27 Eylül 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

27 Eylül 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNVAOA OLÜYOR Cumhurîyet '• .5 Dil bayramı Asyada Avrupalıya benzemek merakı aldı yurudu Badem gözlü Japon kadınları gözlerine ameliyat yaptırmıya başladılar Telgraflar haber verdiler: Bir zen. d beyaz oldu. Evet bizim gibi bem beyaz... Bu adamm ismi lstneon Do findtr ve kendisi Hayti adasının yerli lerindendir. Söylediğine bakılırsa va tandaslanndan bir sthirbazm verdiği flâcı içerek bu hale gelmiştir. Fakat ayni ilâcm diğer hemcmsleri arasmda tesir gostermediğine bakılırsa vücudünde husıde gelen gayritabü bir fizyolojik hâdise netieesi rengini değistrdiği . ne hükmetmek lâznn gelir. Mister DoRn kendisile gorüşen gazetec3ere: * Bu değişiklikten çok m«tnna . num, demis, ötedenberi gayet hay&lnn beyaz ohnaktı!» Bu Hayti yerlisinin yerden goke kadar hakkı var. Çünfcü dünya o kadar tersine bir şekfl aldı id... Avrupah, AnMrikalı kadmlar, erkekler plâjtada gimlerce yamp kararmak isterlerken, aaatlerce eziyetlere dayantp saçlarm •encüer gibi kmrcdc yapmak ann • • derlerken, danshrmda, gryinislermde r* Afrika yerülerini Dün Ankarada ve IstanMuhtelif paviyonlar arasında en güzeli olan Sumer bulda bayram yapıldı Bankın paviyonunda bir garden parti verildi Ankara 26 (A.A.) Bugün »aat 17 de Türk Dili Tetkik Cemiyeti merkezinde bir toplanma yapı larak dll bayramı kutlulanmiftır. Cemiyet azalarmın hazır bulundu ğu bu toplanmada merkez heyeti az&sından Besim Atalay Bey bu kutlulamaya gelenlere tesekkür ederek dil inkılâbinm nasıl bir zaruret olduğunu ve Büyük Kurucu Gaztnin rehberliğile Dil Cemiyetmin nasıl bu* hedefe yünelmis bulunduğunu izah etti. Azadan Kemalettin Kâmi Bey Türk milletinin hayatinda dil kıkılâbının ehemmiyetini ve hepsi bir birıni tamamhyan Gazi inkilâpla • nnın bir halkası olduğunu anlatarak her sahada istiklâline varan Türk milletinin dil ve edebiyatında da yabancılann tesir ve hakimiye tinden »ıynlm&sı tabiî bulunduğunu ve bu ülkeye en kısa zamanda ereceğimizi söylemiş, her inkılâp hamlesinde olduğu gibi Türk diline özlüğünü, güzelliğini ve zenginliğlni bulma savaşında da rehberlik eden Gazi Hz. ni sevgi ve saygi ile anmeatır. Abullah BaKıtal Bey Dil kurultayınth tarihî ehemmiyetin den bahsederek dil işinin siyasî sınıflarla çevrili bir dava, olmadı ığnı ve bunu müdrik bulunan Türk Dili Tetkik Cemiyetinin verimli bir yolda çalışmakta bulunduğunu dil ve ülkü birliğinin millî hayat için ne büyük bir mesnet olduğunu söylemistir. Enis Behiç, Kemalettin Kâmi, Besim Atalây Beyler tarafmdan şürler okunmuş ve Aruz Zeznmin türkçemizin bozulmasma nasıl mühim bir âmil olduğu etrafında konusulmustur. Izmir 9 eylul panayın r 3eyıuf panavtrının umumt gprttnufü tzmir 22 (Hu susî) Bu sene Izmir kurtulut Dayr&fmm mute • akıp açılan 9 ey • lul panaym rnemksketteki ticari faaliyeti arbrmakla kalmanus, ayni zamanda sehir hal kmn ve ziyaret çilerin iyi ve ne seli vakit geçirmesine sebebiyet ver miştir. tzmir Kas&ba ve Aydm demir yolu kumpanya madam Krizantem ameliyaftan eccel ve tonra Fakat vucutlerinde, yüzlerinde, kas. fermda, gözlerinde değisacHc istiyenler arasmda en mühim bv ekseriyeti teşkn1 edenler de son zamanlarda Japon kadnbuı olmuşlardr. Ruhlan, dâmağlan garplilesmis ohm Aksayisark kızkn adaB ve ustvî tefekküllerinin gsrplilere benzememesinden büyük bir eza duymakta idüer. Vücutierini, ayakUrmı serbest hareketier ve idmanlar sayesmde ırk . lanna mahsus bücürlükten ve gayrita biflikten kurtarebüen Japon kadmlan, y&zlerinnı ve bühassa gözlerinin sekillerini değistirebilmek için son zamanlara kadar hiçbir çare bulamaımslardı. Fakat fennin terakkisi nihayet bu gayeyi de onlara elde ettirmistir. tbtimai, btrçoklarmtz bu meseleyi: KaSi] değü, imkâm yok! Cevapk<rile karşdryacaksmız. O halde benimle beraber Japonyanm en bü. yük artistleriiKİeu Madam Krizantemin geçirdiği ameliyeyi takip ediniz. Madam Krizantem ruhu. gibi yüzü nü, gözünü de garplilestirmeğe karar verdiği gün doğruca Tokyonun en bü yük operatörii Uşidanm kabinesme grttî. Kısa bir mükâleroeden sonra a • meEyat maaassnsn üzerine uzandı. MüsterisiiH bayıkan doktor işbasma geçti. Aktrisin badem şeklindeki gözünün üst kapağmdan bir parçasmı kestikten son. ra tekrar dikti. On bes gün »onra Ma • dam Krizantem bir Japon siması tastmaktan çıkrroş bir Avrupalı, hiç ol • mazsa bir tspanyol çehresi takınmıstu Zannetmeyin Id japonluktan garpliKğe geçen sade Madam Krizantem gibi nadir sahsiyetlerdir. Hayır .. Profe • sör Uşida, günde en asağı buna benzer on ameliyat yapmaktadır. Hayret ettink degil mi? Hiç sac rnaym, Yağlanmı çıkartacağun, ince görüneceğim diye vücudünün her tarafma bıçak vurduran, burnunu, dudak • lanm düzelbnek, baldalarını, ayak kenâderini intizama sokmak için öliim tehTBceJeri atlatan, on yas eksibniş hts • sini vermek için tuvalet salonlarmda sa. atlerce cehennem azabı yaşıyan hantmlar aramuda da yok mu? Cemiyetin kurucularmdan ve ilk rebi merhum Samih Rifat Beyin hatırasma tur. hürmeten bir dakika ayakta susulmusToplanmada izhar edilen duygulann Gazi Hazretlerine sunulması için merkez heyetinin aracüığı rica edilmif ve mi* safirler hazırlanan büfede çay ve limonatalarla ağırlanmışhr. Panaytrda Sumer Bank fabrikalart paviyonu vetli hanımefendUere bizzat satıs yap» tığı görülüyordn. Gardenpartimn ea neseli ankrmda 9 eylul panaymna d»vetli bulunan asrdide Zaro Ağa a] kıslar arasmda tzmir Belediye reisi Dr. Behçet Salih Beym mmtMmn gelmis v* genc çiftlerin danslannı seyretmistir. 9 eyföl panayrma işhrak etmis olan paviyon sahipleri nrmalanm Ege mntakaaı halkma tamamen tanıbnak fasabnı elde etmis oldular. Ba maksatla panayrda mevki alanlar mallannı dm pevderpey setmaktadırlar. Barçok fir • malar satıs vaziyetmden memnun g5 « rümivorlar, bazılan da gelecek sene 9 eylulde açılacak tzmir panaym için shndiden paviyon kfavfavorlar. Pavi • yonlarrm pek carip surette tanzim eden Sumer Bank, tnhisarW idaretj, tpekis, Turan vağ, Eczacibası Sü'evman Ferit, ömer Muharrem sabım, Albayrak ts • parta halılan, Ruşen Esref Deri, Şark sanayi, pamuk imalâtı, tstanbul karyolalan nazan dikkati celbetmektedirler. Fakat bunlar arasmda en guzel suphesizdir ki Sumer Bank paviyonudur. 30 eylul cumartesi akşarm kapa nacak olan 9 eylul panayrnnm gele • cek sene beynelmilel olarak aeumast için srmdiden tedbirler almmağa b«'art nnstır. Az zaman tarfmda harabeler öze • rinde kurulmuş olan canlı eseri yaşatmak ve daha ziyade ilerletmek içk» basta tzmir Valisi olduğu halde bötun îzmirliler müttefiktirler. istanbuldaki kutlulama Dil Kurultayı geçen sene ilk içtimamı 26 eylulde yapmtş ve 26 eylulün Dil bayramı olarak kutlulanmasına karar vermisfi. Dün bu münasebeüe Halkevinde merasim yapılmıstır. Beyen oTan zenci (tağâa) AmtrikaU bir gazetecı ile konuşurkcn derlerken mçin onJar da beyazlasmak sevdasma düştnesinler. Köşkünü birlikte taşıyan aile Iktisadî buhranîn doğurducu zaruretler Mecburî papaslık Möbadil rumların Anadoluda bıraktıkları paralar Atina 25 M. Çaldaris Cenevre • ye hareket etmeden evvel kendisme bir lasım mübadil Rumlar müracaat ederek Anadoludan hicret ederken paralanm öteye beriye gömdüklerini, bunlan çı karmalan için Anadohıya gitmelerine müsaade edilmesmi rica etmislerdir. M. Çaldaris, mübadillere tu cevabı vermiştir: « Türkiye Haridye VekiK bana Türkiyede mevcut bir kamm mucibince defmelerin yüzde eîlisi ihbar edene aittir. Bu gibi defineleri bilenler haber verir ve yan parayı alır, dedi. Ben ortada gizli defîne degil, sahipleri tara fmdan saklanmı» para mevcut oldu ğunu söyledim. Türkiye hükumeti seleyi tetkik edeceğmi vadettL Siyamda prenskrden tutun da en asağı tabakaya kadar herkes hayatmda Oa hammül ve arzusuna göre birkaç ay, birkaç sene rahiplik etmek, o elbiseyi ta. sımak mecburiyetindedir. Fakat bundan daha ziyade şayanı dikkat olan bir nokta da Bankokta bugün mevcut Buda rahiplermin arasında bir Almantn mevcut olmasıdır. Aslen doktor Henri Putzner isminde bir Alman olan bu zat su dakMcada MDmda admı taşımakta ve Bankoktaki RaçaHvat mabedinde hiz . met görmektedir. Harp esnasmda kendisine garip bir cezbe gelen doktor, ötekine berikine: « Şopenhavn okuya okuya garp medeniyetinin insanın tekâmülü için kâfi olmadığma kanaat getirnıiştim. Son vak'alar bu kanaatkni büsbütün kuv • vetlendirdi. Binaenaleyh bundan böyle nefsimi şark felsefe ve itikatlarma hasrehnek istiyorum. Lâkin bu fikirleri uzaktan takip etmek pek te mümkün obmyacak. Onun için Asyadaki mabetlerden birine gidip rahip olacağım! Demiş ve hemen yola çıkarak kara. rnu tatbik etmiştir. Doktor Putzner evvelâ Seylan adasuıa, sonra Birmanyaya gkmis, oradan (Malaka) ya geçmiş, Çin manastırlarmda oturmus, nihayet Bankokta yerleşmiştir. Doktor da, diğer arkadaşlan gibi her sabah Bankok sokaklannda dilenir. Bundan sonraki vakklerini de en derin teferrutma ka • dar bildiği Sanskrit lisanmm tetkndne ve bu lisan hakkında Siyamlı rahip namzetlerine verdiği derslere hasreder. Siyamda herkes hayatınm birkaç ayını rahiplikle geçirmeğe mecbur Buda rahipleıi arasında bir de Alman varT Budistük bifi yorsunuz Id tlk defa Hindistanda zuhur etmekle beraber bugün sa . de orada degil, Ajyanm bötün nrkmda, Tıbet, Çn, Japonya, Hindiçinî ve Siyamda haBon ekserîyeti nm ruhtma ve ib . kadma hâkira o • k n resmî bir dfn • dîr. Su anda a^ağı yukan beşeri yetm yanst Buda nm bondan 25, 26 asa* e w e l kurdugu esaslara inan maktadM*. Fakat budin bilhassa SL yanoda, diger memleketlerden n* yade ragbet ve itibardadır. Hatta Siyamm paykafata Bankok sehrine Romanın katoliklik merkeri olmasuıdan ki • naye Budistlik Bankokta Raçativot Buda mabedi ve onun Roması ismini verrahiplerinden Doktor Ptttzner mislerdir. Bankokta 300 büyiik ve 6000 kuçSk Buda ma. pirinç torbalarUe doldurulur. Rahipler bedi vardr. Burakrda mevcut rahip bu vazifelerina ifa ettikten sonra umuve rahip namzetlerinin adedini ise anmî hayata kanfrlar ve onun içerisinde cak Allah bilir. Bura rahipleri umumibir sükunet ve müsalemet âmili ohır yetle san cübbe giyerler. Sabahın alaca lar. Onlara sade dilenirlerken rasgel karanlığmda sokağa ugnyan bu rahipmezstniz, şimendiferde, vapurda, tram Ierin elbiseleri doğan güneşin ziyalan vayda gezerlerken de tesadüf edersi . altında garip panltdar hasü ederek nız. Bankokun bötün caddelerinde gözleri Acaba nereye gidiyorlar? kamaatıran akisler vücude getirirler. Diye içinizden düşünürsünüz. Hiç Yüzleri taraşh, üstleri başlan temtz düşünmeğe hacet yok. Mutlaka dinî raBuda papazlarmm Bankok sokaklarm • simelerden veya millî bayramlardan daki ilk vazifeleri henüz yeni açılan birine iştirake gidiyorlardır. Çünkü Ban dükkânlan ziyaret ederek sahiplerine kokta senenin 365 gününden her biri iyi altsveriş ve hayvlı müşteri temenni muhakkak ya Buda veyahut kral na ehnektir. Bu riyarete mukabîl dükkân. mına yapılan bayramlardan birine mu. l&rın sahipleri tarafmdan da papazlartn •adiftir. cepleri ve fcucaldan yemifler, çtçekler, Işin en merakh ve garip ciheti ise lannın takriben yüzde 80 tenziIâtlı ücretle Ege mmtak&sm . daki sehir, kasaba ve köylerden tzmire naklettiği on binlerce halk kütle si, Izmir sehrinin 3d yüz bme yakın nüfusu 32 bin metre murabbamdan ibaret olan panavır sahasmı hergün dol durmaktadır. Bundan maada Fransadan, ttalyadan, Yunanistandan ve muhtelif memleketlerden gelen binlerce seyyah ta panayırda aluveris yapmak tadtrlar. Aksam vakti panaytr kazinosunda kuvvetli elektrik ziyalan icmde askerî bando mızıkasmm, tzmir mu s3d heyetinin ve muhtelif gruplann terennüm ettflderi şarkdar, marslarla atraksiyonlar halkı neselendirmektedir. Panavır komitesinin dün aksam ter • Hp ettiği gardenparti de mükemmel olmuştur. Vali Pasa ve Be'ediye reisi tarafmdan vaki olan rica üzerine kazi nonun karşısında müstesna bir mevkie malic Sumer Bank paviyonu aksam saat dokuzdan itibaren dans için komite emrine verilmistir. Vali Pasanın, Be lediye reisinin, tzrnirde mevcut kon •oloslarm, tzmirm kibar mehafilrne mensup ailelerin istirak ettiği bu gar denparti gece saat ikiye kadar pek nezih ve setaretli geçmî^tîr. Davetlüer Sumer Bankın ve febrikalannm gavet büyük bir zevkle süslentnis güze] paviyonunda bir taraftan dansederlerken diğer taraftan da alısveris yapmtşlar • dır. Sumer Bank fabrikaları mamulâ tınm her fnsatta reklâm ve propagandasmı vaDan müdür Ekrem Revin da iane toplıyan papas Beyoğlunda Ayapulo kilisesi papazı Hıristo Efendmin cemi ianat kanununa muhalif olarak kapı kapı dolasıp para topladığı görülmüş, hakkında takfbata baslanmıstır. Cemiyeti Akvam Reisinin nutku memnuniyet uyandırdı Paris 26 (A. A.) Havas Ajansi bildiriyor: Bütün gazeteler Milletler Cemiyeti heyeti umumiyesrni açarken M. Mou " vrncklin Cenevrede söylediği nutuk • tan dolayı memnuniyet gösteriyorlar. Norveçli reisin dörtler misakım tasvip etmesi ve bu beyanatm alkışlarla kar • şılanması mezkur misakm Milletler Cemiveti tarafmdan tasvip edildiğini gösterir. Bu suretle dört büyük devletia te«riki mı»"*>''nden dolayı bazı dev letlerin kapılmış olduğu endişelerin ye» rinde olmadığı tezahür etmiştir. Hayali bir dofandırıcılık Dünkü aksam gazetelermden birisi tstanbulda başlıyan, Eskisekirde devam eden ve Bursada biten bir dolandm cdık hikâyesi nesretmistir. Bu hikâye hulâsaten sudur: Manastırlı R^mzi isminde sabıkah bir yankesici tstanbuldan Eskisehire giderek orada bazı zevata kendini mağazası yanan bir manifatura tüccarı olarak takdrm etmis ve bu yangın davatmın temyizi dolayısile Eskisehire geldisrini söylemistir. Remzi, herkesi zeneinliğine inandırmak için sehirde birkaç defa araba ile gezmiş ve Esktsehirli bir zattan iki çocuğunu mektebe yazdırt mak için 480 lira almıstır. Remzi, tstanbuldaki bazı yüksek zevatı tanıdığmı söyliyerek ise yerles tirmek bahanesile bir çok kimselerden 700 lira kadar para almıs ve derhal bir otomobile binerek Bursaya kaçmışbr. Remzinin hareketinden sonra Eski sehir zabrtası bu adamm hüviyetini meydana çıkarmış, keyfiyeti Bursaya bil dirmistir. Remzi Bursada bir kahvede otururken zabıta memurlan tarafmdan yakalanmıstır. Halbuki bizim polisten yaphğumz tahkikata göre böyle bir meselenin aslı ve esası yoktur ve bu macera tamamen hayalidir. Rumen ve A!man gençüği Berlin 26 (A.A.) Volf Ajansnv dan: Romanya Milliyetperver Sosyalistle* rinin reisi miralây Tartarescon dün Berlinde Alman gençliği cemiyetinin hariciye subesini ziyaret etmis ve Romanya ve Alman Milliyetperver Sosyalist genç likleri arasmdaki dostane münasebetleri teyh eylemiştir. Mumaileyh Hitlercî gençlerin mümessillerini Romanyada kendisini ziyarete davet eylemiştir. Httlerci gençler cemiyetine mensup 80 erkek çocuk gelecek sene ilkbaharda Tar taresconun misafiri olarak Romanyaya bir seyahat yapacaklardır. Bubran, huanlan bhçok Hîyatlann dan vazgeçirmeğe mecbur ettiği gibi son senelerde »ayfiyeye gitmek zevkinden de mahrum eylemeğe başladu Bix. de olduğn gibi, Avrupa ve Amerikanm muhtelif memleketlerinde de, çok fazla zengmler mâstesna, orta halliler yazlığa taşmmanın ne demek olduğunu unuttular. Fakat her mahrumiyete pra. tik bir çare bulunmak adettir. Bu çeşit mahrumiyetlere karşı da bazı memle • ketlerde seyyar köşkler icat olundu. Seyyar köjk tabirinden kabili nakil evler fekl^nde kelli felli binalar batıra gel • mesin. Londra halkından orta halli bir. çok aileler resimde gördüğünüz veçhi . le hemen hemen bir arabadan biraz daha büyiik seyyar bir evi kiraladıklan otomobilin arkasma takip yazm oturu lan yerlerden birine götürüyorlar ve orada tatü günJerini geçiriyorlar. Bir tayyare kaza» Varşova 26 (A. A.) Bir askert tayyare yere inerken diğer bir tayyarenin kanadına çarpmıs ve yuvarlan " mıştır. Ağır surette yaralanan pilot hastaneye kaldmhnışhr. Pflot birkaç sonra ölmüştür.

Bu sayıdan diğer sayfalar: