19 Aralık 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

19 Aralık 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

19 Birincikânen — 1936 “Dünya nasıl düzelir ? Geçenlerde acıklı bir manzarayla oşılaştım: Ağuna kadar taş yüklü bir araba * yokuştan yukarı çekilmek İsteni- imdu, Fakat ona koşulmuş olan atlar debir kapaklanıyor, dizleri kaldırım ma sürterek kan'içinde kalıyor Arabacı insafsız bir adamdı ve ba e kamçıyı sallıyor, zavallı hayvan- in sağrılarında ve kaburgalarmda Ir çizgiler, kabarıklar hâsıl oluyor- Atlara baktım: İnce bacakları, ince wWdeleri, güzel ve sevimli başları çe İk viülcutlariyle Arap veya İngiliz ka- dan olduklarma şüphe yoktu. Bunlar, yarış için, binek için, hiç de- Mese sllslü ve hafif bir faytona koğul- için yaratılmışlardı. Fakat tali .şu yokuşta şu taş yüklü arabayı *rüklemeye mahküm etmişti. “Nice kalm bacaklı, koca sağrılı, ka- ba atlar gördüm ki'zarif bir'amâ- un altında ağır ağır yürüyorlardı. İnsanlar da böyle değil midir? Yaradılış insanları yaratırken: — Al bir uşak!.. — Albir'kumandan!.. — Al'bir döktor!.. — İşte bir hamal?.. —Bu'da'bir ressam!.. Diye hayata fırlatır. Fakat bakarsınız ki-uşaklar efendi uş Kumandanlar mekkâre neferli- ? Önde kalmışlar. : Doktor nalband ol- iş ve Halbandlar doktorluk ediyor- ir, Hamallar sırta biniyorlar ve süva- İler hamallık yapıyorlar. Nice bada- Micılar ressamlık taslamakta iken ni- e ressamlar da badanacılık yapmak ezburiyetinde kalıyorlar. Keşifelr keşifleri, icatlar icatları ko- yor. “Her geyde baş döndürücü bir ilerle- Ye var. Metev'bütün bünlera teğmen iler i a ger AAA y ere Gmk” hakimler # Sr yerlerini bulmuyorlar ve” İtrli yerinde çalışamıyor. erkein kabiliyetini keşfedecek ve LA OR AR, EE m A, A, İRİ İİ e ame eme e ei kesi yerinde kullanacak olan kuv- ettir gi gu İnsanlık dünyasmda ve şu Ara toprak üzerinde en büyük inkilâ- Yapacaktır. N Kadiroan EAFLI #hgiltere ile de- f, Daveti kabul. eden k Karadeniz devleti Türkiyedir peni İngiliz — Türk konuş im > Times gazetesi de Bu hususta yaz- kı bir makalede şöyle denilmektedir: i “Refakatinde yarbay Süreyya Deniz- Ve binbaşı Rifat Ozdes olduğu halde be İye büyük elçisi dün Hâri:iye Ne. tini ziyaret etmiştir. dt Fa sr İngiltere o Hariciyesinden Mr. Tian alaya tarafından refakat &- çil e olan Nazır vekili Sir Robert sl gie tarafindan karkılanmıştır. Bak- g ie dâiresindehi yüzbaşı Philips ve'bin ğ ik, Bellin de Hazir buluriduğü bu mü, müzakeresi cereyan etmekte olan , se Londra deniz muahedesinin ana i Na dahilinde iki tarafı — bir bahri İişma aldi tnkânlarını tetkik etmek! ie ihzari müzakereler cereyan etmiş il Ürkiye bir Karadeniz devleti olmak ile son zaman'arda © İngiltere-ile e etmekte olan eke bittabi çok alâkadar ol- Sia Du müzakerelerin inkişafı hak. kendisine malâmat © verilmesini Tİ. tarihli Londra muahedesinder * deniz sitâhlarının tahdidini müza- a #tmek zere denizci devletlere İn- Sin tarafından vuku : bulan daveti Glen “*: Karideniz o devletinin © oluşu bu alâkanın samimiyeti. hakkında dün malümat vermiş.' z LE | | tta Baltık ve İskandinavya devlet) me ibni intake Satış kooperalifleri Bu istihsal senesinde kurulmağa başlanıyor Hükümet satış kooperatifleri teşki- lâtımı gelecek İstihsal senesinden iti- baren teşkil edip faaliyete geçirmeğe! karar vermiştir. Bu işe büyük bir ehem miyet verildiğinden teşkilât da teenni ile kurulacaktır, Salış kooperatifleri müstehsilin ma lı ya doğrudan doğruya hariç pazar- larda satacak, yahut ihraç iskelelerin. de ihracatçı tacirlere devredecektir. Maamafih hükümet bu işte müesses ihracat firmalarının vaziyet ve mey - kilerini de ehemmiyetle düşünmüş bu- lunmaktadır. Kooperatifler yalnız müstahsilin ma İmı satmakla kalmıyacak, ayni zaman da tohum, göztaşı, kükürt, potas Ve Sare gibi ihtiyaçlarını da karşılıklı 0- larak temin edeceklerdir. Bu suretle gelecek istihsal senesinde milli mahsullerimizde zaman zaman görüle Ve mömleket iktrsadiyatında büyük yaralar açin fiat düşürülmesi gibi hallere mevdan verilmiyecektir. Kasayı boş bulan hırsız lotikam almış! Galatada Mahmudiye caddesinde ko- misyoncu Pehlivanyanım 96 numaralı dükkâna kilit kırılmak süretile hırsız girmiştir. Hırsız yaktığı mum ışığı sa- yesinde içerdeki kasanın da asma kili. dini: kırarak para aramıştır. Hırsız kasada, para bulamayınca kız- miş olâcak ki kaşanın dibine -pislemiş,! bir katelbise ile beş tane otomobil sa» Jati alıp kaçmıştır. Hırsızın sabıka dan Dursun, diğer ismile Lütfi olduğu anlaşılmış, yakalanmıştır. Saatlerle el- bise de sattığr yerden alınmıştır. Rasathane müdürü Almanyadan döndü Geğenlerde bazı âletlerin almması için Almanyaya gitmiş olan rasathane mildiri Fatin şehrimize dönmüştür. Rasathane müdirimiz cazibei arziye kuvvetini ölçerek tesbit edecek bir &- leti tecrübe etmiş ve bu Alet alımmış- tır. Adana seyiâdbı dolayısiyle taziyeler Ankara: 18 (A.A.) — Fransa, Sov. yet birliği, Amerika büyük © elçileriyle' Yugoslavya ve Bulgaristan elçileri ba- riciye vekâletine verdikleri takrirlerde' Adana Seylâb felâketinden dolayı hü- kümetimize teessür ve taziyetlerini bil. dirmişlerdir. Macar sefiri hari:iye vekâ letine bizzat gelerek teessürlerini ifade etmiştir. Fransa hariciye nazırı ile İran harici- ye veziri de Hariciye vekâletine bir tel. leri bulunacaktır. | a ağ Deniz bankası Projesi hazırlanarak vekile verildi Öğrendiğimize göre yeni kurulacak “Deniz bank,, hakkındaki kanun proje- si tekemmül etmiş ve İktisat ( vekiline verilmiştir. Projenin Meclisin bu devre. sinde çıkazağı anlaşılmaktadır. “Deniz bank,ım kurulmasına ait proje hakkında aldığımız malümata göre Dev İet denizyolları idaresi, Akay, Havuz- İar ve fabrikalarla balıkçılık enstitüsü, yeni kurulacak deniz mahsullerine ait konserve fabrikaları ve süngercilik şir- keti bu bankaya merbut olacaktır. Banka, Türk deniz ticaretinin, deniz avcılığının, deniz mahsullerini işlemek tekemmlil ve inkişafı için (o doğrudan doğruya vaya şirketler teşkil etmek su. retile sermaye koyacaktır. Bu meyanda hususi ellerde bulunan şilepçilik, balık- çılık ve süngerciliğe de kredi açılacak onlar da himaye edilecektir. Deniz binkm merkezi İstanbulda o- lacak ve başlıca sahil şehirlerinde şube. Atatürk Yeni Ingiliz Kralını tebrik etti Cumhur Başkanı K. Atatürkle İm glltero Kralı Altıncı Georges arasında aşağıdaki telgraflar teati edilmiştir; Majeste Altına Georges LONDRA Majestelerinin kudretli Britanya İm. paratorluğunu teşkil eden milletlerin mukadderatını ellerine aldıkları esna- da kendilerine en har ve kalbi tebrik- lerimi takdim etmek isterim. Bu vesi- leden bilistifade majestelerile Kaneda- 01 kralilerinin sandetleri, Britanya! milletlerinin refahı ve memleketleri- miz arasında mevcut ari'nevi destlük bağlarinm takviyesi Yaltkrdeki engu si temennilerimi ârzederim, “ N E. Atatürk Türkiye Cumhuriyeti Başkan ANKARA Tahta cülüsum münasebetile hatır- müvaz telgrafınızı almak, mister pre sident, böni çok mütehassis etti. Güzel temennilerinize bütün samimiyetimle teşekkür ederim, Memleketlerimiz ara- sındaki dostluk münasebetlerinin, mü- tekabil menfaatler ve milletler arasın- daki sulh ve refahın inkişafı nef'ine tekâmül etmede berdevam olması en har emelimdir. Georges se 5,51 12,11 14,31 1648 18,22 674 10 7.28 pas 1200 1091251 | graf göndererek seylâb felâketinden Sa SENE BUGUN NE OLDU? | İayı hülkümetimize taziyede bulunmuş. | lardır, Ilalyan — Habeş harbi bütün şiddetile de vam etmektedir. Nafıa Ten memurları Kurstan geçerek Mühendis ünvanı alacaklar Şehrimizdeki nafın fen mektebi-! nin yeni çıkan “teknik okulu,, ka- nununa uydurulması için harekete geçilmiştir. Teknik okulları hakkımdaki bu kanuna nazaran okul iki devreli ola- caktır. Birinci devreye orta mektepi mezunları almacak ve bu devre iki seneli olacaktır. Bu devreden çıkan- lar fen memuru ismini alacaktır. İkir ci devreyi bitirenler ise mühendis na- mını alacaktır. Bu devre de iki sene- liktir. Halen nafıa vekâleti teşkilâtında çalışan nafra fen memurlarından ya şı kırkı geçmiyenler - istidatlı iseler - vekâletçe seçilerek mektepte açılacak kürslara posta posta sevkolunacak- lardır. Kurstan çıkan nafıa fen me- murlart da mühendis unvanmı hüiz olacaktır. Nafra fen mektebi yeni şekliyle Avrupadaki emsali derecesine gele cektir. Ayni zamanda devlet demiryolla rnm cer kadrosu boşluklarmı doldur. mak ve günden güne inkişaf eden sanayi islerinin istediği elemaaları! yetiştirebilmek için de mektepte bir de makine kısmı kurulacak, makine mühendisi ve fen memuru da yetişti- rilecektir. Bir haftada yi kaçakçı Bo iri dördü müsademelerde öldürüldü Geçen bir hafta içinde gümrük mu- hafaza teşkilâtı, dördü ölü doksan beş kaçakçı, 2695 kilo gümrük kaçağı, 168 kilo inhisar kaçağı, iki - silâh, on dört mermi, dokuz altın lira, on iki Suriye notu, 872 türk lirası ile elli alı ka- çâkçı hayvanı ele geçirmiştir. “ Türkkuşu , nun Istanbul şubesi “Türk kuşu,, havacılığı bütün halka teşmil için Ankara, İstanbul, İzmir, Adana ve Mersinde birer Türk Kuşu şubesi açmağa karar vermiştir 'Türk Kuşunun İstanbul şubesi çar. şamba günü saat 17,30 da açılacak- tır. Istepanın suçu sabit görülmedi Zabıtaya hakare ve rüşvet tek. lifi suçlarından mahkemeye verildi. ğini yazdığımız Tahtakalede çüm- İekçi İstepanın duruşması bitmiş ve zabıtaya hakaret suçu sabit görü'mi- yerek beraetine karar verilmiştir. AZE e a İrem. REAL ki: “Ayda 150 lira geliri olan 25 yaşında bir Üç senedenberi kocası ölmüş genç bir bayanla tanışıyo- rum. Aramızdaki samimiyet o kadar geçitiyoruz. Ne yâpayım?.,, CEVABIMIZ: Sizinle evlenmek istememesi şaşıla- cak bir iştir, Aşkından şüphe etmek istemiyoruz, Çünkü inizi di ilerledi ki iki aylık bir çocuğumuz bile var, Kendisine her ne kadar evlenmek teklif ettimze de kabul etmiyor. Her dakikamızı birlikte Meli nl mim a İN esi wi gem:im, Biçare yavrunun alnına kara damga vurmağa anasının bile hakkı yoxtur (S. Yıldırım) imzasile aldığımız bir mektupta deniyor böyle olsaydı sizden bir çocuk dünyaya getirmezdi.. Ço- cuk oldektan sonra evlenmeniz bir zarurettir. Çünkü hiç bir günahı olmayan biçare bir yavrucuğun alnma ebediy» yen silinmiyecek kara bir yazı hattâ bizzat anasının bile hakkı yoktur. Öyle ümit ediyo- ruz ki bu bayan size ya bir kıskanclık işinden veya başka bir meseleden kızgandır ve onun yazmağa hiç kimsenin için (o evlenmiyor. Kendinizi ona 'affettirmeğe ve itimat telkin etmeye çalı. sınız. Ve çocuğunuzun istikbali için biran evvel evlenmek! için ne fedakârlik yapmak lâzzımsa yapınız, Kadınların sakalı Son Posta refükimizde Ercümend Ekrem Talu da kadınların sakalından bahsediyor: Şu İzmirde suhüra gelen hastalıktan. Üstad şöyle diyor: Erkeklerle müsavat yarışında hiç bir şeyden kaçınmıyan, haklarından kıl kadar feragatte bulunmak istemi» yen kadınların, sonunda bu noktaya varmaları zaruri idi. Rabbimin hikmeti bunda da tecelli ederek: — Erkeklerle bir mi olmak istiyor- sunuz? Alın size!. buyurdu. Şimdi artık, kadınlarla aramızda, ancak pek ehemmiyetsiz bir cinsiyet farkı kalıyor. Lâkin, sakallı bayanlarla şöyle kar- $ı karşıya oturup da, kendilerine bam öğütler vermesini pek arzu ederdim. Bu mümkün olamıyacağma göre, e öğütlerimi mücmelen burada vereyim: Evvelâ: Sakallı olmak, başlı başına bir marifet değildir. Eskiden sakal ta» şıyanlara hürmet gösterilir, kendileri. ne ağırbaşlı denilirdi. Bugünkü günde, sakal sahipleri bilâkis kâinatm sara- kasına maruz bulunuyorlar. Bu nokta ya bilhassa dikkat buyurulmasını ve bu recüliyet alâmeti ile fazla tefahür edilmemesini hassatan arzederim. Saniyen: Sakal, tehlikeli bir nesne. dir. Onu başkalarınm ve bilhassa karı, koca gibi yakınların eline vermemeğe azami dikkat etmelidir. Zira, bir de- fa sakal ele verildi mi, maazallah, 0- nun peşi sıra insanım hürriyeti, raha- tr, huzuru, her şeyi birden Salisen: Sakal (Oağarmıya görsün! İnsan, yok sakaldan ak sakala geldi diye hürmet görür sanırsanız, hâşâ, 48 1 yoktur! Bu, bir zaman belki öyle imiş... Fakat bugüne bugün muteber olan, bilâkis ak sakaldan yok sakala gelmek, ahır zamanmda şabıemretliğe rücu edebilmektir, İşte, kısaca diyeceklerim budur. Sakalları çıkan bayanlara bu maz » hariyetleri mübarek olsun! Vaktim ok se, ben de eski divan şairleri gibi ken- dilerine manzum bir sakal mübareke- si yazar ve hediye ederdim. Ne yapayım ki, bunun artık modası geçmiştir. Benim şimdi yapabileceğim, bana adresini bildirmek lütfunda bu- Tunacak Sakallı bayana en İyi tıraş bi- çağınm hangisi olduğunu söylemekten ibarettir. Çizmeyi aşan mütehassıs Kurun'da Hasan Kumçan orijindi ve hakiki bir hikdye ile memleketimi 28 getirilecek miltehassısların nasıl ol. maları lâsımgeldiğini şöylece anlat yor; “Büyük harpteydi. Ordudaki Ak manlar arasında Pussel paşa isminde bir zat vardı. Bu zat bir gün harp 8 hasında askeri nakliyatı yapan deve katarlarını görmüş. Kendi kendine dü- şünerek: “Türkler bu hayvanlara yük yüklemekte çok zorluk çekecekler. Şu» na bir çare bulayım.., demiş. Devele- rin iki tarafına merdiven şeklinde ku» rulabilecek bir iskele mümunesi yap mış, Fakat bir Türk zabiti “Bu iş böy» le sizin sandığınız kadar zor bir şey değildir., diyerek develeri ıhırmak suretiyle nasıl yük yükletildiğini ve nasıl yüklerin indirildiğini gösterince zavallı Alman generali hayli utanmış. Bu hâdise şu cihetle manalıdır ki, Avrupadan getirilecek mütehassısla» rın yalnız kendi memleketlerinde değil, bütün dünyaca tanınmış otorite olma ları ve Türkiyeye getirildikten sonr da hakikaten kendi ibtisasları harlei- ne çıkmamaları lâzımdır, Aksi takdir- de Pussel paşanın develer için tahmil ve tahliye âleti icat etmesi kabilinden vakalar karşısında kalırız. Yarım & lim, yahut yarım mütehassıs ile tam cahil arasında vek fark yoktur.,, o — Hindistanda ilk Türk mümessil Türkofisin yeni ihdas ettiği Bombây ticaret ataşeliğine tayin edilmiş olan Turhan Celâl Baray, Portsait yoluyla memuriyet mahalline hareket etmiş - tir. Turhan Celâl, Hindistanda Türki- ye cumhuriyetini temsil eden ilk res- 4 mi mümessil olmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: