4 Mart 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4

4 Mart 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Eski günlerde 4 Mert 1940 RESMi ZiYARETLER Erkeklerinki, kadınlarınki Bayram, b nevrad ee taniye, tenli Amir oluş, rürbe ve nişan hş gibi yapılarda. ij Resmi bulumulur, birar oturduktan ra çıkalırdı. Bayramlarda yüksek ve malevk 25 vatı ziyaret, üçüncü ve dördüncü gümü- — kadar devam eylerse de ük yahut inci günleri kaçırmamak evlâ Ubudiyet muktazas aeele edildi ama hazret Beşiktaş sarayında muayedel hir mayunda bulunmuş; taht saçağına ver tuş; mabeyn orkânını da aradan çıkar mak için Yıldıza böylanmış. Binmen- #leyh ğında yek. Selimlık amtresinin ortasındaki masa- Win üstünde hokka kalemle beş ajtı ta- posa (eseri cedid) küğidi, yanında da kaunya bir yemişlik durur Küçük rütbelilerin muradı angaryayı savup biran evvel başka kapıya yollan- k... Hemen klğıdı avuştn bükerek, bamış kalemi Hrnakta çıtlatıp hokkada- ki life batırıp, kıvrak rıkkayı tutturur İardı — Abdi memlâkları, bedidin zatı veliyyunnamileri ve hüne- ydi miyamen dan Fohimaneleri haklarında mü İ me ank iri yi. nı, hâkipayı devletlerine rumal olarak sız ve tekrar eyler! Koca koca klğıtlar üstüste. Bu kadar sim ve yazı okunamayacağından sahi- felerin bir başına, bir de sonuna göz kolar (o arasında ıp yapra- İn en nihayetina, öbürünün en başına geçenler çok Rütbe ve mevkii daha yüksekler lâti lokumu tenavül ve kahveyi nuş ettikten sonra cüzdandan bir kartvizit şıkanp, İsmin üstüne bendeyi koyup, kartın kö- gesini de büküp haydi tepeleme dolu Yeinişliğe. Vakit ikindiyi bulmuş; hazret kona- ğında, selimlik böl alonunun — baş Kanapesinde ve etrafında teşrifat sirasi. | İe zevat Üst taraflarda hem rütbeleri; bukalar; dahn aşağılarda (1) denilen kapı yanında» kiler: çoğu da ayakta el pnce divan varmi İçeri dâlınır'dalınmaz doğru nihâyete gidilir, icaplarına göre musafaha ve mu- anakalaşılır. yardan temennal kandilliler. savrulur ve geri geri mirdi Gelen kimse ü ret de derhal mal ve buyusanı yanına; el: mından ayaklanma değilse (şap şap!) saftakilerden fırlayan £ veren Verene. Büna reğr men derecat da bozulmuyor. Feriklerin birinci feriklere, ulaların balklara tefev- vuka kalkışışları cari değil Ekseriyet, sandalyelerin ucuna, iğreti den ilişmiş... Kollar kavuşuk; bacaklar bitişik v iye çekik, göğüsler ilikli.. En önce sigara dağıtnlırdı.. Hazret, varındakilere altın ve elmas mar- kah tabakasından çıkardıklarını verip biz24t kibriti yakar, diğerlerine yerinden kulkmudan uzatır, gerilerde bulunanla- Jayıp fırlatır; onlar ali, yere düşmeden padak kaparlar Azkasından, Şeker bayramında şekar, İsi türlü: Tepsinin bir tarafında alatur- ku lâ lokumlu, bademli, ekideli, öbür tarafında alafranga fundanlı, çikolatalı, kuramelalısı, Onun da ardindün şerbet, En mak- b İzenk üzümü, nar, ahududu. Mer- in yözsa buzlusu ve pek İâbim ve şa- bunlarda fazla olarak dondurma, Zira xml 7: dökmeler; dertarun idrarlarında sekerleri de var, hararetten yanıyorlar. Zümrüdü anka kuşu gibi (yak!) dedikçe et, (gıki) dedikçe su... Hane sahibi yurur ve azameite yek- talardansa, duhul ve huruç edenlere hiş istifini bozmaz, kaşları çatık, eli sakal f tavşan gibi buyuna dudak oyne- kı tevelfiib “eylediği belli olmazdı. iklâkryat sevenlerden ine zi- yaretçiler yerlerinde mıblı. Meselâ kendi de brulülkelâra. Eski günlerden açınca dinle, dur: Binbaşılığında, Girid de bulunurken kaç yüz kişilik bir asi çetesini bir man- sx nelerle kuşatış; kâffesini eli bağlı Şayet olarak ordu müşirinin huzuruna getirip... Havran sancağının (Basrülharir) kaza nda mülkiye kaymakamı iken eşkiyalarının reinini yakalattırıp, Şamda- ki hükümet konağının bodrumuna kup istiman ettirip... Şörayı devlette aza sadrenbak mahmisi Dü mülâzimi iken, kör Mahmud Nedim paşa raki efendiyi istifaya mecbur edip anistann kaçırış.. Yahut, zavallı paşacık o kalilüllisan- Omuz başında da çene makinesinin ya- yı kuvvetli biri mihman... Herkes (Sum- yün, bükmün) de ve tasdikler yağıyor: — Hay hay efendim! — Tabit değil mi ya efendimiz? — Hakkı derkâr! Santler ge: du dinlesin, dursun. Yahut da, salona kör girme ortalığı ezecek. Bütün ağızlar mühürlü; yalnız polipli burunların hışırtım, tiknefeslerin sk sık solukları duyuluyor. Se "krem Abdülkerim paşaya, müşir Ahmed Eyüp paşaya mal edilmiş menkıbeler tekrarlarıncak halde, Müzma- de talebile gitmeğe kalkışanlara — Ne oldunuz yahu, tatlı tatlı görü şöyorduk!.. İhtar ediliyor. Süklüm büklümlerdeki dokuz 'doğu- ruşu artık seyret Zati kerim &sneye esneye rp diyarları görmüş ve frenk meşrebliğe düşkünse mutlaka di. sinin dibinde bir ecnebi, bir tatlı su frengi, hiç değilse Mektebi Sultanideki mabdumunun muallimlerinden biri veya tüccar, komisyoncu bir Alman yahudi. si bulunurdu. Şimdi de turellement!.. ler. pomible!.. İer 1. dar Ale dari. Ah kader arabiyat, #satle ülfetli; dâna, ârif ve müngi mi ge- çiniyor? O takdirde de: — (Muallatı sebi) eairanından İm rülkays diyor ki... Koca Hafızı Şirazinin şu kıtai garrâsna bakın!,, Hayriyeyi Na» bideki beyti mezkür berdeste de- ği midir?.. kabilinden derin derin ke yular. a Dad bir feryad iki, saatine bakip bakıp, bir türlü derlenip taplariamıyan, niha- yet gilmeğe kalkışanları uğurlayış da mevkilerine göreydi. Satvetliler merdiven başina, hatta alt taşlığa kadar teşyi kılınıp yine ihya et- meleri rica olunur, zirlerindekilere kapı- ya, sofaya kadar çıkılır, solda sıfırlara (güle güle!) bile bahşedilmezdi Kadınlar, erkeklerden fazla kandillerden velâdeti, beratı, regaibi de kaçırmazlardı Büyük konaklarına, anna koşarlar, harcın ağaları ve kalfa- lar delkletile içeri alınırlar Salon yine dolmuşa bir kişi. Baş &e- dirde hanfendi; kaynanası, annesi varsa yanında; yoksa büyük gelini sağında, ortanca gelini solunda, küçük gelini bü” yük gelinin bitişiğinde. Mumaileyhalar içinde de burnu Kaf dağındakiler mevcut. Bu gibilerin, ge genki yazımızda dediğimiz gibi etekleri: ne varılmaz; ayaklarına okapamlacak, (Estağfirullah) : bile çok görecekler; hatta ( ne diye adam akıllı yüz göz sür POL MUNİ... DONALD WUDS... ANİTA LUİZ San'at Alemine LOUS PASTÖR'ün HAYATI gibi bir şahaser yarattılar. Bütün milederi edilme durduren ba bürük Pim Porşemba akşamı LÂLE sinemasında Dürzi | müyor, ne kibirli karı!) diye sinirle cekler Mani gönülmüzler, değildi Helülinim fazla muhabbe makara: — Dün sabah (hamamı yakın!) diye- eeğim tuttu. Pasacığımda aman Allahim ne telâs, ne üzüntü, Sen benim nimsın — (yani nimteni); bu erbainde kendini öşütüp satlıcana mı sm) Şeriatın cevazı var teyemmüm et elmasın, Rabbim sin, iyidir hoştur her! dim. Sen misin bu sözü söyliyen? Kuzu yor. Bari yatağımızı gibi adam bir öfkelensin, bir öfkelen sin ki Ehil ve #yal bahsi kapanir kapası da kerime ve mahdumun ki: Piyano unas madam Tayliciğima vaz hayran. Bu na parmaklar diye öpüp duruyer — Mehmedeiğimi zadeyân bütün İmtihana bile girme; tari pumuran ha- sınıfının hocaları başlarında zar, diyorlarmış (1) (Nal) im anl mânası ayakkabı, par puç. Nalın dediğimiz, (naleyn) dey ve çift dduşundan geliyor. (Saffı nali) kapınn önünde ayakkabılar konan demek oluyor. yer Kızgın çöllerin esrarlı hayatı. bir aşkın heyecanlı romanı, muştur. “Histanbulda ni ne kadar ev, ine kadar apartıman var? | Şehrimizdeki evlerin çoğu iki katlı, Wç odalı, 6 msire Başvekâlet istatistik umum mü dürlüğü tarafından hazırlanan ve her sene intişar eden nüshelarile | devlete, münevver sınıfa ve iş erbabı- na memleketin umumi vâziyeti, fan yet ve kuvvet kaynakları hakkında, adedi malümat temin eden <İstatls- ıs» nm onuncu cildi de çik- Gittikçe tekâmül etmekte olan yılıkta tedkiki kolay, raukâyeseli, basit tablolar haline getiril bu malâmat memleketin idari, coğrafi, | ai, kültürel hayatır İ şöyle tesbit edilmiştir yüksekliğindedir 768 ev on dört metre yüksekliğindedim, On beş metreyi geçen evler ise 1000 den fazladır. Bu rakamlara göre İs- İ tanbuldaki evlerin ekserisi 6 metre boyundadır. Şehrimizdeki binalar kaç katlıdır? İstanbuldaki evlerin katları da Bir katlı evle- rin sayısı 22803 dür. 49607 ev iki kat- dır. Üç katlı evler 307 tanedir. Ekseri evleri ğu anlaşı- yor, Dört ka ince, buns lar 4358 evde 8 ev beş i Kaç evde su, elektrik, hava İ İstanbulda ne kadar ev var? | | arasında di taşıyormuş. | | i i 7895 rakamını Dünya destan ve elsa luğında Ankara, İzmir | ıldaki binalara dair rakam- | Bunlardan İstanbula ald | dır lar vardır. olanlar şunla İstanbulda 96502 ev, 3090 apartı. | man, 123 otel, 51 han, 383 bekir oda. | 8, 1435 baraka vardır. Evlerden 7629 u bir odalı, 17352 si iki odalıdır. | Üç odalı evlerin sayısı 20795, dört | odalı olanlar 17809, beş odaklar | 12084, miti odası bulunanlar 8252, yedi odalılar 4140 tanedir. 3810 evin sekiz ode rdır. Dokuz odalı 1608 rakamına baliğ olurken on ve daha faza odası bulunan evlerin sa- yısı 5718 dir. Bu rakamlardan anla öre İstanbuldoki evlerin ç odalıdır. İstanbuldaki evlerin yükseklikleri anbuldaki evlerin geline sekliğiru iki metre ile Kişmektedir metreyi geçmiyen evlerin sayısı 1458 | dir. 8135 ev üç metre, 8965 ev dört S ! İ 5 metre irtifa iki metre, 7196 ev beş metre, 16795 ev altı metre, 13361 ev yedi metre irtifa» mdadır. Yükseklikleri sekiz metreyi bulan evlerin sayısı 13737, dokuz met- reyi bulanların sâyısı 9432, on met- reye kadar yükselenlerin sayısı ise bulmaktadır. Yaimz ENDÜLÜS GECELERİ şaheserinde bü rini teshir eden, sevi mperio nın &n son Yat İhürasın Aşkın | muyanların rine kanşan ıssız exhraların korkunç sırları, büyük 10,000 İlerce figüran - Emmsalsir bir temşl heyeti, gözler gazı tesisatı var vlerden 4418 e su, 13908 evde ahşaptır. 8850 ev. hâvagazı tesisatı, satı yısı ise 47052 dir vardır Yalnız 9857 evde h 91423 evde yoktur Bu rakamlar 1935 sayım edilmiştir. nda tesbit «b | GEREN EDEN YE Münir Nureddin KONSER Yarın Akşam SARAY Sinemasında SEHİR TİYATROSU İstiklâl cad. Komedi kısım Gece saat 20,30 da Herkes kendi “| Mi KN DAVET eni OE Kya topçu yarbay (319 - 17) Osman oğlu Şefik tez olarak şubeye müracaatı seyircilerin kalblerini Feth, gönülle li ve dilber İspanyol Yıldızı gentin a adın ve erkek hislerinin en canlı ifadesi ve yüksek kamaştırıcı lüks ve ihtişam dolu sahneler, mestedici bir müzik - Herkesi coşturacak orijinal Arap havaları, senenin en fevkultide eseri: Ferkalâde Şeref GALASI olarak SÜMER ve TAKSİM Sinemalarında 6 Mart Çarşamba akşamı | 8 Mart Cuma matinelerde e MELEK ve Dünyanın en tathı sesi ve en kıymetli yıldızı JEANETTE (Mac DONALD Sinema dünyasın begüne kadar yarattığı EN MUHTEŞEM, EN NEFİS ve HARİKALAR FİLMİNDE $ AR AY Giyenler en büyük artisti LEV AYRES DİKKAT: İlk gece için bileiler ber iki sinema gielerinden bngünden satmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: