31 Mayıs 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

31 Mayıs 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

va Ni “Sahile 6 AKŞAM 31 Mayıs 1936 ” ŞOFÖRLER NE DİYORLAR? KADIN KÖŞESİ | Askerlik bahisleri Habeşistan neden . mağlüb oldu? © Çünkü bütün Habeş kuvveti 4 sahra bataryasile tek bir alay muntazam piyade askerinden mürekkepti! Rasların maiyetindekilere orda demek için kırk bin ii e muharririmiz: Badoglin AED girdi. Negüş ie aynı a tekrar ve başlı- yan bir kuvveti mukayese etmenin bile imkânı yoktur. Rasların maiyetindekilere ordu de- ister. Onlar olunan A e uzun boylu fark- be Sp Habeşistan en e eğ olr isini vi milletin bul gelir. Boy farkı, kimini ağ eti apn, altınd? Si ğe olan bu toplu- Tuklarla 'mleket müdafaa edilel ği lir miydi? mai şehre geldiği vaki barutun mevcut olmadığını dayanan niz cut olmadığını duyunca Mi e iç me dememiz lâzımdır. sene evvel rahmetli kraliçe Vik- ta iye 18,000 kişiyle bugün 500.000 ki- e in böyük 5 pe olarak görü kanliz Ki bu iş pek &lâ 50000 gişi ile de olabilirdi. Motörlü, tırtıllı nakil vi ster. Onlar canları isterse harbederler! artık arazinin mena- bir mâna ifade sıtası karşısında ati, geçilememezliği etmiyor. nra Habeş nı, Negüşün kaçışını Yi yanlış harp hareketleri ee bazı er e tesi zehirli kuvvetlerinin ei veya bir takım Sr m Bb yibiek te yanlıştır. m zehirli gaz kullanmasaydı arkadaşlarını ii m görerek ala semaviyeye my tün a orduyu dağıtmaya kafi er azın Habeşistanda Seni Gi ike ve kati bir silâh halini aldığına delâi belki Habeş aske: ler re ER ii gösterir, gün e şeyi görür vE mez 2 tiren alır ve s sükün “Tramvaylar bile biz- den hızlı gidiyorlar,, “Maksat yavaş gitmek ise Belediyenin elinde zaten bir talimatname vardır. Belediye otomobillerde! ki kaldırdıkt; ıdır, Şoförler cemiyeti reisi bay Halid kendisile görüşen bir muharri- rimize şunları anlatmıştır? — Otomobillerden klâksonların kal- EE ri e kazaların fazlalaş- verecektir. Çünkü sarin yü ahalimiz çok dal- gındi Biz klâksonla bile ahalinin nazarı eri celbedemezken, şim- di alelâde hafif sesli kornalarla onları nasıl ikaz edebiliriz?.. dan başka İstanbulda arabalar- da, bilhassa arabalarında lâstik yoktur. e e sü, tangur » Bir arabacı ungurtusu çol e kendi tangram, ii öprüsüne, Sirkeci, Eminönü, Gala, Sane > rokuşu, ii cad- toplanmıştır. önünüze e bir ME unda > larca beklerseniz seyrüsefer itibarile e rağ e kli ara- badan geçi — indi Bi sap gündür vaziyet na- — Henüz fevkalâde bir kaza olma- dı, Yalnız ei Bu vaziyet bizden ii 10 - yor ii «bu e kornalarla bir ör ya) ein şoförler her an ismi içindedirler. a tel onların kaza yapması için kâfi bir ne kilometre Zor yapan — Belediye bunu iki maksat mış D Gürültü ile Kl » şe sü e? şoförün kornasını e et karşısında önünüze vi parsını: mek iç salsanız. arabanm Mimle ek dersiniz? — el gürültü ile mücadele ise İstan! büyük gürültüsü elle klâksonları denizden bir bardak su kabilindendir. Yük araba- ları, tramvaylar bizden çok daha faz- la gürültü yapıyorlar... üzere bekler, (bu satırların yazıcısı bu sözleri Türk ordusile berâber maruz hücumlarını gaz €si tecrübelerine istinaden söylemektedir ve gaz silâhı o zamandan bu zamana kadar da me- mi yare ierakinin yarısı- e gös tir). — m erin yer a karşı tedbi- ri, bilgisi yok idise, gene bizim iddia- 1Z gibi ortada modern anlamda bir ordunun mevcut olmaması meydana ni amak için kafa yormağa lüzum Kablin Yoksa Sa va jeste çisem ni w ii yor kten ise vifi ölmek > ha airlii diyerek Aşangi gölü nubunda kılıcımı çektim, Köne SE hiç De vakit şayanı A a itaplarının hiç birinde ve hiç bir dilde «fazla da ei etmelisiniz» diye bir kayıt yok! ü harbin e mutlak Ml ölmek değil her hi ordunun mensup olduğu ba ha- tını ve menfaatlerini müdafaa et- ve bilir ve zayiatını azaltırdı. Ne kaçmak arabacı tesadüfen başını e ve sizi görsün.. Bu . Ara- ni deni için e klâk- iş bayı mi sizin için mel Kiye müşkül ol Araba; emk bizim için de, şehrin selâmeti için dır, Çün- kü demin le “oi yollar dar- dır. Eğer siz otomobi ola önünde Mal yavaş yürüyen arabayı geçe- ak Mpmede ar öteki Tee er alm 3 Za İtina « caddele- a ae geçilemi Sonra ii nkapanı ie de bozulduğu için en merkezi sıkleti Eğer ş bele- diyenin e mek bir talimatname vardır. rin şehir da- za 20 kilometrede İazla gitmesi asaktır. ” Maamatın geçit rleri yapılsın, otomobillere ayrı yol- Jar e , biz hatta kornaları- mızı bi vE Tazıyız.. fakat bu verime) şerait lamda klâksonsuz çalışmak çok müşkül Bundan ai gölörler 50, 60, ie e bunların hepsi ii iy Bu Killer a devam et- miyecej krar klâk- sona mi) di ni ediyo- Zarit bir tuvalet li renk etek üzerine pe e ve yapılmış ti çok ipa Ri Kemeri ve maps ne de hücum etmek kes doğ- olmıyan bir harekı Hulâsa: Habeşler marn ei tini biraz daha imkân İş ii Mi Me beşlilerin düşmanlarile başbaşa yea ve ie yen e yarım milyona yakın asl 'meğe ka- rar vermelerile anilari ir şekil almıştı. Şahsen ben de bu intizamsız ve insicamsız pi e a olurdu. Yoksa bizim arkadaşlardan bazılarının Kızılay cemiyetinin faydalı bir teşebbüsü Beyoğ'u cihetinde bir Karahisar suyu büveti açılıyor LAY. a geçen ağı Karahisar ma- halk ğü malümdur rı itibara alarak pi: eşini de Bayoğlu en arala açmağa ka- dırıp «Allahım beni bu bir millet man- zarası olsun göstermiyen kütlenin ne diye başı yarattın» diye hayıflanmak saydım şöyle böyle keserdim> Bariz in yor. İstiklal ii kez ve işleğ in s5 “© | bir yerinde, Tokatliyan otelinin “biraz a kipi yeğ a ötesinde sok zari bir şekilde hazırlanan il Yeke YAL ele bu büvet pazartesi günü öğleden sonra sa millet, kime ei işi e e rın hepsindi Bozuk sirkeler Jejemdeis inle bri m cesur zı mahalle bakallarile seyyar cı rda satılan sirkelerin bozuk oldukları görüldüğün, ira nümune almak önemser işe Habeş işinin son bir sertile kimyahanede tahlil etrilcekler. asak edilecek M. Şevki ir. Bozuk kn satışı ya; ve satanlara ceza verilecektir. YEŞİL ELMALAR / Halid Cemil kâatları Ayşeye uzata- rak: — Bitti, dedi. Gökselin bitti... Demek... — Babamı, onları hürriyete, kei kavuşturan babamı, bir ateşleri içinde hn Yeni im ormanlarında ıp kaçmışlar. Ayşe pe Halid Gemi ortada san- henüz kal hatıraları ki cenaze: ölü ei gibi yavaş ve saygılı e le sordu: — Peki ama sonra? oldu da beni buldu. “Neden beni aradı? Nasıl oldu da ev- lendik diye merak ediyorsun değil mi? Halid Cemil başını eğdi. — Anlatayım. Kısaca, Koleji bitir- evine sığınmış- 5 Tefrika No. Bir gün İzmitteki çifliğe Göksel gel- o ar soy adı ol ğı için duğum ilk his sorisuz itimat oldu. O, bu e bir ez biçi sokacak kadar Seviştik. Evlendik; Avrupaya gittik. Pariste, Londrada, oturduk. Karde- Viyanada, Berlinde şim Nuriyle rabıtamı büsbütün kes- mİŞ m Kocam da bu bağın bir üğü çi elinden ini yapıyordu. Yıllar böylece geçti Bir gece sisi düfen, Gökse! defterini bu- lunciya kadar ki en müthiş bir mın yanında, hatta onu severek yaşa- dım, Ayşe sustu, Halid İİ yorum, dedi. Sevgin Mi bir vaz biçimine girdi ve ar- tık kafanda bir tek istek vardı: Ba- banı öldüreni öldürmek... 'alnız bu kadar değil, onu öldürmek ve babamı aramağa gitmek. 'ki ama! — Ben babamın öldüğüne inana- mıyorum. Zaten buna inanamadığım içindir ki Gökseli öldürmekte tereddi elin her zaman, Ve yine bu tereddüt den, bu dehşetli ağrıdan sıyrılmağı bile düştindüm. içinde durduk: cehennem içinde yaşıyacağım. Anlıyorum. Anlıyacağına R bileyim o sokak fenerinin altında ilk gece... “Ayşe yine sustu, sonra SOrdu: — Çok. Ama senin kavrıyamıyaca» — Öyleyse gidiyoruz Halid. — Gidiyoruz Ayşe, Masanın üstünde duran milin eline Ayşenin eli yaklaştı. e Di ince uzun parmaklı, bembeyaz el, uy- b Miki bir epi ar gibi Halid dı. üddet öyle Hirbirinin gözleri içinde. Gözleri, EM yüreklerinin dünyasından sözler etti- ler. Sonra yine miyiz ei rı konuşmağa — Ne vakit er çıkıyörul Ayşe? — Bilmem, n: ar çal çıkabi- lirsek o kadar ye senil e mi? — — ew Babami orda ANE na göre... Bizi oraya götürecek, hat- ta aramız da var.. Halid Cemil, avucunun içinde du- ran beyaz ele baktı, İnce e li ilin ten boş ii yere baktı. ği ii kuldu. Hayatında ilk defa, parasız ve fakir oluşuna kızdı. Cİ KISMIN SONU 8 ÜÇÜNCÜ KISIM Halid Cemilin hatıra defterinden PASİFİĞİN CEHENNEMİNDE o > Ml Yeni Gine ill yamanlar ve altın arayıcılar arasınd: İstanbuldan Yeni Gineye kâdar > yolculuğumuzu yazacak değilim. değer bir şey yok ki. Rahat , yataklı vâkonlar, ger Pan: vapur oteller, deniz, deniz, karşısında her da- olmamızdan başka kayda değer bir hâdise olmadı. Yeni Gine toprağına çık! ızda bizi daha ilerilere götüre- bilecek kadar para, a defterinden Ayşenin koparmış olduğu bir plân ve bir de birbirine düğümlen- miş iki yürek vardı. Plândan ae babasının a bırakılmış olduğunu anlamak ki (Arkası il )

Bu sayıdan diğer sayfalar: