26 Nisan 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 9

26 Nisan 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

26 Nîsa» 193b CUMHUBİYET Mısır Kralı birinci Fuad dün vefat etti tarafı 1 ind sahifede] Sofyada yapılan mühim bir içtima Kral memlekete yeni bir siyasî şekil vermek istiyor [Bajtarafı 1 ind sahifede] Sassabanehde şiddetli muharebe \Baştarafı 1 ind sahifede] Kayet razı olmuşlarsa da henüz yeni intihabat yapılmamış ve parlamentodaki ekseriyeti temsil eden bir kabine teşekkül ctmemiştir. Mısınn dahilen ve haricen kararsızlık îçinde bulunduğu şu sırada yegâne sabit vc müstakar müessese Kral Fuadın şahsı idi. Gerek siyasî partilerin kendi aralarında didişmelerinde ve hükumete karşı münferiden yahud müttefikan yaptıklan hü cumlarda Kral Fuad nâzımlık vazifesini yapıy^ordu. Eski kanunu esasinin iadesi ne İngilterenin gösterdiği itiraz ve muhalefetin bertaraf edilmesinde de Kral Fuad amil olmuştu. Mısınn en büyük partisi Vefdın lideri Nahas Paşanın riyaset «ttiği Mısır heyetile îngiliz murahhaslan heyeti arasındaki çetin müzakere büyük engellere maruz kaldıkça Kral Fuad şahsan müzakereyi kolaylaştmyordu. Kral Birinci Fuad 1868 senesi 26 martında Kahire civarında Cize sarayında doğduğuna nazaran altmış sekiz yaşındaydı. Hıdiv İsmail Paşanın en küçük oğludur. ismail Paşa Mısırı garblileştirmek emelile memleketin malî tahammülü haricinde teşebbüslere ve imar islerine girişerek hem halkın hosnudsuzluğunu celbet miş, hem de ecnebilerin müdahalesine yol açmıştır. Bidayette Hıdiv unvanını alarak Mısıra ismen değilse de filen istiklâl bile temin etmisken israfatı Mısırı nihayet siyasî aciz ve kudretsizliğe düşürmüştü. Ecnebilerin ve halkın mütevali şikâyeti üzerine birdenbire azlolunup yerine Prens Tevfik Hidiv olduğu zaman Prens Ahmed Fuad îtalyaya gitmiş ve gencliğini burada geçirmişti. Bir zamanlar, Osmanlı tmparatorluğunun Roma ataşemiliterliğini yapmıştı. Mısıra döndüğü zaman Hıdiv Abbas Hilmi Paşaya yaver tayin edilmi'ti. Bidayette Prenses Ş'vekârla evlenmişti. Fakat Prensesin biraderi olup şimdi Istanbulda bulunan Prens Seyfettinle aralarında bir muaraza çıktığından Prens Seyfettin Prens Fuada ateş etmişti. Kurşunlardan biri Prens Fuadın boğazına tesadüf ederek ağır surette yaralamıştı. Bu yaranın tesirile Kral konuşurken mütemadiyen öksürürdü. Bu hâdise üzerîne Prens Seyfettin dimağan mustarib olduğu iddiasile Ingiltereye götürülmüş ve burada otuz sene bir »anatoryomcla hapsedümi*ti. Prens Seyfettinin İngiliz gardiyantle Ingiltereden nasıl firar ederek şehrimize geldiği henüz hatırlardadır.. Prens Ahmed Fuad İtalyadan Mısıra döndükten sonra genclik gayretini daha zi yade maarif ye hayır islerine hasretmiştir. Millî Mısır Üniversitesinin tesisine en ziyade çalışanlardan biri de Kral Ahmed Fuaddır. Arab dilinin ve yazısının ıslahı hususunda dahi büyük himmeti görülmüştür. Matbuatta Arabî yazılarm doğru telâffuzu için işaret ve hususi noktalar konulması Kral Fuadın eseridir. Harbi Umumî başladığı zaman Hidiv Abbas Hilmi Paşa îngilizler tarafından iskat edilerek yerine Mısır Sultanı unvanile Fuadın büyük biraderi Prens Hü seyin Kâmil getirilmişti. Sultan Hüseyin Kâmil 1917 de vefat ettiğinden ve oğlu Prens Kemalettin dahi tahta tevarüs hakkından vazgeçtiğinden Prens Ahmed Fuad Sultan olmuştu. İngilizler Hıdiv Prens Abbas Hilmi Pasayı iskat ettikleri zaman Mısınn îngiltere himayesi altında olduğunu ilân et' tnişlerdi. 1922 senesi 28 şubatında îngiliz himayesi kaldırıhp dört kaydi ihtirazile Mısıra istiklâl verildiği zaman Sultan Ahmed Fuad o senenin 16 martında Mısır Kralı ilân edilmişti. Ahmed Fuad 1919 senesi 25 martında Kahire muhafızı Abdurrahün Sabri Pasanın kızı Prenses Nazlı ile evlenmiştir. Şimdi Kral Fuadı istihlâf eden oğlu ve veliahdi Prens Faruk 1920 senesi 11 şubatında dogmuştur. 1926 senesinde Mısır ordusu serdan ve Sudan umum valisi İngıliz Generali Siakın Kahirede bir Arab gerjci tarafından öldürülmesi Ingiltere ile Mısır arasında derin bir ihtilâf ve gerginlik doğurmuştu. îngiltere o zamana kadar müşterek askerî işgal altında tutulan ve idare edilen Sudandaki Mısır kuvvetlerini ve idare adamlannı oradan çıkarmıştı. Bu buhran bertaraf olduktan sonr* yani 1927 senesind Kral Fuad berabe rinde Başvekil Servet Paşa olduğu halde resmen îngiltereyi ziyaret etmis, ve tantanalı merasımle karşılanmıştı. Daha sonra Kral Fuad resmen Parisi ziyaret etmişti. Mısıra avdet etmeden evvel Romada İtalya Kralını resmen ziyaret eylemişti. Kral Fuad 1927 senesi teşrinisanisinde Mısıra avdet ettikten sonra parlamentoyu açtığı zaman iftitahî nutkunda kapitülâsyanların ilgasından ve muhtelif mahkemelerin kaza haklarının tevsıi lüzumundan bahsetmişti. Fakat bundan sonra parla mentoda ekseriyet sahibı olup kabıneyı teşkil eden Vefd partisile Kral Fuad arasında şiddetli bir zıddiyet hüküm sür müştür. Vefd partisi Kralm salâhiyet ve hukukunu yeni kanunlarla tahdid etmeğe kalkışmıştı. Bu esnada Başvekil Nahas Paşa ile arkadaşı nazıriar aleyhinde neşriyat yapılmıştır. Kral bu neşriyatla Nahas Paşanın ve partisinin itibarı kırılmış olmasından istifade ederek Nahas Paşayı iskat etmiş ve 1923 kanunu esasisini A ga etmişti. Iktidar mevkiine liberallerin lideri Mehmed Mahmud Paşayı getirmişti. Daha sonra Kral Fuad Mehmed Mahmud Paşa ile bozuşmuş ve kendisini azlederek yerine Bekir Sıtkı Paşayı getirmişti. Bekir Sıtkı Paşa Eşşaab ismile teşkil ettiği bir partiye dayanarak gayet dar zihniyetle yeni bir kanunu esasî yapmıştır. Yeni kanunu esaside Kralın salâhiyeti fevkalâde tevsi edilmişti. Kral Fuad Bekir Sıtkı Paşanın diktatör tavnnı beğenmiyerek bunu da azlet mişti. Yerine gelen Ba§vekiller zayıf a damlar olduklanndan müstakillen hare ket edememişlerdir. Bu esnada Kral ağırca hastalanmıştır. Saray işlerini idare eden Kalemimahsus müdürii Abraşi Paşa hükumetin islerine fazla müdahale ettiğin den înfnlizrerin ve halkın şikâyetleri tevali etti. Bunun üzerine Kraf Abraşi Paşayı azletmiş ve yerine Ziver Paşayı tayin etmif, Başvekâlete de Yahya Paşa getirilmiştir. İtalya Habe$ muharebcii ve Ingilizlerin Mısır topraklarını askerî üsler halinde kullanmalan Mısırda gencliği galeyana getirmiştir. Yüksek mekteb talebelerinin yaptığı kanlı nümayişler üzerine Kral Fuadın müdahalesi ve tavassutile 1923 kanunu esasisi iade edilmiştir. Vefd partisile diğer partiler birleıerek Ingiltere hükumetine müşterek bir teşebbüste bulunmuşlar, iki memleket arasındaki münasebatın yeniden tanzimi ve malum dört şart ve kaydin hallini istemişlerdir. Ingiltere müzakereye razı olduğunu bildirdikten sonra müzakerenin Mısır namına idaresi için Nahas Paşanın riyaseti altında bütün partilerin iştirakile bir heyeti murahhasa seçilraişti. Bir taraftan bu müzakereler yapıldığı ve diğer taraftan Mısırda eski kanunu esasî tekrar tatbik edilmeğe başladığı bir sırada Kral Fuad vefat etmiştir. Kral, on beş gündenberi Bulgaristan dahilinde yaptığı uzun tetkik seyahatlerinde halk arasında topladığı intıbalardan sonra Bulgaristanın bugünkü siyasî vaziyetine kat'î bir sekil vermek istemektedir. Diğer taraftan heyeti vekile azasından bazılarile Harbiye Nazırı arasında son zamanlarda kuvvetlenen anlaşamamazlık ve Harbiye Nazınnın sıra ile birkaç heveti vekile içtimama istirak etmemesi bu ihtilâfın kaldırılabilmesi icin heyeti veküenin Kral riyasetinde toplanmasma sebebiyet vermistir. Bu ihtilâflar bu ictimada şimdilik Kralın tavassutile halledilmistir. Memleketin yeni siyasî şekli icın kabinede vapılmak istenilen tebeddülât ta şimdi yapılmıyarak on bes yırmi gün sonra vapılacaktır. Yeni kabineye sivasî fırkalarm ikinci derecedeki sahsiyetleri girecek ve bu şahsiyetler badema eski fırkaları ihya için değil, yepyeni bir teşekkül meydana ^etir larından biri Sassabenehi muhasara vc hücum ederken motörlü diğer kol Fafan nehri üzerinde ve Sassabenehin elli kilometro şimali garbisinde kâin Daggahmedoya vâsıl oluyorlardı. Ogaden cephesinde Italyan hattı şimdi bir hilâl şeklindedir. Ve müstahkem Habeş mevzileri çevrilmek tehlikesine maruz bulunmaktadır. Eğer bu hilâlin iki uclan kapanırsa Nasibu ordusu da ihata edilmiş olacaktır. Binaenaleyh Nasibu nun böyle bir ihataya uğramamak için geri çekilmesi bekleniyor. Muharebenin başladığı 24 nisan sa bahındanberi her iki taraf ta daha şimdiden binlerce ölü ve yaralı vermiş bulunmaktadır. Muharebeye kırk Italyan bombardı man tayyaresi iştirak etmekte ve Habeş kuvvetlerini bomba ve mitralyöz ateşine tutmaktadır. Bu tayyarelerden birçoğuna isabetler olmuş ve tayyarecilerden bir kısmı da yaralanmıştır. Fakat hiçbir tayyare Habeş hatları gerisine düşmemiştir. Bulgaristan Boğazlar için müsbet cevab verdi Romanya, Lozan muahedesinin tadili suretile Macaristan ve Bulgaristanın da silâhlanmıya kalkışmalarmdan endişe ediyormuş [Ba? taraft 1 ind sahifede] cak olan Balkan Antantı Konseyinde görüşüIeceSi anlaşılmaktadır. Taymis, talebimizi tamamen hakh buluyor Taymis gazetesinin başmakalesindeni Boğaziçini ve bu Çanakkale Boğazım gayri askerî hale sokan muahedenin tekrar gözden geçirilmesi hakkındaki Türk ricasına karşı verilen seri cevab muvacehesinde, Türkiyenin şikâyete hakkı ol masa gerektir. Umumen teslim edildiği gibi Türkiye bu meseleyi mevzuu bahsetmekte haklıdır. Ayni zamanda Türklerin müracaatleri, şekil itibarile de umu mun derin teveccühünü kazanmıştır. Dün, M. Eden Avam kamarasında Ingiiiz cevabının ana hatlarını izah e derken, Kamaranın da bu hususta ta mamile tasvibkâr bir vaziyet aldığı görülmüştür. Avam kamarası da Ingiltere hükumeti gibi «Türk hükumetinin beynelmilel muahedeleri bir taraflı hareketle tadil yoluna sapmamak prensipine sadık kaldı ğını memnuniyetle» karşılamıştır. Mua hede icablarına karsı diğer hükumetlerin aldıklan son vaziyetler gözden geçirile cek olursa bu titizce dürüst hareket, sirayet istidadını gösteren bir tehlikeyi önlemek yolunda faydalı olsa gerektir. Maamafih bütün bunlar, Boğazlardan istifade eden bütün devletlere aid olan bir mesele üzerinde cereyan edecek müzakerelerin netıcesi hakkında bizi evvelden bir hüküm vermeğe sevketmemelidir. Alâkadar devletler gerek hususî menfaatlerini, gerekse umumun menfaatini mülâhaza mecburiyeti karşısında bulu nuyorlar. Bu mülâhaza 1923 muahede sının tadılını, zaman ve sabra muhtac bir mesele haline sokmaktadır. Mesele ile çok yakından alâkadar devletlerin bazıları, daha şimdiden Türk noktai nazarına karşı besledikleri teveccühü izhar etmiş bulunuyorlar. Hatta Türk tezinde, muahedenin aktolunduğu zamanla bugünkü vaziyet arasındaki azim farkın tebarüz ettirilmiş olmasına ve o zaman kabul edilen mecburiyetleri vaziyeti hazıranın Türkler için daha teh likeli ve ağır bir hale soktuğu iddiasına karşı kuvvetli ve ikna edici bir cevab alâkadarların hiç biri tarafırffilan verilmıs değildir. Muahedenin imza edildiği zamanlarda dünya sılâhsızlanmıya, Avrupa siyasî teşkilâtı da beynelmilel taahhüdlerde kanunlara itaat esaslarına doğru gitmekıe bulunuyordu. Bir tecavüz vukuunda Boğazlann müdafaasını Ingiltere, Fransa, italya ve Japonya deruhde etmışlerdi. Bütün dünyanın karada, denizde ve hîvada süratle silâhlandığı bir zamanda, Türkiyenin emnıyetıni tehlikede görme sini ve kendisine verilen teminatın kifayetinden şüphelenmesini hiç kimse muahaze edemiyeceği gibi, beynelmilel anlaş maların tecavüze bir mâni teşkil etme diğinden kuşkulanmakta da Türklerın hakkı vardır. Bir Bulgar gazetesi ne diyor? Adis • Ababa üzerinden ttalyan tayyareleri Mahreç ve silâhlanma meselesi Burada kuvvetle söylendiğine göre, bugünkü ictimada aynı zamanda Bu!c;aristanın Akdenizde istediği mahrec icin muhtelif Buls;ar sefaretlerinden gelen raporlar da gözden gecirilmistir. Ayni zamanda Bulsarıstanm silâhlanması için icab eden paranın temini için yeni membalar da Fransanın merak ettiği sualler [Baştaraft 1 ind sahifede] AdisAbaba 25 (A.A.) Rö'yter: iki Italyan tayyaresi bugün tekrar AdisAbaba üzerinde yarım saat uçmuştur. Tayyarelerden biri çok yükseklerde kalmış, fakat diğeri fevkalâde alçaktan uçmuştur. Hele telsiz istasyonunun üzerinden geçerken uçtuğu irtifa 30 metrodan fazla değildi. Bu tayyareye bir kaç el silâh atılmış ve henüz teeyyüd etmiyen bir habere göre, tayyare de mitralyözle mukabele etmiştir. Hiçbir ölü ve yaralı yoktur. Tayyareciler Tayyare meyda nını ve Imparatorun sarayını tetkik edi yora benziyorlardı. Tayyareler şimal istikametınde uzaklaşmışlardır. Habeş mehafili bu uçuşlara îtalyanlann Imparatorun AdisAbabaya veya civarına döndüğünü zannediyorlar manasını vermektedir. Sofya 24 Sofyanın ciddî gazetelerinden Mir Boğazların tahkimi hakkında yazdığı başmakalede diyor ki: «Muhtelif memleketlerden gelen ha berlere bakılırsa bu mesele Türkiyeyi tatmin edici bir şekilde neticelenecektir. Ankara hükumetinin bu meseleyi iyi bir zamanda ortaya attığını itiraf etmeliyiz. Türkiye Almanya gibi muahedeleri bir taraflı ihlâl etmedi, alâkadar hükümetlerle anlaşmak için müracaatte bulundu. Milletler Cemiyetinin sallandığı şu sırada Türkiyenin yaptığı bu teşebbüs müsaid bir surette karşılandı. Ingiltere de Türkiyenin notasını sükunetle ve lıatta müsaid bir tarzda karşıladı. Bugün Sovyet Rusyanın Yakınşarkla aradığı bir sey varsa o da kendi, Karadeniz sahillerini yabancı bir devlet taarruzundan korumaktır. Sovyet Rusya, Boğazların, dostu olan Türkiye tarafından muhafaza edilme lerini istemektedir. Üç kıt'aya kadar yayılan Türkiye; Imparatorluk olmamasına rağmen coğrafi vaziyeti ve milletin askerî meziyetleri dolayısile gene Yakınşarkın mühim bir âmili olarak kalmakta berdevamdır. Ma kulane siyaseti dolayısile Türkiye, lran, Efganistan gibi Asya devletlerinin dostluğunu da kazanmıştır. Türkiye. Sovyet Rusyanın müttefikidir ve Rusya vaıtasile Fransanın da dastudur. O. bütün Balkan devletlerile müttefikrir. Ve bunların yanında bazı Orta Avrupa devletlerile de dosttur. Hatta bugün Türkiye ile eski rabıtalan olmıyan Almanya bile Türkiyenin isteğinin faydalı olduğunu arzetti. Boğazların tahkimi meselesi müzakîresinde Türkiyeye müzaharet edecek devIetler bir veya iki değildirler. Son zamanlarda dünya sahnesine çıkan bütün bey nelmilel meseleler arasında Boğazlar, en kolav olarak haüedilecektir.» 195 No.lı ttalyan retmi tebliği Roma 25 (A.A.) Mareşal Badoglio 195 numaralı resmî tebliğinde diyor ki: «Bir Italyan kolu, dün Tana gölü mıntakasının işgalini ikmal etmiştir. Gondardan hareket etmiş olan bu kol, gölün cenub müntehasında kâin bulunan Bahardar Giorgrise vâsıl olmuştur. Somali cephesinde Sassabenech mıntakasında dündenberi muharebe şiddetle devam etmektedir.» 3 Almanya karşılıklı yardım sistemine girmeğe âmade midir, yoksa karşılıklı yardım misaklannın ademi tecavüz misaklarile olan ahengi hakkında yeniden bir münakaşa kapısı açmak fikrinde midir? Havas Ajansının muhabiri, Fransa nın da Almanyanın ekalliyetler ve arazi akımmdan statükonun tadili mesclelerinde niyet ve maksadlan ne olduğunu arzu etmekte olduğunu ilâve etmektedir. ingilterenin Almanyaya göndereceği sualnamede müstemlekeler meselesini açıkça ortaya atıp atmıyacağı malum değildir. Numan Rifat M. Titülesko ile göriişecek Af. Eden iyi bir netice almak için mümkün olan her şeyi yapacak Londra 25 (A.A.) Röyter aj'ansı Hitlere gönderJIecek suallerin Fran sız muhtırasından daha yapıcı bir şekilde olacağını, zira Edenin müzakere esaslan bulunmasına müsaid iyi bir neticeye varabilmek için mümkün olan her şeyi yapmayı şiddetle arzu ettiğini bildiri yor. Bununla beraber, Ingiltere Almanyanın muahedelere itimadı tekrar tesis için daha fazla yardımda bulunmak lüzu munu gözden uzak tutmamıştır. Sayfiyede bulunan Eden salı günü buraya gelecek ve sualler, çarşamba günü Fransız seçiminin ilk neticeleri belli olduktan sonra kabineye verilecektir. Zannedildiğine göre, sualler Berlindeki Yerine geçen Prens Faruk şimdi 16 îngiliz Büyük Elçisi tarafından yazılı yaşmdadır. Halihazırda Ingilterede aske muhtıra şeklinde verilecek ve sonra ne$rî tahsil ve terbiyesini görmektedir. Ter redilecektir. biye ve zekâsile Mısırlıların ve ecnebileAlman cevabının Milletler Cemiyeti rin muhabbet ve hürmetini kazanmıştır. Konseyinin 11 mayısta toplanmasında Yeni Kralın pek genc ve tecrübesiz ol tetkik edilecek ve bu suretle Ren meseleması Mısınn büyük partisi Vefdin nüfu si ruznameye dahil olacağından bu top zunun bir kat daha artmasına sebeb ola lantı için Almanyaya da davet gönderi cakhr. Mısır hükumetine ve Mısırlılara leceği zannedilmektedir. Almanyanın bu daveti kabul edeceğini gösteren emare taziyetlerimizi beyan ederiz. ler vardır. Bu takdirde Almanyayı Cenevrede von Ribbentrop temsil edecekhr. Bükreş 25 (Hususî) M. Titülesko bu gece Türkiye Hariciye Vekâleti Umum Kâtibi Numan Rifatla görüşeRoma 25 (A.A.) Dessieden ge cektir. Numan Rifat Boğazlann tahkimi len haberlerde Necasinin akıbetine da hakkındaki Tiirk noktai nazannı izah ir bir guna sarahat yoktur. ederek, bu meseleye dair Romanyanın AdisAbabada hiçbir şey değişme endişelerini izaleye çalısacaktır. miştir. Nazıriar, împarator namına işleri İtalya, meseleyi henüz idare etmeğe devam etmektedirler. tetkik etmemiş Haile Selâsienin oğlu Prens Asfa A , Roma 25 (Hususî) Boğazların oussen lehine tahtından feragat etmiş ol tahkimine dair Türkiyenin müracaatine du5u haberi tekzib edilmektedir. îtalyanın cevab vermiyeceğine dair veri Imparatorun tahtından feragat ettiği doğru değildir lmparatoriçe Cibutiye gidiyor Londra 25 (A. A.) Cibutiden gelen bir telgrafa göre, Adis Ababa civarında bazı Habeş rüesa kavgaya tutuş muşlardır ve bir şayiaya göre de lmparatoriçe Cibutiye hareket etmek üzere ha z'rlanmaktadır. len haberler tekzib edilmektedir. Salâhivettar mehafjlde temin edildiğine göre, Italyan hükumeti bu meseleyi henüz tetkik etmediğinden biraz geç cevab verebilecektir. tngilterenin Libya hududundaki tedbirleri Roma 25 (A.A.) Resmî mahfiller, ingilterenin Libya hududu boyunda almış olduğu ihtiyat tedbirlerinin münhasıran kendisine taalluku bulunduğunu ve binaenaleyh Italyanın hiçbir vechile heyecana kapılmasma mahal bulunmadığını beyan etmektedir. Filistinde nisbî bir sükun var [Bastarafı 1 inci sahifede] Yunanistanın tahkimini istediği adalar hangisi? [Baş tarafı 1 ind sahifede] Lord Halifaks Berline gidecek Londra 25 (A.A.) Ingilizlerin tanzim etmiş oldukları sualname Berline gönderilmeden evvel Fransızlarla îngilizler ve Ingiiizlerle Belçikahlar arasında yeni görüşmeler yapılmıştır. Öğrenildiğine göre dün sabah, M Corbin ile M. van Sittart arasında bir görüşme vuku bulmuştur. Bu görüşme esnasında Hariciye Müsteşan, sualname hakkında ve bilhassa bunun Avusturya, Çekoslovakya ve Litvanyaya taalluk eden noktalanna dair istenilen izahatı vermir tir. Îngiliz notasının Fransızların kaygu larından mülhem olması muhteme'dir, maamafih nota münhasıran Îngiliz noktai nazannı göstermektedir. Bundan başka notanın bir hava pıkh vücude getirilmesi zaruretini de i'eri sürmekte olduğu rivayet edilmektedir. Lord Haüfaksm Berlini ziyareti hakkında şimdiye kadar henüz bir karar ittihaz edilmiş değildir. Yahudi mehafili, vaziyetin sükuna ve âsudeliğe doğru istihale etmekte olduğunu beyan etmektedir. Fakat Arablar. talebleri tamamile is'af edilmedikçe silâh larını bırakmamağa azmetmiş oldukla rını temin eylemektedirler. Müslüman liderleri, hattı hareketlerini Bütçe müzakereleri tayin ve tesbit etmek üzere bugün bir Ankara 25 (Telefonla) Dahiliye toplantı yapacaklardır. ve Adliye bütçeleri de dahil olmak üzeMandalarla meşgul olacak re birçok bütçeler Encümenden çıkmışyeni bir grup tır. Bütce müzakereleri dolayısile MecLondra 25 (A.A.) Parlâmento lisin mayıs baslangıcmda hergün toplannun muhafazakâr azasmdan bir çoğu, ma karan vermesi muhtemeldır. bir grup teşkiline karar vermişlerdir. Estonya erkânıharbiye reisi yenigrupun gayesı, manda altındaki memBu Rusyada leketlerin menafii ile meşgul olmak olaTallin 25 (A.A.) Estonya genel kur caktır. Manda sahibi olan devletlerin may başkanı General Reeck, Sovyet ge bu memleketler üzerinde hükümranlık nel kurmay başkanı Mareşal Igorovun haklarını tam olarak tesis etmeğe ve bu daveti üzerine bugün Moskovaya hareket etmiştir. Orada 8 gün kadar kala hakkın başkalarına devredilmesi için gıcaktır. Estonya genel kurmayı ikinci rişilecek her türlü teşebbüse karşı koymaşube şefi albay Massing, generale refa ğa çalısacaktır. Grupun M. Amerynin riyaseti altına kat etmektedir. Vaşington 25 (A.A.) Alman Emden verilmesi muhtemeldır. kruvazörünün subayları, şehri resmen Grupun müessisleri, manda altında ziyaret etmek üzere buraya gelmişler bulunan memleketlerden yalnız Filistine dir. Şereflerine Bahriye Bakanlığı ta ecnebi muhacirlerin kabul edilebileceğini rafından bir ziyafet verilmiştir. beyan etmektedirler. bedm«n ve ruhen ^rjfnnsanrc vç bundan floUyr tam verîmle çafışamr* jorsanız; Işierinizin î>i gitmesınî nasıl fste>ebıhrsınizl Unutmayınııld fcırkaç gecelık u>kusujluk sîzî bu hale sokabılir. Dromural .Knoir. «înifTerf yattçfınr, tryloıyu gttîrir, îararsiî, fesfri hoş ve efnhfyeflî b*r fîâç olup sinırlerinızin sukununi çok kısa bir zamanda iade ve bu sa)edesızi d dırtçleştırecek olan ıi)kunuz.u temin eder. p «<rde cı.;anclcr()e rfçele ile s.ılılır, Knoll A.P,> J<îm^ev.i maddeier fabriVaîarı, Laduîgshafenj/RJıin. Berlin 25 (A.A.) Almanya, yeni bir Zeplin inşa edecektir. Bu Zeplinin adı 131 Iz. olacaktır. Friedrichshafenin hava tezgâhları, bu Zeplinin inşasını kolaylaştıracak şekilde tanzim olunmak üzeredir. Almanya, bu suretle dört hava gemi sine sahib olacaktır. Graf Zeppelin, Hindenburg, 130 Iz. ve 131 Iz. Almanya bir Zeplin daha yapıyor duğu buranın siyasî mahfillerinde takdir edilmektedir. Romanyanın Boğazların tahkimi meselesinde tuttuğu yoldan dolayı Balkan Paktının mutlaka sarsıntılara maruz kaacağma burada ihtimal verilmiyor. Hatta, bunun için Romanyanın Boğazların tahkimi talebine karşı aldığı vaziyet üzerine, Balkan Paktının tehlikeye düştüğü hakkında çıkarılan şayialar hükumet tarafından resmen tekzib edilmiştir. Filhakika, Romanyanın bu meseleye dair bazı ihtiyatî kayidler dermeyan ettiği doğru ise de bir taraftan Yugoslavya, diğer taraftan Yunanistan, Romanyayı itirazlanndan vazgeçirtmek için bütün gayretlerini sarfetmektedirler. Boğazlann tahkimi meselesi ortaya çıktıktan sonra Yunanistanın da Boğazlar mukavelesile askerlikten tecrid edilmiş bulunan Limni ve Semendirek adalanndan başka Sakız, Midilli, Sisam ve Nikarya adalannı da tahkim etmek istediği tarzında matbuatta bir takım yazılar görüldü. Bu haberlerin kat'iyyen doğru olmadığı resmî membadan aldığım salâhiyetle söyliyebilmek mevkiindeyim. Yunanistan başka bir komşu Balkan Tatili uzuv davası devletinin mevcud muahedenin değişmeAnkara 25 (Telefonla) Kachn sini istemesine sebeb olabilecek böyle bir hastalıklan mütehassısı doktor Fatma şeyi ne tasavvur etmiş, ne de istemiştir. Arif aleyhine açılan tatili uzuv davası buTürk Yunan ittifakı, bu dakikada o güne bırakılmıştı. Bugünkü celsede netikadar kuvvetli, o kadar sağlam farzedilicei muayene raporu hakkında izahat alınacak ve Fatma Arifin müdafaası dinle yor ki Yunanistanın, Türkiyenin Anadonecekti. Fatma Arif bir müddettenberi lu kıyılanndaki adalannı tahkim etmehasta olduğundan mahkemeye gelemedi sine kat'iyyen hiçbir ihtiyacı olmadığı kave muhakemesi başka bir güne bırakıldı. naati güdülüyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: