23 Mart 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

23 Mart 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Matbuat Umum Müdür lugu Ağaoğlu Ahmetle Tar .. v/7n HABER — Akşam Postası eser menedebilir mi? ık — Japonya Çini ne şekilde benimsiyor Us'un münakaşası (Baş tarafhı 1 incide) yıılıı iddiası veçhile, Namık Ke- malin Vataa piyesi yasak edil- mesinde, ancak gerek Vatan piye- sinde, gerek ona benzer başka e- serlerde (padişahım çok yaşa) gi- bi kanunlayımıza aykırı bazı iba- relerin çıkarılması tavsiye edil- miştir,, dedikten sonra cevabını şöyle hülâsa ediyordu: 1 — Matbuat Umum Müdürlü- ğü teşkilât kanununun kabul edil- mesinden önce, memleket sahnele- rinde oynatılmak istenilen piyes- ler mahalli emniyet müdürlükleri narifetiyle tetkik edilmekteydi. 2 — Matbuat Umum Müdürlü-| ğü teşkilât kanunu kabul edildik-| ten sonra, memleket sahnelerinde oynatılmak istenilen piyesler, bu | kanuntn 2 nci maddesinin K fık-. rası muçibince Matbuat Umum Müdürlüğüne gönderilmekte ve komisyon tarafından mevcut ka-, nunlar ahkâmına nazaran tetkik edilmektedir. 3 — Memlekette gösterilmek is-| tenilen filmler de gene bu mak. satla teşkil edilmiş ayrı bir komiş- yon tarafından kontrol edilmekte- dir. 4 — Sahnede temsili yasak e- dilen piyesler kitap halinde satım: dan menedilmiş değildir. ş 5 — Sahnenin ve beyaz perde- nin kitlevi telkin ve terbiye rolü böyle bir kontrolü — hemen hır. rmemlİsLeW ., ve Dilhas$a tukmâp memlekotlerinde zaruri kılmakta - dir, Matbuat Umum Müdürlüğün- den daha önce gazetelere gelen tebliğ hülâsası üzerine (Hafta) mecmyuasında Peyami Safa. rejim hzsabına bu yasaklardan ne kaza- nılabileceğini, hâlâ anlamış ol- maktan çok uzak olduğunu söyli- yen bir makale neşretmişti. “Mat- buat Umum Müdürlüğünün, adli- ye makamları dururken her han-. gi bir eseri yarak etmeye hakkı var mı, bilmem?,, demişti, Ahmet Ağaoğlu Cümhuriye'e yazdığı bir mekale ile de Bu teb- Hğden, Ma'buat Umum Mv'ldüvlü-l Bünün kanunlara aykırı bareket, ettiği, istediği gici svçlar uydur- duğu manasımı çıkardı. Ahmet Ağaoğlu ilk önce şu su- ali soruyor; “Matbuat Müdiriyetinin kendi başına, ve kendiliğinden her han- gi bir eseri yasak, veya tashih et- mek salâh'yeti var mı?,, Ağaoğlu buna menfi cevap ver- dikten sonra bu salâhiyetin kanu- na nazaran yalnız Vekiller Heye- ti, Cümhuriyet müddeiumumisi, bazı âhvalde Dahiliye Vekili, mahallin en yüksek mülkiye memu ru, ve mahkemelerde olduğunu söylüyor. Matbuat kanununun 68| maddesinin hiç birinde ne 40, no* 41, ne 50 nci maddelerinde bu işe matbuat Müdürlüğünün karışabi. leceğine dair, en ufal bir lşıredn bile bulunmadığmı ilâve ediyor. | Yazıya göre: Vekkiler Heyetinin, cümhuriyet müddelumumi'iğinin, — Dabiliye Volrilinin ve mahkemelerin bu yol- | daki selâhiyet'ezini — Matbuat u- mum müdürlüğüne nakletmedik » Terine göre Matbuat — Müdürlüğü menetmek hakkma malik değildir. Bu tebliğe bakılırsa — Matbuat Umum Müdürlüğü, “yabancı kül- türü propağanda eden ve yaban - cıların milli an'anelerini methe - den, dolayısiyle — devletin daihli siyasetini rencide qlır mahiyette görülen eserler,, diye “dolayısile,, cürümler uyı rr. Ahmet Ağaoğlu, yazısını şu şe- kilde bitiriyor: *“Bu gidişle kimsede üç cümle yazmak imkânı kalmaz.. Çünkü her kelimeye istenildiği zaman * bilhassa hâkim ve müddei de bir şahısta toplanırsa istenilen mâna | verilebilir. Ne gariptir! Matbuat Müdüriyeti bununla da kalmamış ve kanmamıştır. *O - “dolayısile,, diyerek buluttan nem kapıyor. Ve yeni cürümler ihdas — ederek hü. kümler veriyor. Bir kere işin içine bu “dolayısi'e,, girdi mi artık ne « relerde dolaşılmaz ve neler dolap içine alınmaz. Allah muhafaza et- Sİn.,, .. . Ağa oğ'unun bu iki makalesine Matbuat Umum Müdürlüğü tara . | fından ne karşılık gelecektir? Bu- nu bilmiyoruz.. Fakat, bu sabahki (Kurun) arkadaşımızla Gire- sun saylayı Bay Hakkı Tarık Uş da bu münakaşaya katılmış olu - yor. Giresun — saylavı, Ağaoğlunun maka'esinde bu münasebetle teş » kilâtı esasiyenin halele uğartıldı - ğı ima edildiğine, Temel yasa hü - kümlerinin müdafaasında saylav - ların namusları üzerine söz- ver « dikleri yolunda fıkralar yazıldığı- na bakarak, — Ağaoğlunun kendi sorgusunu o da, bir takım sorgu » larla karşı'ıyor. Tarık Us, vakia bu — şuallerin ne Matbuat Umum Müdürlüğünün selâhiyeti, ne debu selâhiyetlerin şu veya bu eserde, $u veya bu taya doğru veya yanlış tatbik ıdıl- diği yolunda kendi son hükümleri sayılmamasını kaydediliyorsa da lıuıllnnn dizilişinden — anlaşı- lıyor ki Ağa oğlunun bahsi yal- nız bir taraftan görerek müaheze- ye girişitiğine kani gibidir. Diğer taraftan Giresun Sayla « | - ne çalışır. önE LA Uzak arktaki Vazi Avrupa işlerile meşgul diğer devletler birşey yapamıyacağa benzer Orta Avrupa, Almanyanın mec- Herhangi bir adamın (ıınhn buri askerlik ihdasiyle, nazırların umum müdürlüğü eser menede- mez) bdwıi işitirseniz bundan ne anlarımız Benim ııılulılııı (filân filân eseri basmaktan, yaymaktan me- netmişler) mânasıdır. Halbuki or tada böyle bir hâdise yok! Umum Müdürlükde tebliğinde apaçık ben bu esşerler basılmasın, neşredilme- sin, demedim ki! diyor. Kanun pi- yesleri kontrol vazifesini —ki şimdiye kadar W müdürlük- lerince yapılırdı— matbuat umum müdürlüğüne vermiş. Orada bir komisyon yapılmış. Komisyon, keyfi olmamak için, bu vazifesini yapmakta matbuat kanununun, ceza kanununun, mahkeme karar- İrının bükümlerinden direktif al - mayı tercih etmiş. Bunu söylüyor, Bana matbuat Kkanunu eser menetmek hakkı ver- miştir demiyor kil., Eser menetmek başka, şu piyes oynanmasın demek başka şeydir ve başka başka kanun hükümleri- ne tâbidir ve piyesleri kontrol ka- nunun matbuata verdiği bir salâ - hiyettir. Bu salâhiyeti 80 bu kadar eşe- re tatbik eden matbuat umum mü- dürlüğü komisyonları belki tak - dirlerinde yanılmış olabiliy. Bunu ayrı ayrı münakaşa edebilirler ve gene hmınun ıuılbıutı verdiği öyle değil de böyle llınıhnık lâzımdır, — işte kanuni sebepleri!,, diye salâhiyet esası münakaşa edilebilir. Ancak Ağaoğlu'nun tuttuğu yolda konuşmayı haklı gösterecek bir tek sebep vardır: O da kanun hültümlerini bilmemiş olmak! E - ğer siz de buna hak derseniz... Ingilterenin müdafaası için .neler yapılıyor? İngiliz harbiye nezareti namma avam kamarasında silâhlanma ü- zerine verilen izahat şu yolda ol- muştur: Bu yıl İngiliz ordusuna 4000000 viyle görüştlük. Ahmet Ağaoğlu - | İngiliz lirasr fazla para harcana - | nun maka'esi hakkındaki fikirle - | caktır. rini bize şu şeklide bildirdi: Para vaziyeti elverişli - lursa, gelecek — yıllarda daha çok — Ağaoğlunun vereceği cevap,| harcayacaklardır. yalnız bahsi değil, maksadını da| — Baş vekilin beyanatıma göre, ya- aydınlatacaktır, Matbuat umum )| kında dahiliye nezareti, ülke içe - müdürlüğünün bu sabah okudu »| risindeki bütün mes'ul makamlar - ğum tebliği, benim bu sabahki la konuşmaya girişerek sivil halkı (Kurun) da sorduklarrmı, daha | tayyara bombardımanında koru - önceden efkârı umumiye önünde| mak üzere en iyi usulü araştıra- eski meb'us ve encümen arkada -| caktır. $ıma vermiş bulunuyordu. Bu ka-| Hava hücumlarına “karşı ted « yıtlara niç'n göz yumulmuş? Ağa- | birler,, şimdiki halde — en mühim oğlunun iki güne ayrılan makale-| şeydir. , sini hâdişeden haberi olmaksızın| — “Karşı tedbirler,,i sağlamlaş - okuyan bir adamm önce ona hak, tırmak için, ordu yeniden organi « vermemesi mümkün olmazdı: Bir| ze edilmek icap etmektedir. kere matbuat umum müdürlüğü| — Bugün elde bulunan vasıtaların matbuat kanununun tatbik'ne ne-| çok eski, hattâ antikalaşmış oldu- | | zaret vazifesini kanundan alma -| ğu anlaşılıyor. Bazı silâhlar harp sa ve matbuat kanunurum S1 nci| zamanından kalmışlır. “Bu kifa - değişmiş maddesi de İcra Vekille-| yetsiz vaziyette devam edilemez..., rine şonradan arzedilmek üzere| deniyor. matbuaları toplamak salâhiyeti Tayyare hücumuna uğrayabile - Dahiliye Vekâletinde bulunma -| cek mevkiler, şimdi eskisinden da- saydı... Bilirsiniz ki matbuat u -| ha çoktur. Bu sebepten bütün Lon- mum müdürlüğü Dahil'ye Vekâle-| dra çevresiyle birlikte, sanayi mın- tinin bir şubesidir, o vekâlet emri-| takalarında, yukarı ve — orta Bri- seyahatiyle, Alııııııyı Milletler C_lyıdıu emelleri ile kaynaşa dursun, Uzak Şarkta da, tasavvur edilemiyecek kadar Bu işte başlıca rolü olan şüphe- siz Japonyadır. Ve bahse mevzu olan ülke ise, Çin!.... Paraya ihtiyacı olan, — dahili çarpışmalarda varını yoğunu har- cayan ve arazisinde birçok Avrupa devletlerinin ticari menfaatleri bu. lunan, meşru muahedelerle bağlı koca Çin ülkeşi! .. * Avrupa, Almanyayı, tekrar Mil. letler Cemiyetine sokmağa uğra - şırken, Japonya, irktaşr Çine, ken- disi gibi — Milletler Cemiyetinden çıkmağı öğüt veriyor.. Japonyanın Milletler Cemiye- tinden çekilişi bugün yarın res - men tahakkuk etmek üzeredir. Çinin de kendine benzemesini uygun buluyor... Şarkta, Japon gö- rüşüne göre, bir “Umumif anlaş - ma,, meselesi var.. v Hlçvl Çinin bunu nasıl — karşılıyacağı ilk ağızda düşünülmeğe değer bir iştir. Bu geniş ülkenin her tara - fında yabancı istilâlarına — ait acı "hatıralar vardır. Çinin, Japonyaya hemen itimat edivermesi, onun öğütlerini din - lemesi, hayli güç bir mesele zan - nedilirken, son zamanlarda Tok- yodan gelen haberler, Japon emel- lerinin muvaffak — olebileceğini gösteriyor. Gerçi, aralarında — Japonyanın da bulunduğu dokuz büyük devlet, Çinin vaziyetini — düzeltmek, ona yardım etmek üzere taahhütlerde bulunmuşlardır; fakat Çinin Man- çuri hâdiseleri sırasında - hiçbir (Ağabey) den himaye görmemesi, onu nihayet Japonyaya meyletmek gibi bir yola götürmüş değil mi - dir? Çin, “Japonya ile anlaşmağı,, en uygun çare saymamış mıdır 7, Nitekim, bu gidiş de o gidiştir... Çinin paraca sıkıntıda olduğu şu sıralarda, Japonya, — oltasının ucunda pek can alıcı bir yem bu - kunduruyor: Para vermek teklifi... Ve bununla birlikte şöyle diyor: “Uzak Şarkta sulhu emniyet al- tına almak üzere niçin birlikte ça - Tışmıyalım? Çocuklarına okuttu - ğun kitaplardaki Japon aleyhtarı propağandayı kaldır! Japon mal man zabitlerini çıkarın.. Size Ja- pon zabitleri gönderelim... Ne dersiniz?.,, tanyada geniş müdafaa tertibatı al mak lâzrm gelmektedir. Askerin mühim - bir kısmı yeni teşkilâ'ta hava hücumlarına karşı yer alacaktır. Çin Japonyadan para alırsaâ; ' bunun neticesi olarak diğer anlaş * malar doğacak, Japonya, Çinde ö* konomik bakımdan elbette bir nü: fuz temin edecektir, Diğer taraftan Çin — hakkında “Dokuzlar misakı,,nı — imzalamış Pim olan başka devletlere de, ticaret * lerini orada serbestçe yapabilme * leri için imkân bırakılmıyacak de- ğildir. Onlar da — gene azçok, Çini, kendi menfaatleri için — bir *“açık kapı,, olarak kullanacaklar « dır. Fakat bundan kim emin olabi - lir? ' Japonya, ülküsünü daha belir- miş bir surette görmeğe başladığ! günden itibaren, muahede bir hiç olabilir, . Ayni şekilde, Mançuri hakkın « | — “diğer devletlerin ticari | * menfaatleri için bir açık kapı,, ©- | da da, lacak denmişti... Bugün bilhassa İngilizler, çıka - rılmakta — olan bir çok güçlükler dolayısiyle bu kapının hemen he - men kapandığını görüyorlar. . * . Bütün bunlar diğer devletle- rin gözlerinden kaçmıyor ve bu - mun jizleri görülüyor., Paraya çok ihtiyacı olan Çine, toplanıp birlik- te bir para vermek düşüncesini besliyorlar. Uzak Şarkta müşterek h sistemin torpillenmesine — hiç biri taraftar değil... Bakalım, ne kadar çabuk dayranacaklar.. Ve Kangi yön kazanacak?. ”WT | Japonyanınm Uzak Şarktaki bu- li günkü vaziyeti dikkat gözünden uzak tutulmadığına göre, günün | , diplomatları şunu öğüt veriyor : Çinin, Milletler Cemiyetinde kalması, himaye karşı bir “açık kapı,, olarak muha- faza olunması isteniyorsa, sür'atle Bşj hareket etmek lâzımdır. Japonya, “Dokuzlar misakı,, na imza koymuş olduğu halde,birkaç aha devletin birleşerek ona yardımda bulunmasından hoşlanmıyor. Çine yalnız kendisi yardım et Bi mek İstiyor. . Hep birlikte bir - tedbir almak husunda diğer devletlerin kımıl - | danışı bugünkü gibi ağır gitmekte devam ederse Çin, kolları arasına atılabilir. — H. M. Şişli Etfal hastanesi , Göz mütahassısı Doktor Rifat Ahmet Gözberk Dahiliye Mütehassısı — * 1" Cumadan başka günlerde saat (2,5 dan 6) ya kadar İstanbul Dis vanyolundaki (118) numaralı hu" Puj susi kabinesinde hastalarmnı xapv' |ha eder. Müayenehane ve ev telefonu 22398 Kışlık telefonu 21044. edilmesi, diğer | memleketlerin ticaret alâkalarına h Japonyanın h* KA u

Bu sayıdan diğer sayfalar: