14 Nisan 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

14 Nisan 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ri > POLİTİKA Akdenizde son vaziyet Bir tarafla İngiltere ve Fransa ve diğer tarafta Almanya ve İtalya olduğu halde Avrupada devam eden muazzam mücadele Orta ve Şarki Ay- rupa ve Balkan diye üç büyük mesele yaratmıştır. Şimdi bunlara “bir de Şarki Akdeniz havzası meselesi inzimam etmiştir, Bu mes*lenin çıkmasına birçok sebepler vardır. Biri İngilterenin ken. disine müttefik yaparak bir harp vukuunda yardım etmek istediği Roman- yaya kendi donanması ve bahri sevkiyatı için açık yol bulundurmağa ça» lışmakta olmasıdır. Diğer bir sebep de İlalyanın Şarki Akdenizin kapısı Süveyş kanalını kapatmak ve zaptetmek için Bingazide ve Rodosta yaptığı hazırlıktır. Üçüncü bir sebep de İtalyanın Balkanlara yerleşmek ve Otranto boğanı- nın öteki sahilini zaptederek Adriyatik denizini yeni Roma imparatorlu- gunun gölü yapmakla kalmayıp bunun ağzına yakın olan Korfo adasına ve Akdenize hâkim Girid adasına ve diğer Yunan adalarına da baskın ya pacağı İngilizler tarafından tahmin edilmesi üzerine ortalığın velveleye düşmüş olmasıdır, İngilterenin, Fransanın cenup ve İtalyanın garp limanları ziyaret et- mekte olan zırhlılarını alelâcele Yunan sulara göndermesi Adalar mese- lesesinin ciddiyetini” artırmıştır. İngiliz harp gemilerinin İtalyanların iş galine evvelden meydan vermemek üzere Korfoya ve diğer adalara asker çıkarmaları ihtimali İtalyanın böyle bir şeye katiyen razı olamayacağın- dan harp tehlikesi doğurmuştu. Fakat İtalyanın Atina maslahatgüzarının İtalya devletinin Yunan ada» larınız mülki tamamiyetine riayet etmeği tasmim eylediğini teyid eyle mesi üzerine İtalya tarafndan Yunan adaları yüzünden Şarki Akdeniz meselesi çıkmayacağına Yunanlılarca kanaat hasıl olmuştur. İngiltere de Fransa ile beraber donanmasını takviye ettiğinden Yunan adalarına asker çıkarmağa bir lüzumu kati görmemiştir, Lord Halilax İngilizlerin bu ada- ları işgal etmiyeceğini ve lâkin başkaları tarafmdan da işgal edilmesine müsaade etmiyeceğini İtalyan maslahatgüzarına söylemiştir. Bu suretle Yunan adaları meselesi kalmamıştır. İngiliz Başvekili Yunanistan ile Romanya bir taarruza uğrayıp da bü- tüm kuvvetleri ile kendilerini müdafaada bulundukları takdirde İngiltere- nin de bütün kuvveti ile derhal kendilerine yardım edeceğini beyan etmiş olduğundan yalnız Yunan adaları değil bütün topraklarının emniyeti İn- giltere tarafından taahhüt edilmiştir. İngiltere Yunanistana yardım ede- bilir, Fakut Romanyaya doğrudan doğruya ve müessir olarak yardım eyle- mesi bu memleketin coğrafi vaziyetine nazaran imkânsız görünmektedir. Maahaza Chamberlain'in son beyanatı İngilterenin Lehistana verdiği teminatı diğer iki memleket daha teşmil ederek Avrupanın karasındaki taahhüdatını bir kat daha genişletmiştir. Avrupa sulhunun âtisi, İngiltere nin bu hareketini Almanya ile İtalyanın tahrik mahiyetinde görüp görme- Hür o kadar galeyane gelmiştir ki dü- melerine bağlı bulunuyor, Babalar arasında rekabet Bugünlerde Romanyanın Urlaza şehrinde garip bir hâdise cereyan et- miştir. Orada mahkemeye üç genç müracaat ederek, ayni çocuğun ba- bası olduklarım ısrarla iddia etmiş lerdir. Onların böyle üç hakiki trova- | tor sıfatını takınarak ayni çocuğun | babalığını iddin etmelerine, Urlaza Şehrinde oturan güzel gözlü, güzel endamlı on altı yaşmdaki Evgenya | Tanasoyu adındaki kız sebep olmuş- fur. Çünkü bu kız günün birinde bir oğlan çocuk dünyaya getirince, üç delikanlı birden kendisine müracaat- 10 o çocuğun babası olduklarını ve kızla eylenmeğe hazır bulunduklarını Meriye sürmüşlerdir. Fakat Evgenya, Pratik bir kız olduğu için, delikanlı- Tara, aralarında bir yumruk müsa bakası açmalarını ve kim galip gelir- se ona varacağını söylüyor. Delikan- lılar hemen kavgaya tutuşuyorlar, Evgenya da onları uzaktan seyredi- yor. Fakat zabıta işe müdahale ede- rek, dördünü birden yakalayıp mah- kemeye veriyor. Nihayet Evgenya en son müracaat eden delikanlıyı ken- disine koca ve çocuğuna baba olarak kabule karar veriyor. Bundan bâşka hemen: şehri terkedip gideceğini de hâkime vadediyor. Bu işten mağlüp Sahte Geçen gün Romada adamın biri içi saman dolu büyük bir yapma bebekle bir taksi şoförüne gidiyor, bebeğin bir olduğunu, saadet getirdiğini, oun için bebeği hiç yanından ayır- Mâdığını söylüyor ve bebeği otomobi- Min içine bırakarak: Ben biraz alış veriş yapacağım, gelinceye kadar sen tılsımı biraz gezdir! diyor. Şoför tı- sım bebekle derhal yola çıkıyor. Biraz anra otomobile bir müşteri biniyor, *çıkarken şoföre beş liret bahşiş veri- Yor. Bu müşteriyi acele gara gitme- ğe mecbur ikinci bir müşteri takib #diyor, bu da üstünü istemeden ş0f8- rün eline bir elli hiretlik banknot si- ik gidiyor. Bunun üzerine 50- tılsım för tulsım bebeği sahibinden satın al- mağa kerar veriyor. Fakat bebeğin sahibi satmak istemiyor, Nihayet ş0- för onu kandırarak bebeği iki bin li- rete satın alıyor. Ancak, satıldıktan sonra tılsım tesirini kaybediyor. Çün- kü ne bir müşteri biniyor, nede bi- nenlerin böl bahşiş verdikleri oluyor. şaför o zamana kadar tasarruf ede- Tek biriktirdiği iki bin liretin uçtuğu- nu ve bir dolandırıcılığa kurban git- tiğini anlıyarak derhal zabıtaya mü- racaat ediyor, fakat dolandırıcı bulu- namıyor, zabıta memuru: <Para ile sa- tan alınan tılsım tesirini kaybeder» söziyle teselli ederek şoförü evine gönderiyor, Ihtiyar olsam da... Lonârt civarında High Vycombe is- bir köy verder, Son zamanlar- da bu köyde günün mevzuu ba- Yan Emma Pollins denilen neseli bir teşkil etmektedir. Çünkü bu yetmiş yaşında olduğu ve io çocukların: kucağında ta- #adığı halde sevgilisi olan yirmi altı Yaşındaki bir delikanlı ile evlenmek edir. Fakat, kadının akrabası Onun bu gillünç hareketine mani ol- J için elden geleni geri koyma- #eaktadır. Hattâ akraba arasında ef ğün günü tesbit edilmişken galeyanın yatışmasına intizaren başka bir ta- rihe talik olunmuştur. Genç karı ko- ca da aile arasında gürültü mevcud olduğu bir zamanda evlenmek iste- mediklerinden saadetlerini pürüvsüz bir surette tatmak için bir müddet daha beklemeği münasib bulmuşlar. dır, Bu haberi neşreden gazete diyor ki: «Keyif düşkünü kocakarı ile miras düşkünü genç adamı temizce patak- kıyarak akıllarını başlarına getirmek daha muvafık olurdu!» Tek bir patates Insana birçok şeyler öğretiyor, keşifler yaptırıyor Viyanalı mühendis Nikiçok «her tarafta mucize» namı altında yazdır Hı bir eserinde nebatat profesörlö rinden birinin lâboratuvarında gör düğü şeyleri şu suretle anlatıyor: Profesör, bugün &ize fevkalâde bir şey göstereceğim, dedi. Ben bu fev. kalâde şeyin meler olacağını bekler. ken profesör üzeri topraklı bildiği- miz yamrı yumru patateslerden bir tanesini eline âldı ve büyük bir iş yapıyormuş gibi önüne koydu. Sonra bana bakarak dedi ki; — İşte azizim, fevkalâğelik bu pa- tâleste, bunu şiradi göreceksiniz, bir kere ofü ortasından yaralım. Bu su relle basit bir tecrübe yapmış olü- ruz, Meselâ önümde duran ve içinde kahve renkli bir mayi bulunan şişe- nin ihtiva eltiği maddeyi elbette bi- Jiyorsunuz. O mâyi kesiklerin, yara- ların mikroplarını öldürmek için kullanılan tentürdiyot'tur. Şimdi bu mayiden bir damla alarak açık sa- rımtırak bir renk alıncaya kadar üze- rine su ilâve edelim, Sonra bu suyu patatesin kesik sathı üzerine süre- im. Bunun üzerine beyaz patates sathının sararması lâzımgelecek, de- gil mi? Fakat, işte görüyorsunuz ki satıh sararmıyor, bilâkis mora ka- çan mavimtrak bir renk alıyor. Bu neden ileriye geliyor, biliyor musu- nuz? Patatesin içerisi kristale ben- ziyen bir çok kola habbeciklerile do- Tudur. Kola ise iyod'un tesirile koyu mor tengini alır. Şurasını da kaydedeyim ki bütün bir patates tanesi içerisi sımsıkı do- lu olan bir tasarruf kumbarasıdır. Bütün yaz esnasında kola halinde bu kumbarada biriken kola şeklinde- ki hayat maddesi patatese gida kuv- Viyanalı bir mühendis bir lâboratuvarda çok mühim şeyler görmüştür. Mi bir profesörün kendisine bir patates göstererek bunun kesik sathında bazı tecrübe- ler yaptığını ve bu tecrübe- lerin hayret edilecek neti- celer verdiğini anlatıyor. Pamuk ekimi Akala ve Kılavland ile Rus çeşidi pamuklar nerede yetiştirilecek Ankara 14 (Akşam) — Ziraat Ve kâleti pamuk islah kanununun ? inci maddesi mucibince Akala pamuk to- bhumlarının Klevland, Kievland pa- mük tohumlarının da Akala mınta. kâlarına sokulmasını yasak etmiştir. Devlet demiryolları idaresi Akala, Klevland ve Rus çeşiti pamuk eken yerlerin bir listesini demiryolları teş- kilâtına bildirmiş ve pamuk tohumu »akliyatında bu yasağın tatbikine itina edilmesini istemiştir, Bu listeye göre yalnız Akala çeşiti ekilmekte olan vilâyetler şunlardır: Antalya, Muğla, Denizli, Aydın, Manisa, Balikesir, Bursa, Bilecik, Kocaeli, Eskişehir (Sakarya vadisi), İstanbul, Te- kirdağ, Edime, Kırklareli, Çanakkale, Çankırı ve Çorum. Klevland çeşiti ekilmekte olan vilâyet- ler de Mersin, Adana, Gaziantep, Urfa, Maraş, Malatya, Elâzığ (o Diyarbakırdır. Rus çeşidi ise yalnız Kars vilâyetinde ekilmektedir. Beynelmilel oparlâmento kâtibi umumileri kongresi Ankara 13 (Akşam) — Bu ay için kongresinde Büyük Millet Meclisini, Riyaseticümhur flarmonik orkestrasının İzmirde konseri İzmir (Akşam) — Riyaseticümhür filârmonik orkestrası buraya gelmiş, Halkevi içtima! yardım komitesi men- faatine Elhamra sineması salonunda zengin iki konser vermiştir. Orkes- trada 70 sanatkâr vardır. Halk, bu konserlere büyük alâka ve rağbet gös- termiştir, ON iK Şema On iki adaya tahşidat yaptığı haber veriliyor, Bunun da | sebebi, türlü türlü izah edilmektedir; Bir müsellâb ihtilâf vukuunda-On iki adayı İngiltereye kaptırmamak; yeni bir cephe açarak, Berlin - Roma mihverinin Balkanlardaki ilerleyişini kolaylaştırmak; ilh... Posta ve telgraf ve telefon umum müdürlüğü İstanbul- da bir matbaa kuracak Ankara 13 (Telefonla) — Posta ve Telgraf ve Telefon umum müdürlüğü önümüzdeki mali sene içinde, İstan- bulda bir mathaa kurmağı kararlaş- tarmıştar. İstatistik umum müdürlüğü kadrosu Ankara 13 (Telefonla) — İstatistik Umum müdürlüğü kadrosunun yeni- den 4 müşavir, | grafik memuru, 2 daktilo, bir neşriyat sevk ve tevzi me- muru ilâvesi suretile, genişletilmesi kararlaşmıştır. Bu karar Haziran ayında tatbik çıkarılacaktır, mevkiine i ADA Casos — Kaşot Astropalla — Astropalya Bunlardan en büyüğü Rodos (me- sahası 1460 kilometre murabbaı, nüfu- su 45000) ; Türkiyeye en yakını Süm- 'beki ve İstanköy; bizden en uzak olan- ları da Kaşot ve Kerpe'dir Üssü bahri Leryoz adasıdır. Bu adalar grupunun sahilleri gayet girintili çıkıntılı; top- Taklı kireçli ve-az verimlidir. İklimleri bahridir; belli başlı mahsulleri porla- kal, üzüm ve zeytindir. Yalnız Rodos- ba 11,000 nüfuslu bir şehir vardır, Ekser halk ırk, Tevsi edilecek hastaneler Ankara 13 (Akşam) — İstanbul çocuk hastanesine 20, Diyarbakır nü mune hastanesine 40, Erzurum nü- mune hastanesine 20, İzmir emran sariye ve İstilâiye hastanesine 25, Zon» Buldak hastanesine 40 yatak ilâvesi Bıhhiye Vekâletince kararlaştırılmış- tar. İnşaatı biten Elâzik cüzam hasta nesi önümüzdeki Haziranda açılacak ve yüz yataklı olacaktır. Trilye civarında karaya oturan De. nizbankın Trak vapurunu tamir için Almanyadan sac getirtmek lüzumu hasıl olmuştur. Bu yüzden vapurun bir ay kadar sefere çıkamayacağı ân» DEPAR | | | Trakbir ay sefere çıkmıyacak

Bu sayıdan diğer sayfalar: