18 Ocak 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

18 Ocak 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM a 18 Kânunusani 140 Felâketzedelere yardım kanunu kabul edildi (Baş tarafı 1 inci sahifede) Binaenaleyh onlar yalnız belediye- nin himayesinde değillerdir. Ayni za- manda ihtiyaçları merkezden de na- Zarı dikkate alınmış ve icab eden yar- dım yapılmıştır.» B. Refik İnce yardımlarile ran borc gini söylem yapılmakta olan yardımlar dışında hükümetin esaslı tahsisat istemesi lâzım geleceğini ileri sürmüş ve hü- kümetin mevzuu müzakere kanunun Meclise vermesindeki isticalinden do- Jayı teşekkür de bulunmuştur. Başvekil B. Refik Saydam cevap vererek kanunun müstacelen Meclise verilmesinin bir borç olduğuna işaret ettikten sonra Erziğcanın şimdiki yerinde mi, yoksa başka bir yerde mi kurulecağı hakkıhda henüz kati bir karar bulunmadığını;bu hususta an- cak Nafia Vekâleti mütehassıslarının yapacakları tedkikattan sonra bir karara varılabileceğini söyliyerek de- miştir ki; — Felâket sahasinda /ficab eden tedkikat bittikten sonra * yeni şeyler irler alaca. ni kararlar alacağız. müteselliyiz ki m İtibaren bütün ilâtı olduğu gibi, Ecnebi, . devletlerin ya kürsüsünden şük- bir borç bildi- devlet 'Türk rinden geleni y 1 burada k , bibirine ne kadar bağlı oldu- ğunu gösleren bir misü) sesleri al r). Manisa mebusu B. Kâzım Nami Duru analarını, babalarını kaybeden çocukların tahsillerine temas etmiş, bunlar evlâtlık olarak alındıkları tak- dirde lâyıkı vechile ihtimam göremi- yecekleri endişesini izhar etmiştir. hâriç yapılmış ve | Muvakkat encümen mazbata mu. harriri, Maarif Vekilinin bu mevzu üzerinde lâyıkı vechile işliyeceğini ümid ettiğini tahsisat lâzımsa tah- sisat istiyeceğini ve ortada kalan bu çocukların behemehal kurtarılacak- larını söylemiştir, Maarif Vekili B, Hasan » Âli Yücel, hangi çocukların ânalarını babaları- ni kaybettikleri, hangilerinin muhta- cı muavenet oldukları, tahsil çağında kaç çocuk bulunduğu tesbit edildik- ten sonra bu hususta tedbir alınaca- ğını söylemiştir. Fuat Umay — Yelâkelin akabinde Ku- rumun bütün teşkilâtile temasa gelerek #k hamlede 1700 felâketyede yavruyu ba- rındırmayı temin eylediğini, Keçlörendeki Çocuk yuvasına ise 200 çocuğun alınıcağı- ni bildirmiş ve evlâtlık olarak çocuk ver- meyi Kurumun tereih etmemekte olduğu- nü işaret eylemiştir. Maliye Vekilinin izahatı Bu müzakerelerden sonra seylibzedeler hakkında Muhiddin Baha Pars tarafından yapılmış olan teklife karşılık olarak Ja Maliye. Vekili şu cevabi vermiştir; — Arkadaşlar, seylâbzedeler, yanl sey- lâptan erazisi müteessir olan, yahut her hangi bir kuraklık gibi âfet dölayısile za- Tar görenler hakkında mevzuatımız ara- sında ahkâm mevcuttur. Bunun daha zi- yade tevsil İâzmgelip gelmiyeceği muhtaçtır, İlk ağızda yapılması lâzi muavenet yapılmıştır. Neticede bi k ayrı bir kanunla gelmeyi ve $n câ etmeyi k buyurursanız Sap olan feliketzedelere has kadaşımız da muvafakat buyüru hi ayrı bir kanun mevzuu olarak takdim edelim, Bu İsahali takiben kanın maddesi oKun- muş ve tasvip olunmuştur. Kabul edilen diğer kanunlar Meelisin gene bugünkü toplantısını milyon liralık fevkalâde tahsisa? itasına, kaçakçılığın men'i, ve takibine alt kanu nun bazı maddelerinin değiştirilmesine, © man umum müdürlüğünün 939 yılı bülçe- sine 110 küsur bin lira munzam tahsisat verilmesine «li kanun Jâyihalari tnüzakcre ve kabul edilerek içtimaa nihayet verilmiş tir. Meclis yarın toplanacaktı Yeni zelzeleler (Baş tarafı 1 inci sâhifede) Diğer zelzeleler Gümüşhane 17 (A.A.) — Dün gece saat 22 de oldukça şiddetli ve müte- akiben diğeri hafif olmak üzere İki yer sarsıntısı olmuştur. Hasar yoktur. Gümüşhanede şimdiye kadar em- sali görülmemiş soğuklar hüküm sür. mektedir. Kapanmış olan Kop ve Zigana dağlarının bir an evvel açık ması için Gümüşhaneye aid olan kısımda 250 âmele çalışmaktadır. Kastamonu 17 (AA) —-Bugün 1,30 da 5,15 de 7,55 de ve 10,4 te ok mak üzere dört defâ yer sarsıntısı hissedilmiştir. Bunlardan birincisi hasar yoktur. İnebolu 17 (A-A.) — Bu sabah sa- al biri' otuz beş geçe oldukça şiddetli ve üç saniye devam eden bir zelzele olmuştur hasar yoktur. İzmit 17 (A.A) — Dün saat 15,52 de İzmitte bir saniye süren hafif bir zelzele keydedilmiştir. Hasar yoktur. İzmitte heyelân İzmit 17 (AA) Kandıranın Babalepe mevkiinde ve Kandıra ş0- sesinin 17 inci kilometresine tesadüf eden kısımda bir heyelân olmuş ve Bâabâtepenin eteğini teşkil eden bir kısım erazi 300 metre kadar kây- mıştır. Bu heyelânda şosenin 20 met- oldukça şidetli hissedilmiş ve beş $a- | relik bir kısmı ile üzerinde bulunan niye kadar devam etmiştir. Hiç bir bir köprü tamamen toprağa karışa- Tuzak içinde Tuzak Tefrika No, 41 Nitekim işte, tâ yanlarında bir ses duyuldu; - Hidayet hanıemefendi! Bu valsi lütfen verimle oynar mısınız? Genç kadın bâriz bir heyecanla: — Beni affediniz! - ricasında bü- Yundu. - Hiç dans ettiğim yoktur, beyefendi! Bü rica ve reğ'er tekerrür etti, Mısırlı Sühi bey Kistanbuli de dans etmek için genç kadının yanına gö Jenler arasındaydı. Diğerleri gibi o da reddedildi. Fakat her kadın üze- rinde bir cazibe muhak» kaktı. Ken olduğu tesir bıraktı, tamazdı, Kalbi di. dınlar bile, ha rumefendi bile, şüphesiz gayri bir şekilde onun cazik Sahte Mısırlı bir t Belkisi yerine bırak de hanımın yanındar N bu sırada Bedöstenli Murad Molla böy ihtiyar kadına yaklaşmıştı, Halide: — Birbirlerine ne güzel yakışıyor- Nakleden : (V4 - Nü) lar... - diye kadınlık gıptasile genç- leri gösterdi. Bedestani, ensesini kaşıdı: Cidden... Güezl delikanlı... Fa- kat acaba kimin nesiymiş?... Misirli. lar ekseriya esli kimseler olur amma, aralarında kölezadeler de vardır... — Damadınız tahkikatını yapmış. — Oooo, bakın bu hususlarda yek- tadır... Kılı kırk yarar... Bütün ted- birleri almıştır. Bir şey hakkında; «Böyledir!» diye kanaat getirdi mi, yanılmasına imkân yoktur, — Değil mi efendim? — Evet evet... Fakat ben, soyunu sopunu bilmediğim İnsanlara katiyen itimad emem... Maamafih, söyledi- ğim gibi damadımın tedkikatına gö“ züm kapalı bel bağlarım... Bedestani Molla, Hidayet hanı- mın elini dosiça sıktı. — Ah kocanızın aklına şaşayım... | Sizin gibi şık, güzel, sevimli bir hanı- mefendiyi böyle yalnız başına bıra- kıyor da kalkıp dünyanın öbür tara» fına kaçıyor!... Hidayetcik bu sözlere hafif bir te- bessümle mukabele etti; sonra neza- ketle bir iki adım geriledi. Molla bey " Mali ve Mgs " iktisadi anlaşmalar (Baş tarafı 1 inci sahifede) mükemmel teslihatı en kısa zaman- da ordumuza mal etmiş bulunuyoruz. Türk parasının kudretini, en büyük sarsıntılar karşısında yerinde tutabi- lecek bir altın stoku elde ediyoruz. Memleket ticaretine genişlik verecek döviz mikdarma malik bulunuyoruz. Bütün bunlardan başka, ve bunların karşılığı olarak, İngiltere ve Fransa, bize peşin ödedikleri para ile, yirmi gene müddetle, her yıl Türkiyeden yirmi milyon liralık mal almayı teah- Hariciyemizin bu büyük muvaffa- kıyetini takdir ve tebrik etmek borç- tur. İmparatorluk öevrinin yıkıcı is- tikrazları hatırlanacak olursa, bu milletin asırlardanberi ilk defa şahi- di olduğu bu muameleyi Cümhuriyet hükümetinin şeref tarihine kaydet- mekte derin bir iftihar vardır. Bu hâdise, bundan on yedi sene evvel, Lozan konferansında İsmet İnönü'. nün Türkiye tarihinde ilk defa açtığı ve binbir müşkilâta rağmen taassup- | la bağlı kaldığı, ve uzun zaman bir- çoklarının anlayamadığı mali istiklâl politikasının en kiymetli tezahürü ve semeresidir. Necmeddin Sadak Galatasaraylılar cemiyetinin zelzele ve seylâb felâketze- deleri menfaatine konseri Memleketimizin. güzidi #opliyarak © olmak üzere, bir haber alınmıştır. lerinden o Ömer Refik von. Ştatser piyano ile, ve Muhiddin hap parçalar Her biri franga muslklde başlıbaşına birer üstad olan bu sanatkârlarimizı top- lu bir halde dinlemek ve aynı zamanda fe- lâketzede vatandaşlarımıza yardım etmek ihtiyaçlarını tatmin edecek bu konserin muhterem okuyucularımız tarafından bü yük bir alâka ile karşılanacağını kuvve ümid ediyoru Davetiye iyetin eski kas karşısında Tütü: da Reşld paşa hanında 1 nur deki lokalinde şimdiden tedarik edilebii ceği gibi konser günü Galalasaray | kapınsdanı da alınabilir. n keman sel le münt cemiy alatasarayda Münderecatımızın faslalığı dolayısile ğ (İslâm tarihinde Türk kahramanları) tetrikamızla hikâyemizi bugün derce- İl demedik, Özür dileriz. | Tak ortadan kaybolmuştur. Bundan başka yine Kandıra civu- rında ve İzmit şosesinin 6 ncı kilo metresine tesadüf eden kısmında ikinci bir heyelân olmuş ve şosenin bir kısmile üzerinde bulunan köprü iki metre kadar aşağıya kaymıştır. de dişleri arasından «— Zavallı kadın... başına bırakmak söylendi. Kaptanı düşünerek, ne: «— Enayi!» dedi, Halide Vildarı yerinden kalktı, Or- talığı bir dans çoşkunluğudur kapla- dığı için daha sakin bir yerde bulun- mağı arzu etti Tenha kalan kışlık bahçeye girdi. Burası, camekânlı du- varları, tavanı ve türlü çiçekleri, y raklarile cidden hoş ve zevkine göre ir yerdi, Hidayeti de kendisile bir- likte sürüklemişti, Orada gayet mi- nimini, şipşirin ve içinde gizli ziya- sı olan bir mermer havuz vardı. İçin. de kırmızı balıklar yüzüp duruyordu. Bu şairane yere oturdular. İhtiyar kadın, zihnini kurcalıyan muammayı bu gece halletmeğe behe- mehal karar vermişti: — Haydi, kızım, söyle bakayım... Onu böyle bir cinayettir!» diye kendi kendi- İ Sen benim dostluğumdan şüphe mi ediyorsun? — Kaç tecrübe var... Nasıl şüphe ederim... Size körü körüne emniyetim vardır. — Öyleyse seni böyle istintak edi- şimin gene senin menfaatine uygun olduğunu anlamalısın| — Ne faydası var? — O da ne demek?... Ah, kızım... yap- | | | İ a Mİ a Bada aa İ mektedirler. Umumi İ bu kadar çok kuvvetin nâkledildiğine | İ man fırkası bulunmaktadır. © Finlândiyada müthiş soğuklar yüzünden askeri faaliyet durdu (Baştarafı 1 nri sahifede) Rus ve Fin tebliğleri İstokholm 17 — Sovyet tebliği cep. helerde keşif hareketleri olduğunu, Sovyet tayyarelerinin keşif uçuşları yaparak askeri hedeflere bombalar at- tığını bildirmektedir. Fin tebliği de keşif muharebeleri vukua geldiğini, 80 Sovyet tayyaresi- nin bazı şehirlerle köyleri bombardı- man ettiğini, bir kaç yerde yangın çıkmışsa da bastırıldığını bildirmekte- dir, Fin tayyareleri Sovyet tayyarele- rini takip etiniş ve bâzı Rus müfreze- lerini bombardıman etmiştir. Dört Sov- yet tayyaresi düşürülmüştür, Denizde kayde değer bir hâdise ol- mamıştır. Havalarda, Sovyet tayyareleri, Ka- reli berzahı ve Kajani bölgesi hariç olmak Üzere, mühim bir faaliyet güs- termemişlerdir. Bugün Fin tayyareleri Sovyet kıta- atının toplu buulnduğu yerlere bom- balar atmışlardır. Bir Sovyet tayya- resi düşürülmüştür. Amerikanın yardımı Vaşington 17 — Amerika Finlâ yaya kredi açacaktır. Re n ve mebusan meclisleri reislerine gönderdiği mektupta kredi açılması- nın hiç bir suretle Avrupadaki harbe karışmak demek olmadığını bildirmiş. tir. B. Roosevelt gazetelerie de beyâ- natia bulunmuş, So diya arasında harb ğini, bunun için bitaraflık kanunu. nun tatbik edilemiyeceğini söylemiş İsviçrenin yardımı Berne 17 (A.A.) — (D.N.B.) ajan- sı bildiriyor: İsviçrenin Finlândiyaya yardım komitesi, Finlândiya sefare- tne yarım milyon İsviçre f#ranklık bir çek vermiştir. Bir Alman memuru Finlândi- ya ordusuna gönüllü girdi Helsinki 17 (A.A) — Almanyanın Finlândiya elçiliği ticaret ataşesi isti fasını vermiş ve Finlândiya ordusuna gönüllü kaydedilmiştir. Stokholm 17 (A.A.) — Kralın bira- deri prens Charles söylediği bir nu- tukta İsveç Kızıl haçının Finlândiya- nın emrine bir milyon 250,000 kron hazır bulundurduğunu beyan etmiştir. İsveçte Finlândiya için toplanan iane mıktarı sekiz büçuk milyon krona baliğ olmuştu Belçika Ve Hollandada hudud havalisinde ışık yakılmıyacak (Baştarafı 1 nri sahifede) itimadları artmıştır. <Algemeen Han- âelsblads gazetesi diyor ki: «Harb tehlikelerinin artması kimse- nin peşine takılarak sürüklenmemek hususundaki azmimizi takviye etmek» ten başka bir netice veremez. Tayak- kuzumuz ve müdafaa teşkilâtımız bu | azmimizin garantisidir.» | Almanların sevkıyatı devam ediyor Alıman hududu 17 (A.A.) — Alman- a Westphalie'den bitaraf memle- keti ere gelen yolcular mütemadiyen yapılan Alman askeri nakliyatı yü- zünden bir kaç kere yolda beklemek mecburiyetinde kaldıklarını beyan et- harbte Alman saflarında çarpışmış olan bu yolcular- dan biri bu kadar kısa bir zamanda şimdiye kadar şahid olmadığını söyle- | miştir, Emin bir menbâdan alınan haberle- re göre Belçika hududunda 70 Alman fırkası ve Hollanda hududunda 18 Al- Şimali şarki ve cenubu garbi istikametlerin- den Hollandaya taarruz etmek için her şey hazırlanmıştır. Alman tehaş- şüt mıntakasını ziyaret eden müşahit» lere göre Limburg'un karşısında mü- Bunun farkın- İstırab çel dayım... | — İyi anlamışsınız... Doğru... Cid- | den azap içindeyim... İşkence içinde- | yim... İhtiyar kadın, genç arkadaşının elini avuçlarının içine aldı — Yüzüme bak, kızım! - dedi. Benim kaç sene daha yaşayabileceği- mi tahmin edersin? — Fakat... — Bir sene... İki sene ettiğim ömür bu kâdardır. — Niçin böyle söyliyorsunuz, ha- nımefendi... İnşallah çok yaşarsınız, — Hakikati niçin gizlemeli... Tabi- atin malüm kanunları... İnsan ebe- diyete kavuşamıyor... Gittikçe göçü- yorum; bir ayağımın çukurda oldu- ğunu hissediyorum... Senden İtiraf beklediğim şu sırada ben de sana bir itirafta bulunacağım. — Ne gibi, efendim? — Bir sırrı öğrenmeden öteki dün- yaya gidersem, bu, bana pek ağır gö- lecektir, — Öğrenmek istediğiniz şey, nim hayâlımın macerasi m — Evet, yavrum... Sen İstersen bu- na merakhlık, müvesvislik, başkasi- | nın işlerine burun sokmaklık de, İhtimal böyledir; ihtimal benimkisi bir kusurdur; esasen benim yaşımda- ki insanlar hep böyle olurlar... Fa . İşte ümid | be- an mame Üc teaddid motörlü kılalar bulunmakta dır. Hollanda bir tebliğ neşretti Amsterdam 17 (A.A.) — Hollanda hükümetinin telâş uyandırıcı haberler aldığına dair dolaşan şaylalar üzerine niştir. Hollan- since kontrol edilen haberlere istinad ederek bir kannat edinmeği âdet itti- haz etmiş olduğu bildirmektedir. Taarruz olursa Fransa ve İngiltere derhal yardıma koşacak Brüksel 17 — Solr, gazetesi, muha- birinin Fransadaki İngiliz kuv kumandanı lord Gort ile ya Iâkatı neşrediyor. Gazeti neşretliklen sonra: taarruz olursa Fransız ve İngi ları yıldırım süratile yardıma koşacaks lardır.» diyor. mülâkatı bir ————————————— —— OSMANLI BANKASI İLÂN Kurban bayramı münasebetile Osmanlı bankasının Galata merkerile Yenica Beyoğlu şubeleri; 20 14 23 (dahil) ikinci kâ- hun tarihine kadar kapalı bulunacaktır zari name: İdadi de 1 kaybettim, inde tahall şehadet» dostlarım bana sergüzeştlerini anlat- mışlardır. Şayet gevezelik h saydı başlarına iş açılırdı. Lâ i kulaklarımdan giren sözler, öl allah deseler, ağzımdan çıkmaz! Bak aç: söylüyorum: Şu İstanbul şebri ded kodu, macera içinde çalkanır, Fa onların hiç biri sizinkisi deri beni alâkadar etmemiştir. Belki bu hissim, şahıslarınızla bağlı olduğum- dandır.Amma hissediyorum ki ikini- zin arasında müthiş vakalar cereyan etmiş olacak, ihtiyar kadın, tırnağa titrediğini farketti oğlunun karısı, boğazından fırlamak tivi zaptetmek içir diş- Bütün mazi, teferrüatile, ünde canlarmıştı. . Beni istintak et- Ayağını- Hidayetin tepeden Enrsan- ederim meyiniz... Ne olursunuz?... zı öpeyin » diye yalvardı. Halide Vildan hanımefendi, tatlı ikna kuvvtetini sarfediyordu Sesini büsbütün mülâyimleştirerek: — İstersen söyler: Oh benim kızım anlat... Muhakkak öğrenmeği arzu ediyorum... Şayet seni şen, f&- rah, şakrak, mesud görseydim, üstü- ne bu kadar düşmezdim; emin ol... Lâkin dudakların tebessümü unuttu, yavrum.

Bu sayıdan diğer sayfalar: