27 Şubat 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2

27 Şubat 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bayramın'ardınca Bayram geldi, geç Türk milleti, geçen şeker bayramını Adana ve Antakya'nın astırabı. ile başbaşa geçirdi. Et bayramı ise bu ıstırabın #lm-siyah bulamklığının dağılmış olmasından mütevellid bir ruh aydın. hığı içindeydi. Ben bayramı ve tatil gününü niçin severim bilir misiniz: Bizi içtimat hayat etrafında toplıyabildiği için.. Hayat ve cemiyet, bir topluluğun aaadet ve ifadesidir. — Bir tatil gü- nünde, dosilarınızla, çoluk çocuğunuzla veya sevibde çalışma gailesi ara #ında yüzünü göremediğiniz bir vefakâr insanla buluşuyorsunuz. İnsan; içtimat bir mahlâk olduğuna göre, buna muhtaçtır. Ruhumuz da, manevi ülemimiz de topluluğa karşı derin bir temayül içindedir. İnsan, inzivayı inkâr eden ve onunla mücadele açan ilk ve tek şuurun sahibidir. Bay: ram, manevi ve ananeti tezahürü ile beraber böyle bir cemiyet-insan münasebetini besleyib tatmin eden vamtadır da.. Bayramı, ben böyle telâkki ederim. Hattâ ibadet bile bu ga. yenin, bu ihtiyacın mahsulüdür. Tanrıya ibadet ve her yerde mümkün olduğu halde, yani Tanrı sevgisi zemin, zaman ve mekândan uzak — bir gey olmasına rağmen, ihadethaneler açılmıştır. Bunların tecssüsündeki maksad ise, ibadetin bunlarla meşrut olmasından değil, ümmet arasında — toplulük ve sevgi tecesüs etmesinin matlüb olmasındandır. Siz, buradaki ümmeti, cemiyete ve insanlığa da teşmil edebilirsiniz. Topluluk me güzel şeydir?. Bir insan için, diğer bir veya birkaç insanla konuşmak, gezmek, eğlenmek ve sevişmek, ruhu besliyen ve maneviyata inşirah veren bir hüdise olarak kalmıyor. Kendi kendime dikkat etmişimdir. Her kiminle beş dakika Kkonuştumsa, mutlaka bir gün işe yarıyabi- lecek birşey öğrenmişimdir. ve kafamda birşey kalmıştır. Ya bir fikir, ya bir kelime, ya bir hal, ya bir hâdise veya herhangi birşey... Evet, |bizi içtimat hayat etrafında toplıyabilen bir bayram geçirdik ve milletim için daba büyle birçok bayramlar dilerim. Ancak bu bay- ramda “İçtimat hayat,, içindeki kımıldanış ve hareketimizde “İçtimat teavün,. den bir parça var mıydı? Herkes bayramı yaptı mı? Bayramı, herkese verebildik mi? Ben zannetmiyorum. Bayramın ikinci günü, hava açmıştı. Pencereden bakıyordum: Çok iyi ve temiz giyinmiş bir yavrucuk, babasını elinden tutmuş, oyuncaklarını kucaklamış, bir kuş gibi şakrak şakrak öterek geçiyordu. Yavrularına çok iyi bakan bu baba ile onun eşine hürmetle baş eğdim. İki dakika sonra bir yavrucuk 'daha geçti, Sırtında, tornistan edile- 7 memiş, dirsekleri kopuk, kırarmış bir ceket, ayaklarında, soluk kırmızı, Bileklerine düşmüş bir çift çorapla "alıları delik ayakkapları, sümüğünü gekiştiriyor ve eline yapıştığı ihtiyar, ceki çarşaflı bir kadına mütema- diyen birşeyler söylüyordu. O da sinirleniyor, ikide bir yayrunun kolunu gimdiriyordu, Çocuğun başı ikide bir geriye dönüyordu. Sonra farkına yatdım. Baloncu geçiyormuş ta alamamışlar, Beş kuruşçuk - bir balon alamıyan, eski, perişan kıyafetli yavru, eminimki bayram yapmamışlır. Bilâkis onun barındığı çatı altında aklı başında olanlar; — Keşke bayram olmasaydı da bizim çocağun da boynu bükülme- , Demişlerdir. Bayram ayni zamanda “İçtimaf tenvün,, terbiyemizin bir mikyas, bir ölçüsüdür ve bayramlar, herkesin olmadıkça, mutad mahiyetinden yarı-yarıya kaybeder. O çocuk ta bayram yapmalıydı. O da bizim çocuklarımızdan biri idi. Zengin işi bu Amerika'da Çincimati şeh- rinde marmelad kralı milyar- — der Vilyam Brov Levi izdiva- cının altın bayramını yapmıştır. — Bu bayram, garbta her zaman tesadüf olunan tabit bir bay- — yamdır. Fakat iş milyarderlere — düşünce, tamamen değişmek- tedir. Çünkü marmelad kralı da- — vetnameleri altın olarak bas- fırmış ve bunun için de tam sekiz kilo altın sarfetmiştir ve her davetname de 20 gram — hâlis altından imiş. Doğrusu, çok güzel bir da- m usulü!., Bugün doğacak çocuklar.. Bu sabahın yıldız. tesiratı çok müsaid olacaktır; seyahat teşeb- | A | büsleri, ticari teşebbüsler için çok | müsald olacaktır. Yapılan işlerde kolıyhı ve muvaf fakıyet görüle- ü iyi tesirler akşama ve ııınnlıııı ara üzerine olan te- in başlamasına kadar de- vam edecektir. Akşam, kadınların | uhhati üzerinde Tena tesirlerle Bugün doğacak çocuklar iyi Mızaya, güzel bir zevke ve kuv- li tahayyül kabiliyetine malik dır. — Fakat memuüriyet | hayatında muvaffak — olabilecek. hayatı Saime Sâdi Zeki kadın nasıl olur? 7 Kadınlarla, bilhassa sevilmiş kadınlarla temas ve münase- beti çok' olan bir film fabri- katoruna göre: " Zeki kadın ne bilendir., Fakat ne istediğini ve iste- diğine nasıl nail olacağını bi- len kadın daha zekidir. Eğer bir kadın ne istediğini ve bunu nasıl elde edileceğini bilir ve elde ettiğini de elinden kaçır- mazsa en zeki kadın demektir. Sınıfının birincisi ve dümencisi! Evet, Kanada'da karlar ara- sında kaybolmuş Pens köyü- nün mektebinde Leo Kon is- mindeki çocuk sınıfının hem birincisi ve hem de dümen- cisidir. Bu garib vaziyet, Leo'nun mektebin tek talebesi olma- sıdır. Bu mekteb köye 2000 faranklık bir salmaya mal ol- maktadır. Salmayı verenler toplanmışlar ve eğer gelecek sene de tek talebeli kalırsa, mektebin seddine karar ver- mişlerdir. Tuhaf bir köy Fransa'da bir Volderur kö- yü vardır. Bu köy belediye dairesi 1936 senesinde ne iz- divaç, ne bir doğum ve ne de bir ölüm vak'ası kaydetme- miştir. Nüfus defterleri, bir istediğini nrr elti aöit SĞ Si v YEHİRHABERLERİ ö 'Çiftçilerimize" mıî_ıde Vilâyet Umumi meclisi Başbakanımızın tedkik- leri feyizli neticeler verdi —a .9 .—— Büdçeler encümen- lere verildi Vilâyet umumi meclisi, dün saat onbeşte ikinci reis Sırrı Şener (Foça) nın reisliğinde toplandı. Evvelâ geçen zabiıt okunarak kabul edildi. Tirede teşekkül — eden ortamektep kurma cemiyetine beşbin lira yardım edilmesine dair Tire azâsı Edip Yozgad'lının takri- ri okundu, büdçe encümenine gönderilmesi — kabul edildi. Bergama'da yeni bir belediye binası inşa edileceğinden şim- diki belediye binasının, mu- hasebsi hususiye — arsalarile mübadelesine dair Nafiz (Ber- gama) nın takriri de encüme- ne gönderildi. Muhasebei hu- susiyenin kırtasiye, müteferrika ve mefruşat maddelerine mü- nakale suretile 8000 lira ko- nulması muvafık görüldü. Meclis — reisliğine — verilen muhtelif büdçeler ve varidat büdçesi, âid oldukları encü- menlere verilmiştir. Salı günü saat 15 te toplanılmak üzere celseye son verilmiştir. İnci Pencereden düşerek ölmüş Pazar günü, ikinci kordon- da komisyoncu Bay Nüsret kızı 3 yaşında İnci'nin balkon- dan düşerek ölmüştü. Müd- deiumumiliğin yaptığı tahkikata göre, İnci, üst kattaki balko- nun açık bulunan penceresin- den ve bir sandalya üzerine çıkarak radyo ile oynarken düşi . Çocuğun annesi Düriye ile dedesi Hüseyin, dikkatsizlik — neticesi ölüme sebebiyet verilmek suçundan mahkemeye verilmişlerdir. Suç- lan sabit olmadığından bera- etlerine karar verilmiştir. Vicdansız ana Dün sabah Karşıyaka'nın Çamlık mevkünde, eski çuval- lara sarılmış bir çocuk bulun- muş ve zabıtaya haber veri- lerek zavallı yavru derhal ço- cuk yuvasına alınmıştır. Çocuğun sabaha karşı dün- yaya geldiği ve göbeği bile kesilmeden oraya atıldığı an- laşılmıştır. Zabıta, gayri meşru bir temasın mahsulü olduğu sanılan bu yavrunun anasını aramaktadır. Kadifekalesi Ağaçlandırılıyor. Kadifekale'sinin teşçiri için tedkiklere devam edilmekte- dir. Topaltı meydanı ve kale- nin alt tarafındaki boşluğa bu sene 1500 zeytin fidanı diki- lecektir. Bu suretle denizden bakılınca, çirkin manzara ka- panmiş olacaktır. Buraya zey- tin ağacı dikilmesinin bir se- bebi de, bu ağacın yaz kış yaprağını dökmemesidir. sene bir vak'acık için olsun açılmamıştır. Köyün 146 nüfusu vardır. Bunlardan hiçbirisi bütün sene aşk ve zevk ihtirası yaşama- mış demektir. Buraya cennet veya cehen- nem mi demek İâzımgeliyor. Biz tayin edemedikl. Köylülere tevzi edilmek üzere pamuk tohumu ve ekme makineleri geliyor Sayın Başbakanımız İsmet İnönü, İzmir köylerindeki tet- kikleri esnasında çiftçilerin ih- tiyaçlarını tetkik ederken renç- berler, iyi pamuk tohumu bu- lamadıklarını ileri sürerek ken- dilerine bu yıl Akala pamuk tohumu dağıtılmasını rica et. mişlerdi. Başbakanımız, bu mühim mes'ele üzerinde dur- muş, alâkadarlara emirler ver- mişlerdi. Vilâyet, Nazilli'den olamadığı #takdirde Amerika: dan iyi cins pamuk tohumu getirtilerek çiftçilere tevzi et- tirmek hususunda derhal Zi- raat Vekâleti nezdinde teşeb- büslerde bulunmuştu. Başba- kanımızın emirleri üzerine Zi- raat Vekâleti, bu yıl ekim zamanına kadar İzmir - çiftçi- lerine 100,000 kilo Akala cin- sinden saf tohum dağıtmayı muvafık bulmuş ve Eskişehir- de Çırçır mıntakasında istih- sal edilmiş olan Akala tohum- larından 100 tonunun İzmir'e gönderileceğini bildirmiştir. Yalnız İzmir'e gönderilecek iyi cins pamuk tohumları için ambalaj ve nakliye masrafı olarak beher kilo pamuk için çiftçinin zir! bankasına iki- şer kuruş üzerinden borçlan: ması İâzimgelmekte idi. Vali Bay Fazlı Güleç, köylümüzün az da olsa böyle bir borç altına girmesini muvalık bul- mamış ve bunun için lâzım olan 2200 liranın vilâyet büd- çesinden ayrılıp verilmesi için daimi encümene teklifte bu- lunmuştur. Bu para geçen yıl büdcesinden pamuk müstah- sillerine ikramiye — verilmek için aynlan maddeden sarfe- dilecek ve ikramiye parası, bütün çiftçilerimizin menfaa- tine harcanmış olacaktır., Ziraat Vekâleti, İzmir çift- çileri için aynca beş tohum ekme mekinesi ile 15 beygir çapa makinesi de göndere- cektir. Bunlardan — çiftçinin elindeki beygirlerle istifade edilecek, şimdiye kadar pa- muk tohumu ekme makinesi görmemiş olan müstahsillere bu makineleri kullanma usul- leri öğretilecektir. Bu makine- lerle icabında Mısır ve Bö- rülce de ekilmekte ve ekilen tarlalar çapa makinelerile ça- palanmakta, istihsal masrafı fevkalâde azalmaktadır.” Köylülerimiz, bu makineleri kullanmağa —alışınca Nazilli mıntakası için busene Ziraat bankası tarafından müstahsil- lere tevzi edilmek üzere satın alınmış olan 200 tohum ekme makinesinden bir kısmı da, parası — taksitlerle — ödenmek üzere İzmir — müstahsillerine verilecektir. Tohum ekme ma- kineleri seksen liraya borçlan- dırılmaktadır. İzmir ve Manisa mıntaka- larında Akala cinsi pamuk to- humu tevziatına Vekâlet 938 yılında başlıyacaktır. Fakat başbakanımızın, ihti- yacı yakından tetkik etme- leri neticesinde bu iki vilâyet çiftçileri bir sene evel istifade etmiş olacaklardır. Ziraat Ve- kâleti vilâyetimizde bir de pa- muk tohumu üretme istasyonu tesis edecektir. İstasyonun biri henüz tesbit edilmemiştir, fa- kat Bergama, Menemen ve 'Torbalı'da tesis edilmesi muh- temeldir. Bu tesisatı, Ziraat Vekâleti Hazirandan itibaren vücuda getirecektir. Ziraat müdürlüğü, Akala to- humu ekilecek olan İzmir mın- takasında muhtelif cins pamuk tohumu kullanılarak iyi cins tohumların karıştırılmaması için tedbirler alacaktır. Kaçak Ame- rikan piç tohumları adı veri- len tohumlar kat'iyen kullanıl- mıyacaktır. Çiftçilerimiz, şim- diden başka tohum tedarikini kat'iyen düşünmemelidir. Ya- kında Eskişehir'den gelecek Akala tohumları derhal müs- tahsillere dağıtılacak ve Ni- sanda müstahsillerimiz pamuk ekimine başlıyacaklardır. Besi çiftliği Dikili kazasında kurulacak Dikili kazasında, zayif hay- vanların gıdalandırılması için bir (Besi çiftliği) tesis edile- cektir. Bunun için Ziraat Ve- kâleti büdçesinden 60,000 lira verilecektir. Çiftlikte domuz, sığır vesair hayvanlar yetişti- rilecek, bilhassa zayif hayvan- ların bakımına ehemmiyet ve- rilerek pancar, çayır yetiştiri- lecektir. Avlanan yaban do- muzları da bu çiftliğe gönde- rilecek ve etleri konserva edi- lerek ihraç olunacaktır. Çekoslovakya menşeli mallar.. 2/5671 Numaralı kararname mucibince, 23/11/936 tarihine kadar gümrüklerimize gelmiş olan Çekoslovak menşeli mal- ların 31/12/937 tarihine kadar ithal edilmesi için verilmiş olan mühlet, ayni hükümler dahilinde ve yeni bir karar- name ile bir ay daha uzatıl- mıştır. Bu husustaki emir, İk- tısad Vekâletinden Türkofise gelmiştir. Karşıyaka'da Sivrisinek mücadelesi Belediye, Karşıyaka'da siv- risinek mücadelesine büyük ehemmiyet vermektedir. Bütün tramvaylara, kahvehane ve gazinolara levhalar asılmış ve halkın evlerinde mazot bulun- durması, çukurlara dökmesi bildirilmiştir. Belediye memurları hafta- nın bazı 'günlerinde evleri dolaşacaklar, mazot bulun- durmiyan ev sahiplerini ceza- landıracakları gibi, bir şişe içinde mazot saklıyan ve çu- kurlara dökmiyenleri de para cezasına çarptıracaklardır. İkinci cemre Bugün, ikinci cemre suya düşmüştür. Geçen hafta ha- vaya düşen ilk cemreden sön- ra soğuklar hafiflemişti. Adliye bınasmda Küalbrifer dâiresin. den çıkan yangın ... İzmir ve İstanbul gazetele- rinden bazılarında İzmir adliye binasının kalorifer dairesinden çıkan yangın hakkında muhte- lif şekilde haberler çıkmıştır. Cumhuriyet Müddeiumumisi Bay Asım Tuncay, bu yangın hakkında gazetemize aşağıdaki beyanatta bulunmuştur: — Gerek İzmir'de, gerekse İzmir muhabirlerinin verdiği haberlerden mülhem olarak İstanbul gazetelerinde adliye binasının kalorifer dairesinde çıktığı bildirilen yangına mü- him bir hâdise mahiyeti veril- diğini teessürle okudum. Hâ- disenin hakikatını anlatayım: 20-2-937 - tarihinde erken- den adliye binasının alt kıs- mında kalorifer dairesinde ka- lorifer ocağında yakılan kok kömürünün yakılabilmesi için karıştırılması icabeden kuru tahta parçalarının bir mikdarı kömürlere karıştırılarak yakıl- mış ve diğer tahta parçaları, memuru tarafından ocağın bir buçuk metre gerisine küme halinde — bırakılmıştı. Ocak yandıktan sonra âdeti veçhile ocağın kapakları kapatılır ve zaman-zaman kontrol - edilir. Saat 10 ile 10,30 arasında her nedense kazanın solu ge- risinde bulunan küme halin- deki tahta parçalarından bir mikdarının kayarak bacanın sıcak borusuna temasile ateş aldığı görülmesi üzerine der- hal itfaiyeye haber verilerek başlangıç halinde olan ve bir yangın hâdisesi diye büyütül- miye asla müsaid bulunmıyan mezkür tahta parçaları söndü- Tülmüştür. İşin hakikatı bundan ibaret olub gazetelerde yangının ka- lorifer dairesi tavanına sardığı şeklindeki tavsif, hakikata asla mutabık değildir. Keyfiyetin bu şekilde tavzihini hakikat namına isterim. Pamuk Hakkında tetkikat Ziraat Vekâletince Türkiye pamuk — sahasının - haritasını yapmağa memur edilen ve bütün pamuk mıntakalarımızı dolaşan haşerat ve emrazı nebatiye mücadele istasyonu müdürü Nihad İriboz şehri- mize dönmüştür. Nihad İriboz, dün Manisa- ya gitmiş ve akşam dönmüş- tür. Orada çırçır ve pamuk kalitesi ilc elde edilen pamuk tohumlarında hastalık bulunub bulunmadığını muayene etmiş ve hastalık görülmediğini bi dirmiştir. Ziraat Vekâletinin, bu tohumlardan 200 ton Ma- nisaya göndermesi için Anka: raya felgraf çekilmiştir. Filibe sergisi 3 Mayısta açılıp 16 Mayısta kapanacak olan ve Bulgar kralı Boris'in himayesinde bulunan arsıulusal Filibe sergisine, fir- malarımızın iştirak etmeleri rica edilmiştir. Yunan kralı Atina'ya döndü.. Atina, 26 (Husüsi) — Yur nan adalarında Averof zırhlır sile bir gezi yapan krılıhw Yoıgı Atınıyı dan.ııuıtül'

Bu sayıdan diğer sayfalar: