12 Ağustos 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

12 Ağustos 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TT TEE sp Mi ai e e U ve , — AKŞAM 12 Ağustos 1936 m cgi ; Gülmek mi lâzım? ağlamak mı? Bir Kırklareli - Istanbul seyahatinde insanın başına neler gelebilir? Şoför otobüsten indi, yolcular hayretle soyunup denize girdi eşe üçük bir Kırklareli - a se- ler, ne ala ur) e bozuk... Meşhur «ninni> yi söylerken suyu ey mahsulü am uyu..» di- ye Ma «uyu ey maki . Maktul Mi 'uyusı ln adama ebediyen zel bir kel az gil tik, uz gittik... Çorluya 3 ki- lometre kala otobüs zınk diye durdu, ör; — zin bitti... dedi. ek vE ei 1k ae geze gidersiniz lu tekeye doğru firi sürek bir sigara mii; — Bu tenekede ei Diri gayet aki ei verdi: ilen an yahu., otobüs helen er 'ça benzin tenekesi zı) topuğumla bir ER, "aya. imi kasi tenekesi yerine dönüyor... kirg cerelerden toz utları ımda çe- kirgeler... e paçalarından talonlarına, etekleri arasına ae Kadınlarda çığ- lk çığlık ü; BANYOSU! tik... Oto- büs durdu. Şoför indi... Herkesin hay- retle bakışları ın elâ — Canım.. şimdi banyonun sırası miı?. Gene gayet sakin cevab verdi: zin bitti... En yakın köy oto- si zaman dndike de aldı eden şoför çıpır çıpır yiğen na "atarı ak uzaklara açılıyor. Bu vaziyet karşısında bir gazı arkadaşımla ben de soyunup Gk denize ai : Bir saat geçti, iki saat geçti, ü tg zinden ümid tail kesildi. Şoför çıplk vücudu- nu kurularken —Şu a al İki evli b köy var- Si Ea benzin 5 a ktur amma küçük çınkodan bir e vardır. Böyle. miyelere orayı açtır rırız. Yol yatarlar. gene öyle apn gene dört evli « öy varmış... Orada da benzin filân UŞ ma at bulunurmuş.. Çöp- lüceden atla Büyükçekmeceye üç saaf- şi duğu- ce; a) i bu- çuk saat gitmek lâzım geliyordu.. ta- . Maksadımız Çöplü ceden atla Büyükçekmeceye geçmek, oradı nta bulup İstanbula gitmek it babam git.. otobüstet. iki tık. Karanlık bast it uzakl: Köyden eser İs uzakta ne tek biz de ne de tel ie e me ime am bu $: iki ço- son anan üstümüze oğru koşmağa başlamazlar mı?. lımda iy ek dali” bir şey yanı muharrir arkadaşa: — Aman, dedim, sakın köpekten ayım deme.. kaçarsan daha çok kovalar.. rl renk menk atmış: am.. dedi. tam köpekler 10-15 metre yaklaşın bizim arkadaş tabanları e ia e da EE © yok. 3 mamı: amış abisi youluğu, 2 dari 2 yürümek cal 1 bile ağ meniz yok ir ben şın halini “Kuduz ai ii riis BE 20 Yıldırım gibi koşuyoruz. Elimizde- ki paketler dökülüyor. Önümüze ge- h 'klı a ? enarında duru; mi i ak His yok... —— MİSKİN afifleyince gene ni ko- imiz Günl el baygın bir hal- de geldik.. zorla iki ai Bular Atla- sahibi: — Aman.. dedi.. dikkat ediniz.. Bu atlardan birinin. adı «Hırçın» dır.. huysuz hayvandır. ekisi de aksi- ne ıniskin bir Şe; dir, Ben tabii «Miskin» denilen hayva- na bindim.. at yürümez, mahmuzlayayım» A aman ire ları öneride yürüyonar.. İki at dı er yaklaşırken artık bizde takat kalmadı. Atlardan indik.. Hayv: A çeke çeke, köye geli bu esnada da bizim otobüs liler b bulmuşsa benzini bu- w BE kri yetişmiş... Bindik. lâkin in bittiği için Izmir hastane- sinden kaçan mahkümlar ' Kaçanlardan ikisi evle- rinde, biri bir bataklıkta tutul İzmir e) — Memleket hastan: ve mevkufla- ç- mahkümların tutul aym Bunu, esrar kaşığından bir seni mahküm leyman o topal İsmail wi nl Ki nı suçtan mahküm Tahir oğlu tatar neden tamamen ayrı bir Pencerelerinde de kalın di - maklıklar vardır. Bu üç üm, kaçmak çaresini araştırmağa başlamışlar ve Ki Si koğuşun pencerelerindeki demi; rl lunan ni 5 ii hafifçe de cereye yük- parmaklıklardan mler ve vas biri; iriki retili arı çıkabil cek irem b aralık Gi yi a ir. Oradan, ıdaki ası dağı üzerine çıkan De zi atlıyarak ki epi Kuğuşu; Ur jandarmalarla bir gardiyan, ertesi gün hadisenin farkına varmışlar ve abe, Ri oğlu rataş aralesindek sie e başlar. Uşaklı ail, buli rn: lıların arı mu olan ler araştırılmış ve İsmail, eni Tepecikte sazlar arasında bir bataklıkta ai arına ihmalleri yü- zünden ii er olan gardi- yan ve janı kkında kanuni Menşe şehadetnameleri için proje İktisad vekâleti, tüccarın almak KO BER bulunduğu menşe Ş&- gene bir kaç şişe benzin aldık. Tasav- vur edin kaç kere benzin bitiyor. Kiz OTOBÜS nlıkta oto- Kile muvafık görerek bu hususta Ticaret odalarından birer proje iste- in KADIN KÖŞESİ Beyaz elbise si Glen krep maroken elbise, Beline parlak sire bir tüy kemer va- ektedir. :R Yolcu ai Gümrük idaresi plânda de- gişiklik yapılmasını istedi Liman işletmesi imesi tarafmdan Galata- da gümrüğe aid binada yapılacak yeni yolcu salonu için m e m İalea ları alınmak üzere alâkalı rTelere ir lerilmişti. Öğrendiğimize göre, gümrük idaresi plânı gümrük muameleleri bakımın- dan ihtiyaca eee ulmamış ve da- hili taksimatında esaslı b lüzum ek teklifleri; an iş- hakında yn inşaata başla “25 apk memurunun ii ala EE, yapılıyor ni ları arasında medi ve itibari olanların ilk listesi dün İstanbul gü Mi Bu liste- kar büsün fenerleri söndü. asli elek- irik kablosu kontak yapmış... Bi tır. Menşe şehadetnamesi muameleleri .çok basileştirile ecek ve lüzumsuz kır- . Diğer zam renlerin a de ap ge sile bekliyoruz... “Şoföre iğne geldi... Haydi ben de tabanları esektir. B ru defa maaşları kaldırdım. (Devamı 9 uncu sahifede) tasiye işlerinin önüne geçilecektir, rın hepsi iel nenem >” m mezsin ha!. sine sahib olacak!.. Jüyorsunuz!.. Ağabeyinizi ilâmaşallah Delikanlı “gülüş, — Ağabey; Ziya ibi o kadar ağzı | değil bel ee en fettan Si L U N Ç E Y E K A D A | — Vallahi al DE telgraf İni ki; kim olursa olsun, karşisı- | leri bile .. lelikanlıları, giydikleri ipek gömleklrin bütün düğmelerini çö- xüyor, göğüslerinin üzerinde kivrı- Jarak, okırıli ve Yirmi yaşın di , Çıplak vücutlerinin üzerine ir Kısa il gri renkte ipek duraplar ve dağı- saçlar!.. — Bedri; kız kardeşin şayanı hayret derecede güzel bu sabah!.. Yazan: ESAD MAHMUD KARAKURD Tefrika No: 40 — kardeşim her zaman güzel, r zaman asildir!.. — N da kibar bir çocuk!.. parlak!., — — Bülend de seviyor e bari? b pa evlenir mi' — Sen dinler misin om, sane a Eğer e dikten sonra 0 ses çıka; tılar... Bedri belki yel yu karı kaldırarak bağırdı... — Ri ülendi.. Kız; başını EA 'Bedriyi görünce gülerek koştu. — Ağabey, ağabey!.. Öpüştüler... Mein şakala- şıyorlar!.. , kızın yanında sipir eek Hiemeli omuzlarından yor. Seviyor- sen İste- — ve sun Hikmet sana!.. İstan- bula bee gi demek bize haber ver- çekmeğe e vakit kalmadı, Zongul- e e hemen — Erken ml ki içe dönebi- isi al. Yürüyorlar... ie Dy Hikmet te Ziyanın ların bulunduğu sizi ğe lie lardı!.. Bedri kız m ellerini, e içindi end; ba fevkalâde güzel- lal en güzel kızı!.. Seni Zi- m bir api asılzadesine benzetti Gene güliyer rengini taşıyan öğle a kırmızı ve e Küçük adak pie - yor... Başını iyor. — Te Ek Mein Ziya bey; sizde ii galiba, ağabeyimin gözile görme- aşladınız!.. — UN e hakikaten bugün İfevkalâdesiniz! Kolunda ai Hikmetin omuzlarına vuruyor... — Hikmet beyi kıskanıyoruz artık!., Yakında dünyanın en büyük hazine- ir kadn geldi mi, hep aynı şekil- iz konuşuyor!.. Bir gün annesile bile karşilaşsa, muhakkak ilânı e edeci ea orlar.. İT... ek!.. assa Bedri katılı- Bülend; aferin sana!.. Şu herifi, bütün kadınların içinde senden daha iyi tanıyan yok!.. — Kim bilir, neler yapıyor ağabey ise, baştan çıkaramazlar! Zaten o ilmi yanlış ipi Ba medresesine gidecekmiş, oteline düşmüş! ğil Aynaroz astırı Ziya, ciddi | bit tavır il . İçi yanık ibi, kelimeleri teker teker im dedi ki: yın Bülend hanım; hazır sırası seye söyliyeyim; bu ağa- beyinizin burada bu sene bana çektir- burada!.. diğini, yani yok mu, — Sorma, Adayı biribirine ide mu dan layıp gelse, bile Yaptıklarının i!.. Baykuş gibi sa- kında kocali ö ardan mürekkeb bir e Ada kaymakamına müracaatle, burada geçirmeğe gelen ailelerin, hu- zur ve > nunu kurtarmak üzere, hudud harici. edilmesi için teşbümta bulunmağa karar ver- e atılıyor: — Tabii anlamışsınızdır ki bu. işin baş müfettişi mühterem ağal dir Bülend hanım!.. Malüm ya, onun ahlâki mi filân!. ülüyo! Bi Ağabey, arkei Ziya ii ni a baştan çıkarmış olmasın b da! Ziyanın yüzünde karışık çizgiler!.. Aman Bülend hanim; neler söy- mi erdeni ©- rifin papaz lerini, ELE kanunla- rını dinler dururum! SUS, SUS ” ahlâksız eni!.. Elâlemin karısını, kızını karidernaki (Arkası var 2 ağ — Ha;

Bu sayıdan diğer sayfalar: