12 Aralık 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

12 Aralık 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

11 Kânunuevvel 1937 — AKŞAMDAN AKŞAMA: Iki meşhur arabi mualliminin vefatı Fatih dersiamlarından ve İstanbul Usesi sabık arabi ve farisi muallimle- rinden Dağıstanlı Seyyid Salih Kişi- oğlu evvelki gün vefat elmiş. Bu zat, çok tanınmış Salih hocadır. Çocuklar muayyen yaşlarda pek zalim olurlar; bilhassa bizim nesil arabi muallimlerine pek musallatı. Bu halük adamcağız da hakelmediği bir muzipliğe uğramıştı. İskemlesine iğne koymuşlar. Talebenin tardedili- | şi, epey zaman, gazete sütunlarını | âşyal etmişti | Ne garib bir tesadüf ki, gene bu son günlerde diğer bir meşhur arabi muallimi vefat etmiştir. Galatasara- yın bizzat Galatasaray kadar meşhur Dazırduzur'u: Fehmi efendi. Benim de hocam olan bu zat bütün arabi müallimlerinin tâlebeden inti- kamını almağa azmetmiş bir şehamet- teydi, Onun ders verdiği sınıfa geç- meğe üç beş senemiz kala (muhtasar lâkabile) Dazır'ı upuzun boyu ve öne arkaya sallanarak aheste aheste yü- rüyişile, tâ uzaktan, mektebin kapı- sından girdiğini gördüğümüz xamân ödümüz patlardı. Fehmi efendinin şöhreti şuydu: Çok ceza vermesi ve cezayı da talebe- nin kendi elile deftere yazdırmağı. Bir gün çocuğun birin. — Dört izinsiz! - den Asi oğlan itiraz etmi ktepte âdet değildir, yazamaz- sınız Fehmi efendi, Rumeli şivesile: — Dazırduzur yazarım! - demiş; yani «cayır cayır yazarım!» demek istemiş; ve yazmış, idareye de bu tarz cezayı kabul ettirmiş, Fakat o günden itibaren, bu lâkab kendisine yapışmış kalmış. Asıl ismi bilinmez, muallimler bile onu bu adi- le anarlardı. Kendi de farkındaydı: Dazırduzurluğu ile iftihar ederdi. Sınıfında yaramazlık etmek kimin | ne haddine? Werkes tis.. Bu sebeple #imseyi tavır ve hareketten cezalan- dırmazdı. Hattâ nükteden hoşlandığı için şaka yapılmasına müsaade eder, kendi de şakalaşırdı: — Benim bir Sarı kızım var, En iyi çalışana onu vereceğim! - derdi, Yirmi küsür sene, belki de daha fazla süren muallimliği esnasında bu vadi tekrarlamış, durmuştur. Sınıf arkadaşımız olan bir oğlu vardı am- ma, kimse kızının ne adını işitmiş, ne de - şayet varsa - eteğinin ucunu görmüştü! Hiç hiddetlenmezdi. Sesi, ancak kulak kabartınca işitilecek kadar ha- fifti, Ders bilmiyene cezayı insafsızca yazar ve katiyen Ssilmezdi. Affiçin yalvaranları haysiyetsiz bulurdu. Bü- yük bir nezaketle: — Gel, oğlum... Yaz kendine dört izinsiz! - derdi. Diğer birçok muallimlere karşı ga- yet âsi olan o zamanki Galatasaray talebesinden hiç biri ona karşı gele- mez, manyatizmelenmiş gibi kendi cezasını kuzu kuzu deftere yazardı. Dersleri, tabii ezbercilik üzerindey- di. Benimse birbirine bağlı hadiseleri zaptetmek hususundaki hafızam ne kadar kuvvetliyse, mücerred şeyleri hufzetme kabiliyetim o kadar nhoksan- dı. Buna'rağmen dört izinsiz korku. sile öyle bir ezberleyiş ezberledim ki, otuz iki mastar hâlâ aklımdadır! İşte: — Nasrun, fiskun, şuglün, rahme- tün, nişdetün, kudretün, dâva, zikra, büşra, leyyanün, hirmanün, gufra- nun, hafakanun... İlh.. Hafakanlar bastı! Değil mi”... Bize de basardı. Fakat gene Dazırduzur'a kin bağlamamıştık. Bilâkis onu hepi- miz severdik. Hattâ onunla mektep- ten sonra bile dostluğumuzu devam ettirmiştik, Çünkü kalbi iyidi, sert bir babayı oğulları sevdiği gibi onu severdik, Asırlarca süren bir ilmin son iki Sp a arkası sıra kaybol. » İkisine de Allah rahmet ey. Belediye suçu işliyenler Son yirmi dört saat içinde belediye Suçu işlediklerinden dolayı Beyoğlun- da 42, Eminönünde"$4, Fatihte 18 ki. Ni cezalandırılmıştır, Sahife 3 Seyyar satıcılar Bisikletli araba kullanmaları tesbit edildi bamallığının lağvından sonra &i arabalarının muayyen bir şe- kilde bulunmaları için tipleri beledi- yece tesbit edilmiştir. Kabul edilen tiplere göre bütün seyyar salıcılar bisiklet ile tahrik edi- Jen el arabüları kullanacaklardır. Bun- dan başka hafif ağırlıktaki yükleri taşıyacak el arabaları bir kişi tara- fından sürülebilecek şekilde olacak- lardır. Bu karar yakında alâkadarlara tebliğ edilecek ve şehir içinde kulla- rılacak bütün el arabaları bir ay için- de mutlaka kabul edilen tiplere göre tadil edilecektir. Yeni ufaklıklar Yakında 100 paralıklar ve eski 5 kuruşluklar da kalkacak Bronz 10 ve nikel 25 kuruşluk- lar piyasadan “tamamen çekildik- ten sonra 100 para ve 5 kuruşluklâr da tedavülden kaldırılacaktır. 10 ve 25 kuruşluklar halk elinde kalmamış- tır. Bakkallar ve sair yerlerde hülka bu paralardan vermedikleri ve buna mukabil nakil vasıtaları eski 10 ve 25 kuruşlukları toplamağa devam ettik- leri için bu paraların çok kısa bir za- manda ortadan kalkmış bulunacağı muhakkak görülüyor Eski yüz para ve beş kuruşlukların tedavülden kaldırılmasile yenilerin piyasaya -sürülmesini yeni on para- lıkların basılması takibedecektir. Son- ra da 20 para ve 1 kuruşluklar piya- suya çıkarılacaktır. Diğer taraftan pek yakında Cüm- huriyet altınlarının basılmasına da başlanacağı haber alınmıştır. Belediyede içtima Toplantıda Vekâlete verilecek imar raporu görüşüldü Dün belediyede fen işleri müdür- lüğü odasında vali ve belediye reisi B. Muhiddin Üstündağın reisliği al- tında bir toplantı yapılmış ve akşam geç vakle kadar devam etmiştir. Top- lantıya fen işleri müdürü Hüsnü, imar müdürü Ziya, fen müşaviri Mus- tafa Hulki İle heyeti fenniyenin diğer erkânı iştirak etmişlerdir. B. Muhiddin Üstündağ, Dahiliye Vekâleti ve diğer alâkadar Vekâlet- lerle temas etmek üzere bugünlerde Ankaraya gideceğinden dünkü top- lantıda şehircilik mütehassısı B. Prost hazırladığı şehir plânının tatbiki için Vekâlete takdim edilecek rapor etrafında görüşülmüştür. Aynı zamanda şehrin imanı için yeni'ne gibi varidat menbalarının da temin edilmesi lâzım geldiği hakkında ha- zırlanan proje de gözden geçirilmiş- tir. . Alman gençlik teşkilâtı reisi gitti Alman gençlik teşkilâtı reisi Von Schirach dün sabah saat 10,35 te Ye- şilköyden tayyaresile Bükreşe müte- veççihen Bareket etmiştir. Vali muâ- vini B. Hüdai, Polis müdürü, Alman konsolosu ve kolonisi tarafından teş- yi edilmiştir. Emniyet müdürlüğünün nakli Emniyet direktörlüğünün Sanasar- yan hanına nakli işi tamamile başla- mıştır. Dün de direktörlük ikinci şu- besi bütün kalem ve kısımları yeni bi- naya taşınmıştır. Polisin adil işlerine bakan ikinci şube yarından itibaren yeni binada çalışmağa başlıyacaktır. Umumi nakll işi ay mihayeline ka dar bitmiş olacaktır, Kli için kullanılmağa başlana- | İ Haklı şikâyetler Otobüsler arasındaki tehlikeli rekabet ümüzdeki nü geçerek ondan toplamak arkaldı Karaköy vira- mek için Belediyenin ni eelbederim. Ali Haydar Tramvay yapılmadan evvel, Kadıköy semtinde de muhtelif sahiplere ald otobüsler vardı. Bunlar, biran evvel önden seğirt- mek, yoldaki müşterileri kapmak ve iskeledeki yolcuyu da rakiple- rinden önce almak emelile kelle götürür gibi koşarlardı. Müşteri ler ve yürekleri de hop oturur, hop kalkardı. Şimdi ayni vaziye- tin İstanbul tarafında olduğu an- aşılıyor. Otobüs çok tyi şeydir. İstikbal olobüstedir. Fakat otobüs işlet- mesinde çok sıkı bir disiplin ol- malıdır. Yeni ıstılahlar Muallimler fikirlerini rapor- la vekâlete bildirecekler Türkçe özlerden alınan (yeni İsti- lâhların ,mekteblere tebliğ edildiğini ve yeni jstılahların talebeye tedrici surette öğretileceğini yazmıştık. Şim- diye kadar hazırlanarak mekteblere gönderilen yeni istilâhlar, fizik, me- kamik, kimya, o botanik, hendese ve jeoloji derslerine aittir. Bu istılâhlar, Alfabe Je Osmanlıca ve Fransız- karşılıkları gösterilmek — suretile "Türkçe olarak tertib edilmiştir. Yeni istılâhları talebeye (o öğreten muallimler, talebenin maruz kaldık- ları güçlükleri de tesbit edecekler ve gerek bu müşkülât, gerek istılâhlarn tedrisinde alınan neticeleri bir rapor- la Vekâlete bildireceklerdir. Ayni za- manda Maarif Vekâleti, yeni istilâh- lar hakkında mütalealarını sormak üzere muallimler arasında bir anket açmıştır. Bir avukat mahküm oldu 7,5 aylık mahkümiyetinin sebebi hâkimleri tahkir etmektir İsmail Hakkı adında bir avukat, Bursanın Kemalpaşa kazasında avu- katlık yaptığı sırada mahkeme reisile müddeiumumilere ve İstintak hâkim- lerine karşı hakarette bulunmuş ve Bursa ağırceza mahkemesinde yapı- lan muhakeme neticesinde hâkimle- ri, müddelumumi ve müstantikleri cü- Tüm isnadı suretile tahkir etmek su- çundan yedi buçuk ay hapse mah- küm olmuştur, Avukat İsmail Hakkı bu hükmü temyiz etmiş ve kendisi İstanbula gelerek burada bir yazıhane açıp avu- katiık yapmağa başlamıştır. Bursa ağırceza mahkemesinin verdiği yedi buçuk ay ağır hapis ka- Tarı“ Temyiz mahkemesi tarafından tasdik edilmiştir, Bunun üzerine Bur- sa müddelumumiliği, avukat İsmail Hakkının İstanbulda blunduğunu bil diğinden, Bursa mahkemesinin kes- bi katiyet eden yedi buçuk aylık ha- bis kararını İstanbul müddelum'ımi- liğine göndererek mahküm avukat hakkındaki hapis cezasının İstanbul. da infaz edilmesini bildirmiştir. Müddelumumilik dün zabıtaya mü- racaatle mahküm avukat İsmail Hak- kıyı tevkif ettirip hapishaneye gön- dermiştir, Yurddaş! Bankalardaki tasarruf hesapla- ri 8 sene evvel 27 milyondu. Bu- gün 90 müyona çıktı. Bununla öğün! Süt işleri Avrupa belediye- lerinden malümat gelmeğe başladı Belediye şehirde süt işlerini esaslı bir surette hal ve tanzim etmek için Avrupanın muhtelif belediyelerinden malümat istemişti. Belediyenin İsviç- re ve İtalya belediyelerinin tatbik et- tikleri üsullere dair istediği malümat gelmiştir. Bu malümat arasında İs- tanbul için istifade edilecek olanlar tefrik edilecektir. Ayni zamanda Al manyadan ve Danimarkadan da ma- lümat istenmiştir. Bu iki memleket- ten de beklenen cevablar (geldikten sonra belediye iktisad müdürlüğü tet- kikatının neticelerini bir raporla be- lediye reisliğine bildirecektir, Bu ra- por, süt işlerinin tanzim ve idaresin- de bir esas teşkil edecektir. Denizde feryat İki polis Bebekte boğul- mak üzere olan bir adamı kurtardılar Evvelki gece Bebek - Rumelihisarı yolu üzerinden geçmekte olanlar de- nizden bir insan feryadının geldiğini duyarak zabıtayı haberdar etmişler- dir. İki polis memuru bir sandalla de- nize açılmışlar ve az sonra dalgalar a- rasında çıpınmakta olan bir insan görmüşlerdir. Boğulmak üzere bulunan adam müşkülâtla sandala alınmış ve kara- ya çıkarılarak ilk tedavisi yapılınca hayatı kurtaılmıştır. Yedikulede otur- duğunu ve isminin Osman olduğunu söyliyen bu adam deniz kenarından geçmekte iken kazaen düştüğünü ve suların kendisini açıklara attığını söy- lemiştir. Polis; bu adamın sözlerinin ne de- receye kadar doğru oldüğunu tahkik etmektedir. , Paltohırsızı Pertevniyal lisesinden iki palto aşırarak kaçarken yakalandı Mustafa adında biri, evelki gün Pertevniyal lisesine giderek müdürü a e Mustafa koridora girince orada asi lı duran Raci ve Adnan adlarında iki talebenin paltolarını almış, bun- ları üst üste arkasına giydikten son- ra üstüne de kendi pardösüsünü gi- yip savuşmak istemiştir. Fakat kapı- dan çıkarken vücüudündeki gayrı ta- bii kabalık kapıcıların nazarı dikkat- lerini celbetmiş ve Mustafayı yakalı- yarak polise teslim etmişlerdir. Dün Sultanahmed sulh ceza mah- kemesinde yapılan muhakeme netice- sinde Mustafanın suçu sabit olduğun- dan yirmi gün hapsine karar veril miştir. İSTANBUL HAYATI Parazit hangisi ? İstanbulda radyo merakı son za- manlarda sari bir hastalık haline gel- di. Hele, sekiz on taksite bağlanarak veresiye satışlar herkese bu hastalığı aşılıyor. Ayda üç beş lira taksiti göze alanlar derhal radyo mağazasına ko- GM a e li Kaya | | | il

Bu sayıdan diğer sayfalar: