July 11, 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

July 11, 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET ÎI Temrmız 1936 ( Şehlr ve Memleket Haberlerl ] Tarihî tefrika: 89 Siyasî icmal Akdeniz ve Almanya lmanya, tekrar silâhlanarak dünyanm en kuvvetli büyük devletlerinden bin olduktan sonra nüfuz ve tesirini dünyanın her tarafmda olduğu gibi Akdenizde dahi göstermeğe başladı. Bunun için, İtalyanın hava Erkânıharbiye Reisi General Vallenin Berline giderek Almanya Umum Hava Kuvvetleri Erkânıharbiyesi Reisi General Milch ile yaptığı hava mukavelesinin en mühim noktası Akdenize aiddir. îtalya, Adalardenizindeki Onikiadadan birinin Alman tayyareleri için bir üs olarak kullanılmasına bu mukavele ile müsaade etmiştir. Almanya bu yeni mukavele ile Avusturya ile İtalya yanmadası üzerinden hava yollarını Akdenize yelpaze gibi yayacaktır. Bu yollardan bir kol Adalardenizi üzerinden Filistine ve oradan Irak ve diğer ortaşark memleketlerine uzatılacaktır. İtalyanın, kendi arazisinden ve Oniki adadan Alman hava yollaruıın Akdenizde yayümasına müsaade etmesine mukabil, Almanya da, İtalyan hava yollarının Hamburga ve şimal denizine kadar yayılmasına razı olmuştur. Avusturya şimdiye kadar İtalya ile Almanya arasında yegâne münazaalı bir yerken şimdi yeni Alman İtalya hava mukavelesile iki büyük devlet arasında başlıca muvasala ve irtibat vasıtası oluyor. Son zamanlarda Avusturya ile Almanya arasında uzlaşmaya doğru mühim adımlar atılmış olması manasız değildir. İtalyanın nüfuz ve tesiri altmda bylunan Avusturyanın yeni diktatörü Dr. Şuşnigin, Fransanm musırrane davetlerine rağmen Cenevreye gitmiyerek Almanyanın Viyana elçisi M. fon Papen ile müzakerelere devam etmiş olması Avusturyanın Romadan gelen telkinler üzerine biran evvel Almanya ile anlaşmak istediğine şüphe bırakmamıştır. Son gelen haberlere göre, esas noktalar üzerine şimdiden itilâf hâsıl olmuştur. Dr. Şuşnigin muavini binbaşı Baarenfels Avusturya ile Almanya arasındaki müzakerelerden Macaristan hükumetini haberdar etmek üzere Peşteye gitmiştir. Macar millî hududlannin haricinde kalan milyonlarca Macan tekrar kendi idaresi altına alabilmek için hududlann değişmesi ancak İtalyanın ^ve Almanyanm yardımile olabileceği kanaatinde bulunduğundan bu iki büyük devletin Avusturya üzerinde anlaşmalanna çok ehemmiyet veriyordu. Binaenaleyh Avusturya Başvekil muavininin Peşteye getirdiği malumat Macarlar tarafından büyük memnuniyetle karşılanacaktır. Avusturya Başvekil muavini Peşteden Romaya gidecek ve burada M. Musoliniye hem Viyanada Almanya elçisile yapılan müzakerelerin hem de Peştede Macar devlet adamlarile yaptığı temaslann neticesi hakkında malumat verecektir. Almanya Akdenize inebilmek, Sovyet Rusyası ve Çekoslovakya ile uğraşmakta serbest kalmak için şimdilik Avusturyanın Almanya ile birleşmesi tasavvurunu geciktinneğe taraftar bulunmaktadır. M. TURHAN TAN Köy mektebleri ıslah edilecek Kara Mehmed Paşa fırkasmın açmış olduğu Bu maksad için esaslı bir lâğım infilâk etmekle beraber yaman bir program hazırlanıyor savaş olmuş ve bu sırada y iğit Vezîr yaralanmıştı Maarif Vekâleti önümüzdeki ders se Bu, dedi, bir casustur. Fakat a li birşey. Daha kılık değiştirmeği bile Sğrenememiş. Türkçesi de bozuk. Onun için bizden sır çalıp kaleye ulaştırdığını ummuyonım. Yalnız şu var: İçimize böylelerini yollıyan düşman, yann daha usta, daha üstiin olanlannı da gönderebi lir. Gözümiizü açsak fena olmaz. Sadırazam, bir Sipahl ağzmdaa öğüd dinlemeği ağır bularak yüzünü ekşitti ve herifi kısaca sorguya çekerek «ekmekçiyim» demekte ayak dirediğini görünce cellâda verdi. Lâkin Kara Mehmedin sözile iş görmüş olmak mevkiine düşmemek için casuslar ve casusluk aleyhine tedbir almadı. O, gerçekten inadcı bir adamdı. Faydası elle tutulacak kadar açık olan na sihatleri bile dinlemeğe tenezzül etmezdi. Casuslar hakkında kayidsiz davranışı da o huyundan ileri geliyordu. Fakat Kara Mehmed, iki gün sonra Tuna kıyılannda bir Nemseli daha tutunca biraz sıkılır gibi oldu. Bu sefer yakalanan casusun üzerinde şifre ile yazıh mektublar vardı. Şifre çözülemedi, yalnız casusun dilini çözmek imkânı bulundu ve Site Leopolddan çıkıp Lenç istikametinde savuşan Prens Lorrenin Tunaya yakın bir noktada karargâh kurarak Viyana ile temas çareleri araştırmağa giriştiği anlagıldı. Gene bu casus, Avusturya tahtında büyük endişeler hüküm sürdüğünü, halkm Prens Stharenbergin tehdidle rine rağmen reslim olmayı düşündüğünii ve çünkü aç kalmmak ihtimallerinin belirdiğini söyledi. Sadırazamın manasız teennîlerine rağmen vezirler askerin ve hele zenginleş.miş yağmaa unsurun dedikoduya giriş melerini düşünerek kollarmı srvadıklarından topraktaki salâbet yavaş yavaş mağlub edıldi ve lâğımlar teker teker yürütüldii. Bu işte birinciliği Rumeli kolordusu, ikinciliği Kara Mehmed Paşa fırkası kazandı. Rumeli dilâverlerinin kurduklan lâğımın ateşlenmesile beraber hücuma da kalkışıldığmdan toz ve dü man içinde kalan düşman şeranpolu zaptedildi ve kuvvetli bir müfıeze tarafından metris haline konuld. Kara Mehmed Paşa takrmının işledikleri lâğım, gün doğarken infilâk ettirilebildiğinden tahrib olunan şeranpolun zaptı geceye kaldı ve bu boğuşma sırasmda yigit vezir ağırca yaralanarak çadınna çekildi. Fakat bu iki hamle, muhasara hattmdaki hareketsiz liği gidermiş ve orduyu şehre doğru biraz yaklaştırmıştı. Harb istiyen, Viyanayı düşürmenin millî bir vazife olduğunu düşünen unsurlar için bu, sevincle karşılanan bir muvaffakiyetti. Türk ordusu, ana hatlannı çizdiğimiz bu kanşık çerçeve içerisinde çahşırken Avusturyahlar, müdafaa plânlarını ta mamile tesbit etmiş bulunuyorlardı. Türklerin Küçük Aslan şatosu yolile şehre girmek istediklerini anladıklanndan bütün dikkatlerini oraya tevcih etmişlerdi. Muntazam askerin azlığını telâfi için beş grup teşkil edilmişti. Talebeden, es naftan, eski saray zabitlerinden, memurlardan ve halkm işe yarar takımmdan teşkil edilen bu gruplar Sen Etyen kilisesindeki korku çanınm vereceği işarete gö're tehlike sezilen yerlere koşmakla mükellef bulunuyorlardı. Çan, başku naandanın sesi demekti ve bu ses duyu lur duyulmaz askerlerin tabyalarda, burjuvaların büyük meydanda, esnafla me murlann Yeniçarşı önünde, üniversitejlerin Treyugda bulunmaları mecburî idi. nesinden itibaren köy mekteblerile şehirlere yakın bulunan mekteblerde esaslı ıslahat yapmağa karar vermiştir. Üç smıflı mekteblerin bir çoğunda, sınıf adedi beşe çıkanlacak ve mekteblere yeniden rauallimler tayin edilecektir. Köy mekteb lerinde ise tedrisatın hedefi değiştirilecek ve yeniden bir müfredat programı hazırlanacaktır. Bu programa göre köy ço cukları, köylerinin tâbi bulunduğu tabiî, iktısadî, ziraî şartlara göre yetiştirileceklerdir. Hayvancılıkla iştigal eden köylerin çocukları hayvancılık noktasından, ziraatle iştigal eden köyler, çiftçilik noktasından, nakliyecilikle iştigal eden köyler nakliyecilik noktasından yetiştirile ceklerdir. Bunun için de bu mekteblere mahsus ve bu gayeleri tahakkuka medar olmak üzere yeniden kitab hazırlanacaktır. Bu kitablara konulacak mevzular da, her köyün hayatî meşguliyetinden alı nacaktır. Köy mekteblerine tayin edil mek üzere askerlik etmiş, okuyup yaz masını ilerletmiş çavuşlardan 100 kişi alınacak, Eskişehirde Çifteler çiftliğinde kurulacak kursta üç ay kadar bir staj gösterilecek ve ondan sonra, bulunduk lan köylere tayin edileceklerdir. Bunlara Ziraat Vekâleti tarafından öküz, tarla, tohum ve sair aletler de verilecektir. Ça vuşlar kurslarda gördüklerini bir taraftan çocuklara öğretirlerken diğer taraftan da köylülere öğreteceklerdir. Bunlardan başka ileride üç dört köy birleşmek suretile müşterek köy yah mektebleri tesis edilecektir. Bu mekteblerde her sınıfı bir muallim yetiştirecektir. Bi rinci sınıftan başlıyan muallim, çocuk larla beraber son smıfa kadar gidecektir. Bu programlan tesbit eylemek üzere Ankarada 12 kişilik bir komisyon kurulmuştur. Adliye mübaşirine atılan tokad Dr. Muhlisin ölümünde bir suç yok Avukat Hayrinin muhaEhlihibre Vekâlete raporunu verdi kemesine dün bakıldı Üçüncü hukuk mahkemesi mübaşiri Kâmile Adliye koridorunda bir tokat atmakla suçlu avukat Hayrinin muha kemesine dün üçüncü ceza mahkeme sinde bakılmıştır. İddia edildiğine göre bundan bir müd det evvel üçüncü hukuk mahkemesinde bakılmakta olan bir boşanma dava smda vekil sıfatile hazır bulunan avu kat Hayri, mahkemeye bir vesika ibraz etmiştir. Mübaşir Kâmil de ibraz edilen bu vesikanm kaydiyesini vekilden istemiştir. Bu yüzden çıkan münakaşa da tokatla netieelenmiştir. Dünkü celsede şahid sıfatile dinlenen Mehmed, tokatm atıldığını görmediğini yalnız mübaşir Kâmilin <ne vuruyor sun?> diye bağırmakta olduğunu işittiğini söylemiştir. Diğer şahid Naciye ise tokatm atıldığını gördüğünü söylemiştir. Suçlunun gösterdiği bir müdafaa şahidi davet edilmek üzere dava talik olunmuştur. Hakikat anlaşıldı Profesör Nissen {Sağda) ve mesai arkadaşları proftsor Burhaneddin, doçent Fahri, arkada asistan Said ve Hazım Bundan birkaç ay evvel Manisa hastanesi sabık başdoktoru Muhlis attan düşerek ayağı kırılmış ve tedavi için İstanbula getinlmişti. Profesör Nissen, kendisine ameliyat yaptıktan bir gün sonra Romaya gitmişti. Doktor Muhlisin yarasının kangrene çevrildiği ve bir hafta MÜTEFERRİK Bonra operatör M. Kemal tarafından da Belgrad elçimiz Ankaraya tıbbî müdahalede bulunulmuş olmasına gıttı rağmen zavallı doktorun öldüğü yazılBelgrad elçimiz Ali Haydar dün akmıştı. Bu hâdiseden sonra doktor Muhlisin eşi Müddeiumumiliğe müracaat ederek şamki ekspresle Ankaraya gitmiştir. Elşikâyette bulunmuştu. Müddeiumumilik çimiz hükumetle temas ettikten sonra cesedi Tıbbı Adliye göndermiş ve Tıbbı îstanbul yolile Belgrada dönecektir. Adlî de 3lümde bir suç görmediğini bilİktısad Vekili şehrimize dirmişti. Doktor Muhlisin eşi Adliye Vekâletine de müracaat ederek hâdisenin tetkikini istemiş ve doktor Akil Muhtar, operatör Ali Rıza Faik, operatör Ahmed Kemal, nisaiyeci General Besim Omerden mürekkeb bir ehlihibre heyeti teşekkül etmişti. Ehlihibre bu husustaki tet kikatmı bitirerek raporunu alâkadar makamlara vermiştir. Öğrendiğimize göre ehlihibre profe «ör Nissenin hasta üzerinde tam vaktinde icab eden ameliyatı yapüğına, ertesi günü ilmî bir vazife ile Romaya gidişinin mucibi töhmet bir hâdise olmadığına, kendisi yokken muavinleri Burhaneddin ve Fahrinin üzerlerine düşen tıbbî vazifeyi hakkile yaptıklarına, sonradan operatör M. Kemalin müdahalesinin de yerinde bir hareket olduğuna ve bu münasebetle doktor Muhlisin ölümünden dolayı ortada bir suç ve suçlu bulunmadığına kanaat getirmiştir. Anlaşıldığına göre doktor Muhlisin Manisadan buraya gelinciye kadar kaybettiği zamanın tıbben telâfisine imkân bulunamamıştır. gelecek îktısad Vekili Celâl Bayar birkaç güne kadar şehrimize gelerek bir müddet burada istirahat edecektir. Celâl Bayar buradan Karabüke giderek demir sanayiimizin kurulacağı bu mahalde tetkikatta bulunacaktır. Sadırazam, ilkin sıkılmışken, şimdi neş'elenmişti. Ayıblanacağını düşünmese bu casusu, bol bahşiş vererek, serbest bırakacaktı. Çünkü kendi hulyasına uygun sözler söylemişti. Herifi, Kara Meh medden sıkıldığı için, öldürttü. Lâkin Viyananm er veya geç teslim bayrağını çekeceğine yenibaştan iman beslemeğe koyuldu. Bu sevincle casuslar işini gene Fakat Viyanalıların bütün ümidleri yüzüstü bıraktı ve Kara Mehmede kısa gerilerde idi. Muhtelif vasıtalarla Dok bir teşekkür mmldanıp bahsi kapadı. dö Lorrenin karargâhından haber alabi Kumandanlar da onun gibi düşünse liyorlar ve kaçak İmparatorla Lehislan lerdi muhasara, gerçekten müsellâh bir Kralı arasındaki muhaberelerin ümid vemülâtefe olup kalacaktı. Fakat başta Ka rici kıymetini öğreniyorlardı. Prens Ştara Mehmed Paşa olmak üztfre gün gör renberg, casusluk işine de büyük bir emüş birkaç vezir, kalenin ancak zorla nemmiyet vermişti. Lehistan Kralının düşürülebileceğini takdir ettiklerinden lâ Viyana mümessili Khunitzin uşağı Jacque ğım işine germi vermişlerdi. Lâğım, yer Haider sık sık Dok Lorrenin karargâhıalbndan yol açıp barutla istihkâmlan, na ve Türk ordusuna gidip geliyor, önemtabyaları, kale duvarlarım uçurmak de li haberler getiriyordu. Kara Mustafa mektir. Bu ameliye ile açılan gedikler, Paşa, Lehistan elçisi Proskiyi mahpus ohücum hedefi olur ve kaleler en çok bu larak yanında bulunduruyordu. Uşak suretle düşürülür. Lâkin lâğım işinde hem Jak, onunla temasa yol bulmuş ve elçi dikkat, hem ihtiyat gerektir. Çünkü yol nin düşüncelerini öbür tarafa muvaffakiiyi seçilmez ve hesab isabetli yürütül yetle nakletmişti. mezse çekilen zahmetlerin heder olması Lâkin Prens Ştarenbergin gözü, ku mümkündür. Aradasırada da lâğım geri lağı mahud Kolçiski idi. Viyanalılar arateper ve bizzat onu işliyenleri uçurur. sında çeşid çeşid propagandalar yapan, Bu sebeble muhasaralarda lâğımcılık Leh Kralı Jan Sobyeskiye raporlar gönen ince işlerden sayılır. Bu meselede na deren ve Türk ordusuna sokulan casus zık bir nokta daha vardır. Düşman, bü lan idare eden hep o idi. Zemini güzelce tün uyanıkhğile yeri dinliyerek lâğım ka ihzar ettikten sonra tam zamanında son zıldığmı keşfetmeğe ve işi sezer sezmez rolü oynamağa hazırlanıyordu. yapılan ameliyeyi verimsiz bırakmağa İşte Sadırazam Kara Mustafa Paşaçahşacağından beri tarafın bu mahzuru nın gözüne çarpmıyan en büyük tehlike gözönünde tutması, kale altından muha buydu. Viyananm Lençteki İmparatorsara metrislerine karşı açılacak lâğımları la, Dok de Lorren ordusile, Lehistan da hesaba katması icab eder. Bu hesa Kralile temasta bulunması kadar Kol bm ihmal edilmesi yüzünden iki tarafm çiskinin kurduğu casusluk şebekesi de bir yer altmda karşılaşıp bogazlaştıkları çok felâket kaynağı olabilirdi. görülmüştür. [Arkası var] Yugoslavyadan gelecek Universite talebesi ŞEHÎR tŞLERl Kamyon ve kamyonetlerin muayenesi bitti Kamyon ve kamyonetlerin fennî muayene müddetleri bugün hitam bulacak tır. Bugün öğleye kadar muayene ettirilmiyen kamyon ve kamyonetler yanndan itibaren işliyemiyeceklerdir. Bu aym on beşine doğru Yugoslavya universitesinden 25 kişilik bir grup profesör Mehmed Bağoviçin riyasetınde şehrimize gelecek ve burada tetkikatta bulunacaklardır. Talebe şehrimizde kaldıklan müddetçe leylî mekteblerimizden birinde yatıp kalkacaklardır. Tren ücretleri ucuzluyor Afişaj işleri ve Belediye Belediye önümüzdeki seneden itiba ren afişaj işlerini kendi başına başarma • ğa karar vermiştir. Bunun için şimdiden tetkikata baslamıştır. Bugünden itibaren Floryaya tren ücretleri yüzde 20 ucuzlıyacaktır. Florya ya gidip gelme birinci mevki 49,25, ikinci mevki 36,75, üçüncü mevki 25 kuruştur. Cumartesi ve pazar günleri ' alınan biletler pazartesi sabahına kadar mute ber olacaktır. VİLÂYETTE Maliye teşkilât nizamnamesi Vekiller Heyetince tasdik edilen Maliye teşkilât nizamnamesinin bugünlerde İstanbula tebliği beklenmektedir. Nizamname üç ay içinde tatbik edilecektir. İstanbul Defterdarhğına teftiş heyeti reisi Rüştünün tayini ihtimali kuvvetlidir. GÜMRÜKLERDE Gümrüklerde yapılacak ıslahat Gümrüklerde yapılmakta olan ıslahata muhtelif servislerde devam edilmek tedir. Elyevm gümrük muhasebesinin ıslahı işile meşgul olunmaktadır. Bundan sonra gümrüklerde muayene işleri ıslah edilecektir. Yeni ıslahatın hedefi muayene memurlarını aynen maliyenin tahakkuk memurları vaziyetine sokmak olacaktır. Mua yene memurlan tarafından görülen bazı işler başka servislere verilecektir. Bu suretle işleri hafifliyen muayene memur ve başmemurlan kendi vazifelerini daha büyük bir dikkat ve süratle yapacaklar dır. Tekfin ve tedfin işleri Belediye teçhiz ve tekfin işleri hak kındaki hazırlıklarını ikmal etmiştir. Ö lülerin tedfini için 10 tane de güzel sesli imam tedarik etmiştir. Talimatnamenin tatbikından sonra Belediye marifetile kaldınlacak ölüler, bu imamlar tarafın Bursada bir resim sergisi dan tekfin ve tedfin edilecektir. açıldı Belediye bütçesi temmuz nıhayetine Bursa (Hususî) Buradaki Nal kadar tasdik edilip tebliğ edildiği tak bandoğlu mektebinde çok güzel bir sergi dirde talimatname de bir ağustostan itiaçılmışhr. Sergide İstiklâl muharebele baren tatbik edilecektir. rimizi tasvir eden canlı tablolar bilhassa Ruhsatiye almadan dükkân pek çok beğenilmistir. açanjar İsveç gemilerinde staj gören gencler Belediye memurları, geçen pazar gü nü, dükkânlarım açan esnafı bir kontrola tâbi tutmuşlardır. Bu kontrol netice sinde 10 dükkânın ruhsatiye alınmadan açıldığı görülmüş ve sahibleri hakkında zabıt tutulmuştur. Kontrol yann da tekrar edilecektir. Himayei Hayvanat cemiyetinin bir şikâyeti Himayei Hayvanat cemiyeti Beledi yeye müracaat ederek bazı semtlerde merkeb ve at ve katırla yük nakledenlerin yükleri indirdikten sonra bu sefer de kendilerinin hayvana binmek suretile e ziyet ettiklerini şikâyet etmiş ve Belediye memurlan vasıtasile bunun önüne geçil mesini rica etmiştir. Tramvay müstahdimlerinin Belediyeye bir müracaati İktısad Vekâletinin tasvibile îsveç ti caret gemilerinde staj görecek olan Denizyolları idaresine mensub kaptan ve makinistlerden bir kısmı işlerine başlamışlardır. Yukarıdaki resimde görülen gencler İsveç gemilerinde staja başhyanlar dan bir gruptur. Bunlardan sağdan iti baren Nuri Yılmaz Vingoland, Naci Golland, Zeki Vasaland, Mustafa Ke mal Henland, Ferid de Birgoland vapurlarına verilmişlerdir. Bu gencler stajlarını bitirdikten sonra memlekete dönerek posta vapurlanmızda Biletçiler ve vatmanlar Belediyenin mütehassıs birer eleman olarak çahştırıbuna mâni olmasını istemektedirler. lacaklardır. Muhtelif hatlarda çalışan vatman ve biletçiler, aralannda tanzim ettıkleri bir tnazbata ile Belediyeye müracaat etmişlerdir. Bunlar Tramvay şirketi şeflerin den birinin haklı haksız her müstahdem den para kestirdiğini ve böylece her ay kesilen paranın 4 bin liraya baliğ olması kendisince matlub olduğundan, hiçbir kabahati olmıyanlardan bile ceza kestirdiğini söylemektedirler. Almanyanın Akdenizdeki vaziyete çok yakından alâkadar olduğuna diğer bir delil, bu devletin bilvasıta Boğazlar Konferansı üzerine yaptığı tesirdir. Karadenizin yalnız Sovyet donanmalannın girip çıkacağı ve başka devletlere aid donanmaların giremiyeceği büyük bir deniz üssü olacağını ilk iddia eden Almanya olmuştur. Hatta, böyle bir hal tahakkuk ederse, Almanyanın Sovyetlere karşı bahrî tefevvukunu muhafaza için donanmasını artırmağa mecbur olacağı îngiltereye ihsas edilmiştir. Almanyanın îngiliz donanmasmın üçte biri kadar donanması olması esası üzerinde yapılan îngiliz Alman Deniz Andlaşmasının Karadeniz meselesi yüzünden bozulması İngilterenin üç sene müddetle her sene yüz milyon îngiliz lirası fazla para harcamak esasma binaen hazırladığı yeni teslihat plânını altüst edeceğinden İngiltere, Boğazlar Konferansmda, Sovyet tezile şiddetle mücadeleye lüzum görmüştür. Hulâsa, Akdeniz işlerinde, Almanya da, burada üsleri ve Yapılacak tütün depolarından birinin görünüsü sahilleri olmadığı halde, büyük bir devİnhisarlar idaresi tarafından Üskü bulunacaktır. Binanın zemin katında kalet nüfuz ve tesirini göstermektedir. darda'Şemsipaşada büyük ve modern bir lorifer tesisatı bulunacak, elektrik terü Muharrem Feyzi Togay tütün bakımevi yaptınlmaktadır. Keşif batı da tavanlara gömülü bir halde ola bedeli 370 küsur bin lirayı bulan bu bi caktır. na baştanbaşa betonarme olarak altı katlı Bu binada yalnız tütünlerin bakımile olacaktır. Binada ayrıca bir gaz sığınağı meşgul olunacak, manipülâsyon yapılmıbulunacaktır. yacaktır. Tütün bakımevi 2,5 milyon kilo tütün İnhisar idaresi Polathanede de böyle Nüshatı S Kuniftnr alabilecektir. Depo kısmından başka son sistem bir depo yaphrmaktadır. Po 1000 kadın ve 300 erkek amelenin yıka lathanedeki bina da 6 katlı ve 600,000 jTurkiye Hariç { nacak ve yemek yiyecek yerleri, temiz ve kilo tütün alabilecek vaziyette olacaktır. asrî halâları, lâvaboları, etrafı fayans İnhisar idaresinin üçüncü modern amSenelik 1400 Kr. 1700 Kr. döseli yemekhaneleri, kadın ve erkek a barı İzmirde inşa edilecektir. İzmir deAltı aylık 750 1450 meleler için ayrı ayn soyunma mahalleri, posunun projesi iki aya kadar hazır olaÜç ayhk 400 800 elbise dolablan, buharla yemek pişirmeğe caktır. îzmir bakımevi de 2 milyon kilo mahsus mutfak makineleri, bir revir, ka tütün istiab edebilecektir. 1500 işçinin Bir aylık 150 yoktur dın, erkek kovuşlan, bir çocuk yuvası ve çalısacağı bu bina da Alsancakta Kültür herbiri iki ton kaldıran iki yük asansörü Parka nazır bir yerde inşa edilecektir. İnhisarlar idaresinin yaptıracağı depolar Cumhuriyet &> şeraiti I v»

Bu sayıdan diğer sayfalar: