30 Nisan 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

30 Nisan 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cmnhuriyet 30 1°'5 Jürklerle Süngü Süngüye No. 169 A DAVER Çanakkalede Dikkatler Yemek listesi GGnün birinde Bay Mazhar O» • man, bize yemek lUteleri göster mifti. Gazeteler de bunu biraz eğ~ lenceli balmttşlardt. Bu bana eğ lenilecek değil de düşünülecek bir adtm gelmişti. Bunu, yalnız mide yönünden değil, ehonomi yönünden de çerçevelemek iyi olacaktır. Çoğumuz kazaneımızın azltğtnt ileriye su • rertz. Eğer geçim güçlağü, az hazançlıdan, çeğa dogra azalta ka~ lak vermeğe değer. Boyle olmn • yor. Çok kazanen da töyieniyor, hem o hudar löyleniyor ki azı bulan tusuyor vm tuhaft geçiniyor da.. Demek ki, geçinmeyi her ev, başah başka anhyor. Bir anlayış, bir yolda y&rüyih, arltk çocmkla • nmtza dâniyor. Onun için, karmekartşık bir yasayısla büyüyen blz lere, dokborlartmtz, Belediyemiz ucaz, iyi, besliyen yemeklerin listesini vermelidir. Bu hem bir bore, hem de bir yor> dtmdtr. Biz, bu yolda birhae örnek görmediğimiz için, her ev kendi ne göre, değerini iyice bilmeksi • zin, bir pişirme yola tutmuştur. tstanbulda yaşayanların, aşağı ya~ kar% kazançlan düşünülerek çok ucuz, ucuz, orta yüksek yemek Zi«teleri yapılsa, sozun gelisi, gazeteler, radyo, tren ve diğer yolca arablart, kısacan ytrrddaçlarm go~ röo oktryabileceği yerlere gönderilse ne iyi olar. Bir iki doktor, bir iki r'.t adamtmn düşunv^a, binlerce yurddast her gün düşünmekten kurtartr ve acux, iyi geçime yol açar. evlerimtz de abtrr eubur ye meklerden kurtulur aantrtrn. Bursa ovasında feyezana RÂDVO karşı alınan tertibat Bu ak&aınki program Nilüfer nehrinin azgın sulannı karşılamak uzere büyük bendler ve kanallar açıldı v Feyzi Beye kumandayı Mustafa Kemal Beye teslim ederek İstanbula hareket etmesi emredilmişti Grup kumandant miralay Feyzi Beyi, istirahat etmek ve uyumak üzere yeni karargâhmda bırakmıştık. Adameagız karargâhta yattı ama uyuyamach. Rapor yazmak ve saire î!e meş gul olarak üçüncü geceyi de uyku suz geçiren grup erkânıharbiye reisine gece saat 10 da şifreli bir telgraf getirdiler. Şifre halledilince, Ordu Ku mandanı Von Sandersin, Anafartalar grupu kumandanlığına miralay Mustafa Kemal Beyi tayin ettiği ve Fey zi Beyin emri kumandayı Mustafa Kemal Beye devir ve teslim ederek îstanbi'Ia hareket etmesini emrettiği an!a«!dı. Feyzi Bey uyandınlarak telgraf kendisine gösterildi. Mustafa Kemal Bey gelinciye kadar da. grup erkânıharbiye reisile birinci şube zabitltri, vaziyet, taarruz tertibatı, fırkalara verilen emirleri, alınan raporlan hazır lamakla meşgul oldular. Mustafa Kemal Beyin Çamlıtekeye hareket ettiği hakkında 19 uncu fırka karargâhından gece 11,30 da bir teIefon geldi. Karargâhı, yeni kuman dana göstermek üzere derhal mülhak müiâzim Cevad kendisine karşıcı gönderildise de bu zabit, gece karanhğmda Mustafa Kemal Beye tesadüf e demedi. Yeni kumandan saat 1,30 da gelerek kumandayı deruhde etti. Saat 4 de kadar kendisine icap eden ma lurrat verüdi. Saat 4 te fırkalara gidecek haber zabitleri tayin olunarak hareket ettirildi. 7 inci fırkanın grup karar gâhma telefonla raptı jçin telgraf ta kımı kumandanlığma emir verildi. Sonra, karargâh birinci ve ikinci şubeler zabitlerile Çamlıteke şimalindeki te pede bulunan tarassud mevküne ha reket edildi. Miralay Mustafa Kemal Bey buraya hareket ederken mira Iay Feyzi Bey de îstanbula gitmek üzere yola çıkıyordu. Kıtaat, evvelce Feyzi Bey tarafmdan verilen emir mucibince hareket ederek taarruza hazırlanmış ve taarruz saati de gelip çatmış olduğundan Mustafa Kemal Bey taarruz tertibatında deşişiklik yapmadı ve taarruz öyle yapıldı. bk Anafartalar muharebesi Yukanda gördüğünüz üzere Ingi Iizlerin 9 uncu kolordusu da Tü'klerin 16 mcı kolordusu gibi taamızu 9 ajjrustos sabahma bırakmıslard'.. Fakat Türkler, lndlizlere takaddüm ettiler 7 inci ve 12 inci fırkalar, saat 4,30 da, fecirle beraber taarruza geçtiler. Taarruz kıtaatı 7 inci fırkada 43 üncü, 35 ve 36 ncı piyade alaylanndan, Vilmer Beyin müfrezesinin iki taburu ve 7 inci fırka da ise 20 inci ve 21 inci piyade alaylanndan ibaretti. 34 üncü alay, saat 5 te düşmana 2 0 0 met ro mesafeye kadar sokularak yakın mesafeden muharebeye rutuşmuş ve ziyadece zayiat vermişti. 35 inci alay 5,30 da muharebeye başlamış ve tedricen 34 üncü alay hizasına gelmişti. Saat 8,30 da 34 üncü alay Mestantepeyi düsmandan istir dad ettiğini, düşmamn iki alay kadar askerinin Tuzla gölünden ilerilediğini bildirdi. Bu esnada general Liman Fon Sanders de, Anafartalar grupu karargâhmda, Mustafa Kemal Beyin ya nında bulunuyordu. Mestantepcnin zapb haberi gelince, Liman Fon Sanders, bu muharebeye işbrak eder» bütün kıtaat zabitlerinin bir derece ter filerini emretti. Fakat sonra, zaptecH Ien tepenin, Mestantepe olmadığı, Is mailoğfu tepesindeki jandarmalann alaya yanhş malumat verdikleri, alav zabitanmm esasen mevkii ve araziyi bilmedikleri ve Mestantepe ile arkasmdaki 53 rakamlı Pmartepe, birbirine mürtesem dü?düklerinden bir tepe gibi goründüğü cihetle kendi bulunduklan tepeyi Mestantepe rannettikleri anla şılmışb. Bu yanlış haber ahnınca, grup ku mandanı Mustafa Kemal Bey, 12 inci fırkanın muvaffakivetini tebrik et miş, 7 nci fırkanm Damakçılık ba yırma taarruz etmekte olduğunu, ora daki düşmamn kat'î surette sarsılması 12 inci fırkanın bu istikamete taar ruz etmesine baslı bulunduğunu bil direrek 12 nci fırkanın taamızu Damakçılık baymnda da muvaffak ol mağa başlaymca bütün cebheden taarruz edileceği telefonla fırka kuman • danına bildirildi. 12 inci fırka kumandanı, 7 inci frrkaya doğrudan doğruya muavenet edemiyeceğini, çünkü ihtiyatı olma dığmı söyledi. Fundalıklar yanıyor Saat 10 da düşman karaya asker çıkarmakta de\'am, muharebe de bütün siddetile cereyan ediyordu. Saat 2 de 4 üncü alaym 2 inci taburunun mevzii düşman topçu ateşinden yanmağa başlamıştı. Fundahklar tutuşmuşru. Tabur, yaralılann kurtanlması için teskereciler gönderilmesiıri frrka srhhiye bö» lüğünden rica etmişti. Fakat teskereci» ler vaktinde yebsemediklerinden ge rek bizim ağır yaralılanmız, gerek düşmamn maktullerile geriye gönderile miyen ağır yaralılar ve bunlann silâh lan yanmıştı. Düşman bu sırada Kireçtepede bulunan jandarma taburunu sıkıştırarak Kanlıtepeye ricate mecbur etmişti; fakat daha fazla ilerliyememiştL Grup kumandanlığı, Mestantepe nın zaptolunduğu kanaatile fazla zayiattan ictinap etmiş taarruzunu durdurulmasmı ve elde edüen mevzilerin tahkimini emretmişti. Bu emir üzerine saat 17 de Salâhattin Âdil Bey 12 inci fırka kıtaatını durdurdu. \Arkati var\ tSTANBUL: 17.30 înkJâb dersi, Üniversiteden nakil, Manlsa saylavı Hikmet 18.30 jimnasük. Azade Tarcan 18,50 muhtelif plâklar 19,30 haberler 19,40 Kâzım, keman solo 20 Maliye Ba kanlığı namına konferans • 20,30 de« mir caz 21,15 son haberler, borsalar» 21.30 radvo orkestrasile beraber Münir Nurettin Gürses (türkçe yeni e • serler, halk türküJeri) 22 radyo caz ve tango orkestraları VIYANA. 19,45 haberler 19,55 Viyana op«» rasından nakil: Verdinin Ayda operası 23,10 neşriyat 23,20 mando lin konseri 24 resmî neşriyat 24,15 askeri bando 24,30 gramofonla dans havalan. BUDAPEŞTEJ V.ö. Yeniden kapanan ecnebi mektebler Talebe azlıgı yüzünden tedrisab terketmege karar veren Fransız. rnekteblerinden, Tophanedeki Sen Jozef kız mektebile, Taksimdeki Sen Jan Batist mektebi de dün Kültür çevir genliğine müracaat ederek dünden itibaren terki faaliyet ettiklerini bildir mişlerdir. Bu mekteblerin, memleke timizde bir daha tedrisatta bulunma mak üzere, ellerindeki tedris ruhsatnameleri geri alınmıştır. Kültür çevirgenlisi, bu mektebdeki talebeyi muhteiif mekteblere dağıtmışür. Kadın Birliği kongresi Türi Kadın BlrUğl nmumi kâUblğin • den: 3 majns 1935 cuma günü saat 15 te Türk Kadın BirUfei fevüalâde bir içtima akdedeceginden dolayı bütün azasımn gelmelerini düer. Bursa ocattnda yaptlan ameliyeden bir gorünüş ovanın şarkında olduğu gibi muazzam Bursa (Hususî muhabirimizden) bir göl meydana gelecektir. Burada Senelerdenberi devam eden Bursa o Nilüferin azgın sulannı karşılamak üvasımn ıslahı işi son günlerde çok ilerzere büyük bir toprak bend yapılmış lemiş, ve arük bu büyük işe bitmış nabr. Toprak bendin içi taşla orülmüştiir. zarile bakılmıya başlanmıştır. Bu göl şimdiden Bursalılara yeni bir Geçen seneler içinde ovanm şimaî mesire yeri olmuştur. Ileride buraya ve şark kısımlan tamamen ıslah edilfazla su toplandığı zaman, kaplıcala mişti. Daha evvel yapılmış olan ve bonn biraz ötesinde küçük bir denizi anyu 7,5 küometro tutan Nilüfer kanadıran bir göl meydana gelecektir. Aylına su verilmek işi ise ovanm garbınnca spor teşkilâümız buradan yüzüde yapılacak diğer tesisabn bitmesıne cülük için çok isbfade edecektir. Hatbağlı idı. En çok feyezan ve tahribat ta bu gölde sandal ve kotralar bile işyapan Nilüfer çayının mecrasındaki ısliyebilecek ve bunlann yanşlan dahi lah ameliyesi de bitmek üzeredir. Ilk yapümak mümkün olacaktır. projede Nilüferin yüksekten aktığı Misiköy taraflannda, iki dağ arasına Su baskınlannı önleyecek olan bu bplu Ankaradaki Çubuk Barajı gibi tesisat bitmiş ve işlemeye başlamışt:r. büyük bir sed yapmak ve buradan düFeyezan kanallan ise yakında bitecekşürülecek su ile 2 5 0 beygir kadar e tir. Bu kanallan açmak için iki exavalektrik kuvveti elde etmek şekli düşütör makinesi çalışmaktadır. Bu kanal nülmüştü. Böyle bir tesisat, dört millardan en mühımi 7,5 kilometro1 uk yon liraya çıkacağmdan bundan vazOrtanilüfer feyezan yatağıdır. Gelegeçilmişrir. Bilâhara bu plân değişti cek sene buna beş kilometro daha eklenerek boyu uzaülacaktır. Nilüfeıe rilmiş ve bu sed yerine ovada başka akan sulann en zararlısı olan Delıça tesisat yapılmıştır. Bu tesisat şunlar ya, Gökdere ile kaplı kaya sulan doğdır: rudan doğruya kavuşur. Dolavısile Nilüfer suyunun taşmaması için kanşanlarsa Karapmar, Aksu, NarlıMihrabhköprii başında bir kilometro dere ve Ismetiye sulandır. Delıçayın muhiunde büyük bir toplama ve süzme 7700 metroluk kısmı temızlenmiş, gehavuzu yapılmıştır. Uludağdan inen nışletilmiş ve düzeltilmiştir. Ismetiye sular evvelâ bu havuzda toplanacak, deresi de dört buçuk kilometroluk kuhavuz dolduktan sonra eski köprünün çük bir kanalla bu dereye verilmişür. yanında yeniden yapılan büyük bir Ovada yapılan bütün bu isjeri üç nokköprüden geçerek iki koldan Aptal ta üzerinde toplamak icab eder: köprüsü yanında regülâtör denilen büyük taksim yerine gelecektir. iki köp1 Nilüferle bu dereye akan surii arasındaki kanallann ikişer koldan lann taşmasının önüne geçmek. açılması, sulan tabii ve taşkın za 2 Ovadaki batakhklan kurut manlarda tehlikesizce akıtmaya yaramak. yacaktır. Küçük kanallar sanıyede 25 3 Kurutulan topraklardan istifametro mikâbı su geldiği zamanlarda de için sulama terbbab almak. kullanılacak, sel halinde gelen sula nn bir kısmı küçük kanallara verilecek, diğer kısmı da feyezan yatağından geçirilecektir. Bunun için her iki köprüde birer regülatör yapılmışbr. Mih rabhköprüdeki regülatörün önünde. Her üç nokta da Bursa ovası için hayatî ehemmiyeti haizdir. As'rlar danberi yapılamıyan bu iş te nihayet cumhuriyet devrine nasib olmuıtur. Musa Ataş 19,40 gramofon 20,20 amele aeş riyab 20,50 musikili konuşma22,10 konferans 22,30 piyano, viyolonsel konseri 23,15 haberler 23,35 kon ser 24 Çingene musikisL BÜKREŞı 18 radyo orkestrası 19 haberler • 19,15 konserin devamı 20 konferans20,20 gramofonla Eumen musikisi • 21 keman konseri 22.15 konferans • 22,30 çifte piyano konseri 23,25 kafekunser havalaru VARŞOVAı 20,35 şarküar ve hafif havalar, konuşma 2 1 şarkılı dans havalan 21,45 haberler, Leo Fallin bir opere • ti 23 hafif musiki. PRAG: 18.10 gramofon 18,35 almanca ders18.50 piyano konseri 19,20 almanca neşriyat 19,55 almanca haberler 20,10 Presburgdan nakil • 20,40 rad • yo fantezisi 21,10 Presburgdan ra kil 21,55 ingüizce konuşma 22,10 şarkı konseri 22,30 tiyatro bahis leri 23,05 haberler 23,20 gramofon 23.35 ingilizce haberler. TULUZs 20.05 şarkılar 20,20 askeri bando 20,50 hafif musiki 21,05 konser21,20 köylü dansları 21,35 operet şarkı » lan 22,05 radyo fantezisi 22,50 «Afrikalı kadın» operasından parçalar 23 25 salon orkestrası 23.5C filim musikisi 24,05 aŞızdan üfleme âletler orkestrası 24.20 rusca şarküar24,50 cazband takımı 24,50 operet şarla • lan 1,05 radyo fantezisi 1,25 as • keri bando. Nöbetçi eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler §unlardır: Mehmed (Büyükada), Tanaş (Heybeli), Beşir Kemal (Sirkeci), Eşref (Ankara caddesi), Cemil (Beyazıd), Yorgi (Küçükpazar), Üniversite (Vezneciler), Sarım (Aksaray), Rıdvan (Samatya), Nazım (Şehremini), Fuad (Karagümrük), Hilâl (Bakırköy), Hüsamettin (Fener), Yeni Türkive (Hasköy), Yeni Turan (Kasımpaşa), Nail (Beşiktaş), Hidayet (Galata), Kanzuk (Taksim), Karakin Kürkci yan (Pangaltı), Güneş (Taksim), Büyük (Kadıköy), Üçler (YeldeŞirmeni)'. Necdet Ekrem (Kurtuluş), Selimiye (Üsküdar). VEFAT Büyükadada merhum Şakir P a « şanın kayin valdeleri Bayan Halime kısa bir hastalıkdan sonra vefat etmiştir. Merhumenin cenazesi bugünkü salı günü Adadaki aile mezarlığma defnolunacaktır. Tann rahmet eyliye. Hali tasfiyede Vakıflar tanzim edfecek Demir sanayiinin temelî iBaf tarafı birinci sahifede} Lâyiha sureti umumiyede bütün vakıflann fena kullanıştan muhafaza için kuvvetli bir murakabe tesis etmek, gayeleri bugünkü ihtiyaçlan tatmin etmiyen vakıflan o ihtiyaa tatmin edecek şekle koymak, içtımaî faydalan mev cud olduğu halde inkıraza yüz tutmu; vakıflan bu akıbetten kurtarmak, mütevelliler elinde olup iyi idare edilenlerin o vasıtalarla idaresine devam olunmak, idare edilmiyenleri Evkaf U mum müdürlüjnine bağlamak, kanunu medenî hükümlerile kabili telif olmıyan mukataalı ve icareteynli evkaf usulü nü ilga ve mevcud olanlan tasfiye etmek ve vakıflan için bir sicil kütüğü rutulmasını ve bütün vakıflann bu kütüğe kaydini temin eylemek gibi esaslan ihtiva ermektedir. (Baftaraft birtnct tahtfedet Memlekete dahilinde bilhassa Kü tahyada ve Toroslarda zengin demir damarlan varsa da şimdilik ham de mirin haricden getirilmesi tercih edil mektedir. Demir fiatleri düşük oldu • ğu için ithalâtta pek çok kolaylıklar da görünmektedir. Esasen Ingiltere bile Ispanyadan demir ithal etmektedir. Memleketimizdeki demir damar lannda yapılan ilk tetkikat bunlardan bir kısmmın yüz sene yetişecek kadar cevhere malik olduğunu herlerinin Isveç demirleri dilmiştir. Bilmiyorum, bilmiyorum... Ha, durunuz bakayım. Evet saat dokuzdu. Her vakitki gibi saat dokuzda kalkü. Adolf Druker, bizi odasında ka bul etti. Üstü birçok kanşık kâğıdlarla dolu bir masanın başında duruyordu. Başını iğerek selâm verdi. Fakat hiçbirimize oturun demedi. Gözlerini ona diken Vans söze başladı: Mister Druker, sizi fazla rahatsız etmiyeceğiz. Soracak birkaç küçük sualimiz var. Mister Sipirgi tanıyor muşsunuz. Herhalde onun dün sabah öldürüldüğünü de duymuşsunuzdur. Bu cinayet hakkında fikriniz nedir? Bunu sormağa geldik. Adolf Druker soğukkanlılığmı muhafazaya çalışıyorsa da heyecanlan dığı belli oluyordu. Kendisini pek az tamnm. Olümü hakkında hiç birşey söyliyemem. Sizin bir eserinizde kullandığı nız Reyman Kristofl düsturunu ihtiva eden bir kâğıd parçası cesedinin albnda bulundu. Vans hem konuşuyor, hem de ma sanın uzerindeki daknlo makinesile göstermiştir. derecesinde Bilhassa Kütahyadaki ham demir cevmaden cevherini ihtiva ettiği tesbit c ÎSTANBUL TÜRK ANONİM İUltHANLARA HAZIR1IK ÇABUK ÎYt ve EBVEN ARSl LÎSAÎNLARI Su Şirketinden B E K L I T Z Q 6 öğreoiniz. Y n ı kurslar açı ivor KAYIT BAŞI AMfjl IR. BtR MECCANİ TECRÜBE DERSÎ ALIN1Z. Ankoraı K«ny« caddesi • Istanbul: 373, Ittiklâl caddesi KAN5I2LIK idn ye£âae dev* faml iiya edca ntpAn a zaflyet ve Chloros* PAIÎİI 1 haziran 1935 tarihinden itibaren 500 frank üzerinden tesviye edilecek olan % 4 faizli tahvilâtın keşide muamelesinin 8 mayıs 1935 çarşamba günü sabahı saat 10 da tasfiye heyetinin ittihaz etmiş olduğu Beyoğlunda ts tiklâl caddesinde 390 numaralı Nar manh Yurdu binasındaki 5 numaralı yazıhanede alenî olarak icra kılına cağı tstanbul Su Şirketi tahvilât hâ mülerine ilân olunur. TASFİYE HEYETÎ tur. Biz korkunç bir sımn anahtanm arayoruz. Madam Druker bu hâdi • selerde alâkadardır. Fakat alâkasının derecesini bılemiyoruz. Bunu bulma * lıyız. Efendim, onlara dair bildiklerimi sizden saklamağa hiçbir sebeb görmüyorum. Bir kere meslekim itibanle bütün bildiklerimi söylemeğe mecbu rum. Fakat Madam Drukeri büsbü tün şüphe altına sokacak mübalâğalı ifadelerde de bulunamam. Çünkü o zaman ben de bu işin mes'uliyebni paylaşmış olurum. Malum ya mes'uliyetler derece derecedir. Madam Drukerin dimağı son derecede inkişaf etmiştir. Bunun tesirile sık sık inhiraflar vukua gelir. Fakat Mister Druker için ayni şeyler söylenemez. Kiralık Törbede Belediye karşısın da SİDanağa daireleri adlı ve 1719 numaralı aparlmanda 2 numaralı daire kiralıktır. Kalorifer Hektrik paz • su B A Y L A R sıhhatın z için Birkaç para esirgemeyiniz. Teksayt prezervatiflerini Eczanelerde satılir. makinenin kâğıdlannı gözden geçiri yordu. Bu sual Drukeri alâkadar etti: Anhyamadım, o kâğıdı bana gösteriniz. Markam kâğıdı verdi. Druker onu dikkatle tetkik ettikten sonra küçük gözlerini kırpışbrarak: Bundan Arnessona bahsettiniz mi? dedi. Çünkü Sipirigle son görüş mesinde buna dair izahat veriyordu. H a evet... Mister Amesson bunu bize söylemişb. Belki siz bu ma lumab ikmal edersiniz dıye sorduk. Fazla izahat veremiyeceğime müteessifim. Bu düsturu herkes kullanabilir. Aynştayinde bile sıksık gö rülür. Bu bana mahsus değildir. Nıçin bana soruyorsunuz ? Bizim buraya gelmemize sebeb bu düstur değildir, Mister Druker. bıpırigin ölümile Robinin ölümü arasında bazı münasebetler bulduk. Druker ellerile masanın kenarlanna sanlmışb. Gözleri ateş saçryordu. Hiddetle bağırdı: lArkast var] Hakikî kuHanuıiz. "Cumuriyet,, in tefrikau t 34 Yazan: Tercume eden: 8. 8. Van Dtne ömer Pehmı Batkut Madam Drukerin oğlunun maluliyetinden kenduini mes'ul addettiği bana söylenmisti. Bu eocuğun malul olması sırf veremli ohnasmdandır. Siz bunu Madam Drukere tabii söylediniz, değil mi? Birçok defalar... Fakat boşuna söylemiş oldurn. O bir fikri sabite saplanmış. Size göre bu vaziyet onun di mağını ne derece müteessir etmiştir? Bunu kestirmek müşküldür. Yalnız şu kadannı söyliyebilirim ki o kendisini eşyanın ve hâdiselerin hakikî kıymetlerini takdirden meneden marazî bir hal içindedir. Oğlunun sıhharj onun yegâne emelidir. Senelerdenberi bir rüya, hakikî olmıyan bir âlem içinde yaşıyor. Kısa bir sükut oldu. Sonra V'ans mevzuu değişbrerek sordu: Biraz da Adolf Drukerden konuşalım. Siz ona ef'alinden mes'ul bir şahıs nazarile bakıyor musunuz? Doktor soğuk bir tavırla cevab verdi: Evet. Onda kendisini şüphe albna sokacak hiçbir hal görmedım. Maamafih bu sualiniz sadedden haricaır. zannederim. Dokfor, açık konuşalım, hbbî münakaşa ile geçirilecek vaktimiz yok bir zevk duyar. Ekseriya evlerinin Rinersid parkına bakan duvanna çıkar ve oradan parkta oynıyan çocuklan seyreder. Onların oyunlanna kanştığı, içtimalarma riyaset ettiği de olur. Doktorun yamndan çıkuktan sonra tekrar Markam ve Hatla buluştuk. V'ans doktorun cevablannı harfi harfine tekrarladı. Bunu müteakıb bera • berce Drukerlerin evine gittık. Kapıyı bize şişman bir Alman kansı açb ve Adolf Drukerin çok meşgul olduğunu, kimseyi kabul etmediğini söyledi. Vans: Siz lutfen kendisine Müddeiu muminin mühim ve müstacel bir iş ı^in kendisile görüşmek istediğini söyleyi nız! dedi. Bu sözler derakap tesirini gösterdi. Bize biraz da Adolf Drukerin Şişman kadın koşa koşa yukan gidıp hususiyetlerinden bahsediniz, doktor. geldi ve efendisinin bizi beklediğini, Meselâ vakit geçirmek için hangi eğkendisini takib etmemiz lâzım geldi lenceleri tercih eder? ğini söyledi. Tabiî bir çocuk gibi büyüme Içeri girdik. Merdivenleri ürmanır diği için bu çocuklara benzer şekilde ken Vans sordu: yaşamak hasreti onun içinde yerleş, i Mister Druker. dün sabah saat mişür. Bu ibbarla çocuklarla meşgul j kaçta yataktan kalktı? olmaktan. onlan seyrebnekten sonsuz j Kadın şaşırarak kekeledi:

Bu sayıdan diğer sayfalar: