18 Kasım 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

18 Kasım 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 29
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

» kirdi. Kasım ayının TeT AD İstanbul Ankaradan İstanbula S nka*alı tiyatro seyırcısı şu günler- 'a lerini herzamandan fazla lstanbula çevirmişti. Zıra İstanbul bu mevsim Ankarayı geride bırakan canlı bir tiyatro faaliyeti manzarası arzediyordu. Profesyonel Ve amatör tiyatroların sayısı artmıştı. Eserler sık sık değışıyor festıvaller tertlple- niyor ve nihay ara Devlet yatrosu İstanbulu ziyarett kalmıyordu. Ankaralı seyirciler bir- buçuk aydanberi elleri böğrüinde yeni bir eser görebilmek işin bekleşirken İstanbullu seyircinin karşısına ortala- ma haftada bir tiyatroya gitmek fır- satı çıkıyordu. İstanbul Şehir Tiyatrosu faaliyet sahasını genişletmişti. Şimdi Dram bölümünün, Yeni Tiyatronun ve Emi- nönü bölümilnün temsillerine bir yeni- si ilâve edilmişti: Lâle Tiyatrosunda- ki temsiller. Öte yandan şimdiye ka- dar bir tulüat tiyatrosu olmaktan ö- teye geçemiyen Karaca tiyatrosu her gün iki defa sanat temsillerine sahne oluyordu. Bunların yanısıra Kü ahne, Oda Tiyatrosu temsilleri İs- tanbuldaki tlyatro faaliyetini destek— liyordu. Bu arada amatör tiyatro ı' talebe iiyatro toplulukları da boş muyord u Bilh Tllrklye Millt Ta- le 'e unun rtiplediği IV tincü 'rıyzıtro Festıvallnin İstanbul 13 kasımda başlaması dolayısiyle bu topluluklar son haftalar ıçinde hum- malı bir faaliyet göstemılşlerdl. Kısa bir zamana sığmasına rağmen önce bir çalışma, sgsonra da temsiller başla- mıştı. Buna mukabil Ankara bu ba kımdan da hâlâ ölü bir mevsim ya- şıyordu. Bu arada Ankaralı seyirci- nin tek tiyatro fanaliveti bel bağladığı Devlet Tiyatrosu da mevsim başında Ssahneve koyduğu eserlerin temsilint — uzattıkca uzat- eserler çıkar- Oldipus” temsilleri ise, bu eserin bir hafta müddetle yine İstanbula gltme- “Kral de seyrettiği dört eserden beri bir bucuk aydır tek piyes görmüş de- gildi. Bu sebeple gözlerini biraz da kıskanclıkla İstanbul sahnelerine ce- virmesini haksız karşılamamak gere- sonlarına doğru Devlet Tiyatrosu sahnelerinden yalnız fkisinde yeni birer eser yer #!lacaktı. Bunlardan biri Kücük Tiyatroda sah- rhan Asenanın Di sahnede “Kral Oidipus” lle “Günden Geceye”nin temsilleri daha — devam AKİS, 18 KASIM 1959 edeceğe benziyordu. Bunlar dışında Devlet Tiyatrosurnun Beşinci Tiyat- rToda da temsiller vermek gibi bir ta- sarısı da vardı ama bu husus henüz resmen açıklanmıs değildi, Ankarada yeğâne T.yatro faaliyeti olarak göze çcarpan Devlet Tiyatrosımun seyirci- sini bukadar bekletmeğe, — böylesine karanlıkta bırakmağa hakkı var mıy- dı? Ankarada son derece yavaş ve renksiz ilerleyen tiyatro fauliyetine bakılarak artık Devlet Tiyatrosunun bir repertuvar tiyatrosu olima yoluna gitmesi zamanının çoktan geldiğini belirtmek yerinde olur, Repertuvar tiyatrolarınm geniş bir bütce, geniş ve her zaman el altında mevcut kad- rolara ihtiyaç güösterdiğinden şüphe gi topluluk atabilir? Herşeyde oldu- i tiyatro sevg si de beslenmeyle gellşlr Seyirci tiyatroya ancak uzun zaman aralıklarıyla gitme kalırsa yavaş yavaş tiyatroyla bakı- nın kendi de farkında olmadan kop- ması tehlikesi pekâlâ mevcuttur. Bu takdirde de bundan 15 yıl önce oldu- ğu gibi seyirciyi tiyatroya bağlamak için yeni bir cabalama devresine gir- mek Zaruretinin doğmasından endişe edilebilir. Hepimiz biliriz ki şimdiye kadar Ankarada mavcuıt canlı bir ti- yatro faa.lıyetl lsta.nbullu seyircivi de kendine çekm: Bu mevsim bumun aksine şahit olman.ak imkânsızdır: Ankaralı seyircinin doyurulmayan zü İstanbula çevriktir. Ya.nlıelıklar Fesüvalı Turklye Millt Talebe Federasyonu cü Dünya Talebe Tiyatro Fes- t.lvallntn İstarbulda yapılmasını ka- rarlaştırmıştı. Ancak tam Üç kere de- BğiyAkliğe uğramak zorunda kalan şu sütırların yazıldığı anda dahi kimse GENÇLİK 4 âıımâlo/edm Her öğretmenin, her öğren- cinin, hor aydının okuması ge- reken bir ansiklopedidir. Her fasikülü 100 kuruş, 10 fasikül- lük abone bedeli 10 J)iradır. Şimdiye kadar 13 fasikül vayın- lanmıştır. 20 lira gönderenlere çıkan fasiküller gönderilir ve yirminci fasiküle kadar abone kaydı yapılır. Bavllere gönderil- Z. Müracaat ıılresl Kurtuluş Ya_vınoıl.P K 3.ı Bahçellovler festival pruğramının veni bir değişik- Hğe uğraımadan tatb.k edilip ediilme- veceğinder. emin değ:idi. Talebe Fe- dera syonumndaki “öükümet darbesi”- nin şetirdiğni bir Lakım yeni meseleler- den olacak Hederasyon festival pruğg- ramını hasırlamakta ve talebe tayat- 0 topluluklarına davetiyelerini gön- derinekte vok geç kalmıştı. Ek m ayı- nın anva, üÜmerinde, fesiivalin yapılacağı tarihi 13-20 Kasım olarak tesbit edebilen Federasyon verilen geç bitr karar ve proıkr:ımsızlık yüzünden yabancı talebe t dan hiçbirnnin tival başlamadamn iki gün öncesine ka- dar İstanbula yabancı talebe tiyatro tupluluklarmdan sadece birinin, Yu- goslav “İvo Lola-Ribar"'ın katılacnfa sanılıyordu. Zaten hazırlanan festival proğramırnsla da “Ivo Lola Ribar'ın “Romeo Jullette"le açılış temsilini ve- receği sanılıyordu. Fak layan Türkiye Millt Talebe Federas- Yyonunun tertiplediği 4. cü nva Ta- lebe Tiyatroları Festivali Yugoslavla- rın da festivale iştirak ed?memesinden Golayı Gençlik Tiyatrosunun tvn'*llerlyle acılmış oldu. — Böylece fest.val “Dünya Talebe Tıyatmlan Festivali,” yani milletlerarası bir fes- tival olmak vasfını kaybederek sade- ce İstanbul Üniversite ve Yüksek O- kullarının temsillerine münhasır kal- dı. Federasyonun festival proğramı- nı hazırlamakta ve talebe tiyatro top- luluklarıma davetiyelerini göndermek- te cok geç kalmış olmasından doğan aksaklık sadece bu festivale yaban- cı talebe tiyatro tobluluklarının iştira- kini sağlayamamaktan ibaret değildi. Ankara ve İstanbıldaki birçok talebe tiyatro topluluklan festivale katılma- ları kendileri ü aldıklurmda hemen kolları sıvayıp calışmalarına başlamışlardı ama, ön- dar bir çalışmayla katılmalarına en- gel olmuştu. Festivalin hazırlanmasından gaye elbette ki bir yasak savma değildi Bütlün dünyada bu neviden l’estıvalle- rin proğramları en az altı ay evvelin- den tesbit edilir, davetler ona göre yapılır, festivale kimin katılıp kimin katılamıyacağı da hiçbir zaman son dakikaya kadar bir sır olarak kalmaz- dı. Öte yandan festivale katılacak top- Juluklar da enine üşünerek eserlerini seoerler ca.lwmalanm ona ları önlerindeki l0-15 gibi kısa yatro sevgisi ve heyecanından ileri ge- len kuvvetle katılmağı göze almış- lardı. Festival programının altına çi- ziştirilmiş bir de küçük not vardı. Bu notte “Yabancı xruplardan yeni mü- racaatlar olursa 14 Cumartesi mati- neye kontcaktır. Bu husus ilk gün bil-

Bu sayıdan diğer sayfalar: