29 Nisan 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

29 Nisan 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 CUMHURlYET 29 NUan 1940 S'if ve normal gıda ' Millî küme maçlarına dün şehrimizde Fenerbahçe stadında ve izmirde devam edilmiştir. Fenerbahçe stadında ilk maçı Galatasarayla Genclerbirliği yapmışlarPuan Maç Galibiyet Berabere Mağlub Attığı Yediği dır. Kalabahk bir seyirci önünde oyna4 2 1 8 17 7 14 Fenerbahçe yan bu müsabakayı Ahmed Âdem idore 4 1 7 16 7 2 17 Galatasaray etmiştir. Takımlar maça şu kadro ile çık7 3 1 3 16 14 16 Altmordu tılar: 14 17 2 3 Altav 7 2 12 Galatasaray: Osman Faruk, Adnan13 17 2 2 Beşıktaş 7 3 19 Musa, Enver, Eşfak Salâhaddin, Saiim, 3 18 13 0 4 7 Genclerbirliği 17 Giindüz, Boduri, Bülend. 2 14 20 13 7 3 Vefa 2 Genclerbirliği: Rahim Nuri, Ahmed2 19 12 1 4 13 Muhafızgücü 7 Haiid, Hasan, Neyir Selim, Selim, AIi. Ali, Mustafa. rar bir gol yaptığı görüldü. Vefanın bunGenclerbirliği oyuna hâkim bir vazidan sonraki hücumları netice vermedi. yette başlamasına rağmen üçüncü dakiMaçı 32 Altmordu kazandı. kada Giindüz Galatasarayın ilk golünü İkinci maç Beşiktaşla, Altay arasında yapmıştır. Biraz sonra Galatasarayın sağidi. dan yaptığı bir hücumda Genclerbirliği Beşiktaş şu şekilde dizilmişti: sağ müdafii sıkışık vaziyetten kurtulmak Mehmed Ali lbrahim, Taci, Ahmed, için topu kalecisine vermek istedi, kaleci Rifat. Hüseyin, Faruk, Şcvket, Nazım, bu pası beklemediği için top bos kalan Hakkı, Hayati. kaleye girdi. On dakikada iki gol kaza Altay dünkü kadrosile idi. nan Galatasaray, Genclerbirliği müdafaaBeşiktaş kuvvetli esen rüzgân lehine sı için tehlikeli akınlar yapmağa başladı. alarak oyuna girdi. Altayhlar sarfettikleTopu çok müsaid bir vaziyette yakalayan ri enerji sayesinde Beşiktaşın hücumlarını Salâhaddin 1 5 inci dakikada sıkı bir sütkeserek mukabele ettiler. Semeresiz bir le Galatasarayın üçüncü golünü yaptı. hakimiyetten sonra 1 7 nci dakikada HaGalatasarayın 30 galibiyetine rağmen yatinin uzaktan aldığı ve Altay kalesine oyun tamamen Genclerbirliğinin ta^yikı kadar sürdüğü topu kesemediler ve Bealtına girmişti. Maamafih Galatasaray şiktaşın golüne mâni olamadılar. Oyun müdafaasınm düzgün oyunu, Genclerbirbundan sonra mütevazin bir sekil aldı, liğine sayı fırsatı vermiyordu. Bu suretle devre I 0 Beşiktaaın lehine bitti. devre 30 Galatasarayın lehine bitti. İkinci devrede rüzgârdan da istifade eGalatasaray, ikinci devreye hızla başden Altayhlar misafirlerin ilk on dakikaladı ve Gündüz beşinci dakikada dördünda inkişaf eden akınlarını bertaraf ettikıcü golü attı. Bu sayıdan sonra oyunda şaten sonra oyunu tamamen Beşiktaş nısıf [yanı hayret bir durgunluk başladı. İki tasahasına intikal ettirdiler. Kaleci Meh • Irafın da yorgunluktan mütevellid gevşek med Ali fevkalâde güzel oynuyor ve bir jhareketleri oyunu iç sıkan bir şekle toktu. Galatasaray • Genclerbirliği anda Vahabtn, Ömerin, Salâhaddinin tGenclerbirliği daha ziyade hâkim olmamaçından bir görünüş birbirini takib eden sütlerini kurtarıyor f iina rağmen netice alamıyordu. 39 uncu dakikada Genclerbirliği mü müdafaaya çekilen Muhafız kalesi önün du. 1 6 ncı dakikada Altay bir penaltı kadafilerinden topu kapan Gündüz ileri de Fenerin kaçırdığı fırsatlarla geçti. zandı. Gol yapamadılar. Bununla beraber fırlayan kaleciyi de çalımla geçerek Ga Tektük dahi olsa muntazam hücum fır 26 ncı dakikada Vahabın yerinde bir latasarayın beşinci ve en güzel sayısını satı bulan Muhafız da bu arada sağ içleri pasını iyi kullanan Salâhaddin Altayın nin biraz bati hareketi yUzünden iki mü beraberlik sayısını yaptı. Bu sayıdan ıonyaptı. Bundan sonra Galatasaray sık sık him fırsat kaçırdı. Devre 21 Fenerin le ra Mehmed AH Altayın anî bir hücumunu karşılarken fazla sıçradı. Yere düsen Genclerbirliği kalesi önünde dolaşırken hinde bitti. İkinci devre iki tak>m için de devamlı Mehmed Ali sakatlanıp kaleden çekildi maç 50 Galatasarayın galibiyetile bitti. hücumlarla geçiyordu. Muhafızm ağır ve beş dakika sonra tekrar oyuna girdi. Fenerbahçe: 3 Muhafız: 1 basmasına rağmen netice vermiyen hü Oyun da başka sayı yapılamadan 1 1 ikinci maç Fenerbahçe ile Muhafız gücumları tıpkı ilk devre olduğu gibi fazla berabere bitti. cü takımı arasında yapıldı. Nuri Bosotun kombinezondan ileri geliyordu. I 7 nci Mektebliler Bayrak yarışı idaresindeki maça takımlar şu şekilde çıkdakikada Fenerin sağdan yaptığı bir hüMektebler arası bayrak yarışınm flnall dün tılar: cumda mükemmel bir şüt çeken Naci Fe Kadıköy sahasında büyük bir kalabalık önünFenerbahçe: Cihad Faruk Orhan nerin üçüncü golünü yaptı. de yapılmıstır. ömer Esad, Lebib K. Fikret, Yaşar, Muhafızgücü artık en küçük bir ümid MUsabakaya, Galatasaray, Darüşjafaka, Ka Melih, Naci, Rebii. s:örmediği oyunda neticeyi değiştirmrğe batas, Haydarpas, İstnbul ve San't mckteblerine Muhafız: Fethi Fethi, Abdurrahman imkân olmıyan bir bocalamadan sonra mensub 240 atlet glrmistir. Baştan nihayete kaAhmed, Cihad, Necabettin Turhan, lb Fenerbahçe kat'î hakimiyeti temine mu dar «evk ve heyecan içlnde geçen müsabaka rahim, Rıza, Şahin, Turgud. dan sonra Kabataş takımı 53.45.6 dakika ile blvaffak oldu. rinci, Haydarpaşa 54.10.6 dakikada ikinri, İ s e Fenerbahçe ikinci dakikada boş kalan Oyun hemen hemen Fener muhacim|,' Muhafız kalesine topu atamamakla mu lerinin tazyikı altında cereyan ederken tanbul lisesi takımı 55.46.4 dakikada üçüncü, Galatasaray dordüncü, San'at beşinci, Darüfjahakkak bir sayı kaçırdı. Fenerbahçenin 31 Fenerin lehinde bitti. faka altıncı olmuşlardır. devamlı tazyikı karşısında kendini toparîzmirdeki maçlar Dün yapılan serbest güreşler •layıncaya kadar müdafaa zaruretinde kaIzmir 28 (Telefonla) Bugün millî llan Muhafız takımı sakin ve hesablı bir Güreş organizatörü tarafından şehrifoyunla bu ilk tazyikten kurtuldu ve mun küme maçlarına Alsancak stadında de mize davet edilen Jak Seri ile göreşecek azam ve yerden pas yaparak Fener kale vam edildi. Saha dolu idi. pehlivanı scçmek maksadile tertib edilen •ins inmek fırsatını bularak sol açıklan Altmordu Vefa maçını hakem Şerif güreş müsabakası dün Tak*im stadında Turgud vasıtasile 10 uncu dakikada bir Simsaroğlu idare etti. yapılmıstır. Küçük pehlivanlar arasında gol yaptılar. Vefa dünkü kadrosunu muhafaza edi yapılan müteaddid müsabakalardan sonFenerbahçenin yaptığı akınlarda açık yordu. Altmordu ise sağ haf Necmiyi ra Kara Ali, Tekirdağlı Hüseyin maçı bir müdafaa tarzile muhacimleri daima beke geçirmis, sakatlanmıs olan Halimin yapılmıstır. İki pehlivan arasındaki müboş bırakan Muhafızlılar sık sık tehlike yerine Salimi almıştı. Altmordu rüzgâr al sabaka büyük bir soğukkanlılıkla başlaatlatıyorlardı. Nitekim gene böyle bir va tına düşmesine rağmen dün göstermiş ol dı. Bir müddet iki pehlivan da birbirleziyette tamamile serbest kalan Rebii ufak duğu fena oyuna nazaran bugün daha rini deneyorlardı. İlk devrenin sonlarma bir pasla topu Melihe geçirdi. 16 ncı güzel oynuyordu. tlk dakikalarda inki doğru Kara Ali hafif bir hakimiyet elde önledikten etti. dakikada Melih de Fenerbahçenin bera şaf eden Vefa hücumlannı sonra Altınordulular oyun üzerinde müberlik sayısını yaptı. İkinci devrenin kırkıncı dakikasında Fenerbahçe, Muhafız takımının sür'atli essir olmağa basladılar. Yedinci dakika birdenbire Kara Aliye dalan Tekirdağlı ve enerjik oyununa uymak mecburiyetin da Hamdinin kuvvetli bir sütünü Vefa Hüseyin rakibinin omuzları minderde, de kaldığı için maç zevkli ve heyecanlı kalecisi meharetle kurtardı. 1 4 üncü da vücudü dışarıda bir vaziyette yatırmağa oluyordu. İki üç dakika kadar Fenerbah kikada Saidden bir ara pas alan Hamdi muvaffak oldu. çe kalesini saran Muhafızlılar bu müddet Altınordunun ilk golünü çıkardı. Yedi Hakemin mağlubiyet karan üzerine zarfında çok tehlikeli olmuşlardı. Bu sıkı dakika sonra da Vefalı Hakkı beraberlik münakaşalar başladı. Hüseyin güreşi kamücadele esnasında Fener müdafii Esad sayısını yaptı. 42 nci dakikada oyun mü zandığım, Kara Ali yenilmediğini iddia sakatlandı ve bir müddet sonra sahaya savi şartlar altında oyanndığı sırada ederlerken Hüseyin ortadan ayrılıyordu. Mazhar pas vermeğe çalışırken top fal Yapılan itirazlar üzerine nihayet Hüseyin geldi. lyiden iyiye hâkim bir vaziyet alan solu bir gidişle Vefa kalesine yaklaştı. tekrar güreşe razı oldu. Bu defa da Kara Muhafız daha ziyade pası tercih eden bir Kaleci atılarak topu yakaladı. Fakat ha Ali, ben bu vaziyette güreşe devam edeoyun tutturduğu için.muvaffak olamıyor kem lıaksızhk yaparak bunu gol saydı. mem, dedi. Güreş de bu suretle neticesi du. Oyunun 34 üncü dakikasinda gene Bu suretle devre 21 Altmordu lehine bit kat'î şekilde anlaşılmadan yarım kalmış iki müdafiin birbirinden açık bıiJtınduğu ti. oldu. İkinci devrede Vefadan Sulhi, 22 nci bir sırada topu yakalayan Melih güzel bir Atletlerimizin Mısırda kaçıştan sonra Feneri galibiyete götüren dakikada beçaberlik sayısını yaptt. Fakat aldıkları dereceler bundan sonra Altmordu daha fazla çaikinci sayıyı yaptı. Mısıra eiden atlct kafilemiz biri Türkiye. biri Oyunun bu sayıdan sonra olan kısmı lıstı ve 39 uncu dakikada Hamdinin tek Dün yapılan maçlar Millİı küme puvan cetveli Balkan rekoru yapan bir müvaffaklyetten sorıra 'jehrimize gelmişlerdir. Rıza Maksud 800 metrede 1928 senesinde Ömer Besim tarafından yapılan rekoru kırmıştır. Mısırda alınan dereceler şunlardır: 100 metre Eskenazi (Mısır) 11, Mu7affer 11.1 200 metre Valsanidia (Yunan) 22.4, Muzaffer 22.6 400 metre Gören 50.8, Enfi 50.9 800 metre Rıza 1.58.4 (yeni rekor), Stratakas (Yunan) 1.58.8 1500 metre Rıza 4.2.4, Velkuplos 4.6 5000 metre Abusbah (.Mısır) 15.33.4, Manopostolos (Yunan) 15.47 10.000 metre Abusbah (Mısır) 33.45. Kiryakidis (Yunan) 33.52 110 mânıa Faik 15.6, Skiadis (Yunan) 161 400 mânia Gardina (İtalayn) 57.2, Skiadis (Yunan) Sınk atlama Tamvakoplos (Yunan) 3.795, Tanos (Yunan) 3.795 Uzun atlama Muzaffer 6.87, Harison (İn giliz) 6.74 Gülle atma Arat 13.93, Teryazo (Yunan) 13.78 DLsk atma Teryazo (Yunan) 38.90, Still (Filistin). Kapalı spor salonu Taksimle Harbiye arasında Belediye tarafından beden terbiye bölgesine verilen mahalde yapılacak kapalı spor salonunun plânlannı yapacak olan mimar Şinasi Şahingirayla Fazıl Aysu Bükreş ve Budapeşteye müteveccihen hareket etmişlerdir. Mimarlar, bu şehirlerde son seneler zarfında inşa edilmis olan ve Avrupanın en mütekâmilleri olarak tanılan müteaddid spor salonlarını gezecekler, bunları yapan mimarlarla temas ve müzakerelerde bulunacaklar ve ayni zamanda bu salonların işletme tarzları ve nizamnameler üzerinde de tetkikatta bulunarak bir ay »onra avdet edeceklerdir. Bu suretle elde edecekleri geniş ve etraflı malumattan sonra Istanbula gelerek plân ve maketlerini hazırhyacaklar, beden terbiye bölgesi başkanhğina takdim edeceklerdir. Yapılan programa göre, bu salon takriben (250,000) liraya mal olacak, tenis de dahil olduğu halde bilumum salon idmanlarının yapılmasına müsaid eb'adı haiz olacaktır. Boks ve güreş gibi ring sporları müsabakalarında takriben beş bin seyirci alabilecek, müdiriyet, federasyon, soyunma, dus ve saire gibi kısımlan ihtiva edecek, kabil olursa, kazino ve bilârdo gibi toplantı salonları yapılması derpiş edileeektir. Pirinçunu Mercimek Bezelya Yulaf ve sair HUBUBAT UNLARI kuvvet kaynafrıdir. ÇAPAMARKA MUSTAHZARATI M. Nuri ÇAPA Kuruluş tarihi 1915 Açık Eksiltae Ilânı Yeşilköy Tohum Islah İstasyonu Satma ve Satınalma Komisyonundan: Yeşilköy Tohum Islah istasyonu için yaptırılacak 1998 llra keşif bedelli elektrik teslsatı 4 mayıs 1940 cumartesi günü saat 10 da Beyoglu İstiklâl caddesi 349 No.h binada Liseler Muhasebeciliğinde toplanacak Komlsyon tarafından ihale edilmek üzere eksiltemeye konulmuştur. Mukavele, ekslltme, umumî, fennl sartnameleri, proje, keşif hülâsası, Tohum Islah İstasyonu Müdürlüğünden Yeşilköyde parasız olarak verilecektir. Muvakkat teminat 150 liradır. İsteklilerin en az bir taahhüdde 1000 liralık bu ise benzer tş yaptıgına dalr idarelerinden almış olduğu vesikalara lstinaden İstanbul Vilâyetine müracaatle eksiltme tarihinden 8 gün evvel almmış ehliyet ve 1940 yılına aid Ticaret Odası veBikalarile muayyen gün ve saatte Komlsyona müracaatleri. (3181) Takas Drimleri Takasın nev'i Entersanjabl îngiltere Belçika Holanda Isveç Fransa İsviçre 53 56 70 Ithalât 56 56 70 Dıracat Hazır Alivre 45 40 44 39 SiLKO M. M. V. Hava Müsteşarlığından: 47 41 50 40 40 46 40 48 39 39 ESKİ ve YENİ ROMATIZMA Slyatik Lumbago OmuzArka Bel Dlz Kalça ve soğuk algınlıklarından İleri gelen şiddetli ağrılarını TtSKiN ve IZALE EDER. İhracat primleri % 100 kıymet üzerinden hesab edilmiştir. Operatörı RIZA ÜNVER Cağaloğlu, Nuruosmaniye caddesi No. 22, Mavi yapı Telefon: 22683 Do&um ve kadtn hastalıklan mütehassısı Taksîm (eski Talimhanede) Abdülhak Hâmid caddesi. Sabiha apart. No. 12, daire No. 4 Dr. Y. Hallacyan Mide, Barsak ye tc h?stalıklan muayenehanesi Eskişehir Hava Okuluna beş fransızca tercümanı alınacaktır. Bu tercümanlann ıransızca lisanına hakkile vâkıf olmalan şart olduğu gibi imtihan neticesinde teknik istilâhatı bilenler terclh edileceklerdir. Taliblerin imtihanda gösterecekleri liyakatlerine göre azamî 170 (yüz yetmiç) liraya kadar ücret verilecektir. Bunların Türk olması, ecnebi kadmla evll bulunmaraası, sıhhî durumunun müsaid olması, hüsnü ahlâk sahibi olduğunu tevsik etmeleri lâzımdir. Taliblerden Ankarada bulunanlar mekteb şehadetnamelerile şimdiye kadar çalışmış olduğu yerleri gösterir bonservislerile Ankarada Millî Müdafaa Hava Müsteşarlıgı Zat İşleri Şubesine, diğer yerlerde bulunanların doğruca ve bu vesalklerile Eskişehirde Hava Okııl Komutanlığına 5^5/940 a^şamına kadar müracaat etmeleri lâzımdir. İmtihan günü gerek Ankarada ve gerek Eskişehir Hava Okulunda 6 mayıs 940 pazartesi günü saat onda (10) yapılacaktır. (3367) Piyade Atış Okulu Komutanlığından: Tank ve traktörlerin Üsküdardan Kabataşa araba vapurile geçirilmesl için Şirketi Hayriye idaresine verilmek üzere tanzlm edilmiş olan 25 mart 940 tarih ve 246910 ve 246912 numaralı iki nüsha sevk muhtırası zajri edilmiş olduğundan zuhurunda muteber olmadığı ve hükümsüz bulunduğu llân olunur. (3363) adamın kuracağı tatlı hakimiyetin altına girer de, evvelâ kadın, sonra milyoner olduğunuzu öğrenirseniz, işte o zaman saadet denilen şeyin bütün genişliğile manasını anlamış olacaksınız!.. Mecdi gene başını lâkayd bir hareketle denize doğru çeviriyor. Ben sizin yerinizde olsaydım, ne evimden kalkıp böyle şehir şehir dolaşarak milyonlarıma, milyon katmak için, ipotek edilmiş vahşi tarlalarla uğraşır, ne de pancarı şeker haline getirip, bankalardaki mevduatıma desteler ilâve etmeğe bakardıml... Başımı alır, dünyayı baştanbaşa gezer, bana saadet getirecek olan o meçhul adamı aramağa çıkardım!... Inanın ki, bu sizin için kazanılacak servetlerin en büyüğü olurdu... Neclâ susuyor, cevab vermiyor. Hayatında daha ilk defa kendisile bu derece cesurane, bu derece açık konuşan bir adamla karşı karşıya gelmiş olmaktan doğan taşkınlığını bir türlü yenemiyor. Kaç zamandır onu tanıdığı ve konuştuğu halde, gene ikidebir dili dolaşıyor, ikidebirde söyleyeceğîni unutuyor. Ve çok kere hareketlerini tanzim etmekte âciz kalarak susmağı va muhatabını dinlemeği tercih ediyor. Fakat bütün bunlara rağmen itiraf etmek lâzımdir ki, bu şaşkınhk, bu sert ve açık konuşma da çok hoşuna gidiyor!... Şimdiye kadar bilâistisna her cins ve cemiyete dahil binlerce erkeğin önünde eğildiğini görmeğe alışmış, ve şımartılmış böyle mağrur, her şeyi yap mağa kadir olduğunu zanneden bir insanın, bunaltıcı sıcaklar içinde birdenbire esen soğuk ve sert rüzgârlar gibi, tok tok konuşan bir adamla karşılaşması onda anlaşılmaz, mahiyeti meçhul bir zevk vücude getiriyor! Kendi de nereden geldiğini tahlil edemediği karışık bir hissin tesirile, daima bu haşin adamla konuşmak, onun yüzündeki sert çizgilerin ifade ettiği manayı anlamak, sesini işitmek, iri siyah gözlerinin alay eder gibi bakan kuv. vetli, erkek ifadelerini görmek istediğinin farkına vanyor!.. Demek Mecdi Bey; bedbahtllktan kurtulmam için evlenmem lâzım olduğunu zannediyorsunuz, öyle mi diyor?... Benim noktai nazarıma göre öyle hanımefendi! Çünkü siz erkeksiz ve yalnızsmız!... Bütün bu etrafınızı alan ka labalık, bütün bu yollarınızın üstünde dolaşan genclik, size bir şey vermiyor!... Hani yüzlerce kadın arasında aradığını bulamaymca, «burada kimseler yok bu gece!...» diye paltosunu giyip, balonun kapısmdan dışarı çıkan insanlar vardır; tıpkı siz de onlara benziyorsunuz!... Bu kalabalık neye yarar? Bu ihtişam, bu köşklerinizi, bahçelerinizi, villâlannızı dolduran sürü ne ifade eder, hiç!... Her» kes eğleniyor, fakat yalnız siz eğlenemiyorsunuz!... Fakat siz benim bir defa evlenijfc bir buçuk ay sonra ayrılmak mecburiye» tinde kalmış dul bir kadın olduğumu bilmiyorsunuz galiba?... Hayır. Biliyorum hanımefendi. ' {Devam edtyor) AŞK VE MACERA ROMAN1 İLK ve SON ESAD MAHMUD KARAKURD Gemimiz, bütün heybetile, önümüzdeki meçhul karanlığın içine gömülmüş, sarsjla sarsıla, inleye inleye Çanakkale boğazına doğru uçup gidiyor... Neclâ Hanım, sizi rahatsız etmekten korkuyorum artık I Saat on ikiye geldi. Belki kamaranıza çekilmek istersiniz! Hiç uykum yok Mecdi Bey! Bıraksanız sabaha kadar kalacağım buradal.. Ne güzel, ne eşsiz bir gecel.. Şu simsiyah bosluğun üstünde pırıldayan yıldızların yanışına bakın!.. Doya doya sevilecek, doya doya seyredilecek bir gece!.. Ben karanlığın bu kadar güzel olabileceğini asla düşünemezdim Mecdi Bey!.. Gözleriniz, hep aydınlığa bakmağa alışmış da onun için Neclâ Hanım!.. Hayatı daima bu karanlıklar içinde geçen insanlar da vardır. Maden kuyulannın 300 metre derinliğinde bize şimdi, ışık ve hararet aramağa çalışanlar gibi!.. ö mürlerinin devam müddetince, birbir üstüne iki saat güneş yüzü görmemislerdir bu insanlar! Şimdi onlardan bir tanesini bulup getirsem buraya, o da size güneşin, aydınlığın güzelliğini, nimetini anlata anlatg bitiremiyecektir!.. Hayat böyledir işte Neclâ Hanım; sahib olamadığınız rengini tanımadığınız her şey güzeldir!.. Ya sahib olursanız Mecdi Bey? O zaman en büyük nimetten, en büyük saadetten bile bıkar, güneş yerine karanlık ararsmız!.. Neclâ Mecdinin ne demek istediğini anlayor. Ve ıstırabla ıslanan gözlerini kaldırarak ona bakıyor Yanlış düşünüyorsunuz Mecdi Bey diyor; beni yanlış tanıyorsunuz siz!.. Ben bedbaht bir kadınım!.. Dünyanın en bedbaht kadınıyım ben Mecdi Bey!.. Ne tuhaf! Halbuki sizi görenler bilâkis dünyanın en mes'ud kadını zannederler. Anlayorsunuz ya, görünüş insanı ne kadar aldatıyor!.. Fakat müsaadenizle bir türlü kavYAZAN: rayamıyorum bedbahtlığınızın sebebinil Zenginsiniz, güzelsiniz, gene ve kültürlüsünüz! Sizin için elde edilemiyecek ne vardır ki bu kubbenin altında, bedbaht oluyorsunuz bilmiyorum!.. Kim bilir, ihtimal elde edilemiyecek şeyin mevcud olmaması beni bedbaht ediyor Mecdi Bey! Bu hareket ve düşünüşünüzü, heyecan aramak için beş bin metreden paraşütle kendilerini boşluğa bırakan zengin Amerikalı kızların çılgınhğma, hoppalığına benzetiyorum!.. Bana kalırsa sizi bedbaht eden, ne tatmin edilemiyecek olan arzularınız, ne şeker halinde fabrikalarınızdan çıkarak, kasalarınıza banknot olup giren milyonlarmız, ne yatınız, ne köşkünüz, ne de Nisteki villâlanmzdır!.. Yalnızlığınız ve yalnız kalmanızdır sizi bedbaht eden!.. Her şeyiniz var. Bütün saadetiniz, servetiniz, konforunuz, hepsi hepsi tamam!.. Yalnız bir şeyiniz eksik!.. Kadınlığınız ve kadın yaratılmış olduğunuzu unutmanız!.. Milyonlarmız size, dünyaya kadın olarak geldiğinizi, ve her şeye rağmen kadın olarak kalmağa mecbur olduğunuzu hatırlatmıyor!.. Onun için bedbaht oluyorsunuz!.. Siz binlerce erkek içinde erkeksiz kalmış, sevilmekten bıktığını zannederken sevmek, deli gibi «evmek isteyen, ve her kadın gibi, saadeti ancak sevdiği adamın hakimiyeti altına girerek kazanacağını bilmiyen, evvelâ güzel bir kadın, ve sonra da biçare bir milyonersiniz!.. Anlayor musunuz; sade ce dünyaya kadın yaratılarak geldiğinizi unutmuş bir zavallısmız siz!.. Mecdi ciddiyetle gözlerini Neclânın gözlerinin içine götüriiyor. Cesaretimi ve hayatınızın mahremiyet ve hususiyetlerine kadar uzanan say gısız dilimin kusurunu bağışlayınl.. Fakat şimdi size sorabilir miyim acaba, niçin evlenmiyorsunuz, niçin yalnız yaşamayı tercih ediyorsunuz?.. Bu koskoca kubbenin altında sizi samimiyetle sevecek bir adam bulamıyor musunuz? Neclâ da ayni ciddiyet ve sertlikle cevab veriyor. Ben, beni sevecek adam değil, seveceğim adam arayorum. Ben sevilmekten, sevenler tarafından bir gölge gibi takib edilmekten bıkmışım!.. Sevmek isteyorum. Siz sevmiyen, sevemiyen milyonlar sahibi gene bir kadına, koca dediğiniz adamın ne vermesi lâzım olduğunu biliyor musunuz?.. Mecdi hiç soğukkanlılığını bozmadan; Evet biliyorum diyor! O adamın size, her şeye rağmen erkeğiniz, efendiniz olduğunu anlatması ve sizin de her şeyinize rağmen, bu erkeğin hakimiyeti altına girerek, onun emirlerini dinlemeğe mecbur, sadece ve basitçe bir kadın olduğunuzu ö§r*nmeniz lâzım!.. İşte size koca olacak adfemın vermesi icab eden sey budur!.. Sevenler sizi değil, siz sevdiğinizi bir gölge gibi takib edeceksiniz!.. Eğer bir gün bu zevki size verecek olan adam karşınıza çıkar, ve siz de seveceğiniz bu

Bu sayıdan diğer sayfalar: