17 Ocak 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

17 Ocak 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

'rrüat yekünu dün 2633 lirayı buldu itorlar ve avukatlar arasında İrüatın toplanmasına başlanıyor Yed birçok zelzeleler oldu. Şarki Ka- rala bazı binaların duvarları çatladı ho. beep >eizeledem müteessir odan ku çatla mı İsmi; 15 (Teisfonik; - Da asd Mine m8dk saat 220 da yer ultından gürüna Balan giddetlice bir zelzele olmuş & Si- Mirmüşiir. Bergamnan da 17/20 da ge- ÜS saniye devam eden hafif bir ealzele almuştur, Hasara Yoktar, lk geçe biri hafif, diğeri yar, Çanlır! Bugün 9/30 da oldukça şid- | detli gelsele duyulmuştur. İnmeli 18 (Kususl) — Bugün saat 1552 de bir zelsele oldu. Yer alından müthiş gü- rğitüleri? Bölen bu #lzele hali epeyce kor- kutmuşlur. Hiçbir hasar yoktur Koyulhisarda zelzelenin tahriba tı Koyulhisar 15 (AA) — Kazamız felâket- #edelerin » Yütdım için Kınlay Kurumu ta- rafından İlâyyanla Sevkedilmiş olan 1200 parça çAmAğır, gö Kat cibise, 60 battaniye, birçok diğer giyecek Or#alurla 18 sandık çi- | YÂ ve İnşaa Tüğigemesi, İ$ çuval un, 13 sam- dık şeker buraya varmış bulunuyor. Kuzu merkezinde mevcud 600 binadan oturmağa elverişli ancak dokus bina kalmış olduğunu zikretmek, burda uğramlan fe- ihketin derceeşini göstermeğe kâfidir. İstanbulun yardımı Dün de Kızılayın kazalardaki şube- lerile merkezine 21090 lira 53 kuruş | teberrü edilmiştir, Bundan evvelki ye- | kün 821,543 lira olduğuna göre zelzele felâketzedelerine yapılan teberrü yekâ- | mu 842,633 lira 53 kuruşa baliğ olmak» tadır. Dün de şehrimize Erzincandan 15 fe- lüketzede gelmiş, bunlar da misafirha öye yerleştirilmişlerdir. Bunlar için de ev kiralümizel iaşeleri temin edilecek- tir. Perşembe günü hareket edecek Ak- # vapurile Giresun 250, Orduya da 300 sandık çivi gönderilecektir. Milli komite otıbba odasile bazoya biret tezkere yaziniş. felüketzedelere ya- gelacak yardım için her iki teşekkülün Milli hahiyetinde olduklanndan üvukatlar arasında toplanan miktannın Milli rica edilmiştir. Diğer vilâyetlerin yardımları ' komitenin birer yardımcı şubeleri | İ hekimlerle teberrümt | komiteye — bildirilmesi | gd ) — Cenasvi mahkümlari anda dokudukları kumaş- | 3 İ 30 mietre dokuma bez ile 60 yün fa- Çocuk bahçeleri yazın açılacak 0 ü mütecaviz çorap ve anireyi, felâ- #lere gönderilmek üzere, Muğla MUH hı komitesine teslim etmişlerdir İha 15 (A.A) — İş Bankas, vilâyetimiz | eizedeler İçin 1000 Hira taherrü etiniş- | imasya 18 (AA) — Dün felâketmedelers #i olunmak Üzere, Ezine vi Para muhtelif cins eşya ile 1921 kilo bui- Sur gönderilmiştir. Alma 16 (AA) — Weştirilecek #olAkztrede) sir ii si ei | Mike 109 küçük yorgan, 200 büyük, 200 küşük yastık o 800 yaztık yüzü sipariş adilmişt, Bunlar da hazırlanır hasirlanmaz gönde- #lerektir. Ordu 16 (A.A) — Dün İzmir vapurile vi- lâyetimiz felâketzedeleri için Samsundan 80 çaval un ve İstanbuldan da 500 parça eşya ve erzak gelmiştir. / Yerleştirilen felâketzedeler Balikesir 16 — Dünkü trenle şehrimize 18 falâketsede gelmiş, bunlardan yedisi Bandırmays, 11 1 Edremide gitmiştir. Adams 18 — Şimdiye kadar baraya gelen felüketzetlelerderi 384 U Mersine, 280 ! Tur- Susa geçmiş ve hazırlanan evlere yerleşti. | rilmiylerdir. Giresun 18 — Dün İzmir yapurile şehri- mize, Erzincan folâketzedelerinden biri ya- ralı, Ikisi talebe olunak üzere yedi nüfus gelmiş ve otele yerleştirilmişlerdir. Dörtyol 16 — Kazamıza mürettep 246 fe- e bu sabah 840 ta şehrimize mu- vasnlat etmiştir. 70 güfuz Erzin, 39 si Payas nahiyelerine tefrik ediineiştir. 134 nüfus da burada hazırlanan erlere yerleştirilmişler- | âlr. Felâketzedelerin teşekkürü Ankara 16 (A.A) — Erzincan felâketze- delerinden Adanaya nakli va takın edilmiş olan yuzddaşlardan birçok imza ie aldığı” mış bir telgrafta, büyük felâket akabinde olduğu kadar, nakilleri, iskânları ve (hti- yaçlarının karşılanması İhnsusunda hükö- | met ve Kımlay teşkilâtından gördükleri bü- yük himaye, şefkat ve yardım eserlerinden ve felâket acılarını paylaşmak için Adana | halkının gösterdikleri yakın alâkadan do- Jayı duydukları derin ve sunsuz şükran ve minnet bizleri bildirilmektedir Tokatta bazı binaların inşa tarzı tedkik edilecek Tokat (Akşam) — Son zelzelelerden Tokatta birçok binalar küçük hasarla kurtuldukları halde yeni yapılmış. beton arme Halkevi, Parti binası, sinema gibi binaların yıkılması nazarı dikkati celbet | miştir. Bu binaların inşa tarzı ve kulla- pılan malzeme hakkında tetkikler yap İacaktır. Piyango talihlisinin Çocuk | Esirgeme kurumuna teberrüü Akhisar 16 (AA) — Mi piyan gonun son ieşidesinde 130 bin liralık | ikramiye kasanan Hâmid Kolafan Çocuk Esirgeme kurumuna 500 lira | teberrü etmiştir. Nişantaşmda Valikonağı caddesindeki Çocuk bahçesi, Ksbataş ile Dolmabahçe arasındaki meydan, Şişhane ile Tozkoparan arasındaki yamaçtaki Çocuk hahçesi ve Beşiktaşta Abbusağa mesarlığı #ahasında- ki bahçenin toprak tesviyesinin o sansimi, burada tarlılar vüsude getirilmesi 939 m- — Meriç üzerinde akan buz tabakalari Edirne (Akşam) — Günlerce devam eden şiddetli soğuklar dolayınile Tunca we Meriç nehirleri kismen donmuş ve Edirnede sıcaklar sıfırın altında 18 dereceye kadar düşmüştü. İki gündenberi hav buz tabakan erimektedir. yüz buz tabakaları akmaktadır. r yavaş yavaş düzelmeğe başlamıştır. Etraftaki ker ve Bunun neticesi olarak Tunca ve Mariş'in üzerinde bü KÜÇÜK HABERLER: 4 Mülk alım satımındaki vakıf taviz be- dellerinin alis ve satıcıya aidiyeti hakkın- da Vakıflar kanununda sarih big kayıt ol- maması, alım, satım işlerinde daimi #ü rette ihtilâfa vesile veriyor. Bu (htlAf, b basma istimlâk işlerinin uzamasına sebe- biyek vermektedir. Belediye, ba Mhilâfm halli işin bir kanun projesi hazırlamış ve Dahiliye Vekâletine gündermiştir. Vekhlet yakında lüyiyı Meohae serkedecektin Hazırlanan Jâyıhaya göre taviz bedelinin müşteriye alt olduğuna dair biş kant Kon- muştur. # Ankaradan verilen Bir emir ilş, gündanberi gümrüklerde bektiyen menşeli mallapn ithali durdurulmuştur. Bugün, yeni biy emirle malların ithaline başlanacağı ümidi vardir. Alâkadarlar, İn» giliz mallarının ithalinin durdurulmasını, yeni imsılanan Türk - İngilis - Franax tie saret va kredi anlaşmasila alâkadar gör- wektedirier. Fühakika Bu gibi malların, xe- gi bam gümrük muafiyeilerine veya husu- muameleye tabi tufulüp tutulmuyacağı, yeni imzalanan ticaret ve kredi munhede- inim taşbikatına alt emrin alâkadarlara tebilğindan sonra anlaşılacaktır. # Gümrük Muhafaağ Biriktirme ve Ka- tağün sandıkları senelik umumi! heyeti top- lantim dün Başmüdürlük binaaında yapı- mıştar. Toplantıda Pişiktirme sandığının sermayesinin 70 bin Weayı bulduğu tesbit edilmiştir. Dünkü toplantıda, bundan böy- le yalnız ölen m ailelerine değil, te- kaüde sevkedilen her mamura da 500 e lira yardım yapılması kararlaştırılmıştığ. * Ticaret Vekâleti bazı ihracat malları- nın piyasadaki durumlarını ve mevcud #tokları tesbit için alâkadarlara emirler vermiştir. Bu mallar arasnda yumurta, küçük baş hayvan derileri, sak, balmu- mu yardır. Vekâlet, bu mallerın ihraç mav- aliminin sonuna kadar ayni fiatler üzerin- dan ve ihtikâr yapılmadan (satılmalarımı temin İşin icab eden tedbirleri alacaktır. # Kendi kullandığı bi otomobilile Fetihten Edimekapıya giderken Mala ci- varında Sıdıka adında bir kadına çarparak ölümüne sebebiyet verdiği iddiasile, opera- tör B. Orhan Ünal aleyhine açılan dava dün asliye dördüncü ceza mahkemesinde biti- rilmiştir. Muhakeme neticesinde gerek dinlenan şahidierin ifadeleri ve gerekse ehli vukuf raporlarına nazaran bu kazada B. Orhan Ünal'ın suçu gürülemediğinden bernetine zarar verilmiştir. # Cihangirde Kristal apartmanında ka- pim dairesinin hava gazı musluğu agık kal- mış ve kapıcı Ptangül ie karısı İskuhi, oğ- im İ hu Favamin sehirlenme alâlmi göstermiş- lerdir. Üç hasta Beyoğlu hastanesine kal- | darlmışlardr. k Bebekte oturan 14 yaşında Feride adın- daki kız, evvelki gün evin merdiveninden gikerken müvazenesini kaybederek, mer- divenin yanında bulunan ve ağn açık ka- lan sarıca düşmüştür. Kaza derhal zabıtaya haber verilmiş ve itfaiye gelip araştırma yapmışsa da, Feride kurtarılamamış, ölü olarak sarmıçtan gıka- rılmıştar. 4 Takuhi adında bir kadın. dün Feri- | köyünde tramvay durmadan inmek isler» ken düşmüş, başından yaralanmıştır. Ta- kuhi tedavi altına almımış, yapılan tahki- katta bu kazada kimeşmin suçu olmadığı Küçükpazarda oturan Selime adında 13 yaşında bir kız, dün Sirkecide Asmalı kahvenin önünden geçerken vatman Meh» iğ, kaza elrafında saba tah- kikata başlamıştır Korkunç zelzele felâketile yüzler- de, binlerce kardeşlerimizin ocak- ları söndü, ovlâtları öldü. ciğerleri delik deşik oldu. Sağ kalanlar kı Yi sın amansız soğuğu altında aç bülâç titreşiyorlar. Bu memleket ve millet için mal ve can vermekte teşeddüt etmiyen Anadolulu kadeşlerimizin imdadına koşmak hepimizin vicdan, insanlık ve vatan borcudur. Nitekim koştu- nuz ve bâlâ koyuyorsunuz... Yurddaşlar, Kurban bayramı geliyor. Bu bayramda keseceğiniz kurbanların iki kat hayırlı iki misli sevabla ol- masını İsterseniz, bunları (Cağal- oğlunda Eminönü Halkevi Milli Yardım Kolu) na gönderiniz. Bu kurbanların deri ve sakatları her sone olduğu gibi yine HAVA KURUMUNA teslim edile- cek ve etleri temiz ve muntazam mutfaklarımızda kavurma yapıla rak felâketzede kardeşlerimize gön- derilecektir. Eğer kurbanlarını tam rak göndermezseniz, hiç olmazsa bir miktarını olsun bu hayırlı işe ayırınız. Bir but, bir kol da ayni hayırı işler. Yalmız kurbanının böy- İs parça halinde verireniz kavur- manın tuttur esi için, et kı vırcıkan biraz iç yağından ve kara- İİ man se kuyruğundan da yollayı- Bız Yurddaşlar, Bu kara bayram, kurbanlarımızı zelzele folâketine kurban olan kar- deşlerimizin iztiraph analarına, ba- balarma, kardeşlerine ove evlâtla- nna verelim. Bu, vatan ve vicdan borcumuzdur. Mille Yardım Komitesi Emin5oli Halkevi Kolu ola” MEŞRUTİYETTE SARAY ve BABIALİ Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme, iktibas haklı mahfuzdur. Tetrika No. 139 İttihad ve Terakki hasımları arasındaki birlik yalnız husumet noktasında tezahür ediyordu Bu meclis gayri meşru, gayri ka- nunidir. Çünkü bu meclis azasi mil letin hakiki reylerini hamil değildir. Bu meclis yirminci medeniyet asn için milletin balırasında İttihad hü- kümeti namına ezeli bir mezalim ve hiyanet devresinin canlı ve mutantan bir şahididir. O meclis ihanet ve cinayetin, ka- nunşikenliğin, işkencelerin, sopalar ve slâhların faaliyet halinde hâkim olduğu musibet günlerinin bir «zadei hatası; dir. Kanunperesiliğe, milli, yetperverliğe, salâha, hususile hürri, yet esaslarına sarılacak yeni bir kia- re, meşruti bir hükümet bir gül, bir şalbe teşkil eden böyle bir heyetle me- salsini teşrik edemez, Daha bir gün evvel Vükelânın Mes- liste okuduğu beyannamede bir istiskal kokusu olsun hissetmiyecek kadar sat. dillik - kelime pek hafiftir! - gösteren, mevcudiyetini idame emelile her şe- ye <eret» diyen bir Meclis şüphesizdir ki millet vekâletini haiz olamaz. Nere- de kaldı ki intihabat - daha'doğru bir tabir ile milletin cebri tayinden do gan hazin vareylâları - henüz kulak- ları nikbet rfşeleri içinde bırakmakta- dır Bugün bu memlekette en mesul, en müttehem bir ferd varsa o da Mah- mud Şevket paşadır. O Mahmud Şev- ket paşa ki meşum bir hizbin ihti. raslarına boyun eğe, eğe yalnız Trab- lusgarp hailesine sebep olmakla kal madı, ordunun en mukaddes levazi- mmi mühinane ihtilâslarla, irtikâp- larla tarac ettirmeğe kadar badi oldu. Said paşa sadaretinin sonlarında ordulardan, Arnavutluktan gelen tel. graflar matbuata tebliğ edilse, o gizli kütlenin orduyu da, Arnavutluğu da ne hale getirmiş, şimdiki hükümete Masıl bırakmış olduğu görülür, anla- şılırdı. Bu hakikatler ifşa edildikten sonra da bu mağştş şirzimeye taraftar olan. lar kalırsa öylelerine vatan haini na- zarile bakmak her Osmanlı için bir farizadır. th...) * İttihad ve Terakki cemiyetinin en gddetli muhaliflerinden, düşmanların. dan Pertev Tevtik bey de «Vatan teh- Mkede!> feryadile neşreylediği bir be yannamede ayni dil kullanıyordu; (1) (Suvetâ meşrut bir ittihad hükümeti namı altında, hakikatte vahşi bir hü- kümetten başka bir şeyi temsil etmi. yen idarel sabıkx erkânı ve bilhassa Aricalin muti ve ümidvar taraftarları rimeişinaslıklarından olacak - el'an kılıçlı siyaset terennümlerile vakit geçiriyorlar. Bu memlekette kanun çe murlarda, zulüm kucaklarda gezer. ken vatanı düşünmek, meşrutiyeti müdafaa eylemek hiyanet, hattâ elna- yet telâkki olunurken bu efendiler nerede idiler? Niçin sustular? Osmanlılığın meşrutiyet tarihinde haşre kadar silinmez bir tegallüp şaibesi olan devir geçti. Şimdi onlara süküt düşer Bugünün sefaletleri, mahrumiyef- leri, her türlü tecellileri dünün şes- metlerinden, zülümlerinden, hep O payansız fenalıklardan doğdu. Be günkü müziç, iztırablı tezahürler dünkü vicdansız acayip ittihad sal- tanatının elim âkibetleridir. Arnavutluk dağlarının şâhikaların- da bu memleketin mamurelerinde, şehirlerinde ika olunan idari fazi- hatlar, haris ellerle tutuşturulmuş bir fesad ateşi safkaalle milletin alnma sürülmek istenen namus lekesi te mizleniyor. O kurtarıcı ve yükseltici eldalin feyyaz eseri bütün mülkçe, milletçe takip olunuyor; bu şahane hareket denildiği gibi bir hiyanet de- kü, bilâkis temeddün, insaniyet, fa- gilet, İntibah namına şükrana, ihtira. ma şayan bir hizmettir. Artık bedbaht Osmanlılığın saf şi nesinde terakki neşesi, kurtuluş ümli- di, selim bir insaniyet kalbi çarpma” ğa başladı; bütün Osmanlılıkta fey- yaz bir viodan inkişaf eyledi. Alt ay sonra bu mülk parlak halâs nühbesi- ne erisecektir. | Cağli hamiyetperverlerin yeniden hükümet tesis edebilmeleri gibi meşuz bir cive bu memlekette tek bir nar muslu adamın kalmamasına müte- vakkıftır.) İttihad ve Terakki bu «muhalefoğ edebiyatından hiç bir zaman mah- rum kalmamıştır. Ancak bu siradaki şiddetli hücum- lar bie bakımdan yersiz değildi Da» hilde siyaset bir garabet arzediyor- du: Muhtar paşa kabinesi iktidar mevkiinde bulunduğu müddetçe İt tihad ve Terakki bu kabineyi Hürri- yet ve İtilâftan ziyade ayakta tutma g4 çalışıyordu. Süleyman Nazif beyin (Yıkılan Müp €ssese) risalesinde yazdığı şu sözler bugünlerde İttihatçıların «meşru ve sıtalardan» başka şey kullanmak fik. rinde bulunmadikarım teyid ediyor: (Hürriyet ve İtilâf fırkası Muhtar paşa kabinesinden hiç memmun de- ğildi, Onu düşürmek için her-gayreti sarfediyordu. Zaten kabine âzası ara sında fikir ittihadı ve ahenk yoktu. (İktidar mevkiinden uzaklaşan İtti- had ve Terakki evvelâ görek mik dâafaa, gerek itiraz ve taarruz husu- sunda meştu vasıtalara tevessül ef- meğe karar vermişti. Yegâne silâhla- rı da matbunt olacaktı. Cemiyet da hilinde bir neşriyat şubesi teşekkül etti. Kendi hükümetleri zamanında tehaddits eden meseleleri birer risale şeklinde efkârı umumiyenin muha- kemesins arzcdeceklerdi. Bana Trab- Yusyarb hadisesinin tarihçesini yas- dırdılar. Bunların neşrine meydan ve imkân vermeden muhasımları İttihad ve Terakki aleyhine zecrt ha- reketlerde bulunmağa başladılar.) Eskidenberi İttihad ve Terakkiye mubaletetile maruf olan İzmir valisi Reşid bey Dahiliye Nezaretine, Pire şehbenderliğinden mazul Muhip bey polis müdüriyeti umumiyesi siyasi kısmı müdürlüğüne getirilmişti; Ma. navoğlu Nevres bey İstanbul muh» fızlığı erkânı harbiye riyasetine alın- mıştı İttihad ve Terakki hasımları ara sında birlik yalnız bu husumet nok- tasında tezahür ediyordu. Başka nok» talarda fikir, emel, hirs ibtilâflaı hâkimdi. Hatti Hürriyet ve İtilaf fırkası erkânı arasında ihtilâflar şah» si husumet derecesine ile varıyordu. Miralay Sadık bey: Firka demek ben demektir! Diyordu. Sadık bey Hürriyet ve İtilâfın be şında, Talât beyin İttihad ve Terakki başında ifa ettiği rolü beceremiyordu. Talât bey Enver beyden çok ziya” de talihini cemiyete bağlamış bir ih- #nâlel idi; nazarında milletin mena f#le ter'em bir gaye takip eden ce- miyet için hayatını bile esirgemiye- cek ferağat sahibi bir liderdi. İlk zamanlarda siyaset mücadele lerinde komitecilik usullerini takibe taraftar bir «Karbonaro» tipi gibi gö- rünmüş, sonra tecrübeler onun fhtri zekâsıni tenmiye eylemişti. İnhinaya kabiliyetli, mütevazı, s8- vimli şahsiyeti kendisine vefakâr, sâ- dık dost ve arkadaşlar kazandırmak» ta birinci derecede tesir icra ederdi. Miralay Sadık bey ise etrafında top» lananları dağıtmak İçin ne kadar ida- resizce davranmak kabil ise o kadan fena hareket ederdi, Hizib meselesin- de emellerini yürütmek, cemiyet için- deki hasımlarını yere vurmak fırsaiı- nı kaçırmıştı. Hürriyet ve İtJAf fır kasının teşekkülü üzerine kendisine yerilen mevkide lâyüs'el bir mfste- bld gibi hareket etmek istiyor ve ev- hamile, etvarile fırka efradını kendi- sinden soğutuyor, uzaklaştırıyordu. Esasen ne o, ne de Hürriyet ve İt Atın diğer şefleri maziden bir inti- bah dersi almamış görünüyorlardı. İttihad ve Terakkiye ne gibi kusun lar isnad ediliyor idiyse şimdi Hürri- yet ve İLJAf namına bunlar daha açıl bir surette irtikâp olunuyordu. (Arkası var) (0) Beyannamenin yalnız ban fıkraları alınmış, ifade de sadeleştirilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: