3 Eylül 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

3 Eylül 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Arkeoloji ve antropoloji beynelmilel kongresi Kongre Bükreşte açıldı, profesör Bayan Afet bir nutuk söyledi şkanı bayan r nutuk söyl inde gayet müsaid bir te- sir hasıl etti, İçiimna eden Şeref komitesi ından r zu Nazırı log B. Marin, sö; yan Afetin dığı rüsaid takdir ve t miştir. Bir afyon satıcısı afyon satar- ken alıcı ile birlikte yakalandı İ Kaçakçılık © takibatile Tavuk; cürmü meşhud yâ şan arında. bir , bir afyon salıcısını İş Üzerinde yakala. | mışlardır Afyon kaçakçılarından Raifin pe- şinde bulunan memurlar, onun Çem- berlitaştan Tavukpazarına kadar ve burada yanına yaklaşan bir kadına bir kâğıd içinde gfyon verdiğini göre- rek ikinsini de tutmu dır. Memurlar Raifin üzerini arayın- ca, 12 gram afyon bularak müsadere etmişler, Fatma ismindeki âlıcıyı da beraberce Emniyet direktör! getirmişlerdir. Tahkikat derinleştiril- mektedir, Hâmile | Endimı dövmüş Kasımpaşada Aşıklar caddesinde 0- turan Abdullah; beraber oturduğu ve hamile bulunan Emine ismindeki ka- dımla kavga etmiş ve kadını gövmüş- tür. Bu dayak neticesinde hamile kadı- nın vaziyeti müşkülleştiğinden, ken- disi polis tarafından Haseki hastane- sine kaldırılmış, Abdullah da yaka Janmışi “ (AKŞAM) ia edebi romani Mehtep arkadaşları Bürhan Cahid Şu anda Dolmabahçe caddesinin | gökyüzünü kaplıyan çinarları altında kendine aid böyle bir filim seyrine baş- | Jamıştı Fakat doktor Nacinin beklemiye vakti yoktu. Bir daha —E, ne diyorsunuz bökalım. Teyze- nize gidelim mi Gi ie kendini topladı. Genç olma- sına rağmen hastanede pek ağır başlı ve otoriter tanılar döktor Nacinin se- sinde bile insanı itaata mecbur eden sert bir ahenk vardı. ç kız bu müşkül dakikayi atlat- bir bahane ariyordu. Fakat doktor Naci onun cevabını beklemeden dedi ki; — Bak, şimdi hatırıma geldi. Bu ka- imiz gün artık fakülteyi bı- ın. Ben hayat arkadaşımın &z uş bir kadın olm Fakat mesli rdu rim. gü eğimde olursa! Onun için evet dedi ğin gün artık seni hastanede değil, evinde görmek isterim. Terkos suyu Bazı binalarda üst kata çıkmamasının sebebi nedir? Kırkı rine İlk ihtiyacını ş ların miktarı 125 e musluğun di açıklık bulunmas dir. Ancak Terkos suyunun bu kısmı is edilen bu çeşmelere veril bonelere akıtılan suyun mik-| Hattâ şehrin bazi Je -iki sene evvel olduğu gibi- aların üst katlarına su çıkmamağa ştır. Sular idaresi bu noksanı etm yek üzere günde akan 40 bin su yerine bu sene 50 bin için bir pr mıştır. Kadın çorapları Trikotajcılar hariçten geleck çorapların da kontrolünü istiyorlar Sanayi umum müdürü B, Reşad İs- tanbul sanaylellerile yapmakta oldu- muşmalara dün de devam etmiş kşam Ankar: hakkınd emiştir. daki bir mü- Trikotajcılar kadın çoraplarının i hakkındaki ni- hasıran memleket memlekete ucuzca gi: lerinde bir çokları da çürük Ol cektir, Trikotajcıların iddiaları tedkike şa- yan görülmekle beraber mevzuu bahis nizamnamenin hariçten gelecek ço- a teşmil imkânsız zennedil- çılar, hariçten ço- rap gelmesine mâni olmamakla beraber yukarıda izah olunan mahzuru önle- yici tedbirler alınmasını istemişlerdir. Sanayi umum müdürü vaziyeti vekâle. te arzedecektir. Komünistlik tahrikâtı yap- maktan suçlu 8 kişi muhake- me ediliyor Komünsitlik tahrikâtı yapmaktan suçlu Halid, Lâz Mehmed, Ali Musta- fa, Hıristö, Reşad, Ahmed adlarında al- ti kişinin mevkufen, Halid, Irgad ve Ahmed oğlu Hüseyin adlarında iki ki- şinin de gayri mevkuf olarak muha- kemelrine dün ağır ceza mahkemesin- de başlanmıştır. Muhakeme gizli yapıl» Tefrika 7 nağa çalışan genç kıza, semavi bir imdad gibi geldi. Yeşil göz bebekleri canlarıve! deta neşelenmişti. Gü- zel dişlerini gösteren zarif bir tebes- sümle: — Fakat doktor bey, ben fakülteyi bitirmeyince hayatım hakkında hiç bir karar veremem. Doktor Naci sıkılmış gibi otomobi- Jin köşi ayaklarını ileri geri gö- türdü. Sinirli zamanlarında olduğu gi- bi parmaklarile oynadı. Lâkırdı söyle- meden birkaç defa dudakları oyna- i dı. Sonra titrediği belli bir sesle: - Çocukluk, deği. Daha iki yıl oku- yacaksınız, nihayet doktor olacaksı- niz. Sonra ne olacak?. — Elimde bir meslek olacak?. — Ne faydası var! — Sizin için ne faydası varsa be- nim için de ayni şey değil mi doktor beti yok. Kadın ne yuvanın tabii vazif r. Bu vazi- şuurla ve bilgi ile yapacak ka- dar hayatı öğrenmeli, kâf!. Bunun >< Bu sözler do he ereceği erki Had banlk, şe ayeti ça. ia | mesine | Çok okuyan, meslek yapmak iddiasın- disisidir. | Londranın en şık kadını Eee düşerek öldü Kazaya, plâjda çok kalması neticesi baş dönmesinin sebep olduğu zamediliyor Londranın en kibar ve en şik kadı nı olan kontes Cardigan, büyük bir palasta süvare verilirken tuvalet ek i di kat penceresinden yek feci bir şekilde ölmüş- facia Londrada derin bir teessür uyandırmıştır. Kontes Cardigan, palasın dar bir sokağa bakan arka cephesindeki pen cereden aşağıya yuvarlanarak der hal ölmüştür. Y saklambaç oynıyan üç ç0- kadının sırtında suvare €l- kiymettar mücevherler bu- ide, yerde hareketsiz yat- rünes polislere haber vermiş» genç kadının yanıma va; vücüdünde yara Bibi hiç bir şey olmadığı halde an öldüğünü görerek hüviyetini tığını g lerdir, | tehkik etmişler ve kontes Cardigan olduğunu anlıyarak silesine haber vermişlerdir, Kontesin bu feci Akibeti baş dön- atledilmektedir, 37 yaşında Üç çocuk annesi olan kontesin 'e güneş banyosuna derin bir rĞI dan iki gün evvel plâjda bir güneş banyosu yapmıştır. dönmeğe baş- lamış ve hafif gınlık geçir- miştir. Genç kadının, tekrar başı döndü- ğünden palasın penceresi önünde va almak istediği ve bu sırada beşinci kattan sokağa düştüğü tah- min edilmektedir. Genç kadının kont Cardigan ile iz- | divacı çok tuhaf bir şekilde olmuş- tu. Babasile Oksfordda bulunduğu sırada genç kadına esmer yüzlü, ma- vi gözlü bir genç prezante edilmiş ve iki genç derhal sevişmişlerdir. Kont Cardigan o zaman 20, genç Moskova - Amerika uçuşunu yapan Sovyet tayyarecileri Moskova 2 (A.A.) — Sovyetler bir- Yiği merkezi icra komitesi, dünya re- koru teşkil eden Moskova - Kutup - Amerika uçuşunu başarmış olan Sov- yetler birliği kahramanı ünvanını haiz Gromojida kızıl bayrak nişanı ve Yu- üçüne syrıca otuzar bin rublelik mükâ- | fat da verilmiştir, Meksikada kadınlara seçim hakkı verilecek Meksiko 2 (A.A.) — Reisicumhur Cardenas pek yâkında kadınlara er- keklerin AYNİ seçim hakları verilece- ğini bildirmiştir. İ mış, babası da bu emri vekli kabule EE Kontes Cardigan kız da 19 yaşında idi. İki genç evle- nebilmek için sinni rüşde V mamışlardı. Bunun için bir? başvurmuşlar, nikâh memuruna yaşına basmış olduklarını söyliyerek gizlice nikâhlarını kıydırmışlardır. Nikâhtan sonra delikanlı, m ne genç kız da babasının evine dön- müştür. Kont Cardigan, reşid yaşına dığı zaman meseleyi babasına var aç mecbur kalmıştır. serasansananasan İlk mekteblerin muallim kadrosu İstanbul ilk mekteplerine aid mu- alim kadrosu Maarif müdürlüğü ta- rafından hazırlanmıştır. Bugünlerde mekteplere tebliğ edilecektir. İhtiyaca göre bu sene ilk mekteplerin çoğunda yeni şubeler açılacak ve bu suretle tahsil çağında bulunan çocuklardan hiç birinin açıkta kalmamaları temin edilecektir, Eskişehirde AKŞAM neşriyatı «Ses - Işık» müessesesinde satı- Ur. «Akşam: gazetesine abone olanlara hususi tenzilât yapılır. Renar arjanteden kap. Yollu bu pelerin boyu daha uzun göster- 3 Eylül 1997 KADIN KÖSESİ Kürk kap alınacak olan Gece tuvaleti üzerine Gaziantepde mahsul vaziyeti Bu sene fıstık rekoltesi çok iyidir Gaziantep (Akşam) — Şu günler geniş bir canlılık göze çarp” maktadır. Köy ve kasabalardan mü- temadiyen mahsul gelmekte ve İyİ fialle satılmaktadır, İnhisarlar rakı fabrikası Antep ve Kilisten külliyetit mikdarda üzüm almakta ve kuru üzüm için de mukaveleler yapılmak- tadır. Buğday, arpa, mercimek ve rohuğ mahsulleri de bereketlidir ve hemen müşteri bulmaktadır. Fıstık rekoltesi iki bin ton olarak tahmin. ediliyor. Siparişler yekdiğeri- ni takib © eylemektedir. Suriyedeki Ermeni şirketleri Amerikaya sevket- mek üzere rekoltenin Gi 65 ine şir- diden taleptir. Hilndisiâmdan da talep vardır, Vilâyete her sene vasati olarak bir milyon lira getiren fıstıkcılığın İkti- sad Vekâletince himayesi lâzımdır. Şimdiki vaziyetlen daha ziyade Sur riyedeki teşekküller istifade görmek- tedir. Büyük masraflar ihtiyarile mahal Ti tedkikler yaptıran ve Antepte bir enstitü açmağı kararlaştıran bükü- metimizin fıstıkcılığı mutavassıt ek lerden kurtarması beklenmektedir. da olan kadin kendi saadetini kendi e uş olur. Herhalde sukat bir ka- bilirsiniz. fakat ilyekzi adet getirecek vasıta herhalde k değildir. Kanaatleriniz meslek olduktan sonra değişirse bu- günkü vaziyetinizi görmek imkânını kaybedersiniz. Bu çağlar kadının is- tikbalini kuracağı çağlardır. Bu nazik mevsimleri kadının hayattaki tabii mevkii ile hiç münasebeti olmıyan meslek tahsili ile geçirirseniz yarın o tabii ihtiyaçları duyduğunuz vakit geç kaldığınızı görür ve ağır hâdiseler, müşküllerle karşılaşırsınız. Bugüne kadar öğrendikleriniz yuvasını şen- İendirmesini istiyen bir kadın için kâ- fi bilgilerdir. Bundan fazlası saadeti- nize bir damla ilâve etmez. Belki ek- siltebilir, Çünkü kafasının hududları genişliyen insan için mevcut sandet- ler daima kısır görünür. Hele bir ka- Naci, kafası o kadar meş- luğu halde parmakları otomo- gazı, elektrik düğmele- rile oynuyor, ayakları boş pedalları çiğneyip duruyordu. Sinirlendiği bel- ;di, Genç kızı mutlak petmek | için bütün kandırıcı mantıkları aras yıp buluyordu. söyliyecektir. Fakat korkarım onun m raramskemmraniir — Kadın ne için meslek sahibi olur, diye devam etti. Hayatta her çalışma» nın karşılığı birdir. Kazanmak, haya- tırı kurtarmak.. ve mümkün olduğu kadar iyi yaşamak. Bütün mücadele bunun için. Her vazife bir hakla deği- Şilir. Halbuki kadın için mukadder bir vazife vardır; erkeğin eşi, evin sa- hibi, nesillerin anası olmak. Bundan daha mesuliyetli bir vazife ne olabilir? Bunları anlıyarak ilen bir kadın en faziletli kadın- dir, Kadın diplomat olmakla, doktor clmakla, muharrir olmakla hiç bir şey kazanmış olmaz. Belki de benliğini, cinsi imtiyazlarını kaybedebilir. Fa- kat erkeğini iyi anlamış, hayatın akı- şını, saadetin ölçülerini kavramış bir kadının mesud olmaması için bir $e- bep yoktur. Meslek hayatının bulanık, kirli, bin bir rekabet, hased ve ihtirus dolu sa- halarında bocalıyan bir kadın inceli dini, sevimliliğini, kaybetmiş, bedba Ben, atin ölçüsüz olan güzelliği kendinde kadın böyle maddi ihti- dini kurban etmemelidir. nasılsa yanlış bir fikre takılmış | y Şimdiden söyliyebilirim ve fikirleri görülmez tazyik! | ile değiştiren zaman sana da hakikati bir toplamış serveti bi erp e ge sesini duyduğun zaman geç kalmış o mıyasın! Doktor sustu. Genç kız da susuyordu. Dinlediği fikirler hepsi ayni erim fikirlerdi. Kadını mağlüp etmek için kullanılan silâhların en keskini bu idi. Onun kanaatlerini çekmek için güzelliklerini ballandırıp cinsi guru“ runu gıcıklamak. İşte doktor Naci de nihayet konfe- Tansını böyle bağlamıştı. Netice hiç değişmiyordu. Erkekler kadının mu kavemetine ve seviyesine göre onul zayıf taraflarını kollayıp vaziyete hi kim oluyorlardı. Kararını vermişti. Böyle serbestisini daha ilk teklifte elinden almağa kalkan bir erkek mu hakkak ki hayatının her parçasındâ onu kendi fikirlerine uydurmağa Ç8“ lışacak, o zaman mukavemet gördüğü takdirde cinsi hâkimiyetinin bütük zorbalığını kullanacaktı. Bu meçhul tehlikeleri görmüş gibi göz bebekleri büyüyen genç kız bir“ deribire başını salladı: Müsande ediniz de meslektaşl#* rınız arasında bir kadın daha bulur sun doktor bey, ben bugünkü bay&” tımdan hiç şikâyet etmiyorum. Doktor Nacinin kaşları çatılıverdik (Arkası var) e eş

Bu sayıdan diğer sayfalar: