29 Şubat 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

29 Şubat 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

» / Selo —— RAM A be AE — — , Fransanın Rouen şehrinde, ç: feci bir cinayet meydana çıkarıl- uştur. are eden madam Anjel, bu sandığı tanıdıklarından Pulen » namında işsiz bir elektrikçi geti- “rerek bodrumda hıfzedilmesini rica, ettiğini ve bu ricasını reddetm ğini söylemiştir. ğ Bunun üzerine polisler Pülenin © evine koşmuşlar; fakat kendisinin kaçdığını görerek zevcecini sorgu- “ başlamakla beraber, bu elektrikçi- nin Alis ile münasebetlerini de tahkik eylemişler ve karşı karşıya yakalamağa eden jan- “ darmalara: ii — Bu iş böyle e idi, © min ve er mın mamusunu © berbad Pe demiştir. —ş$i ü sen mi öldürdün? Sualine şu ren vermiş :; — Evet.Ben — ti öldür. © düm. Suç ortağım yok. — Niçin rare — Cesedi sandığa kim koydu. — Cesedi sandığa kendim yer- İK eiedim, kendim » tımda taşıyarak, barın bodrumun- - da yerleştirdim. Yemin ederim ki, © suç ortağım yoktur. Katil, şantözü niçin öldürdüğü ii İyizinzmekle beraber zabıta, bu ci- redilen Kıskançlık yüzünden.. Sandık içinde bir genç kadın cesedi bulundu Katil tarlalar arasında ele geçirildi, Gene itiraf etti şehri barlarında bir ; Katil Pulen Maktül Alis Gotye nayetin bir kıskançlık ei oldu- Alis, Rouende işsiz Mes Pu- lenle be keserek başk bir yere gitmek istemiş, o da metre- sinden an ise, onu öldür- | meği tercih etmiştir, Türkiye SENELİK O 1400 kuruş 2700 kuruş 6 AYLIK 750 » 1450 >» 3 AYLIK 400 » (AYLIK 150 » Posta ame . ii ruştur. li için yirmi eme pul rem ok ölme. Va. 458 637 12271534 1759 8 İdarehane: Babıâli civarı k. Allaha ısmarladık Kıymetli arkadaşımız Esad Mah- d Karakurdun gazetemizde neş- «Allaha ısmarladık» na- mındaki romanı kitab halinde çık- mıştır. Senenin bu en muvaffak olmuş eserini bir söz ilâve etmeğe lüzum görmeden bütün okuyucularımıza tavsiye ederiz. AKŞAM TN (ivan ire Çokince ruhlu bir erkek | şu erkekler kadar tuhaf İar 'ç ya, bazı erkekler kadınlardan çok esrarengizdir. Dostlarımdan bir şair Sadık Sami vardır, Meşhur şairi herkes gayet ince ruhlu bir adam olarak bilir. Sadık Şaminin kendisine mah- şişman k kekleri Sadık Sami pek kaba bulur- du. Sadık Saminin yanında a bir kadından bahsettiniz mi?, Der. hal köpürür: in der, ben kasap kiloyu ymm Se Benimi içinen İne cik, narin, nazlı kadınlardan iç lanırım... - Hakikâten yiye gin ker n kadınlar. dan La Kin 45 kiloluk za- yıf, bir deri bir kemik kadınlardan kemi Sadik Sami bir er- kek için âdeta incelik telâkki eder.. Halbuki işin aslı hiç de öyle de- geldir. Bilâkis Sadık Barrüinin “ii yuvarlana yuvarlana yürüyen ka- dınlardır.. Lâkin bu tipte küülerdasi hoş- evkine dokunur, Bu his- sini tamamile saklar... Herkese karşı resmi sevgilisi 46 kiloluk za- yıf bir bayandır, Sadık Sami bu zayıf a hiç Ma halde herkese karşı onun için çıl- diriyer, sy divane oluyor gibi görünür... Ne yapsın. Üreyen in“ ce zeildi sçgemma âsi Lâkin Sadık Saminin lale pepe eri 97 kiloluk bir b yan r. Şair herkesten gizli 97 ık Sami yanmış derili, çok esmer mein hoşlanmağı da modern Onun için böyle kadınlardan hoş- lanan erkekler en asri zevkli er- keklerdir.. le gözükür... uru, esmer, yanmış kadınlardan nefret eder.. sira bayıldığı'kadın kardan b , duru beyaz kadın- lardır.. e karşı resmi sevgi- lisi ei ol halde, herkes- bir zevk telâkki - eder.. ten gizli 97 kiloluk sevgilisi süt boyaz, lopur lopur bir kadındır. Sadik Saminin pek büyük bir incelik addettiği şeylerden birisi de alafranga yemeklerden hoşlan- akdır. Alafranga, bilhassa haşlama ye- mekleri hiç sevmediği halde bun- ları herkesin içinde büyük bir işti- ba ile yer gibi yapar.. bahis açıl- yemeklerin uki biçare şair alaturka ye- ar bayılır.. lâkin gazeteciler ikrini sorarsa alaturka yemekle- re Ml müdhiş bir düşman oldu- ğunu söyler.. kendisi dehşetli su- relie bir «baklava eleşhtarı>. ola- nin katagük dostluğu ne ein meşhursa şair Sadık Saminin de baklava (düşmanlığı o Takar maruftur.. Sonra şair Sadık Sami çifte tel- li öyalmnze bayılır. lâkin sorar- sanız: — de telli mi? Ne kaba bir zevk, Ben ii içinde tangoyu se- verim.. ne ince bir danstır.. akşam şair Sadık Samiye kini barda eşleri den uzak, ve Ae yala o turmuştu... Merak bu ya.. ben de ona göstermeden yanındaki loca- ya kuruldum... Bir de baktım üstadın yanın- da en aşağı 120 kiloluk bir ka- dın.. bir göğüs... Himalaya dağı gibi... Bir bacaklar benim vücu- dum kadar... Üst üste gerdan... Şair ona ne diller döküyor.. ne dil- ler... Üstadın adam akıllı sarhoş olduğu belli... Elini şişman kadı- nın beline lü daha doğrusu dolamağa çalışmış... Çünkü dna bel filân i iki kolla sarılacak gibi de de- ki.. tad Ahmed Rasim bir yazısındi baklavanın i nın en nefis ii git ban? karşıdaki mahallebici açıksa Y# rım kilo baklava al gel... Cevisi bol olsun.. ! Baklava geldi... Şişman kadıf | la şair öyle bir stistiriyorlar ki: Bir aralık şair garsonla muzikaci ara haber saldı. çifte “ aldılar.. şair yerinden fırladı. Bi e telli oynamak, bir cifte telli mak... Sormayınız. er si ile şaire yolds | rasladım Ne onşer, dedi, dün gece h# kikaten şairane bir gece geçirdim” yanımda 45 baga dal gi zayıfı / esmer bir kadın... Önümüzde ala” ranga anlari sabaha kadar e” nefis, en ince tangoları oynadık» suana NEŞRİYA'TI ŞU YERLERDE SATILIR: Istanbulda A. HALİT, kütüphanesi Ankara caddesi Beyoğlunda HAŞET, Fransız Kitap Evinde Tünelbaşı. Köprüde KEMAL, Kitap Köşkü eri Kadıköy iskelesi. Haydi. e BARIN Sö İsmail Kadıköyde NER Kırtasiye maj Altıyol No. 7 Büyükadada NİKO, o Tütüncü dükkânı, İskele başında. * İstanbü'dan başka (yerlerde litapi v--eazete sahanlarda bulunur. DE larımız her yerde rinde fiyete satılır. gina bir aralık d — Oğlum.. dedi, bu Darda ie böyle pi şeyler mi var.. cani Benim baklava istedi... Sen şaşırmıştı: e baklava yok efendim., — >. yok mok bilmem... Üs- Cemal Nadir Sami Karikatür Albümü rak satışa çıkarılmıştır. Ahmed Lr KE ei tir ti 50 - İskender Fahreddin “Nut arkadaşına in başın- 'dan geçenleri kısaca anlattı. Fa- is kat, cellâdın bu sözlere kulak as- yoktu. O, yarın Mısır tahtına sandığı prensesin narak: > — Mısırlılar seni bekliyor, pren- Dedi ve genç kızın bastığı yeri “ umuzuna parmaklarının ucile do- kundu: — — Yarın Misir tahtima Mikeri- © Rahot başını yerden kaldırdı: — Mısırlılar, prenses Narayı hü- >kümdar ilân ettiler, Eskiden tani- “o prens MEK artık yer- t aşamı Md sğalli şişirerek NiL ÇOCUKLARI | Tefrika No. 75 haykırdı: — Ya ben kimim, budala? Sen insanların kanadlanıp uçtuklarını gördün mü — Mabudlar mabudu Amon is- terse, develer bile kanadlanmadan uçarlar. yi Mikerinosun pes bir gölgesisin! Haydi çekil Cad, iMileerindein göğsünden ” Zavallı veliahd akılsız bir adam olsaydı, o da yerliler gibi kendisi- nin sahiden göğe çıktığına inana- caktı. versin ki, Mikerinos, ayağının toprağa eğer ve gökyü- zü ile Dağ bir safe old Mikerinos ehram ani dilaii i yüzünü gördükten sonra, kanad- ları çok ale büyük k bile insanların tepesindeki mavi ubbeye ileri, muvaffak ola- mali çoktan anlamıştı, İhtiyar : Elefan çok bilgili bir adamdı.. Mi bütün bildiklerini söylemiş — Gözümüze görünen şu kub- be ile aramızda okadar uzun bir nl var ki.. v8 emi in sanın ömrü bile yı Demin. lefan âyni sözleri e» li da tekrarlamı Nut, Mikerinosun dün Gil du; — ze de zindandan kaçtık, prensim Dedi, Rahot ihtiyat ik eni etrafındakileri salman işin; — Prensesi Cizeye götüreceğim. Pa sl isterlerse, syn Nara cellâdın omu- zundan — Ha; vip msala inelim.. bu karanlık ye küçücük yerde, büyük işler konuşulmaz. ra kapıdan çıkarken, kardeşi kirma pek çabuk unutmuş”. Rahota: — Hükümdar olursam, seni ken- Eml e e er dedi, bana ilk müjdeyi veren sen- sin Mükdeineei e arkasından endini tutamad — Eğer Mısır Bilme ben oturur- sam, onu eskisi gibi cellâd olarak kullanı: rım, Diye söylendi. Bu sözleri ikisi de ee . görünerek Nil bo- yuna il Merin Nut ile başbaşa ka- lınca:so, Zi eş e kaçtıklarını söylemekten çekini- yordu. Zaten yolda gelirken iki ar. kadaş sözleşmişlerid: Kime ras ge- lirlerse, zindandan kaçtıklarını söyliyeceklerdi. O da arkadaşı gibi cevap ver- di: — Zindanda buluştuk.. kaçtık. MK yolunu ilk önce han- giniz e n, e a ben kaçırdım. ül mahkümi a ümitle idi ği eşki kaçırmasaydın! Ka fası o kadar kalın de ve er o kadar kör ki silip gelse tanımıyacak. — Deveye hendek tmanın güç olduğunu yeni mi öğreniyorsu nuz, preni s? — Zinlanla ne zamandanberi yatıyordun?. bir gün. Ve bu gece İaemüğe ümmi olduk. Cizeden uzak — Nentitlu size! nerdeydin?, — Ehramdan kaçtıktan sonra, izi Ondan önce çok aradılar.. bulamadılar.. benbi bir rahip öldürmüştüm. Yakilend Yeni ehramda çalışan arasına Ms Ori mii din kaçmıştım. Tek- rar yakalandım.. zindana atıldım. — Amcamın ölüm haberi doğru mu?, E üphesiz, Ci; gm onun ök üğü gün bayram yaptılar. Kef- renig adını herkes nm vw (Arkas

Bu sayıdan diğer sayfalar: