30 Eylül 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

30 Eylül 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

30 Eylul 1935 CUMHURÎYET Belkisle Süleymanın ülkesinde: 5 Bîz bize Megalomanie Tuhaf bir tip tanırım; kendisini dünyanın en zeki, en istidadlı genci sanar Ve buna bütün kalbile inanmıştır. Pek birşeyle uğraşmaz. Lâf olsun diye hukuk okur. Kendisine ders veren Roma hukuku profesörü, onun görüşüne göre bir cahıldir. Biraz piyano çalar; musikiye fazla dikkat sarfedemediği için üzülür, «Yoksa Beethoven'i geçerdim» der. Basılmamış birkaç romanı vardır. Bunlar okunduğu gün herkesin birbirine gireceğine emindir. Evet, çok tuhaf bir hptir. Kendisile beş dakika konuşanlar hemen alaya başlarlar. O, buna aldırmaz. Herkesin aşağılık olduğuna o kadar inanmıştır ki, nazannda bir insan için en büyük kabiliyet onu anhyabilmek, takdir edebilmektir. Bunu yapmıyanları (yani herkesi) küçük gö rür, tezyif eder, elinden gelse, fırsatını bulsa tahkir etmek ister. Italya Habeş etrafmdaki araziye nasıl ayak attı ? Italyanlar Meneliğin İmparator olmasına yardım etmisler ve hatta onunla bir de muahede yapmışlardı Öbür devletler îtalyaya, Habeşis tanda, üstüste iki dc fa andlaşmalarla, geniş bir nüfuz bolgesi tanımıslardır. 1881 ve 1894 te İngiltere, Eritrenin, Italyan Somalisinin ve hatta bugünkii Habeş İmparatorlu ğunu teşkıl eden toprakların hemen hep sinin üzerinde îtalyanm bir takım hakları bulunduğunu kabul ve tasdik et miştir. c Ege Mitolojisinde IBUGÜN DEBU.J Neden sonra!. Asyalı göçmenler ULUSAL TARiH NOTLARI Turovalı Anahîs ve oğlu Ene ile beraber Italyaya göç eden Turovalılar tarafından Lavinium sitesinin kuruluşu şık Ömer Divanında: «Şu karşıdan gelen dilber» «Gelir ammâ neden sonra..» Beytile başlıyan bir koşma vardır. Bunun bir yerinde, şair: «Gördüm yarimin yüzünü.» «Optüm onun gül yüzünü,» «Aradım, buldum izini,» «Buldum, ammâ neden sonra!.» Diye, sevgilisine ancak ömrünün sonarına doğru kavuşabildiğini teessürle ima eder. Meğer, sevdıği kadının iştiyakım vıllarca. gönlünde, ,bir tapkı gibi taşıyan ve idealine geç te olsa kavuşmayı cana minjıet bilen, sade bizim derdli ozan degilmış!. Vaşinglonda, gazeteci meslektasjardan Bu adama kimi kızar, kimi güler. HalDavid Selke bugün doksan yaşındadır. buki zavallı hastadır, iyi edilmeğe muhBundan elli sene evvel, 18 yaşmcla bir kıtacdır. Bir doktora götürseniz megaloza vurulan Selke, o iaman evli bulundumanie diyecek, teşhisini koyacaktır. 'Adisababamn yerliler mahallesînde bir sokak £undan bu aşka, kalbinde önenıli bir yeı 1906 tarihli, üç taraflı uzlaşma, Ha de dahil olmak üzere, Îtalyanın doğu Fakat yazık ki bizde, bilhassa kafasile «vırıp, beklemis. Nihayet. geçenlerde beşjstan inhilâle uğradığı takdirde, îtal Afrikadaki süel dururnu şöyle tarif edi geçinenler arasında bu hastalık biraz karısı öliince, se\gilisi de o gün bugündür yaya, Eritreden îtalyan Somalisine kadar lir: çokça görünüyor. Megalomanie, tanıdılcocav. varmamış olduğu için. Selke buuzanan ve Tana gölünün güneyinden, Muntazam kıtaat (8 tümen) 105,000 kişi ğım adamda olduğu gibi çılgınlık derecer.unla evlcnmeğe karar vermiş. Fransız demiryolu güzergâhının da ba Faşist milis kıtaatı (6 tömen sine varmazsa o kadar kolay anlaşılmaz. 79.000 > Bu hastalığa hafifçe tutulmuş olanları Bazı arkaHsjları, doksanmdan sonra tısından geçen, yarım ay şeklinde büyü ve 7 tabur) Tanrıca Afrodit ve IÇoban Anahi$ Eritre yerli kıtaatı (2 tümen) 30,000 > ytf.iHen başgöz olmanın esbab ve rnu cek bir pay ayırmıştır. kendini beğenmiş, küstah, terbiyesi eksik Somali yerli kıtaatı (1 tümen) 15,000 > (Sir W. B. Rıchmondun tablosu) hassenatını sorduklarında, ihtiyar ve »eBunlardan gayri, îtalyanın Habeşis adamlar zannederiz. Halbuki zavallılar 30,000 Mitoloji anlatıyor: tanda hemen hiçbir menfaati yoktur de İşçiler (asgarî tahmin) hut, anası Afroditi onu bu derenin du batkâr âşık şu cevabı \2rmiş: hastadırlar. Daimî sömürge garnizan mek caiz olur. îtalya hükumetinin bu se Evlenmek, uzunuzadıya teemmüle Turovada çok güzel bir çoban vardı. ru sularında yıkadıktan sonra yanma 8 000 Bunların sayısı üç beş kişiden ibaret olmevcüdü ferki davayi teyid maksadile ortaya atAdı Anahisti. Güzellik ve garam tan aldı. Onun adına o su kenarına bir anıd muhtac olan bir iştir. Ben ise bütün ömsaydı korkulmazdı. Bu kadarı her yerde 267,000 rısı Afroditi bu delikanlıyı îda dağın konuldu ve Romalılar onun hatırasmı rümce bunu düşündüm. Esasen, ne yaptığı başlıca sebeblerden biri, öbür devletvardır. Fakat Megalomanie bizde saigın daki kaynak başlarında sürülerini ot Italyada, seferber edilmiş, fakat henüz unutmadılar. Eneyi tanrılan arasına tığımı bilecek kadar da yaşhyım! lere birçok imtiyazlar dağıtıldığı halde, sevkedilmemiş olan efradı da bu yekuna halinde. Kafasını işletip te buna tutul latırken görmüş ve onun güzelliğine çıkararak kendisine Jupiter îndıgete kendisine hiçbir şey bağışlamamış olmaArkadaşları buna karşıhk ne demişler? katınca, faşist hükumetinin Habeşistanın mamış olanları parmakla göstermek lâ vurulmuştu. Derhal Pafos adasındaki adını verdiler. sıdır. Hakikati halde, Habeş hükumeti 1Onun orasmı bilmiyorum. Fakat âşık fethi için bir milyon askeri silâh altına zım. mabedine çekildi; güzel kokularla yı Notlar: talyadan daima kocunmuş ve ItalyanlaÖmer Divarunı okumuş olsalardı: almağa karar verdiği ve bu işi bu sefer Allahtan ki ekseriyet, henüz son devkandı ve doğruca Turovaya gitti. <Du1 Turovanın tahrib edilmesi, çok ra, kendi ülkesinde hiçbir imtiyaz vermedağı alevin ışığından daha parlaktı. Kol parlak bir medeniyete sahib olan Tu Senin de aklın başına gelir, amına pek ciddî tuttuğu anlaşılır. rede değil. Küçük bir gayretle herkes iyi diği gibi, onlardan müşavir ve uzman daBöyle muazzam bir kuvveti sevk ve o olabilir. Yalnız, birkaç gün sıra ile ken larmda bilezikler vardı. Kulakları kü rovalılann Eğe ve Akdeniz memleket neden sonra!. hi almamıştır. peli idi ve parıl parıl göz alıyordu.> lerine yayılmaları, bu memleketlerde rada barındırmak çok önemli finansal fe di kendimize şu telkini yapmalıyız: Diyeceklerinde zerre kadar şüphem Çoban Anahisle Afroditinin birleşme yeni tarihî devirlerin açılmasına sebeb Vakıâ bir arahk, 1928 tarihli Habeş dakârhklar icab ettirmektedir. olmazdı. Karşısındakini küçük görmek, küçük sinden bir oğlan, kahraman Ene doğdu. Italyan andlaşmasına ilhak edilen özel olmuştu. 18 mayısta, îtalyan Finans Bakanı, olmıyan bir adama yakışmaz. Ercümend Ekrem TALU bir uzlaşmayla, Roma hükumetine Ha doğu Afrika durumunun icabatından olaEne bilginlerin en ulusu Hiron (Chi2 Enenin gemile dolaştığı mem N. beşistan içerisindeki bazı yolların inşası rak, nisan sonuna kadar ihtiyar edilmiş ron) tarafından talim ve terbiye gör leketler, bu yayılmanın sahası nokta dü. Turova kralmın kızı Kreus (Creuse) sından şayani dikkattir. havale edilmişse de, ihtiyar olunacak olan masrafın 620,000,000 lirete baliğ leymanın sülâlesinden olması, sonra Şoa ile evlendi. Turova muharebelerinde masraf hususunda iki taraf bir türlü uyu olduğunu resmen söylemişti. 3 Turovalı göçmenler en büyük roordusunun mükemmeliyeti ve en nihayet kahramanca cenkleşti. Turovanın düş lü Italyada oynamışlardır. Ene men şamadıklarından, Eritrenin tecimsel duruîtalyan bütçesi durup dururken, bu demuna önemli faydalar sağlıyacak olan bu rece önemli bir masraf ihtiyar edecek bir îtalyanlara karşı kazandığı zafer, bu bü man eline düştüğü gece, yalnız o, tek kıbesi bize bu göçmenlerin Lâtinlerle yük hükümdann cihan nazannda kadri başına Turova sokaklannda düşmanla ihtilâtını, yüksek bir medeniyete sahib iş akim kalmıştır. halde değildir. Bu paraya karşıhk, verçarpışü. Fakat her şeyin mahvolduğu olan Turovalılar geldikten sonradır ki, Bugünkü davada daha ne gibi esbab gi mükelleflerine bir menfaat gösterme ni yükseltmiş, ülkesini saydırmıştı. nu, bu boğuşmanın ümidsizliğini gö ve avamilin rol oynadığı açıkça belli de ğe mecburdur. Bu menfaat te Habeşisîtalyanlar, Meneliğin tahta çıkmasma rünce, küçük oğlunun elinden tuttu, ih Latium kıt'asının birdenbire parladığı SilrJîr 7;ra îtaiva hunları henüz izah etyardım etmişlerdi. O, împarator olur ol tiyar babasını omuzuna aldı ve gecenin nı ve. komşu memleketlçrle galibane memiştir. maz, dururriunu tavzih amacile, kettdile karanhğından istifade ederek Turova cenkleştiğini görüyoruz. *** . • , ..f/i ,4 Romalılar Ene tarafından kuru rile temasa geçti. Ve bu temas neticesin dan çıktı ve İda dağına çekildi. Bu karHiç şüphe götürmiyen yegâne keyfiyet, Italyanlar, en önce Afrikaya, bugün lan Lavinium sitesini, imparatorlukla de 1889 tarihli Uçyali andlaşması imza gaşalık içinde karısını kaybetmişti. îtalyanın günden güne artan nüfusuna Eritre admı verdikleri toprakları 1869 taSimav (Özel) Bu sene memleketirının ilk beşiği olarak telâkki eder landı. denizaşırı mahrec aramakta olduğudur. îda dağında Eneye birçok Turova lerdi. rihinde oralann Sultanından satın almak, mizde açılan Halkevinin beş kolu var Bu andlaşmanm, biri italyanca, öteki lılar iltihak etti. Turova baştanbaşa Bununla beraber, Italya demir ve elyat sonra 1892 de Zengibar Hâkiminin ken5 Lâtinlerin en ulu tanrısı Jupiter dır. Kollar olanca hızile çalışmaktadırlar. Amharik dilile, iki metni vardı; ve her yanmış, mahvolmuştu. Bu felâketten gibi bir takım iptidaî maddeleri dışarıdan dilerine terkeylediği Benadir kıyılanna ibadeti, Zefs perestişinden alınmıştı. Halkevimizin kitab sarayı pek kısa zaikisinin de, tatbikatta muteber olacağı ka sonra, Ene ile yanında toplananlar, 20 tedarik etmek mecburiyetindedir. Habemanda çok kitab sahibi olmuş ve kitab (şimdiki îtalyan Somalisi) yerleşmek subul edilmisti. Bu yüzden bilâhare birçok gemiden mürekkeb bir donanma yap Kahraman Enein ölümünden sonra o şistanı fethedecek olursa bu maddeleri retile ayak attılar. nun tanrılaştırılması, ona tapılması ve yekunu 1200 ü geçmiştir. Kitab sarayıanlaşmazlıklar oldu. Zira iki metin bir tılar. Bu gemilere bindiler. Ene evvelâ orada bulmak ümidindedir. Avrupalılahatta, Jupiterin yabancı bir tanrı te mız her gün talebe, her sınıftan kadın ve Eritre sömürgesi, evvelce Tigre İlbabirine uymuyordu. Ancak, italyanca met Trakya sahillerine yanaştı. Sonra Yu nn, tngiliz hakimiyetindeki Kenya böllâkki edilerek Eneye «Jupiter îndi erkekle dolup bosalmaktadır. yı bulunan, Habeş împaratoru Johannene göre, Italya her halde, Habeşistan nan sahillerinde dolaştı. Oradan Epire gete» adı verilmesi şayani dikkattir. Bu, gesinde bulmuş oldukları refah, bura ile sin hakimiyeti altında bulunan bölgeye San'at kolu 15 günde bir konser verüzerinde bir himaye hakkı elde etmiş bu gitti ve bir müddet orada kaldı. Nihayet Turovalı göçmenlerin Latiumdaki hâ hemhudud olan Habeş illerine karşı taçok yakındı. îtalyanlar, bazan keşif maktekrar yelken açarak Sicilya yolile şimekte ve garb musikisinin iyiliğini halkılunuyordu. Çünkü bu metin mucibince, mah uyandırmıştır. malî Afrikada Kartacaya gitti. Anahis, kim tesirlerini aydıa olarak gösteriyor. mıza anlatmaktadır. Musiki öğretmeni sadile o bölgeyi geçtikçe, Johannes bunMenelik: «Başka devlet veya hükumet yolda Sicilyada ölmüştü. Ene, KartacaSonra, îtalyanın, giriştiği bu işten geri REŞAD EKREM dan kuşkulanıyor ve îtalyanlara diş bılıMustafa Gürtekin her akşam 25 gence lerle herhangi bir müzakereye girişeceği nın kadın hükümdarı Didon tarafından dönmesini güçleştiren, kendince önemli yordu. ders vermekte ve saz, caz öğretmekte olzaman buna îtalyayı tavsit etmeyi kabuJ» bir dost gibi karşılandı. Bir müddet her bir sebeb daha vardır: Italya, Habeş seİstatistik müdürünün söylevi duğu gibi bu öğretmenin gayretile mü Arada ufaktefek çekişmeler oldu. Faetmışti. feri için bugüne kadar hayli masraf ihtişeyi unutarak onunla beraber yaşadı. kat bu çekişmeler, hiçbir zaman vahim Izmit 29 (A.A.) İstatistik Genel kemmel bir bando takımı kurulmuş ve Sonra tekrar gemiye binerek Italyada yar etmiş ve birçok ta asker sevkiyatında Bir yandan da, îtalyanlar Tigre bölbir hal almadı. genclerimiz ar şubemize derin ilgi gösbulunmuştur. gesinde ilerlemekteydiler. Maksadlarının, Tiber ırmağının ağzına yanaştı ve îtal Direktörü bugün Necatibey mektebi Hal Italya ile Habeşistan arasındaki ilk ya topraklarına çıktı. Orada, Latium kevi salonunda genel nüfus sayımı hak termişlerdir. Süveyş kanalı idaresi tarafından tutul dostluk münasebetleri, Şoa Kralı Mene Meneliğin bu derece kıskandığı Habeş memleketinin kralı Latinus, Ene ve ar kmda bir söylev vererek nüfusun ne de Halkevi gösterit kolu Simavın kurtuluş muş olan istatistiklere göre 17 şubattan liğin 1889 da Habeş împaratorluk tahtı erkinliğini baltalamak olduğu anlaşılıyorkadaşlarım iyi kar^I^dı. Ene ile barışa mek olduğunu ve memleket için nekadar günü akşamı, Hikmetin oğlu piyesini oydu. 6 temmuza kadar, kanaldan geçerek, Af na çıkmasile başlar. yemin ettiler. Fakat, komşu bir mem Bu durumun önünde Menelik 1893 leketin, Rutullarm kralı Turnus ya önemli bulunduğunu sayımın nasıl yapıla namış ve salonumuz 700 kişiden fazla rikadaki îtalyan sömürgelerine sevkedilen Afrika tarihinde dikkate değer bir sialmadığından ertesi akşam bir kere daha cağını birçok misallerle anlatmıştır. asker 75,000, işçiler ise 29,000 kişiy ma olan Menelik, Habeşistan içerisinde yılında Ucyali andlaşmasını bozdu ve bancıları çekemedi, cenge başladı; tekrarlamağa mecbur olmuş ve halkımıkeyfiyeti bütün devletlere bildirdi. . (I) bir nevi Tevaifi Müluk saltanatı sürdücede Turnus öldürüldü. Zafer Enede Belçikada mühim bir toplandı zın takdirini ve memnuniyeti kazanmıştır. (Arkası var) îtalya nordu komutanlarının kendi ren muhtelif Raslan kendi hüküm ve nükaldı. Turovalı kahraman Latinusun Brüksel 29 (A.A.) Saylavlar ku Bu piyeste vazife alan gencler ödevle Ercümend Ekrem TALU tahminlerine göre, Habeş harbini muvaf fuzu altına almağa muvaffak olmuş ılk kızı güzel Lavinie ile evlendi ve onun rulu ve senato dış işleri encümenlen önü rinde çok başarığlar elde etmişlerdir. fakiyetle neticelendirmek için en aşağı Habeş hükümdarıdır. (1) Italyan hükumeti Mısırdan ve adına izafetle Lavinium sitesini kurdu. Sporcu gencler her gün belli saatlerde 400,000 askere lüzum vardır. Bu kuv Ve onun koyduğu bu sıkı disiplin, Felemenk Hindistanmdan, sıcak iklimle Bu sitedir ki büyük Roma İmparator müzdeki çarşamba günü için toplantıya alana gidip eksersiz ve her hafta Simav çağırılmışlardır. Gazetelerin haber vervetin yüzde 60 dan ziyadesi ise bugüne 1908 de, sıhhati bozulup ta, enerjisi kay ünsiyet etmiş işçiler tedarik etmek is luğunun ilk beşiği oldu. diklerine göre, bu toplantının gündeliğin spor Birliğile maçlar yapmaktadır. kadar Afrikaya sevkedilmiş veya ki sev boluncıya kadar devam etmiştir. Dört yıl barış içinde yaşandı. Sonra, temişse de, Mısır ve Felemenk hüku Köycülük kolu, köylülerle yakından kedilmek üzeredir. Hava kuvvetlerile, metleri buna mâni olmuşlardır. Abyssi İtalya ulusları arasında gene büyük bir de Dış İşleri Bakanı M. Van Zeelanın Meneliğin, Habeşistanın erkinliğini cenk başladı. Ene bu cenkte, Tireniyen dışarı durum etrafmda çok önemli bir diilgilenmekte ve onların her yönden yüktank kıtaatı haric tutulacak olursa, 6 a sağlamasında muhtelif âmiller vardır. Bh nia and İtaly İnformation Dept. Pa denizine dökülen bir suda boğuldu; ya yevi vardır. selmeleri için çalışmaktadır. ğustos 1935 tarihinde seferber edilenler kere, kendi özel otoritesi, Peygamber Sü pers. No. 16. Simav Halkevi hayat uyandırdı Gençlik beş koldan ve durmadan çalışıyor HIÇ Edebf Roman: 2 IDünkü kısmın hulâsası] [Seza akşam geç vakil bir tramvay bekleme yerinde sevgilisini bekliyor ve geciktiği için gelmiyeceğinden endişe e diyor. Seza bu erkeği çılgm gibi sev mekte ve ona mütemadi kıskancltk kaVgalarile iz'ac etmktedir. Son buluştuklart zaman Seza ona kıskanchk buhranı içinde «fcı'r daha buluşmıyalım» demiş olduğu için onun gelmiyeceğinden korkuyor ve eğer gelirse artık ona sahne yapmamağa karar veriyor. Sevdiği Ahf biraz geç kalmış olarak geliyor ve Seza sahne yapmamak kararına rağmen onu gene hıçkınklarla karşılıyor.\ Yazan: Suad Derviş çiriyor ve bu küçük kadmm ancak kendi kalbi hizasına yükselen başını sıkıyor. Bugün gelmiyeceksin zannettim. Deli! Geç kaldığım için mi böyle korktun?. O Hemen düzeltiyor: Geç kaldığım bilmiyordum. Ben de henüz gelmiştim... Seni bulmak için ilerilere gidiyordum. Erkenden gelip onu saatlerce bekle diğini itiraf etmek istemiyor. Ve erkek onun sözüne inanmak mecburiyetinde olduğunu hissediyor. Ah... Evet dalgınhk, diyor, demin de söylemiştin ya!.. Peki o halde anlat Ağlamak istemiyor... îstemiyor, ağla bakalım, neden gelmiyeceğime hükmet tin?. pıak istemiyor... İstemiyor. Ne oluyorsun yavrum gene ne ol Bilmiyorum... Dört gündenberi du sana? bu korku ile harabdım.. Zaten senden her aynldığım zaman seni bir daha göremıHıçkınyor. yeceğim, diye çılgınca bir kojkuya tutuöteki irj kolunu onun omzundan ge luyorum. Bunu samimî olarak mı söylüypr?. Sallama öyle başını diyorum sana, bana Benim minimini budalam.. Kü çük sersemim... Evvelâ şunu aklına iyice Kendisi de farkında değil. Ya şimdi gi inanmalısın. koy ve şuna inan ki ben seni görmeden o derse... Gider ve bir daha gelmezse?.. Acaba doğru mu söylüyor?.. Seven lamam... Ben seni görmeden duramam... Halbuki demin içinden neye karar kadın onun sıcak nefesile beraber kulak Duruyorsun işte... Tam dört gün vermişti: Hani onu bıktıracak, usandıra larına doğru gelen bu sözlere inanıyor. cak, bezdirecek sahneler yapmıyacak Evet herşeyi unutuyor.. Ve inanıyor. beni bir parça bile özlemedin. Otomobil hareket ediyor.. Rüzgîr Seza haksızlık etme... Biliyorsan h?... ki benim uzun uzun işlerim var... Ev Yavrum benim, neden hem ken biraz serin. Şose muntazam. Otomobil velâ şirket, sonra... dini, hem de beni üzmekten zevk duyu tıpkı bir kızak gibi gecenin içinde kayı yorsun? Çocuğum, sersem çocuğum, ya yor. Asabiyetle sözünü kesiyor: ramazım, hırçınım benim, ben seni göı Hiç sallanmadan... Sonra.. Sonra da öteki..» meden yaşıyabilir miyim?.. Bana, yalvarırım bugün olsun ö Uzakta bir köpek havlıyor. Seza korVe sonra onu hep omuzundan tutarak tekinden bahsetme. Benim sana gelişim ötekinden kaçmak ihtiyacımın fazlalığı adeta zorla otomobile doğru götürüyor. ku ile ona sokuluyor. Kuduz olmasın? Haydi bin bakayım otomobile! değil midir?.. Yok canım.. Gene nereye kaçıyoruz?.. Onu bıSeza dinlemiyor... Tenha bir kahveye doğru ilerliyoriar: Neden bahsetmiyecekmişim on lenler bize rasgelecek diye korkumuz Hey baksanıza buraya!... Kimse dan, diyor, ben ondan nefret ediyorum! dan hangi dağların tepesine çıkacağz? O hep sabırlı, hep müşfik, hep sever. yok mu burada?. Seza o bize hiçbir fenalık yapmı Tahta bir barakanın kapısı açılıyor. Seza, diyor, herşeye tahammül eyan bir insandır. Ona karşı müsamanaElinde saplı bir petrol lâmbası tutan otuz derim, fakat benim sevgimden şüphelenkâr olalım. mene tahammül edemem. Rica ederim beşlik bir kadın kısa saçlarını kanştıra Onu müdafaa etme! Ona karşı olan bu hiddetinde ta bana inan. Sevişmek için evvelâ inanmak karıştıra onlara doğru geliyor: lâzım değil mi?.. Buyurunuz efendım.. Buyurunuz. mamile haksızsın. Elile lâmbanın ışığını rüzgârdan nıuOyle mi? Seza bunu bilmiyor... Sen onu seviyorsun. hafazaya uğraşıyor.. Hiç inanmıyor. Fakat öyle şiddetle Çocuk musun? Onu sevsem; senin yanında ne ararım? Onu sevsem, onu seviyor ki! Nereye buyurursunuz. Şu kenara sevsem Seza... Bu olur iş mi kuzum. İnan bana... İnan, sallama başını mı?,, Tahammülüm yok diyorum sana! öyle.. İnan seni çılgın gibi seviyorum... Atıf elile ileride bir çardağı işaret ediSeni hiç görmesem daha iyi olacak. Senden başka hiçbir sevdiğim yok... yor: Bize şuraya biraz öteberi yollayınız. Tahta barakanın kapısı kapanıyor \e onlar sonsuz gorünen kırların ortasmdaki şu kimsesiz kahvenin bir çardağının altında yanyana oturuyor. Paltonun önünü kapar mısın? Hava soğuk mu?.. Evet çocuğum. Onun başı ateşler içinde yanıyor. Iş te bunun için heyret ediyor: Tuhaf şey. Ben hiç duymuyorum. Karanlığa rağmen görebilmek ümi dile onun yüzüne bakıyor. Yüzü bu er ken gecenin koyuluğu içinde hiç secüe miyor. Yalnız vücudü; bu çok yıldızh ufkun üstüne çizilmiş kara bir insan si îüeti olarak görülüyor. Seza masanın üzerindeki kibrit kutu sunu ahyor. Bir kibrit çakıyor ve hafif hafif esen rüzgârdan titriyen bu ışığı pembe avucile koruyarak onun yüzüre doğru tutuyor. Bu minimini ışıktan gözleri kamaşan erkek, onları kırpıştınyor ve hayretle: Ne yapıyorsun? diye soruyor. Gene kadın yan şaka, yan sitem dolu bir sesle: (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: