25 Kasım 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

25 Kasım 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURtYET 25 fkinciteşrin 1939 Macera Romanı: 13 VI* ( Şehlr ve Memleket Haberleri j Siyasî icmal Zavallı ihtiyar! Lâlelideki vak'a Sehir Meclisi Mukabele bilmisil Imanya ile İngiltere ve Fransa arasındaki harb, bir çok bita'Yaf memleketlerin de haricle yegâne muvasala ve ticaret yollarınm geçtiği Şimal denizindeki denizüstü ve denizaltı harbi, şimdi tayyare ve mayin vasıtasile hukuku düvel ahkâmı tamamile bir tarafa bırakılarak kıyasıya bir boğuşma şeklini aldı. Karada ise o derece faaliyetsizlik vardır ki milyonlarca askerin ve yüzbinlerce topun iştirakile üç aya yakın bir müd det zarfında yapılan muharebelerde üç tarafın insanca zayiat yekunu bitaraf memleketlerden yalnız Holandanın Şimal denizinde ticaret gemılerinin batırılmasmdan dolayı verdiği telefatın mecmuuna bile baliğ olmamaktadır. Demek oluvor ki harbin en ağır yükünü bitaraf milletler çekiyorlar. Bunların yükü ahiren büsbütün ağırlaşmış ve iktısadî hayatlarını mahv ile tehdid etmekte bulunmuştur. Şöyle ki Ingiliz ticaret ve harb limanlarının yüzde doksanmın buK'nduğu Şimal denizi sahilleri etrafına Almanların bir çok mıknatısh torpiller yerleştirmeleri, îngiliz ve bitaraf her gemi için görünmez ve ayni zamanda sakınılmaz bir tehlike teskil ederek îngiltereye olan bir çok gemilerin ve bu arada İtalya ve Jaoonya gibi büvük denizci devletlerin büvük transatlantik vapurlarının zıyaına sebeb olmuştur. İngiltere, mukabele bilmisil olarak her türlü Alman mallarının bilâistisna harb kaçağı olduğunu ilân etmiştir. Denizde yakalanan herhangi bitaraf gemide, İngiliz kontrol noktalarında yapılacak araştırmalarda bulunacak iğneden ipliğe kadar her türlü eşya zapt ve musadere edilecektir. Baltık ve Karadeniz müstesna olarak deniz yollarile harice hiçbir Alman mah gidemiyecek demektir. Halbuki Almanyaya mücavir olan bitaraf memleketlerden Holanda ve Belçika Almanyanın en büyük nehirleri ağzında bulunmalan itibarile harice gidecek Alman eşyasının transit olarak geçmesinden büyük ve hayatî istifadeler temin ediyorlardı. Şimdi bu istifadeden tamamile mahrum kaldıktan başka bu limanlardan harice gidecek vapurları, Alman mah taşıdığı şüphesile bilâistisna İngiliz kontrol istasyonlarına götürüleceklerdir. Hamuleleri arasında Alman mah çıkmasa dahi istasyonlarda haftalarca beyhude bekliyerek büyük zararlara uğrayacaklardır. Hay hay! ' büket vardı. Kahvede, Filip, dirseklerini masaya dayıyarak ve kirpikleri sayılacak kadar yüzünü Suzana yaklaştırarak anluttı: Sözün doğrusu: Hasta kadmın izini bulamadım. O da, bizden sonra, Brindizi'de inmiş, hususî bir otomobi'.e binip gitmiş. Belki hâlâ oradadır; beîki de, kuvvetli bir tahmini besliyen bazı alâmet]ere bakıhrsa, şimdi Berlindedir. Söyle bir emir aldım: «Hemen Berline gidiniz. Wintergarten. Lotte. Sür'atle münasebet tesisi. Küçiik Çiçek lâkabı ona mı aiddir? Şahıs üstünde ısrar.» Hemen trene atladım. Suzan itiraf etti: Anlamadım. Hakkınız var. Emir şöyle demek istiyordu: Berlinde, Wintergarterı'de Lotte isminde bir kadm çahşıyor. Bir şantöz, bir dansöz veya bir aktris. Onunîa çabuk dost olunuz. Blumlein, yani «Küçük Çiçek» diye bir lâkabı var mıdır, öğreniniz. Her halde bu kadmı ihmal etmeyiniz. Aradığımız kadmın o olnıak ihtimali çok fazladır, değilse bile şebekeye Benimle yalnız kalmaktan çok memdahildir. Üstünde ısrar ediniz. nun olmuşa benziyen güzel kadına doğru Çok enteresan! iğildim: Oldukça. Hemen Berline gittim. «Harikasmız, Küçük Çiçek! deWintergarten'de büyük muvaffakiyetleı dim. kazanan Lotte Falken isminde bir artist Lotte hayret ve sıkıntı içinde yiizüme vardı. Onu çılgınca alkışlıyan kalabalık baktı: bir halk arasında bulundum ve ön sırada, «Küçük Çiçek ben değilim! dedi. yüzünü iyice tetkik etmek fırsatmı da Parlak gözlerinde korkuya benzer bir buldum. Sanşın, boylu, kıvrak bir kadm; hal belirmişti. Fakat bu çok sürmedi. OMarlene Ditrich'in beyaz perdede zafe nun bir şarkı daha söyliyeceğini ümid erini temin eden ince gülüşlerine benzer den halk alkışı basıyordu. Sandalyemi otebessümleri var. Bu kadın tipi Alınanya* na yaklaştırarak: da çok itibarlıdır. Mağazalardaki satıcı « Söylediğiniz şarkıyı çok sevdim, kız, dansinglerdeki şüpheli bakire, yeni dedim. evlenmiş genc kadm, bu model etrafmda Düşünce içinde mırıldandı: buluşurlar. Lotte'un da muvaffakiyeti « Evet... evet... dehşetti. Alkışlar onu arka arkaya bir, Sonra birdenbire yüzüme bakarak: iki, üç, beş, altı defa sahneye çekiyordu. « Şampanya size dokundu galiba... Daha evvel, Berlindeki ticarft ajanım dedi/ Walter vasıtasile (evet, onun da adı «Nasıl? Walter, fakat hakikî adı) müessesenin « Sabit fikirler içindesiniz rejisörüne takdim edildim. Kadınîa tanış« Hangi sabit fikirler? mak için sahneye girdim. Kulis arasında Lotte omuzlarını silkti. Çok içtiği için bekliyordum. Lotte Falken halkın mükorbaşı sağa doğru kayıyor ve gözleri süzürer davetlerinden kendisini kurtararak locasına dönüyordu. Hizmetçisi onun om lüyordu. Fakat bu, bana dikkatle bakmazuna bir ziblin manto koymuştu. O • sıra sına mâni değildi. v « Haydi içelim... dedi. da, sahnenin makinecilerinden biri kadıOrkestra yenibaştan «Küçük Çiçek» na ^çarptı ve yerlere kadar iğilerek özür şarkısını çalmağa başladı. Lotte Kadehîdiledi. Lotte'un güzel ağzından bir yığın tulumbacı küfrü fırladı. Yanımda duran ni bir çekişte bitirdikten sonra, içinde bir rejisörden bu adamın derhal koğulmasını korku ifadesi yüzen gözlerile dinliyordu. istedi ve temin etti. İşte Lotte'a o zaman Bu fırsattan istifade ederek bordağını takdim edildim ve sahnedeki locasına be tekrar doldurmak istedim. İnilder gibi: raber gittik. Dedim ki: « Hayır, hayır... dedi, artık yetcr. « Hiçbir artist bu muvaffakiyeti kaHayır... Bu şarkıdan artık bahsetmİyelim, zanmamıştır. aziz Mösyö Filip, kalkmız, dansedelim. Başını bana doğru hafifçe çevirdi ve Suzan dikildi: gülümsedi: Besbelli! dedi. « Çok istiyorlar, dedi. Hangisi? Halktan şikâyet ediyordu. Sonra ba «Küçük çiçek» bu kadmdır. caklarını göstermek için, gerilir gibi bir Filip kaşlarını kaldırdı ve bapını sallahareket yaptı. dı: Numaralar bittikten sonra, gece yeme Belki... dedi, Suzan, belki... Fakat ğini yemek için, hep beraber küçük bir pratik bir ruhiyatçı gözile bakılırsn buna buvata gittik. Wintergarten'in direktör'j de bizimle beraberdi. Adı Ernest Klein. sizin kadar emin olmak mümkün değil. Niçin? Fakat çok şişman olduğu için kendisine «Küçük Çiçek ben değilim!» dediGanz diyorlardı. ği zaman samimiydi. Buna çok dikkat « Ona çok içirmeyiniz, dedi bana, ettim. Fakat ne çıkar? Kendisi değilse ölçüyü kaçırır. bile yakmdan tanıdığı bir başkası... BuKadın gülüyor ve benimle şampanya nu mutlaka bulmamız lâzım. Hiç Berlikadehini tokuşturuyordu. Salondaki halk ne gittiniz mi? onu tanımış ve alkışlamağa başlamıştı. Hayır, Filip. Kadehler ona doğru kalkıyordu. Bann Bu işte bana yardımmızı esirger sahibi bize yaklaştı ve bir şarkı söylemesi misiniz ? için Lotte'a yalvardı. Biliyorsunuz ki Pariste, dayımı Ganz ona kaba bir sesle: görmeğe mecburum. Bu, benden istiyece« Olamaz, Lotte, mukaveleniz mâğiniz son servis olmak şartile, hay hay. nidir, dedi. Fakat benim size ne faydam dokunabi« Ben de istemiyorum zaten, dedi lir? Bu kadının vapurdaki kadm olup olkadm. madığını mı anlamak istiyorsunuz? Yeni Patron onun şerefine kadehini kaldırdı. bir seyahatten dönüp dönmediğinı tahkik Bitişik masalarda herkes ayağa kalkmış, etmiş olacaksınız. bir şarkı rica ediyordu. Tahkik ettim. Viyanadan gelmiş. Lotte karannı değiştirdi: On beş gün kadar orada kalmış. « Söyliyeceğim, dedi, hakkımdır. Ö halde? Ernest Klein homurdandı: Bu bir şey ispat etmez. İstynbula « Yalancı! gidip deniz yolile İtalyadan AvuşturyaOna iğildim ve: ya geçmiş olabilir. Fakat sizden istediğim « P a r d o n ! dedim, bizi mahrum etbundan ibaret değil. Yarın size trende meyiniz. anlatırım. Adamm yüzü kıpkırmızı kesildi. İtiraz Yarın mı? edecek sandım. Fakat Lotte onun bir eli Evet, Suzan. On trenine bineceğiz. ni tutup dudaklarına götürdükten sonra O vakte kadar Hans pasaportunur.un vikalktı ve şu şarkıyı söyledi: zesini de yaptınr. Bugün sizinle bir dağ Küçük çiçek, aşk rehini, gezmesine çıkalım ve bunları unutalım. Kopanlmanla solman bir oldu tDevnm ediyor» Mezar çiçeklerine benziyorsun, Içim kokunla doldu. Köylüye verilecek kredi Lotte ya benim için, yahud kendisi iBursa, (Hususî) Yalnız Merinos çin söylüyordu. Halinde suçlu bir masu koyunu yetiştiren köylülere Ziraat Banmiyet vardı ve herkes kendisini onun mu kası tarafından kredi açılması hakkında hatabı farzetmekte haklıydı. İçtiği şam Vliâyetin bir teşebbüsü üzerine Ankara panya, kelimeler üstünde şehvetli bir has merkezi; Yenişehir, Bursa, Karacabey ve sasiyetle durmasını temin ediyordu. Ba M.Kemalpaşa kazalarındaki şubelerine rın ağır ve bulanık havası içinde bu sesin emir vererek Merinos yetiştiricilerine bu tesiri o kadar artmiştı ki bütün salnn bü kredijin açılmasmı bildirmiştir. Köylü bu yülenmiş, susuyordu. Lotte'un elinde bir karaylan çok sevinmiştir. Romansın bazı yerlerinde onu kokluyordu, etraftan da çiçekler yağıyordu. Lotte ayağının ucuna düşen menekşelere, güllere iğilerek: Mezar çiçeklerine benziyorsun... Dedikçe salonu derin bir heyecan sarıyordu. Ben de, bütün vücudümde, gözyaşlarından evvelki sıcakhğa benziycn karanlık ve tatlı bir teessürün yayıldığını hissettim. Suzan gözlerini hayretle açarak: Benı meraka düşürüyorsunuz, Filip! dedi. Gideceğiz, göreceksiniz. Demek ki, Küçük Çiçek... Ah, ondan da emin değü'.m. Bakınız ne oldu. Kadın alkış tufanları arasında yerine otururken onun bu muvaffakiyetine sinirlenen direktör yerinden ka'kmıştı. Fazla içtiği için sendeliyor ve masanın kenarına çarpıyordu. Yanınr>da oturan Walter onu tutmak için ayağa kalktı. Benim Lotte'la yalnız kalmak istediğimi bildiği için Ganz'ı evine kadar götürmeğe karar verdi. Beraber uzaklişhlar. Bir kadm, alevler içinde Celâl ve Halil adında Dünkü içtimada muhtelif işler müzakere edildi iki kişi yakalandı yanarak öldü Küçükpazarda Hacıkadın mahallesinde 37 sayılı harab bir evde tek basına yaşayan 75 yaşında bir kadın, evvelki gece bir kaza neticesinde diri diri yanmıştır. Firdevs ismindeki bu kadın, lâmba elinde mutfağa inmiş, bası dönmüş, ayağı kaymış, yere düsmmtür. Bu aral'k lâmba elinden fırlamış, kırılmıs, alevile gaz parlamıştır. Firdevsin eteği tutuşmuş, ateş vücudünün dörtte üçünü sarmış ve bu suretle yanarak ölmüştür. Yans;m eve tamamile sirayet etmeden söndürülmüstür. Dörtte ücü kavrulmuş, kömür haline gelmiş cesedi muavene eden AdHye hekimi Salih Haşim Sönmez, cesedin gömülmesine ruhsat vermistir. Lâlelide Tayyare apartımanlarının yanmdaki sokakta tabanca kurşunile ağırca yaralı bir delikanlının yattığı görülmüş, yaralı Cerrahpaşa hastanesine kaldınlmış, tahkikata başlanılmıştı. Delikanlının, Aksarayda Şeyhosman sokağmda 6 numaralı evde oturan ve Tophanede dikimevinde çalışan yirmi bir yaşında İlyas oğlu Behram olduğu anlaşılmıştır. Bu delikanlının nasıl yaralandığı araştırılmış, ifadesi alınmış, evine dönerken arkasından bir el süâh atıldığı öğrenilmiştir. Hâdisenin tahkikatile polisle beraber müddeiumumî muavini Turgud meşgul olmaktadır. Önce Hamza adlı bırinden şüphe edilmişse de, bunun aleyhinde herhangi bir MÜTEFERRÎK delil elde olunamamış ve dün tahkikat ilerlemiş, Ce'nl ve Halil adlı iki kişi yaNahiye kongreleri bitti kalanmıştır. Bunların yakalanması, yaraParti nahiye kongreleri nihayet bulmuş lı Behramın gösterdıği şüphe üzerinedir. tur. Kânunuevvelin beşinde parti kaza Yaralamanın arada geçen bir meselenin kongrelerine başlanacaktır. tesirile ve ıntıkam maksadıle olduğu saKız talebe yurdu nılmaktadır. Bununla beraber işin içyüzü Cumhuriyet Halk Partisi himayesinde henüz aydınlanmadığı gibi, dün yakalatesis edilen Kız Talebe Yurdu binası Nur nan iki kişinin bu hâdise muvacehesindeosmaniyede temin edilen bir binada açıl ki vaziyetleri de henüz kat'î surette belli mıştır. Yurd yüz kişiliktir. Şimdiye ka olmuş sayılmamaktadır. Devam eden tahdar 48 kız talebe kaydedilmiştir. kikatın bugünlerde inkişaf etmesi muhteKütahya Balıkesir hattı hak mel görülüyor. Şehir meclisi dün de toplanmıştır. Beleoiye zabıtası talımatnamesinin mah lut yağlara aid 436 ncı maddesinin ta dili hakkmdaki teklifin müzakeresi ya pılmış, azadan Şerefeddin, meselelerin ayrı ayrı tetkik edilmektense mevcud komisyonun bir talimatname hazırlamasmı, yahud yeniden bir komisyon teşkil edil mesini istemiştir. Belediye Reis muavini Rifat zabıtai belediye talimatnamesinin derdesti tetkik olduğunu, hakikaten 400 kadar maddenin tespit edilmiş bulunduğunu, fakat bunların mevzuatla mutabakatinın temın edilerek arzedileceğini söylemiştir. Neticede teklifin Mülkiye, Sıhhiye, Iktısad ve Kavanin encümenlerinde tetkikına karar verilmiştir. Araba iskelesınde mahallî kaymakamların verecekleri rapor dairesinde kam yon çahştırılması uygun görüldüğüne dair Mülkiye encümeninin mazbatası kabul edilmiştir. Sandal ve kayık iskelelerindeki sandal ve kayıkların satış usulünün tayinine dair olan evrakın makama iadesi uygun görüldüğüne dair Mülkiye encümeninin mazbatası okunmuş, teklif kabul olunduktan sonra ictimaa nihayet verilmiştir. kındaki hakem kararı ŞEHIR tŞLERİ Kütahya Balıkesir hattını yapan Julyüs Berger Alman şirketile hükumetimiz arasındaki on milyon liralık tazminat davasmda hazır bulunan hazine avukatları Ahmed Abdurrahman ve Cafer Tüzer dünkü ekspresle şehrimize gelmişlerdir. Cenevrede hakem heyeti yaptığı tetkikat neticesinde şirketin istediği tazminatın yüzde doksanını haksız bularak hükumeSon bir hafta zarfında unun çuvalı timizin noktai nazarı lehinde karar ver 605 le 675 kusuş arasında temevvüç etmiştir. Hazine avukatlan dün akşamki mektedir. Halbuki değirmenciler unun trenle Ankaraya gitmişlerdir. çuvalını fırınlara 600 kuruştan vermeği kabul etmişlerdir. Beşiktaş Halkevinde Değirmencilerin iddialarına göre, son Beşiktaş Halkevinde kız ve erkek orta aylarda şehrimize çuval gelmemektedir. mekteb talebeleri için ingilizce, fransızca, matematik ve geometri kursları açılmıştır. Çuval gönderen memleketlerde muharib Bir taraftan derslere devam edilmekle be memleketlere kum torbası imal edilmekteraber bir taraftan da her gün müracaat dir. Bundan ba^ka değirmenlerdeki ma edenlerın kayıd muamelesi yapılmaktadır. kine levazımatı fiatları da artmıştır. Değirmenciler, fırıncılara verdikleri un Diğer tarafUn caz heyeti de kış ırçevsirni fiatını artırmışlardır. Bu vaziyet karşı çalışmalarına başlamıştır. Buraya da müracaat edecek amatör genclerin kayıdlan sında Ekmekçiler cemiveti reisi Beled.i yeye müracaatle ekmek fiatlarına aarh her gün yapılabilecektir. yapılmasını ıstemiş, buna sebeb olarak da ADUYEDE un nivasasını göstermiştir. Bu yüzden ekCinayet değil, kaza imiş! mek fiatına bir miktar zam yapılması zaMercanda arkadaşı Zeyneli, bir ala rureti hasıl olacağı anlaşılmalctadır. Beledive Daimî encümeni bugünlerde cak meselesinden sarac bıçağile karnını karannı vrecektir. deşerek öldürmekten suçlu sarac Omer Un fiatları artıyor Ekmekçiler Cemiyeti Belediyeden zam talebinde bulundu Belediyedeki imtihanlar Belediyedeki münhallere alınacak 60 memur için yapılan imtihanlara aid imtihan evrakının dünden itibaren tetkikıne başlanılmıştır. îki gün devam eden bu ımtihana orta mekteb mezunlarından 160, lise mezunlanndan da 260 kisi girmistir. Elektrik, Tramvay ve Tünelin kadrosu Elektrik, Tramvay ve Tünel idarelerinin bütçesini tetkik eden Belediye Bütçe encümeni, dün mezkur idarenin Metro hanındaki merkezine giderek tetkikat yapmıştır. Kadronun matluba muvafık olduğu anlaşılmıştır. Valinin notları Müştakın muhakemesine, İstanbul ikinci ağırceza mahkemesinde başlanmıştır. Suçlu, sorgusunda «ben Zeynele bir bel kemeri satmıştım, parasmı sonradan verecekti. Vermedi, istedim, muğber oldu. Ertesi gün dükkânıma içmiş olarak geldi, çırakların yanında kendisinden para istememin yakışık almadığını söyledi. Sual, cevab kavga çıktı. Dükkân komşum Rifat araya girdi, bizi ayırdı. Bu aralık eümdeki bıçak, Zeynele saplanmış. Bu cinayet değil, kazadır.» demiş, bundan sonra şahid Rifatla daha bir kaç şahid dinlenilmiş ve muhakemenin devamı, başka bazı sahidlerin çağırılmasma kalmıştır. ÜNİVERStTEDE Lisan mektebi muafiyet imtihanları Universite Lisan mektebi muafiyet imtihanlan dün yapılmıştır. İmtihan neticeleri önümüzdeki hafta ilân edilecektir. Yabancı Diller Mektebi talimatnamesinde yapılan tadilâta göre bu sene kurlara devam ihtiyarî bırakıldığmdan kayıdlara başlanmıştır. Ticaret Vekili Bursada bekleniyor Bursa, (Hususî) Yeni Ticaret Vekilimizin, Bursanın ihrac mahsulleri, fabrikalan ve diğer mamul maddeleri üzerinde tetkikat yapmak üzere şehrimize gel mesi beklenmektedir. Ticaret Vekilimiz, bu tetkikat için şehrimize geleceğini biîdirmiştir. Yakayı ele verdi! Malatya, Sıvas, İzmir, Bursa, ve başka Anadolu şehirlerinde yankesicilikle bir çok kişinin parasını aşırmaktan suçlu bir adam, îstanbulda yakalanmıştır. Bursadan vaki iş'ar üzerine yakalanan bu adam, asıl ismile Keğork Nişandır; sonradan müslüman olmuş, ihtida edince kendisine Osman ismini vermistir. Muhtelif yerlerde Abduilah, Mehmed ve saire isimlerile de görünmüş, dolaşmıştır. Tahkikata göre hüviyeti ve faaliyeti br yolda tespit edilen bu adam, Sultanahmed Birinci Sulh Ceza mahkemesinde sorguya çekilmiş, kendisinin iddia olunan suclann faili olmadığını sövlemiştir. Neticede tevkif edilerek, tahkikatın yapıldığı Bursaya yo'Unmasına karar verilmiştir. ( Millî ŞefhT büstü ı ) 1 Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdarın Rumanyada yaptığı tetkikata aid notlar, alâkadar şube müdür ve şeflerine tevdi edilmiştir. Belediye bilhasâa ekmek işini Valüîin^Bükreşteki ,|etkiklerine göre tekrar ele alacaktır. Işin bir mütehassıs maiBu zararlara uğramamak için Felerifetile incelenmesi düsünülmektedir. menk transatlantik kumpanyaları gemilerini Holanda limanlarına bağlayarak seyÇemberlitaşın etrafı Şehircilik mütehassısı, Çemberlitaşın rüseferi tatil etmişlerdir. Almanyaya kaetrafının alacağı şekli tespit ederek harita çak eşya götürülmemesi için bitaraf memsının tanzimine başlamıştır. Buradaki bir leketlere giden her gemi tevkif olunup akısım binaların daha istimlâkine lüzum ha raştırıldığı ve çok defa hamulesi zapt ve musadere edildiği gibi, bu memleketlersıl olmaktadır. den harice gidelcek her gemi de bundan Tavuk kesimi ve tavukçuluk sonra ayni muameleye uğrayacak demektalimatnamesi tir. Belediye, evvelce tavuk kesimi ve taKarada ve denizde harb sahası içinvukçuluk hakkında bir talimatname yap de bulunmaktan mütevellid yiyecek darmıştı. Bu talimatnamenin lâyıkile tatbi lıkları çeken bitaraf memleketler, şimdi kına imkân olmamıştır. Belediye, bir ta de haricle muvasala ve ticaretleri tamamivuk mezbahası ve tavuk üretmeğe mahsus le muattal olmak vaziyeti karşısında buluenestitüler tesisile işin bu mezbahaya bağ nuyorlar. Bu, kâfi değilmiş gibi hukuku lı olarak idaresini düşünmektedir. Halen düvel ahkâmı üzerine denizde bitaraflık Halkalı Ziraat mektebinde idarei husu haklarını aramaları için Almanya tarafınsiye tarafından vücude getirilmiş olan Ta dan tazyik edilmeleri ihtimali de vardır. vukçuluk enstitüsü, köylerdeki tavuk nes O zaman bitaraf memleketler harbin en linin ıslahile meşguldür. büyük tehlike ve zararlarile karşılaşacakDENİZ İŞLERI îardır. Amerika gibi her tarafa sözü geçen büyük bitaraf bir devlet, prensip ve hak Fırtına ve vapurlarımız davasile ortaya cıkmadığı takdirde, küçük Dün Karadenizden öğleden sonra gel bitaraf memleketler tarihte misli görülmemesi icab eden Ege vapuru, ancak saat 19 miş sıkmtı ve felâkete usrayacaklardır. da limanımıza gelebilmiştir. Maharrem Feyzi TOGAY Sah akşamı Bartın seferini yapmak üzere hareket eden Mersin vapuru da fırtına dolayısile Boğazdan çıkamamış ve Gemlikte bir cinayet bir müddet bekledikten sonra yolcularla Bursa, (Hususî) Gemliğin Feyziberaber tekrar dönmüştü. B'i^ün Bartına ye köyüne gelen Orhangazinin Gürleimüs gidecek olan Ülgen vapuru Mersinin yoî lim köyünden kırk yaşında İbrahim oğcularını da götürecektir. lu Halid, bir kız meselesi yüzünden araM ı• t r Boğulan çocuk Kuruçeşmede 51 sayılı kömür deposunda çalışan ve ayni mahallede oturan 16 yaşlarında Paşa ismindeki çocuk, Kuruçeşme liman idaresine aid kulüb^nin yanında denizde ayaklarım yıkamak isterken müvazenesini kaybedip düşmüş ve boğulmuştu'". Cesed aranmaktadır. Palto hırsızı Şehzadebaşı, Aksaray ve civarındaki beş gazinodan beş müsteriye aid palto aşırmaktan suclu K°malin muhakemesi, bitmiş, Sultanahmed ikinci sulh ceza mahkemesi, Kemali bir sene hapse mahkum etmiştir. ları açık bulunan ayni köyden Mpvludu tabanca ile öldürmüştür. Daha evvel Mev ludla arkadaşı Halidin üzerine bıçak çekerek hücum etmişler, bilâhare Halid tabancasile Mevludu vurmuş, Mevludun arkadaşı Ziya da bıçakla yaralanmıştır. Katil kaçmışsa da jandarma tarafından yakalanarak adliyeye teslim edilmiştir. Galata önünde... Bir sene harjse mahkum oldu Türklü&ü tahkir ettiği iddiasile bir müd dettenberi îstanbul Birinci Ağırceza mahkemesinde muhakeme edilen Katinanın muhakemesi bitmis, Katinanın bir sene hapsine karar verilmiştir. Evvelki gece saat 22,30 da köprünün Evvelki gece saat 22 sıralannda BüGalata cihetinde dolaşmakta olan birısi yükadada Şehbal sokağında Holland denize düşerek boğulmuştur. Cesed bjBank direktörü Perrüköt'e aid 44 sayılı lunamadığından boğulan adamın kim olev, yağan yağmur yüzünden yanındaki eduğu anlaşılamamıştır. vin üzerine yıkılmıstır. Bir kısmı harab oTrakyada pancar mahsulü lan ev tahliye edilmiştir. Alpullu (Hususî) Trakyada bu seneki pancar rekoltesi çok zengindir. Fabrika hâlâ faaliyettedir ve pancaı sevkiyatının arkası henüz alınmamıştır. Fabrikanm kesme şeker imalâtı sona ermiştir. Toz şeker imaline devam edilmektedir. Bu seneki (kampanya) nın önümüzdeki ayın başına kadar devam edeceği anlaşılmaktadır. Yıkılan ev Cumhuriyet Nüshası 5 kurushır Otomobil çarptı Voyvoda caddesinde karşıdan karşıya geçmek isteyen Yanko oğlu Jozefe Halil oğlu îhsanın idaresindeki 1651 plâkal: taksi çarpmıştır. Jozef başından varalanmış, suçlu şoför yakalanmıştır. Bu resim, Akademi yüksek mimarî talebesi M. Kemal Elâgöz tarafından uzun müddet hazırlanarak meydana çıkarılan Millî Şefin büst fotoğrafisidir. Genc san'atkâr bu eserini Maarif Vekili vasıtasile Cumhur Reisimize takdim edecektir. Aboneşeraıtı}™™ Senelib Alb avlık Üç avlık Biı aylık 1400 Ki. 750 > 400 • 150 * 27110 Kr. 1456 • 806 » Xoktaı

Bu sayıdan diğer sayfalar: