20 Temmuz 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

20 Temmuz 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

20 Temmıu 1935 CUMHURÎYET Konstantinin mektublan ütün sabahçı arkadaşlarile beraber <Cumhuriyet> in de musluklarından anafor tenekelerini doldurup dünyanm en bedavacı ve havadan geçinir gazeteciliğini yapan bir bastıbacak arkadaş. suçüstü yakalanırken narayı bastı. Meğer « Cumhuriyet > ondan havadis aşırıyormuş! Meselâ, bu zavallının mütercimi yüzlerce ve bin lerce Avrupa gazetesinin içinden «bizi İtalyanın işlerine mi karıştırmak isti Eski Y u n a n • c yorlar?> diye bir mevzu tercüme etmi Krah Kostanti Güzel San'atlar resim şubesir.in 19 te ertesi günü Cumhuriyet bunu ikti nin, sevgili Pren basla bir başmakale bile cızırdatmış. uncu sergisi dün saat on yedide Ga ses Ostheine yazdı Sonra onun daha birçok havadislerini latasaray lisesinin üst kat salonlannda ğı mektublan neşre kendıne mal ederek alıyormuş. Sırna törenle açılmıştır. Açılma töreninde devam ediyoruz. şık ve sulu bir ağızla gevelenen bu ya san'atseverlerle tanınmış ressamlarımız Bugünkü mektub zıyı okudukça gözlerimiz yaşardı; za ve gazeteciler hazır bulunmuşlardır. lar çok cnteresan vallıcığa neler yapıyormuşuz da farkın Kıymetli san'atkâr ve saylav ressam dır. Çünkü KostanŞevket, davetlilere şu kısa söylevi söyda olmuyormuşuz, vah, vah, vah!... tinin başına gelecek lemiştir: Onlar ki verirler dünyaya lâf ile nizamat akıbetten ve uğn « Bu, samimî bir mahviyet içinde Dün açılan sergiden görünüşler: SolHer yaz, bunların altında muhayyel yacağı hezimetten Bin türlü teseyyüb bulunur hanelerinde! ailevî bir toplantı oluyor. Sergimizi da genc dehoratör Sünusi eserleri 5bir hayat yasamak için, Adalara akıa âciz ve gafil AnaHabibe Molla gibi konuşan bu üç yıl böyle kendi kendimize ve mütevazi bir nünde, aşağıda açılışta bulunanlar ederler. Çamları korumak, çamlan üretdoluda ilerlerken dız markalı bıçare yazgan evvelâ Av halde açıyoruz. Bu sergimiz Galatasa yetullahın uykusu, Ahmed Doğunun mek maksadile teşekkül etmiş bir cemiyet neler düşündüğünü rupa gazeteleri yalnız kendi gazetesine ray lisesinde açılan sergilerin on do portre ve manzaraları, Avni Sürevya bile olduğunu söylüyorlar. Halbuki çıgösteriyor. Bir sene geliyor ve dünyanın tek mütercimi de kuzuncusudur. Birlik Ankara ve îstan nın portreleri, Bedia Halidin deres, E nar çamdan çok daha güzelken, bir «çısonra, ordusunu on kendi gazetesinde çalışıyor, sanıyor. bulda şimdiye kadar 34 sergi açmıstır. minin manzaraları, Faris Feridin por narları koruma» cemiyeti acaba neden beş günde yok eden tstihlâl Harbi esnasında, Yunan Başkumandam A birader. biz şunun şurasında üç beş Cumhuriyet hükumetinin yardımı detreleri, Peyhaman Duranın lâleleri, yok? General Papulasın Yunan Prensi Yorgile ve kendisini Atinagazeteyiz ve kafamızın en iyi hüceyre vam ettikçe daha böyle birçok sergi ler Güzin Duranın çiçek resimleri. General Dedim ya: Insanlar acayibdirîer! alınmış bir resmi dan da koğduran sinden karnımızm kör barsağına kadar açacağız. Bu sergimizi açmasırı kıy Halilin Salacık, Bursa, Mısırda halvan Büyükdereden Bendlere giden yolun kemetli saylav Salâh Cimcozdan rica edebüyük Türk Kumandanınl ve onun or var. Harb meydanında herkes öldürül birbirimizi biliriz. Deyli Telgraf ge tabloları, Moni Cindorfun natürmortla narındaki o canım çınarlar dibine kadar dusunu sabun köpüğüne benzeten bu mektedir. Sana, Sü Bakanı Teotokya çinmek istiyen fazla saf ve çığırtganca riz.» rı, Kantopulo Harilaosun viyolonisti, budanır da kim kestiye gider. Fakat hele zavallı tacidann burnunun ilerisini bile ile Başkumandan Papulas arasında ge böbürlenmelerine rağmen Sofya ve Bel Saylav Salâh Cimcoz bu sö'yleve çöyle Hayri Çizelin kasımpatları, Halıd Duhaddiniz varsa, Adada bir dal çam kogb'rmediğini bu mektublar bütün açıkh çen bir konuşmanm hikâyesini anlataca grad şurada dursun, Ankarada bile bir bir karşılıkta bulunmuştur: ralın Yenikapı ıskelesi, Hikmet O latın pann!. ğile anlatıyor. ğım. Tabiî tuhaf, fakat ruhî haletımiz muhabirin olmadığını, Kurunun kırın İnşallah resim sergilerinin yü Cihangiri, İbrahim Çalhnın Adası, İsNedir bunun bu derece kıymetini yüktıları, sabah ve öğle gazetelerinin ar züncüsünü de böyle hep bir arada aça kenderin natürmortu, Kadrinin ilkba O zamanki Yunan Sü Bakanı Teoto bakımından karakteristiktir. rız. selten?! Halbuki çamın devrilmesi bazan Buraya gelirken, şehrin önünde, bir tıklarile çimlendiğini de bilir ve böy kisin Başkumandan Papulasa «Hergün Bunun üzerine kordelâ kesilmiş, sergi harı, Kalmikofun portreleri, Muzaffe bir felâkete kadar gider.. Eski çamlar, iki Türk kö'ylüsünü öldürün ve sofrada hendeğin içinde iki Türk köylüsünün ölü le sen kaşmınca da söyleyiveririz. De salonları gezilmeğe başlanmış, birlik ta rin Bozdoğankemeri, Nazmi Ziyanın Anadoluda hayvanlara su vermek için çiçek değiştirir gibi bunları değiştirin» süne tesadüf ettik. Sü Bakanı, generale, diğin İtalyaya dair olan makaleyi de rafından davetlilere buzlu limonata ve manzaraları, Namık Yeğenoğlunur. Bo kullanılan ve birçok yerlerde adına «barsözü, Yunan Krah ile generallerinin A bunları niçin gömdürmediğini sordu. Ge Volkişer Beobahter gazetesinin, sade pastalar ikram edilmiştir. ğaziçi tabloları, N. Rerofur. köylü ka dak» denilen yalaklan yapmaktan başka nadoluda yaptırdıkları mezalimin ibreta neral: «Evet, fena kokmağa başladıkla ce zatı vâlâlarının mütercimi alsın, di Bu senekr resim sergısine 32 san'atkâr, dınları, Saminin etüdleri, Spferofun E ise yaramaz, kerestesi tahtakurulannı miz bir itirafını teşkil eder. Türkün me rı içın gömdürmek icab ederdı, fakat, ö ye neşretmedığini bilecek kadar zekân 105 tablo ile iştirak etmişlerdir. Resim yübü, Suzan Adilin Büyükadası, H. Ve üretmek için birerbirdir, sade enine bo olduğunu sanırdık. deniyet unsuru olmadığını söyliyen Kral tekilere ibret olsun, rahat otursunlar disergisi dün yüzlerce halk tarafından ge cihin çiçekleri, Saadetin Ba^dad köşkü, yuna ."itmis, iri vücudlü ve kus bevinli O sayıkladığın binlerce A\Tupa gazeKostantin, kendi gözü önünde yapılan ye burada bırakıyorum» dedi. Bunun üzilmiştir. San'at mensubları bu seneki Yakubun portreleri, Turgudun Sapan heriflere: «Çam yarması» derler.. Cı bu kıtallere müsaade etmek suretile ken zerine bakan şu emri verdi: «Bunları tesinde İtalya meselesine dair binl^ce eserleri ekseriyetle çok olgun ve mü cada sabah, Zahidenin Boğaziçi, Sünu vık, sulu ve muacciz kimselcr çamsakızıdisinin de medeniyetten nasıbi olmadığını gömdürün, ve her iki günde bir, yerleri yazı çıkıyor, belki bedava sütun dol kemmel bulmuşlardır. Bunların içinde sinin umumî tezyinatı çok bcğemlmiş na ben7etilir.. Gene öyle iken, varsa ne başkalannı koyun, sofrada çiçek de durmak için işine yarar, bizden artan Ali Halilin Sümer çiçek resimleri, A tir. ispat etmiştir. çam, yoksa çam! larından biraz yollıyalım; istersen!.. Kütahya (Anadolu) 9 ağustos 1921 ğiştirir gibi.» Ama d'yeceksiniz ki onun. ciğerlere Sofya muhabirinizle yaptığınız tele Vahsi şey değil m\'t faydalı bir kokusu varmış.. Veremlüere, fon mükâlemesine ise bayıldık doğru O kadar blöf savuran Kemal Paşa, Sevgili Paola, 7avıf göğüslülere iyi gelirmiş.. su.. Eğer geçirdiğiniz kısa veya uzunbir sabun köpüğünden başka birşey olmaBu mektubu sana ne zaman yollıya bir dalga değilse size ya temmuz sıcağı Ne yapayım?. Beni  zehirliyeceğini bileceğimi ve senin. onu, ne zaman ala d^ım gösterdi. Bu sabun köpüğünü del veya birikmiş suçların hicabl. çarpînış bilsem, gider bir çınarın dolgun, tatlı. ?e! (Baf tarafı 1 inci sahifede) (Baştarafı 1 înci Mahifede) , onun büuük bir kudret hiç bllmiyorarn. Fakat 16 temolacak. Hangi Sofya muhabirimz, azi ve « B gün sonra geri dönmek üzere de rimiz yaşarlardı ve bütün buraları bizim rin gölgesi altında RÜnlerce yatarım da, r muz tarihli mekrubunu bugün aldığım ı sahibi olduğuna inamr gibi görünerek üe zim? Cumhuriyetin Sofya muhaBirî 6legeler Londraya gitmişlerdi. Ancak hü vatanımızdı! Fakat felâket getinci bir el amın sıfslı hassasını sıttın sene aramam. sırf bizi iz'ac etmek için kendisile müzaçin sana biran evvel teşekkür etmekli tedenberi bütün irademiz haricinde si kumet satın alma hakkının 21/7/1935 (galiba Türkler olacak) bizi mütema Zorla değil a?! gim lâzım. îlk fırsatta bu mektubumu kereye girişen Acrupaldan kudurlacak ze de muhabirlik yapar. Çünkü her çı Ercümind Ekrem TALU te bitmış olması dolayısile ilerideki mü diyen sıkıştırmış ve elimizde bugünkü ';ügöndereceğim. Sana evvelce anlattığım tır. kan havadisi öğleden sonra, aynen ve zakerelerin alacağı şekle göre kumpan çük hududlar kalmıştır! Çok defalar buE,skişehirdeyiz. Yarın, Muslafa Ke sebeblerden dolayı, bunun, Atinadan resımlerile beraber sızin sahifelere in yayı filî murakabesi altma almağa ka na biz kendimiz de sebeb olmusuzdur. postaya verilmesi lâzım. Burada, İzmir mal Paşamn kudreiine misal teşkil eden tikal eder. Hatta daha dört gün evvel zayıflatmış, rar vermiş ve bunun için bir komisyon Aramızdaki savaşlar bizi den takriben beş yüz kilometro mesafede bir bulvar olmak üzere hazırladığı ve Sofyadaki Sokollar bayramına dair kuvvetimizi azaltmıştır. Fakat bugün etoskil ederek İstanbula göndermistir. gücümüzün Cumhuriyetteki resmi bile bizim gazebulunuyorum. Bu mesafenin üç yüz ki elınden almağa kal'ıyyen Şirket delegeleri tstanbula geldiler limizde kalanı biz sokol yunaklar butün fevkalâde teden kopya etmişsiniz de o güzel re lometro kadarını şimendiferle; üsttarafı yetmiyeceğini zanneltikleri Telefon sosyetesının hükumet tara kuvvetlerimizle ve a^ırlarca korumak nını, Milâno ile Salzomaggiore arasındaki tahkim edilmiş halların içcri kısmma yer sim kepaze bir şey olmuştu ve bizler fından satın alınması etrafında Bayın yetindeyiz. Güney (cenub) Slâvları akadar dehşetli bir toz içinde, gayet fena, leşiyorum. Şimdi onu, hükumet mcrkczi samimî olarak hayıflanmıştık. Çünkü dırlık Bakanlığile konuşmalara başla rasında bize dedelerimizden kalan amaçyollardan geçerek otomobille aştım. ne kadar kovalayıp kaft surette mahvel gazetelerden alınacak resimler iyi römış olan sosyete delegeleri M. Frank ları (gayeleri) devam ettirmiyecek bir Dünkü ak^rn 'etp'^rinden b'ri zaMemlekette güzellik namına hiçbir ?ey mck ve nihauel sulha kavuşmak kaldı. tuş edilmek lâzımdır. Aksi takdirde Gill ile Jan Boyau dün Ankaradan İs kimsenın bulunacağını zannetmıyorum! bıta tarafından casusluk şüphesile Bey(CUMHURÎYET Kral Konstantin son moda fütürist resimler gibi bir ayok. Yüzlerce kilometro saha üzermde İşte biz Sofyaya sizin yanınıza bunları oğlunda berbeıiik eden Malhas ismintanbula dönmüşlerdir. bu sözlerile siyasa ve askerlik bakımın vuc çamur ve silık çizgi çıkar. Bunu bir tek ağac gb'rülmüyor. Fakat buğday Konuşmalar daha bitmediği gibi pü ve aramızda artık genel bir amacın (u de birinin tevkif edildiğini yazmıştı. tarlalan mükemmel. Dağlarda ormanlar dan nekadar basiretsiz ve uzağı gör klişecinize sorsaydanız her halde size rüzlü noktalar da halledılememiştir. mumî bir gayenin) dolaştığını sbylemek Yaptığımız tahkikata göre her ne ka varmış diyorlar, fakat bunlar, ovadan mez bir zavallı olduğunu ispat ediyor bir akıl öğretirdi. Hem neye zahmet Delegeler konuşmalar hakkında hiç için geldik!» dar böyle bir adam yakalanarak adli görünmüyor. Bereket versın ki hava faz Aylarca hazırlandıktan sonra yaptığı ettiniz a canım. bizden isteseydiniz res bir şey söylemek istememışlerdir. Bu İşte Yugoslav Kralından sonra geleıı yeye verilmişse de casuslukla alâkası al min hazır klişesini size yollamaz mıy la »cak değil; bilhassa geceleri serın, taarruzun ilk muvaffakiyetlerine nunla beraber, delegelerin Londradan Yugoslav sokollarının birincı reıs vekıii olmadığı için serbest bırakılmıştır. Yaldanarak. Atatürkü ve millî orduyu bir dık sanki? hatta bazan soğuk oluyor. j^eni talimat istedikleri ve bu talimat Gavgel, Yunan gazetesinde bunları ya nız bu adamm üzcrinde Koço namma Havadisi ve resmi makasladıktan son gelir gelmez gene Ankaraya ddnerek Anadolunun iç tarafı yüksek bir yay sabun köpüğüne benzetiyor. Halbuki zıyor. Biz Yugoslavya sokollarının Sof yazılı bir pasaport bulunduğundan, başonun sabun köpüğü sandığı Büyük Ku ra klişeyi de, hatta fotoğrafm ashnı da la halindedir. Bulunduğumuz mevki dokonuşmalara devam edecekleri söyleni yaya jimnastik yapmağa geldıklerıni zan kasma aid bir pasaportu kullsnmaktan mandanla kahraman ordu, kendisini size veriverirdik! kuz yüz metrodan fazla yüksek. Böyle yor. Delegeler dün sosyete merkezine nediyorduk. Aldanmışız. Meğer onlar suçludur. Tahkikata birinci istintak hâde Zatı vâlânız «Almanya. Sovyet Rus giderek sosyete ıleri gelenlerile görüşolduğu da isabet, çünkü deniz kıyısmda | ordusunu da yakan bir alev, bir yılSofyaya siyasa yapmağa gelmisler! A kimi devam etmektedir. Bu adamm küdayanılmaz bir sıcak vardı. Hava g e c e ! d ı n m d l ° i v i «çramak için geriliyen ya aleyhine bir ittifak teklif etti> baş müşlerdir. caba Yugoslav dostlarımız bütün bunla çük san'atlar kanunundan istifade edebile serinlemiyor, rutubetini ve ağırlığını b i r a s l a n ı n b u gerilemesinden korkacağı lıklı bir yazı neşretmişsiniz. Bu, bizde rın kendi arzularile imzaladıkları bazı rek memleketimizde kalmak için bunu muhafaza edıyordu. O hava burada yerde böbürleniyor. Sonra evvelâ Sa yazının ikinci başlığı olarak «Almanya, anlaşmalarla taban tabana zıd olduğunu yaptığı zannedilmektedir. kat'iyyen yok. Şimdiye kadar oturdu karyada, arkasından Afyonda müthiş Sovyet Rusya aleyhine bir blok teşki fark etmiyorlar mı? Yoksa onlarca kağum şehirler halis Türk şehirleri; pis, fe darbelerimizi yiyince her halde aklı ba lini teklif etmiş» şeklinde çıkmış. Ne bü bul edilen bu taahhüdatın bir kıymeti Almanyaya domates yük kabahat etmişiz! Demek ki İtalya, 7 ressam ve bir heykeltraşm teşkil etna kaldınmlı, içinden büyük otomobi şma gelmiş olsa gerektir. yok mu? Buralan izah edilse lıiç te fena yollıyacağız Habeşistana harb ilân etse ve bir ga tiği D grupunun beşinci resim sergisi limle geçemediğim, barsak gibi dolaşık olmaz. Herkes yapacağını bilir. Ya Konstantinin «şimdi Mustafa Ke zete «İtalya, Habeşistana harb ilân et bugün Beyoğlunda Fransız tiyatrosunAlmanya her yıl dısarıdan 1,5 milyon gayet dar sokaklı şehirler. Türkün, me mal Paşayı hükumet merkezine kadar MEMDUH TALÂT TEZEL ti» diye başlık koysa öteki gazeteler, bu da açılacaktır. Sergide şair Necib Famarklık domates almaktadır. Fakat şimdeniyet unsuru olmaktan bu kadar uzak kovalayıp kat'î surette mahvetmek is haberi mutlaka başka türlü serlevha ile zıl bir konferans verecek. grup üyelerinSlâv ulusları birliği peşinde diye kadar memleketimizden Almanyaya bulunuşu çok şaşılacak şey. Türk, on tiyorum» sözüne ne demeli? Bu pa mi koyacaklar? Böyle yapmazlarsa bir den ressam Elif Naci de bir müsahabe Belgrad (Özel) Bulgarların Sof domates çıkısı (ihracatı) yapılamamıştır. dördüncü asırda Avrupada göründüğü yapacaktır. lavracı, yalancı pehlivan, bu Napolyon cürüm mü işlemiş olacaklar? yada yaptıkları sokol şenliklerine Yugos Bu yıl Almanyanın domates aldığı memvaziyeti hâlâ muhafaza ediyor. Avru Sergide epeyce eser vardır. Herkese lavlar da iştirak etmişlerdir. Slâvlar ara leketlerle arasındaki klering anlaşmalaSize dostça bir öğüd verelim: padan gitmesi Anadolunun ortasına tek bozuntusu ağustosta beslediği hulya Henüz genc ve toysunuz. Dünya hâdi açık ve duhuliyesizdir. sında bir kurum sayılan sokollar, beden rının durumu değiştirmesi ve bizim kJerar çekilmesi zamanı çoktan gelmiştir. ların eylulde yani bir ay sonra Sakarya seleri hakkında kâfi malumatınız yok! terbiyesinden ve süel hazırhktan başka rıng anlaşmannziH müsaid olmasından öHükumeti idare tarzlan da tamamile mağlubiyetile suya düştüğünü görünce, Bu kabil potlar bizce bir mesele teşkil gencliğehürriyet, özgürlük (serbestı), türü Almanyaya domates çıkısı (ihrainanılmıyacak şekildedir. sevgilisi Prensese karşı olsun utanmadı etmez. Fakat eller duyarsa, gülerler. erkinlik (istiklâl), düşmana nefret gibi catı) yapabilmek imkânları bulunmak. Bütün bu şehirlerde, sade Rum ve Er mı Dünya hâdiseleri yalnız fılân gazete tadır. Şehrimiz Tecim Odası bu vaziyeti duygular da aşılamağa çalışır. r meni kadınlan ve çocuklan var. Bütün yaş meyva çıkısı yapabilecek tecimenîeKonstantin, bu sözlerile hakikaten ga yazsm, diye cere3 an etmez. Dünya dev îstanbul rasathanesi dün saat ücü bir Filhakika Slâv memleketlerinin hemen erkekler, iki sene evvel memleketin içedakika 57 saniye gece şiddetli bir yer fil bir adam olduğunu ispat etmiş ve letleri ve diplomatları sizin ne vekili hepsi, yabancı devlet boyunduruğundan re (tüccarlara) bildirmiştir. Oda bu durilerine sürülmüşler, ne olduklannı Al sarsıntısı kaydetmistir. niz, ne de varyete palyaçonuzdur. rumdan istifade için tecımenlere imkânf Üst merkezi İstanbuldan 9200 kilo sokol teşkilâtları sayesinde kurtulmuş lah bilir. Burada, iki bin yerine on Rum gafletinin cezasını, yalnız kendisi de Binaenaleyh her hâdise bütün dünya lar da hazırlamaktadır. metro mesafede bulunduğundan Japon lardır. Çekoslovaklar kuvvetli ve dinc erkeği ve dört Ermeni var. Fakat, Türk ğil, fakat Yunan milleti de çekmiştir.) gazetelerine, ajanslar, telsizler. muha Alman kütlesi içinde benliklerini sokol Halil Mithat Ankaraya gitti ler de, tutunmak için ellerinden her şeyBunun fazla uzamıyacağını umuyo bir telgrafları vasıtasile ayni günde ge yada oldugu tahmin edilmektedir. Londra 18 (Özel) Bu sabah Tok kurumu sayesinde korumuşlardır. Po Türkofıs Başdanısmanlığına (başmülerini alan Kemal Paşa tarafından fena rum. Çünkü, açık söyliyeyim, artık bu çer ve malum vasıflarile.. Gerçi pek iyi voda yeni bir sarsıntı daha olmuştur. lonyalılar Büyük Harbden evvelki za savirliğine) tayin edilen ve şehrimize ger muamelelere maruz kalmışlardır. Sefalet harbden tam manasile bıktım, herşeyden olmıyan bir yere düşerek mekruh olan Sarsıntı hafif olduğundan zararlar e manlarda üç büyük imparatorluk boyunlen Atina tecim mümessilimiz Halil Mitson derecededir. Köylülerin çoğu onun de bıktım zaten. Fakat tekrar ediyorum şeyleri almak caiz değildir ama, bu ka duruğu altındaki hars ve medeniyetlerini hat dün Türkofis İstanbul şubesinde çaolmuştur. aleyhinde, çünkü artık sulha ve rahata ide beynelmilel vak'alarda tatbik edil sokol teşkilâh sayesinde kurtarmışlardır. lışmıs ve aksam Ankaraya gitmiştir. bu benim harbim değil, bir dünya harbikavuşmak istiyorlar. mez! Sonra her mevcudun bir adı, her dığın öteki hezeyanlara da pek güldük. Avusturya Macaristan İmparatorluğuFakat, ahalisi mutaassıb olan kasaba dir. Kıt'alarımız gerçekten fevkalâde bir vak'anın muayyen bir tarifi vardır. O Haklısın; yanlıs yere taş atmışız, üstü nun yıkılmasını hazırlıyan en büyük âmilteşkilâtı yapmışlardır. lar da var. Bu kasabalarda, erkekler, kahramanlık ve şaşılacak bir tahammül dun, abdal, taş, toprak, dünyanm her ta müze sıçrattık. Fakat uzun etme, şirretlerden biri sokollardır. gece çıkıyorlar ve münferid efradımızla gösteriyorlar. Fedakârlıkları o kadar do rafmda ayni manayı taşır ve adı on mil | liği bırak ta işine bak, tıpış tıpış gene Sokol teşkilâtı, ulusal amaclara ulaşYugoslavlarla Bulgarların anlaşma \e tıktan sonra ele geçen özgürlüğü ve err kamyon goförlerimizi çok feci şekilde kunaklı ki, heyecandan kurtulamıyorum. yon kere de geçse budur. Meselâ «at öteberi makasla ve gene «muhabirle boğazlıyorlar. Her taraflannı kesiyor Yaralılar bile, ben geçerken, seyyar has çifte attı» cümlesi artık mübtezelleşti rim, muhbirlerim, gazetelerim, hava yakınlaşma işlerinde bu Slâv teşkilâtının kinliği (istiklâl ve hürriyeti) korumağı ve diye «dört ayaklı, uzun kuyruklu mah dislerim, telsizlerim. telefonlarım» dive çok büyük yardımlan dokunur. devam ettirmeği de öğretmekte idi. Şimlar, hatta derilerini yüzüyorlar. Bu mutanelerden ve trenlerden fırhyorlar, sar luk arka ayaklannı boşluğa doğru fır Memleketlerinin üçte ikisini kaybeden di muhtelif Slâv uluslan arasındaki ansayıkla... Karar verdik, aldırmıyacağız ameleler bizim askerleri çileden çıkan yor, ve yazık ki mukabelebilmisle sebeb gılarını tozlarda sürükliyerek arkamdan lattı» denilmez. Dünya yıkılıncıya ka artık, sahifelerimize telörgü de çevire Macarlar sokollardan örnek ve ibret a lasamamazlıklara son vermeğe ve bunlar dar vak'anın tarifi at çifte attı, dır! larak ayni gayeyi gütmeği gözeten Le arasında birlik vücude getirmeğe çalı meyiz ya? oluyor. Harb bu »uretle çok vahşi bir şe koşuyorlar. vante ismini taşıyan ulusal bir jimnastık şıyor. FERİDVN OSMAN Çenesi düşük bir zenne ağzıle sırala(Arkası var) kil alıyor, bu sebeble elimizde az esir Ordumuz için aptalca ve gafil düşünceleri Itiraf ettiği feci zulümleri Teotokis emir veriyor: Her iki günde bir, sofrada çiçek değiştirir gibi yerlerine başkalarını koymak üzere, iki Türk köylüsü öldiirün! 19 uncu resim sergisi Onlar ki verirler lâf ile... Güzel San'atler resim şubesinin sergisi dün Galatasarav lisesinde hüyük törenle açıldı Çam e mubarek ağacdır! Yapraklarî yaprak değil, iğne.. Kütügü insana, fena bir deri hastalığına rutulmuş, cılız, kambur, yamrıyumru bir adamı hatırlatır.. Dibinde oturamazsı nız, döküntüleri batar.. Meyvası dişlek, pis, kapkara bir ağzı andırır.. Dokunamazsınız, bulaşır.. Ve bu bulaşıktan, ne kadar yıkansanız kurtulamazsınızBöyle iken, çam makbul ve muteber bir ağacdır. Gelin de bunun üzerine, in sanların huylanna, zevkiselimlerine akıl, sır erdirin! Çam edebiyata, halk dilinde dolaşan temsillere de geçmiştir. Şair Mehmed Celâl merhum Ada çamlarının âşıkı idi. Romanların, hıkâyelerin çoğunda bu, çirkin ağacın özene bezene, tellendire ^allandıra yapılmış tasvirlerine, hiç değilse zıkrine raslarsmız. Bazı şarkılanmızda bile çamın, çamların, çamlığm adı geçer.. Telefon Sosyetsi Devlet Sokollar Sofyaya siyasa yapmağa mı geldiler? murakabesine alınacak Casus değil! Yakaîanan berber kalfası serbest bırakıldı :<D» grupu sergisi bugün açılıyor Dün Japonyada siddetli bir sarsıntı oldu

Bu sayıdan diğer sayfalar: