30 Temmuz 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

30 Temmuz 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ÎYET CUMHUB. 1933 IİKUçUk | | hikâye Kumlara yazılan yazı Suad Derviş Süleyman Numan İhtifali Telefon ücretleri Şebeke hükumete geçince ucuzlıyacah Casusluk tarihinde tazelenen bir sahife: 9 Binlerce askerî ve sivil d<">ktorTarm Dedi. Ve sonra yerinden kalktı.. KumDeniz bir gergef üstüne sıkı sıkı gerilbüyük üstadı, cennetmekân, Süleyman larm arasmda otele doğru koştu. miş mavi bir atlas gibi dümdüz ve kırıBayrndırhk Bakanlığı namına İstanGenc adam da yerinden fırlamışb. Numan hocamm hatırasım tes'id için bul Telefon Sosyetesini murakabe alşıksızdı. Güneşin altında kızıl görünen kurşunî İki üç adımda ona yetişti. Onun kolun Gülhanede yapılan toplantıya ben de tına alan komisyon bu husustaki ça davetli idim. Ahlâk, tababet, secive, bildan tuttu: kumlarda ikisi yanyana oturmuşlardı. lışmalarma devam etmektedir. gi, samimiyet, insanîvet ve milliyet Erkeğin iyi teşrih bilen bir heykeltraş ta Yemin ederim, dedi. Komisyon, sosyetede çalışan ve sa dersleri ve feyiz aldığım Gülhanenin rafından bütün adaleleri ayrı ayn işlenyısı çok fazla olmıyan ecnebi işyarla Ve yemin ederim derken samimî idi. kapısına gelince bir fen mabedine gimiş bir Hergül heykeli gibi, o kadar iri rın (memurların) da durumunu ince Ve genc kız onun samimiyetine biran rer gibi mütehassis oldum. ve o kadar güzel çizgileri vardı ki kud inandı. lemektedir. Bunlardan uzman (müteDoktorlarımızm söylevlerinden çok reti temsil için yapılmış tuncdan bir abihassis) olmıyanlar çıkarılarak yerle * * * ' Amerikah istihbarat zabiti, kitabında ilham aldım. Ben de merhumun 318 yıdeye benziyordu. rine Türk işyarlar getirilecektir. «Matmazel Doktör» denilen Froylayn Akşama kadar artık biribirlerinin ya Imda dahiliye koŞuşunda talebesi idim. Genc kız minimini birşeydi. Ökçesiz Çok istifade gördüm. Daha sonra ken Haber aldığımıza göre komisyon, şe Elsbet Şragmüllerin Anversteki casusluk denız sandallarile şüphesiz ki boyu bir nından ayrılmadılar. Serin sulann içinde disini birçok defa (konsolto) ya davet beke tamamile hükumete geçtiği va okulu hakkmda şu malumatı veriyor: metro elli sekizi gecmezdi. Mevzun ve yanyana yüzdüler, kumlann üstüne tekkit abone paralarmın da ucuzlatılması Hiçbir modern okulda (mektebde) rar uzajıdılar. Plâjm kazinosunda bera ederek faydalar gördüm. Genc doktorince bir vücudü vardı. lara bir ibret dersi olur fikrile intıba imkânlarını anyacaktır. bu kadar tam bir gösterme örneği ve Porselen bebeklere benziyen yüzünde ber saman çöplerle limonata içtiler.. larımı, görgülerimi yazacağım. Bu meyanda aboneleri çoğaltmak i levhası koleksiyonu yoktur. Harb gemi kocaman kocaman açılmış uzun kirpik Tunc renkli genc kız hakikaten bir yaz Süleyman Numan, fıtraten asü ve çin telefon alma şartları daha çok koleri tipleri, kabili sevk balonlar, uçaklar, li siyah gözleri o kadar güzeldi ki Her meyvası gibi birşeydi. Ve sonra tarasada zeki idi. Hükumet tarafından 1896 dalaylaştırılacaktır. gemiler, her türlü silâhlar, ordulardaki ügüle benziyen atlet vücudlü delikanlı o beraber dansettiler... ikmali tahsil için Almanyaya gönderilSosyetenin satm almması için hüku niformalann renkli tablolan, smıf ve rüt*** gözlere baktıkça kalbinde tatlı bir sı di. metin verdiği fiati aksiyonerlerine bil be renkleri, alâmetleri, şeridleri, her ne cakhk hissediyordu. Gülhanemizin müessisi ve büj'ük or dirmek üzere Londraya giden sosycte istersniz hepsi vardı. Gece olmuştu. Plâjm otelinde balo * * * vardı. ganizatörü olan (Rider) ve muavini delegelerinin bu hafta içinde gene Talebe, bir defa, bu teferrüatı adamaSmokinli erkekler, tuvaletli kadnnlar, Dayke bu irfan hazinesini kurup yük Türkiyeye dönmeleri beklenmektedir. kıllı öğrendiktn sonra, kurslar daha gizli Bugün deniz kalabalık ta değildi. Bir sürü insanlar ortada koşuşup oynaşmı masalarda şampanya içiyorlar, renkli Ja seltmeğe çalıştıklan bir sırada tahsili Sosyete delegeleri döndükten sonra oluyordu. Yalnız «orta sınıf Almanlar» yordu. Sarı örgü koltuklar içinde ve pon fenerlerile donatılmış tarasada dans ni bitiren Süleyman Nmanla arkadaş kısa bir görüşme ile sosyete hükumete denilen bir takım esrarengiz adamlar, yeları avdet etti. (Rider), onun 4 arka geçecektir. kumlarm üzerinde uzanmışlardı. İleride ediliyordu. ni talebeyi, ücra odalannda ziyaret edidaşile Gülhaneye verilmelerini istedi. Genc kız kenarda bir masada idi. Desulann üstünden kayar gibi giden biri yor ve casus namzedlerine, topladıklan Emri altına aldığı doktorları derhal iş kırmızı, öteki yeşil iki baş görünüyordu. likanlı barın önünde. malumatı Froylayn Doktora göndermenin » başına koymadı. Bir müddet bilgileri • • İki genc göke, denize ve biribirlerinin veya getirmenin yollannı öğretiyorlardı. Matmazel Dohtörun Frantız gazete' Genc kız, iri gözlerle bar iskemlesin ni tetkik etti. Nihayet kani oldu ki, gözleri içine bakıyorlar ve içlerinde son deki iri erkeğe bakarken yanında kulakBunlar, talebeye bu iş için hazırlanmış lerinde çıkan genclik resmi Süleyman Numan Almanyada boş vakit suz bir zevk duyuyorlardı. larına birşey fısıldıyan uzun saçlı ve sol geçirmemiş, kendisine dahiliye koğu özel kalemlerle kâğıda, mendile, gazete [Bu resmi nakletmekle beraber MatBu şeffaf havanın içinde tatlı bir rü gun yüzlü san'atkârı dalgm, dalgm din şunu vererek müstakil bir şef yaptı. kenarlarma göze görünmz mektublar yaz mazel Doktörün hakikî fotoğrafisi olup ya görüyor gibi idiler... liyordu. manın usulünü talim ettikleri gibi, arası olmadığmı garanti edemeytz.] Ben 318 li sınıf arkadaşlanmla Sü ra aldıklan, görünüşte zararsız mektub de başka bir tılsım daha vardı: GideceIkisinin de kalbi, tatlı tatlı atıyordu. Bar iskemlesindeki erkek üçüncü vis leyman Numanı çok iyi biliriz. Hergün lann alelâde satırları arasına yazılmış ta ği memleketin kâğıd paralarından bir taVe elleri biribirine kilidlenmek ihtiyacile kisini içmişti. Yanında yeşil gözlü, siyah sabahlan erkenden Gülhaneye gelir. hmatın, kimyevî mahlullerle nasıl mey nesinin köşesine minimini S. H. C. harfleri tutuşuyor, bakışlarında sanki miknatısî saçlı genc kadına viskinin verdiği sarhoş Hastalar hakkanda asistanlarından madana çıkanldığını gösteriyorlardı. Nam yazılıyordu. bir kuvvet varmış gibi birbirinden ayrıla luk içerisinde bakıyordu ve içinde tatlı lumat alır. Sonra, hasta kliniğine ge zedlere, ayni zamanda, Froylayn Dok mıyorlardı. bir yumuşaklık hissediyordu. Yeşil göz lir, her hastaya uzun uzadıya sorar, bir Böyle techiz edildikten sonda casus otorla mektublaştıklan zaman kullana kulun karanlık koridorlanndan geçip kalü, nar çiçeği rengi dudaklı kadın, göz kılı kırk yararcasına, iğneden ipliğe Biribirlerinin yanında ve bu sonsuz caklan şifreler de ezberletiliyordu. pah bir otomobile bindiriliyor ve sınıra mavilik karşısında adeta sarhoş gibi idi leri bir bebek gibi hayretle açılmış, genc kadar arar. Hastanm duyduklarını senEn budala talebeden bile istifade kadar götürülüyordu. Orada, hudud muler, ikisi de biribirlerine daha yaklaş kız gibi insana mahcubiyet duygusu ver dromları saydırır. Sonra hastayı baş yolunu arıyorlardı hafızı bir zabit, pasaportunu, sigara kâmak ve biribirlerinin gözlerinin içine ba miyordu. Ve delikanlıda üç viskinin ce tan nihayete kadar mükemelen mua saretj vardı. Dudaklarını siyah ipek saç yene ve tetkik eder. Her talebe Ele geçen bir vesikaya göre, talebe ğıdını ve köşesine üç harf işaret edilmiş karken: lara yaklaştınyor ve tatlı, tatlı fısıldıyor nin yazdığı müşahede kâğıdlan nin kabiltyet derecesi, daha az veya da banknotunu gördükten sonra, casusun sı Seni seviyorum. du: nı, ve hareret münhanisini okutturur. ha fazla bir talim ve terbiyeye müsaıd nırı geçmesine yardım edıyordu. Casus öüniversiteli gencler köylülerle Diye fısıldamak istiyorlardı. Bu sözHataları düzeltir. Hastayı her taleboye Sızi seviyorum... Sizi seviyorum.. ise, ona göre, kurslar da daha az veya devini (vazifsini) yapıp bitirdikten sonra, konufuyorlar leri acaba samimî miydi.. Bu anda hem muayene ettirir. Şayanı dikkat noktatekrar Anverse geliyor, yahud smırda *** genc erkek, hem genc kız bunun samimî lzmir (Özel) Üniversiteli gencler daha fazla güçleştirilip, derinleştiri'iyorda durur, saatlerce ders verirdi. Vel Froylayn Doktorla karşılaşıyordu. Eğer, du. Fakat öğretmenler, en budala taleolduğuna yemin edebilirlerdi. Biribirle Genc kız bebek bakışlarını onlardan hasıl, anlatması uzun sürer, hocamız, köylerde tetkiklere başlamışlardır. Gencbeden bile istifadeye çalışıyor, bunun bu casus Anvers gizli istihbarat merkezirine bir söz söyliyemiyorlardı. Ne söyli çevirdi ve yanındaki san'atkâra: Gülhanedeki dahiliye koğuşunu Al ler, tamamile köy hayatını yaşamakta, için de talebenin çözmek (halletmek) ne değil de, Almanların pek geniş olan yebilirlerdi. Daha ilk tanıştıklan gün; Geliniz denize doğru gidelim, de manyadaki meşhur Laydenin ufak bir köy halkile temasta bulunmaktadırlar. mecburiyetinde kalacakları meseleleri gizli istihbarat şebekesınin başka bir dakalblerine gelen bu hissi nasıl bir haki di. modeli yapmıştı. Burada bellibaşlı has işte, tarlada, kahvehanede onlan yakın onun zekâ derecesine göre tamamile ted kez veya şubesine memur edilirse bir dakatmiş gibi biribirlerine söyliyebilirlerdi. Elele tutarak kumlara doğru ilerledi talıkları göstermekle beraber ,her ta dan takib ederek zaman zaman konfe ris ve iptidaî bir şekilde, kendisine göste ha Froylayn Doktoru hiç görmüyordu. Susuyorlar, bakışmakta devam ediyor Ier. Parlak bir mehtab onun boncuklu el lebeyi hastahkla değil, hastalarile uğ ranslar vermektedırler. riyor, karşılaşacağı bütün şartları ve hal Froylayn Dohtorun keskin gözü... Lİar ve sonra bu bakışlardan kalblerine biselerini pırıl pırıl pırıldatıyordu. raşmağa teşvik ederdi. Bu misafirlikte, hem Türk gencliğinin leri ona önceden tahmin ve hallettiriyorFakat casuslar, onun emri altında çasüzülen lezzeti içlerine sindirmek ister **# Genc kız içinde tuhaf bir acı ile oraya, köylüyü ve onun genel hayatını anlama lardı. Bu suretle onlan âdeta doğru ve lıştıklan müddetçe, Froylayn Doktorun gibi gözlerini yumuyorlar ve gözleri kapa daha sabahleyin o Hergül pazulu delisı, hem de köylüye bugünkü rejim, bu tafsilâtlı bir takım meselelerden mürek keskin gözü, hiçbir zaman onlann üstünSüleyman Numanın dahjlî serirıyatılı kalıyordu. kanlının kalın parmaklarile kumlara yazı günkü yenilik ve tutacağı yol etrafında keb bir ağ içine ahyorlardı. Bu meselele den ayrılmıyordu. Onun düşmanı gözetna ilgili laboratuarda ilk defa olarak * * * yazdığı o yere yaklaştı. izahat verilmesi noktasından çok iyi ne rin çoğu çocukça şeylerdi amma, en küliyen casuslarından başka, kendi casuslaHummayi racia, ve frengi mikropîanBirdenbire uzanmış olan erkeğin kalın Deniz sakindı. Gümüş aynadan bir sa nı ve bulaşkan beyin zarı iltihabını ticeler sağlanacaktır. çük dalgınlığa ve unutkanlığa bile im rını da tarassud ve murakabe eden ca * ıparmağı kumlarm üstünde bir şeyler çiz tıh gibi dümdüz, kınşıksızdı. Genc kız buldu. Birçok talebesine gösterdi. kân bırakmıyordu. suslan vardı. Pariste, Londrada, Barle[meğe başladı. Genc kız uyku taklidi ya bu rüzgârlı gecede sanki nefes almak isMatmazel Doktör, kendi usulüne tev Ducde, her nerede olursa olsunlar, Froyİşte bu laboratuardır ki bugün Tür>arak mutfakta tencere gözetliyen uyur tiyormuş gibi göğsünü şişirerek kollannı kiyede mevcud resmî ve gayriresmî fikan, talebesine, önce kolay ödevler layn Doktör, onların ne yaptıklannı, kenFarifeler değişmedi Ive hırsız bir kedi yavrusu gibi tek gözü açtı. j'üzlerce kimya laboratuarı ve bakteri(vazifeler) veriyor, böylece onların ka di emirlerini harfiyen ifa edip etmedîkElektrik tarifesile, Kadıköy terkos su biliyetleri üstüne çıkmıyarak kendi ken lerini bilirdi. 'nü kapamış, tek gözünü açmış bu parma Ve hırçm ayak darbelerile kumların yolojihane doğurmuştur. Gülhanenin ğın yerde çizdiği yazıyı okuyordu: Bunlardan bir tanesi, Pariste kendi • » bugünkü durumunu, büyüklüğünü, te yu tarifesi yeniden incelenmiş ve önü dilerinden emin olmalarını, nefislerine ıtiüstüne yazılmış olan yazılan bozdu: müzdeki üç ay için fiatler aynen alako«Sizi seviyorum..» sini emniyet ve selâmette sanarak bir kâmülünü kuran (Rider) le (Dayke) ye mad getirmelerini hazırlıyordu. Fakat Sizi seviyorum. Bu yazı kumlarm üstüne ne güzel yaen büyük istinad noktaları ve muavin nulmuştur. bıraz sonra, daha fazlasmı, gittikçe ve gün Parisli bir dansözle eğlenrrteye ko Başını çevirdi. Ona bu sözleri söylizılmıştı. yulmuştur. Bulvarlardan birinden eğleri Süleyman Numanla arkadaşları daima daha fazlasmı istiyordu. yen genc san'atkâra istihza ile baktı: Genc kızın kalbi gitgide artan bir heolmuştur. lendiği kadınla kolkola geçerken ne mahsus tabirler icad ederdi. AraRaporlarda hakikat istiyor, Nekadar zaman, dedi. yecan içerisinde idi. yabancı bir adam, yanma sokularak nesıra talebesini güldürecek, neşelendi fantazi ve mubalâğa değil! Olünciye kadar. Şimdi delikanlı gözlerini kaldırmış zaketle ateş istemiş ve sigarasmı yakarken recek misaller, cümleler yapardı. Lâ Bulgarlar Balkan Harbinde esir al Bu yaman kadm, kendi casuslarından kulağına şu sözleri fısıldamıştı: b, ona bakıyordu. Ondan bir cevab ister Zamanımızdaki aşkın ömrü o katifeci ve şakraktı. gerçek ve doğru raporlar istiyor, asla fangibi inadla bakıyordu. dar kısa ki, dedi, ilk çıkacak rüzgân ve dıkları binlerce Türk askerini Rusçuk « Froylaynın nasihatlerini unutu • »*» civarında sıtmalı, fena havalı. ratubettazi ve mubalâğa istemiyordu. Çünkü, o, yorsunuz.» Genc kız da o yazmın yanma şu suali sahile ilk çarpacak dalgayı bile beklemiBüyük Harbde (Sahra Sınhive Mü kendi talebesi olmıyan birçok casusların, yor... Size o kadar kısa bir ömür temen li bir yere hapsetmişlerdi. Tifo, lekeli Froylayn Doktör, en sadık casuslarınyazdı: fettişi Umumisi) olmuştu. Başkuman fırsat bulunca, bu iki kusur ve hataya humma, dizanteri gibi birçok hastalıkni etmezdim.... dan bazılarına ayda 2000 dolara kadar «Ne kadar zaman sevebileceksiniz?» lar birçoğunu öldürmüştü. Her esır ö dan vekili Enver Paşanm itimadmı ka düştüklerini görüyordu. O, her zaman ücret verdiği gibi, bazı sadakatsizlik e Şimdi bir parmak gene kumun üstüne Ve gülmeğe başladı. Şimdi kumlarm lümünü bekliyordu. Hatta bazı esirler zanmıştı. Seyyar karargâhla cephe. talebesine: denleri de öldürtüyordu. Kendilerine tevçizjyordu: üstüne kapanmıştı ve gülüyordu. Omuz çekmekte olduklan ıstıraba, işkenceye cephe gezerdi. Sırmalı elbisesi. kibar Bana vak'alar haber verin, fikir di ettiği işleri beceremiyen müteaddid caları sarsıla, sarsıla ve göğsü adeta hıçkı dayanamıyarak kendi kendilerini a giyinişile bir (erkânıharb) vezninde «Olünciye kadar!» ve mütalealannızı değil, derdi. susları, düşman topraklanna göndermiş bir (erkânıtıb) dı. Bu pek romantikti. Ve iki genc ve rıklarla dolmuş gibi kabara kabara, ve ğaclara asıyorlardı! Kursu bitirip te casus olan adamın o ve bunu kasden yakalanıp kurşuna dizil«*• gözlerinden yaşlar boşanarak gülüyordu: yeni insan kahkahalarla güldüler. Bu zavalhlara yalnız iki Bulgar zakuldan gidişi de gelişi gibi, hatta daha sinler diye yapmıştır. Böyle yaptığı za Zamanımızın ilk rüzgârı ve ilk dalga bitile bir hastabakıcı nezaret ederek Genel Savaşta binbir müşkülâtla Sı fazla gizli tutulurdu. Ve genc kız bir çilek gibi kızıl pembe manlar, düşman casuslukla mücadele teşyı beklemiyen aşklarına ağlar gibi gü umumî vefiyatm akıbetini bekliyorlar vasa geldikleri zaman, Enver Paşa Südudaklan arasından: Hudud polisinin, casusun, sınırm öte kilâtma, ölüme mahkum ettiği adamın izi Dalgalar bu yazıyı silinciye kadar lüyordu. dı. Bulgar doktorları esirlerin hallerini leyman Numana: tarafına geçmesine müsaade etmesi içm, ni bildirmek için bir hayli vasıtalan da SUAD DERVİŞ olsa ben razıyım. 40 metro kadar uzaktan; hastabakıcıdan Nasıl, yoruldunuz mu? dİ3'ince Sü özel işaretli pasaportundan başka, gene vardı. Bu vasıtalardan biri de casusu, anlarlar ve dönerlerdi. leyman Numan hiç çekinmiyerek: işaretli bir sigara kâğıdı veriliyordu. O, düşmanca malum olduğunu bildiği bir Türk esirlerinin bu acıklı durumla Topal eşekle kervana karışıp mu bu sigara kâğıdını, büküp bir pamuğun yoldan işbaşına göndermekti. Bazan o rmı haber alan Hilâliahmer cemiyeti harebeye atıldık, çaresiz bu zahmetlere içine sakhyor, pamuğu da kulağına, ya nun eline düşmanın deşjfre ettiği bir şifBulgar hükumetine müracaat etti. Sü katlanmak lâzım! demek cesaretini hud da boş olan kol düğmelerinin içine re verdikten sonra adamı son derece tehleyman Numan seçtiği beş arkadaşile göstermiştir. sokuyor, yahud da paltosunun kumaşı ile likeli bir hizmete memur ederdi. Rusçuğa giderek Hilâliahmerin mu Mütarekenin iptiadlarında Maltaya astan arasına saklryordu. Casusun üstün(Arkası var) A. D. kaddes bayrağnn açtı. sürülen Süleyman Numan Pulverista Süleyman Numan, yaptığı teşkilât zmdanında bile okudu. Neşelendi, ve la yüzlerce Türk esirini ölümden kur arkadaşlarını meşgul etti. Mıllî hüku tardı. Süleyman Numan bu yürek pa met sayesinde Maltadan kurtulduktan ralıyan gayrisıhhî, ve gayrimedenî va sonra Ankaraya gelip şükran borcunu ziyeti Bulgar hükumetine bildirdi. ifa etti. Bulgar heyeti sıhhiyesi bu hale manİstanbula dönüp Hekim mektebin madı. Üsera kamplanna gelip tertemiz deki kürsüsüne ve talebesine kavııştu. bir hastane ve birçok sağlam Türk e En nihayet karaciğerindeki aknser hassiri görünce Süleyman Numana hay talığmdan dola}'!, doymak bilmiyen karetle sordular: ratoprak nihayet bu mubarek vücudü Nasıl muvaffak oldunuz? de sinesine çekti. Biz sizin gibi hastalan 60 metro «*• dan muayene etmedik. Canımızdan Biçki Yurdundan mezun olanlardan bir grup Gülhane talim heyetinin büyük üs Zonguldak (Özel) Şehrimizdeki I olarak hayata vermışlerdir. Bugün de vazgeçerek hastaların içine girdik, her tadımız hakkmda yaptığı bu törenden, esirin hastalığını anladık, ayırdık, te biçki, dikiş ve nakış yurdları her yıl ol ayni amac üzerinde çalışmaktadırlar. ihtifalden hepimiz memnun olduk. davi ettik, ölümden kurtardık. EsirleHer iki yurdun, bir yıllık göznuru ve duğu gibi bu sene de ders devresinin Hele Süleyman Numan koğuşu ve Süre işte böyle muamele yapılır. Bu gibi sona ermesi münasebetile sergilerini aç elemeği mahsulleri sergilerde çok beğe hastalara bakamıyan insan değiklir! leyman Numan namına yapılacak ki nilmiş ve takdir toplamıştır. Genc kıztabdan ve her sene o nama mahsus bir mışlardır. Geliniz de Türkiyede sizin esirlere Hiların göznuru dökerek ince bir zevkle ders icadından dolyaı çok sevindik. lâliahmerin ve askerî hastanelerin naZonguldakta iki tane biçki. dikiş yurhazırladıkları güzel işler birbirlerile ölFakat Gülhanenin büyük organiza du vardır. Bunlardan biri Mürüvvetin, çülemiyecek kadar ustaca ve mükem sıl bakıp tedavi ettiğini görüp ibret atörü Riderle Dayke ve Viting hakla lınız! öbürü de Nazirenin idaresindedir. Bu meîdir. rmda da bir hatırlama günü lâzımdır Maltepe ile Bostancı arasına yüksek elektrik cereyanı verilebilecektir Res?& kıymetli hoca elbecerıkliği bakımınMürüvvetin mektebi bu yıl dokuz, zann ederim. Süleyman Numan tatlı tatlı ders vetevettürlü elektrik kablosu döşenmesi mimiz kablo döşeme ameliyesinden bir birçek gnte Jrnı tsm bir ev ktdını Nazireninki ise sekiz mezun vermıştir. rirdi. Güzel teşbihler bulurdu. Kendı DOKTOR HAFIZ CEMAL ne başlanmıştı. Maltepeye bir ay sonra sahayı göstermektedir. Mel.Doktörün keskin gözü casuslarının üstünden hiçbir yerde ayrılmazdı O, kendisine ihanet eden veya beceriksizlik yapan casusları, düşmana yakalatarak öldürtürdü Universiteli genclerin Izmirde yaptığı tetkikler SOSYETELERDE Zonguldak Biçki Yurdlarından çıkanlar Maltepeye elektrik veriliyor

Bu sayıdan diğer sayfalar: