29 Kasım 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

29 Kasım 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

< nun “gibi AKŞAMDAN AKŞAMA İhtiyarlara teselli Henür yirmi yaşma basmazdan evel ihtiyarlıktan korkmağa baş- lamıştım. 1920 senesinde - şairlik | ederken: Yocudürü da rulüm kadar ihüiyar, Ou vokuz söneda güçtüm, ne yazıkt Gençliğimden kalan çılgın arsular, Benden bütün bötün silindi artık. diye — bir manzume — yazmış- tım ki, zamanın münekkit ve mizahçılarına epice istihza mevzuu temin Aradan dokuz içerlemiştim. Hattâ, ilâve edeyim. İhtiyarlamaktan korkum, — sene- ler ilerledikçe, vurdumduymaz bir alışkanlık, bir lâkayıtlık halini ala- madı; — günden güne arttı. Bilhas- sa geçen sene Ahmet Haşim Beyin imde, ukdelenip kal- . Haşim Bey, benim mübhem ve dumamlı bir tarzda duyup da formülleştiremediğim — bir — hisse şekilvermiş . (Mealen j $ ş ğ $ z Bazı böcekler, hayatlarının ilk devrelerinde, yerde — sürüklenen girkin - mahlüklarken, - ihtiyarlı: yınca, kanadı renk renk benekli 've yaldızlı kelebekler haline isti- | hale ederler; ve bu yeni şekille- rinde ilk ve son defa olarak giftleştikten sonra. ölürler. Keşke insan da böyle olsaydı: İhtiyar- dığında o çirkin şekline bürüne- ceğine, gençken çirkin yaşasaydı 've hayatının sonundaki güzel anı — çektiği bütün — mihnetlere mukabil mükâfat olarak — bekle- seydi. Keşke.. Nasirin bu pek muvafık ” ve mantıkt / tememnisinin — maalesef husul bulmaz bir temenni olması, daha evelki güne kadar, içimde, bir dagı derun halinde yaşadı. Ni- hayet, Berliner İllustrirte Zeitung, kalbime biraz su serpti: Tanıdığımız | bazı meşhur. adamları zikrediyor | ki, 40 yaşına kadar birer hiçmişler: Faraza, Bernard Show 53 yaşında | lâalettayin bir mus iki münakkidi imiş; ancak bu sinden sonra, bu günkü “alemşumul müellif şöhre- tini almış. Sabik alman reisicum- buru Ebert, 50 yaşına kadar sosyaldemokrat fırkasının basitçe bir azası ve sarraç ustası imiş. | Milyoner Zaharoff, 40-ıma kadar | Atına'da garsonmuş... Daha bu- sirçok misaller | Bun 1 okuduktan sonra, züğür tesellimi buldum: Gerçi ihtiyarlı | yın a kelebekler gibi güzelleşmiye- ceğimi filân'aklım kesti amma, hele | kırkını bekliyelim; belki bugün | çektiğim mihnetlerin - mükâfatını | | | | | bulurum!! Zaharoff'un vaziyetini ötekilere tercih ettiğimi istitraden beyan eylerim. (Vâ - Nü) Yüzde 50 değil, yüzde 25 — | İzmir gazeteleri Rusyaya yapı- Jacak ihracatın yürde ellisinin tüccara ait olduğunu yazmıştı Alâkadar dairelerden yaptığımız tahkikata göre bu haberler doğru değildir Evelce de yazdığımız gibi Rus- yaya / yapılacak - ihracatın yüzde Yirmi beşi tüccara ait olacaktır. AKŞAM GAZETESİ S00 liralık Kiymetli eşya piyangosu kuponu Kanalizasyon Biten ilk kısmı yakında işlemeğe başlıyor Şehrimizdeki kanalizasyon ame- liyatı devam ediliyor. Bu seneki programa dahil olan inşaat yakın- da - neticelenecektir. — Ameliyat bittikten sonra kanalizasyon şebe- keleri işlemeğe başlıyacaktır. İnşaat ilerlediği için dün sabah | kanalizasyon şirketi baş mühendi: ve şehrimizdeki — projeyi — tanzim eden Her Vilt Almanyadan şeh- rimize gelmiştir. Bu zat, dün sa- bah şirket murahhasları ve ema- net fen erkânı tarafından istikbal edilmiştir. Her Vilt, geçen sene şehrimize gelmişti. Bu defaki seyahatında inşaatın bir senelik neticesini ve biten aksamın ne suretle- işletile- ceğini tetkik edecektir. ret sarayı Ticaret — srayının — inşası - için mahallinde besinci sondaj yapıl- miştir. Şimdiye kadar yapılan sondaj neticeleri hakkında fen heyeti bir rapor hazırlamıştır. Bu gün rapor komisyon - tetkik edecektir. Üsküdar tramvayı - Üsküdar - Kısıklı — tramvayları heyeti umumiyesi evelki gün bir içtima — aktetmiştir, Bu içtima: şehremaneti mümessilleri de işti râk etmişlerdir. Bu içtimada evelâ şirketin imtiyazı meselesi mevzuu- ahsolmuştur. ebekenin — imtiyazı — vaktile Güna d Slön ve hattın Kadıköyüne temdidine dair ikinci ve müzeyyel imtiyaz da hükümetten — şehremanetine verilmişti. Emanetle şirket arasında bila- hare devir muamelesi yapılmıştı. Son içtinlada devre ait evrak okunmuş ve heyeti umümiyece tasvip edilmiştir. Yeşîll_(öyde Vali bey asayiş meselesile alâkadar oluyor Yeşilköy hadisesi üzerine Ye- şilköy halkının köyün — inzıbatını temin etmek üzere araları “Bazı tedbirler almak Üzere bul dukları yazılnıştı. Aldığımız ma- lümata göre vilâyet Yeşilköyün inzibatile esaslı surette alâkadar olmağa başlamıştır. Bilhassa madam Haik kereste- ciyan meselesile vali vekili Mu- hiddin bey bizzat meşgul olmak- tadır. Yeşilköy zabıta kadrosunun tevsil ile bir daha böyle bir ha- disenin tekerrür etmemesine dik- kat edilecektir. Bir hafta zarfında ihraç edilen hububat Ticaret borsası tarafından ya- pılan istaistiklere göre Teşrinisa- rinin ikinci haftasında şerimizden harica sevkedilen maddelerin mik- tarı şunlardır: 150 ton arpa, 66 ton ceviz, 71 ton fasulya fon müsır, l ten muhut 13 ton mısır un afyon, 1746 balye balye yapağı. Naki bey Ankaraya gitti İktisat “vekâleti ticaret müdürü (Naki B. dün gitmiştir. nuhut 367 29 sandık tiftik' 249 işleri Ankaraya 8 ton fındık içi 94 | ŞEHİR HABERLERİ | İtfaiyede sürat Emanet heyeti fenniyesi ü ü tetkikat yapıyor Şehremaneti heyeti fenniye mi dürü Ziya beyin itfaiye mesel yakından alâkadar olduğunu yaz- mıştık. Ziya B. bilbassa itfaiyenin yangınlara süratle yetişebilmesi için her grubu yakından teftişe başlamıştır. Ziya bey, evelki gün deniz grubunu tetkik etmiştir. Deniz grubu. 12 saniyede - bulunduğu yerden hareket etmiştir. Bu su- retle deniz itfaiyesinin kâfi dere- cede sürati haiz olduğu anlaşı- mıştı Ziya bey itfaiyede sürati temin edecek tedbirler alınması ile alâ- kadar oluyor. Balık konservesi Bir norveç grubu müracaatta bulundu Bir Norveç grubü. Bakkallar kooperatifine —müracaat ederek memleketimizde bazı teşebbüsatta bulunacağını bildi ubu — kooperat yalık konserve Bu hususta iki müzakerata başlanmiştır. Bundan başka Norveçliler balı hane dahilinde soğuk hava depo- ları ” tesis etmek niyetindedirler. Soguk hava depolarında balığın bol zamanında balık muhafaza edilecek, az çıktığı zaman — pıya- çıkı taraf arasında Yapağı piyasası Berlin türk ticaret oda- sının bir raporu Berlindeki Türk ticaret odası beynelmilel — yapağın ve - tifti ticareti hakkında Ticaret odasına şu raporu göndermiştir. Cihan piyasaları canlıdır. Londra bor- sasında fiatlar yükseliyor. Mamafi — muameleler kesafet peyda etmemiştir. Çünkü fabrika- lar talep olunan “fiatleri henüz vermek istememektedir. Bundan dolayı Hamburgta bir. seneden- beri mevcut olan büyük bir parti daha satılmamıştır. Dikkat! Adres olarak idarehanemizi göstermiş olan “ Küçük ilân , sahiplerine yazılacak mektupların zarfları üzerine © ilânın sonunda mevcut rakkam veya harf rümu- zunu da ilâve etmeği unutmayınız! Böyle — yapmıyacak — olursanız mektuplarınız sahibini bulamaz! * Küçük ilânlar , sütunu niha- yetine namlarına mektup gelmiş | kari'lerimizin isim veya rümuzunu ilân ediyoruz: Mektup sahiplerinin |lütfen bunları aldırmalarını rica ederiz. Ayıp şey.. Darülaceze hissesini vermiyen tiyatrolar Darülacezenin en büyük ve belli başlı varidatından biri tiyat- ro, sinema ve alelumum eğlence Tedlenden Valaea Na hissenin tahsili neticesinde Darül- aceze bütçesine senede 110 bin lira kadar varidat geliyor. Müte- baki bütçe açığını emanet 50 kü- sur. bin ilâve etmek suretile kapatıyor. Darülâceze bu varidatı temin etmek üzere senede 25 - bin lira tahsil masrafı tahsis etmiştir. Al- dığımız mevsuk malümata göre, halk bu şefkat müessesi için sinema, tiyatrolarda bu hisseyi memnuniyetle verdiği halde ma- alesef varidatın iyi cibayet edile- memesinden ve orada bazı mü- esseselerin hile yapmaları yüzün- den bu 110 bin liranın nısfına yakın kısmi şunun bünün elinde kalıyor. Şehrimizdeki maruf sinemalar dıı_ııl ezenin hissesini tamamile veriyorl Fakat bazı 'küçük sinemalarla seyyar tiyatro kumpanyaları hisse- sini vermiyorlar. kadar tespit edilen bilelerin başlıcası şunlardırı Bilet- leri, Darülacezenin soğuk damga- sile damgalatmamak, yani peşin olarak Darülaceze hissesini — ver- miyerek — damgasız — bilet mak , bir. müşteriye — verilen bileti seyircinin elinden alarak diğer bir müşteriye — tekrar - sat- mak, yahut bilet yerine marka vermek... Darülacece biletini dam- galatmıyan sinemalardan alacağını tahsilde müşkülâta uğı Bu itibarla mücssese ile emanet | arasında mütemadi surette mu- habere devam ediyor. Bir tiyatro heyetinin darülâceze hissesi ola- rak 2000 lira borcu vardır ki bu para iki senedenberi bir çok ta- leplere rağmen tahsil ” edileme- miştir. Bozuk konserveler Emanet bakkallardan ceza alacak Avrupadan gelen ve - kapalı kap içinde satılan konserve kakao reçel gibi mevat bozuk çıkınca belediyenin ceza vermesi şikâyet- leri davet ediyordu. Şehremanetinde tahkikat yap- tık, bu şikâyet emanetçe varit görülmiyor . Deniliyor ki: Emanet Avrupadan gelecek kapalı kaptaki mekülâta dair bir. talimatname hazırlamış ve geçen sene neşret- miştir. Hattâ bu talimatname — ahki mına göre bir de mühlet vermişti. Bu müddet zarfında bu nevi me- vaddı. satanlar, sattıkları malın üzerine bir etiket yapıştracaklar bu etiket malın saf veya mahlüt olduğunu zikredeceklerdi. Malı satan bakkal, sattığı şeyin mahiyetini bilmek mecburiyetin- dedir. Bakkal, toptancıdan, top- tancıda celbettizi - fabrikadan mali tahkik etmek mecburiyetin- | dedir. Bu mecburiyet karşısında, bak- kalın ve müteselsilen diğer bayi- lerin mesul edilmeleri zaruridir. Zabıtai belediye bu nevi kapalı kaplı mevattan bu talimatnameye | mazaran nümune alıyorlar ve ceza zaptı tanzim ediyorlar. MAHKEMELERDE-— Şeytana uymuş! Her şeyi hususiydi.. Teşrinisa- nide bu kıyafetin herhalde bir manası olacaktı. Çorabı beyaz, ipekli, ayakkabısı podösüet beyaz, baş sargısı beyaz. Hanımda ikinci bir venk te var: Mantosu ü iyah, kaşı gözü Yalnız yüzünün rengi kürkü kadar simsiyah değil. Hanımın memleketi hattüstü- vaya yakın olacak , herhalde kızgın güneşler karşısında uzun zaman kalmış bir yüz, bu kadar kararabilir. Bu beyazlı siyahlı kadının ismi Zerafet hanımdı. Zerafet hanımın konuşması giyin- mesi gibi o kadar zarifti ki mal kemeyi dolduran bütün halk gü- lüyordi. İki renkli hanımın davası: Em- niyeti sui istmal, Zarafet hanım kendine mahsus bir şive ile davasını anlatıyor: “ Efendimi bu. Hasana - ben 100 Jirayla, bir gümüş çantş ve 60 lira kıymetinde bir yüzük verdim, ben evde yalnızım, kim- sem yok, bunlar sende ” emanet kalsın, seni memnun ederim de- dim. İhtiyacım oldu parayı istedim, * Senin bende hiç bir şeyih yok,, dedi — Bu Hasan sizin neniz? — Hiç bir şeyim ;değil, yalnız mahallenin sucusudur, ken- disi emin bir adam. — Şimdiye kadar başka ema- 'net verip aldımız mı? — Evet efendim, bir defa 150 lira kıiymetinde öteberi verdim, istediğim zaman iade etti — Siz ne ile geçi — Efendim emlâkim var. — Evlimisiniz? — Kocam vefat etti, Nasıriye mutasamnıfıydı. Zenkin bir adam. — Hasandan bir senet aldınızmı. — Hayır efendim. — Parayı kimin yanında ver- diniz? — Kimsenin yanında değil, eve çağırdım verdim. — Hanım ! Mahallede - başka kimse bulamadınızda sucuyu mu bukadar emin buldunuz. — Benim için gene emin bir adamdır amma nasıl oldu da şey- tana uydu ? — Şeytan bu, her kesi kandı- rır. Sen ne dersin Hasan, Şeytana uydun bakalım ? Rcis beyl Allah bilir bu hanımdan ne eski ne yeni bir emanet almadım. Ben ona su Bak Hasan bir emanet almadım diyor, arada ne senet ne de şahit var. — Madamki inkâr ediyor, ab- ürüz, dünyada bağış- ladım gitti. Muhakeme Hasanın / beraatile bitti, Zarafet hanım mahkemeden çıkarken kanlı, canlı bir adam olan Hasanın parlayan gözlerine bakarak diyordil Artık senden bir şey istemi yeceğim, fakat sen gene esl gibi sık sık gel de küpleri doldur. İDAREHANE — acımasluk sokağı Telgraf adresi: SAkşam, letanbul, Telelon : yazı işleri İçim lt 1686 Telefon : idare işleri içim e MH Gönleriee yanlar, vekihinn lade allmer ABONE ÜCRETLERI Türkiye içler Seneliği 1700 l aylığı 90N, ç aylığ S00 kuruş Ecnebi. memleketler için : Seneliği 30007 altı bylığı 1600; Üç aylığı 909 kuruştur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: