17 Haziran 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

17 Haziran 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17 Haziran 1938 CUMHURtYET SabihaGökçen dün sabah saat 7,5 da Yeşilköyden hareket ederek 11,25 te Atinaya indi IBaştaraft 1 tnci sahifedei Hava kahramanımız dost Yunanistanda Hatayda yeni karışıklık IBaştarafı 1 inci sahifede] Suriye matbuatının hedefi [Baştarafı 1 incı sahıfede] 1 lis, Merkez Kumandanı General îhsanla Parti idare heyeti azalan, îstanbul Tayyare Kurumu Başkanı îsmail Hakkı, Türkkuşu muallimi Savmi ve şehrimizdeki hava subaylan uğurlamışlar ve buketler vermişlerdir. Aynca Eskişehuden yarbay lhsan bir tayyare ile gelerek hava kuvvetlerinin Sabiha Gökçene selâm ve muvaffakiyet temennilerini sunmuştur. Sabiha Gökçen seyahati hakkında şu izahatı vermiştir: « Seyahatim üç. gün sürecektir. Şimdı Atinaya gidiyorum. Oradan Selâniğe giderek Atatürkün evini ziyaret edece ğim. Müteakıben Sofya, Belgrad ve Bükreşe uğradıktan sonra seyahatimin üçüncü günü îstanbul a döneceğkn.» Sabiha Gökçeni teşyi eden Başvekilimiz ve devlet erkânı Değerli tayyarecimiz Atinada Atina 16 (Telefonla) Değerli tayyarecimiz Sabiha Gökçen bugün saat 11 de Toto'ya geldi. İniş esnasında meydanda bulunanların şiddetli alkışları ile karşılandı. Karşılama merasiminde Elçimiz Ruşen Eşref ve başkonsolosumuzla Başvekıl namına bir Hariciye memuru, Hava Nazın namına Alrodrom kuman danı, Atina Belediye reisi, Türk Yunan ticaret ofisi ve Balkan cemiyetleri reisi ve azalan ve tayyare zabitlerinden mürek keb kesif bir kalabalık bulundu. Meydanda değerli kadm tayyarecimize buketler sunuldu. Müteakıben askerî tayyare mektebine gidildi, sayın misafir, hazırlanan büfede ağırlandı. Mekteb kumandanı, söylediği nutukta Türk milletinin Büyük Reisi Atatürkün kızı Sabiha Gökçenin Atinaya vaki bu ziyareti münasebetile Yunan tayyareci lerinin hissiyatına tercüman oldu. Gökçen verdiği cevabda, Yunanh meslektaşlarına Türk tayyarecilerinin selâmlarını getirdiğini bıldirdi ve hakkında gösterilen yüksek alâkadan dolayı sevinclerini ifade edecek kelime bulamadığını söyledi. ' ' Bu toplantıyı müteakıb tayyarecimiz, Elçimizin refakatınde Başvekil Metaksası ziyaret etti. Dost Başvekıl, kendısme iltıfatta bulundu. Aero kulübdeki kabul resmi de pek parlak oldu. Sabiha Gökçen burada Hava Nezareti erkânile tanıştı. Kulüb reisi söylediği nutukta, Türkiyeye vaki seyahatleri sırasında Yunan tayyarecilerinin Türk Hava Kurumunun yüksek muvaffakiyetlerini gördüklerini, bu muvaffakiyetlerin yakından takib edildiğini anlattı ve Gökçene bu mes'ad ziyareti münasebetile teşekkür ederek kadehini kaldırdı. Toplantı neşeli ve samlmî hava ıçınde cereyan etti. Sabiha Gökçen, öğle yemeğini elçi likte yedi. Akşam saat 18 de Bayan Metaksas'm Kifısyada verdiği çayda bulundu. Elçi Ruşen Eşref ve eşi de kıymetli tayyareci şerefine 24 kişilik bir ziyafet verdi. Bu ziyafete Hava, Payitaht, Matbuat ve Turizm Nazırları, Hava kurmay başkanı ve Balkan devletleri elçilerile Tayyare Cemiyeti umumî reisi ve diğer bazı mümtaz zevat da iştirak ettiler. Kahraman Türk kızı paraşütünü takarken, teşyicileri arasında ve hava raporlannı tetkik ediyor Iskenderun istihbarat ve emniyet daireleri Ermeni ve Rum ortodoks ajanlan vasıtasile alttan alta hıristiyanları tahrik ve Suriyeye hicrete teşvik etmektedırler. Hicrete ikna edilenler yalnız ailelennı gönderip kendileri burada kalıyorlar. Şimdiye kadar İskenderundan elli, altmış kadar Ermeni ve Rum ailesi gitmiştir. Dün Amikta Arab çeteleri bir köyü yaktılar. Sazlık köyünden Ali namında bir Türk ölü olarak bulunmuştur. İstihbarat daireleri elaltından Kolonel Koie aleyhinde de entrikalar yapmakta, kendisinin yakmda azledilip tahtı muhake meye ahnacağını işae etmektedirler. Suriye ve Lübnan gazeteleri hep ayni kanaldan ve ayni ağızdan Hatay ahvali hakkında mubalâğalı ve Arab efkârı umumiyesini tehyiç edecek mahiyette neşriyat yapmakta devam ediyorlar. Bil hassa Türkiye aleyhinde çirkin yazılar görülüyor. întihab kontrol komisyonundan hiç bir hayır beklenmemektedir. Çünkü bu komisyon geçenlerde neşrettiği on dcrt numaralı bir beyanname ile Türklerin Arablar üzerinde tazyık icra ettiğini ilân etmiştir. Reyhaniyede Arablann yaktığı Türk evlerini gene Türklere yüklemek, cürmü meşhud halinde yakalanan Arab muhriklerini hile ile karakoldan alıp serbest bıraktırmak, Arab mümessillerini otomobillerinde gezdirmek komisyon azaannın tarafgirliğini gösteren en bariz misallerdir. Bundan başka komisyon reisi son Antakya hâdisesinde nümayiş yapan Rum ortodokslarını dağıtmağa gelen jandar ma kuvvetlerine mâni olmuş, Arab mücrimlerini komisyon binasma alarak za bıtaya teslim etmemiştir. Ikidebirde Arab gazetelerine beyanatta bulunan bu reis, durmadan Arabarın ekseriyette olduklanru söylemekte ve Kuseyr'de yeni açılan tesçil bürolarınm mukarrerat hilâfma ekalliyette bulunan Arab köylerinde tesis etmek gibi bin türlü kanunsuz ve yolsuzlukları ve entrikaları görülmektedir. Evvelki gün Antakya Rum mahalle sinde feci bir şekilde öldürülen Cemal Osmanın katilleri tevkif edilmemişlerdir. Katiller, mahallelerinde kollarını sallıyarak dolaşmaktadırlar. Arab âlemini Türkîye aleyhine kışkırtmak istiyorlar menilerin bir kısmı, kendilerinin Türkler Neşriyatın umumî manası, hulâsası şu tarafından umumî bir kıtale uğramalan tehlikesi altında bulunduklarmdan bahdur: sederek İtalyanlardan himaye istemişler1 Türkiye, Hatayı ele geçirmek istiyor. Fransa da, Türkiyeye karşı bir miş. Hulâsa, Beyrut ve Suriye muhiti şey yapamamak ıstırarında bulunduğun tam bir kargaşalık ve heyecan içindedir. *** dan onun arzulannı yerine getiriyor. 2 Fransa da zaten Suriyeyi parçaBu hâdiseler arasında dikkati celbe lamak fikrindedır. Türkiye bugünlerde den bir nokta da Hatayda vazifelerine Bayır ve Bucak nahiyeleri meselelerini nihayet verilen bütün Fransız ve yerli de ortaya çıkarmak üzeredir. Fransa, unsurların henüz Şamda ve Beyrutta fakendi hesabına Lazikıyye meselesini za aliyet halinde bulunduklarıdır. Bunlann ten çıkarmıştır. Bayır ve Bucak mesele başmda Garo bulunuyor. Garo, Komısile beraber işlenecek olan Lazikıyye da serlik sarayında ve Kontun her dakika vası tahakkuk ettiği takdirde artık Suri yanındadır. Hatayda vazifelerine nihayenin denizle bir alâkası kalmıyacaktır. yet verilen Ermeni memurların hepsi de 3 Bütün bu işler, Arab âlemi için BeyTutta toplanmışlardır. Bunlardan Afena projeler taşıyan İngilterenin idaresi rab olanları da Şama geldiler ve orada altında görülüyor. ^ gazetelere verdikleri beyanatlarla gayet Bütün Şam muhiti, en yüksek resmî sıkı tahrikât yapıyorlar. makamlarından en küçük halk teşkilâtma Işin en ziyade dikkate değer tarafı şuve kadınlarına varıncıya kadar her ma dur ki Kont dö Martel muhiti henüz ii kam ve herkes başta Fransanın en yük midsiz görünmemektedir. Beyrutta hayli sek makamları olmak üzere, Milletler kök salmış olan Ermeni komitecileriniri, Cemiyetine ve îngiltere, Italya gibi mem kendilerine mahsus olan böbürlenme tavleketlere telgraflarla müracaatte bulunu rile etrafa söyledikleri sözlere göre Hayorlar. Suriyenin siyasî idamla tehdid tay davası ne Fransa, ne de Ermenıler edilmekte bulunduğundan bahsedilerek için kaybedilmiş bir dava değilmiş. Bü«imdad» isteniliyor. yük Fransanm, Türkiye karşısında kolay Bu neşriyat tabiî olarak bütün Arab kolay mağlub olmayı kabul etmiyeceğini memleketlerinde akisler yapıyor. Mısır ve buna karşı lâzım gelen tembirleri almij gazetelerinin bazıları Şamın müdafaa et ve almakta olduğunu söyleyip geziyor tiği tezi aynen müdafaa ediyorlar; bazı lar. Bu gibilerin yüksekten atıp tutmalaları da yalnız bu hâdiseleri ve Şamla nna da iki gündenberi Beyrutta bulunan Beyruttan çıkan haberleri kayıdla iktifa bir Fransız filosunun yaptığı nümayiş, ediyorlar. Arada Türk tezinden bahse hayli yardım etmektedir. den hemen hiç yok gibidir. Yalnız, buKenardan, köşeden sızan haberlere raya son gelen El Mısrî gazetesinde ki göre Hatay meselesine Milletler Cemi Vefd fırkasının organıdır bu gazetenin yeti vazıyed edecekmiş. Şam hükumeti îstanbul muhabiri tarafından, Türk nin bu hususta Milletler Cemiyetine gönmatbuatının neşriyatım hulâsa eden uzun telgraflar gördüm. Bu telgraflar, Türk derdiği uzun protestosunun neticesiz kalmatbuatının ve bilhassa «Cumhuriyet» in mıyacağı ve Milletler Cemiyetinin bu meneşriyatım anlatıyor ve bu arada Türki seleyi ele alacağı burada kuvvetle ümid yenin Arablarla Ermenilere karşı hiçbir ve tahmin edilmektedir. Hatayda cere husumet duygusu tanımadığını izah edi yan eden bütün işler Milletler Cemiyeti yor. Şimdive kadar gönderdiğim neşriyat namına Fransız tarafından idare edil arasında Türk tezinin müdafaasını de mekte bulunduğuna göre Suriye hüku ğil, yalnız izahını yapan yegâne müsaid meti; vekili, müekkile şikâyet etmek hakkım haizdir. Bunun için, vasisinden mahneşriyat bundan ibarettir. kemeye şikâyet hakkını haiz olan her yeAra yerde türlü türlü havadisler de tim gibi, Şam hükumeti Milletler Cemi var. Türkiyenin Hataya bir tabur Türk yetine müracaat etmiş bulunuyor. Şimdi' askeri göndermek üzere Fransaya mürabütün ümidi oradadır. caat ve f.akat, Fransanm bu teklifi red Burada musırran söylenildiğine göre deltiğinden bahsediliyor. Hataydan ŞaŞam hükumetinin Milletler Cemiyetine ma ve Beyruta hicrete başlıyan Arab ve Ermeni ileri gelenleri ki bunlar ekseriya dair olan müracaati, bir nevi damşıklı döorada Türk aleyhtan siyasete iştirak et vüştür. Onu bu müracaate sevkeden bizmiş olanlardır Hatayda Türklerin A zat Fransız hükumeti imiş. Bu müracaatrablara ve Ermenilere karşı yaptıkları ten iyi neticeler bekliyen muhitlerin bu tecavüzlere aid türlü türlü hikâyeler an netice hakkındaki ümid ve itimadlan da latmaktadırlar. Bir rivayete göre de Er bundan ileri gelmektedir. «Mademki Fransa Suriye hükumetine bu müracaati ve on beş temmuza kadar behemehal bi yaptırttı, elbet onun bir düşündüğü var tirileceğini, İngiliz aza Filbauz'un şahsî dır.» diyorlar. sebebler dolayısile istifa ettiğini söylemişİki üç gündenberi her ağızda dönüp tir. dolaşan bu rivayetler boş görünmüyor. i 1 Zeki , Cemaatlerîn çoğu Türklerle birleşiyor Sabih; enin Balkan turnesinde bindiği tayyare Türk tayyarecisi Sabiha Gökçen yarın Atinadan Selâniğe, oradan da Sofya yolile Belgrada hareket edecektir. Sabiha Gökçen, Belgraddaki Zamon tayyare meydanında merasimle karşılanacak tır. Yugoslav gazeteleri, Sabiha Gökçen hakkında sitayişkâr makaleler neşret mektedirler. N Iskenderun 16 (Hususî) Hatay Valisi buraya geldi, Soğukolukta Ermeniler tarafından istikbal edilmiştir. Son bir kaç gün zarfmda muhtelif cemaatler Türklerle el birliği yapmsğa devam et tnişlerdir. Suriye gazetelerine göre, yüksek komiser Kont dö Martel'in yerine radıkal bosyalistlerden Dr. Rıo getirilecektir. Bu gün Kuseyr'de altı mmtâkada tesçil muamelesine başlanmıştır. Dost matbuatın neşriyatt Atina 16 Yunan matbuatı cesur Türk tayyarecisi Bayan Sabiha Gökçeni hayranlık ve samimiyetle selâmlamakta ve resimlerini neşretmektedir. Proia diyor ki: Türkiyenin mukadde ratına hâkim olan yaratıcı Dâhinin ta hakkuk ettirdiği büyük ıslahatm bariz vasıflarmdan birini de genc bir tayyareci kızm cesaretinde göstermektedir. Millî faaliyetin bütün şubelerinde temayüz e den Türk kadımnın hukuk müsavatmı elde edeli sanki bir çok asırlar geçtiği zannedilebilir. Reisicumhur Atatürk kızı Sabiha burada ve Selânikte kendisine, A tatürke ve memleketine matuf hararetli ve samimî sempatiler içinde yaşıyacaktır. Belgrad I6 (Hususî) Maruf Intihabat 15 temmuza kadar behemehal bitirilecek Antakya 16 (Hususî) Burada çıkmakta olan «Atayolu» gazetesinin İstanbul matbuatından naklen aldığı ve Türk askerinin Hataya gireceğine dair verdiği haber çok sevinc uyandırdı. As kerlerimiz sabırsızlıkla, heyecanla bekleniyor. Halk, bayrama hazırlanmakta dır. Orgeneral Asım Gündüzün, Fransız heyetile yapmakta olduğu müzakereler ahenk ve samimiyet içinde ilerilemekte dir. Müzakereler birkaç güne kadar bitecektir. Halebde vaziyet karışık Haleb 16 (Hususî) Burada vaziyet çok nazik ve kanşıktır. Efkârı umu miye tahrikâtçıların çirkin propaganda larına rağmen Türklerle beraberdir. AUı Türk birer bahane ile tevkif edilmişlerdir. Berlin radyosuna göre... f Foto Magazin Türkiyenin en büyük salon ve san'at mecmuası ] Berlin 16 (Hususî) Berlin radyosu bu gece aşağıdaki haberi vermiştir: «Hataydaki Fransız kumandanı, bir Ermeni heyetini kabul ederek, Türkiye ile Fransa arasında husule gelen anlaş ma mucibince, Hatayın Türk kıtaatı tarafından işgal edileceğini, fakat Fransız Cemiyeti Akvam heyetinin kâtibiumu kuvvetlerinin Hataydan ne zaman çeki misi M. Anker Cenevreden dönmüştür. leceğinin henüz tesbit edilmediğini söyBeyanatında intihabatm devam edeceğini lemiştir.» likanlının bütün bunlan kendisine söyle memesini tercih ederdi. Kızcağız, Füller'in kapısına hücura eden rol avcısı ak törlerin hepsinin şahsî felâketlerini dinliyemez, hepsine acıyamazdı. Bu, zayıf omuzları için pek ağır bir yük olurdu; ve, insiyakî olarak, bundan kaçımyordu. O zavallılara yardımda bulunabilecek bir vaziyette olsaydı, şüphesiz başka türlü hareket ederdi. Başkalarınm felâketleri le yaralanan kendi kalbile cenkleştiğini farketmiyordu. Hilda, kendini makul ve ne yaptığını bilir bir genc kız sanıyordu. Ferdinan, ona kendine dair sualler sordu. Fakat Hilda, biraz, avans vermek istemedıği için, biraz da, onun gibi çocuk safiyetini hâlâ muhafaza etmediği ve gene onun gibi derd yanmak ihtiyacında olmadığı için, kısa cevablarla bahsi kapattı. Ferdinan genc kızı evine kadar götürmekte ısrar etti, halbuki Hilda da onu evine bırakmak ıstiyordu: Bir çeyrekte sizi evinize bırakmış, olurum. Eğer siz beni evıme kadar götürecek olsanız, dönüşte saatlerce otobüs beklemeniz icab edecek. yalnız başmıza eve gideceksiniz, öyle mi? Bu gece vakti sizi yalnız bırakır mıyma hiç? Biz Amerikalı kadınlar buna alışkmız. Fakat ben hâlâ AvTupalıyım. Böyle bir şeye müsaade etmem. Anhyorum. Hilda'nm kapısına gelmışlerdi. Genc k:z, kapıyı kapamadan: Söz sizde olsun istiyorsunuz, öyle mi? Ferdinan gülüm^edi, fakat bu sefer o mahçub tebessüm değildı: Şimdilik bövle bir salâhiyet iddia etmek fazla cür etkârhk olmaz mı? Holivud'a geldiğimdenberi geçırdiğim ilk güzel geceyi size medyunum. Mersı. Gecenız hayrolsun. *** Hatta, bir rivayete göre de bu plân, bizzat Kont dö Martel'indir. Bu zat, eğer Türkiyenin istedikleri kâmilen verilirse artık Suriye ve Lübnanda Fransanın hiç bir nüfuz ve şerefi kalmıyacağmı söyliyerek istifa etmiş, fakat, Paris hükumeti bu istifayı kabul etmiyerek Kont dö Mar tel'in tekliflerini tasvib etmiştir. Bir ara lık burada Kontun istifası şayi oldu. Bilâhare teeyyüd etmediğine bakılırsa Parisle Kont arasında bir fikir birliği husule gelmiş bulunduğunu kabul etmek icab ediyor. Hatay meselesinin tamamen halledildiğine inanmakta henüz acele etmemek daha doğru olur. C.T. nekadar makul ve ne yaptığını bilir bir kız olduğunu annen bilmez mi sanki? Böyle bir kız doğurduğuma Tanrıma sabah akşam şükrediyorum. Sadece bu çocuğumu merak ediyorum. Şimdiye kadar hiçbir erkekle münasebetin bu kadar çok sürmemişti. Nekadar oldu bu çocuğu tanıyalı? Beş hafta. Hilda kapının eşiğinde göründü. Annesi, cevabınm süratinden ve sarahatinden dolayı ona biraz hayretle baktı. Genc kız, eldivenlerinı eline geçirerek: Ben de bilmiyorum anneciğim, dedi. Bu ecnebiler çok garib adamlar. Evinize davet ettiniz *ni, desti izdivaçlarını taleb ettiğinizi zannederler. Ecnebilerı bu kadar yakından mı müşahade ettın? Değil.. Sadece kadm sezişi... Bu Avusturyah delıkanlı tan manasile bir çocuk, hatta bir b'bek. Hilda daldı: Ekseriya. Ekseriya? Evet. Eksenya, ima ettiği şeylerde bir ışık seziyorum. İArkası vafl Büyük Hikâye: 8 Yazan: Viki Baum Türkçesi: Cevad Sadık duğu halde, kollanmda sıkmak!» diyo vel, elini öperken: «Bir hâmiye ihtiyacınız olduğu zaman emirlerinize âmade burum. O : «Size aid olsaydı ne yapardınız?» lunduğumu unutmayın matmazel.» di diyor. Ben, imalı bir eda ile, sadece: yorum. Ferdinan, rolünden memnun, muzaf«Onu muhafaza etmesini bilirdim.» di fer bir eda ile Hilda'ya sordu: yorum. O : «Bir kadmı carıyeniz yapmak Güzel sahne, değil mi? istiyormuş gibi konuşuyorsunuz» diyor. Evet, amma, erkek biraz fazla aBen, hafif müstehzi bir tebessümle: «Pek değil, diyorum. Fakat söz bende olur cılmıyor mu? Ah! du.». O : «Aradaki farkı anlıyamadım» Ferdinan'm yüzü huzurla gevşedi: diyor. Ben: «İster misiniz size bu farkı Işte bunun için bu rol hoşuma gidigöstereyim?» diyorum. O, ateş saçan bakışlarımın önünde gözlerini yere indiri yor ya. Birşey değil, nihayet herhangi bir yor. Başını kaldırıp tekrar bana baktığı başlangıç, fakat büyük bir âşık rolü. zaman büyü bozulmuştur. Son söz ola •*" *f* *P rak: «Bu akşam olmaz mösyö. Belki başFerdinan, ona, anasmdan, babasm ka bir gün.» diyor. Dans bitmiştir. Onu, dan, Annamari'den ve cnlar için neler âşıkına teslim ediycrum, fakat daha ev yapmak istediğinden bahsetti. Hilda, de Anlıyorsunuz ya, o birini seviyor; beni değil, başkasmı. Aşıkile kavga etmiş, asabıyet içindedir. Bir baloda başkasile flört ediyor, ötekini kıskandırmak için. Hilda mırıldandı: Bunu bir yerde duydum gibi geliyor bana. Pardon.. Anlamadım. Birşey yok.. Devam edin. Onun flörtü benim. Gidip önünde iğilerek onu dansa kaldırıyorum. Kabul ediyor. Ona: «Bunu bütün bir ömür bekledim matmazel!» diyorum. O : «Bu akşam mı? diyor. Harikulâde bir gece, değil mi?». Ve gözlerimin içine işveyle bakarak gülümsüyor, öteki, genc kızm gönül eğlendirdiğini görsün diye. Ben: «Pa~risin en güzel kadınını, başkasına aid ol Bu sevimli ecnebiyi bana takdim etmek zamanı gelmedi mı? Pek mi merak ediyorsun anneci ğim? Hilda, ayna karşısında, dudaklannı boyamakla meşguldü. Annesi, yemek masasmda, gazetesini okuyordu. Kadıncağız: Ferdinan itiraz etti: Yanlış anlama kızım, dedi. Senin Beni evime bıraktiktan sonra, siz İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: