30 Ağustos 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

30 Ağustos 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kılıç dişli kaplan (X:9)un Hindistan ormanlarındaki maceraları ı3 HABER Kkohi kılıç Sis kop. m. a in # / e Ç 7 lana karşı 0€$/e karşı koyuyor. p'£ igie Mey ET Burada, iç gişiı Kaplamla Jan ya alar ve Kofi vara. kılı dişli kap. De lan 7:4 a hucum ef, » Fakal 2:4 bır hamlede Sesini kurfarayak dıçağını kav. . Leyli ve Nehari Ademi iküdar Boğaziçi Liseleri VE esk FEYZİATİ Lisesi Bel gevşekliğine | Boğaziçinde : Arnavutköyünde : Çifte Saraylarda HormobDinliei < se salim vet eni ie eml ağlama er Tafsilât: Galata posta | Yıllardanberi kazandığı muvaffakı yetle tanmmış olan mektep kayıt. kutusu 1255 lara başlamıştır. Kayıt için hergün saat ondan on altıya kadar mektep yönetimine baş vurulabilir. İştiyenlere mektep tarifnamesi gönderilir. Te ETO E.T METAMORFOZ Yüzdeki çilleri ve sivilceleri geçirir. KadıköySen Jozef lisesi Müdürlüğü, yeni ders senesi 10/9/8935 tarihinde başlıyacı ğını ve kayıt ve kabul muamelesi, pazartesinden başka, her gün saat 9 dan 12 ve 14 den 18 e kadar yapılacağını hbar eder. İlk tahsili bitirmiş olan talebeyi : zari smıfına kabul edecektir... 24 SERSERİLER YATAGĞI akmaya —— Soytarı son kuvvetini topsys- rak ayaklarının üstünde doğrul: du.. Kanlı ve muhteşem bir halde duruyordu. Kollarını kavuşturmuştu. Bu insan akıntısı Üzerine int yordu. Üç yüz ağızdan bir küfür tufa m fışkırdı. Tribule düştü. Yirmiden çok hançer boğazın: | göğsünü, karının delik deşik et | mişti. Son kere olarak davranmak is- tedi. Artık ölüm çırpmışlarile kısık. mak üzere bulunan dudaklarının arasından ağır bir küfür çıktı.. Bu küfür kendisine doru eğilen yüzle-| ri bir ölüm kırbacı gibi kamçıladı.| Sonra öldü.. Büzülen dudakları son bir çır- pınışla: — Elveda Jiyet.. Kızım.. diye! mırıldanırken öldü. İşte bu suretle kahraman ruhu da dünyada kendisi için en kıy- Tr etli, en muazzez, canından daha üstün olan bir kızın ismile bera- ber, uçtu, gitti. —40— BİR YAZ GÜNÜ Manfred, Jiyeti arkasına alarak etrafında Ragastan Lântene, İspa- da Kapya ve Madlen Ferron bu- Tonduğu halde, uykudan kalkarak bekleme salonunda olan gürül tüsüne koşan jantiyomlar arasın- dan kahramanca yol açıp merdi- venden inmişti. Eğer Tribule karşı koymamış olsaydı bunların peşlerine düşen- ler tarafından bahçede yakalacak lardı. O vakit, altı kişinin altı yüz kişi ile yapacağı muharebenin neticesi pek de hayırlı olmayacaktı. Bahçeye indikleri vakit Madle- İ nin klavuzluğuyla koşmağa İaş- ladılar. Kapıya yaklaştıkları zaman genç kadın durdu. — Elveda,. Ebediyen elveda dedi. Şövalye: — Geliniz.. Haydi geliniz.. diye yalvardı. — Gidiniz, eğer duracak olur» sanız hepiniz mahvelursunuz, Ben ise, ne olursa olsun kalaçağım., Gidiniz., Şövalye bu tuhaf kadının verdi ği karardan caydırmak imkânsız olduğunu anladı, — Maksadınızı anlayorum Mu vaffak olur da sağ kurtulurşanız İtalyaya, Montelorteye geliniz. Şimdilik allah ısmarladık, Talisiz kadın! diyerek onu kucağında şef- katla sıktıktan sonra küçük kapı ya koştu. Ve kaçan arkadaşlarına yelişti, Birkaç dakika sonra hepsi yol arabasının yanına vardılar. Man- fred bayılan Jiyeti Marjantirin kucağma attı. İspada Kapya ara” bacı yerine oturdu. Pe SERSERİLER YATAĞI "15 Atlarına binerek kaçmağa ha- zırlanırken Ragastan Manfredin kolundan tutup: — Floriyal nerede? Dedi. O zaman Tribulenin yanlarmda bulunmadığını hepsi fark etti. Onu bırakacaklar mı idi, Onsuz mu kaçacaklardı. Hayır.. Her üçü de derhal tekrar bah- çeye girdiler. İspada Kapya da arabada kalmıştı. Sevincinden çıldırmak derece- lerine gelen Marjantin Jiyeti a- yıltmağa çalışıyordu. ... Madlen, Raşastaya veda ettik-! ten sonra şatoya doğru gitmişti, Çünkü Tribulenin durduğunu görerek maksadını anlamıştı. Ne yapacağını kendisi de dü- şünemiyordu. Bu düşüncesi darmadağıtıktı. Şimdi biricik isteği, Jiyeti elinden kaçıran kralın yüzünü görmevti, Ağaçları siper alarak Manfred *- le arkadaşlarının indikleri msrdi- vene kadar geldi. Orada tam Tribulenin kanlı #- lini kaldırıp Birinci Fransuvaya dehşetli bir tokat patlattığı anda varmıştı. Arkasmdan Tribulenin feci ölü. münü gördü. O vakit kralın: — Bahçededirler.. JArayınız.. Yakalayınız.. Gebertiniz! diys bağırdığını duydu. Bunun üzerine Madlen koşa koşa küçük kapıya doğru gitti, Ragastan ile arkadaşlarının Filöriyayi bekliyeceklerini düşü- nerek onlara olanı haber vermek istiyordu. Kapıya birkaç adrm kala onla- ra rasladı. — Boş yere gidiyorsumuz.. Onu öldürdüler.. P Manfred, Ragastan ve Lantena bir ağızdan: — Flöriyalı mı? dediler. * — Evet.. Ondan fazla hançerini vücuduna saplandığını gözümle gördüm., Kaçmız.. Bahçede sesler duyuluyordu. Nöbetçiler birbirlerine cevap veriyorlar, ışıklar soğalarak yak. laşıyordu. Manfred hıçkırarak: — Öldü kar.. Bizim için öldü, Jiyet için canını verdi.. Zavallı Tribule, soytarı elbisesi altında kahraman yürekli adam! diye söy. leniyordu. Lantene: — Haydi! dedi. Madlen: — Kaçmız! diye tekraladı. Ra“ gastanla Lantene Manfredi sürük- lediler. Bir dakika sonra atlara binerek dört nal giden araba ile beraber Paris yolunu tuttular. Madlen Ferronsa bahçede kal- mıştı. w ... Bahçede bulunan bütün pav- yonların her köşe bucağı arandı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: