24 Ağustos 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 22

24 Ağustos 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tercüme ıı' #rkçe Kur'an, son günlerde, İs- tanbul basınında oldukça mü- Bu'tauoğlunun on senelik çalışımna neticesinde meydana getirdiği bu büyük eyer hakkında düşündikle- rin) açıkladılar. Kimi eseri övdü, kimi yerdi. Elbette ki Kur'an'ın Türkçeye tercüme edilmesi muaz- sasiyetle duracaklar,her satırını âayrı ayrı tetkik edip, tartışacaklar- dı. Bu hem bir hak, hem de bir va- zZifeydi. Meselâ — İngilizlerin İncil'i tercüme ettirirken ne derece titiz davrandıklarını ve ilmi heyetlerin bu İşe ne kadar zaman ve eme sarfetmiş — olduklarını düşünece olursak, din kitabı. tercümelerinin hiç te kolay olmadığını hatırlamış oluruz. Ancak İstanbul hasınında çıkan yazılar arasındaki fikir ay- rılığı tercüme üzerinde pe F . e esasen buydu. bir din anlayışına terciiman zarlar, Kur'an'ın tercilme edile- hükümle, yermeğe ahtetmiş görü- nüyorlardı. Bu lnanışa göre he matislüman Arar Mec buriyetinde idi! Aıııı bu bile Kur - an'ı anlamaya kâfi değildi. Çünkil Kur'an, Arapça değil “Allahça” idi!, O tercüme etmek şöyle dursun anlıyabilmek — için Arapça arasını okumak sarttı Tabll Allah her kuluna da bunu nasip etmezdi! Bir başka kanunata göre Kur'an ve Tefsir Jale CANDAN doğrudan doğruya “okunacak şe demekti. Okumak için de mak gşarttı. Şu halde yüksek felsefesini, ahlâk ka ni büyük halk kitlelerine ınal ede- bilmek, bu camlayı yükseltimek i- çin Kur'an'ı tercüme etmemiz, o- nu İnanarak. onu severek, onu bhe- okumamız şarttı. Kur'- kllahı" değildi, değildi. O damımıı, âlimin olduğu kadaş ken- disine doğru yol çizmek iİstiyen her “mümin"in kitabı idi Doğrusu aklıselim ve mantık, beni derhal bu ikinci kanaati be- nlnıucnwğe sevketti. “Din”in baş- Si insanları ahlâk yoluna .saadeti fazilet yolunda aramayı öğretmektir. liüt'ıln dinle- rin müştere tarafla u- dur. Şu halde en mlıkenııııvl ahlâk kaldeleri üzerine kurulmuş olan İslâm dininin yayıldığı memleket- lerde, Asyada ve Afrikada. neden hâlâ özlediğimiz ahlâk mitlkemme- liyetine kavuşamıyoruz ?. Çünkü İs tifade gayreti ile suatırları Acaba — yeryüzünde müslüman adedi mi daha rında bırakmanın uuılşığını ko- la)('a gördük. r Türk, dinini kendi — temiz dllhla yazılmış kitabından kolay- ©a öğrenebilmelldir. Bir dini yay- mak. yükseltmek Huncak o dine mensup — insanları yükseltmekle mümkündür. leri nazarı itibare alınarak çocuğun zekâ, karakter, istidat ve temayülleri, hafızası, elişlerindeki mahareti ölçü- lecektir. Böylece çocuğun şahsiyeti, tablo halinde meydana çıkınca inti- tibaksızlığın sathi mi, yoksa derin mi olduğu, psikolojiye mi yoksa ka- Faka durumudur. olan 'bir çocuk bazan en vahim hare- ,ketlerde bulunabilir; Yalan sdyıer, evden kacar, hainlik, hatta hırsızlık edebilir. Sebepler ortadan kalldırılırsa çocuk düzelebilir. Vaktinde teşhıs e- dilmek şartı ile ruh bozuklukları mü- kemmelen tedavi edilir. İş, görmesini gitmektedir. edebiliriz: Ağaç yaşken eğilir. Güzellik Sıcaklar karşısında yle günler oldu ki, suhunet Bgöl- gede 32 dereceyi geçti. Böyle sı- cak gUnlerde gçalışmak mrdıır gez- mek zordur, uyumak bile zordur. Fa- kat böyle sıcak günlerde en zor olan da, muhakkak herşeye rağmen taze, herşeye rağmen güzel olmaktır. Ma- amafih sıcakta gilzel olm'ının da bir uanlü, bir tekmg'ı vard! e bu ko- layca öğrenilebili Saçlar Sıcak günlerde, saçlar haftada iki efa yıkanm . Bu işi - ları yapmak tercih edilmelidir. gündüzleri de, baş öne eğilerek sık mümkün mertebe azaltılmalıdır. * Serinlemek için Sıcağ—ı çok fazla Güymamak İcin, elleri sık sık yıkamak 1lazımdır. Musluktan kollara, dirseklere dağ- ru akıtılan ince bir su insana çok fe- raklık verir. Kolonyaya batırılmış pamukla enseye dokunmak ta serin- lemek için birebirdir. Evde E ve girer girmez hemen bir su dö- kününüz, mümkünse duş yapınız. Şayet bunu kolonyalı bir friksiyon takip ederse, serinleme müddeti daha uzayaca kt lâzımdır. Açık renkler, poplinler, basmalar tercih e- dilmelidir. Evde çıplak ayak yürü- mek te çok faydalıdiır. Dısarda Sıcak günlerde, büroda çalışan bir kadın, bilhassa temiz, taze, iyi görünmek zorundadır. Çünkü onun hali hem kendi çalışmaaına hem et- rafında calışanlara tesir eder. Ritkin sıcak- derhal cehenneme çeviri sık sık limon kolonyası r. Çalışırken kullanmak, durma yemek de hatadır. En iyisi sı- cak çay içmektir. Çünkü çay hara- reti keser. Maklyaj azın ve bilhassa sıcak günlerde hatif boyanmak şarttır. Cildin Üs- tünde hiçhir tabaka olmamalı, “fon döten”ler, kremler kullanılmamalı- dır. En iyisi akşamları sulu bir krem- le yüzü temizleyip, sabahları su ile yıkanmak Ve rahlatıcı bir tualet suyu kullanarak yalnız dudakları bo- yamaktır. Rimel, pudra, allık fazla sıcakla bağdaşamaz. Yazın koyu renkli tuvalet malzemesinden, koyu kırmız? dudak — boyalarından, siyah rimelden de sakınmak şarttır. Renk- ler hafif, iç açıcı, ferah olmalıdır. Ayaklar azın en çok düşünülecek şey ay ların rahatıdır. Sık sık pedil gitmek, nasırları temizletmek. $ı AKİS,84 AĞUSTOS 1957 İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: