28 Ekim 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

28 Ekim 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 28 Birinciteşrin 1936 Türk avcılannın açtığı av hayvanatı sergisi Taksim bahçesinde açılan sergide avcılarımız tarafından vurulan hayvanlardan mürekkeb güzel bir koleksiyon var Çantada keklik! Galatasaraylı denizciler Izmitte Dün gece beş tekne ile yola çıktılar Ruzvelt muhakkak surette seçilecekmîş Amerika sosyalist namzedlerinden Norman Tomasın (20) eyaleti gezdikten sonra vaki beyana tına nazaran 3 ikin citeşrinde Ruzvelt muhakkak surette tekrar Cumhur Reişliğine seçileceictir. Vaziyeti yakından tetkik eden müşahidlerin ekseriyeti, M. Ruzvelt Ruzvelt ekseriyetini «çantada keklik» telâkki etmektedirler. Diğer taraftan Nevyork belediye reisi Mr. La Guardianın bir emri üzerine seçim işlerinde sahte isim kullanmanın önüne geçmek üzere Nevyork polisi, şehir dahilindeki evlere baskm yaparak buralarda oturanlann, elde mevcud listeye göre yazılı olup olmadıklarını araştır maktadır. (20,000) polisle idare olunan Nevyork şehrinde bugün ancak 10,000 polis vazife başındadır. Mütebakisi ev lerde araştırmalar yapmaktadırlar. Bir kaç gün zarfında 3,500 sahte isim yakalanmış ve ve seçim listesinden ihrac olunmuştur. Bazı tahminlere göre araştırma Iara bitarafane bir sekilde devam edil diği takdirde laakaf (200,000) sahte isme tesadüf edileceği muhakkaktır. Portekiz, Gener al Franko hükumetini tanıdı Madridde şimdiye kadar iki bini gene kız ve kadın olmak üzere on dokuz bin kişi kurşuna dizilmiş saderelere mâni olmak istiyenler gece * Hükumet ku\"vetleri, saat 9 da taar leyin evlerjnden götürülmekte ve hemen ruza geçmişler, 4 kilometro ilerlemişleı ve oracıkta kurşuna dizilmektedir. Naval Carneroya bir kilometro yaklaş Malaga valisi kurşuna dizilmiş mışlardır. Hafif tankların ve sahra topBurgos 27 (A.A.) Radyo Jaea « larının takviye etmekte olduğu sol cenah, nm verdiği bir habere göre, Malaganın şehre iki yüz metro kadar yaklaşmış ve şehirde birçok yangınlar çıkarmıştır. Ku j Marksist valisi anarşistler tarafından mandanlık heyeti, elde edilen neticeleri kurşuna dizilmiştir. Vali 5000 peçeta heba etmemek için ileıi harekete devam mukabilinde bazı sağ cenah taraftarlarını kaçırmakla itham ediliyordu. etmek istememiştir. [Baştarafı 1 incı sahıfedel Avctlar Cemiyetinin açtığı sergiden bir manzara Türkiye toprakları üzerinde Türk avcılan tarafından vurulup gene bir Türk san'atkânnın mahir ve ihtimamkâr elile doldurulan av hayvanatının, Beyoğlu Taksim bahçesindeki sergisini ben de ziyaret ettim. Istanbul Avcılar ve Atıcılar Birliği nin pek büyük bir himmet ve gayretile cem ve teşhir edilen zengin ve görülme ğe cidden lâyık olan bu eser bazı ku surlarile beraber Türkiyede ilk defa atılan bir muvaffakiyet adımı olmak iti barile elbet takdir ve şükrana lâyıktır. Yerli avlarından ve yerli avcılarımız tarafından vurulan beş yüz parçayı mü tecaviz bu koleksiyona, gene Birlik azalannın yedile yabancı memleketlerde tepelenip doldurulan yabani mandadan tu tunuz da gene mütenevvi «Antilop» ları da ilâve ve zammedince, serginin heyeti umumiyesi zenginleşerek derin alâkalar uyandıracak bir şekil ve mahiyet alıyor. Daha ötede, bir leylek, uzun gagasile boynundan yakaladığı diğer bir yılanı kıvrandırarak bülbülün intikammı alı yor. Bir ağac kütüğü içindeki yuvasına çekilip pusu kuran ve gafil bir kuşu avlamak için hazırlanan pugu kuşunun, projektör gibi parlıyan göz kamaştırıcı, iri, yırtıcı, eritici gözlerine insan pek dık katli bakamıyor. Hele yabani bir kedinin, pençeleri a rasına aldığı sığırcık kuşunu, başka birine kaptırmamak için şimşek çakan gözleri, çeşimhanelerinden fırlıyacakmış gibi sanki ateşler saçıyor. Şu bildiğimiz serçe kuşu fasilesinden başhyarak bugün geçim ve hicretleri mevsiminde bulunduğumuz Saka, Florya, Iskete, Ispinoz, Munta, Canliya, Iska taron ve beyaz, sarı renkteki Cerman Kanaryaları, daha sonra Üvik, Bıldırcm, Çulluk, Sülün, Sanasma, Yalıçapkını, Ağaçkakan, Kocabaş, Baştankara, A • dıkuşu, Güvercin, Tahtah dedikleri yabani Güvercin, Suçulluğu, Baykuş, daha ne bileyim... Bir sürü, bir sürü kuşlar... 1923 te Cumhuriyetin ilânmı İzmitte tes'id maksadile İstanbuldan kürekle giden Galatasaraylı denizciler, bundan sonra onuncu yılda, on birinci yılda ve on ikinci yılda ayni seferi tekrar et mişlerdi. Bu kere her senekinden da ha fazla bir kadro ile gitmeğe karar veren Galatasaraylılar 3 dörtlük ve 2 üç çifte olmak üzere beş tekne ile dün geceyarısmdan sonra Bebekteki lokalarmdan hareket etmişlerdir. Tekneler şu kadro ile teşkil edilmiştir: Mahmud İsmail teknesi: Dümende Bekir kaptan, kürekte Sabahaddm, Ertuğrul. Feridun, Maruf. Doktor Namık teknesi: Dümende Sadeddin, kürekte Bedii, Emced, Arif, Zeyyad. Şehid Celâl teknesi: Dümende Şefik, kürekte Nevin, Talât, Mehmed Ali. Necib Celâl teknesi: Dümende Sami, kürekte İlhan. Kadri. K. İlhan. Şeref Hüsam teknesi: Dümende Fethi, kürekte Süreyya, Muzaffer. İzmitte sevgili donanmamızın kıy metli kumandanlarını ziyaret edecek oFlâdelfiya ve sair şehirlerde yapılan lan dsnizcilere başarılı bir seyahat dianî baskınlar neticesinde de birçok sahleriz. te isimlere tesadüf edilmektedır. Madrid hangi cihetten taarruza uğrıyacak? Burgos 27 (A.A.) Nasyonalist kuvvetlerin bazı sevkulceyş sebebler dolayısile Madrid üzerine yürüyüşlerinde Aranjuezden geçmiyecekleri bildirilmektedir. Escorial şimdi tamamile ihata e dilmiş bulunmaktadır. Mühim Marksist kuvvetler, burada çok yüksek kıymelte tarihî eserleri ihtiva eden ve bizzat kendisi asarıatikadan olan meshur manastıra tahassun etmiş olduklarından bunlara karşı harbe girişilmiyecektir. Roledo civarındaki bir tünelde Marksist takviye kuvvetleri getirmekte olan iki zırhlı tren nasyonalistler tarafından yakalanmıştır. Ihtilâlci tayyarelerin faaliyetleri Seville 27 (A.A.) Bir radyo haberi, muhasamatın başlangıcındanberi tayyare meydanlarında bombardıman tesirile harab olanlar haric olmak üzere hükumetin 67 tayyaresinin düşürülmüş olduğunu bildirmektedir. Buna mukabil, ıhtilâlcilerin bir muharebe esnasında bir tek tayyaresi düşürülmüştür. Beş bombardıman tayyaresile altı avcî tayyaresi, kışlaları, Madrid etrafmdaki demiryolunu bombardıman etmişler Boraja tayyare meydanındaki mağazalarda, benzin depolarında yangınlar çıkarmış « lardır. Bu meydanda beş yüz metro ir • tifaında bir duman sütunu yükselmiştir. Bu duman sütunu Guadarramadan gö » rülmektedir. Madridde şimdiye kadar 19 bin kişi kurşuna dizilmiş Paris 27 (A.Â.) Madridden kacarak buraya gelmeğe muvaffak olan bir İspanyol Madrid halkının feci yaşama şarrları hakkında tafsilât vermiştir. Bu tafsılâta nazaran bütün halk devamlı bir endişe ve emniyetsizlik içinde yaşamak tadır. En ufak bir şüphe herhangi bir şahsın soruya çekilmeksizin kurşuna di zilmesi için kâfi gelmektedir. Bu suretle şimdiye kadar Madridde iki bini kadın ve kız olmak üzere 19 bin kişi kurşuna dizilmiştir. Taharriyat ve musadereler günlük vak'alardır. Ve hakikî bir yağ ma mahiyetini iktisab eylemektedir. Bühassa alelumum menkul esyanın tekâlifi harbiye suretile ahnması hakkında çıkan emirnameden sonra bu musadereler tam bir vağma mahivetini almıstır. Bu mu Altınordu îzmir şampiyonu oldu Balear adalart îspanyollarda kalacak Londra 27 (A.A.) Siyasî meha « fil, Italya ile Almanyanın Baleares adalarında Ispanyanın hakimiyetini muha • fazaya karar vermiş olmalarını ve bu keyfiyetin Hitler Ciano mülâkatını mü teakıb nesredilen tebliğde ilân edilmiş olmasmı memnuniyetle karşılamaktadır. Îzmir (Hususî) Uzun münakaşalar ve ihtilâflardan sonra 936 lik maçları nihayet dün bitti ve Altınordu, İzmir birinciliğini kazandı. Maçların son günlerinde K. S. K. bir puvanla ileride gidiyordu. Binaenaleyh dünkü maçta beraber kalması takdirinde gene şampiyon olacaktı ve K. S. K. lılar adeta bundan emin görünüyorlardı. Spor meraklıları, dedikodular ve ihtilâflar içinde geçen lik şampiyonluğu nun kat'î neticesini öğrenmek için sahada toplanmışlardı. K. S. K. lılar netice hakkında kuv vetli bir emniyet taşıyorlardı. Her ıki takım, Göztepeli Feridin idaresinde ve ojdykça kuvvetli birer kadro ile oyuna başladılar. îlk devrede birer gol attıktari sonra ikinci devrede Altınordu ikinci bir ğtfKStarak oyunun müsavatını bozdu. Altınordu, daha sert, daha seri ve enerjik oynuyordu. Bu ikinci gol, ofsayddandı. K. S. K. lılar itiraz ettiler. Seyirci ler K. S. K. lılara hak veriyorlardı. Fakat hakem kendi görüşünde ısrar ederek ofsayd olmadığını söyledi. K. S. K. lılar bir aralık sahayı terketmeği düşün düler. Fakat bu takc'/rde şampiyonluk gidecekti. Halbuki oyuna devam tak dirinde bunun telâfisi ümidi vardı ve bu itibarla oyun tekrar başladı. Fakat ta kım asabileşmişti. Buna mukabil Altın ordu daha düzgün oynuyordu. Bir dakika içinde sırtısıra iki gol daha çıkar dı ve bunları iki gol daha takib etti. Neticede Altınordulular 61 gibi büyük bir farkla galib gelerek şampiyonluğu kazandılar. Sevindirilen yavrular Dün sabah Çocuk Esirgeme Kurumu Anneler Birliği tarafından Beyazıddaki Sütdamlası binasında 200 fakir ilkmekteb yavrusuna elbise, ayakkabı ve ço rab tevzi edilmiştir. Tevziat işine bugün de cemiyetin merkez binasında, Alemdar ve Eyüb şubelerinde devam edilecek ve 400 kadar yavru sevindirilecektir. Madride verilen son müsaade Burgos 27 (A.A.) Haber veril • diğine göre, General Franko, Madrid hükumetine bir ültimatom vererek bu şehrin derhal teslim olmasını istiyecektir. 48 saat zarfında hiçbir cevab gelmediği takdirde nasyonalistler Madridi silâh kuvvetile zaptedeceklerdir. Herkes bilir ki. en güzel şeyler, okuduktan, yahud gördükten sonra insanı derin derin düşündürenlerdir. Ben, bu kıymetli sergiyi ziyaretten sonra hâlâ düşünceden kendimi alamadım. Hele bir Sansarın, Gelinciğin yakalaDaha sekiz yaşmda iken rahmetli babacığımın terbiye ve talimi alöncbı bap "AgrpHiç. yamb«?ınchı azth bir TiHnmrr lıyaralc Lugüne kadar devam cdcn avcı omuzladığı av... Bilha«a, bunların içinde kuş fasilesinden olup iri vücudü, otuz kırk lığım esnasında gördüğüm, gejirdiğ] zevkli, neş eli, zahmetli, heyecanlı, teh santıme yakın ve kalın gagasile heybeth likeli vakayi ve menakıbına kadar bütün ve azametli bir mevki alan «Saka» kuşu, avcılığm safahatı gözlerimin önünde can pek cazibdir. Ve çok enteresandır. Ve sonra Bıldırcm kılavuzları dedi lanıverdi. ğimiz uzun bacak, uzun boyun, ve gagaîı Sergi zairlerini, sanki berayi ihtiram îstikbal eder, divan durur gibi ön ayak hayvanlar ki insan ne tarafa, hengisine bakacağını şaşırıp kalıyor. larını bileklerinden kıvırarak iki arka aBu değerli ve çok kıymetli serginin yağı üzerinde amudî vaziyet alan tarla farelerinin şu komik halerine insan gü • çerçevesi içine alıp sakladığı av hayva lerken, beri tarafta vahşi, korkunc, bü natının üzerimde yaptıklan tesirin tarif yük bir kurdun iri, sivri ve keskin dişleri ve tasviri değil, bunların birer birer saarasmda kıvrılarak can veren körpe bir yılıp dökülmesi keyfiyetinde bile bö'yle kuzuya karşı da gözleri kapanıyor. birçok sütun yazılar yazmak icab eder ki, Nazar, bir şahinin, bir kartal veya at tabiî buna da şimdilik imkân yoktur. Bumacanın pençesine geçen, tırnakları ara nunla beraber sırası düşünce gene arasıra sında can veren bir tarla kuşuna, bir tav ayni bahse avdet mecburiyetinde kala şana, çamurcin dedikleri ördeğe teessürle cağımı da zannediyorum. bakarken diğer tarafta, döne döne, bü Ancak, yukarıda dediğim gibi Türkiküle büküle, kıvrıla kıvrıla bir ağacm ta, tepesine kadar çıkarak yuvasında, yavru yede birinci defa olarak böyle bir av lannın üzerindeki zavallı bülbülü baca sergisi vücude getirmek, getirebilmek feğından yakalıyan hain bir yılanm kafa dakârlığını göze alan îstanbul avcılar ve sını yumruklıyacağı geliyor. atıcılar birliğine ve sonra, serginin tertib Bir yerde okumuştum. Yılanlar, gözle ve tanziminde büyük bir zahmet ve vurine kestirdikleri bir kuşu avlamak, ya kuf ile çalışan tertib heyeti arkadaşlan • kalamak için hayvancağızı ta uzaktan mıza umum Türkiye avcıları namına Vegözlerile manyetize etmeğe başhyarak kâleten ve kendi tarafından da asaleten yavaş, yavaş kımıldıyamaz bir hale ge derin minnetler, şükranlar sunmayı borc tirdikten sonra bayıltır ve zehirli digle bilirim. rinin arasına alırmış. Bedri Ziya Aktuna Liman şirketi memurları ikramiye istiyorlar Tasfiye halinde bulunan Liman şir ketinin memur ve müstahdemleri tas fiye heyetinden şirket nizamnamesi nin ikramiyelere dair olan maddesinin tatbikını istemişlerdir. Biitün memurin ve .rrmstahdemineb» ikramiye verildıği takdirde U 5O O lira 3. O ödemek lâzım gelecektir. dan hazırlanmakta olan profesyonel güreş nizamnamesi de bu müsabakalarda tatbik edilecektir. Müsabakalan tertib eden heyet dört gün devam edecek olan güreşleri iki kısma ayırmıştır. İlk gün serbest, son iki gün de yağlı güreş yapılacaktır. Memlekette büyük nam yapmış ve daima başa güreşmiş olan pehlivanlarımızın hepsi serbest güreşe iştirak edeceklerdir. Tertib heyeti Dinarlının da bu mü sabakalara girmesini temin ettiğinden müsabakalar ayrı bir ehemmiyet kazanmıştır. Serbest güreşler yirmişer dakikadan üç devre olarak vn^ılacak, bu müddet zarfında hasmını defa yenmek veya çok yüksek puvan ajmak ta şart olacak tır. Türkiye başpehlivanlık müsabakasına girecek olan güreşçiler bugün saat üçte toplu bir halde Taksim abidesine çelenk koyacaklardır. Bu münasebetle elyevm Türkiye başpehlivam olan Kara Ali birkaç söz söyliyecektir. Müsabakalara hergün saat ikide başlanacak, pehlivanlar müsabaka zamanında çekilecek kur'a ile güreş e deceklerdir. Ingilterede ebelerin doğum esnasında gaz kullanmaları/ , ".na müsaade edıliyöî» Çocuk doğumu esnasında çekilen acınm onune geçmek uzere yapılan tetkıkleı neticesinde «gaz» ve havadan istifade şekillerini muvafık gören İngiliz velâdiye mütehassısları bu hususta bir rapor hazırlamışlardır. Mütehassıs bir dokto run mevcud olmadığı zamanlarda bile ebeler tarafından muvaffakiyetle kulla nılabilecek kadar basit ve sade modern cihazlar da imal edilmektedir Ebeler tarafından şimdiye kadar müsekkin ilâcların istimalini meneden İngiltere etıbbası, «gaz» den istifade husu sunda üç şarta riayeti mecburî kılmaktadırlar. Bunlardan birincisi ebenin «gaz» istimal kursu görmesidir. İkinci şart gebe kadınm doğumdan en çok bir ay evvel bir doktor tarafından muayene edilerek doğumda «gaz» alabileceğine dair bir rapor vermiş olması, üçüncüsü de gaz verildiği zaman ayni odada diğer bir ebe, bir hastabakıcı, yahud da yüksek sınıflarda ders görmekte olan bir tıb talebesinin mevcud olmasıdır. «Gaz» ve hava cihazı pahalı olduğundan bunların ucuzlatılması için tavsiyeler serdeden rapor Wellhouse hastanesinde uzun zamandanberi yapılan tecrübelerin gebe kadınlarda büsbütün kendini kaybettirmeksizin çocuk doğumunda çekeceği sancıların son derece azaldığını da zikretmektedir. Fransada kadınlar askere alınacakmış Daily Herald gazetesi Paris muhabr rinden^ajfjığ^şu, haberi neşretmektedir: Fransız radikal partisi bugünkü toplantısmda Fransız kadınları için mecburî askerlik hizmetini esas itibarile kabul etmiştir. Bu karann yakm bir istikbalde hükumet tarafından meclisten geçirilmesi kuvvetli bir ihtimal dahilindedir. Bu mesele, elye\Tn müsavi adedlerde kadın ve erkek azayı ihtiva etmekte olan bir ko " misyon tarafından tetkik edilmektedir. Radikal partisinin fikrince kadın as " kerleri, erkekleri sırf harbde kullana bilmek için ordu, donanma ve hava kuv vetlerinin idarî kısımlannda çahştırmak lâzımdır. Bu karann alınmasında başlıca âmil Fransadaki doğum noksanı ve Fransi7 ordusunun asker adedi itibarile düşük bulunmasıdır. Türkiye Başpehlivanlığı müsabakaları yarm başlıyor Istanbul Halkevi tarafından tertib edilen ve Cumhuriyet bayrammın birinci günü başlayıp dört gün devam edecek olan serbest ve yağlı güreş başpehlivanlık müsabakalarına aid hazırhklar tamamile bitmiştir. Memleketin her köşesinden gelen pehlivanların iştiraki temin edilen bu müsabakalar şimdiye kadar yapılan güreşlerin en esaslısı ve en mazbutu o lacaktır. Son senelerde bir heyet tarafın Trakyada koyun sahiblerine kredi açılıyor Edirne (Hususî) Koyunculan ve pe3'nircileri tefeciler elinden kurtar mak maksadile Ziraat Bankası kojoın sahiblerine geniş ölçüde avans, kredi açmak üzeredir. Mandıralara süt veren bütün köyler, ihti}raclarını bankaya bildirmekte ve diğer taraftan da tefecilerin. köylerin içine sokularak faizle para ve avans vermelerini önleyici tedbirler alınmaktadır. Pendîkteki beyaz ev Zabıta romanımız: 64 Aceleye lüzum yok. Kapıyı bir dilencinin çalması ve yandaki, yahud bir iki ev Ötedeki kapıda nöbet beklemesi lâzım. Filhakika bir saat sonra büyük bostanm karşısındaki küçük, ahşab, köhne Rum evlerini birer birer dolaşan ihtiyar bir dilenci Dürdanenin girdiği evin kapısında hiçbir cevab alamadı. Başmı yu karı kaldırdı. Pencere kapalı idi. Ka pınm önünde bir müddet bekledi, içerisini dinledi. Hiçbir ses işitemeyince üstteki evin kapısını çaldı. İhtiyar bir Rum kadını bir dilim ekmek uzatırken dilenci temiz bir rumca ile: Madam, dedi. Yanınızdaki evde fena bir kavga var, galiba!... Kadın sokağa çıktı, dilencinin gösterdiği kapıya baktı. Sonra: Yok, dedi, olamaz. Çünkü iki Türk kiracı vardı. Biraz evvel bir kadınla çıkıp gittiler. Anahtarı da bana tesliro ettiler. Nerminin ellerine sanldı. İki gene top rak üstünde gözleri yaşararak bakıştılar. Birkaç kelime ile vaziyeti birbirlerine anlatırken evin içinden gelen bazı şüpheli sesler Kenanı iki memurun imdadı na koşmağa mecbur ediyordu. Fakat bir Ya... Gelmiyecekler mi? taraftan Nerminin ricası, diğer taraftan Kadın bir dilencinin bu sualini garib Nermini burada yalnız tekrar tehlikede bulmağa vakti olmadığı için: bırakmak endişesi bu tasavvuruna mâni Hayır... oldu. Bir müddet karar veremediler. NeDedi ve kapıyı kapattı. den sonra Kenan: Gidelim, dedi. Madem ki hiçbir şey yapamıyoruz... Beyaz evin ve sahibinin baskma uğraNermin, derin bir tereddüd içinde büdığı gün baygınhktan ayılırken karşı yük babasının akıbetinden endişe ederek smda Kutsi ile Kadriyi gören ve onlar beklemeyi tercih «der görünüyordu. Tetarafından evin bahçesine çıkarılan Nerreddüdünün sebebini izah etti: min, kendisini otlann arasma atmış, bek Bu ev, dedi, büyük babamm evilemeğe başlamıştı. Fakat bu bekleyiş çok dir. Içeriye girenler onun düşmanlarıdır. sürmedi. Arkasından, gene otların araNeden düşman olduklarını ben de bil sından tanıdık bir sesin: mem. Bugüne kadar kimseye bu benim Nermin, Nermin!... bildiğim kadarını da söylemeğe mezun Diye fısıldadığını duydu. Kımıldadı; değildim. Beni besleyip büyüten, bana arkasma dönmek istedi. gizli gizli bakan, fakat beni senede bir Dönme, benim, Kenan... Şimdi ge kere bile görmeğe zor cesaret eden bü Iiyorum!.. yük babamm sırrını şimdi ilk defa size Sözünü işitince olduğu yere mıhlan ifşa ediyorum. dı. Birkaç dakika iki gene sükut ettiler. Parlak bir düğün Biraz sonra sürünerek gelen çen ihtimalleri kat'î bir hükme bağlıya bir aile dostu gibi sevindi ve bu küçük taKenan onu tekrar tekrar temine ça rak: lika Pendik yolunu tuttuğu zaman için lıştı: Beklememizde bir fayda görüyor deki neş'eden sanki uçuyordu. Nekadar vesveselisin. Seni namusanız bekliyelim... Fakat... sumla temin ediyorum. Bana bunu ha Derken iki el silâh sesi ikisini de ol İki ay sonra Bağdad caddesi üstünde ber veren insanların yalan söylemeğe ne duklan yere mıhladı. Dehşetle açılan civarın en yeni köşklerinden biri tutul mecburiyetleri var!.. Düşün ki bunlar gözlerini otlann arasından beyaz eve muş, dayanmış, döşenmişti. Kenanla vazifelerini yapmışlar, canlannı bile fe diktiler. Hiçbir şey görememişlerdi ve Nerminin nikâhları burada kıyılacak ve daya hazır olduklarını göstermişler. Arböyle dehşet içinde uzun zaman, bir tek iki gene burada, Kenanın kız kardeşine tık yalanla bizi avutmağa muhtac veya lâkırdı konuşamaksızm beklediler. U pek yakm olan bu evde yuva kuracak mecbur mudurlar? Hayır... İkisi de zaktan iki jandarmanın ihtiyatla eve yak lardı. namusları üzerine yemin ederek söylü laşmasmı gördükten sonra Kenan kara yorlar ki Hayri Efendi biraz yaralan Herşeyi, iki aydanberi evinde misafir rında ısrar etti: mış, fakat ayni gün evinden çıkarak bulunan Nerminle birlikte ve onun re Görüyorsunuz ki memurlar yalnız yine müracaat ederek Kenanın kız kaı meçhul bir semte gitmiştir. Sana jıelen mektubların yazısından da anlıyamıyor değildir. Ben zabıta memurlarını sizin deşi hazırlamıştı. musun?... kaçınlmanızdan jandarma karakolunda Köşk altı odalıydı. Güzel, temiz bir de haberdar etmiştim. İhtiyatlı gelmişler... bahçesi vardı. Bahçenin yazın çiçekler iNermin mahzun ve mes'ud: Bizim hiçbir yardımımız olamaz; gide cinde olduğunu bilenler temin ediyorlar Anlıyorum amma ne bileyim!..r lim. Hemen haber alır ve büyük baba dı. Nermin son hazırhklar yapıhrken Diyerek Kenanın elini sıkıyordu. Tatnızm sıhhatine dair size malumat veri Kenanla birlikte gezmeğe gittikleri köşklı bir kış gününün sabahı idi. Bahçede rim. te, başmı gene stvgilisinin göğsüne dayı dolaşıyorlardı. Bu sözleri konuşurken Zaten bütün mevcudiyeti sarsılmış, yarak: arkalarında bir pıtırtı işittiler. Döndük muhakemesi bozulmuş olan Nermin ha Bilsen, diyordu. Nekadar mes'u leri zaman gene hizmetçileri karşılarına yatta bir tek hâmisi olan gencin ısrarına dum. Bir tek ıstırabım büyük babamm a çıktı. Ağacların arasından, onlara bir dayanamadı ve gene hiçbir tarafa gö kıbetine aiddir. Onun hayatta olduğuna sürpriz hazırlamak ister gibi elindeki çirünmeden bahçeyi geçerek yola çıktılar. dair verdiğin teminata, hatta ondan ba çekleri uzattı: Arabacı Adil, yolun bir kenarında na gelen mektublara bile inanamıyorum. Hanımefendi, dedi, bahçenin öbür endişe ve merakla Kenanı bekliyordu. daha doğrusu inanmak istediğim halde ucunda küçük bir koru var. Oradan topKenan, Kenan bir şimşek süratile zihninden ge Onun gene kızla çıkıp geldiğini görünce içimde gizli bir endişe var. ladım... lArkası var}

Bu sayıdan diğer sayfalar: