13 Mart 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

13 Mart 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

B. Ribbentropun Papa il mülâkatı heyecanlı oldu (Baş tarafı 1 inci sabifede) Amerika Papanın bir teşeb- büste bulunacağından haberdar değil Vasington 12 — Amerika Hariciye Nazırı Hall, Papanın yakında bir sulh teşebbüsünde bulunacağından, - Ameri- kanın haberi olmadığını söylemiştir. Berlinde faaliyet Amsterdam İZ — Reuter ajansının öğrendiğine göre, B. Ribbentorp Roma- da iken Hitlerle birçok defa telefonla gile, Almanya, kömür yüklü alyan vapurlarının tevkifi münasebeti- le İtalya ile Sovyet Rusyanın arasında bir anlaşma temin etmek istiyordu. İn- gilterenin kararı bunu neticesiz bırak- mıştır. Alman Hariciye Nezaretinde bü- yük bir fanliyet vardir. Alman halkı vakalardan O tamamen habersizdir. Fin « Sovyet müzakeresi bir kaç satırla bildirilmiş, B. Ribbentropun Papayı ziyareti hakkında hiçbir tebliğ neşredilmemiştir. Esrar perdesi yırtılamadı Paris 12 — Alman Hariciye Nazirnn Roma seyahati hakkında neşredilen teb- İiğ bu seyahati örten esrar perdesini yır- tamamışlır, Nazır, kendisine mütehassıs- lardan mürekkep büyük bir heyet refa- Kat etmesine rağmen Romada pek az kalmıştır. İtalyan gazeteleri bu seyahat hakkında hiçbir mütalâa beyan etmemiş- lerdir. Jowumal gazetesinin Zürih muhabiri bu seyahat hakkında şu malimatı veri- manya, İtalyayı yeni bir bloka sürüklemek istiyor: Alman - Sovyet Rusya - İtalyan bloku. Bu blok harbe nihayet vermek için müşterek bir taar- ruz yapacaktır. Almanları bu fnaliyete sevkeden sebepler şunlardır: 1 — İngiltere ve Fransanın Finlândi- ya işine fülen karışmalarına mani ol- mak, 2 — Fransız - İngiliz ittifakına yeni bir ittifakla mukabele etmek, 3 — Almanların sol cenahı münteha- sını korumak. Berlinde iktisadi, siyasi şartları muh- tevi bir proje hazırlanmıştı Romada bu proje görüşülmüştür. Yarı resmi İtalyan gazete- inin makalesi Roma 12 (A.A.) — Giornale d'İtalin Müseolini - Cisno - ven Ribbentrop mü- lâkatı hakkında aşağıdaki izahatı ver mektedir: «Harbin ilk altı aymın hitamında bu görüşmeler, yalnız muharebenin yeni ve daha faal bir safhaya duhulunun ari- tasavvurlarından doğrudan doğruya ma» lümat almasının elzem olmasına binaen değil, ayni zamanda iki müttefikin son zamanlarda tahaddüs etmiş olan bey- nelmilel vakayi ve bilhassa B. Wellesin Avrupa seyahati, Rus - Fin müzakere- lerinin açılması, Fransa ve İngilterede vukua gelmiş olan aksülâmel, Rusya ta- rafından İtalyaya karşı ittihaz edilmiş olup izahı kabil olmayan hasmane hattı hareket, Balkanlardaki vaziyetin yeni safhaları, ablol ve mukabil âbloka muharebesinin inkişafları hakkında nok- tai nazar teatilerinde ve bu bapta müza- kerelerde bulunmalarının muktezi olma- #ı zaruri idi. Bu sebepten dolayı bu görüşmeler, Avrupanın umumi manzarası, harp ga- yelerinin ve sağlam bir sulhun tesisi hu- susunun esaslı mevzuu Üzerinde cereyan etmiştir. Harbin esaslı gayesi, bundan evvelki sulhtan daha iyi bir sulha kavuşmak ol- malıdır diyorlar. İtalya, mihverin ve İtalyan - Alman ittifakının hareket nok- tası olmuş olan geniş kalkınma esasına göre kendisinin meşru menfaat ve hu- kuku nazarı itibare ulınmadıkça böyle bir şeye imkân olmadığı mütalfasında- dır, Almanlarla İtalyanlar arasındaki gö- rüşmeler, büyük bir dostluk ve realizm havam içinde cereyan etmiştir. B. von Ribbentorp, Almanyanın niyet ve tasav- vurlarını izah ve tasrih etmiş, bilmuka- bele Duçe ve Kont Ciano da ittifak mi- sakının Berlin ile Roma arasında ihdas etmiş olduğu münasebetlerden ve mina- kın imzalanmasından evvel ve sonra iki taraf arasında teati edilen ve bundan başka Avrupanın vaziyetindeki inkişaf- ların neticesi olan tefsirlerden mülhem bulunan İtalyanın vaziyeti ve âmal ve maksadı hakkında izahat yermiilerdir,» Türkiyenin emniyet sahası (Baş tarafı İ nei sahifede) Mili masuniyelimize tecavüz olduğu gün Türkiyenin harbedeceğinden el- bette kimsenin şüphesi yoktur. Bundan başka, sarih teâhhütleri- miz var. Başvekilin ifade ettiği güzel tabirle Türkiyenin politikası, açık, dürüst, ayni zamanda «vefakârdır». Teahhütlerimiz icab ettirdiği gün de “Türkiye, Üzerine düşen vazifeleri ye- rine getirmekte asla tereddüt etmez. Burada bir noktayı izah etmek i$- teriz: Türkiyenin, mevcut ve malüm ittifak muzhedelerile girişmiş olduğu teahhütler, memleketimizi ogünün öirinde, bize aykırı menfaatler na- muna, boşu bosuna harbe sürükliye. cek teahhütler değildir. Bilmek lâ- zımdir ki bu teahhütlerimiz icabı harbe girdiğimiz gün, Türk vatanı- nın sınırları doğrudan doğruya teca- vüze uğramış olmasa da, Türkiyenin emniyet sahası tehlikeye girmiş ve binnetice Türkiye hudutları en yakın tehdide mâruz kalmış demektir. Zira, imzaladığımız Htifaklar şuursuz bir macera politikasının eseri değil, sırf emniyet sahamıza taalluk eden ha- yati menfaatler düşünülerek, hesab edilerek yapılmış ittifaklardır, ve bu müsheğeler dolayıslle o giriştiğimiz tenhhütler, sadece başkalarına yar- dım etmek gayrelile “değil, Türk va- tanına yaklaşan ve nihayet hudutla- rımıza dayanacağı muhakkak olan sarih İaarruzları önlemek kaygıslle kabul edilmiştir. Bunun İçindir kl Türkiyenin ittifaklardaki teahhüt- lerite milli emniyet sahamizı birbirin- den ayırmak mümkün değildir. Bun- Jar aynı şeylerdir. Netekim, Başvekil bu hakikati bir cümlede ifade etmiş bulunuyordu: «Emniyet sahamızı açık ittifak muahedelerile çizmişiz, emniyetsizlik havasının bizde ne vâ- kit doğacağını açıkça söylemiş ve göstermiş bulunuyoruz.» Türkiyenin emniyet sahası nerele. ridir? Bu sahayı anlamak için itifak mu- ahedelerine bakmak kâfidir. Belkan Antantına verdiğimiz kıy- met ve bu ittifaka gösterdiğimiz alâ- ka, Balkanların, 'Türkiye için en mü- him emniyet sahası olmasından ileri geliyor. Zira Balkanlarda sükünu bozacak bir tecavüz hareketinin ne- ticeleri, bizi kendi masuniyetimiz ba» kımından dahi, alâkasız bırakamaz. Bunun içindir ki Balkanlar emniyet sahamıza aid olarak, Balkan Antan- tından başka, birde İngiltere ve Fransa ile ittifak muahedemizin üçüncü maddesi mucibince ayrıca yardım teahhüdüne girişmekte tered- düd etmedik. Türkiye bir Akdeniz devletidir. Bu- nun için Akdeniz Türkiyenin emniyet sahalarından en mühimidir. Akdeniz- de Fransa ile İngilterenin tutuşacak- ları bir harbe müncer olacak bir te- câvüz hareketi karşısında Türkiyenin İngiltere ve Fransaya fillen yardım teahhüdü, sadece Fransa ve İngilte- renin Türkiyeye, herhangi bir tecavüz halinde yardım elmelerinin bir kar- şılığı değil, aynı zamanda 'yüksek sulh ve emniyet menfaatlerimizin icâr bıdır. 'Türkiye, aynı zamanda, Karadeniz devletidir. Sahillerimizin genişliği ve Boğazlara sahip olmamız Karadenizi bizim en bellibaşlı emniyet sahamız haline koymaktadır. Bundan dolayı bu denizde sulhun muhafazasına en yakından alâkadar devletiz. Esasen, herhangi bir harbin Akdenizden Kâ- râdenize kolayca sirayet etmesine en- gel olmak, Montreux mukavelesini yaparken hâkim olan endişelerden biri değil miydi? Sovyet Rusya ile de- vamına, elimizden geldiği kadar çalış- ığımız dostluk münasebetleri, bu emniyet sahamızda sulhun muhafa- zası, iki devletin de müşterek menfa- ER uygun olduğuna inandığımız Hülâsa, Türkiyenin bütün gayreti, kendi topraklarından uzak olan han bin, kendi emniyet sahalarına da si- rayet etmesine, gücü yettiği kadar en- gel olmaktır. Bugünkü hazırlıkları. mız, herhangi bir mâceraya atılmak için değildir. Başvekilin dediği gibi vaziyetimiz «herhangi şekilde kombi- nezonlara âlet olacak İstidadı gösler- memekltedir.» Böyle fikirler yi idare eden yüksek şahsiyetlerin ne zihniyetine, ne seciyesine, ne de teo- rübesine uygundur. Türkiye, hergün elSovyet - Fin sulhü dün imzalandı (Baş tarafı | nei sahifede) Muahede esasları Moskova 12 (A.A.) D.N.B. Rus - Fin mushedesinin tam metni henüz malüm değildir. Fakat muahe- de hakkında aşağıdaki resmi malümat verilmektedir: 1 — Muahede, Sovyetler tarafın- Molotov, Jdanov ve general Vasilievski ve Finlândiya tarafından Ryti, Pas #ikivi, general Walden ve profesör Voirtoma tarafından imzalanmıştır. 2 — Muahede ile, Viipuri de dahil olmak üzere bütün Kareli berzahı, Ba- likçılar yarımadası, Ladoga gölünün bütün sahilleri ve Şark! Finlândiyanın bazı kısımları Sovyetler Birliğine geç- mektedir, 3 — Sovyetler Birliği, beş milyon Fin markı mukabilinde, bir deniz üssü te- sisi için Hargoe llmanını ve Hangoe erazisini kira ile almaktadır. 4 — Finlândiya, şimal Atlantiği H- manlarında ve mıntakasında harp gemileri, denizaltı gemileri ve hava kuvvetleri bulundurmamayı kabul eder, Finlândiya, burada yalnız kü- çük sahil duhafaza gemileri bulundu rabilecektir. 5 — Sovyetler Birliği, kitaatını Petsamodan çekmeyi taahhüd eyler. 6 — Sovyetler Birliği, Petsamo yolu ile Norveç ile kontrolsüz gümrük serbes münakale bakkını haiz ola. caktır. 7 — 1940 senesi zarfında Kanda. lakeha İle Krmijaervi arasında bir demiryolu yapılacaktır. 8 — Bu sulh muahedesi üç gün zar. fında tasdik edilecek ve musaddak nüshalâr Moskovada teati olunacak» tır, 9 — 13 mart saat 12 de harp hare kâltı bütün cephelerde nihayete ere- cektir. 15 mart saat 10 dan itibaren iki taraf kıtaatı, yeni devlet hudud- ları arkasına çekileceklerdir. 10 — Bir Sovyet - Fin ticaret anlaş- ması müzakerelerine derhal başlana» caktır. Fin parlâmentosu henüz tebliğ neşretmedi Helsinki 12 (A.A.) — 104 gün sü- ren bir harpten sonra, Moskovada mu hasamata nihayet veren bir anlaşmaya varılmıştır. Finlândiya parlâmentosu, bu akşam Vaino Hakelanın riyasetinde toplanmış- tır. Parlâmento, Moskovadaki Finlândi- ya heyetinin vardığı neticeleti tetkik ede- rek bunlar hakkında bir karar alacak ve anlaşmayı tasvip edecektir. Sulhun akdi, parlâmentonun kararına bağlıdır, Ma halli saatle sant 23,30 da parlâmentoda müzakere hâlâ devam eylemekte idi. Amaterdam 12 (A.A) — Finlândiya parlâmentosu, Moskova anlaşması üze rinde bir karar vermek Üzere yarın sa bah yeni bir toplantı akdedecektir. Helsinkide, vakit gece yarısım geçti ği halde, Moskova anlaşması üzerinde hiçbir tebliğ neşredilmemiştir. Nevyork 12 (A.A.) — Helsinkiden Amerikaya yapılan bir radyo emisyonu, sulhun akdedilmiş olduğunun Helsinki- de henüz teyid edilmediğini ve bu emis- yonun yapıldığı saatte Finlândiya parlâ- mentoşunun Sovyet sulh şartlarını mü- zakere için hâlâ içtimada olduğunu bik dirmiştir. Fin Milli Müdafaa ve Maarif Nazırları istifa ediyorlar Amsterdam 12 (A.A.) — İyi bir men- badan öğrenildiğine göre, bu akşam Moskova ile Helsinki arasında vukus gelen anlaşma üzerine Mili Müdafaa Nazırı B, Nikkanel ile Maarif Nazın B. Hannula istifa etmeğe karar vermiş- lerdir, 4 Eminönü Halkeyinden: 14/3/9040 Per- gembe günü saat 1730 da Evimizin Cağa- loğlundaki salonunda İstanbul Üniversitedi Hukuk fakültesi dekanı ordinaryüs profe- sör B. Ali Fuad Başgil tarafından (Türk inkılâbinın bukuk ve devlet telâkkisi) mev- gulu bir konferans verilecektir. Davetiye artan milf kudret ve Kari ana vatanın masuniyeti için mahfuz tutu yor. Ana vatanın masuniyeti dediği- miz zaman, teahhütlerimizi ve emni. yet sahamızı da ifade etmiş oluyoruz. Zira bunlar, bilvasıta veya bilâvasıta, bir ve aynı şeylerdir. Nihayet hepsi, "Türkiyenin emniyet ve masuniyetine müncer olur, ” — Necmeddin Sadak B. Ali (Baş tarafı 1 nci sahifede) «İngiltereye takriben 10 ay kadar ey» vel sipariş edilmiş olan 58 lokomotif ile yüksek taşıma (kabiliyetli 300 cevhef vagonu bu sene içinde teslim edilecek- tir. Başka memleketten temini icap eden bazı techizatın harp dolayısile temin edi- lememesinden bu tesisatın muadili İngi- liz mamulâtı ile tebdili için mahalline İzam olunan heyet marifetile fenni tet- kikat yapılmış ve kararlar ittihaz edi miştir. Bu vesaitin vürudunu müteaki; tedricen faaliyetleri çoğalacak olan bazı ağır sanayi mücmeselerimizin nakliye çlarına uygun bir vaziyet temin edilmiş olacaktır. Feribot tesisatı Feribot işi iki safhayı ihtiva etmek- irisi gemiler, diğeri de bu gemi- lerin yanaşma yataklarıdır. Gemilerin şartnameleri ihzar edilmiş ve münakasaya çıkarılmıştır. Gemiler İngiliz kredisinden tefrik edilen tahsisat ile yapılacaktır, Bu ay nihayetine kadar alâkadar firmalardan tekliflere intizar olunmaktadır. Üçer hatlı ve ikişer yüz metre ali hat tulüne mulik olan bu fe- ribotlar kömürle işliyecek trenlerden ve serbes yolcudan başka ayni zamanda kamyon, otomobil gibi vesaiti de nakle- debilecektir. İkinci kısım; gemilerin yanaşacağı ya- naşma yataklarıdır. Bunlardan İstanbul cihetinde olanı Sirkecide ve Sirkeci is tasyonu civarında hâlen devlet demir yollatına ait bulunan iskele yerinde ve sahil oyularak içeri doğru girinti halin- de olacak, Haydarpaşadaki de Haydar- paşa ile Kadıköy arasındaki koyda ve | denize doğru çıkmış olarak inşa edile cektir. Mukaddema münakasaya konulan ya- a harp dolayısile talip zu- hür etmemiştir. Şartname son vaziyetin ihdan ettiği icaplara tevlik edilerek ta- dil edilmiş olduğundan ihalenin yakın zamanda intaç edileceğini tahmin et- mekteyim. Tersanenin tevsi Memleketimizin coğrafi vaziyeti do- layısile ticareti bahriyemizin haiz olması icap eden bususl ehemmiyeti malüm- dür. Gerek devlet elinde bulunan nakil vasıtalarının ve gerekse (şileplerimizin, ve sularımızdan transit olarâk geçen bi- | lâmum ecnebi gemilerin derece dereca muhtaç oldukları tamir ve havuzlanma- larını temin için İstanbulda ihtiyaçlara uygun bir tersanenin lüzumu daima hissedilmekte idi, Bu lüzum Milli Şefi- mizin Böyük Millet Meclisini son açış mutuklarında bütün vuzuhu ile teba- rüz ettirilmiş olduğundan bü yüksek emir ve direktiflerinden mülhem olarak memleketin her türlü gemi inşaatına ki- fayetli bir tersane tesisi ve mevcut di- ğer tâmirhane ve havuzlarımızı da wslâhk ve tevsi için icap eden ibzarı tetkikat yaptınlınış ve bunların tahakkuku için smuktazi teşebbüslere başlanmıştır. Bu projeler tahakkuk ettiği zaman yalnız osaslı tamir değil, fakat ayni zamanda husust bir mahiyet arzeden bazı alât ve techizat hariç olmak üzere gemilerimizi ye imkânını da elde etmiş olaca- Çetinkaya'nın 13 Mart 1940 Yeni yapılacak vapurlar İngiliz kredisinden Vekâletimize tef- rik edilen tahsisat ile yeni gemiler sipa- rişi için usulen münakasa açtık. Teklif- lerin tetkiki neticesinde Swan Hunter! firması ile temasa geçtik. Hölen cereyan eden müzakerelerimiz. fenni şartların! son şeklini tayine taalluk etmektedir. n bir an- in ediyo- Müzakereler devam ediyor. laşma ile neticeleneceğini rum, Sipariş edeceğ iz gemilerin dön ade di Karadeniz erine elverişli büyük gemilerdir. Diğer altı kadar gemiyi de Bartın, Ayvalık, Banditma, Karabişa, Bozcaada hatlarımızın hepsinde işe ya- rayacak bir tipte intihap ettik. Bu suret- le tip tevhidinde gerek işletme ve gerek »e yedek aksam dolayısile tasarrul fays dasi derpiş adileiştir. Yeni hava yolları Devlet demiryollanmızda — bilhassn yer tesislerinin tamamlanmasına gayret edilmektedir. Bu sene Ankara ve İstan- min asfalt pistlerinin ik- Elâzy meydanlarının bas ve memleket hava hatları- nın telsiz şebekesini genişletmekle en: gulüz. Mevcuda ilâveten İstanbulda, An- karada, İzmirde, Adanada, Elâzığda ve Erzurumda hava telsiz istasyonlarının faaliyete geçirilmesi için çalışılmaktadır. Bu tesisatı sene sonuna kadar ikmal edeceğimizi ümid ediyoruz. Yeni hava | Elâzığ hava hat | hatlarından Ankara - tınn etüdleri yapılmaktadır. Sıvas cer atelyesi Devlet o demiryollarımız smd muharrike ve mütehasrikesi asri esaslar dahilinde tamir etmek ve hüsnü halde bulundurmak için inşa edilmiş olan Sıvas cer atelyemiz küşadındanberi muntazam meşaişine devam etmekte ve personelin m ki bilgileri yükseltile- rek randımanının & hadde inaline hususi bir surette edilmektedir. skişehirde tesis edilmekie İennl k ep sene içinde (o tedrisata başlaya- caktır. İstanbul radyosunun çalıştırılması Ankara radyosu bildiğin si ç maktadır. Paris radyosunun takatı arts masi dolayısile bilhassa İstanbulda ney riyatın iyi işitilemediği görülmüş ve bir tedbir olmak üzere İstanbul radyosunun çalıştırılması ve Ankara radyosu neşri- yatının nakil suretile İstanbula verilmesi hususu derpiş edilmiştir. Bu kusun mü tehassıslardan mürekkep bir heyet tara- fından tetkik edilmektedir. İyi netice aldığımız takdirde İstanbul radyosunun çalıştınıİmasını kararlaştıracağır. Su mahsulleri kanunu projesi Su mahsulleri kanunu projesi ihzar edilmiş ve son tetkikleri ikmal olunarık Başvekâlete takdiın edilmiştir. Bu kanun ile memleket balıkçılığının inkişafı ve bu sanatla geçinen vatandaşlarımızım res fahi temin edilecek, balıkçılık sanayiinin ilk adımları atılmış bulunacaktır.» BRIYANTIN HASAN Saçlara fevkalâde bir güzellik verir. O.-DÖ- KININ HASAN ye HASAN SAÇ SABUNU ve ŞAMPUANLARI saçların dökülmesine Müâni olur. Ayni zamanda saçları kuvvetlendirerek fevkalâde bir letafet verir. HASAN DEPOSU YENİ ADRESİ: Bahçekapı, Beyoğlu Tramvay durağı karşısında - ” € k N e ii

Bu sayıdan diğer sayfalar: