7 Mayıs 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

7 Mayıs 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

vaffak olamıyan talebenin son sınıfa gelıncey kadar normal bir tahsil seyri içinde yetişmiş olması imkânı var mıdır? Kimbilir kaç defa dön- üştü a son sınıfta öteki derslerden nasıl muvaffak oldu* ğuna akıl erdirmek de haylı muşkul— dü a olsa onları parça parça ik- mallerle belki de kesirler tam sayıla- anan asgari geçme notları i- le atlayabilmiştir. Tahsil durumu bu seviyede olan bir gencı mutlaka İlise mezunu yapmak için ona bir nevi ımtıyaz tanımakla memleketin irfanı, attâ o gencin kendısı ı in hayırlı veya faydalı bir iş yap olur mu- yuz? evcut imtihan sıstemının ta- bii neticesi olarak bu durumda genç- da değildir, çoktur; hem Vekâleti duşundurecek ve böyle yanlış bir karar almağa sevk edecek kadar çoktur Bu karar yanlıştır ve çok zarar- lıdır, çünkü lise tahsili mefhumu İle taban tabana zıt 'bir telâkkiden doğ- maktad r İlk tahsil Mmecburidir ve riyet iki taraflıdır: Devlet milletin çocuklarına mektep açmak, öğretmen yetiştirmek, kitap ve ders vasıtaları temin etmek ve böylec lara bedava bir tahsil imkânı sağla- mak mecburiyetindedir; millet de ço- cuklarını mektebe göndererek onla- rın tahsil ve terbiyesi için Devletin teşkilâtı ile işbirliği yapma a mü- kelleftir. Tahsil çağında bulunan her çocuk mecburi tahsil muddetı ıçınde mektebe 'gidecek, okuyacak, öğrene- cek ve mutlaka ilk tahsılını tamam- lıyacaktır. Lise tahsili böyle değildir. Lise memleketin ilim, idare, huku iktisat, sanat v.s. sahalarında yuksek kadrolarda vazife alacak unsurları yetiştiren —üniversitelere ve yükse ihtisas mekteplerine talebe hazırlı- yan müessesedir. Yüksek ihtisas an- ir milli ve medeni in- sanlık kültürü temeli uzerıne oturdu- akika- ten yüksek ihtisas olur. lekete seçme insanlar yetıştıren tah- sil ve terbiye müessesesi insan gelişi güzel yetışmez bir itina ve ihtimam ile yetişir. büyük Lise tahsili millet içinde ayrı bir zümreye mahsus değildir, bütün mil- n kayıtsız şartsız ortaokula, yı bıtırenlerın kolunu sallıya sallıya lısel girmesine ve böylece liseye diploma almalarına başka memleket lerde cevaz verilmez. Lise tahsilin gevşemesi memleke- tin yalnız kültür hayatı için değil, iç- timail nizamı için de daimi bir teh- like imkânı hazırlar. Açıkça söylemeliyiz ki bizde lise tahsili bir buhran geçirmektedir. Bu ranın bir salah ile neticelenmesi AKİS, 7 MAYIS 1955 ve liselerimizin tam mânası ile Garp liseleri gibi mektepler olabilmesi için yapılacak pek çok şey vardır. Lisele- rimizin eksikleri saymakla bitmez. Maddi eksikler: Liselerimizin bir çoğu iyi bir binadan bile mahrum- dur. Hakiki mânası ile lâboratuvar- ları ve kütüphanesi olan İliselerimiz pek azdır. Programlar: Lise programları hem şişkin, hem de sistemsizdir. Şar medeniyeti ile * münasebetimizi kes- tik, kendi edebi mazimizle bağları- mızı kopardık. Garp medeniyeti ca- miasına girdiğimizi — farz ediyoruz. Lise programlarında bizi Garp me- deniyeti ile birleştiren yalnız mate- matik ve fizik ile tabiat ilimleridir. Milli ve medeni insanlık kültürü ile birinci derecede alâkalı olan mânevi ilimler ve edebiyat programları hâlâ dağınık bir haldedir, bir ana fikir et- rafında şeki llenememıştır Lise genç- lerimizin edebı kultur ıhtıyaçlarını günün geli ir, hikâye TO- manları ile tatmıne çalışıyorlar Son ra da ikide ürkçeleri zayıf” diye tenkide ugruyorlar Yüksek Ogretmen Okulu ilga edil- dikten sonra lise öğretmeni yetıştır mek için hâlâ harekete geçilmemiş- tir. Lise hocalarının mesleki statüle- r ve bare urumları hâlâ tayin e- dilmemiştir. Fen ve edebiyat şubelerının bolu- ramları isa talebeler düşünülerek onları koruya- cak şekilde tertiplenmiştir. İmtihan KÜLTÜR notlarına objektif ölçüler degıl, süb- ktif takdirler 'hâkim maktadır. Geçen yıllarda Amerıkadan çagrılan imtihan mütehassısı de uzun müddet tetkiklerde bulun muştu. Gördüklerini, mütalâa ve ten- kidleri ile tekliflerini herhalde bir raporla bildirmiş olacaktır. Milli E- ğitim Bakanlığının imtihanlar hak- kındaki son tebliğini okuyunca, o tet- kiklerin bir neticeye varmadan sona ermiş olduğuna hükmetmekten baş- ka çare kalmıyor. 'Liselerle ortaokulların rabıtam da düşünülme kü deni hayatın ıcablarına güre be lık ilkokul tahsılı şehır ve kasaba- ortaokullar tedrici bir surette ve programları a— dil edilerek, ilkokulların tamam cı sınıfları haline gelmelidir. Lıselere in başka düşünülm herhalde mühim olan şudur ki lise- lere alınacak öğrencil makül ve sistemli bir testten geçırıl— meleri lâzımdır. doldurup döküntülere sebebiyet ver— k "aman tahsilden mahrum kalmasınlar dıye imtihanları gevşet- tur. Liselere giremi- yenlerin gıdeceklerı başka okullar vardır, meselâ sanat okulları. Şu noktayı da ehemmiyetle kay- detmek lâzımdır ki liselerimizin bu- n Üni- versitelerimiz kayıtsız kalmaktadır- lar. Unıversıteler sadece zaman Za- mezunlarının kâfi derecede yetişmemiş olduğunu belirtmekle ik- tifa ediyorlar. Halbuki bu meseleyi endi meseleleri saymaları ve onunla yakından alâkalanmaları beklenirdi. Lise, olgunluk imtihanının kaldı- rılması da isabetli olmamıştır. Mah- arı varsa izale edilebilirdi. Üni- versitelerin kabul imtihanları 'ile ol- gunluk imtihanlarının münasip bir şe- kılde birleştirilmesi de düşünülebi- Üniversiteler bu nokta üzerin- de durmaga da lüzum görmemişler- dir. rülüyor ki lise meselesi Maari- fımızın bugün en had safhasına gir- miş meselelerinden biridir ve yalnız Eğitim Bakanlığının kendi başına sü- ratle halledebileceği kadar basit de> Dâva bütün memleket 1rfanım ya- kından alakadar etmektedi Maarif Şürası böyle meseleler İçin ihdas edilmiş bir müessesedir. Ancak Şüranın bir urlar kalabalığı ha- linde değil, ekseriyetini profesör ve Oğretmenlerın, pedagog ve terbiyeci- şlı ılım ve fikir adamla- ar kısa bir zamanda.. E- ğitim Bakanlığının liseler için bugün yapabileceği en büyük hizmet ancak 17 kt eplerımız—

Bu sayıdan diğer sayfalar: