29 Mayıs 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

29 Mayıs 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 29 Mayıs 1936 VIYANA OONUŞU Tarihî tefrika: 46 M. TURHAN TAN ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî îcmal Balkanlararasî ticaret filosu Izmir Valisinin sevincli haberleri Ticarî muvazene lehimizde... Mart içinde ihracat ithalâttan 850 bin lira fazla tuttu Başvekâlet Istatistik Umum Müdür lüğü haricî ticaretimizin 936 martı aylık ıstatistik hulâsasını neşretmiştir. Istatis tiğe nazaran mart ayı zarfındaki ithalâtımız 6,514,974 lirahktır. Bu suretle 936 yılı başmdanberi olan ithalât yekunu 20,354,350 liralığı bulmaktadır. Mart ayında ithalât eşyamız meya nında en çok göze batan madde kasarlı ve boyalı ham mensucattır. Bunlann miktarı bütün ithalâtımızın yüzde 10,1 7 sini teşkil etmektedir. Bundan sonra ithalâtın yüzde 2,84 ü ile kabili nesc mevaddı işliyen makineler gelmektedir. Bu ayda ihracatımızın yekunu da 7,361,183 liralıktır. Senenin ilk üç ay hk ihracahmız bu suretle 22,007,183 lirayı bulmaktadır. Mart ayında ihracat maddelerimizin başında bütün ihracatın yüzde 24,30 unu teşkil eden yaprak tü tün gelmektedir. Bu bir ay zarfında yaprak tütün ihracatımız 1.795,477 liralıktır. Bundan sonra ihracatın yüzde 16,46 sını teşkil eden pamuk ve ihracın yüzde 7,05 ini teşkil eden tiftik gelmektedir. Bu suretle mart ayında ihracatımız ithalâtımızdan 846,209 lira fazlasile ti caret muvazenesi lehimize kapanmış tır. Halbuki geçen sene ayni ayda ithalâtımız 5,802,976 lira, ihracatımız ise 4,429,567 lira olarak aleyhimize bir vaziyetteydi. Bu senenin ilk üç aylık ihracatımız ithalâtımızdan 1,652,852 lira fazla olarak lehimizdedir. Halbuki geçen senenin ilk üç ayında ticaret muvazenemiz bir mü yon lira aleyhimize idi. Yugoslavya Lehistan ehistan Dış Bakanı Baron BecE vaktile Yugoslavya Hariciya Nazınnm Varşovaya yaptı * ğı ziyareti iade için Belgrada gitti, Bu ziyaret, iki mühim devlet arasındaki dostluk münasebatmın çok iyileşmiş oldu* ğunu gösteriyor. Lehistanla Yugoslavya birbirine hemhudud değildirler. Aralannda Macaristan, Çekoslovakya ve Ro « manya vardır. Fakat her iki devletin de Orta Avrupada askerî, siyasî ve iktısadî büyük menfaati, mevki ve nüfuzu vardır, Her iki devlet, birçok noktada birleşi* yorlarsa da bu noktaların hepsinde Yu« goslavya ile Küçük İtilâfm diğer azalari ayni fikirde değildirler. Meselâ Çekoslo* vakya en ziyade Almanyadan çekinmek* te ve bu büyük devletin mümkün merte* be çember ve tazyik altında bulundurul* masına ve bilhassa Almanyanm iktısadî, siyasî ve askerî cihetten genişlemesinin her ne suretle olursa olsun önüne geçilmesine taraftardır. Bu düşünce ile Çekoslo* vakya, İtalyanın Orta Avrupaya sokulup mevkiini sağlamlaştırmasına muanz değil belki taraftardır. Çünkü Almanyanın Orta Avrupaya doğru genişlemesine ltalya< nın kuvvetli bir sed olacağım ümid edi • yor. Halbuki Yugoslavya, Almanyanm sîyasî, iktısadî ve hatta askerî cihetten genişlemesine muarız değildir. Yugoslavya kabinesinin en mühim azasmdan Dahili* ye Nazın M. Koroşeçin naşiri efkân olan gazete, son bir başmakalesinde, Almanyanm önüne Yugoslavyanm bir sed teşkil etmesine bir mana ve sebeb olmadn ğını yazmıştır. Gene Çekoslovakya, Almanyadan en* dişesi dolayısiledır ki Sovyet Rusyayı tat nunış ve hatta son defa bu devletle bir askerî ittifak akdetmiştir. Yugoslavya ise Sovyetlerle ittifak akdetmek şöyle dursun, bu devleti hâlâ tanımamış ve diplo* masi münasebat tesis etmekten imtina eN miştir. Lehistan dahi Sovyet Rusya il« herehangi bir bağlantıya girmeğe şiddeN le muhaliftir. Hatta bu yüzden şark em'' niyet misakı suya düşmüştü. Lehistanın da Romanya ile bir askerî ittifakı vardır. Küçük İtilâf sadece Ma« caristana karşı teşekkül etmiş olduğu gib! bu ittifak ta münhasıran Sovyetlere karşı yapılmıştı. Lehistan Romanya ittifakı, Balhk denizinden Karadenize kadar yekpare bir sed teşkil ediyordu. Fakat son günlerde Lehistanda Romanya politikasına karşı bazı şüpheler uyandığı için Leh hükumeti Lehistan Romanya cep« hesinin gerisinde şarka karşı bir ihtiyat cephesi ve seddi vücude getirmek istiyor* Bu maksadla geçenlerde Lehistan Başvekili Peşteye gelerek Macar Başvekilinî ziyaret etmişti. Şimdi de ayni maksadla Lehistan Dış Bakanı Belgradı ziyaret ediyor. Baron Beckin Belgrad ziyaretiniri gecikmiş olması, Marsilya cinayeti üzeı rine Macaristanla Yugoslavya arasında' gerginlik çıkmasından neşet etmişti. Şim* di bu gerginlik tamamile bertaraf olmuşrur. Yugoslavya matbuatı MacaHstanâ karşı çok ihtiyath bir lisan kullanmakta* dır. Macaristanın Avusturyayı örnek tın tarak silâhlanması ihtimaline karşı Çe« koslovakya ve Romanya matbuatı harb» le tehdidde bulunduklan halde, Yugo» lavya matbuatı itidalden aynlmadı. Eğef böyle olmasaydı Leh Dış Bakanı d i Belgrada gelmezdi. Çünkü Lehistan, Macaristanı, tarihî, siyasî ve askerî birçoK duygu ve düşünceler dolayısile korumattadır. Lehistanla Yugoslavyayı birbirinö yakmlaştıran bir nokta da her iki devletin de Ingiltere ile sıkı dost bulunmasıdır« Yugoslavya Başvekili şimdi Fransız sefî» rinden evvel İneıiliz sefirini kabul ediyot. Lehistan dahi, İngiliz politikasını takviyö ediyor. Yeni Belgrad mülâkatı AvrupS politikasında yeni bir cereyan doğursâ gerektir. Kara Mehmed Paşa, bulutu söyleten, dağlarm Ekonomi konseyi müşte Izmirin iktısad, imar yüreğindeki sırrı söküp çıkaran akıllı bir adamdı! ve maarif işleri müsrek deniz hattı işini de Haşmetpenah, diyordu, ben Leh ki gizli işlerini öğrenmek fikrinden ileri mir bir yolda.. tetkik edecek liyim, Szomborda doğdum. Babam, de geldi diyelim. Ya o henüz burada iken dem Türk akınlarında Tiirk yatağanı altmda can vermişlerdi. Ben hem yurdu mun, hem de soyumun sopumun intika nunı almak için Türkler arasına kanş tun. Lehli olduğumu söylesem belki ü zerime şüphe çekerdim, Kendimi Sırplı gibi gösterdim. Çünkü, Türkler Sırplı lardan kuşkulanmazlar, onları kendilerine candan bağlı sanıp severler. Hakları da yok değil. Sırplılar ne sağdan, ne soldan kendilerini koruyup kurtaracak bir elin gölgesini bile görmedikleri için Türklere «sınmışlardır. Sürülerini güderler, şarablarını içerler keyflerine bakıp giderler. Türke karşı ne hınçlan var, ne düşmanlıkları. Onun için ben de Lehli olduğumu sakladım, Sırplı göründüm, dinimi değiştirdim, İstanbula yerleştim. O vakit yirmi yaşımda idim, şimdi otuzunda bulunuyorum. Girmediğim kapı, tanımadığım adam, kalmadı. Vezir evlerinde kadeh dağıt tun, hoca konaklarında köçeklik yap tun, hamamlarda efendilerime tellâklık ettim, Yeniçeri ululanna uşak oldum, evden eve haberler taşıdım, paşalan ağalan birbirine kattım, sonunda Vene diklilerin ticaret şirketine yazıcı yazıl dım. Kara Mehmed Paşa elçi olup ta hazırlık yaparken içime bir dilek düştü. Onun adamlan arasına kanşıp Viyanaya geltnek istedim. Çünkü tanıdığım bütün Türk paşalan, Türk ağalan Viyananın iştiyakını taşırlar, bu büyük şehri de Budapeşte gibi Türk bayrağı altına almak is terler. Sadırazamın elçilik için sönük ve silik bir adam seçmeyip te Kara Mehmed Paşa gibi bulutu söyleten, dağlarm yüreğindeki sırn söküp çıkaran keskin akıllı ve çok cesur birini buraya göndermek istemesi de dikkatimi uyandırdı. Onun ne yapacağını, neler yapmak ve yaptırmak istiyeceğini adım adım tarassud etmeği kurdum. Ben Türklerin hem Avusturyayı, hem Lehistanı ortadan kaldırmak fikrini beslediklerini bilirim. Viyana düşünce Varşova yaşamaz. Onun için Lehli ve Nemseli birleşmelidir. Bu iman beni gönüllü bir casus yaptı, Viyana yoluna düşürdü. Size yapacağım hizmetin Lehistana da kazanc getireceğini düşünerek gecemi gündüzüme kattım, tepeden tırnağa kadar göz kesildim, elçinin yol boyuna aldığı notlan çaldım, burada gezer gibi görünüp te topladığı askerî malumatı öğrendim, Istanbuldan da zaten yüklü çıkmıştım, sarayda kimlerin söz sahibi olduğunu, hangi vezirin daha kolay ve daha ucuz satın alınacağını biliyordum. Yeniçerilerin içyüzlerini, Sipahilerin esrannı, Sadırazamın sarhoşluklannı ve düşüncelerini hep kafama geçirmiştim. Türkleri benim kadar bilen bir adam az bulunur. Onlann dilile konuşurum, yazılannı okurum ve bir hoca kadar kalem de kullanınm. Eğer şu temiz yüregimle, şu geniş bilgilerimle size hizmet edebilirsem ne mutlu bana. ve ne vakit gideceği de belli değilken nasıl olup ta saraya geldiniz? Izah edeyim haşmetpenah. Ben deniz pek doğru gördüğünüz veçhile ya buraya gelir gelmez, yahud Elçi Paşa giderken yüksek himayenize sığınmalıydım. Fakat gene pek doğru olarak tahmin buyurduğunuz üzere elçiyi Viyanada da tarassud etmek istiyordum. lşin sonunu almadan saraya sığınışım, hayatımm ansızm tehlikeye düşmüş olmasındandır. Ne gibi tehlike bu Kolçiski? Bir kadının bana gönül vermesin den doğan ölüm tehlikesi haşmetpenah. Ay, araya kadın da mı giriyor? Evet. Haşmetpenah. Elçi Paşanın adamlan arasında bir de kadın var. Adı Terezdi, Tezer oldu. Bir Macar köylüsüdür. Bir genc Sipahiye gönül verdi, dinini, yurdunu bıraktı, kafileye karıştı. Türklerin ne kadar gururlu ol duğunu bilirsiniz. Onlar, sevilmeğe değıl, sevmeğe değer verirler ve sevmedikleri kadının, dünya güzeli olsa da, yüzüne bakmazlar. Sipahi Gültekin de kendine elçi tarafından nikâhlanan Macar kızına yüz vermedi, bir köşeye atıp bıraktı. Hatta son günlerde eve bile gelmiyor du, Tezeri benimle yalnız bırakıyordu. Kan kana çeker derler haşmetpenah. Bu söz doğrudur. Macar kızı da, uğrunda dinini feda ettiği Türk Sipahisinden yüz bulamayınca gözünü bana çevirdi, aşktan filân söz açmaya' girişti. Ben hovarda adam değilim. Memleketime hizmet etmek için yaşıyorum. Tezere de mazlum bir kardeş gözile bakıyordum. Niyetim, buraya sığınırken onu da beraber getirmekti. Fakat bu fikrimi ona açamazdım, ihtiyafiı davranmaya mecbur dum. Halbuki o, kadınca hareket ediyordu, benden de erkekçe karşılık bekliyordu. Bu vaziyetin, hele Türklerle beraber yaşayan bir adam için, ne kadar tehlikeli olduğunu takdir buyurursunuz. Nasıl ki biraz sonra bu tehlike yüz gösterdi. Tezerin bana sarkıntılık ettiğini Sipahi Kara Mehmed gördü. Balkan devletleri arasındaki deniz işlerini görüşmek üzere şehrimizde toplanan konferansa iştirak etmekte olan Yugoslav başmurahhası M. Slavko Siriş çeviç toplantı hakkında şunları söyle miştir: « Bundan evvelki toplantımızda, Yunan murahhası M. Spilios Agapitos Balkan memleketlerine aid Karadeniz imanlannı gene Balkan memleketlerine aid Adriyatik denizindeki limanlarına bağlamak üzere bir deniz yolu açılmasını teklif etmişti. Balkan paktına iştirak eden devletlerin vapurlanndan mürekkeb bir ticaret filosu kurulması ve bu vapurlann Balkanlararasî bayrağı kullanması da aynca teklif edilmişti. L Alâkadar devletlerin mütehassıslan bu mesele hakkında tetkikatta bulunmuşlardır. Yapılan tahminlere göre, mutasav ver deniz hattı Köstence, Varna, Burgaz, İstanbul, Selânik, Pire, Patras, Korfo, Saranda, Valona, Doreş, Dobrovnik, Spilit ve Şuşak limanlarını birbirine bağlıyacaktır. Bu limanlar arasında işliyecek vapurlann yalnız yolcu mu yoksa ayni İlk tahsil zamanda tüccar eşyası da taşıyacaklan îzmirde ilk tahsil işi ihtiyacı tamamen meselesi aynca tetkik edilmektedir. karşılıy^acak vaziyete girmemiş olmakla Çalışmalanmızın yakında muvaffaki beraber ihtiyacın yüzde yetmiş beşin den fazlası karşılanmış bulunmaktadır. yetle neticeleneceğini umuyorum.» Dost Yugoslav başmuralıhası konfe Vilâyetin hususî varidatında inkişaf elde ransın Istanbulda toplanmasından ve edildikçe bu işe kendi hayatî ehemmiyeşarkin incisi olan îstanbulda Türk dost tile mütenasib mevki verilecek ve uma an arasında bulunduğundan dolayı son rım ki, iktısadî vaziyet bu inkişaf sey derece memnun olduğunu sözlerine ilâve rini takib ederse çok yakında ve ilk tahsil ihtiyacı daha büyük nisbette karşılanaetmiştir. bilecektir. Şehrimize gel diğini yazdığımız İzmir Valisi Fazlı dün bir muharrimize şu izahatı vermiştir: « ' Ankaradan İzmire dönerken bir iki gün için İstanbula da uğradım. Izmirin iktısadî vaziyeti geçirdiğimiz yıl içinde hükumetin aldığı muhtelif tedbirlerİzmir Valisi Fazlı le çok güzel bir devreye girmişti. İçinde bulunduğumuz yılm vaziyeti de umud vericidir. Mahsul geçmiş yıllan aratmıyacak kadar güzeldir. Bu yıl eldeki mahsulün değerile satıla cağından şüphe edilemez. Halkm geçinme vaziyeti bu itibarla yolundadır. Bu yıl gene Izmir beynelmliel panaym açılmak için faaliyetle çalışılıyor. Panayır Kültürpark içinde hazırlanmakta olan yeni ve daimî yerinde açılacaktır. Bu yıl panayırın geçmiş yıllardan daha parlak lacağı tahmin edilmektedir. Balkan Antantt Ekonomi Konseyi çalışmaları Yeni yollar SOSYETELERDE Balkan Antantı Ekonomi Konseyi Bu seneki mesai programımızda mü Sigorta şirketlerinde tasfiye Deniz Teknik komisyonu dün öğleden him yollar da mevki almaktadır. Mevcud Sigorta kumpanyalannda yapılan tefevvel heyeti umumiye halinde Ticaret yollann mütemadî tamirat ihtiyacını k a r tişlere nezaret eden İktısad Vekâleti TefOdasında bir toplantı daha yapmıştır. ılamak için istihdam edilen daimî tami tiş heyeti reisi Hüsnü bu teftişler hak Bu toplantıda mevcud meseleler kısım rat teşkilâtmdan başka esaslı tamirlere kında izahat vermek üzere Ankaraya lara aynlmış ve her kısım için bireı tâli yer verilmiştir. Bu yıl içinde yollanmız gitmişti. Hüsnü başka işlerle meşgul olkomisyon seçilmiştir. Tâli komisyonlar üzerinde ehemmiyetli faaliyet sarfetmek duğundan bu yakınlarda şehrimize geleöğleden sonra toplantılannı Ticaret O azmindeyiz. miyecektir. Dün Heyeti teftişiye reisi tedasında yaparak kendilerine verilen meMeyvacıltk lefonla müfettişlerden izahat almış ve ye Şu dev yapılı Türk mü? seleleri müzakereye başlamışlardır. Izmirin tabiî kabiliyetile mütenasib bir ni direktifler vermiştir. Evet, haşmetpenah, o! Dün Türk heyeti reisi diğer delegeler ehemmiyette iktısadî inkişafını temin için Föniks ve Türkiye Millî sigorta şirket Ne yaptı sizi görünce? şerefine Perapalasta bir öğle ziyafeti ver devletçe alınmış yüksek tedbirlere uygun lerinde tasfiye memurları işe başlamış Tezerj yakaladı, dövmeğe koyul miştir. Ziyafet samimî bir hava içinde olarak vilâyet bütçesinin azamî istitaatı lardır. du. Ondan sonra şüphe yok ki sıra begeçmiştir. nisbetinde iktısad işlerine de hususî bütADLÎYEDE nimdi. Lâkin kemiklerimin kırılmasile oçede yer verilmiştir. Birinci hedeflerimiz nun elinden kurtulacak mıydım? Bura MÜTEFERRİK meyvacılığm ve bunun başında zeytinciBir kadın Adliyeye verildi sını kestiremediğim için kaçtım, sarayınıza îstanbul yollannda yapılan liğin yükseltilmesi ve yalnız İzmire de Zabıtaya hakaret etmekle suçlu Sa sığmdım. Ferman sizindir. Ben burada ğil bütün o havaliye büyük menfaat te bahat isminde bir kadın yakalanarak yalnız himaye, şefkat ve lutüf aramıyotetkikat min eden hayvan ve hayvan maddeleri Adliyeye verilmiştir. Suçlu hakkında isrum. Eski dinimi, milletime hizmet yo İstanbul yollannı tetkik etmeğe me ihracatının inkişaf ettirilmesi gelir. tintak hâkimliğince takibata devam e lunu da anyorum. Siz benden bunlan emur Naha Vekâleti Teftiş heyeti reisi dilmektedir. sirgemezsiniz, beni cellâd Kara Mehmeîmar ve spor işleri Şefiğin başkanlığındaki heyet evvelki Adliye tatilleri de teslim etmezsiniz, değil mi?.. Îzmirde imar işlerine Belediyenin bütgün Silivri yollannı, dün de öğleden evMahkemelerin bu sene yaz tatiline Bu sahne, Elçi Pajanm nekadar doğru vel Dağyenice, öğleden sonra da Bü çesine göre sarfettiği himmet teşekküre değer mahiyettedir. Spor işlerine son za temmuzun yirmisinde başlamalan ve ta sezinsediğini gösterir. Kara Mehmed de, yükdere yolunu tetkik etmiştir. manlarda büyük ehemmiyet verilmekte tilin beş eylule kadar devam etmesi ka dinlediği sözler üzerine, Abdülü aramaİstanbul Naha müdürü Nuri ile mü ve her türlü spor faaliyetlerine müsaid rarlaşmıştır. Bunun için nöbetçi kalacak nın ve Nemselilere sığmmışsa istemeğe hendislerden Mihran ve Abdurrahman sahalar vücude getirilmesi üzerinde ça mahkemeler üzerinde tetkikat yapılmakkalkışmanın iyi bir davranış olamıyaca Nacinin mühendislerinden üç zat ta helışılmaktadır. Vilâyet Parti idare heyeti tadır. Bunlar da birkaç güne kadar tesğını anladı, ırz düşmanı kaçak alçaktan yetle beraber gitmektedir. Tetkik heyeti reisimizin himmetile ve bizzat meşgul ol bit olunacaktır. öc almayı tesadüfe bıraktı: yollarda gördükleri vaziyet hakkında tam duğu bu işler bu yıl içinde ilk semereleTabancayı korkutmak için împarator, bu uzun sözleri dinledikten Hakhsın Paşam, dedi, susmalıyız. bir ketumiyet muhafaza etmektedir. rini venneğe başlıyacaktır. Yakm za atmış sonra, sormuştu: Bize sürülen kiri kendi ağzımızla dörtmanda bitirilecek olan ilk iş ath spor saBoğaziçine gidenler Bundan bir müddet evvel Şile civa Lehli olduğunuzu söylediniz, fakat yana yaymamalıyız. Beç burada, elbet hasmm ve ath spor kulübünün açılması fazlalaşıyor nnda bir köyde baldızı Fatmaya tabanca bir gün ya akın yapıp, savaş düzüp geliadınızı söylemediniz? olacaktır. Öyle sanıyorum ki Bunlann atmakla suçlu olup Ağırceza mahkemeriz, Abdülle karşılaşmağa yol buluruz. George François Koltschitzky. Şirketihayriyenin Boğaziçini canlan bittiğini yakında halka bildirebileceğiz.» sine verilmiş olan Sudinin muhakemesi Şimdilik alacağı olsun, yaptığı işle öğü Memnun oldum Kolçiski!.. Lâkin dırmak ve halkm buraya karşı rağbetini dün bitmiştir. Suçlu tabancayı balchzına bir noktayı daha aydınlatmak isterim. ne dursun, biz başka şey konuşalım. uyandırmak için tarifelerinde yaptığı tadeğil; kargalara attığını iddia etmekteElçi Paşanın Viyanaya gelişi altı ay ol Açacağın söz tath ola bari, Çün dilâtın ve halka gösterdiği kolaylıklann dir. Tetkikat neticesinde ise tabancanın İstanbul Müftiliğinden: du, bugüne kadar niçin kendinizi tanıt kü beni çok üzdün adaş. müspet neticeleri görülmeğe başlamıştır. madmız. Bu hareketiniz onun Viyanada1 haziran 936 pazartesi günü Rebiül öldürmek kasdile olmayıp korkutmak [Arkast vari Geçen pazar gününden itibaren vapurmaksadile atıldığı meydana çıkmış ve lardaki yolcu kalabalığı dikkati celbede evvelin 11 ine musadif olmakla akşamı (salı gecesi) Mevlidi Nebevî olduğu ilân bundan dolayı da suçlunun üç gün hapcek surette artmıştır Bu vaziyet karşısınolunur. sine karar verilmiştir. [Başmakaleden devam\ Bu son, zarurerin kat'î icabı neticesidir ki da pazar postalanna yeni ilâveler yapılîçinde seyrini rahat rahat takib edebil bütün dünya memleketleri ve o meyanda mak sureti hasıl olmuştur. ldare eldeki vapurlann yaz mevsiminde ihtiyaca kâfi tnekteyiz. bittabi bizim memleketimiz dünyada hüSon yeni bütçeyi ele alalım: Bu bütçe küm süren umumî buhrandan müteessir gelmiyeceğini gördüğünden her zaman nin geçen yıla nisbetle 16 küsur milyon olmuştu, ve bu teessür bütçelerimiz üze yedekte tuttuğu bir vapuru da postalara katmaktadır. lira fazlasile 212 milyon lira olduğunu rinde görünmüştü: görürken geçen yıl bütçesinin tuz ve şe1924 yılmda 138 milyon olan bütçeHALKEVtNDE ker üzerindeki vergi indirmelerine rağmen miz her yıl birer miktar artarak 1929 yı5 küsur milyon lira fazla tahakkukla ka lmda 208 milyon liraya varmıştı. O yıl Eminönü Halkevinde yapılacak panmış olduğunu da memnuniyetle öğren başlıyan dünya buhranı sonucu olarak yeni salon miş bulunuyoruz. Demek ki memleket müteakıb yıllarda inmeler ve dalgalanEminönü Halkevinin yanında bulunan hayatında ekonomik kalkınmaya istinad malar kaydettik: 1930 yılmda 201 milarsada yeniden bir Halkevi binası ya eden malî bir kudret artması önündeyiz. yon, 1931 yılında 155 milyon, 1932 yıNitekim Iktısad Vekilimiz Celâl Bayar lmda 170 milyon, 1933 yılmda 174 mil pılacak ve bu binaya temsil şubesi nakledün Kamutayda kendi Vekâleti bütçesi yon, 1934 yılında 192 milyon ve nihayet dilecektir. Spor şubesinin de tam faaliyeüzerinde izahlar verirken ekonomi cihaz geçen yıl 195 milyon. Bu yıl 212 mil te geçebilmesi için burada büyük teşki lannın yeniden kurulması için yapılan yona geçmekle krizi yenen bir yürüyüş lâtlı bir kısım ayrılacaktır. Bu kısımda duş, soyunma, güreş ve boks salonları bumasraf ve emekler arasında memleketin tukib ettiğimizi görüyoruz. lunacaktır. Binanm bütün proje ve plânkalkınma yolunda bulunduğunun açık Bu yıl memleket geçen senelere nisbet lan hazırlanmıştır. Haziran iptidasında belgelerini kat'î ifadelerle ortaya koymuşle daha iyi \e daha bol bir mahsul vadet temelatma merasimi yapılacaktır. tur. mektedir. Buna rağmen bütçe muvazeneyi Binanm üst katında binanın imtidadı Derslere hazırlanan gencler Türk malî hayatında şu hakikat iyiden muhafaza kaygısmı esas tutan ihtiyatı boyunca büyük bir konferans salonu yaUniversitenin dört fakültesinde birde n dün imtihanlara başlanmıştır. Hukuk iyiye belirmiş bulunuyor: Memleketin elden bırak namıştır. Bu yıl tahakkuk ve pılacaktır. Fakültesinde birinci ve üçüncü sınıflar medenî hukuktan imtihan edilmişlerdir. malî kudreti milletin iktısadî kabiliyet ve tahsilinin bütçeden ileri olarak farklı neBinanın diğer bir kısmına da lisan Tıb Fakültesinin altıncı sömestri emraz ve mikrobiologiden ve pataloji generalinkişafile çok sıkı surette alâkalıdır. Uticeler vermesini gelecek yıl müşahede ve kursları için sınıflar yaptırılacaktır. 60 den, 8 inci sömestr tedaviden yoklama edilmiştir. Diştababeti mektebi anato mumî olarak istihsal ve istihlâkle ifade tesbit etmek umudumuz çok kuvvetlidir. 65 bin liraya malolacak bu binanın in mi ve teşrihten, Edebiyat Fakültesi de muhtelif derslerden imtihan edilmişler olunan iktısadî hayatın milletlerarası müdir. imtihanlar haziran sonunda bitmiş olacaktır. YUNUS NAD1 şası işi 6 ay kadar devam edecektir. badelesile de sıkı münasebetleri vardır. Mevlidi Nebevî 1936 bütçesi miînasebetile malî ve iktısadî vaziyetimiz Universitede imtihanlar başladı Muharrem Feyzi Togaj KÜLTÜR İŞLERİ Ilkmekteb başmuallimlerinin makam maaşlan İlkmekteb Başmuallimlerinin maEant maaşlannm tevziine başlanmıştır. Liya • katleri görülen muallimlerin de kıderri zamlannm tevziine haziran iptiadsındâ başlanacaktır. Cumhuriyet Nuthası 5 Kuruftnr' Senelik Altı aylık Üç aylık Bir aylık Abone ı T u r k i y e şeraiti I İ « İD 1400 Kr. 1700 Kr. 750 1450 400 800 1SO yokhır

Bu sayıdan diğer sayfalar: