16 Nisan 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

16 Nisan 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 Nisan 1938 — — Bugünkü maç Bugün Taksim stadında saat 15,30 da dün şehrimize gelen First Viyana takımı İstanbul muhteli- tile karşılaşacaktır. Bu maçtan evvel Galatasaray, İstanbulspor birinci takımları arasında bir kar- şılaşma vardır. İstanbul - First Viyana maçını tanınmış hakemlerimizden Ah- med Adem idare edecektir. First Viyana fütboleileri karşılıyanlarla bir arada Bugün Taksim stadında İstanbul muhteliti ile karşlaşacak olân First Vi- yana'nın futbolcüleri dün sabah şehrimize gelerek karşılanmışlardır. Avrupa lig maçları Geçen hafta Avurpada yapılan lig maçlarının neticeleri: İNGİLTEREDE: Birmingam - Bolton Vanderers: 2-0 Şariton - Sunderland: 2-1 Çelsea - Lyçester Siti: 4-1 ,Grimsbi Tovn - Mançester Siti: 8-1 Arsenal - Layds United: 1-0 Liverpul * Blakpol: 42 Hudersfild - Midlesburg: 14 Portsmut - Volverhampton: 1-0 Preston - Derbi: 4-1 Stok Siti - Everston: 1-1 W. B, A. - Brentford: 43 PUAN VAZİYETİ: M. P. Arsenal “36 45 Volverhampton. 35 42 Midlesburg 38 42 Preston 36 42 Şarlton A 41 Bolton 38 33 Sunderland 36 38 FRANSADA: Set - Strazburg: 20 Rube: I-1 - Red Star: 8-1 Antib - Lens: 1-1 Rasing Pari - Kan; $-1 Ruen - Meç: 2-1 Ekselsyor - Valensiy: Marsey - Fiv: L-1 PUAN VAZİYETİ: M P, Soşo 25 39 Marsey 25 8 Set 25 33 Ruen 25 3ı Lil 25 2 Rube 25 25 Meç 25 23 İTALYADA; Milâno - Cenova: 2-2 Sampiyerdarena - Napoli: 0-0 Livorno - Floransa: 1-1 Torino « Ambroslana: 1-1 Bolonya - Yüventüs: 0-0 Roma - Triyeste:1-1 Atalanta - ma iğ MACARİSTANDA: Frençvaroş - Hungarya: 1-0 Seged - Budafok: 10 Kişpeşt - Elektromos: 2-1 Uypeşt - Nemzetti: 3-2 Başkay - Föbüs: #1 Surketaski - 'Törekveş: 3-3 ETO -Buday:2-1 ÇEKOSLOVAKYADA; Nahod - V. Pilsen: #2 Kladno - Projestov: 2-2 Viktorya Ziskov - Sparta: 7-2 Slavya - Zideniç: 2-1 Pilsen - Bratislava: 4-2 Ostrava - Pardubiç: 1-0 Rumenler Almanlarla karşı- laşmak istiyor Romanya futbol federasyonu, Al- manya federasyonuna müracaat ede- Tek Alman milli takımı ile Romanya milli takımı arasında bu yıl bir karşı- laşma yapılmasını teklif etmiştir. İki takım arasında Son karşılaşma 1935 de yapılmış ve bunu 4-2 Alman- lar eze Apollon Atina şampiyonu oldu Geçen Pazar yapılan A, E, K. - Pa- natinaykos maçile Atina ligi bitmiş- tir. Bu son maçı 2-1 A, E, K. (Enosis) kazanmışlır. Neticede Apollon birin- ci, A.E. K. ikinci, Panatinaykos üçüncü olmuştur. Selânikte Yunanis- tan şampiyonluğu için yapılan bir maç da Pirenin Olimpiyakos takımı, Selâniğin Aris takımını 3-2 yenmiştir. Yugoslav milli futbol takımı- nın yapacağı maçlar Belgrad 14 (A.A.) — Yugoslav fut- bol cemiyetinin 1938 senesine alt bey- nelmilel programı şudur: 8 mayıs, Bükreş, Romanya - Yugoslavya, 22 ma- yıs, Cenova, İtalya - Yugoslavya, 29 mayıs Bükreş, Belçika - Yugoslavya, 6 eylül, Belgrad - Yukoslavya - Roman- ya 13 teşrinisani, Belgrad, Yugoslavya - Macaristan. Elâzığ spor takımı maçlan O evvel Elânğ (Akşam) — Elâzığda Elâzıgspor ve Buratspor diye yeni iki klüb te- şekkül ederek faaliyete başlamışlardır. Elâzığspor futbol takımı pezer günü askeri takımla bir maç yaparak 3-2 kazanmıştır, Dün ünya kupası OTGANİZAS- yon komitesi toplandı İsveç döğredini doğruya kardöfinali oyniyacak Geçen hafta toplanan dünya ku- pası orgânizasyon komitesi Arjantin ve Avusturyanın çekilmesinden dolayı hasıl olan vaziyeti görüşmüştür. Neti- cede Letonyanın Avusturya yerine finallere, iştirak etmesi hususundaki teklifi kabul edilmemiştir. Avusturya, ile oynıyacak olan İsveç doğrudan doğruya Kardölinal müsabakalarına kalmıştır. Arjantine gelince esasen bu takımın Orta Amerika grupu şampi- yonu ile bir tasfiye müsabakası yap- ması lâzım geldiğinden Ârjantin ye- rine Orta Amerika şampiyonu 1/8 final müsabakalarında oynıyacaktır. Eğer Orta Amerika şampiyonu mu- ayyen müddetin hitamına kadar bell olmazsa fikstüre göre Romanya da Kardöfinallere kalmış ols olacaktır. Portekiz - Mimeya maçı 24 Nisanda Frankfurtta Portekiz milli takımı İle karşılaşacak olan Al- man milli takımı şu kadro ile çıka- | | madıklarını anlamakta ve anlayınca caktır: Jakob - Jânes, Münzöberg - Kupfer, | Goldbrünner, (o Kiçinger - Lehner, Gelleş, Sifling, Sepan, Fat. Al Bravn galip Paris 14 — Angelman boks haya- tının son maçini;dün horoz sıklet dünya şampiyonu zenci Al Bravn ile yapmıştır, Maç bir devre sürmüş- tür. İkinci devre başında Angelman Zencinin şiddetli bir yumruğile yere yıkılmıştır, Hakem Zenci boksörü tek- nik nakavut ile galib ilân etmiştir. Avusturya - Macaristan maçları Avusturya sporu hakkında cari olan nizamlara göre bugüne kadar Avusturya ile Macaristan milli takım- ları arasında yapılan maçlara bun- dan böyle Budapeşte ve Viyana muh- teliti rbaçları namı altında devam edilmesine karar verilmiştir. Bu yeni nam altında ilk karşılaşma Z4ni- sanda Viyan& stadında yapılacaktır. İngiltere kupası finali 30 Nisanda Hudersfild ile Preston arasında yapılacak olan İngiltere ku- pası finalini beynelmilel İngiliz ha- kemlerinden Jivel idare edecektir, Kuningamın yeni bir galibiyeti ll nisanda Şikagoda kapalı pistte gece yapılan atletizm müsabakala- rınd& maruf Amerikan atleti Glen Kuningam bir mili 40.95.9/10 da ko- şarak birinci gelmiştir. Kuningam bu yıl kapalı pistte yaptığı yarışların hiç birisinde mağlüp edilememiştir. Ev, apartıman, köşk, sayfiye Kiralama mevsiminde AKŞAM'ın KÜÇÜK İLÂNLARI kiracılar ve bina sahipleri için En emin, en süratli ve en ucuz vasıtadır. 3 defası 100 kuruş SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM —Tercüme, iktibas hakki mahfuzdur Tefrika İttihad ve Terakki aleyhinde baş gösteren kaynaşma * No, 121 Sabahaddin beyle görüşmeler Bu müddet zarfında bile inkılâbın parlak tesirleri ancak İstanbulda ve bir kaç büyük şehirde görülmüştü. Arabistanı kale almağa lüzum yok! Arnavudlukta, Kürdistanda, Suriyede cahili halk hürriyet ilânmda kanunla» Ta itaat lüzumunu değil, taşkınlığa bir davetten başka şey görmemişti! Muhtelif cemaatler, milletler, mez- hebler arasında ilk günlerde sönmüş görünen, sönecek gibi sanılan ihtilâf ve kin yeni baştan uyanmıştı. İnkılâ- bın . beşiği olan Makedonyada bile gene çeteler başgösteriyordu. Jön Türkler bütün vatandaşları ka- nun nazarda müsavi bir Osmanlı imparatorluğu kurmak suretile devle- ti, memleketi kurtarmağı tahayyül eylemişlerdi. Fakat bu program Slâv- ları, Ermenileri, Rumları, Arabları, Arnâvudları tatmin etmiyordu. Onlar müsavatperver bir Osmanlı devleti içinde milliyetlerini unutmağa ve baş- ka milletlere karışarak bir Osmanlılık halitası vücude getirmeğe çalışmağa hiç razı olmuyorlardı; bilâkis milli hayatlarını meşrutiyetin daha serbest muhiti içindedâha kuvvetle teyid, daha şiddet ve süratle inkişaf ettirme- ği düşünüyorlardı. Türkün gayri un- surlar Sabahaddin beyin ademi mer- keziyet programını takviye eylemeği milli emellerine uygun buluyorlardı. İttihadcılar ise bunu Türklük için sonun başlangıcı addediyorlardı! Bu yüzden Türklerle Türkün gayri un- surlar arasındaki münasebetlerde bir emniyetsizlik, hattâ bir münaferet ve husumet hâkim olmamak kabil ola- mıyordu, Jön Türklerin en iyi ve ha- yırhah sayılan dostları bile cemiyet erkünınin siyaset yollarında dizilmiş sedleri aşabilecek, önlerine çıkan müş- külâtı iktiham edebilecek kudrette ol- onları kendi hallerine bırakmakta, ön- lardan yüz çevirmekte gecikmediler, Bulgaristan istiklâli ve Bosna - Her- seğin Avusturyaca ilhakı gibi mühim ve harici meseleler bertaraf, moşruti- yetin ilânından bir kaç ay geçer geç- mez memleket dahilinde, hususile İs- tanbulda fikirlerde cemiyet aleyhine için için bir kaynaşma başlamıştı. Jön Türkler eski rejimin temin etti- Bi menfaatlere dokunmuşlardı. Men- faatleri bozulanlar da Jön Türklere karşı kin hisleri beslemekte birleşmiş- lerdi İttihad ve Terakki evvelâ siyasi mu- halifleri, sonra ortaya çıkmak cüreti- ni bulan mürteciler ile uğraşmak mec- buriyetinde kalmıştı. Avrupada Sabahaddin beyin (teşeb- büsü şahsi ve ademi merkeziyet) prog- ramı etrafında toplanmış olanlardan olup hürriyetin ilânı üzerine İstan- bula gelmiş olan ahrardan doktor Ni- had Reşad, doktor Reşid, Fazlı, Mu- rad - mebusan reisi Halil beyin kar- deşl - beylerle menfilerden Hüseyin Tosun, Şey Naili efendi gibi bazı zevat Cağaloğlunda Şeref sokağında fırka- ları için bir merkez açmışlardı. Bu su- retle teşebbüsü şahsi ve ademi merke- ziyet fırkası payitahtta resmi merkez açmakta İttihad ve Terakki cemiyeti- ne takaddüm eylemişti. Kanunu esasi ilânının verdiği ilk şaşkınlıklar geçince Pariste Ahmed Rıza bey ve İttihad ve Terakki cemi- yeti mensublarile Sabahaddin bey ve onun (ademi merkeziyet) partisi mensubları arasında hâkim olan ihti- lâfların İstanbulda şiddetlenmesine meydan verilmemek istenilmişti; me- busan meclisinin küşadına adar münferid fırka emelleri takib edilme- mek muvafık olacağı düşünülüyordu. Sabahaddin bey daha Avrupada iken İttihad ve Terakki erkânı kendi- sile uzlaşmak üzere doktor Nihad Re- şad beyi tavsit eylemişlerdi. Arada ip- tidai bir itilâfname de imzalanmıştı. İttihad ve Terakki cemiyeti damad Mahmud paşa cenazesi için yapılan muhteşem istikbalden hoşlanmanfiış, bunu men'e kalkışacak derecede ileri gitmemiş ise de tertibatına da İştirak eylememişti, (Damad Mahmud paşanın rumi 1316 - 1900 senesinde Mısırda basıl- mış olan şiirlerini havi risale abiren elime geçti, Mahmud paşa bu risalede kendi ha- Prens Sabahaddin yatını tasvir ederken şöyle diyor; Pencahe tekarrüb etti sâlim; Yaklaşmada saati zevalim. Yalar yılı arzı hizmet ettim; Her şeyi beyane cüret ettim; Sandım ki meram olundu ismağ; Hak meşalesi edildi iimağ; Ancak işiden kulak ağırmış! Hayfa ki felek meğer sağırmışi Bavruldu emeklerim havaya! Hep çıkti neticeler hebayat En sonra çekildim inzivaya Geldim bugün işte Avrupaya! Mahmud paşanın bicviyelerinde devleti idare edenlere, vükelâya hü- cum ettiğini evvelce - zikretmiştik. Mahmud paşa bu hicviyelerinden bi- rinde donanma hakkında: Sığınmış cümlesi (Allah!) diyip mersayı memunci Diyor ve donanmanın -muattal ve berbad haline sebeb olan için de: Durağın rüzgâr olsuni Otağın mevci Okyanus! Duasında bulunuyor!) Sabahaddin bey İstanbula geldik- ten sonra kendisile İttihadcılar ara- sında Kuruçeşmede yalıda yeni mü- zakereler oldu, Bu müzakerelere ce- miyet namına Manyasizade Refik, Talât, Hafız Hakkı beyler iştirak etti- ler. Neticede güya iki cemiyet birleş- miş oldu. Verilen karara göre Sabahaddin beyin takib ettiği prensipler İttihad ve Terakki programına ithal edile- cekti, Bu suretle (Ademi merkeziyet ve teşebbüsü şahsi cemiyeti) İttihad ve terakkiye kalbolunarak kendi ayri mevcudiyetinden feragat ediyordu. Bu anlaşma üzerine gazetelere şöy- le bir ilân verilmişti: (Pariste ademi merkeziyet ve teşeb- büsü şahsi ve meşrutiyet) namı altın- da çalışan cemiyetle Osmanlı İttihad ve Terakki cemiyeti arasında tam İti- 1âf ve ittihad hasıl olduğundan bun- dan böyle her iki cemiyetin Osmanlı İttihad ve Terakki cemiyeti namı ve programı altında çalışacakları ilân olunur.) İttihad ve Terakki merkezi umu- misinde (istişare heyeti) namile bir (heyeti âliye) teşkil olunmuş, Saba” haddin bey bu heyete alınmıştı. Ade- mi merkeziyet cemiyetinin diğer âza“ sı da İttihad ve Terakki cemiyetinin şubelerine konulmuşlardı. (1) Bu itilâf üzerine Sabahaddin beyin yalısında cemiyet erkânile toplantılar yapılıyor, Sabahaddin bey de İttihad ve Terakkinin İstanbul merkezinde kendisine tahsis olunan odada Mısır- lı Said Halim, Mustafa Fazıl paşaza* de Mehmed Ali paşalar ve Ahmed Ri- za beyle görüşürdü. Bu içtimalara Sa- bâhaddin beyden başka Hüseyin To- sun, doktor Reşid beylerin de iştirak“ leri kararlaşmıştı, Bu mülâkatlar 6“ nasında bir defa Ahmed Rıza bey Sar bahaddin bej (Arkası var) (4) Mahir Sald: 31 mari İTİ adr ei j İ ! i ; j ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: