11 Ocak 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

11 Ocak 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Patronu kızdıran hâdise, Ticaret Bakanının beyanatının atlanmasıydı. Bakan Cumhuriyete ve Milliyete hu- susi beyanat verse gam yemiyecekti. aber "Ticaret" adlı İzmir gazete- sinden iktibas edilmişti. Cumhuriyet, haberi aldığı gazeteyi de açıklıyor İzmir muhabirinin yazısı ile "Ticaret Bakanının İzmir Ticaret gazetesi— ne verdiği beyanatı neşrediyoruz" di- yordu. Bir adam ki İzmirde bir İstan- bul gazetesinin muhabiri idi ve o a- dam İzmirdeki bir mahalli gazetede çıkan haberin farkında değildi, orta- da artık hüsnüniyet, mes'uliyet, mes- lek şuuru gibi şeylerin — mevcudiye- tinden bahsedilemezdi! Uyku mak lâzımdı ki bu haber, bu derece beylik bir gazetecilik konusu atlanıl- Gülen üçüncü adam G azete patronunun Cumhuriyet gazetesini okuyup küplere bindi- berin peşinde koşmakta degıl onu verebilmek, gösterebilmekteyı Ajansı Bakandan aldığı beyanatı sa- dece ticari mahfillerin takibettiği bültene koymuştu. Onu gazeteye yer- leştiren, başlığını atan, gereken e- hemmiyeti veren kendisi idi. de kendisine ait olacaktı yazısında İKA'dan bahsetmemiş, beyanat kendisine Verılmış edası ta- kınmıştı Atlatan gazeteci bu memnuniyet içinde, ertesi günkü nüshası için bir de tefsir hazırladı. Bu tefsirde Tica- ret Bakanının beyanatının arzettigi ehemmiyet belirtiliyor ve bakanın istifa edeceği söylentileri de bu be- yanata dayanılarak yalanlanıyordu! Dördüncü adamın hayreti şin enteresan tarafı, Ticaret gaze- tesindeki gazetecinin Cumhuriyeti okuyup ellerini uğuşturduğu sıralar- da, Ankarada bir bakanlığın makam Tekzip olunmayan hayali haber Maksat — büyüklerimiz beğensin ği dakikalarda; gene bir gazetenin koltuğunda oturup aynı Cumhuriyet çalışma — oda sında bir başka adam — gazetesini okuyan bir başka adamın halinden pek memnun görünüyordu. Bu, İzmirdeki Ticaret gazetesinde haberi neşreden gazeteciden başka kimse değildi. "Gazetecilik dediğin böyle olur" diyordu, "bir haber vere- ceksin; bütün gazetelerı atlatacaksın, istelik ertesi gün büyük gazeteler, bu atlatma haberi, hem de mahreç gös- tererek iktibasa mecbur olacaklar." Ve ellerini uğuşturuyordu. Memnun gazeteci gerçi bu habe- ri kendi mesai siyle, Ticaret Bakanıy- ım bizzat görüşerek elde etmemişti, Ankarada ticari haber bülteni neş- reden İKA Ajansından almıştı ama, ie ziyanı vardı; gazetecilik asıl ha- 12 daha yerinden hiddetle fırlamış ol- masıydı. Bu, Cumhuriyette beyanatı çıkan Ticaret Bakanı Abdullah Ake- rin ta kendisiydi. Abdullah Aker, gözlerine inana- mıyordu. Gazetenin manşetini dik- katle okuyor, bir daha okuyor, met- nine göz gezdırıyor başım sallıyor— du. — "Nasıl olur" dıyordu "nasıl olur. da be haber olma- dan, aklımın kösesinden bıle geçme- en, — görmediğim, — konuşmadığım kımseler ağzımdan beyanat neşre- derler Abdullah Aker ayağa kalktı; o hızla Özel Kalem Müdürünü çagırdı "Çabuk" dedi, bana bu işin aslını öğrenin. Bu beyanatı yazan kim? İz- mir Ticaret gazetesinin Ankara mu- habiri kim? Nasıl almış, nereden yazmış, bunları, benım ağzımdan be- yanat veren mi v Özel Kalem Mudurü makam oda- sından çıktı. Derhal telefona sarıldı. Haberi ilk veren, meşhur beyanatı kaleme alan adamı aramaya başladı. Müdür, hakikati kısa zamanda öğrendi. Beyanat İKA ajansının bül- teninde çıkmış, Ticaret gazetesi bü- yük bir açıkgözlülükle bunu kendisi- ne maletmiş, Cumhuriyetle Milliyet de haberi oradan alıp vermişlerdi. Demek, İKAnın müdürünü bulmak lâzımdı. B_e_şinci adamın marifeti Ozel Kalem Müdürünün İKA Mü- ü bulmağa çalıştığı sırada Istanbula yılbaşı tatılı yapmağa miş bir başka adam Cumhuriyet ga— zetesini okuyor ve kahkahalarla gülüyordu. Bu adam, aranılan adam ı. Beyanatı ajansının bülteninde 11k defa o neşretmiş, şimdiye kadar gö- rülmemiş bu gazetecilik skandali o- nun başının altından çıkmıştı. Ama hiç de hiddetli, hiç de mahcup değil- di. Gülüyor, kahkahalarla guluyordu Niçin hiddetli olsun, mahcup ol- undu ki, o, sadece klasik bir yılbaşı gazetecıhgı yapmış, Ticaret Bakanın- dan beklediklerini beyanat tarzında, fakat, beyanatın kendi temennileri- nin ifadesi bir hayali beyanat olduğu, nu da belirterek neşretmişti. İşte, bülten önünde duruyordu. Satırlar aynen şöyle idi: "Bu mülakat, Ajans Müdürümü- zün muhayyelesmde cereyan ediyor- du. Kaleme sarıldı. Bir taraftan tica- ri mahfillerin özlediği tabloyu çizer- ken, aynı zamanda hükümet progra- mının ona verdiği ilhamı ve bütçe müzakerelerinde memleket meseleler rinin münakaşasını taraflarca büyük bir hüsnüniyetle yapıldığım müşahe- de etmekten duyduğuı ümit ve temen- niyi bu hayalı mülakata aksettirmiş bulunuyor. icaret Gazetesının açıkgöz mu- habiri, beyanatın altındaki bu satır- ları görmediyse, o ne apsındı? Cumhuriyet ve Milliyetin İzmir mu- habirleri ise Ticaret Gazetesinin ha- berini, itim ad edip gazetelerine ay- nen bıldırdılerse bunda onun bir kabahati var mı Tekzıp etmek veya ' etmemek Ozel Kalem Müdürü İKA Müdü- Ziya Tansuyu bürosunda ve İstanbulda bulamadı. Ama İKA Ajansı merkezinden öğrendi ki, meş- hur beyanat, bültende muhayyel ol- duğu bilhassa belirtilerek . yayınlan- mıştır. - Bakana durumu arzetti. Bakan Özel Kalem Müdürünü akşama ka- dar tekzıp yazdırmak için çağırma- dı. Tuhaf şeydi, o gün muhtelif kim- selerle görüşmüştü; hemen hemen hepsi, ticari konularla alakalı olan- lar, mütehassıslar, "Aman diye dü- AKİS, 11 OCAK 1958

Bu sayıdan diğer sayfalar: