8 Aralık 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

8 Aralık 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

, Üzerine Long ikinci bir vapurda bir SİYASİ İCMAL: Yugoslav Başvekilinin seyahati Avrupa devletlerinin harici polifi- | Kalarının idaresi tara umumiyetle değişti. Artık Hariciye Namrları ile se- firlere ve meslekten yetişmiş — diplo- matlara daha ziyade teknik vazifeler bırakılmıştır. Dış politikaların esaslar rını başvekilller tayin ettikleri gibi, bunların tatbikine aid müzakere ve femasları dahi bizzat yapıyorlar. Bu usulü #k vazeden Almanya e İtalya olmuştur. Nasıl ki müzakere- lerin kollektif ve birçok taraflı olma- yp yalnız iki arada olmasını #tizam edenler dahi bunlar olmuşlardır. Da- ha sonra İngiltere Başvekii Neville Chamberlain bu usulü benimsemiştir. Nihayet Fransa Başvekili de Londra- ya giderek bu usule yanaşmıştır. Filvaki Fransa Hariciye Nazırı yal. nız başına Şarki ve Orta Avrupayı do- laşıyor. Lâkin bu seyahat kafi müza- kerelerde bulunmak ve kararlar ver- feye Hariciye Nazırı kâfi gelmektedir. Yugoslavya Başvekil Dr. Milân Stoyadinoviç'in B, Mussolini e doğ- Habeşistan imparatorunun Londra- da bir müesseseye 23 bin İngiliz lirası borcu vardır, Alacaklı imparator aley- hine dava açmıştır. Fakat imparato- run adamları gönderilen celbi kabul etmemişlerdir. İleri sürdükleri sebep bir imparatorun İngilterede mahkeme- ye davet olunmasının ve mahküm €- dilmesinin mümkün olamıyacağıdır. Alacaklı davasında israr ettiği için mahkeme Haile Selâsiye'nin impa- Jozefin Baker evlendi I | Zenci güzeli Jozefine Baker Fransa- | nın Beauvais şehrinde zengin tüccar- dan Jean Löis ile evlenmiştir. Malüm olduğu veçhile zenci dansöz zengin bir Amerikalı ile evliydi. Bu Amerikalı- nın geçenlerde vefatı üzerine dul kal- mıştı. Yeni kocasını bundan birkaç ay evvel tanımıştı. Jozefine Baker Paris sergisinde angaje edildiği için haftalardanberi OPariste o bulunu- yordu. Eski itiyadı bozmamak için Marsilyadan bildiriliyor: İngiliz or- dusu binbaşılarından Long İngiliz zabiti olarak dünyanın her tarafında dolaştığı için tekaüde sevkedildikten Bonra da bu hayattan mahrum kal- mak istemez. Yine dünyanın muhte | lif şehirlerinde yaşamak arzusile bü- İ Yük İngiliz yolcu vapurlarından bi- | rinde bir kabine kiralar ve o vapur- | la beraber seferler yapmağa başlar. İ Binbaşı Long bu vapurla iki senemü- | temadiyen Okyanusları katettikten 8onra vapur çürüğe çıkarılır, Bunun kabine kiralıyarak seyahatlerine de- vam eder. Bu defa Marsilyada yine vapur değiştirmeğe mecbur olur. Bu paranın miktarı ne idi? 100 sene evvel samanı, Süprüntü parası affedildi İstanbulda karantina usulü tatbik edilmeğe başlandıktan sonra şehir sokaklarının da temizlenmesine karar verilmiş, bu iş için «süprüntü para- Sw diye bir aylık almmağa başlanmıştı. Bunu bilmiyoruz. Ya'mz İstanbul ahalisi süprüntü parasını ödemek- ten âciz kalnuş ve bu mrükellefiyetten affedilmişti. Atfediliş şöyle nakleği- iyor: «Bu masarif'n diğer suretle tesviyesine bakılmak üzere külliyen affı irade ve keyfiyet mahallât ahalisine tebçir ve işae kılındı» rudan doğruya görüşmek üzere Re- maya seyahat eylemesi ve Macaristan Başveklinin de ahiren Berlini ziyaret eylemiş olması yeni usulün Orta Av rupa ve Balkan memleketlerinde da- hi taammüm eylediğini tsbat etmek- tedir. Yugoslavya Başvekil Romadan dö- nüp Fransız Hariciye Nazırını kabul ettiklen sonra Berline gidecek ve B. Hitler ile görüşecektir. Yugoslavya, Balkanların anahtarı denilecek ka- dar coğraf! ve siyast noktadan gayet büyük ehemmiyeti haizdir. İtalya ls Orta Avrupada uzun hududu ve Ad- riyatik denizinde komşuluğu vardır. Arnavutluktakt alâkası itibarile Bal- kanlarda dahi karşı karşıya bulunu- yor. Bir Alman hükümeti olan Avustur- yanın bir gün Almanya ile birleşmesi mukadder olduğundan, Almanya üs de hemhudud olmak üzeredir, Bunun için Yugoslavya, İtalya ile mevcud rator olup olmadığını tesbit edecek- tir. Bu maksada Londra Harici- ye nezaretine müracaat etmiştir. Şim- di Hariciyeye gönderilecek olan bir me- mur onun imparator olup olmadığını mütehassıs sıfatile mahkemeye bildi. ratorluğunun İngiltere tarafından hâ- lâ tanılıp tanılmadığı da anlaşılmış olacaktır. Kaynanalar günü Amerikanın 'Teksas eyaleti valisi kaynanaları hürmetle yadelmek için halkı bir kaynanalar günü yapmağa davet eden bir beyanname neşreimiş- tir. Bu beyanameye iazaran tayin edilecek bir günde bütün terbiyeli Amerikalılar kaynanalarını tesid ede- ceklerdir. Çünkü kaynanalar valinin beyannamesinde en ziyade hürmete şayan insanlardan sayılmaktadır. Va- li diyorki; «Hayatta kaynanaya en yüksek hürmet mevkii verilmelidir. Çünkü birçok izdivaçlar kaynanalar tarafın- dan yapılan yardım sayesinde müm- kün olabiliyor. Bir kaynananın bü- tün hayatında gösterdiği büyük sa- bır, muhabbet, alâka ve verdiği na- sihatlere bu dünya lâyık değildir.» Teksas valisinin kaynanası var, böy- le bir damada malik olduğundan do- layı kendisini tebrik etmek lâzım gelir, Hollivut tehlikede Nevyorktan bildirildiğine göre Hol- Hvut civarındaki dağların kayalıkları galiba bu kadar güzelliğin bir arada toplanmasına tahammül edemiyerek şehre doğru çökmek istidadını göster- meğe başlamıştır. İki milyon ton ağır- lığında büyük bir kaya kütlesinin yo- rinden kımıldadığı tesbit edilmiştir. Şayet tehlike artarsa Los Angelosun sayfiye mahallesinin tahliyesi icab edecektir, Mısırda Mavi gömlekliler teşkilatı gençliği küçük yaştan askerliğe alıştırıyor Misir başvekili ve milliyetperverler partisi Vefdin lideri Nahas paşaya ya- pılan ve neticesiz kalan sulkasd tek- rar bütün dünyanın dikkatini bu mem» leketin üzerine celbetmiştir. Mosırdaki gençlik teşkilâtına çok ehemmiyet verilmektedir. Çünkü bt teşkilât şimdi hükümeti elinde bu lunduran Vefd partisinin siyasi istk nalgâhıni ve kuvvetini temsil etmek» tedir. Mısırdaki Wefd partisinin asıl müessisi Zağlul paşadır. Zağlul paşa bir fellâh ailesine mensuptu, 1918 de Mısırdaki İngiliz fevkalâde komiseri- ne müracaat ederek Londraya git- mek istediğini ve Mısırın istiklâlini 1ş- tiyeceğini haber vermişti. Mısırda bü- tün millet bu talebin arkasında idi. verilmesine sebep olmuştu. Zağlul paşanın kurduğu Vefd par- tisi halk hareketinin doğurduğu mis- tik ve esrarengiz şevk ve hararetin bir mahsulüdür, 1938 senesindenberi bü- tün inlihaplarda Vefd partisi kahir ekseriyeti kazanmıştır. Partinin hücum kuvveti mavi gömi- Jekliler denilen gençlik (teşkilâtadır. Bu teşkilâtın başlıca gayesi kuvvetli ve ihtiraslı vatanperverlik hissile ter- biye edilmiş bir gençlik yaratmaktır, Komünistlik beynelmilel olduğundan mavi gömleklilerin diğer bir gayesi de Mısır gençliğini buna karşı kendisini koruyacak bir vaziyete getirmektir. Mavi gömlekliler yumruklarını ha- vaya dikerek selâm alırlar, Komünist, lerin de şıarı yumruk ise de bunlar kol. ları ufki uzatırlar. Evvelce Vefdin gençliği, başlıca düşman olarak İngi- liz hâkimiyetini addetmekte idi. Şim- di ise komünistliği en büyük düşman telâkki etmektedir. Bursada tifo | vakaları arttı İlk mektep talebesine aşı yapılacak Bursa (Akşam) — 'Tifo hastalığı nın gün geçtikçe artması üzerine vilâyette toplanan sıhhat meclisi basa kararlar vermiştir. İlk mektep talebesine aşı tatbikine lüzum görülmüştür. Tifo ile mücadele için sıhhat teşkilâtı harekete getiri- miştir. Bundan başka, belediyece, çiy olarak yenilen sebzelerin satışı yasak edilmşitir. Esnafın da aşılanması ka- Tarlaştırılmıştar. Marul, soğan ve saire gibi çiy ola- Tak yenen maddelerin mühim bir kış- mı, Bursa altındaki bahçelerde lâğım sularile yetiştirilmektedir. Belediye, buralarda yapılacak sebzecilik için şimdiden kati tedbirler almağa baş- lamış ve bu sene bu bahçelerde lâğım sularile yapılacak zeriyatın yasak edileceğini alâkadarlara bildirmek kararım vermiştir. Londra civarındaki tifo neden ileri i? nakliye müesseselerinde ücretsiz ola» rak seyahat etmeleri için Sıhhiye ve- kâleti tarafından bir emir verilmişti, Son zamanlarda fakir tabirinin yan- lış tefsir edildiği memur ve mütekald olanlar geliri bulunanlardan meccani olarak sevkedildikleri görülmüştür. Sıhhiye vekâleti buna mâni olmak tize- Te yalnız fakirlerin svkedilmderini bil- dirmiştir, * Mısırda Mavi gömlek- liler namı altında bü- yük bir teşkilât vardır. Komünizme karşı olan bu teşkilât gençiliği askerliğe alıştırmakta- dır. Mavi gömlekliler tahtadan tüfeklerle Genç bir Mavi gömlekliye yumruğu havaya kaldırarak selâm verme talim ettiriliyor Bu teşkilât bütün Mar ülkesing şamlldir. Her tarafta Misir gençliği bu teşkilât için kışlalar yapmışlar dır, Kışlalar için devlet tahsisat ven mez. Mavi gömlekliler gönünü olarai amele gibi çalışırlar, ı re katetmiştir. Evvelki rekorun sahi- bi gene bir İtalyan idi ve mesafe 517 kilometre 838 metreden ibaret idi. / Izmirin imâr plânı Eski Belediye reisi B. Sezai Sökerin bir mektubu “Benim ve seleflerimin zamanında imâr plânına dokunulmadı, diyor İzmirin eski belediye reisi B. rarları görülmekte olduğu yazılmak- tadır, İzmir imar plânının yapılması eski Belediye relslerinden bay Aziz Akyü- rek (Erzurum mebusu) tarafından mü- hendis (Rene Denje) ye havale edilmiş ve plân belediye reisi bay doktor Hulü- si Alataş (Sıhhiye vekili) zamanında ikmal edilmiştir. Doktor Hulüsi Alataş'tan sonra ben rels oldum. Gerek Doktor Alataş za- manında ve gerek benim reisliğim gün- lerinde bu plâna çok ehemmiyet veril- miş ve aynen tatbik edilerek bir nok- tası bile değiştirilmemiştir. Bundan sonrasını bilmiyorum. Yalnız bildiğim bir şey varsa şimdiki belediye heyeti tarafından İzmir Cumhuriyet meyda- (Kültür park) bittabi Danje plânı- nı İptal eden ayrı bir plândır. Gerek Danje plânı ve gerek bugünkü Kültür park işleri hakkında yerli, ecnebi mü- hendisler lehte, aleyhte bir çok mütalâ» alar yürütmüşlerdir. Bunların doğru- sunu, yanlışını fen erbabı ayırsın. | Şurası muhakkaktır ki benim ve 60- Jeflerim zamanında Danje plânı tece» safını göstermeleri lâzımdır. Fizik ve kimya dersleri içini aletler getirildi Maarif vekâleti, liselerle ortamektep» lerde okutulan fizik ve kimya dersleri için yeni âletler getirtmiştir. Bu alet ler, en son sistemdedir. Aletler şehri« arif vekâleti, bu aletleri liselere taksim, edecektir, BECER NŞR lag Şİ aç İp me ği * N

Bu sayıdan diğer sayfalar: