış bir. Jâfla karşı- laşmasın, bu böyle olmakla be- raber gün geçmezki burada bir kavga, bu yüzden de ma- halle karma Karışık. olmasın. Artık biktik. Size bir vak'a daha; 201271934 günü saat 12130 sularında yine bu kahvede ol. dukça şiddetli bir kavga oldu. Eğer polis memuru Bay Niyazi olmasaydı muhakkak fecaatla neticelenecekti. Sokak ortasında le sustalı çakı, di- bir. birlerine saldırıyorlardı. Müruru ubuür adeta dürdü. Halk kor- ku ile kaçıştı. Herkes bir. ta- rafa sindi. Ve nihayet polisin müdahalesi ortalığı biraz ferahı lattı. Umümi bir cadde üzerinde, belki bununla onbeş, yirmiy bulan vak'alardan sonra, ni bu kahvehane kapatıl mıyor ? Çok rica ederiz, Polis Mü- dürü Bay Fehmi'nin nazarar dikkatini celbe Bir günlük zahire satışları Evvelki gün İstanbul borsa- sında 300 ton arpa, 720 ton buğday, 10 ton misir, 15 ton yulaf satılmıştır. Dean Stanley nişletir, yahud yaşayışımı- zın seviyesini yükseltir. İlim adamlarının bu yol- da çektiklerini anlatmak uzun sürer. Fakat bunların içlerinde bir hakikati mey- dana çıkarmak ve insan dart müstefid etmek / için canlarını feda eden, hayat- Tarını zehirliyen, sakat şamağa razı olanlar ne ka- dar çoktur. Bunlara bütün bu zah- metleri, meşakkatleri, sı- kıntıları, ıstırapları göze aldıran birşey vardır: O da doğruya en samimi, en te- miz sevgi ile bağlı ol- maktir. ” Bütün insanlığı yüksel- den bu sevgidir. Onun k dar verimli hiçbir. sevgi yoktur, demek, yalnız doğ- Tayu ifade eder. ZAMAN Üniversitede bir hadise daha! Hukuktan bir talebenin itidalsizliğe kur- ban gittiği anlaşılıyor Perşembe günü Hukul Fa- külesinde Üniversite Rektörü Bay Cemil ile talebeden Bay Hâmid Tugrul arasında geçen bir münnakaşa, Profesörler in- zibat meclisine aksetmiş. ve Bay Hâmite me müddetle ih- raç cezası verilmiştir. Hâdise şöyle olmuştur? Birinci — sımıftaki - Bayanlar müracaat ederek den evvel sınıla den Bayların arkadaşları yer ayırdıklarını ve kondiler ayakta kaldıklarını söyliyerek şikâyet etmişlerdir. Bu gikâyet Üzerine r.ı.w Bay - Cemil - derata — mese K, Hançikiu İi keli bir yer sahibi olmağa hakkı olduğunu ve yer. saklamanın doğru olmadığı talebe: — Ben nazikâne bir surette size birşey söylemek- için izin istedim, bu şekilde dürüşt bir muameleye maruz kalacak birşey| yapmadığımı: zannediyorum, de- mişlir. “Rektör asebileşerek talebenin numarasını kaydettik- bitap edileceğini ben size gös- im, diyerek dersine devam etmiş ve sonra Bay (Hâmi inzibat meclisine vererek ogün akşam bir sene tard cezasile cezalandırılmasını tomin et miştir. Hadisenin bize akseden bu gşekli doğru ise hayret etmemek mümkin — değildir. Çönkü bu takdirde Rektör Bay Cemilin, itidal ve — sükünetle hareket etmediğine hükmeylemek 1â. zım gelirki bunun da profesör- dere ne dereceye kadar yara- şacağı cayı sualdir. Her halde bu cezanın affı ci- hetine gidilmesi çok iyi ola caktı Esases - söylenildiğine göre Hokük talebesi de, arkadaşla- rının büsnü niyetle izahat ver- mek istediğine kani oldukların- dan bü cezanın kaldırılması için Üniversite Rektörlüğüne | müracanta karar vermişlerdir. Portakal satışları fena gidiyor Bu sene portakal mahsulü- ün az olduğu, buna rağmen Satışlarn pek durgun- gittiği haber alınmıştır. 'Son senelerde yegâne por- takal alıcımız olan Rüslar, şim diye kadar üçüncü cins maldan olmak üzere yalaız 6 bir dık portakal almışlardır. Bir hamal kalb sekte- sinden öldü Dün köprünün Kadıköy is- kelesi önünde birisi birdenbire düşüp ölmüştür. Hemen celbedilen belediye doktoru, ölümün sektei kalpten Yapılan tahkikat neticesinde blenin, Şişhane karakolu soka- iında 56 numaralı evde oturan hamal Hayım Navaro olduğu anlaşılmıştır. Kıyafet meselesi Neşredilem bir vesikaya göra 1923 yılının 10 Mayis - 8 Ha- — ziran — günlerinde - İstanbul d Fenerde “Pan Ortodoka ,, bir — kongere, o zaman ki patrik "Me- leyos, un riyaseti altında top- — lanmış, kongereye bütün Orto- dokslük alemini temsil eden — murahbaslar iştirak etmişler ve bu köngerede kıyafet . meselesi konuşulmus, rahiplerin kıyafeti değiştirilmek içinde karar ve- rilmiş. Kıyafetmeselesini tetkikeden encömen o zaman ittifak ile şu teklifi ileri sürmüş B “Pühbanın saçlarını kesti si enizdir. Mevcud harici Rüh- ban kıyafeti yalnız kilise dahi- line ve resmi merasime inbisar etmeli ve tahsis olunmalıdır.. — O zamanın “Patriği olan “Meletyos,, da söylediği mütuke — 'ta diyor ki “Fikrimce — rühbanın harici kıyafetinin tebdili bir çok muk- tedir ve yi gençleri ” rühban, mesleğine celbedecektir., Nihayet koogre de şu kararı veriyor: “Rühbamn aaçlarının kesil- mesinin ve cemiyet içindeki harici kılıklarının, mevzuatı ka- dimede zikrolünan tantana ve — renklerden içtinab olunmak şar- — tile süvil elbiselerin üslübundan uzak olmamasının gerek hava- — ri Pavlosun emirlerine, gerek kilisenin - kadim muamelâtına aygün ve mütabik. bulunduğu — hususunda ittifak edilmiştir. — Pan ortodoks kongrenin bu — kararını okuduktan sonra kis- ve kanununun çıkması üz. koparılan gürültünün sebebini — anlamak göçlesiyor Çünkü önce bunun dini tanssub eseri olduğu zannolu- nüyordu. Bu kararlar ise işin bu m caiz gö'ıdlııunıı l BRg ile gösteriyor ve meselenin dini tarafını ballediyor. Kopan gürültü dini mahiyette olmadığına göre acaba ne ma- hiyettedir ? Galatasaray Tisesi talebesi dün lise salonunda — kalabalık bir dinleyici huzurunda güzel Bip ni konsar yesalalik dir. İki buçuk umumiyetle iyi geçmiş ve din. keyenleri biç sıkmamıştır. Gençler, bu. konserlerinde —— “Sehubert, “Bethovem, , “Sehu- man,, , “Mozart,,dan birer par- ça çalarak bu meşhur üstadla. rın eserlerinden nümuneler termişlerdir. e Gençler - Mahfilindeki müsamere merkezinde umuma meccanen bir müsamere vermiştir. Bu müsamerede Bay Müçte- ba Salâbattinin Bay Reşid A- sımla beraber yazdığı “Bir mış bir yokmuş,, isimli komedisi temsil edilmiştir. Gençler her müsamerelerine de olduğu gibi bu temsilde de muvaffak olmuşlar ve şiddetle alkışlanmışlardır. buadan böyle her on beş gün- de bir umuma serbest olmak üzere meceani müsamereler ve- recektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: