6 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

6 Eylül 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yarasa KADIN TAM GELİKYÜREKLE EVLENECEĞİ" SIRA. | DA BİR KURŞUN. LA VURULMU$DUT i Çelik yüreğin m ve Yüksek Iktisat ve Ticaret Mektebi | Direktörlüğünden: 1 — Okulun her üç kısmına yazılma 1 Eylül 1936 salı günü baş | İnyacak ve 25 Eylül cuma gününe kadar sürecektir. Yazılma işleri pazartesi, çarşanba ve cuma günleri saat 10 dan | 16 ya kadar yapılır. le okul direktörlüğüne başvurmal.dırlar. 2 — Yüksek iktisat ve ticaret kısımı üç, ticaret Jişesi bir ihzari ve üç asli olmak üzere dört, orta ticaret mektebi dört sınıflıdır. 3 — Yüksek iktisat ve ticaret kısmiyle tiçaret lisesine yazılacak larım en az lise veya orta mektep dereceşinde fransızca bilmeleri ge rektir. 4 — Yüksek iktisat ve ticaret mektebine lise mezunlarından ba. kalorya veya olgunluk imtihanlarını pek iyi veya iyi derecede vermiş olanlar alınır. 5 — Orta ticaret mektebi ile ticaret lisesine yazılmak için baş vuranların sayısı her kısım için ayrı ayrı tesbit olunan kadroya geç tiği takdirde içlerinden müracaat tarihi sırasiyle pek iyi veya iyi de recede mezun olanlar ve bunlar arasından da tahsillerine ara verme miş bulunanlar ayrılarak kabul olunur. 6 — Her üç kısrmda kayıtlı ret ettirmek suretiyle kayıtlarını rine deb tel (591 ) te o züman hastaneye k yim? Hayir, hayır... 202 mor oldu, az kalsın bağıracaktı, Üç kişi Monmartr kapısından çı- karak manastıra doğru koşuyor-i lardı!.,. Önde giden ikisini hemen tanı. dı, bunlar Pardayan ile arkadaşı Dük idi. Diğer üçüncüsünü ise ta- nıyamamıştı. O, yalnız Pardayana bakıyordu. Koşmakta olan üç ar- kadsş bir müddet sonra Granj Ba- teliyerin arkasında kayboldular. Moröver olduğu yerde dondu, kaldı. Pardayan böyle vakitsiz o- larak elbette kendisini aramağa çıkmış değildi! Hem ne iyi, kendi- sinin götüreceği manastıra o biz- zat gidiyordu! Demek Pardayan meseleyi anlamıştı! Fakat nasıl? Kimden!.. Moröver yumruklarmı sıkarak: — Deli olacağım geliyor! diye söylendi, bu herif bu sefer de mi elimden kaçacak? Kimbilir, belki de Fausta bana karşı bir tuzak ha- zırladı? Alnından boşanan soğuk terleri silerek ayağa kalktı, Parise dön. mek istiyormuş gibi birkaç adım attıysa da birdenbire durarak şöy- le düşündü; — Fakat bunun imkânı yek!.. Fausta da ondan, benim kadar de gilse bile nefret eder. Ben deli mi- Fausta, mu. vi isminde gehakkak ben gittikten sonra las derece kayırrıy değiştirdi... Her halde onun ö- imünde benim de bulunmak iste-! Ni Öl Yazılmak istiyenler bir dilekçe ve bell: belgeler BU, EVLENMEYİ YAPMA. DIĞIMDAN DpoL AYI KALBEN M03 KİMİN ONA ATEŞ ETTİ- İĞiMi TANEN EDERSİN Kw ONA Mi ça iv GECEL - GÜNSEL - KIZ - ERKEK Eski: Inkılâp YUCA ÜLKÜ LiSELERİ Kuranı ve Direktörü: Nebi oğlu Hamdi Ülkmen Cağaloğlu, 20019 Ana - : Saraçhanehaşı Horhor caddes HAYRİYE LİSESİ lik - Orta - Lise . Tam devra Okulumuz bu yıl gördüğü tevecelih ve rağbetten dolayı ilk gınıflardar itibar yabancı di) tedrisasna yeni teşkilâtla mühim bir istikamet verilmiştir. telebe her gün evlerinden alışrılır. İstiyenlere tarifname gönderilir. Kayıt için her gün saat 10 dan 1” ya Kızlar kısmı ayn bir bulunan eski okurların 25 Eylül 1936 tarihine kadar okul direktörlüğüne başvurarak yüksek ve lises; talebesi harçlarını vermek, orta talebesi de hüviyet varakalarına işa | yenilemeleri veİmi kayıt yenilemr işi yapılırken talebenin tescil edilmiş soyadlarını talebe kütük defte MAĞLOP FAUSTA diğimi unuttu... Birisini göndere- rek Pardayanı çağırttı. Fakat ben de gideceğim ye onun ölümünde hazır bulunacağım... Sonra bir deli gibi kahkahalar atarak manastıra doğru koşmağa başladı. Kendi kendini temin i- çin Pardayanın muhakkak ölece- ğini düşünürken bir hişsi kablelvu- ku beynini karıştırıyor, Yüzün- den terler boşanıyor, kudurmuş gi- bi küfürler ediyordu. Morğver iki saat sonra Mon- martr sırtlarını inerken ağlıyor- du. Şimdi her şeyin mahvolduğunu zannediyor, kendini bir çocuk ka- dar zayıf buluyordu. Gözleri ya- niyor, yaşlarını silmek lüzumunu bile hissetmiyordu. Sabahleyin gizlenmiş olduğu yere tekrar dönmek fikri nereden aklma gelmişti? Acaba daha ne ümit ediyordu?... Şüphesiz ki hiç bir şey... Sadece Faustanın dönme- sini bekliyordu, onu görerek konu- şacaktr... Pardayanın Parise döne- ceğini hiç zannetmiyordu... Hal. buki işte o arabanın önünde gidi- yordu!,.. Moröver, Pardayanın Fausta i- İş beraber Parişe niçin döndüğünü hiç düşünmedi. Aralarında bir anlaşma olabileceğini bile hatırı na getirmiyordu. Pardayan kapr- ANA » a EMRET REM İN > > Nişantaşında . Tramvay ve Şakayık caddelerinde 4 1 (YarılŞişli TerakkilLisesileonnuz) ILK - ORTA » LİSE KIZ VE ERKEK TALEBE İÇİN yanyana ve geniş bahçeli iki binada AYA/ YATI TEŞKİLATI yardır. Me” cut FRANSIZCA, ALMANCA, İNGİLİZCE kurslarına dokuz yaşından İtiharen her talebe iştirak oi Mektep her gün snat 10 - 17 arasında açıktır. Kayit işlerme UYUMA, PAZANTEDİ, ÇANnŞANDA Küme a EE even: 2317 MAĞLUP FAUSTA dan girdikten sonra hemen şehire döndü, yolda rasigeldiği bir ada- mın atını zorla alarak Gizin sara. yına doğru dört nalla ilerlemeğe başladı. Dük dö Giz maiyetindeki adam- larla beraber müzakerede idi. Mo- röver soluk soluğu sapsarı olmuş, önüne çıkan nöbetçileri, uşakları devirerek salona girdi. Neye uğra- dığını şaşıran Gize doğru: — Monsenyor, Pardayan Paris- tedir! diye bağırdı. Giz evvelâ izin almadan İçeri giren bu adamı azarlamak istediy se de, Pardayan ismini duyunca! hemen durdu. Moröveri tanımıştı: — Ne, siz misiniz Moröver? di. ye haykırdı, ne diyorsunuz? — Monşenyor, şunu diyorum ki, en kuvvetli düşmanmız, Sartr- de sizi bozguna uğratmış olan a- dam, şimdi Paristedir... Onu ken- di gözümle gördüm... Pardayan Monmartr kapısından yalnızca İ- şeri girdi, gayet müsterihti, eğer monsenyor isterlerse... Orada hazır bulunanlar, bu söz» ler üzerine dehşetle söylendiler: — Aman yarabbi! — Herifi Allah için tutmalı! — Yakalayınca mutlâka Sen Şappelin kuleşindeki direğe ka: zıklamalı!.. Dük dö Giz gürültüyü bir işa- retle kestikten sonra: dalrededir. Mekrebin © hususi otobüsleriyle #M' kadar direktörlüğe mürgcaat edilmelidir. Telefon; 20040 MDR pi — Anlat Moröver! dedi, onu ne zaman ve nası) gördün? Evve- lâ şunu söyle: Parise geleli ne ka- dar oldu? -— Bir saat kadar var, monsen- yor! Buraya doğru ağır ağır gelir- ken Monmartr caddesinden geç- tim, Lartig'den yeni haber amak istiyordum... Büssi; — O, öldü, dedi kim öldürdü- ğünü bilen de yak! Moröver gayet sakinane: — Bana da böyle söylediler. Fakat emin olmak istedim, dedi, tam Lartig'in evine yaklaşırken bir de ne göreyim ?,. Pardayan ya- vaş yavaş Monmartr kapısından girmiş, Parise geliyordu. Ah mon- senyor, herifi geberimek için ora- cıkta kızdırıp düellaya çağırmak arzusunu pek güçlükle yendim... Düşündüm ki bu av, size aittir... Artık Lartiği falan unutarak dolu dizgin buraya geldim... Fakat şim: di aklıma geldi! Sakın bizim Lar- tiği de bu herif 5ldürmesin?.. Bi- liyorsunuz ki herif, sadık bende- lerinizi birer birer ortadan kaldır- mağa ahdetmiş görünüyor... Giz dişlerini sıktı. Pardayanm güpegündüz hiç korkmadan Pari- $e girmesi kendisini çok kızdırır yor, âdeta şerefini düşürüyordu. Efendisine karşı her türlü hür- meti unutmuş olan Moröver oldu- 'LABAT GLACAK ei Kar muâmelesine başlanmıştır. Cumartesi ve pazardan başka her gün 10 -- 17 arasında aku» İl müracaat edilebilir. Yanıksarayiar — Telefon : wi

Bu sayıdan diğer sayfalar: