27 Haziran 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

27 Haziran 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| iÇERDE OLUP BiTENLER | Odun yerine kok kömürü Halka taksitle ucuz sobalar satılacak Beş yıllık endüstri plânı muci- bince, bu sene içinde daha bir kaç fabrikanın temelleri atıla- Kayseride çaktır. Kâğıd, cam, dokuma fabrikaları da bu sene Baldan Birmekk suretile, kömür istihsalâtı- nı atıracaktır. b Yapılati hesaplara göre, tondu. erig 25 bin tonu dışarı- dan . gelmiş 933 eli kok vw trasit kömürü sarfiyatı KE Yarı kok fabrikası 600 bin kadar istihsal yapacaktır. Bu mik- darı memleket dahilinde sarfet- tirmek için tedbirler almak gerek- tir. Sahillerde, demiryolları üze- rinde şehir ve kasabalarda kı kömürü yakılacaktır, Bunu temin etmek için de, kok kömürü yakmağa elverişli soba- lar yapılacaktır. Soba yapan fabrikalar, halka taksit üsullerile kolaylıklar göste- reci ve bu saree kok kömürü a artaci raftan kek Sek sobalar ribatının da önüne kendiliğinden geçilmiş olacaktır. Yeni hâl Kaçak etler İzmirde bir evde 292 kilo et, 12 koyun bulundu İzmir 25 (Akşam) — Eşref pi şada Dolaplı kuyuda ikinci yü en et kaçakçıları ile memurları arasında bir kemi olmuştur, Neticede et ta- kip memurları önemli miktarda kaçak et ile kaçak hayvan ve ka- çakçıları yakalamışlardır. Vaka şöyle olmuştur et takip memurları bay Vasıf ile arkadaşları bay Ali, İs- met, Kenan, Şükrü ve İbiş aldık- lari talimat üzerine erkenden kâa- çak et satanları beklemeğe kaşla- mışlardır. O sırada kaçak et satı- cılarından Aliye raslamışlardır. Bu aralık kimin tarafından atıldığı belli olmıyan bir silâh sesi duyül- muş ve memurlar - siper yerlerde saklanarak karşılıklı tedbir almi lardır, Kaçakçılar bundan istifa- de ederek kaçmışlardır. an sonra memurlar; Nizam Alinin evini çevirmişlerdir. Çün- kü bu evdeki kaçak etler; başka evlere kaçırılmak isteniyordu. Me- murlar sabaha kadar beklemişler ve gün doğunca ellerindeki ara- ma emrile bu evi aramışlardır. Evde 260 kilo kaçak sığır eti ile 32 kilo koyun eti ve 12 canli koyun bulmuşlardır. Etlerden ço- gunun hastalıklı oldukları rs müştür. akçılar hakkında tah- kikata devam edilmektedir, Muallimler birliğinin büsle çıkılacak ve akşam Bursa- ya dönülecektir. 3 temmuzda Bursanın önemli yerleri gezilecek, 4 temuzda da İstanbula dönülecektir. Bursada üç gün kalınacak, er- kekler lisede, kız muallimler de muallim okulunda yatacaklardır. Yol ve yiyecek masrafları, herke- se aiddir, 30 dükkân kiral belediye hâii a açacak Hâlde dükkân kiralamak isti- yenler hakkında konulan ağır şartlar yüzünden kabzımalların dükkân tutmağa Na nı ve hâlin açılmasının da keceğini yazmıştık. Belediye şimdiye kadar yirmi iki dükkânı kiraya vermiştir. Da- ha altı dükkâna istekli çıkmıştır. dürülebileceğini anlamıştır. Bu itibarla hâlin açılmasında bir mâ- ni görülemiyor. Belediye hâli bir temmuzda açmak fikrindedir. Vali ve bele- diye reisi bay Muhiddin Üstün. dağın İstanbula dönmesi geçik- tiği takdirde hâlin açılması bir kaç gün geçikecektir. Kaptan ve makinistler cemiyeti bir mecmua çıkaracak ptan ve makinistler cemiyeti denizciler bayramı münasebetile me; m çıkarmağa hazırlanmaktadır. mecmua aylık olacak ve ilk nüs- © hası 1 temmuzda çıkacaktır. Her gün 5 söz Kırkbirinci liste Mazı — Sa 2 > — Şahit ST Tan ve w ka dan b haa la — Biz hesaplarımızı sanıkalar me sep di 4 — Hassasiyet — Duyganlık Ümüeke Gazeteler bezi iinde büyü eteler aa savgası ik bir duyganlık göster- ei — Şayanı dikkat — Dikkatde- ğer, Örnek: Üslü bi iz izi slâl ini dikkatdeğer bir) ot: Ga temiz İmla ba a ele caları kullanılmamasını ca cleiz Nöbetçi eczaneler vi akşam nöbetci eczaneler şunlar- e: Asri İttihad (Okçumusa cad- desi), Kasımpaşa: Meri asköy: Beli Garih (Kumbaracı), : Agalo- an (Mis sokak), Er (Kurtuluş caddesi), ei Emil yadi,Samatya: Erofilos, Şehremini: Nâ- w RO Z, Sarıyer: Osman, Alemd Ba Sed, Aksaray: Nu et Güney, Bakadebi ri Hakkı, re Merkez, Hey- beli: Tomadis, Beşiktaş: Riza, Kadıköy: Faik İsken. der. ein addei), Mer- kez (Altıyol ağı Balıkesirde tarlada cinayet Korucu bir köylüyü öldürdü, o da yaralandı Balıkesire bağlı Küçük ve Bü- yük bostancı köyleri sınırlarında hkikata riya, Mustafa oğlu ayi dara bir. likte bunlatın yanına gitmi yunlarını tarladan midi söylemiştir. &t Çolak Mehmet ile oğlu koyunlarını tarladan “çıka şöyle” dursüh Geek bir de: Bur: malimiız! “di. * ye Koakly çilküği iLE Koru- cu tarladan çıkmaları hususunda ısrar edince Çolak Mehmedin oğ- lu Osman daha ileri giderek elin- deki çifte tüfeği ile korucuya a- teş etmiştir. bime çıkan saç- malar korucunun , koluna ve muhtelif ele ateli tır. durum karşısında korucu da can acısile silâhma sarı lardan biri Osmanın sa lamış ve içeride tahribat yapmış olduğundan Osman biraz sonra ölmüştür. Gazlantepte hâl Gaziantep (Akşam) rada 17 bin lira sarfile pek güzel ve asri bir sebze, kasap hâli yap- tırılmıştır. Her türlü tesisatı ca- mi olan hâl binası şehrin Arasa tabir edilen pazar yerine yakın ve çok moderndir. Ayni bina d. hilinde toptancılar için ayrılan kısmın da inşaatı bitmek üzeredir. Takas yolsuzlukları Tahkikat evrakı ihtisas müddei umumiliğine verildi Tahkikatı iki sene süren kere: te ihracatına aid takas yolsuzluk- ları fezlekesi nihayet İstanbul baş direktörlüğü vasıta- sile sekizinci ihtisas mahkemesi müddeiumumiliğine gönderilmiş- tir. Müddeiumumilik, beş kiloluk bir paket halinde olan bu büyük Ea dosyasını tetkike başla- 'Müdde iumumilik işi kaçakçılık mahiyetinde görürse evrakı mah- kemeye verecektir. Diğer taraftan, meselede alâka- lı memurlar hakkında idari bakım- dan karar almak maksadile fezle- kenin sureti vilâyet ideçe heyeti- ne veri miştir, esiye kadar durumuğ aydınlanacağı sağlanıyor. 27 HAZİRAN PERŞEMBE saat 16 da Yeşilköyde, Yeşilköy Palasta, elek- trik fırınının tatbikatı gösterilecek a, gelenler arasında kur'a çekilerek bir ELEKTR ÂLETİ HEDİYE EDİLECEKTİR. Bu ders bayanlara mahsustur, (Herkes girebilir) Baylar diyorlar ki.. Kadınlar kısa bir zaman erkek olsaydılar.. O zaman erkeklerin derdlerini, Aklına geleni Rami gibi vu bir zattır. » VEN lahi kardeşim.. dedi, aile | ar saadeti temin etme! derdlerimizi, bütün rımızı, bütün . rim bütün unluklarımı Di «Erkelik» deni n şeyin ne müş- kül bir vaziyet keli görme» leri.. Emin olun bundan sonra tek- rar kadınlığa döndükleri zaman mizi bildikleri için bize çatmağa yürekleri razı olmaz. Mümkün olsa tün ka- dınlar ön -çok değil- bir bir bu- çuk ay erkek olsalar.. Her ne hikmetse «Erkek» de- yince kadınların aklına şöyle bir tip geliyor: Her kadının peşinden oşar, güzel bir kadının «incili bessümüne» katiyen mukavemet ras a LL na maksadlar peşinde koşmakla geçirir. Hattâ günlük traşını bile fena bir maksad için olur. Halbuki biçare erkeklerin bü- tün günkü halini, perişanlığını, yorgunluğunu siz de, biz de çok iyi biliriz. Erkeklerin çoğu «Aman akşam tarimi giysem de köşeme şt Bİ can atarlar, Bütün günü > miri peşinde koşarlar... Ka- kal ay han a beraber- a cümlesi kendilerini karşı- 5 Hani ni eski bir söz vardır «Ben ne derim? Efendim ne der» der- ler, Biz erkekler günümüzü nasıl bir meşakkat içinde geçiririz, on- lar ne sanırlar?.. Bunun için aile- de en fazla dırıltı çıkaran mev- zu «kıskançlıkıdır. Bu Ademle Havva zamanından beri sürüp giden insanlığın ezeli derdidir. Bu kavgayı çıkaran da kadınlardır. Kitaplar yazar: e ilk babası Ademdir. Adem çamurdan yapılmış.. Havva, e ilk kadın Ademin -dikkat buyurun- sol ka- burga be yaradılmış.. sağ değil, sol İşte İçin yaradılışında sol karlar ve kocalarile daima çeki- şirler.. Eğer sağ kaburga kemiklerin- den yaradılmış olsalardı belki bu vE sinirli olmazlardı... yorgunlukla. * İnilınlir Heasinda. yorgunluklarını, ayran polar anlamaları... Şehir meclisi üyelerinden avukat bay Aziz ki bu son derece fena tesirlerini izale etmek, gidermek lâzımdır. Halbuki erkekler hakkındaki fe- da gün geçtikçe daha iraaklar yaptıklarını söylerler.. halbuki hiç biri buna kail değik lerdir. Kocalarının fenalığı yalnız dillerindedir. arının o çap- kınlık ettiklerine kendileri de inan- mazlar, Yalnız ağızları söyler: — Bugün gene bir kadınla be- raberdin Derki akdin sırf kocala- rına çatmak, sırf kocalarını üz“ mektir, Yoksa kendileri kocaları- nın biraz evvel başka bir kadının yanından geldiğine kail olsaları dı beraber yaşamalarına Yi ân kalmazdı, yahut hayatları pek «ce- hennem hayatı» olurdu. — Sözleriniz zavallı erkekleri ecek... E pek memnun — Belki kadınları da kızdıra- cak... Fakat ben hakikati oldu- du gibi söylüyorum. İşte bu kem dilerinin de kani olmadıkları mev- hum muhayyel çapkınlıklar yü- zünden ği — nerelerde idin.. hangi kadınla beraberdin? Gibi sözler« argın daki in dışarıd. ve hele «kazanç» yıllarda ne — siri tiğini bilmezler, Biz her gün ha- yatla, iktisadi Hukranl buruna geliyoruz. Fakat kadınlar ar değil... ze Emi işlerin eksildiğinin pek farkında ger lar. Veya farkında değilmiş gibi görünürler, r al. bunu al.. sözleri bunun en büyük misalleridir. Bu- daha yakından görmeleri şarttır, Bakalım o zaman da: — Şunu al.. bunu al.. sözlerini HE ağulamaka dA'llari var mı?

Bu sayıdan diğer sayfalar: