13 Aralık 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

13 Aralık 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sömikok fabrikasının açılışı İlci gün evvel Ekonomi Bakanı Celâl Bayar'ın Zonguldaktaki Sö- mikok fabrikasını açma törenini yazmıştık. Bugün de bu muhtelif safhalarını tespit etmiş olan fotoğrafları neşrediyoruz: 1 — Celâl Bayar nutkunu söylüyor, kordelâyı kesiyor, 3 — e dolaşıyorlar, dinliyor. Eski bir hâdise General Münirin iki sene evvel çalınan nişanları bulundu | Eski Paris sefirlerinden General! Münirin Ayaspaşadaki evine iki sene evvel bir gece hırsız girmiş | sandıkta bulunan yedi nişaniyle| bazı eşyaları çalınmıştı. Emniyet müdür! ikinci şube! memurları o zamandanberi hırsı Doktor Zgurdeos zı ve çalınan eşyaları arıyordu. Memurlardan biri evvelki gün Kapalıçarşıdan geçerken sırmecı Kirkorun dükkânı önündeki ca- mekânda bazı nişanların teşhir edildiğini görmüş, Kirkora bunları nereden aldığını sormuştur. Kir-| korun verdiği cevap memuru tat| min etmemiş, nişanlarla birliktej Kirkoru ikinci şubeye getirmiştir. | Burada nişanlar Münir ağlak! ! nişanların resmi ile kerydaştrık| | malr haftasının başlangıcında söz | vaziyetini açık ve umumi bir su - İ rette mütalea etmek ayni zoman- i da benim için de hükümet için de iktisadi sakada memlekete imti * İ han vermektir. ru.o Süreyya törenin 2 — Fabrika kapısındaki 4 — Verilen izahati | mış, paşaya gösterilmiş, Kirkorda- ki nişanların paşanın nişanları ol-| duğu anlaşılmıştır. Kirkor nişanları aldığı adamı! tanımadığını söylemektedir. Tah-. kikat devam ediyor, Paşanın muh-| telif devlet reislerinden aldığı ni- şanları kendisine verilmiştir. öldü Tanınmış doktorlardan Zgur- deos evvelki gün bir hastasını mu- ayene ederken birdenbire üstüne fenalık gelmiş ve bütün çalışma lara rağmen kurtarılatıyarak ve- fat etmiştir. Zgurdeos, tahsilini Avrupada! yapmış, 64 yaşında çok muktedir bir doktor ve operatördü. Ölümü bizim için hakiki bir kayıptır. i istifadeli olmuştur. İ hudi olan bu sosyete sözünde durma. ! ğında kırk gün, filmini çevirdiği tak. | İ mil sualimize aynen şü cevabı verdi; p HABER — Akşam postası Artırım haftası 4 » İLKKANUN — 1935 başladı Ismet İnönü diyor ki: “Her sene bir sene evvelkinden daha fazlâ mahsul elde etmeliyiz. Esaslı maddelerin fiyatlarını indirmek başlı başına esasi! ekonomik bir siyasadır. Kömür ve eiektrik fiyatlarının ucuzlatılması Için çalışacağız. Ankarada artırma ve yerli ma-| kı haftası dün saat 15 de Ankara| Halkevinde Başbakan İsmet İnö | nü'nün söyleviyle açılmıştır. Açılış töreninde Vekiller, say- lavlar, vekâletler ileri gelenleri pek çok halk bulunmuştur. Ankara ikinci orta okulu tale- beleri tarafından söylenilen istik- lâl marşından sonra Başbakan söy levini yermiş ve demiştir ki: “.- Tasarruf ve yerli mal: haf tasını açıyorum, Tasarruf ve yerli söylemek, memleketin ekonomik Bu sene mahsullerimiz, geçen senekinden daha nz para etmemiş tir. Bu sene fiyatların Süşmemesi, bilhassa dikkatinizi ocelbetmek noktasından arz # -eğim ki çok Geçen sene 50 milyon kilo üzüm almıştık. Bu İ sene 80 milyon. da yalnız satışlar değil, dev piyasaya müdahale edip tedbirle»! almış olmasının da tesiri vardır Ayni vaziyeti fındıkta da görüyo ruz, Çıkardığımız malları umumi yetle iyi bir fiyatla satabiliyoruz. Yalnız bütün memleket hep be - raber düşünmelidir ki, içerde ve dışarda satmak için yetiştirdiği - miz mallar kâfi değildir. Her sene biraz daha fazla yetiştirmeliyiz. | Bu sene ekinimiz geçen seneye nazaran miktarca az oldu. Tahmi nimize göre, hububat mahsulumuz kendi ihtiyacımıza kâfi gelecektir | Asıl mühim mesele hububatımı zın fiyatı üzerinde gelip geçen fiyat dalgasıdır ki buna nihayet azami bir had tayin etmek vazife lerimiz arasında olacaktır.,, Başbakan bundan sonra tuz şe-| ker, çimento ve kömür fiyatlarının indirilmiş olmasına temas ederek dahilde esaslı maddelerin fiyatla-! rını İndirmenin hükümetçe başlı başına esaslı bir ekonomik siyası | Mahsulün kıymetini tutmasın: | -” miryollari olduğunu söylemiş, kömür ve el.&- trik fiyatların daha ucuzlatılma” sı için çalışılacağını vadetmiştir. İsmet İnönü sanayi program” mızın tatbikat yolunda muvaffs” kiyetle ilerlediğini, memleketi de" örmek siyâsasına de" vam edildiğini tafsilâtiyle anlat” tıktan sonra bütçemizden b»hret” miş, göçen sene bütçesinin 7 - 8 milyon lira fazla varidatla kapan” dığını, milli parayı daima sağla" ve müstekar tultuğumuzu söyle miştir. Başbakan harici hâdiselerde" bahsederken bu hâdiseleri daima azami dikkatle takip ettiğimizi söylemiş, sulhu muhafaza etmek için elimizden geleni yapacağımı? muhakkak olmakla beraber her hangi bir hâdise karşısında varir ğımızı muhafaza etmek için kâf' derecede kuvvetimiz olduğunü anlatmıştır İsmet İnönü'nün nutkuna daif (Vâ . Nü) mun sütununu “— nuz. i Musadağında kırk gün ün filmi çevrilirse M,G. M. filmlerine bütün sinemalarımız kapalıdır Aleyhimizde türlü iftiralarla dolu “Musa dağında kırk gün,, adi: kitabın M.C. m. sağyotesi Tarafından ime almacağı, hattâ alınmakta © olduğu yolundaki haberler gene ortaya çıktı. Bu filmin çevrilmiyeceği temin edil - miş olduğu halde Amerikan mecmua- larında reklâmlarıma hâlâ tesadüf e- dilmektedir, Anlaşılryor ki en büyük| hissednrı Samoel Goldvin adir bir Ya. mıştır. Bu vaziyette Türklere düşen va - zife sözünde durmak namuskârlığını göstermiyen bu sosyetenin filmlerine | Türkiye hudutları içinde yer verme - mek, hattâ çok yakın dostumuz Bal.| kan devletlerinden de böyle yapıl - masını istemek olmalıdır. Böyle bir hareketi esasen bundan evvel de bir kaç defa tavsiye etmiştik. Bugün, Istanbul sinemacılarile gö rüşerek, M. G. M. sosyetesi “Musa da. dirde bu sosyete filmlerine karşı boy- kot yapıp yapmıyacaklarını sorduk. İstanbul ve hattâ Türkiye sinema pi. yasasını ellerinden tutan bü zevat sua limize bilâ tereddüt “evet, o cevabını verdiler. Türk sineması sahibi Halil Kâ - — Türk sineması şimdiye kadar Metro Goldvin Mayer ( şirketinin hiç bir filmini göstermemiştir. Bu milesse se İle hiç bir sürette münasebeti yok. tur.,, Saray sineması direktörü Franko! şöyle dedi: “ Bu sosyete “Musa dağında kırk gün,, filmini çevirip piyasaya çıkardığı takdirde yaptığı / filmlerin; hiç birisini sinemamızda göstermeyiz. | Bunda bir ân bile tereddüt etmez ve| M. G, M. in bütün filmlerine boykot! yaparız... Istanbulda İpek, Melek, ve Elham ra sinemaları, İsmir ve AAA birer sinema işleten İpekçi AAA namına İhsan İpekçi şunları söyledi: — Bu sosyetenin mevzuubahs fil mi çevirip çevirmediğini bilmiyoruz. Çevirmiyeceğini bildirmişti. Bu temi - natma rağmen “Musa dağında kırk gün,, U yaparsa hiç bir filmine sine - malarımızda yer vermeyiz, Bu sosyetenin filmlerini bizim si. | —— — nemalar gösteriyor ama biz Türkiye /8panka kavurmasın8 mimeaeiii değilir. Riv heğendiğimiz! filmlerini seçeriz. Sümer sineması direktörlerinden Rauf diyor ki: “ — Esasen biz sinemamızda M.G.| M. filmlerini göstermiyoruz. o Çünkü bu müessesenin filmlerini İpekçi kar. deşler gösterirler ve Istanbulda baş - ka sinemalara vermezler, Maamafih bu sosyete böyle bir edepsizlik o edip| mevzuuhahs filmi çevirirse filmlerini bedava bile verseler biz sinemamızda kat'iyyen göstermeyiz,, Su halde M. G, M, sosyetesi “Musa dağında kırk gün,. filmini (çevirdiği takdirde bütün Türkiye ( piyasasının filmlerine kapandığını (görecek de - mektir, Bu takdirde Türkiyede — 8o&. yetelerini değiştirmedikçe — başlıca şu artistlerin filmleri o gösterilmiye cek demektir: Greta Garbe, Con Kravford, Ra » mön Novarro, Norma Şirer, Barimur Kardeşler, Coni Vaysmüller, Cin Har| lu, Mirna Loy, Klark Geybi V. 8. Türklük. aleyhindeki bu filmin) çevrilmeğe başlanması şehrimizdeki | Ermenileri de çok müteessir etmiştir.) Ermeniler bu kitap o ve bu filmle katiyyen meşgul olmadıklarını, hat. tâ bu kitabın ermeniceye tercüme bile edilmediğini, bu hâdiseyi nefretle kar! şıladıklarmı söylemişlerdir. Diğer taraftan bugünkü (Jurnal Doriyan gazetesi de bu mevzu etrafın- İ da dikkate değer bir yazı neşrederek filmin kitabını yazan Franz Worfel'in i bir Yahudi olmayıp Alman olduğunu | iddia etmektedir. Gazete bunu ispat etmek için de Franz, Fransuva, Hris, to gibi Hiristiyan dini menşeli isim - lerin Yahudiler tarafmdan asla kul Tanılmadığın İleri ür SU8t€ Lor wuvwsay Bir kaç gün evvel etli upana * ğın nasıl pişirildiğini tarif etmiş * tik, Bugün de wwpanak kavurm nı yazacağız. Kavurma, etli spa * nakta da daha masraflıdır amms daha lezzetli olur, Bunda da ıspanak ayıklanır ve haşlanılır. Haşlanırken bir parç# ufak yemek sodası atmak lâzım * dır. Bu ıspanağın yeşilliğini mu * hafaza ettirir, Ispanak haşlandıktan sonra 40' ğuk suyun altında tutulur sıkılır Doğranır. Bir kilo ıspanak için 40 gram yağ, 25 sram doğranmış soğa bir tencerede kavrulur, sonra pas üstüne dökülerek on dakika ka * dar da beraber kayrulurlar, Bu #” rada dört, beş gramtuzla 75 gram | süt de üstüne dökülür. Yarım li” mon da sıkılırsa daha lezzetli o * lur, Ispanak biraz da bunlarla ka rulduktan sonra indirilir. aöpekkikmekilnönsesmnezmmnnizmn ipin kik SEMEN Katil Tevfi k nerede yakalanmış? Geçen gün Tevfik adlı bi, ks” tilin Emirgânda Reşitpaşa mahak lesinde sütçü Cemil'in evinde Y#” kalandığını yazmıştık. Ayni m# hallede Mazhar paşa sokağında ” turan sütçü Cemil, gazetemize mü racaat ederek bu hâdise ile kendi" sinin alâkası olmadığını, katili” Mektep sokağında oturan başk? bir sütçü Cemilin evinde yaka!a” dığın söylemiş, bu işin tavzihi"” istemiştir. HABER'in . SURPRİZI Birkaç güne kadar HABER'de okuyacaksınız

Bu sayıdan diğer sayfalar: