26 Mayıs 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

26 Mayıs 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dün Mecliste bütçe ü resine baş- ze bütçeler landı, kabul edildi No, 6323 Flatı her yerde 5 kuruş AKŞAM SALI — 26 MAYIS 1936 Italya, Hindistanda halkı ayaklandırmak istiyormuş Radyoda Hind lisanile yapılan neşriyat hakkında Avam kamarasında sualler soruldu Hindistanın merkezi olan yeni Delhide vali umumi sarayı Londra 25 (Akşam) — Avam ka marasında dün hariciye nazırı M Edene bir çok sualler sorulmuştur. Mebuslardan biri şu suali sormuştur: — İtalyanlar arapça ve hint lisa ni ile radyoda muntazaman tahrikâ- miz neşriyat yapıyorlar. Hindistanda ve Filistinde halkı İngiltere aleyhine teşvik eden bu neşriyat hakkında ne düşünüyorsunuz? Hariciye nazırı şu cevabi vermiştir: — Hükümet bu meseleyilâyik ol- duğu ehemmiyetle tetkik ediyor. Şim- diden İtalya hükümetinin nazarı dik- katini celbetmiştir. — İngilterenin Adis Ababa sefiri- nin geri çekileceği söyleniyor, doğru mudur? (Devami 4 üncü sahifede) Ankara - İstanbul hava seferlerine başlandı Mecidiye köyünde bir tayyare istasyonu yapılması kararlaştırıldı Ilk tayyare 3 yolcu getirdi ve öğleden sonra yine 3 yolcu İle A iz, Ankaradan ilk yolcu ta; terini dolduruyor, seyahat intiba! ul - Apkara arasında mun- ra selerlerine dünden it 'nmiş ve İlk yolcu tayyaresi İstanbı tazam h baren e rimize gelmiştir. me Gin Ankaradan südt A u 6d ika geçe hareket etmiş ve An- kara üstünde bir tur yaptıktan son- hareket etti ra a? esine ait resimler; Pilot seyir def- lcu muharririmize yolcular tayyareden iniyorlar, üç Yo! larını anlatıyorlar, Ankara ile İstanbul arasında işlemeğe başlayan yolcu tayyaresi ra doğru İstanbul yolunu tutmuştur. Tayyarenin, bir saat 50 dakikada, İ saat 12 de buraya gelmesi beklenirken vaktinden on altı dakika evvel Ili 44 dakika geçe gelmiştir. Tayyarede üç yolcu vardı. Gümrük (Devami yedinci sahifede) İ Avrupada harp olacak mı ? M. Mussolini bu suale “ Hayır , cevabını verdi Paris 25 (Akşam) — M. Mussolini, İntransigeant agzetesinin muharririni kabul etmiştir. M. Mussolini muhar- ririn süallerine şu cevapları vermiştir; — İngiliz - İtalyan münasebati hak- kında mütalâanız nedir? — İngiltereden hiç bir şey istemi- yoruz. İngiliz topraklarında gözümüz yoktur. Bu hususta her türlü temi. nati vermeğe hazırız. » — Avrupada harp olacak mi? — Hayır. Ben sulhü muhafaza için bütün kuvvetimle çalışıyorum ve ça- lışmakta devam edeceğim. Fakat bu mesele milletlerin alacağı şekle bağ- dır, — Milletler Cemiyetinde kalacak misiniz? — Şimdiye kadar kaldık. İstikbal de de kalacağımızı umarım. — Habeşistanın idaresi nasıl ola cak-? — Şimdilik Habeşistan askeri idare altındadır. Bunun yerine yavaş ya- vaş sivli idare kaim olacaktır. — Habeşistanın imarı için ecnebi #ermayesinden istifade edilecek midir? — Bugün için böyle bir şey düşü- nülmüyor. Milletler cemiyeti M. Boncour ıslahata lüzum görmiyor Paris 25 (Akşam) — Fransız Hari: &iye nazır vekili ve Milletler cemiyetinde daimi delegesi M. Paul Boncour bir ga- zeteciye beyanatında demiştir ki; — Milletler cemiyetinde islahat yapıl- masına lüzum görmüyorum. Bugünkü paktla her türlü ihtimallere karşı büküm» ler vardır. İş bunların iyi bir surette tat» bik edilmesindedir. Bir yıldırım 4 kişiyi öldürdü Diyarıbekir havalisine fındık ve ceviz büyük- lüğünde dolu düştü Diyarıbekir 24 (Akşam) — Son yağmurlar Diyarbekir vilâyetine bağlı Yukarı Hatik köyünden Osman oğlu Hasan, Bahri karısı Fatma, Halit kızı Esma, Abdülhamit karısı Emine, Aziz karısı Rahime, hemşiresi Hediye ye Hasan karısı Sultan koyunları sağmak üzere köye üç kilometre me- safedeki bir tepede ağaçlar altında bulundukları sırada yanlarına yıldı- rım düşmüştür. Yıldırımdan Fatma, Esma ve Emi- ne adındaki kadınlarla Hasan derhal ölmüşler, diğer üç kadın simsiyah bir renk alarak pek ağır bir surette has- talanmışlardır. Yağmurlar bütün şiddetile devam etmektedir. Bu havaliye iri fındık cs- sametinde dolu düşmüştür, Çermik kazasına bağli Çüngüş köyü civarına da ceviz ve yumurta büyüklüğünde dolu düşmüştür. Dolu ekinlerle bağ Jarâ mühim zarâr vermiştir. Telefon: 24240 (İdaro) M. Mussolini bir ga- zeteciye Avrupada harb olmasını umma- dığını söyledi 24249 (Tahrir) - 24248 (Matban) - 20118 (Klişe) Dün mecliste bütçe müzakeresine başlandı Maliye vekilinin nutkundan sonra bir çok mebuslar tenkidlerde bulundular Hüsnü Kitapçı hariçten şeker ithalini mantıksız buldu. Berç Türker şehirlerde büyük inşaattan şimdilik vazgeçilmesini söyledi ve tasarruf tavsiye etti. Maliye vekili cevap verdi Ankara 25 (Telefon) — Meclis bu- gün Abdülhalik Rendanın riyasetinde toplandı ve yeni bütçe kanununun müzakeresine başladı. Maliye vekili bu münasebetle şu beyanafta bulundu. Maliye vekili Fuad Ağralı 1936 büt- çesinin memleketimizin müdafaası- ni, İmarını, ziraat ve sanayileşme cep- hesinden inkişafını, Türk milletinin irfan ve refahını temin gayesile ha- gzırlandığını söyledikten sonra yeni s0- ne bütçesinin tahliline girişmeden evel 1935 bütçesi tatbikatının netice- lerini hulâsa etmiş ve demiştir ki: 935 BÜTÇESİ TATBİKATI — Bu bütçenin, tahliline girişme- den evvel, Son ayını kapatmak üze- re bulunduğumuz 1935 bütçesi tatbi- katı neticelerini bulâsaten arzetmek isterim. Yüksek heyetinizce kabul ve tas- dik buyurulan 1935 senesi bütçesi mü- tevazin olarak 195 milyon lira idi. Bu bütçenin tatbik mevkiine girdiği sırada zaruri ihtiyaçlar arasında bu- | lanan tuz ve şeker gibi iki.mühim maddenin halkımızca ucuzca teda- rik edilebilmesini temin maksadile iki kanun kabul buyurulmus idi, Bu ka- nunlar bütçe tahminalına giren va- ridattan 7,5 milyon liralık bir tenzili ibap ediyordu, Bu kanunların tatbi- ki neticesinde bu maddelerin istin- lâk mikdari yüzde 30 derecesinde bir tezayüd göstermek itibarile bu tedbir vatandaşların (ihtiyaçlarını tatmin hususunda çok faydalı ve meşkür n&- tice vermekle beraber kısmen de büt- çede bu vergilerden açılan boşluk- ları doldurmuştur. Bundan başka diğer vergi memba- larımızdada inkişaflar görülmüştür. bugün elimizde bulunan 11 aylık va- ridat hesaplarımıza göre 1935 sene- sinin 11 ayı zarfında 180 milyon lira tahsilât yapılmıştır. Geçen senelere Maliye vekili Fund Ağralı kıyasen son aylık tahsilâtımız bu hesaba katılırsa 1935 senesi bütçesi- ni 200 milyon liralık bir tahsilât ile kapatmış olacağımızı kuvvetle ümid edebiliriz. Şu vaziyete göre 185 milk yon liralık ovaridat tahminimizden demin arzetiiğim 7,5 milyon lira nis- betindeki tenzilât telâfi edildikten bâşka beş milyon Jira derecesinde bir varidat fazlasiyle 1935 bütçe hesap- Jarmı kapatmış olacağız. Bu fazlanın mühim bir kısmı istihlâk movzula» rmdaki vergilerde görünmekte ol masına göre - halkımızın refaha doğ- rü gitmekle olduğu neticelerini çi- karabiliriz. Bunu da Cumuriyetin müsbet mesailerinin semereleri ola» rak zevkle ve şükranla kaydetmek is- terim. 936 BÜTÇESİ TAHLİLİ Meliye vekili bütçenin 212 milyon 764 bin lira ve mütevazin olarak umu- wi heyete sunulduğuna işaret edereki (Devamı yedinci sahifede) Behice ve Hüseyin dün serbes bırakıldılar Bunların Sarıyer cinayeti ile alâkaları olmadığı Behice adında bir kadın Dok ame- Jesinden Hüseyin adında bir adam ol duğu halde Kapalıçarşıda bir elmas yüzük satarken Emin adında bir ku- yumcu bunun altı sene evvel kendi dükkânından çalınan bir yüzük ol- duğunu iddia ederek Behiceyi polise yakalatmış, fakat yapılan tahkikat neticesinde yüzüğün bu adamın dük- kânından çalınan yüzük olmadığı an- Jaşılmıştı. Behice evvelâ bu yüzüğü Samsun- da birinden aldığını söylemiş, sonra da yüzüğü aldığı kadının orada öl düğünü iddia etmiştir. Z: den çalınmış olmasi ihtimalini göz önüne almış ve bunu meydana çikar- mak için tahkikati genişletmiştir. Bundan bir kaç sene evvel Sarıyer- de madam Elmasyan adında bir ka- dının evinde öldürülerek mücevherle- rinin çalınması meselesi hatıra gel anlaşıldı miş ve bu yüzüğün o zaman katiller tarafından madam Elmasyandan alı narak satılmış olması ihtimali de göz önüne alınmıştır. Bunun üzerine zabıta tahkikatıni bu noktadan genişletmeğe lüzum gör- müştür. Fakat bugüne kadar yapi" Jan tahkikat neticesinde yüzüğün mâ» dam Elmasyana ait olduğuna dair henüz kati bir delil bulunamamıştır. Yüzüğü satarken yakalanan wehice adındaki kadınla yanındaki Dok amş« lesinden Hüseyin de serbes bırakıl muşlardır. Alâkadar zabıta Amirleri de bu yüzük hikâyesinin madam Ek masyan cinayetile alâkadar bulun- duğuna dair henüz elde hiç bir delil bulunmadığını söylüyorlar. Polis ikin- ci şube müdüriyeti tahkikata devam ediyor. Yüzüğün Samsun civarında bir yerden çalınmış olması ihtimali de düşünülerek bu hususta tahkikat ya» pılmak üzere keyfiyet Samsun zabitam sına bildirilmiştir. (2 liler gizle kc » le 5 Be

Bu sayıdan diğer sayfalar: