29 Ekim 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

29 Ekim 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — Akşam postası (Baştarafı 1 incide) Şehrin bütün caddelerinde bir insan seli mütemadiyen akıyordu. Bu arada eğlen ce yerleri çok dolu olduğu göze çarpı- yordu Kenar semtlerde halk eğlenceler tertip etmiş, milli oyunlar oynuyordu. Bu eğlenceler sabalıa kadar devam et- miştir. Bu sabah Bu sabah her tarafta sonsuz bir #e- vinç ve heyecan göze çarpıyordu. Her binaya asılan bayraklar bütün şehri bir gelincik tarlasına çevirmişti. Halk, daha günün pek erken saatle rinde sokağa çıkmıştı. Bu İstanbul- da içinde insan bulunan binaların pek ar olduğu iddia edilebilir. Bilhassa Be- Yazıttan Taksime kadar olan fesmi geçi» din yapılancğı bütün yollar, binaların pencereleri, taraçalar, balkonlar hatta ağaçların dalları - bir tek kişinin daha — çıkmasına meydan vermiyecek şekilde - taklım tikiım dolmuştu. Yüz binlerce ki- şişbüyük bir neşe içinde çalkan:yor. "Temiz giyinmiş genç mektepli kızlar, ve erkek çocuklar kollarında Yeşilayn Büyük bayramımız bazubentleri bulunduğu halde içki mü- çadele kurumunun rozetlerini göğüslere takıyorlar. Vilâyette tebrikât Saat 9,30 da vilâyette kabul resmine başlanmıştır. Başta saylavlar olmak Üze- re İstanbul kumandan vekili general Ali Fuat ve diğer generaller, Üniversite © dekan ve profesörleri, kültür direktörü, yüksek okullar müdürleri, Belediye, par- ti mümessilleri tebrikte bulundular. * Bunu ecnebi konsolosların tebrikleri ta © kipetti. Bayazıt meydanında Saat yediden itibaren Beyazı meyda- nında toplanmağa başlamış olan askeri « İstalara biraz sonra mektepler, esnaf te- $ekkiilleri, itfaiye vasıtları, polisler, iz- ciler iştirak etti, Bu arada en ziyade bi- rer ikişer gelmeğe başlayan göğüsleri © İstiklâ) madalyalı şehit anaları ve melâl » zabitlir göze çarpıyor. Beyazıt meydanındaki mahşeti kala- balık bu aramızda yaşayan şahamet âbi- deleri göründükçe tm bir hürmetle ya- rılıyor ve bir alkış tufanı ortalığı sarsr- yordu. Sazt ona gelirken Üniversite meyda- nmda her şey tamam olmuştu, Geçit resmi başlıyor Saat 11 e geldiği zaman Beyazıt mey- danında (iğne atılsa düşmiyecek) sözü- ne uygun bir kalabalık toplanmıştı. Kıtalar ve mektepler teftiş edilirken Üniversite kapısmın önüne kurulan bü- yük tribünde saylavlar mülki ve aşkeri &€rkân, konsoloslar ve davetliler yer al- Mmiğti. Nihayet motosikletli polislerden son- râ önünde bando olduğu balde yedek subay mektebi kıtaları gözüktü. Coşkun bir alkış Beyazıt meydanmı çınlatıyor. Sert adımlar kaldırımları sarsıyor. De- niz lisesi talebeleri göçerken bir alkış tufanı daha kopuyor, Gözlerde neşe, gö- güslerde gurur göze çarpıyor. Coşkun- luk zaman zaman son haddini buluyor. Kıtalar birbirini ve onları mektepler takip ediyor, Genç neslin intizamk yü- rüyüşü, temiz yüzleri halkı daha fazla coşturuyor. Şimdi yüzlerde büyük, ya- rma emniyetle bakan iftihar izleri görü- Jüyor. Kızılayın kamyonlardaki temsil. Jeri de büyük tezahürata vesile teşkil ediyor. Kıtalar Beyazıttan Sultanahmede doğ ru bir su gibi akıyor. Alkış tufanı ds geçen kıtalarla beraber kademe kademe ilerliyor. Sirkeci, Eminönü, Karaköy, Şişhane yokuşu binlerce kişinin b Zi birer yerdir. Burada her kıta geçtikçe büyük coşkunluk sahneleti görülüyor. Saat bire gelirken alaym O piştarları Taksim meydanında toplanan binlerce kişinin alkışları arasmda Tâksim mey- danma vasıl olmuştur. Burada bütün alay toplandıktan sonra Türk bayrağı merasimle hazırlanan direğe çekilecek ve İstiklâl marşı söylenecektir. Abide ye mütcaddit çelenkler konulduktan sonra merasim nihayet bulacaktır, Öğleden sonra saat 14,30 da Belediye de toplanılacak ve şehitliğe gidilerek çe- Jenk konulacaktır. Gece Bu gece şehrin büyük caddelrinden geçmek (zere semt semt fener alayları yapılaacktır, Fener alaylarından birisi Taşkışla ve yedek subay mektebinden hareketle mil- Wi şarkılar söyliyerek Taksime gelecek- tir. Bundan sonra alay İstiklâl caddesi Şişhane yolile Karaköyden Tophaneye kadar gidecek ve orada dağılacaktır. İstanbul tarafındaki alaylar saat 20 de Beyazıt meydanında toplanacak ve Divanyolu « Sultanahmet yolile Emin- önüne gelecek ve oradan Ankara cad- desi - Cağaloğlu yolile Beyazıda döne cektir. Ayrıca şehrin her tarafmda yer yer fener alayları yapılacaktır. Bu gece şe- reline yüzlerce müsamere ve eğlence tertip edilecektir. Bu skşamki konferans Hariciye müsteşarımız Numan Mene mencioğlu bu akşam saat 19,25 de An- kara radyosunda “Harici siyasetimiz,, hakkında bir konferans verecektir. Alman Devlet Reisinin tebriki Berlin, 29 (Radyo) — Sansöl yer Hitler, Türkiyenin milli bay. ramı münasebetiyle Atatürke bir tebrik telgrafı çekmiştir , Yugoslav'arın bayramımızı tebriki Belgrad radyosu busabah fransızca olarak hulâsatan şunları söyledi: Başvekilimiz Stoyadinoviç üç gün- dür Türkiyededir, ve şimdi de Anka- rTadadır. Ona ne mutlu ki, bugün Tür- kiye Cumhuriyetinin on üçüncü yil dönümünde memleketin her sahada yapmış olduğu yenilikleri görecek, ve Türk milletinin sevincine biz Yugos- lavlarm sevgileriyle iştirak edecektir. İki memleket arasmda mevcut an- alşmalar sulhün idamesi işinde bilhas- sa büyük bir ehemmiyet arzeder. Baş- vekilimizin, sulhün sevincini tes'it de- mek olan bu bayram gününde Türki- yeyi ziyaret etmesi, dost memlekete karşı olan hislerimizi açıkça anlatır. Türk milletinin sevincine iştirak e- der, bayramlarını kutlularız. Eskişehir faciası (Baştarafı 1 incide) Ölenler Ölenler şunlardır: Eskişehirde arzuhalei Hasar oğ. Vu Huiüsi karısı Fatma, Eskişehir u- mumi evlerinden birinde sermaye Bur salı Zevkiye ve Bursalı Seher, posta telgraf umum müdürlüğü binalar ve levazım müdürlüğü ikinei sınıf zetkik memurluğuna tayin edilen Zonguldak posta memuru Hüseyin oğlu Kâmil, Melih karısı Bakiye, kızı o 12 yaşında Muallâ, Mucurlu Ali oğlu 301 doğum. lu Mehmet Acar, Adapazar Tuzla ma.| hallesinden Nuri oğlu ( 295 doğumlu Ramazan, Yenişehirin Lekeli köyün den Felâ oğlu 923 doğumlu Naim, ya. nındaki kızı Hüsniye, diğer kızı 3 ya. şında Fatma, İ yaşında Hafıza. Hastahanede ölenler: Şadi | Kâmilin oğlu Tİ yaşında | Naimin karısı Şerife, Balıkesirin Os- maniye mahallesinden Hasan Sadık! oğlu kahveci Ali, hastanede ölen: di-) Zer iki kisinin hüviyeti henüz anlaşıl. mamıştır. Yaralı'ar Yaralılar şunlardır: Seherin erkek kardeşi Mehmet, 1 yaşında diğer Mebmet, Bursanın İstik Tl mahallesinden Rüştü oğlu S yaşın da Basri, Ankarada Samanpazarında $ numaralı evde mühürcülük O vapan Mustafanın kızı 10 yaşında Sabahat Ankarada Sebat (ahrikasında maran soz Mustafa karısı Şükrive, kızı Be dia, oğlu 337. doğumlu Necmi, kızı Ayten, (Aytenin yarası çok hafif ol duğundan hastahaneden o çıkarılmış- tir.) Kâmilin kızı 15 yaşında Müberrn. diğeri 13 yaşında Sübeylâ, İnegölün| Orhaniye (o mahalleinden Arif oğlu! Mehmet, Bursanın Sinanpaşa mahal! lesinden şoför muavini Muhittin, Ye | nişehirin Camigecer (omahallesinden! Zzirant fen memuru Hüseyin oğlu İs- mafl, Bursadan Noğman oğlu İsmail, oğlu 11 yaşında Alâettin. İ bada ideelimiz, dahilde takip ettiği- Misafir Başvekil Atatürkün nezdinde iki saat kaldı (Baş tarafı 1 incide) tün Türk milletinin kissiyatma tercü- man olarak size memleketimize hoş geldiniz demezle hassaten bahtiyarlık hissetmekteyim. Memleketlerimizin müşterek bir ida al karşısında İttihadı, ne muhteşem $i- yasi bir başarı temsil etmektedir. İt- tifakımız, bazilarınm reybiliğine, ba- zlarının lâkaydiliğine rağmen iti- matla vücuda getirdiğimiz zaman, Üze- rine bina ettiğimiz ümitleri ne güzel tahakkuk ettirmiştir. Büyük şefleri- miz, dostane telâkileri ile, bu ittifa- kim esaslarını karşılıklı hürmet ve iti- maddan müteşekkil sağlam temel tze- rine attıkları zaman haklı idiler, Karışık bir dünya içinde, bizlerin Balkan antant memleketlerinin huzur ve sükünu en mükemmel tecelli vermekle ve beynelmilel kardeşliğin en muazzam tezahürünü teşkil etmek- te olduğumuz bir zamanda, bizi gör- meğe geliyorsunuz, Bu eserle iftihar edebiliriz, ve ihtilâiç içindeki dünya ve endişe içindeki insan!yet karşısm- da birliğimizin şayanı imtisal bir ör- nek gibi yükselmekte olduğunu, cali bir mahviyet göstermeksizin, ileri sür düğümüz zaman tafrd'uruşlukla it- ham edilmemeliyiz. Siyasetimizi sağlam surette bağla” dığımız kollektif emniyet, her Beye rağmen ve hâlâ, milletlerin endişele- rine karşı mümkün tek çare ve daha iyi bir dünya kurulması hakkındaki makul ümitlerin üzerine iptina ettire- bileceği tek unsur olarak kalmakta. dir. Fakat beynelmilel teşriki mesainin bu esaslı unsuru, normal surette işli- yebilmek için, tabiatile mmtakavi su- rette teşkilâtlandırmağı muhtacdır. Balkan müttefikleri, mmtakavi an- tantlarile, hep birlikte, mıntakavi ve umumi sulh eseri için çalışmağa mü- vaffak olmuşlardır. Bu mütlefikler, Milletler Cemiyeti paktınm eksikler gösterdiği verlerde, bu paktı takvive- ye muvaffak olmuşlar ve en güç da- kikalarda, birlikleri sayesinde, Cenev- re milessesesine sağalm, Balkan müt- tefikleri için yalnız bir faaliyet vası- tası değil, fakat ayni zamanda ve her şeyden evvel, bir hedef ve bir ideal teşkil etmektedir. Vazifesini yaparken itiraf edilemi - yecek hiçbir vasıta kullanmak isteme- diği zaman, bir hükümet reisinin bey- nelmilel anlaşma ve teşriki mesaiden bahsetmesinin nekadar kolay olduğu- nü bugün bilhassa (hissetmekteyim. Sizler ve bizler, dahili siyaset sahasın- da bu ağır mes'uliyeti bizlere emanet eden milletlerin refahma çalışmak İ- çin, bir insan için kabil olan her şeyi yaptığımızı sanıyoruz. Beynelmilel sa- mizden kat'iyyen ayrı bir sey değil- dir: 'Tahrikât yapmaksızın ve ihtiras beslemeksizin beynelmilel meşruiyet çerçevesi içinde emelimiz, yalnız, rsil- letlerin saadeti ve dürya sulbildür. Bu akşam bu salonda yükselecek o- lan sesler, bütün müttefiklerimiz ve dosllarımız tarafmdan İşitilecek ve manası anlaşılacaktır. Fekat ben bu çerçeveyi de geçmek ve . beynelmilel tesanüt hakkındaki bu sözlerin şimdi- ye kadar gördüğümüz ve bizlerin her- kesten duha ziyade yaşadığımız bütlin harplerle kıyas kabul etmiyecek dere- esde öldürücü olacak olan bir harbin felâketlerinden, gerek kendilerini, ge- rek evlâtlarını siyanet etmek istiyen herkes tarafından işitilmesini ve ma- nasmm anlaşılmasını isterim. Bu felâketleri bütün genişliğile ta- nmmış olduğumuzdan dolayıdır ki kuv- vetimizi ve tecrilbe edilmis büyük ba- yatiyelimizi müdrik olarak, hiçbir zaaf göstermeksizin, Saadet ve refah doğuran anlaşma ve toşriki mesainin milletler için ne derece bilyük bir kuv- Vet teşkil etmekte olduğundan bahse- debiliriz. Hakkında büyük bir hazla söz söy- lediğim bu Balkan çerçevesi içinde hassatan Türk ve Yugoslav dostluğu- nun inkişafından bahsetmemezlik eğe- mem. O dostluk ki, bugünkü ziyareti- niz onun parlak bir tezahürilnü teşk etmektedir. Türk milleti namma dost ve müttefik Yugoslav milletini kar- deşçe selâmlarım. Ankarada Devlet ve Hükümet Reisimize mülâki olan dost devlet BA idli bir müddet evvel de Belgradda Hariciye Vekilimille “gü Birleştirici büyük Kralmın etrafın- da toplanan Yugoslav milleti, yüksek meziyetleri sayesinde, hayret verici başarılarda bulunmuştur. Bugün de, genç Kralının şanlt saltanatı esnasin- da, Altes Naib Prensin durbin önder-| Uği altmda, sizin hakimane idarenizin | de büyük bir mikyasta hadim olduğu yükseliş yolundn devam etmektedir. Sizi memnun eden her sey, bizi de memnun eder, Türk milleti, ta kalbin- den, kardeşi Yugoslav milletine daha ziyade saâdet ve dajma daha fazla re- fah temenni etmektedir. Kadehimi, Majeste İkinci Pierin, Naib Prens Altes Paulun ve Niyabet Meclisi yüksek azalarının sıhhatine kaldırıyorum. n ve burada bulumu- gu bizim için ik bir saadet teşkil eden Bayan Stoyadinoviç'in sıhhatine Yüzoslavyanm san ve gerefine ve Türk - Yugoslav dost ve'ittifakınmn par- lak istikbaline içiyorum Misaf'r Başvekllin rufku 'Başvrkt ener vfiiğri nu ben Y B şağıdaki nutku 8 Türk Hükümeti rk Milleti na» mina ekselânsiarınızın bâns söylemek lütfunda bulunduğu çok sam'mi söz lerden dolayı fevi mütehassis 0- larak Yüg kmda iz - har ettikleri dostluk hislerine teşek- klir ederim. Bütün vatandaşlarımın dâ dost ve mi 'Türk milletine karşı ayni hisleri duvduklarmı temin etmek le onlara tercüman olduğuma kat'iy- yen eminim. "Türkiyeyi ziyaret etmek fırsatını el- de etmekle nekadar bahtiyar oldoğu | mu hassaten kayda üzüm yoktur, O Türkiye ki yeni eflere doğru tevcih edildikten sonra şayanı dikkat netice ler ihrazma muvdfak olmuştur. Te rakki ve refah yolunda katettiği yol bütün dünyanın ve herkesten evve! goslavyanın nazarı dikkatini celbe! I ir. Yugoslavya sadık bir mütte - fik sıfatiyle başarılan muvaffakıyet - lerden kivanç duymaktadır. İlk pren- sipler olan kurucu çalışma prensipi ba garıcı bir millet ve yaratıcı bir devlet vücuda çetirmiştir. Kırk aselık bir yata malik olan, tecrübelerle zengin an, Üzerinde birçok medeniyetle. tka ce kili sv mil k a rin çıktığı ve b'rbiri Üzerine yıkıldığı toprağımızdan yaratıcı bir azmin icra“ at ve kudreti fışkırmaktadır. “ Bizim azmimize Inzımam eden bu azim ayni esaslı fikir ve ayni menfa- atlerle birlermiş olan memleketlerimiz arasında bu çok açık ve samimi teğri- ki messiyi tevlit etmistir. Burdan üç sene evvel iki büyük devlet relsimiz tarafından açılan bu çok mes'ut tesriki mesai milletimizin istifadesine ve bahtiyarlığna olarak devam ediyor, genis r ve derinleşi- yor. 8. A. R. Prens Pawl ile Niyabet Meclisi ve riyaset etmekle mlibahi ol. duğum Kraliyet hükümeti bu yolu ta- kip etmektedirler. Teşriki mesaimizin devam edegeldiği bunca zamanda Ayv- rupada bir hâdise çıkmamıştır ki, hü- kümetlerimiz aralarımdn İstişarelerde| bulunmamış ve ayni kararları ittihaz etmemiş olsunlar. betum mümlaz Hariciye VekiW Tev#k Rüştü Aras Me sik sık yaptığım. mülâkatlarhedefi- mizin tahakkuku için çok lüzumlu O- lan devamlılığı, teşriki mesa min eylemektedir. Menafi iştirakinden maada, b leştiren ve iki millet arasında vw bil itimadı yaratan psikolojik de vardır. Bu ahval kargılıkiı 888 sevgi, medeni ve askeri fazil mütekabil hürmet ve milletle çetin ve fırtmalı tarihlerinde tikleri kahramanlıktır. Bu mü unsurlar dostluğümuza daba daha salam bir esas vermekti Menafi iştirakinin bu esası? nat eden, Balkan Antantına ve © siyle Küçük Antanla sikr sık NU bulunan ki memleketimiz daki dostluk sağlam, samim! VEN deşçe bir dostluktur. Gayemiz tir. Tek bir bede'i vardır: Sul9© yen herkesle evlh, dostluğumulüğ ven herkesle dostluk. Harici SİX tekli kat'i veçhemiz, memleketi zin mesallerimi siyaset, ek Kumu” Sülasındâ 03. terek ayni yolda yürümekt mektir. Ayni hedefi takip edeceğimiz. şimdiye kadar kâfi delâili gö ve ilerde de göstereceğiz. Bu çalışmakta olduğumuz sahaya W ta ve bizim kültür ve meden! vikaye eden kurucu bütün A d temlerine en ufak teferrüntr0â yardım etmektedir. Hakiki ve 7 sulh istiyoruz. Ve ilerde de te refaha doğru bu yolda yürü Dost va kardeş: Türkiye kurtarıcının ve çok muhterem * xi önderliği altında bu yolu kate” dir, ; Reisicümhur Ekşelina Kamilla türkün şerefine, Türkiye tinin iilâ ve refahıma, Ekselâ ve nazik ve zarif refikaları met İnönünün sıhhat ve şebfİ lerine kadehimi kaldırmak bulduğumdan dolayı bahtiyar” * Ziyaretin gaysler! İngilizce “Observor" gazeti goslav Başvekilinin Ankara j hakkımda şu mütaleayı yürüt “Belgradda inanıldığına gör”, ra konuşmaları beş hafta © reşte akdolunan anlaşmalar# çi tarzi tesviyelerle neticelene©?”. eğil görüşmelerin gayesi cihan p iktisap ettiği tehlike) karsısö” çük Antantla Balkan Antant”. sıkı bağlariş; biribirlerine bas ları ve böylese müdafaa hi mmtakavi gruplar tesis eğerek ye kadar bazılarının aralarına A cut anlaşamamazlıkları mektir.,, Belgrat radyosundaki" Dün gece Belgrad di len bir nufukta ezeümle #Y” nilriştir: y “ — Bundan sonra Türkiy? 9 goslavyayı biribirinden ayr kul hiçbir sebep yoktur. Bilâkis büyük milletin her gür vere ( yaklaşmasını emreden Mm ağ fsatler vardır. Sulhün temipi İma beraber çalışan İ göslavya bundan sonra da ©” cektir.,,

Bu sayıdan diğer sayfalar: