13 Temmuz 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8

13 Temmuz 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

l ı i -- " .o.0 - . .-- İnönü, Çelikbaş, Tahtakdıç C.M.P, Genel Merkezinde Küldâhı öne koyma: zamanı kes gibi onlar da görüyorlardı ki Türk milleti “Bölükbaşı hâdısesı”nde nasıl Osman Bölükbaşının arkasın daysa “Köprülü hadisesi”nde de yüz- de yüz Orhan Köprülünün peşindeydi. Muhalefet Halkın sesi, Hakkın sesi u haftanın başında Ankarada, Çankayada, bahçe içinde pembe bir evin kapısı önünde eğlenceli bir sahne Cereyan etti. Binanın etrafı a- ağaçlardan bir sürü ku,: havalandı. at bu kuşlar ellennde ya flâşlı fotoğraf makineleri, ya da bloknot ve kalem taşıyorlardı. Hepsi kapının etrafına İlşüştüler ve dışarı çıkanla- dört bir yanını sardılar. Ev İsmet İnönüntn evıydi dışarı çıkanlar ise ziyaretçi F Arna, Ahmet Tahta- kılıç ve Ahnıf-t Bilgin ile birlikte C.H. P. Genel Başkanıydı. C.M.P. ileri ge- lenleri İsmet İnönülye Osman Bölük- başının teşrii masuniyetinin kaldırı!- ması ve tevkifi hâdiselerinde göster- diği hakikaten insani ve yakın alâ- kadan dolayı teşekkürlerin; bildirme- ye gelmişlerdi. Bu hususu Fuad Ar- na, hemen orada gazetecilere bir be- yan Bölükbaşıyı, Aarkadan Boliükbaşıyı, sonra da C.M.P. Merkezini ziyaret ederek duyduğu ü- zZüntüyü belirtmiş, elinden geldiği ka- dar teseli etmişt u hareketin çok makbule geçtiği anlaşılıyordu. 8 i ça n C.M.P. Liderleri pembe renktekı eve saat 17 cıvarında gel- çıkarlarken saat . Mülâkat uzun sürmüştü ve kapıda bekleşen gaze- teciler bu yüzden büsbütün heyecan- Janmışlardı. C.M.P. Genel Merkezin- irüşmede hazır bulunabilmiş- lerdi. Fakat, acaba kapalı kapılar ar- kasında Muhalefet ileri gelenleri ne- ler konuşmuşlardı? Liderler fazla bir açıklamada bulunmadılar. Doğru su istenilirse fazla bir açıklamıya Hokkabaz Aranıyorsa... n. P. İstanbulda seçimleri 1- dare edecek bir “teşkilâtçı zat” arıyormuş. Aman listadlar, — partinizde meselâ 1950 den evvel cebinden bir tek ikibuçukluk çıkarıp “İş- ta bütün servetim bu.. İktidar- dan Indiğimiz zaman bu ikibu- çuk lira Üüç lira olmıyacaktır” diyen ve sonra da sadece 56-6 ne- nenin içinde o tek ikibuçukluk- tan dünyadaki bülın llliıvoıılnî Doktorlara — parmal bir maharetle kouko('a nıllvnn- luk servet çıkartan bir ideal ı.rkııdaşı da mı yok? D.P. nin lntınhulda alırağa benrzediği 2.5 reyden Umallah bütün Tllrkl,vedekı ıe- çimleri karanmağa yetecek ku- dar rey çıkarırdı. mahal de yoktu. İnönü misafirlerini yaldızlı bir oturma takımının- bulun- duğu küçük odaya almış, Fuad Arna- nın tâbirivle “şuruplar ve pastalar” ikram etmiş, meselelere umumi ma- hiyette temas edilmişti leri, tıpkı C.M.P. Genel le” diyorlardı. birliğiyle a.lâ.kalı olncnktı lerin kanaatine göre İnö hi şahsiyeti Muhalefeti bır araya ge- tırmek vazıfesmı ona tahmil ediyor- Bir formülü o bulmalı, o fikrini auklamalıydı Fakat C.H.P. Genel Başkanı böyle işleri “ayak Ustünda halledilir. işler” saymıyordu ve ya- ğurttan ağzı da yanınış bulunduğu için ihtiyatlı davranmayı tercih edi- ordu. Bir işbirliğinin ilk v İ şartı Muhalefet partilerinin birbirleri- nin aleyhinde bulunmaya son verme- leri değil miydi? Halbuki Sadık Aldo. ğan veya Fuat Arna gibi bazı C.M.P. liler ile Feridun Ergin veya Env Zıyaretçı— ta Güreli gibi bazı Hü uplırı harıç Muhalefet parıılerı Bozcüle her gittikleri yerde C.H.P. ye şid- detli hücum ediyorlardı. Böyle bir va içinde genel merkezlerin dostane bir hava içinde görüşme —masasının başına oturmaları kolay olamazdı. İşin aslında Hür. P. nin de C.H.P. den aynı yolda şikâyeti vardı. Hür. P. de C.H.P. sözcülerinin kendı geliş- melerini baltalıyacak şekilde konuş- tukları yolunda dert yanıyordu. Her Muhalefet — partileri arasında çozülmüş güphe Ve tereddütler mış değildi ve karşılıklı daha çok iti- mada, iyi niyete ihtiyaç vardı. En biiyük değişiktik Bun rağmen Osman Bölükbaşının tevkifinden bu yana Muhalefet partilerinin karşılıklı münasebetleriti- de bir değişiklik vardı ve bunu en zi- yade gazeleciler hissediyorlardı. A- şağı yukarı tam bir sene evvel gene Ankarada Muhalefet partileri arasın- da görüşmeler cereyan ederken her- kesten çekingen olan C.M.P. idi. Ba- sının bu temaslardan haberdar olma- sından en Ziyade C.M.P. korkuyor görünüyor ve C.M.P. Genel Merkezi havadisleri saklıyordu. Sanki C.M.P. öteki partilerle ve bilhassa C.H.P. ile işbirliği yapacağının duyulmasından endişe ediliyordu. Nitekim o zamanki müzakereler malüm neticeye vardı- gında bizzat Osman Bölükbaşı C.M.P. Kongresi sırasında — dinleyici olarax gelen Hür. P. liderlerine aklınca pek kıymetli nasihatlar vermişti. Bu na- sihatların ilki C.H.P. ve bılhağse İs- met İnönüyle uaııııml görünmemeye çahşmaktı C.M.P. Genel kanı a Hür. P. nin kuruluş kokteylinde Ur P. mensup ve lıderlerinin İnönü ile kadeh tokuştururken resimlerinin alınmasını Hür.P. nin gelişememeszi sebebi olarak göstermişti. Bu, İnönü- nün bir taktiği idi. Aman, itimat ca- iz değildi. Kendisi, Bölükbaşı, 1954 se- çimleri sırasında Kkonuşma yapmağa AKİS, 18 TUMMUS 19571

Bu sayıdan diğer sayfalar: