30 Aralık 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

30 Aralık 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

VE A e arar hk.) Lİ el 7 a Sahife 7 Lupe Velezin aşk maceraları Garry Cooperden sonra Con Cilbertle başlıyan macera'da pek kısa sürdü Hollivuttaki artistler arasında yaşayışı en esrarengiz olanlardan biri de Lupe Velezdir. Günün birinde (OMeksikadan (Hollivuta gelen ve iptida küçük roller yap- tıktan sonra Duglas ile çevirdiği filimde gösterdiği üzerine yıldızlar sırasına geçen bu siyah saçlı, ateşin bakışlı sanatkâr çok münzevi yaşar, pek az adamla görüşür. Ekser vakitlerini bahçe- sinde, yahut denizde geçirir. Lupe Velez sesli filimden sonra mevkiini oOkaybetmeyen, bilâkis daha ziyade yükselen sanatkâr- lardan biridir. Bunun sebebi sesinin güzel olması İngilizce ve Ispanyolcayı mükemmel surette bilmesidir. Bunun için bütün filim şirketleri ogenç kıza iş teklif etmişlerdir. £ Fakat Lupe uzun müddet için bir tarafa bağlanma- mış, muhtelif şirketler hesabına çalışmağı tercih etmiştir. Lupe Velez ilk sesli filmini Garry Cooperle birlikte Paramount şirketi hesabına çevirmiştir. “Kurt şarkısı, ismindeki bu filimde iki muvaffakıyet | artist bir aşk macerası geçirmek- | tedir. Burada kulaktan kulağa söylen- diğine göre bu macera filme mün- hasır kalmamış,iki artist hakikaten sevişmişlerdir. Hattâ bir aralık evlenecekleri bile duyulmuştur. Fakat bu sırada Harry Cooper, Klara Bov ile tanışmış ve onunla aralarında muaşaka başlamıştır. Lupe buna fena halde kızmış, bir müddet kimse ile konuşma- mıştır. Fakat tedricen bu sev- dadan (o kurtulmuş, fakat bu defa yeni bir muaşaka geçir- meğe başlamıştır. Lupenin yeni aşıkı Con Cilbert idi. Iki artist birlikte izin almışlar, Nev York- tan ayni vapura binerek Avrupa ya gdmişlerdir. Con Cilbert, Lupe Velez Avru- pada dört hafta kadar kalmışlar- tır. Bu sırada iki artistin evlene- ceği şayi olmuştur. Fakat bu şayia doğru çıkma- mış, Lupe ve Conayrı ayrı Ame- rikaya dönmüşlerdir. Şimdi Lupe Velez Hollivutta bulunmakta ve bir filim çevirmeğe hazırlanmak- dır. Fakat ikinci aşk macerasının da bu suretle neticelenmesi artisti çok müteessir ettiğinden Lupe Velez tekrar eski münzevi haya- tına avdet etmiştir. Yeni bir eğlenceli filim: Rügende yalanlar Fiiimden bir sahne Insanlar hayatlarında ferah ve kaygusuz oldukları devirde, vakit geçirmek için acıklı şeyler, dram- lar aramışlar ve yapmışlar. Lâkin vaktaki hayat dram halini aldı insanlar da vakit geçirmek içik eğlenceli, güldürücü şeyler aramıya Saşladılar.. Bunun en açık misalini son senelerin sahne ve filim eserle- rinde buluyoruz. AAFA şirketinin yaptığı ve şimdi Berlinde gösterilmeye baş- lanan yeni bir” filmi de böyle eğlenceli bir eserdir: Baltık denizinde güzel bir hava tebdili ve deniz banyosu yeri, aynı zamanda Almanyanın en büyük adası olan “Rügen,, ada- sında, halki birbirine katan, ve birçok karışıklıklara sebep olan bir sürü yalanlar hep “Fritz Gar- (Paul Hârbiger) dişinin agrıması yüzünden doğmuştur. Filhakika genç “Garreis,, dişçinin bekleme odasında eline geçen bir mecmuada “Dandanın,, adın- daki diş ilâcı fabrikasının en güzel dişe malik bir genç kıza tekmil reis,,ın herkes için bir | | kazanan “genç kiz masrafı Okenaisine ait olarak “Rügen,, adasında bir ay hava ! tepdili yaptıracağını bildiren ilân: okuyor ve aynı yerde bulduğu bir genç kızın resmini alay için şir- kete yollayor. Hiç haberi olmadan mükâfatı “Vanda Bilt,, (Maria Şolveg) oRügen adasına | gitmeği kabul ediyor. Orada isim | benzeyişinden. Amerikalı milyar- der “ Vanderbilt,,in kızı diye talâkki ediliyor. Genç kızdan boşlanan diş ilâcı fabrikası müdür- leri de vaziyeti tekzip etmeyince, vakaların (odoğurttuğu, ve zorla söylettiği yalanlar birbirini takip ederek bir sürü eğlenceli sahne- lere sebep oluyor. Diğer taraftan “Fritz Garricis,, | da genç kıza âşık oluyor. Fakat !I “Danda, bu aşkı mevhum mil yarlarıma matuf sanarak genci reddediyor. Polis bir dolandırıcı- lıktan şüphe ederek işe karıştığı zaman “Garreis,, büyük fedakâr- lıklarla genç kızı kurtarıyor, ve aşkını ispat ediyor. yi m Lupe Velezin son resimlerinden biri YY İNT Kaçakçılık kanununda kaçak- çılık hakkında şiddetli tedbirler alınmış, cezalar daha ağırlaştırıl- mıştır. Bu kanun, kaçakçılar üzerinde ne gibi tesir yapacak? müdüriyetinde yakayı ele veren bir kaçakçıya tesadüf etmiş, ona İ bu meseleler etrafında bazı sual- | ler sormuştur. Kaçakçı diyor ki: dan ben memnunum... Zannede- rim. Bütün kaçakçılar da mem- nundurlar . Böyle şiddetli kanunlar çıkarsa kaçakçıların miktarı azalır. Ka- nunlar hafif olursa önüne gelen kaçakçılığa teşebbüs eder. Bu ! işe kadınlar, çocuklar bir takım kopuklar da karışıyor. | Önüne gelen bu işe girerse kaçakçılığın tadı, bereketi kalmaz. Piyasaya ne kadar kaçak mal girerse, kaçak malın fiatı de o nisbette düşer. Hattâ kaçakçılığa bir az musa- maha edilsin, kaçak eşyanın kal- maz. Kaçakçılık kanunları şiddetli Kaçakçılıkla mücadele Bir kaçakçı yeni kanunı çok beğeniyor! «Bundan sonra herkes kaçakçılık yapa mıyacak, kaçak eşya pahalanacak» diye Bir muharririmiz tütün muhafaza | | yaptığını “ — Yeni kaçakçılık kanunun- | oldukça, herkes bu işe cesare edemez. Bundan başka piyasaya kaçal eşya az girer. Ve bu suretle fia' artar. Bu da kaçakçıların lehinedi: Şayanı dikkat bir nokta Kaçakcılığın önüne geçmek içi: iktisadi o tedbirlere de ihtiya: vardır. Bu nıaksatla kaçak malı: memleket dahilinde neden sürür tetkik etmek lâzımdır Memleketimizde öteden beri köylü şamalı kibrit kullanır. B: nevi kibritleri rüzgârlı havalard. yakmak daha kolaydır. Bunla çabuk sönmez. Cenubi Anadoluda köylü b nevi kibritlere daha çok rağbe etmektedir. Halbuki kibrit inbi sarının şamalı kibriti yoktur. Kaçakçılığın önüne geçmek içi: yalnız şiddetli idari tedbirler kâf değildir. Kaçak gelen eşyanın aynın memleket dahilinde bulundurmal lâzımdır. Kibrit inbisarı köylü için ucu: ve şamalı kibrit yapmazsa, kaçak çılığının önüne geçmek pek gü ! ve masraflı olacktır. Elmas arayıcıları sai Afrikada, Kap müstemlekesin: binlere muhacir gitti Son zamanlarda bazı memleketlerde altının para vahidi kıyasisi olmaktan çıkarılarak yerine pırlantanın kabulü lehinde bir cereyan başlamıştır. Yapılan tetkikat bunun kabil olduğunu ve mevcut pır lantaların bir depo vazifesini görebileceğini göstermiştir. Maamafik bir çok müşkülâttaa dolayı şimdilik böyle bir karar verilememiştir. Pırlanta en ziyade cenubi Afrikada Kap memleketinde çıkar. Son zamanlarda buraya pırlanta aramak üzere binlerce muhacir gitmiştir, Resmimizde Pretoria şehri bir karargâhı, aşağıda gene bir pırlanta Burada aylarca, bazen senelerce muhacirler hep büyük civarında elmas arayıcıların madeni rülmektedir, bir pırlanta ele gaçirmek emelile çalışıyorlar. Fakat tali bunlardan pek azına gülüyor, ekseriyet sefalet içinde ölüyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: