25 Mart 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

25 Mart 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 25 Mart 1940 SA BAHISLERI { Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Üsküdarın tanzimi Ticaret Vekâletinin güzel bir kararı Meydanın açılması için 81 bina daha yıkılacak Bursaya turist şehri olÜsküdar meydanının açılmakta olduğunu yazmıştık. Şehircilik mütehassısı Mös mak için yardım edilecek yö Prost meydanın alacağı şekil hakkmda bir plân hazırlamaktadır. Şimdiki halde meydanın açılması devam etmekte dir. Itfaiye binası yıkılmaktadır. Ayni zamanda meydanın açılması için 81 bina daha yıkılacaktır. Bu arada Şirketi Ha>riyenin üsküdar vapur iskelesinin meydana doğru ilerilemiş olan müteaddid dükkânları da yıkılacaktır. Gene meydanın ortasındaki elektrik muhavvile merkezi de kaldırılmak üzeredir. Bursa, (Hususî) Bursa, bu sene kışın dahi, dünya buhranına rağmen lstanbul, Ankara ve memleketin her tarafından akın halinde gelen yurddaşlaıa şahid oldu. Çelik Palas ve Uludağ adeta dolup boşaldı. Bu dünya sıkıntıları arasında, Bursa hayatının lâyık olduğu şekilde bu kadar rağbet görmesi, buranın turistik ıstikbali hakkında zaten beslediğimiz ümıdleri kuvvetlendirecek mahiyettedir. Geçen sene, kış devresi harb felâketi olmamasına rağmen daha durgun geçmişti. Bu seneki tezahur bütün Bursalılan memnun ettiği gibi gelenler üzerinde de iyi bir tesir bırakmış bulunuyor. Çünkü: gelenler bilhassa Çelik Palas ve Uludağ otelinde rahat etmişlerdir. Ticaret Vekâleti, Bursanın müstesna vaziyetini yakından tetkik ederek güzel Türkiyenin her tarafına getirilmek istenilen turistleri ezcümle !"tanbul, lzmir, Bursa gibi belli başlı şehirlerimizin üzerinde toplamak kararmdadır. Bu mülâhaza iledir ki; bu seneden itibaren Cumhuriyet hükumetinin ve Tıcaret Vekâletinin yüksek müzaheretile Çelik Palasın tevsii takarrür etmiş ve ^ursa kaplıcaları Türk anonim şirketinin tezyıdi sermaye suretile mevcud otelin genişletilmesine karar vermiş bulunmaktadır. Çelik Palas oteli, bugünkü halile gerek yerli ziyaretçileri, gerek Avrupadaki harb ateşi dolayısile, Avrupanın muhtelif şehirlerinde seyahat edemiyen bir çok yabancılan sinesine toplamıştır. Öyle ki; geçen seneler zarfında en ölü bir rr.evsimde Çelik Palasta 10 kişi dahi görülmezken bugün en az 20 misafir^ bulunmaktadır. Gelenlerin hepsi de, ister yerli, ister yabancı olsun, Çelik Palasta gördükleri intizam, mükemmeliyet ve konfordan sevincle bahsediyorlar. Ayrıca müttefikan şunu itiraf ediyorlar ki: bu otel, küçük olmakla beraber yalnız Türkiyinin değil, Balkanlar içerisindeki emsalile ayni seviyede, belki daha üstün bir mevkii vardır. Ne yazık ki, her türlü konforu haiz olan bu güzel millî müessesenin odaları azdır. Bazan, adeta tehacüm halinde gelen yolcuların hepsine cevab veremediği için müessese sıkıntı çekmektedir. Bu ihtiyac önümüzdeki banyo mevsiminde hiç şüphe yok ki; belki on misline çıkacaktır. İşte; bu ihtiyacı takdir eden Ticaret Vekâleti, Vilâyetin bu oteli tevsi etrafındaki arzulrmı tatmin ederek sermayenin tezyidi cihetine gidilmesine karar vermiş, bu karar Bursalılan büyük bir sevinc içinde bırakmıştır. Çünkü; bu binanın büyümesi bilhassa banyo mevsiminde Bursada geniş bir hareketin başlangıcı olacaktır. Bu vesile ile bir defa daha kaydetmek lâzımdır ki; Bursa bütün evsafile ve en ınodern bir şekilde etablisman termal mefhumuna yetecek kadar kıymetli ve her bakımdan bu anasın cami bir şehirdir. Cumhuriyet hükumetinin Bursayı lâyık olduğu parlak istikbale pek yakında kavuşturacağından bütün Bursahlar emin bulunuyor ve bu mes'ud günün uzak olmadığını görüyor. Kışlık zeriyat Havaların yağmurlu gitmesinden iyi olmadı Bu sene havaların fazla yağmurlu gitmesi dolayısile kışlık zeriyat lâyıkıle yapılamamıştır. Bu itibarla alâkadar makamata verilen raporda şöyle denilmektedir: «Ahval dolayısile bu seneki zeriyatın azamî derecede yapılması hususunda sonbahardanberi sarfolunan mesai ve gay ret semeresile birincikânun ayı sonuna kadar yapılan zeriyatın geçen seneki miktardan daha fazlaca yapılmasına muvaffak olunmuşsa da ikincikânun ve şubat aylarının hemen kâmilen yağmurlu, karlı ve soğuk olarak geçmesi zeriyatın devamına mâni olduğu gibi ilkbahar zeriyatı için tarlaların hazırlanmasını da sekteye uğratmış ve ayni zamanda soğukların devamı sonbaharda ekilen mezruatın neşvünemasını da ihlâl etmiştir. Vakıâ seylâba uğrayan dere kıyılannda ve münhat yerlerde epey miktar mezruattan başka diğer mezruatta bir hasar yoksa da bunlann kemale gelmesi, bu sene bir az eeç kalacaktır. İlkbahar ve yazlık zeriyatın icrası dahi havaların düzelmesine mütevakkıftır.» Fransada yeni kabine vrupanın şimalinde yeni bir cephe açılması bir taraftan Almanyayı kuvvetlerini dağıtmağa icbar edecek ve diğer taraftan da Almanyanın petrol, ham madde ve yiyecek müteahhidi şeklinde yardımcısı bulunan Sovj'et Rusyasını meşgul edecek ve yardımını kısacaktı. Finlandiyaya askerî yardım teklifinde geç kalmakla böyle bir fırsatm kaçınlmış olması zaten Daladye hükumetinin her işte Ingılterenin ızinı takib eylemesi ve Fransız Umumî Erkânıharbiyesinin düşünce ve kanaatlerine uygun olarak harbin şiddetlendirilmemesi ve genişlememesi yüzünden Frannsada belirmiş olan memnuniyetsizliği alevlendirmişti. Bu memnuniyetsizliği parlâmentodaki ekseriyet yani üç yüz üç meb'us Daladye kabinesine itimad reyi vermekten istinkâf etmek suretile izhar etmişti. lstinkâf kanunen muhalif rey demek olmadığından kanunu esasinin tarifine gore Daladye'nin iş başında kalması icab ettiği halde Başvekil demokrasinin ruhuna uygun hareket ederek istifa etmişti. Reynaud, harbi son derecede şiddetle ve bütün şümulile idare edeceğini ispat için müttefiklerin karşısındaki düşmanın kavi ve müthiş olup «Rusyanın ihaneti» ile kuvvet bularak her tarafa yetiştiğini söylemeklen çekinmemiş ve Fransanm kendisine yeni müttefikler aramakla beraber bütün ümid ve istinadgâhı tükenmez insan ve malzeme membaı bulunan kendi imperatorluğu olduğunu ilâve etmiştir. Bu program üzere hareket etmesi için Meb'usan meclisinden itimad karan istediği zaman Daladye'nin aldığı muvafık rey kadar, yani 268 rey almıştır. Bu defa kalan meb'uslann hepsi müstenkıf davranmamıştır. 1 10 meb'us itimad reyi vermekten istinkâf etmiş ve 156 meb'us ise muhalif rey vermiştir. Malumdur ki Daladye'ye karşı ancak bir meb'us muhalif ley vermişti. Bu netice karşısında Reynaud kabinesinin iş başında kalıp kalmaması düşünülecek bir mesele olur. Fakat nazırlar kabinenin devamına taraftar olmuşlardır. Bu esnada paskalya münasebetile Mebusan meclisi nisanın ikisine ve Âyân meclisi de dokuzuna kadar tatil edildiğinden kabine parlâmento ile bir zaman karşılaşmıyacaktır. Bu müddet zarfında yeni kabine efkârıumumiyenin talebi üzerine harbi şiddetlendirecek tedbirleri alarak halkı memnun etmeğe çalışacaktır. Diğer taraftan yeni hükumete Sosyalistlerin girmiş olmasmdan merkez ve sağ partıler arasında çıkan hoşnudsuzluğu izaleye teşebbüs edecektir. A Şemtipaşa camiinin tamiri Şehirlerin ardı arası kesilmiyen gürültülerinden bugün Avrupalılar da şikâyet etmektedirler. Bu şikâyet epeyce bir zamandanberi sürüp gidiyor. Hiç bir asır asrımız kadar bu şikâyetleri dinlemedi. Hemen hemen her yerde gürültüye karşı ligler, komisyonlar kuruldu, gürültüyü kökünden kesecek tedbirler alındı. Sanayiin ilerilemesi; varlığın daima artan ateşli faaliyeti karşısında bu çalışmalar kâfi gelmedi. Insanlar tuhaf, içlerinde gürültüyü faydalı buldukları için müdafaa edenler de vardı. Hatta hekimlerden, beynin işlemesi için gürültü lâzımdır, diyenler oldu. Ortaya paradoks atmak kolay. Paradoks beıtaraf, şu da gerçek ki muasırlarımızın bir çoğu, sun'î hayatımızın yüksek reprezantlan keyiflerini, eğlencelerini güriiltülü bir atmosferde buluyorlar. Bunlar zehirli keyiflere alışanlara benzer; ahştıklan zehiri bulamayınca ıstırab çekerler. Şehrin gürültüsü de keyif veren zehirlerden biri işte.. Keyifli zehirler silsilesinde bulunmıyan bir agu.. Insanlann bir çoğu bu zehirden zarar görmeseydi, bırakırdık onları kendi keyfine. ¥•• Gürültünün insan üzerînde kötü tesiri var. Hatta bunlardan bazılan çok tehlikeli. Gürültüleri yüksekliğine, şiddetine, anî oluşuna, yayılmasına gdre ayırmak lâzım. Umumiyetle şehirlerde boğuk, de vamh bir gürültü, bir uğultu vardır, kimse bunu duymaz. Verlen şiirini yazdı, «Şehirlerden gelen tatlı uğultu» nun.. İşte bu uğultunun üstünde birdenbire çığlığı koparır keskin, zararlı gürültüler. Bu birdenbırelık, bu anilik insana dokunuyor, zarar veriyor. Hangi gürültüler uzviyetimize dokunuyor ve yarattıkları tehlıkeler nasıl meydana çıkıyor? Gürültü bizde sinir bozgunluğuna sebeb oluyor, bu inkâr edilemez. Zamanımızdakı sinirlıliğin başlıca karakteristık farikası da budur belki.. Beynin bozgunluğu yoktur, havasımızın yorgunlu, ğu vardır, bir âlım fiziyolojistin dediği gibi... Havasımızın yorgunluğu da iki yoldan gelir: Gözden ve kulaktan. Gözden gelene karşı durmak elimizde. Onun zararından sakınabiliriz. Bakmayız bize zararı dokunan tarafa. Kulaktan gelen, gürültü öyle mi? Istediğiniz kadar oyalayınız kendindizi, ses, gürültü, patırdı gene dolar kulağınıza.. Gürültü sinirleri yorar, en sağlamlarda bile. Çalışma kabiliyetini azaltır. Tamamile uykusuz bırakmasa bile uykuyu karmakarışık eder. Gürültü içindeki uyku hem derin olmaz, hem vücudü dinlendirmez. Yalnız bedence kaybettiklerimizi kazanmak için değil, beynimizi kuvvetlendirmek için de uyku lâzımdır. *** Şehirlerdeki keskin ritimsiz, yüksek, akordu bozuk sesler beynimizde şok yapıyor. Içimizde hümör dediğimiz sulardaki şoklar gibi. Beden şokları vücudümüzü altüst ettikleri gibi, beyin şoklan da öyle, fikir randımanımızı altüst eder. Şoklar sürüp gitmesi beynimizin ince düzenini de bozar. Hassasiyetimizi haddinden aşın keskinleştirir. İşte asıl tehlike doğuran bu keskin hassasiyettir. Bu gürültüler hayat rejimine tâbi olanlar zamanımızda psihonevruz denilen sinir ve ruh hastalıklarına istidad kazanırlar. Onlar sinir yorgunluğundan sakınmak için bir dayamklık gücü sarfederler; ve bu savaş da yorgunluklannı büsbütün arttırır. Ferd bakımından böyle. Bir de topluca çalışan insanların randımanı üzerinde t siri var gürültünün. Denemişler gürültü içinde çalışan daktilolar yüzde dört eksik randıman veriyorlar ve çabuk yoruluyorlar. Dokumacılar gürültüsüz yerde daha çok iş görüyorlar. Birdenbire duyulan şiddetli gürültü, yürek çarpıntısı yapar, her heyecanm yaptığı gibi. En hafif sesle bile kanın bedende dönüp dolaşması hızlanır. Başındaki yaradan beyni görünen bir kimsede görmüşler, hafifçe bir gürültü oldu mu beynin yüzüne bir kan dalgası hücum edermiş. Hastane çanı çalarken, tarasada birisi dolaşırken, yanındaki koğuşta birisi öksürürken hemen beyne kan gelirmiş. Hafifçe bir ses böyle yaparsa artık düşününüz, kuvvetli ve devamlı gürültüleri, patırdıları. Şiddetli gürültüler damarlarda kanın dolaşmasını hızlandırır. Tansiyonu yükseltir. Sağlam kimseler belki bundan zaraT görmez. Kalblerile damarlan bozuk olanlar, takıb edecekleri hayat rejiminde gürültüyü hesaba katmak lâzım gelir. Geçelik hazım aletlerine. Artık bu kad a n fazla, hazımla gürültü arasında ne münasebet? demeyiniz. Dikkat olunmuş, gurültülü yerlerde çocuklar meme emmiyorlar. Gürültü içinde mekteb çocuklarının tükürüğü kuruyor, midelerinin ifrazı azalayor. Şehir. halkıpdajci mide rahat&ızlıklarınm bir çoğunda gürültünün payı var. *** Şehir gürültüleri her yerde geniş ve derin bir konu halini aldı. Bu gürültü'.er hem şehirde oluyor, hem evlerin içinde. Şaşmayınız, evlerin içinde az gürültü mü olur^ Gözönüne getiriniz, parazitli radyoyu, akordsuz piyanoyu ve bir Fran^ız şairi Th. de Bonville bu gürültülerden bezmiş olmalı; Masrafh ve ölçülü gürültü, der, müzik için.. Bazılan diyorlar ki gürültülerin bir kısmı konforumuzu temin eden şeylerden çıkıyor, katlanmayız onlara.. Doğru, belki. Lâkin, kuru gürültülerden korunmalıyız herhaldc. Belediye zabıtası bunlann önüne geçebilir.. Evlerin içindeki gürültiilerc gelince bu terbiye ve ahlâk meselesi. Terbiye ve ahlâksa emirle düzeltilerrez.. Mesele lâyık olduğu önemle telâkki oIunur. gürültünün fiziyolojik ve ipiyenik zararları düşünülürse... Şemsipaşada Mimar Sinanın eseri olan cami ve medrese binasının tamiri devam etmektedir. Yalnız bu tamir faaliyeti hafif yürümektedir. Yalnız burası tamir edildikten sonra etrafındaki bostan mahalline aid duvarlann da bir yoluna konulması manzaranm güzelliği itibarile doğru bir şey olacaktır. ADLÎYEDE Yeni bir matbuat davası «Afrodit» meselesi etrafındaki neşriyattan dolayı muhtelif davalar açan Is tanbul Cumhuriyet Müddeiumumiliğinre, bu cihetten bir dava daha açılmıştır. Bu seferki dava, «Genclik» aleyhinedir. Ve bu haftalık gazetenin 29 şubat 1940 perşembe günkü sayısında, ilk sahifede çıkan «?!...» işaretli bir karikatür sebebiledir. Gazetenin müessisi ve umumî neş riyat müdürü 1. Orhon, dava edilmiştir. Dava dosyası, lstanbul 4 üncü asliye ceza mahkemesine yollanmıştır. Bu yeni davaya aid muhakemeye de, yakında başlanacaktır. SEHİR İSLERİ Amerikadan otobüs alamıyoruz . . Belediyenin, lstanbul Tramvay idaresi vasıtasüe mübayaa edeceği otobüsler için Amerikadan telgrafla iki firmanın yeni tekliflerde bulunduklarmı yazmıştık. Bu teklifler tetkik edılmiş, fakat döviz vazıyetinden dolayı Amerikalılarla müzakereye girişmek imkânı hasıl olamamıştır. Tramvay idaresi bu işi gene Ingiliz dövizile halledecektir. Bugünlerde bir Ingiliz firmasından cevab beklenilmektedir. Rahat duramıyan Duramaz mahkum oldu Bir ölümle tehdid ve hakaret hâdise sine aid davaya, dün meşhud suç nöbetçisi lstanbul yedinci asliye ceza mahkemesinde bakılmış ve hâkim lsmail Hakkı, davayı bir celsede karara bağlamışbr. Muhakeme edilen Zülfikar oğlu Mehmed Duramazdır. Kendisi, Yeşildirekte bir medrese müştemilâtından olan evde oturmaktadır. Ameledendir. tddiaya göre, tanıdığı Ali oğlu Hasan Savaşla, tvvelki gece aralarındaki bir meseleden dolayı kavga çıkmış, bu sırada Mehmed Duramaz, rahat duramamış, Hasan Sa vaşı ölümle tehdid etmiş ve bu arada kendisine sövüp saymış. Hâkim tsmail Hakkı, her iki suçu da sabit görmüş, Mehmed Duramaz hakkiAda ölümle tehdidden altı ay hapis, tah kirden iki gün hapiı ve bir lira da paıa cezası kararı vermiştir. Ayni zamanda hakkında tevkif müzekkeresi kesmiştir. Otobüslerin yolu Belsdiyede müteşekkil otobüs komisyonu lstanbuldan Beyoğluna gidecek otobüslerin Karaköy Tophane Fmdıklı yolile Dolmabahçe önünden Taksime çıkmalarını kararlaştırmıştır. Et nakliyatı için hazırlık Malum olduğu üzere Mezbahadan şehrin muhtelif semtlerine yapılacak et nakliyatı bir kanunla Belediyeye verılmişti. Kanun, icabında Belediyenin bu hakki başka bir şirkete vermesine müsaade etmektedir. Şimdilik hazirana kadar bu iş gene eski Kasablar Şirketinin vesaitile yapılacaktır. Bu müddet zarfında Belediye de hazırhklarını ikmal edecektir. Belediye mübayaa edeceği son sistem motörler ve diğer tesisat için bir proje hazırlamışrrr. Projelere göre etler şirrtdıki gibi motörlere gelişi güzel atılmıyacak, çengelli ve çinko kaplamalı, ayni zamanda frigorifik tesisatı ihtiva edecektir. MÜTEFERRİK Üsküdar tramvayının vaziyeti tetkik ediliyor Üsküdar tramvayının vaziyetini tetkik etmek üzere yann Dahiliye Vekâletinde bir komisyon toplanacaktır. Bu komisyona iştirak eden murahhaslar bu gün şehrimizden Ankaraya hareket edeceklerdir. Güzel San'atlar Akademisinde talebe birligi Güzel San'atlar Akademisinde bir talebe birliği teşekkül etmiş ve birlik, azalarına Üsküdar Halkevinde bir tanışma çayı vermiştir. VtLÂYETTE Teftişler devam ediyor Şehrimizde bulunmakta olan Mülkiye müfettişleri kaymakamlıkları ve kazalardaki Belediye muamelâtını teftiş etmektedirler. Bu teftiş mutad teftişlerden ibarettir. Ceviz koruluğu Çatalcanın Türk Oba köyünde yüz ağach bir ceviz koruluğu tesis edilmiştir. Istinyedeki meyva fidanlığı için de ltal yadan armud fidanı getirtilmiştir. Dr. Rusçuklu Hakkı Kamyon altında kalan çocuk öldü Sosyalistlerin lideri Blum yeni Başvekilin vaziyetini kolaylaştırmak için bu parti evvelce Reynaud ile anlaşarak kabineye alınmadığınl ve bilâkis kendiliğinden ve şu sıkışık bir anda memlekete hizmet etmek ümniyesile hükumete iştirak eylediğini söylemiştir. Lâkin milliyetperver matbuat bir türlü müsterih olamamakta ve Fransanm eski Bizans devrinMecidiye köyündeki arsalara deki parti ihtirası ve oyunlan yoluna tekrar girdiğinden şikâyet etmektedir. Bu kıymet takdiri itirazı matbuatm ekseriyeti partiler fevkindeki bir adamın hükumet başına geçerek harmucib oldu Mecidiyeköyünde yapılan binalar vak bi idare etmesini ve neticelendirmesini tile parasız alınan arsalar üzerine inşa e istiyor. dilmişti. Şimdi Beyoğlu kaymakamlığmBöyle bir adam büyük bir askerden da müteşekkil bir heyet bu mahalleri ge başka kimse olamaz. Şimdilik nisanın ilk zerek taksitle tahsil edilmek üzere arsa haftasına kadar Fransada yeni bir şey olara kıymet koymaktadır. Heyetin koydu lacak değildir. O zamana kadar yeni kağu kıymet, bu arsalann beher metresi için bine harbi idarede ve parti ihtiraslarınm 3 liradır. Lâkin bu takdir, bina sahibleri önünü almakta bariz ve muvaffakiyetli için itirazı mucib olmuş, Başvekâlete, neticeler elde ettiği takdirde Fransada Maliye Vekâletine müracaat edilmiştir. hükumet istikrar bulmuş olacaktır. O zaMülk sahibleri, bu arsalara bina yapmak mana kadar Ingilteredeki kabinenin de la kıymet kazandırdıklarını, bina inşasın \aziyeti anlaşılacaktır. Çünkü Çemberdan evvel buraların hiçbir kıymeti olma layn kabinesinde tadilât yapmak için dığını, binaenaleyh kaymakamhktaki he paskalya tatilinde düşüneceğini söylemişyetin takdir ettiği kıymetin fazla olduğu tir. Ingiliz parlâmentosu da nisanın ilk nu iddia etmektedirler. Mecidiyeköylüler haftasına kadar tatil edilmiştir. son olarak da Büyük Mıllet Meclisine müMuharrem Feyzı TOGAY racaat ederek konulan kıymete itiraz etmişlerdir. Evvelki akşam Yedikulede bir kamyon altında kalan 8 yaşında Hacer isimli kız, Bir çocuğun şüpheli ölümü Kanada kavağı yetiştirilecek muhtelif yerlerinden ağır yaralı olarak Küçükpazarda Muhabir sokağında ohastaneye kaldırılmıştı. Hacer, dün oraKibrit imali için lâzım olan çöpler hada ölmüştür. Yakalanan kamyon şoförü turan seyyar satıcı Ahmedin bir yaşındaricden getirtilmekte idi. Bunun için harice ki Ayvar ismindeki çocuğu, ölmüş, bir Istirati hakkında takibata geçilmiştir. mühim miktarda para verildiğinden Kailâcdan zehirlendiği şüphesi hasıl olmuşnada kavağı denilen kavak fidanından tur. Cesed Morga kaldırılmıştır. Tahkikat miktan kâfi celbedilerek bunun memleMaltızdan entarisi tutuştu yapılmaktadır. ketimizde yetiştirilmesi takarrür etmiştir. Kadıköyünde Kurbağalıderede HamiGene toslaştılar Valinin seyahati teahhur etti yet sokağında oturan Hasan kızı 329 tevellüdlü Ayşe, maltızı yakmak üzere bahŞoför lsmailin idaresindeki Üsküdar Vali ve Belediye reisi Lutfi Kırdar, bu çesine götürmüş, yakarken entarisi lev Belediyesine aid kamyon, Doğancılardan akşam Ankaraya gidecekti. Vali, dün lenmiştir. Bacaklanndan yanan Ayşe, geçerken vatman Hüseynin idaresindeki gabah kendisile konuşan gazetecilere bu Haydarpaşa Nümune hastanesine gön tramvaya çarpmış, tramvayın camlan kıseyahatinin bir kaç gün sonraya kaldığını derilmiştir. rılmış, vatman yaralanmıştır. söylemiştir. Düşenler Bostacıdan kalkan vatman Halilin idaresindeki tramvay arabası, Kadıköy iskelesıne geldiği sırada, yolculardan \''efa caddesinde Şerefin evinde oturan 63 yaşında Mustafa kızı Hatice tramvaydan inmek istemiş, ayağı kaymış, düşmüştür. Hafifçe yaralanmıştır. Tedavi olunmaktadır. Bebekte oturan 75 yaşında Naciye, ayağı kayarak yere düşmüş, başından yaralanmış, Beyoğlu hastanesine kaldırıl mıştır. Tepebaşında Yazıcı sokağında 42 numarada oturan 77 yaşında Yuda oğlu Yasef, Beyoğlunda Balıkpazanndan geçerken başı dönerek yere yuvarlanmış, bayılmıştır. Hastaneye yatırılmıştır. C Ankarada Maarif Kütübhanesinin açıldığını dün haber vermiştik. Resim, Maarif Vekili Hasan Âli Yücelle küşadda bulunanlan göstermektedir. Çalınan otomobil Evvelki gece Şişlide Osmanbeyde sokakta bırakılan hususî bir otomobil, kayıblara karışmıştır. Osmanbeyde «Koket» apartımanında oturan ve Sultanhamamında <Şık Bayan Pazarı» sahi',i Armanaka aid olan bu hususî otomobil, «1116» numaralıdır. Tahini boyalı ve «Viktorya Doç» markalıdır. Geceyarısından sonra, saat üç sulannda aşırıldığı sanıhyor. Alâkadarlann müracaati üze • rine derhal tahkikata başlanmıştır. Polisin, failin izi üzerinde yürüdüğü. aşıran veya aşıranlan bu gün, yann yakalıyarak, otomobili meydana çıkaracağı kuvvelle tahmin olunmaktadır. r Şişli Halkevinde yapılan intihabat Egeliler gecesi eğlenceli geçti J Düdük öttürmenin cezası Evvelki gün Sirkeci rıhtımı önünde balık yüklemek üzere bekliyen sekiz ltal yan gemisi, hep birden düdük öttürmüşler, sebebi tahkik edilmiş ve paskalya vesilesile tes'id yollu böyle hep birden düdük öttürüldüğü öğrenilmiştir. Liman idaresi, gayrinizamî harekette bulunduklan kaydile, sekiz balıkçı gemisine 25 le 50 lira arasında para cezası tayin etmiştir. CUMHURİYET Nushası 5 kuruştur. Tiirkiye Haric için için Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. Alh aybk 750 » 1450 » ü c aylık 400 » 800 > Bir aylık 150 > Yoktur Bisikletle çarptı Bakırköyünde Muhasebeci sokağında 13 numarada oturan trikotajcı Mustafa oğlu Osman Gencoğuz, polise müracaatle, «kızım 12 yaşında Altenle lstasyon caddesinden geçiyordum, arkadan gelen bir bisiklet çarpmasile kızım dizinden yaralandı» demiştir. Bisikleti sürenin Beşiktaşta Yenimahallede Yıldız Posta caddesinde 7 numarada oturan ve «Sümer» Şehrimizdeki Egelılerin tertıb etmiş oldukları gece, çok eğlenceli olarak Bakımevinde çalışan Karabet oğlu Şavaş sabaha kadar devam etmiştır. Yukarıki resim, davetlilerden bir grupu eğlenirken olduğu anlasılmıştır. Tahkikat yapılmakgöstermektedir. tadır. Abone peraıtı işlt Halkevinde açılan ajiş sergisi ve ziyaretçiler Şişli Halkevinin iki senede bir yapıl ması icab eden idare heyeti intihabı dün icra edilmiştir. tntihaba 300 kadar aza iştirak elmiş ve dokuz komite için idare heyeti azası seçilmiştir. Bundan sonra gencler arasında Yeşilay ve işretin zararları üzerinde münakaşalı bir konferans ve bunu takiben afiş sergi Gazetemlze gönderflen evrak ve yazılar sinin açılış merasimi yapılmış ve faaliyete neşredilsin, edilmesin iade edilmez ve zıyaından mes'uliyet kabul olunmaz. bir cazh çayla nihayet verilmiştir. Dikkat

Bu sayıdan diğer sayfalar: