1 Eylül 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

1 Eylül 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Casuslar Arasında 124 NakUi: A. DAVER f Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî îcmal Kendi işini kendi Çukurpvada spor... Belediye intihabı faaliyeti başladı gören bir köy! Merkez heyetinde Emirgânlıların yaptığı güzel çeşme dün açıldı alâka bekleniyor Çukurova (Hususî) Her sene bu sıralarda toplanan mıntaka spor kongresi, geçen hafta tayin edilen gününde, kulıipler arasındaki geçimsiz lik ve üıtilâf yüzünden, maalesef toplanamadk Sporu ve sporculuğu seven mehafilde bu hal, derin teessürü mu • cip olmustur. Biribirlerile kaynaşma lan ve samimî olmalan lâzım gelen spor kuliipleri ve idarecileri sırf san • dalye hırsı yüzünden gençliğe faydası dokunacak esaslı spor işlerini yüzüstü bırakıyorlar. Bu sebepledir ki ittifak merkez heyetinin, memleketin her tarafındaki spor teşekküllerile yakından alâkadar olması arzu ve temenni edilmektedir ve bu, artık kat'î lüzumunu hissetmiştir. Bugün, Çukurovada ufak bir ihthnamla, tstanbul, tzmir ve An • kara sporcularile boy ölçüşecek hale getirflecek sporculara malik birkaç tane kulfip vardır. "Camhuriyet 1 EylÛll^M Malta meselesi Bu kır saçlı adam, siper gözlügü takıyormuş, yüzii bir sargı ile bağlıymış! 20 Belcikada bir Alman istihbarat zabitinin başına gelenler Bir Alman istihbarat zabiti an • lanyor: Alman istihbarat zabitlerile ca • susiarı, Aknan ordulan tarafından işgal edilmiş olan memleketlerde hususî evlerde oturur ve hiç nazarı dikkati celbetmemeğe çalışırlardı. Ben de, iki hizmetçt ile asil bir ihtıyar kadının ikamet ettiği bir ev* de oturuyordum. Kadmların üçü de • Belçikalı idilerv, Bunlarla münase betim, nazikâne ve soğuktu. Kat'î bir ihtiyaç olmadıkça kendilerile görüşmüyordum bile... Güç ve mes'uliyet dolu vazifem, beni geceli gündüzlü meşgul ediyordu. Ev sahibim, bütün tedbirlerime rağmen, çok peçmeden vazifemin ne olduğunu öğcendi ve evinde müthiş bir sımn nisafir olduğunu anladı. Hizmet çi)er de işi öğrendiler ve «sivil komiser efendi» bakkında süpheli bir nezaket yanşına çıktılar. (Halk an tinda bana csivil komiser> ünvanını vermişlerdi.) Bu vaziyet kar • şısında gözlerhni ve kulaklanmi dört açmak lâzımdı. Cepheden kaçan iki askerin, sahte Alman polUi kıyafetinde, geceleri bazi yerlerde, evlere baskra yaptıkları, halkı korkutarak soy • dukları hakkında tekrar şayialar çıkmıştı. Bunların uydurma tekilifi harbiye mazbatalarile erzak ve hatta para topladıklan söyleni • yordu. Alman jandarmasile inzi • bat memurlan beyhude yere sahte polisleri takip edip duruyorlardı. Bizim istihbrat teşkilâtımız yalnız catuslukla mücadele vazifesint üzerine almış olduğu için, ben an • eak bu iki sahte polUle, işte bir ca* susluk şüphesi görürsem mesgul olabilirdim. Fikritnce, bu şüphe mevcuttu. tyi bir tesadüf, kendi şahsî te • şebbüsümle başladığım araştırma • lara yardım etti. Bir sabah, muta dımdan biraz geç olarak evde kahvaltı ederken ev sahibem ile dost • lanndan bir kadm arasında ga • yet hararetli ve heyecanh bir muhaverenin istemeden şahidi oldum. tşittiğhn ilk sözlerden hemen anladım ki iki kadm sahte polislerden bahsetmektedirler. Bunun üzerine kadınları iyice dinledim. Bundan sonra kararımi verdim. Bitişik odanın kapısım vurdum ve cevap beklemeden içeri daldım. tki kadm beni göriince korkup şaşırdı. Kendilerine bütün konuştuklarım dinleyip işittiğimi söyleyince korku • lan büsbütün arttı. Madamlar, benden korkma yınız, dedim. Bilakls ben size yardım edeceğitn. Fakat deminki me> seleyi bir defa daha bana anlat • manızı rica ederim. Korkulan devam etmekle beraber, kadınlara emniyet ve sükun gelmisti. Oturmam için yer gös • terdiler. Lille sokağında oturan misafk kadm derdini anlatmağa basladı: Dün gece, . bire doğru bir Alman askerî inzibat memuru evime geldi ve azçok cebren içeri girmek istedi. deç vakit vuku bulan bu ziyaret ve ziyaretçinin garip tavır lanndan korktum, kendisini içeri almadım. Beni jandarma ve Kom> ınandantur (kumandanlık) ile tehdide başladı. Bu tehditler karşisında kapıyı açtnağa ve kendisini içeri almağa mecbur oldum. Bu, çok genç bir adamdı. Bana T. Kuraandanlığmm imzasmı havi bir hüvi • yet varakasi gösterdi ve kilerimde yiytcek namına ne varsa hepsini aldı. Bizim evi ve kilerin bulunduğu şarap mahzenini benim kadar bildiğini görerek hayrette kaldim. Bu araştırtna esnasmda vatan hainlerinden bahsederek özür diler gibi bir lisan kullandı. Şikâyetlerim va protestolanm üzerine, garip bir fransızca ile bana 100 mark ceza kestiğini ve bu parayı hemen vertnem lizim gel diğini söyledL Ayni zamanda ta • bancasile de beni tehdide başladı. Bu parayı hemen vermediği • niz takdirde, jandarma vasıtasile yarıu sabah bütün mobilyelerinizi müsadere ettnirim, dedi. Yanımda para olmadığun ve ertesi gün gelip 100 markı almasını söyledim. önce olmaz, dediyse de nihayet razı oldu. Madam, dedi, yarm akfam, en geç saat İ l e kadar size miihlet >eriyonım. Bu saatte para hazır olmazsa haliniz haraphr. Bu sözleri söyledikten sonra küfür ederek çıkip gitti ve kilerden topladığı yiyeceklerimi de alıp götiirdü. Bu sabah hemen kumandanlığa giderek fikâyet ettim. Orada tekâlifi harbiye mazbatasmm sahte, bmaenaleyh bana gelen ada mm düzme bi* polis olduğunu söylediler. Beni alçakça soyan bu adamın bir Ahnan olduğu muhakkaktır. Belki de bir asker kaçağı dır. Emirgânda <Halkçeçmesi> nin kü . dmdan ve yaptlan meraıimden bir intiba Halk Fırkası ocak kongrelerinde tesbit edilen muhite ait dilekler; strasile nahiye, kaza, vflâyet kongrelerine ve baradan da Fırkanın umumî kon • gresme gittikten sonra bunlarm ehemmi muhimmine tercih edilmek ve d e v let teskilâtmm ait bulunduğu subeler» de temaslar yapılnvJc suretile birer blrer «trasile vücude getirîlmektedir. Bunımla beraber nvemleketin hemen her yerinde halk kendi tarafmdan yapıla • bfleeek isleri hükumete bırakmamakta, icabında gene hukumetm müzahare • tile bîrçok iflermî kendi yapmaktadır. Bu cümleden olarak son zamanlarda bilhassa Emirgân bir numune koyu olmağa azmetmif bir halde bnlunmaktadır. tzmir sergîrine iştirak kdenizde Ingfliz ünparatorlu • ğunun en mühim ve kavi istinatgâhı bulunan Malta mevkii müstahkemi bir lisan meselesinden dolayı tngiliz ve ttalyan matbuatında tekrar şiddetli münakasalan bais oldu. Italya devleti Tunustaki birkaç yiiz bin kişilik ttalyan unsurunun Fransu Bugünden itibaren Belediye in tabiiyetine girmemesi ve Fransızlaşmatihebatı faaliyetine her tarafta ması meselesine ne kadar ehemmiyet bilfiil başlanılmış olacaktır. Ma veriyorsa Maltızların da ttalyan harcihallelerden seçilmiş olan mümessilnin nüfuz ve tesirinden kurrularak tn ler bugün Belediye şubelerind topgilizleşmemesine o nisbette dikkat edilanarak intihap encümenini teşkil yor. tngiliz imparatorluğu hükumeti edecek zevatı ayıracaklardır. în ise imparatorluğun ana yoluna hâkrm inhap encümeni teşekkül eder etbir mevkii mustahkemde ecnebi bir mez evvelce hazırlanmış olan indevletm hars cihetmden olsa bile natihap defterlerîni tetkike başlıya caklar ve bu işi en kısa bir zamanda fiz olmasma kat'iyyen müsaade etmek istemiyor. bitirecektir. Defterlerin askıya a Malta adalan Italyaya coğrafî kurImtnası, itirazların tetkik edilmesi ve sahe gibi merashnin eylul nihabiyeti hasebile yerli ahalisi ötedenberi yetine kada ikmal edilerek teşrini hars ve medeniyeti ttalyadan almış • evvelin birinci cuma günü intihap lardır. Mezhepleri de katolik olduğunyapılması ihtimali kuvvtlidir. dan bu cihetten dahi ttalyaya nkısıkıBu seferki intihap ta 927 senesi ya merbutturlar. Malbzlarm kendile tahriri nüfusuna göre yapılacağmrine mahsus bir dfli varsa da iptidaî dan Şehir Meclisine gene 68 aza seçjderecede olduğundan asri ihtiyacala lecektu. Bunun için de dört yfiz bin vatekabül edemiyor. Bunun için ötedentandaş reye iştirak edecektir. beri mahkemelerde resmi lisan italyanGerek defterlerin askıya almımsı, ca olduğu gibi mekteplerde de italyangerek reylerm kullanılması gibi intiha • ca mecburî olarak okutulmakta idL batm esasma taalluk ed^n bütün U/ler Yakın zamana kadar Malta tngiliz iratstanbulla beraber mülhak kazalarda paratorhığunon idare muhtariyetmi hada ayni günde yapılacakfar. iz bir memleketidi. Hazırlık isleri eylul içinde bitirilecek MÜTEFERRİK Buzhane ihtikâr tahkikatı artık bitecekmiş! Buzhanelerde yapıldığı iddta e» dilen ihtikârdan dolayı tacirlerin Ticaret Odanna vaki olan müracaati üzerine Odaca yapılan tetkîkat ikmal edilmistir. Mesele yakında Oda meclisinde görüfülecektir. tzmır serffitine mal gönderen Bosnalı Salih (Reuim) Bey fabrikasmtn Kogtrladtğt tdblo Mmtakamızda bulunan bflumum sınaî müesseseler; bu seneki tzmir sergisine iştirak etmişlerdir. Bilhassa Adanada Ziraat mensucat, Millî mensucat ve Tarsusta Rasim Bey ve Çukurova fabrikalan, Panayırdaki Çukuro • va paviyonuna fplîk ve bez mamulâtlanndan nSmuneler göndermişlerdir. Memleketin % 30 nisbetinde iplflt ve bez ihtiyacmı temin eden bu fabrikalanmızm sergide büyük muvaffakiyet kazanacaklan şüphesiz sayılmaktadır. ULV! BEDİ Köprülüzade Fuat Bey Tahrana gidiyor Büyük tran şairi Firdevsinin bininci yıldönümünde, Tahranda yapılacak merasimde hazır bulunmak üzere Universite Edebiyat Fakültesi Dekanı Köprülüzade Mehmet Fuat ve Edebiyat Fakültesi döçentlerinden AIi Nihat Beyler eylulün yh* • misinde Tahrana gideceklerdir. Bu köy bondan evvel halkm teşebbüs ve istirakile bir fınn açarak ekmek îhtiyacmı temîn etmîş mevcut ve bakımsız olan bir mezarlığı güzel bir park haline koyarak bir köy mezarlığı vucude getirmîş; gençler için bir tenis sahası tanzim etmis ve nihayet kısa bir zamanda insaah biten Çarsı içindeki bir çeşmenin de dün resmi küşadı yapılmıstır. VaH ve Belediye reisi Muhittin Bevin muaveneti ve köylünün tesebbüsile yapılan bu çesme hiç masrafsız meydana çıkmıştır. Çesmenin Zavalh Belçikalı kadın derdini anlattıkça, daha ziyade hiddetle | resmi küsadmı bu iste büyük hizmetî aiyordu. Ben, bu sahte polism bir j dokunan Sehir meclisi azasmdan Hü • samettin Paşa; koylülerin sevinci içinAlman olamıyacağını soylediğim de yapmıshr. Bütün bu eserlere «Halk zaman ihtiyar madatnlann yüzle • fırmı», «Halk çeşmesi» gibi istmler rinde müstehzi bh* tebessüm do verilmistir. laştı. Daha kat'î bir sesle tekrar ettim: Hanımlar, dün gece evinize girip yiyecekleinizi müsadere eden «damın brr Alman olmadığım bu akşam saat 11 de size ispat edeceğitn. Kadınlann sözüme inanmadık • lannı yüzlerinden anliyordum. Fakat bunu gormemezliğe geldim ve misafir kadına polis efendiyi nasıl karşılamasi lâzım geldiğine dair talimat verdim. Her iki kadına da bu mesele hakkında kimseye bh* kelhne bile söylememelerini ağız lanm kilitlemelerini tenbit ettim. (Mabadi var) Son senelerde hükâmetin başına Lort Stricklandm riyaseti altmda yerli tngiliz unsuru gecmisti. Bu hükâmet iDonektepierde italyancanm mecburt surette okutulmasmı men ve bunun yerine Maltız lehçesile ingilizceyi ikame etmisti. Mahada ttalya devleti tebaasmdan lisan muallimleri bulunan pa pazlar da memleketten çıkanlmıstı. Ba tedbire karşı papalık tngiliz hükume • tini aforoz etmif ve ttalya şiddetli protestoda bulunduğu gibi el altından Maltayı ttalyanlastırmak politikasmı terviç edenlere müzaharet etmişti. Papanm emrile halk hükumete boykot yaptığmdan neticede tngiliz unsurunun hükumeti düşmöş ve yertne halkı ttalyanlastırmak polıtikasınm elebaşılan hükumettn basma Kecmişlerdi. Yeni hükâmet bu siyaseti hukumet vesaiti ve kuvvetile taldp eylediğinden tnsütere Akdenudeki mevknai tehtt keden kurtarmak fizere nnuhtariyet kanunu esasisini ilga etmis ve mtihapla teskH olunan mahallî hukumetm vezaifmi tngiliz valisme vermişti. Simdi bu vali tngiltere krallığı na • mma neşreylediği bir kararname ile mahkemelerde yalnız Malhz lisanile ingilizcenin resmî lisan olarak kulla • nılmasmı emretmistir. tftJyancarı ana dili italyanca olanlar yani hariçten gelen ttalyanlar kullanabilecektir. Bu kararnameden sonra ttalyan ntatbuatı tngiliz siyaseti aleyhme ateş pBskSr meğe başlamıştır ve iptidaî bir lehçenin asrî bir kanun dili olamıyacağuı dan Maltanm tngiluâeştirileceği iddia edilmektedir. Fakat bu gürültüler ve protestolar tngiltereyi, Maltayı ttalyan harsi hâkimiyetinden kurtarmak sîyasetini takipten menedemiyecektir. tngiltere ttal yamn dostu ise de tngiliz imparatorluğu ana yolunun en mühbn bir nokta • smda ttalyan harsinin hâkim bulunmasmı bugün için değflse de yann için çok tehlikeli buluyor. Binaenaleyh Maltada yeni bir lisan yaranlacak ve mgilizce de hâkim bir mevki tutacak • br. MUHARREM FEYZl VtLÂYETTE NUfus kaydı devam ediyor Memleketin her tarafında olduğu gibi tstanbulda da gizli nüfus kalmaması içm büyük bir gayretle çalışıhnaktadır. Bilhassa 1935 sene • sinde yapılacak olan umumî tahriri nüfusa kadar bu iş tamamile bit mîş olacak ve o zamana kadar tesçil edilmemiş hiç khnse bırakılmı yacakbr. Bu suretle önümüzdeki tahrirde salim bir rakam elde edilmesi temin olımacaktır. MAARIFTE Vekil Bey Ankaraya gitti Bir aya yakın müddettenberi şenrimizde bulunmakta olan Maarif Vekili Zeynelâbidm Bey dünkü trenle Ankaraya hareket etmistir. Vekil Bey istasyonda maarif erkânı ve arkadaşları tarafından selâm lanmıştır. ECNEBİ MEHAFÎLDE 500 seyyah daha geliyor Evvelki gün Orontes vapurile eehrimize gelen muhtelif millet lere mensup 400 seyyah dün memleket ler ine dönmüstür. Eylulün üçüncü günü Belgenland ismindeki transatlântikle sehrimize 500 tn • giliz seyyahı gelecektir. Bir tashih Dünkü nüshamızda neşrettiğimiz polis terfi listesinde 848 Hızır Be yin ismi yanlışkkla Hakkı yazılmıştır. Tashih ederiz. POLİSTE Bir kadm yankesici cilrmU meşhut halinde yakalandı Dün sab&h Köprüde Ada iskelesinde bir yankesicilik vak'ası ol muştur. Bursalı Süleyman Efendi nin ref&ası Zehra Hanım bilet alvken mantosu altından yapancı bir elin dolaştığını hissederek feryada başlamıştır. Etraftan koşuşanlar sabıkahlardan Ayşe Hammı, Zehra Hanımm parasmı yankesicilik su • retile çahnağa teşebbüs ederken yakalamışlar ve zabıtaya teslim et mişlerdir. Kaçakçı göçebelerle musademe Erbaa 30 Lâdik tnhisan ve jandarma idaresi bir takım göçe beierjn bu civarda kaçakçılık yap tıklarını haber alarak tarassuda başlamışlardn*. Nihayet geçen gün bunlardan birinin takibi için tnhisar memuru da dahil olduğu halde bir müfreze hareket etmiş ve göçebe • lerle Erbaanın Kireçli mevkiinde karşılafmışiardır. Yakalanacağmı hisseden göçebeler silâhla muka • bele etmiş ve tnhisar memurile iki jandarmamız yaralanmışlardır. Göçebelerden biri de musademe sıra • ımda ölmüştür. Memuri a jandar • malarm yaraları hafiftir. Papalık mümessili yugoslavyaya nakledildi Papanın Türkiye ve Yunanistan mümessili monsinyör Margoti Papa tarafından Yugoslavyadaki Corizna çehri mümessilliğine tayin edilmilşitr. Monsinyör Margoti dün akşam Semplon ekspresile yeni memuri • yetkıe hareket etmistir. Sergide bîr anket (Birinci nahifeden mabat) ret edilmiştir. Sergide her ziyaretçinin vasatî olarak kaldığı müddet bir saat olarak hesaplanmışbr. Bazı ziyaretçiler daha uzun müddet kalarak mesgul olmakta, tetkikat yapmaktadırlar. Bu husustaki re koru dün Yusuf Akçora Bey kırmış oğleden sonra sergiye gelmiş olan kıymetli meb'usumuz, her paviyonu en ince teferrüatına kadar tetkik etmiştir. Sergiyi gezen ecnebiler de şid • detli bir alâka göstermekte ve takdirlermi izhar etmektedirler. Bükreşe gitmek üzere şehrimizden geçen meşhur bir ttalyan mi • mar dün sergiyi gezmis, Galatasa ray lisesi bînasının sergiye tahsis edilen kısmımn maskelenmis olmasile bilhassa alâkadar olmustur. Mimar, ttalyadaki daimî fasist sergisinin de çok eski bir binaya kurulmus olduğunu; fakat bina maskelendiği için bambaşka bir şekil aldığmı söylemiştirv ts Bankan sergisini kuran Salâhattin Refik Bey de Galatasaraym sergiye ayrılan kısımlarını maskeliyerek ışıklı ve yepyeni koridorlar açmış, adeta yeni baştan bir sergi binası insa et miştir. Ziyaretçilerin ekseriyetle hangi paviyonu beğendiklerini tesbit et • mek üzere, dün tecrübe için açılan kısa bir anketten netice almak mümkün olamamışhr. Fikirleri sorulan ziyaretçiler aşağı yukan her paviyona ayni sekilde rey vermişler dîr; maamafih dün banka, tasarruf, şeker ve komür paviyonlarına verilen reylerde pek cüz'i hissedilen bir fazlahk gSrülmüstür. İki maden kuyusu seklinde açılmıs olan komüriç paviyonunun maden lâmbalarile tenvir edilmesi ve paviyonlardaki dekorasyonun bir madene inildi&i tesirini uyandır ması ziyaretçilerin pek ziyade hosuna gitmektedir. Maamafih daha ziyade bosa giden cihet her pa • viyonda ayrı bir üslup, ayn bir ruh •e ayn bir hava yarahlmıs olma sıdır. Ziyaretçiler arcsında bugün de ikinci bir tecrübe anketi yapıla • caktır. Polonyalı bir gazeteci geldi Varşovada çıkan Ozas gazetesi muharrirlerinden M. Victor Boghidan Lazkozniski sehrimize gelmiştir. Balkan memleketlerinde bir tetkik seyahatine çıkan Polonyalı gazeteci Atina ve Sofyaya gitmiş buralarda muhtelif sahalar üze rinde tetkiklerde bulunmuştur. tstanbul ve Ankaradaki tetkikatmı bitirdikten socıra memleketine dö nerek intibalarını nesredecektir. Büyük Gaziye bir minnet hatırası İş Bankası 10 uncu yıldönümii mü nasebeti'e bankanın banisi olan Büyük Gazimi ze minnet ve şükranla nnın bir hatırası olmak «izere murassa bir saat takdim et mi«tir. Saat altm üzerine el • mssla islenerek erayet san'atkârane yamlmış bir eserdir. Resmimiz saati göstermektedif. Tevfik Rüştü Bey Cenevreye gidıyor Hariciye Vekilimiz Tevfİk Rüştfl Bey, Milletler Cemiyeti içtimaına iştirak etmek üzere dört, beş gfine kadar Cenevreye hareket edecektir. Seyahat on beş, yirmi gün kadar sü« Bu da bir garibe Hemen bütün dünya sıcaktan kav» rulduğu bir sırada tskenderiyede hafif bir yağmur yağmıstır. Amerika konsolosıı başka yere tayin edildi Amrikanın tstanbul konsolosu Mr. Allen hükumeti tarafından başka bir vazifeye tayin edilmiş ve dün akşam ttalyan vapurile Fransaya hareket etmistir. Mr. Allen yirmi senedanberi memuriyetle mmlekethnizde bulunuyordu. Türkçeyi çok iyi öğrenmişti. Muhitinde Türk severliğile tanınmıştı. Bu samimî Türk dostunun memleketimizden aynlışı kendisini tarayanlan müteessir etmistir. Cumhüriyet Nüshası 5 Kuruşhif j Türkiye Hariç 1400 Kr. 170Ö Kr. Senelik Altı aylık 750 1450 Üç aylık 400 60Û Bir aylık 150 yoktur şeraiti» v » W»

Bu sayıdan diğer sayfalar: