28 Temmuz 1935 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4

28 Temmuz 1935 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ka Zaman ÂAns LÜ ge (Iopedıs Kölelik nedir? Bir karlimiz yazıyor: “Bügünlerde * Habeşitanda köleler bulunduğundan ve bus- Tarıb azad edileceğinden bah. sediliyor. Kölelik tibarile 'nedir ve ne mahiyette bir mü- esdesedir? Bu mücesebe “nasıl kalkmıştır?,, Bir karliniz Cevabimiz Kölelik, başkalarını zorla ve hcretsiz çalıştırmak manasında ölan iktisadi Köle, sahibinin nazarında, ça hışan bir mekineden farksızdır Köleleri iki sınıfa ayırmak mümkündür: Ehlt köleler ve sanayi köleleri, Esas iti kö'eler dört sanıfa ayrılıyorlar : (1) hu esirleri, (2) borçlular ve cani. ler, (3) kendilerini satan ya- hut çocuk iken sakılan inse lar, (4) kölelerin zürriyeti. Afrikada bunların her çe- şidi bulunur. Eski Hindistanda da vaziyet buna yakındır. Eski Yunanis: 'tan ve Romada kölelik çok büyük bir. iktısadi - mücssese idi. Milâttan beş asır önce At tikanın yarı halkı hür değildi- ler. Romada da aşağı yukarı vaziyet bu merkezde idi. Yu nanistanda kö'eler çiftliklerde, madenlerde ve tezgâhlarda kul Tanıldıktan başka mabedlere dehizmet e Kölelerin vaziyetleri iyi Bunların evlenmelerine, sir mücssesedir. rile iyi geçindikleri takdirde sana- jide kullamlanlardan daha gü zel münmele görüyorlardı. Romada - köleler. her İşte, evlerde, malikânelerde kulla dör, muallim, memur Çiftliklerde çalışan- Jarın vaziyeti çok elimdi. Kö- lelerin sahipleri, isterlerse kö- lelerini öldürebilirlerdi. lerin medeni hakları yoktu. Köle evlenir, — fakat izdivacı meşru sayılmazdı. Roma paratorluğu genişledikce, kö- lelik müessesesi de genişledi. Eski / dünyanın medeniyeti köleliğe -dayanıyordu. Atina kültürü. Romanın — imparator. İak sistemi bunsuz - yaşa, mazdı. Fakat diğer taraftan 'tan en bellibaşlı âmili idi. ikinci asrndan ve köle olarak yaşardı. Yeni dünyanın keşfinden “yeni birhız aldı. ve siyasi mah- pusları on yedinci asırda köle olarak çiftliklere gönderilir, on sekezinci asrın ortalarına kadar İogilir çocukları çalınız ve köle olarak satılıdı." Fakat 1650 den. itibaren - Avrupa: köleliğin ahlâki kötülükleri his edilmeğe ve kölelik aleyhinde cereyanlar başladı. Bunun için Evvelk köle Ücareti kaldırıdı ve daha sonra köleliğin kalk- masına, çalışıldı. Bugün kölelik medeni mem- leketler de kalkmış gibidi Hesaplaşma ilmi Müuallim Basan tamamiyle yepyenl ak yazılmış ve güzel bir metot takip edilmiştir. Bu eser mükemmel bir dere kitabı elmakin Hoktanın karanlık kal- Millt Roman Nevzat Bey. balkonda - oturup kahvesini içtikten ve zevenui Gzerine yaydığı hesap purulalarımı tetkike dalmıştı. Bu savallı kadının en. birinel derdi, mülemadiyon ailenin mas- aflarını hesap etmek, sarfettik. leri paranın. kazançlarını geçmek mesine / çalışmaktı. Fünde - gelince o da kalkıp edasına - gitti. - Fundin odası de- Bize manır idi. Bahçenin yeşillik- e görünen mavi 'deniz #gözlere hakikaten gönül açıcı bir ma, mühasebenin köklü bir İ"bu fendeke) © mür Nurettin Tuğay Suhulet Kitap evi tilahlarını, beş dilde gösterilir ki çük bir sözlük de ilâve edilmiş ve öz Türkçe kökten gelen kelis meler ayrica işaret edilmiştir. Bu (Dünkü üçeykoğiin iki- Tarıhı bahisle: Sultan Hamit, iki kızını nasıl ve ne suretle evlendirdi? Gazi Osman Paşa, Hatice Sultanın Defterdar burnundaki yalısını beğenmiyerek yıktırmıştı sine sigara sebep oldu Dün - şehrimizde yangıs - başlangici — ölmüş ve derhal söndürülmüştür: 1 — Galatıda Karaköy pa- Belçika bankasının gü- neşlik perdesi / tutuşmuş ve söndürülmüştür. Zabıtanın yaptığı tahkikat- attığı gılmıştir. 2 — İkinci yangında: Bey- Bu:harakada oturan İsmail Ünisarkadam : Vanaf. aiila. de- gece yatarlarken mumu ndürmemişler, mum da ni- hayete kadar yandıktan sonra döşeme tahtalarını — tutuştur Muş ve yangın. çıkmıştır. İki | © samd: vuttan Hamidin kızlarının Defterdar burnundaki sarayı ÜBirkaç — samöndünbesi bir Franitz mecmüasında yakın tar Fihimizi alâkadar eden bazı var kaların yer tuttuğunu görüyoruz. bilenler için büyük bi sılalışlılı İmeden yan- | kiymeti haiz olan Yanko Bey Ban aBodürmüşlerdir. — Yo İ iuminde - Bir adam” tarafından 3 — Üçüncü yangında: Has- | Peşredilen küyda Piripaşa caddesinde Ba, İsmsil Hakkıma fıçı fabrikesı yanmdaki talâşlardan çıkmış fr. Bu talâşların atılan bir le tuluştuğu teabit edi miştir. Bu da derhal söndürül. müştür. Otomobil kazası Sişlide Cabi caddesinde otu ran Bayan Atiyeye dün Bey- oğlunda " 517 No'la Haçik'in otomobili çarparak sol ayağın- dan İafilçe yaralamıştır. Zabıta Haçik'i yakalamış ve tahkikata başlamıştır. 1891 senesinin Nisan ayında Abdülhamit öğleyin karsını Gazi Osman Paşanın oğlua Nurettin Paşa rediyordu. kitabın mühtelif yerlerlnde izah edilen herkanği bir. mevzua, bir ü 19 uncu anırdaki ta- bulmak Kubildir. On beş farma- Aaslalrani n fazla tutan bu eser hakkında çöl dünya ine kahraman olarak geçir miş, dostları kadar düşmaz da hayrette Ayaı senenin 81 Temmuzunda kendisinden. üç kere kuevetli olan Hamit de yal 'mahtarını teslim etmek üzere Yan. ko Beyi memur etti. Gez ve bir altın nin en kiymetli ve meşhür kuyum. Cusu tarafından üzerine çeşit çeşik taşlar işlenmişti. İç te Kapital, aktif - Kiymet, reketleri * Hesaplaşma ilminin yeni ve tarifi. dar, Ozman pi diğı için onları takip riyesi * bi < İstihlâkde teva- zün; masarife Mübadelede tevarün; tpkı benzeri Bunları Muradın iyeri - Devre di Yah Ortaköyden Marmaraı n yerleri gören fevkal bir yerde - Hatice Jan inşa ettirilmişti. ize üçüncü Seli. , münevver bir kan rağan sarayında mahpur bulunu: yordu. Ölünceye kadar büyüyen sultan derine dair kanuni hükümler. - Defter Tatbikst ve örnekler gistemleri, - Hestyl riet meseleler. Kitabın muharriri Bay Nuret- bu değerli eserinden dolayı ederiz. telriş edildi; resimler de - Türk sanatının en yüksek derecesini bulmuştu. Hele hamamı görülecek şey di Rengârenk mermerlerle döşe hamam bemen her gün yanardı. Osman burasını - gerdi. merakibi bahriyede uzaktar meğe mecburdu. Yakından geçe. ceklerin vay / haline. sorgu, enal Borda Gehnçlik Kasabanın güzel bir kütüphanesi var Bor (Özel) — Nigdenin on tiç kilometre Cenubi Garbisin- de Kızılcasu üzerinde bağlar 've bahçelerle çevrilmiş girü Camhuriyet hükümetinin kur. düğu demir ağlardan Kayserl Ulukışla hattı, bu girin kasa- baya hayat bahşetmişt Deniz seviyesinden nn “Okçu,, namiyle saf ve temiz bir suyu vardır. nelidana Mersin - havelisine lergün yüzlerce damacana su gönderilmektedir. — Hükümet meydanlığı her kazada bu'ua- ması arzu edilecek kadar gü zeldit. - Sekiz bin - cilt kitabı, mahalli âsarı atikayı sinesinde toplayan “Halil Nuri kütüph: 'ne Ve müzesi, şayanı takdir. dir. Bor gençliğinde hummalı bir çalışma vardır. Tatil ayını geçirmek üzere Burda bulunan muallimler ken- di aralarında bir Elişi” kursu meydana getirmiş sever yüzbaşı rinin himmet ve gayretleriyle meydana getirilen bando ko. Ju hergün öğleden sonra Be- lediye önünde halka küçük yarçaları çalmaktadır. el ae a bir canlılık bahşetmek- tedir. Didim harabelerinde araştırmalar ir — Bergama — örlük n hafriyatla meşgul olan İstan- bul / Alızan önlükler cnsi üyelerinden doktor Ziye; Didim hareberleinde kasa bir araştırma yapmak için Kültür geçerek yan burunlar çatanasile geçerken kurguna tutulmuş ve sa- rayı protestoetmesi neticesiz kah Bir günde İagillere sefiri krila iyolda bir yukarı bir. açağı do daşirken — bir aralık Curaklamış 've yanına sokulan möbetçi derhal İ emretmiş, saray mez- n GA yaplığı peotes medi de saraydaki ale'ide müte: metlerinden iki telgrafçıya nikâh etti. 1892 Senesinde bu tek Fişi biterbitmez Abbas . Hilmi Pa- ganın Halifeyo arzı ubüdiyet ey- geleceği Si memnuniyetsiz. lar oldu. Abdülbamit Osman Paşayı hem ardı. O'da mü- tedeyyin ve tam bir arkerdi.Plevas kakkında ağzından tek bir kelimenin / çıkdığımı kimse düş- amadı, Sulh zamanında olurür ve Funt ber pencereni oturur, (Köp sir yazdığı büyük eserii Yaprak ilâve ederdi. Çünkü b geç Di Gni GĞrkEİ öüetle rilie Je tigal eder, Türk tarihinin mef birle dolu yukuatını, yeniden tetkik ederek bunlı kında büyük e oğraşıdı. Nevzat odasına çıktıktan biraz sonra Bedin da babasının yanına İdi ve heman söze dükten sonra severiz. — Şubalde sen. şimdi. Suatte — Fakat kizim . ben seni gö nül işlerinde tamamiyle lâkayt yrdum. Sen kendik de her vakit kimseyi sevmiyeceğini, aşk, muhabbet gibi geylerin de bu za- n kızlarına yakışmıyacağını . miyormuydın ? A şimdiki kızlar, eskl aamanın kızları — Yine Suat Beyden bahsede. buluyorsun, öyle mi ? ediyor musunuz? — Ervet, hem her vakitten da: ha şiddetle urar ediyorum. Fakat bu.defa. yoakarı öyle, babe iyice tetkik ederi riz, mümkün olduğu kadar aldan- yamağa çalışır fk görürsek bever — Bune âla Glçü ile, tartı İle, mekle sevmek be aklımın. ereceği. bir Iş deği Dünya çok değişmiştir, hâlâda Bişiyor, fakat zannederim gön! İşleri zaman ile/ değişmez. Aşk, sevda dün ne idise, bayünde odur, öyle mi ? yarın da ©, olacaktır. — Bunlar hep eski filirler bas biz şimdiki kızlar, bir erkekte aradığımız vasıfların ancak hepsl- sin birden mevcut oldağumu göre he pek. büyük ahlâk kusur olduğunu İspat edeceğim. Sen şimdi göyle yanıma gel de- otur. Söşliyeceklerim çok ai — Ağır m, Suat Bey hakkin- damağır ? — Hem enün için, hem de be- letle reddeder, sizin emrinize inkıyat ederim. — Aman kirim . öle - söylü » ki senin Sundi âdeta sev. olduğunu / hükmedeceğim kolay kolay Henüz sevmiyorum, baba, geştikçe, geçtikçe ? De nim için ağır! hükmedemez, Ben bile kendi göne e hâkim ola rede kal başkanı ona bâkim olsün.. — Çünkü Süntten daha- fena bir koca Intihap edemezsin ? Evlenme meselesi biraz da kestiremez. — Ben sana onün hem. çok fena bir adam olduğunu, hem de çok fena bir koca olacağını ispat edeceğim. Evvelden bir baba ke ir talibe vermek islemezse dece Çolmaz ) der ve onun bu özü kifayet ederdi. Şimdi. ise babalar, bir talibi. reddetmekte haklı olduklarını - kızlarına - ispat için delil göstermeğe meebur olur yorl — Tabii öyle lâzım baba, Ex kiden evlâtlara “insan müamelesi edilmezmiş, onların da kendi dü- günceleri, bilgileri ve bilbi olduğu hiç mazarı itib

Bu sayıdan diğer sayfalar: